Sosyal Bilimler \ 10-40
Bahar Sevim Günümüzde geleneksel öğretim yöntemlerinden çok, yaparak ve yaşayarak öğrenme ön plana çıkmaktadır. Öğrencilerden aktif, katılımcı, yaratıcı ve üretken olmaları beklenmektedir. Bu süreçte öğrencilerin aktif olmalarını sağlamak için yöntem ve tekniklerden yararlanmak gerekir.
Bu çalışmanın oluşmasında, “Din öğretiminde eğitsel oyun yönteminden nasıl faydalanabiliriz?” sorusuna olan merak etkili olmuştur. Çalışma iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde oyun ve eğitsel oyun yöntemi üzerinde durulmuş; ikinci bölümde din öğretiminde oyun örneklerine yer verilmiştir. Elinizdeki 3. basımda din ve ahlak oyunları ayrı kategorilerde incelenmiş ve din öğretimiyle ilgili oyunlar üzerinde çalışılmıştır. Kitapta, 17 adedi ders planı şeklinde olmak üzere toplam 44 oyun yer almıştır.
Bu çalışma, başta Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi olmak üzere İmam Hatip Lisesi meslek dersleri öğretmenleriyle Kur'an Kursu Öğreticilerine din öğretiminde yardımcı olmak, dersleri daha verimli kılmak amacıyla hazırlanmıştır. Ayrıca anaokulu öğretmenlerine, ilköğretim sınıf öğretmenlerine ve çocuklarına dini bilgi öğretmek isteyen ebeveynlere de hitap etmektedir.
Fatma Çiftçi Bu kitap, ilköğretim okullarında görev yapan din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerine, kuran kursu öğreticilerine, 4. ve 5. sınıfların din kültürü ve ahlak bilgisi dersine giren sınıf öğretmenlerine, ayrıca ilköğretim öğrencilerine yardımcı olabilmek amacıyla hazırlanmıştır.
Çalışma iki bölümde ele alınmıştır. Birinci bölümde, temel öğrenme-öğretme yaklaşımları hakkında bilgi verilmiştir. Daha sonra, proje tabanlı öğrenme yaklaşımının ne anlama geldiği, genel özellikleri, üstün yönleri, sınırlılıkları, felsefî temelleri, konu seçimi ve dikkat edilmesi gereken hususlar, planlanması ve sınıfta uygulanması, ögeleri, proje tabanlı öğrenme yaklaşımında öğrencinin ve öğretmenin rolleri, değerlendirme, teknoloji kullanımı, uygulama aşamalarıyla ilgili görüşler incelenmiştir. İkinci bölümde ise proje tabanlı öğrenme yaklaşımıyla yapılan öğretimde öğrencilerin ürettikleri materyaller verilmiştir.
Bu kitapta; pano yapma, tiyatro yazma ve oynama, resim çizme, hikâye yazma, resimlerle anlatma, maket yapma, kavram haritası yapma, sunu yapma, sürücü belgesi ve nüfus cüzdanı hazırlama, mektup yazma, şiir yazma, tişört yapma, kolye yapma, ilahî söyleme, slogan oluşturma, afiş yapma, bulmaca hazırlama, yarışma yapma, küp yapma, boyama kitabı yapma, broşür hazırlama, röportaj yapma, haber bülteni hazırlama, video yapma, gazete çıkarma, tebrik kartı yapma, günlük yazma etkinliklerini kapsayan 15 tane proje çalışması ilgilenenleri beklemektedir.
Aslıhan Atik, Mehmet Zeki Göksu, Muhammed Muhdi Gündüz, Rıdvan Demir, Sinan Schreglmann, Yusuf Aydın Bilgi akışının hızlı olduğu günümüzde teknolojik gelişmeler, eğitim siste­minin yapısını ve eğitim ortamlarında uygulanan öğrenme-öğretme faaliyet­lerini etkilemektedir. Sürekli gelişen bilim ve teknoloji, eğitimcilerin yararla­nabilecekleri çok çeşitli eğitim ortamlarına olanak sağlamaktadır. Televizyon, video, bilgisayar, programlı öğretim, uzaktan eğitim, sanal gerçeklik uygulama­ları bunlardan birkaçıdır. Buna ek olarak geleneksel eğitim modelleri günü­müzde artık yerini çoklu zekâ, beyin temelli öğrenme gibi öğrenen merkezli ve insanı farklı yönleri ile bütün olarak ele alan çağdaş modellere bırakmıştır. Eğitimde yeni yöntem ve modellerin uygulanmaya başlaması ile birlikte bu gelişmeye paralel olarak yeni öğretim teknolojilerinin ve araç gereçlerin de kullanılması yaygınlaşmaya başlamıştır.
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmenleri başta olmak üzere din öğretiminde görevli eğitimcilerin gelişen teknolojinin sağladığı eğitim olanak­larından yararlanmaları gerekmektedir. Gerek örgün gerekse yaygın din eği­timinde eğitimcilerin derse öğrencilerin ilgisini çekmek ve etkin bir öğretim gerçekleştirmek için konuların özelliğine göre uygun teknolojik araç gereç ve materyalleri kullanmaları şüphesiz konuların öğretimini daha işlevsel hâle ge­tirecektir. Bu çok çeşitli zengin öğrenme ortamlarının öğretimde etkili biçimde kullanılması aynı zamanda öğrencilerin ilgisini çekerken öğretimi de zengin­leştirmekte, öğrenmeyi kolay ve ilginç hâle getirmektedir.

Mehmet Zeki Aydın Din Öğretiminde Yöntemler, İlahiyat fakültelerinde ve Eğitim fakültelerinde Sınıf Öğretmenliği bölümünde okuyan öğrencilere, hâlen okullarımızda görev yapan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ile İHL meslek dersleri öğretmenlerine ve Kur'an kursu öğreticilerine yönelik hazırlanmıştır.
Bu kitap, daha önce yayımlanan “Din Öğretiminde Yöntemler ve Buldurma Yöntemi” kitabının gözden geçirilmiş, yeni yöntem ve yaklaşımlar ilave edilmiş şeklidir.
Kitapta, din öğretiminde kullanılabilecek öğretim yöntemleri ve ders araç gereçleri teorik olarak açıklanmış ve yöntemlere örnek olmak üzere ders planları verilmiştir. Ayrıca, KPSS'ye girecek adayların program geliştirme ve öğretim yöntemleri ihtiyaçlarını giderecek birçok bölüm yer almıştır.
Bu nedenlerle kitap, öğrenci ve öğretmenlerimize yöntemler konusunda bir el kitabı niteliğindedir.
Fatma Gül Cirhinlioğlu Bu kitap, din psikolojisine giriş niteliğindedir. Genel olarak din psikolojisi konularına ilişkin kuramsal yaklaşımlar, açıklamalar ve görgül çalışmalar doğrultusunda elde edilen bulgular sunulmaya çalışılmıştır. Kitapta, dinî kabuller ve değerler hakkında sayıltılar ileri sürülmeksizin psikolojinin bakış açısından dine yaklaşılmıştır.
Hiç şüphe yok ki din, insan yaşamının önemli bir parçasıdır. Din ve dinsel kurumlara ilişkin bilgi olmaksızın toplumların tam olarak anlaşılamayacağı genel kabul görmektedir. Bu bakımdan psikologların da dinin, insan duygu, düşünce ve davranışlarını nasıl etkilediğini öğrenmeleri bir zorunluluk olarak ortada durmaktadır. Kitap boyunca din taraftarlığına veya din karşıtlığına yönelik bir tutum içinde olmamaya özel bir önem gösterilmiştir. Dinî duygu, düşünce ve davranışlarımız, bilimsel bakış açısıyla anlaşılmaya ve anlatılmaya çalışılmıştır. Özellikle konunun uluslararası literatürde nasıl ele alındığı üzerinde durulmuş, sıkça kuramsal ve görgül araştırmalara atıflar yapılarak ayrıntılara inilmeye çalışılmıştır.
Din psikolojisi alanındaki uluslararası literatürü Türkçeye kazandırdığı göz önünde tutulduğunda bu kitaptan özellikle eğitim hizmeti verenlerin rahatlıkla yararlanabileceği söylenebilir. Kitap; psikologlar, din psikolojisi alanında çalışan ilahiyatçılar, din psikolojisi alanında ders alanlar ve konuyu öğrenmek isteyenler için değerli bilgiler içermektedir.
Tuğba GÜLER BOZKAYA Eğitimde drama; insanın kendini başkalarının yerine koyarak çok yönlü düşünmesini sağlayan, bireyin eğitim ve öğretimde aktif rol almasını, kendini ifade edebilmesini sağlayan, yaratıcı ve araştırıcı olma istek ve duygusunu geliştiren çağdaş bir eğitim yöntemidir. Bu sebeple drama yöntemi din ve ahlak eğitiminin genel amaçlarını gerçekleştirmede rahatlıkla kullanılabilecek bir yöntemdir.
Din ve ahlak öğretiminde drama yönteminin kolay bir şekilde anlaşılmasını sağlamak ve bu yöntemi uygulamada zorlanan eğitimcilere yardımcı olmak amacıyla hazırlanan bu kitap, teorik ağırlıklı bir çalışmadır. Ancak din ve ahlak öğretimi konularını uygulanışı, ders planlarına benzer bir şekilde ele alınarak etkinlikler başlığı altında uygulamalı olarak gösterilmiştir.
Bu çalışma; eğitim fakültelerinin sınıf öğretmenliği, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği bölümlerinde okuyan öğrenciler için ayrıca ilahiyat fakülteleri ve tüm din eğitimi öğretmenlerine, Kur’an kursu öğreticilerine yardımcı olmak üzere hazırlanmıştır.
DENİZ AŞKIN Osmanlı Devleti’nde modernleşme hareketlerinin başlaması ile beraber süreç içerisinde birçok kurumda radikal değişiklikler meydana geldi. Bu değişimden önemli oranda etkilenen kurumlardan biri de eğitim oldu. Klasik medrese eğitim sisteminin yanında mekteb adı altında Batılı tarzda eğitim veren yeni bir kurum faaliyete açıldı. Yaklaşık yüzyıl boyunca medrese ve mektebin beraber mesaisinden sonra Türkiye Cumhuriyeti’ne geçiş ile birlikte medreselerin faaliyetlerine son verilmiş ve yeni eğitim öğretim sistemi okul adı altında modern bir formda devam ettirilmiştir. Bu çalışma tam da bu noktada cumhuriyet tarihi boyunca resmi olarak faaliyetlerine son verilen, Anadolu’nun ve bazen de sınırları aşarak İran, Irak ve Suriye’ye uzanan bu medreselerin nasıl ve hangi şekillerde halen devam ettiği üzerine odaklanmaktadır. Elinizdeki çalışma; Türkiye’de halk nezdindeki İslami anlayışın ve dini eğitimin toplum ile kurmuş olduğu sıkı ilişki neticesinde konjonktürel olarak kendisini yeni baştan nasıl dizayn ettiğini, kökeni Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da (Şark) bulunan medreseler üzerinden ortaya koymaktadır. Bununla beraber tamamıyla alan verilerine dayanan bu çalışmada, özellikle Türkiye’nin Şark bölgelerinde bulunan; ancak göç ile ülkenin birçok iline yayılan dini ve kültürel bir aktör olarak seydaların toplumsal köklerine, rollerine ve onların klasik medrese eğitiminin bugüne kadar gelmesindeki fonksiyonlarına detaylı olarak değinilmiştir. Son olarak seydaların modernleşme sürecine dâhil olmaları ile sekülerleşme durumları, toplum ve siyaset alanında meşruiyet kazanma stratejilerine odaklanılmıştır. Böylece modernleşme sürecinin din adamları üzerindeki etkisi önemli birer dini ve kültürel aktörler konumundaki seydalar üzerinden değerlendirilmiştir.
Zafer CİRHİNLİOĞLU, Üzeyir OK, Fatma Gül CİRHİNLİOĞLU Bu kitapta dindarlık, ruh sağlığı ve moderniteye ilişkin hem kuramsal bilgiler hem de Türkiye örnekleminde yapılmış bir araştırmanın kısaca değinilen sonuçlarını bulabileceksiniz. Bu üç olgu hakkında tek tek bilgi oluşturmakla birlikte bunlar arasındaki ilişkiye de yönelinmektedir. Batı literatüründe modernite ve dindarlık genel olarak birbirlerini dışlayan iki olgu olarak ele alınmaktadırlar. Türkiye örnekleminde bu anlayış test edilmiştir. 1990’lı yıllardan sonra Avrupa’da gelişen literatür söz konusu üç olgu açısından incelenmiştir. Türkiye’deki durumun açıklanmasına katkı yapabilecek yaklaşımlar ayıklanarak sunulmuştur. Özellikle Türkiye’de modernitenin anlaşılmasında tarihsel açıklamalara başvurulmuştur.
Bulgulara göre Türkiye halkı modernleşme isteğini muhafaza etmektedir. Aynı zamanda dindarlık eğilimleri de oldukça yüksektir. Modern insanlar diğerlerine göre daha az ruhsal sorun yaşamaktadırlar ve yaşam doyumları daha fazladır. Dindar olanlar ancak bazı durumlarda daha az ruhsal sorun yaşamaktadırlar. Dindarlıkla ruh sağlığı arasında bir ilişki yoktur. Bireyler modern hayat tarzında daha az ruhsal sorunlar yaşadıklarından Türkiye’de modernitenin kolayca terk edilemeyeceği ancak yeni yorumlarla ilerleyeceği düşünülebilir.
Cumhuriyetin ilk yıllarında ortaya çıkan modernleşme anlayışı modernleşmenin birinci boyutudur (maddi-teknolojik). Bu dönemde bireysel rollerde belirsizlikler ortaya çıkmıştır. Bu belirsizlikler (eksik ya da ihmal edilen özelikler ) modernleşmenin ikinci boyutu (manevi-kültürel) ile aşılmaya çalışılmaktadır. Bu bakımdan yetersiz modernite kavramı bu sürecin açıklanmasında işlevsel olabilmektedir.
Bayram Demirtaş Din tarihî süreç içerisinde farklı etkenlerle amacı dışında ele alınabilen bir olgu olmuştur. Geçmişte olduğu gibi bugün de dinin bireysel ya da toplumsal düzeyde yanlış anlaşılması, dezenformasyona araç kılınması, dahası istismar edildiği görülebilmektedir. Bu durumun dine, dindara ve tüm varlığa en çok zarar vereni dinin terör için araçsallaştırılması olmalıdır. Zira küresel boyutta rahmetin şiddete, şefkatin zulme alet edilmesi tüm insanlık için büyük bir kayıptır. Her suç olgusunda olduğu gibi burada da olayın görünen görünmeyen birçok yönü vardır. Biz bu çalışmada meseleye tam anlamıyla içeriden bakmaya çalıştık. Dinî saik ve söylemlerle terörle ilişkileri olan ve bu sebeple cezaevlerinde bulunan insanları merkeze alarak din-istismar-terör kavramlarına mercek tuttuk. Doğrusu din ve terör konusu ile cezaevi çalışmaları birçok zorluğu içinde barındırmaktadır. Umarız bu çalışma literatüre olduğu kadar sosyal hayata da katkıda bulunur. Bu amaçla çözülmesi imkânsız gibi görünen meselelere dair mütavazı önerilerde bulunduk. Kitabın sayfaları arasında buna dair gözlem ve tespitleri bulacaksınız.
Ahmet Sait Sıcak, Azat Toktonaliev, Hasan Sarı, Mehmet Ayas, Mehmet Onur, Ramazan Diler, Recep Bilgin, Rıdvan Demir, Rıdvan Demir, Sinan Schreglmann, Süleyman Dönmez, Şemseddin Koçak, Yusuf Okşar Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hacib tarafından 11. yüzyılda yazılmış önemli bir eserdir. Bu kitap, İslam dünyasının kültürel mirasının zenginliklerinden biridir ve hem dinî hem de eğitsel açılardan derinlemesine incelenmeyi hak etmektedir. Dini ve Eğitsel Açıdan Kutadgu Bilig adlı bu kitap, uzman yazarlar tarafından farklı disiplinlerde ele alınarak okuyucuya kapsamlı bir bakış sunmaktadır.
Kitap; hadis, tasavvuf, tefsir, kelam, İslam hukuku, din sosyolojisi, din eğitimi, felsefe, eğitim, çocuk eğitimi ve değerler eğitimi gibi geniş bir yelpazedeki konularda uzmanlığı olan yazarlar tarafından yazılmış bölümleri içermektedir. Her bir bölüm, Kutadgu Bilig'in içsel derinliklerine inerek hem dinî hem de eğitimsel perspektiflerden anlam çıkarmaya çalışmaktadır.
Bu kitap, okuyuculara Kutadgu Bilig'in sadece tarihî bir eser olmanın ötesinde aynı zamanda günümüzdeki dinî ve eğitimsel bağlamda nasıl anlam kazandığını anlama fırsatı sunmaktadır. Yazarlar, eserin çağdaş dünyada nasıl değerlendirilebileceği konusunda derinlemesine bir tartışma sunarken aynı zamanda Kutadgu Bilig'in evrensel mesajlarını günümüz toplumlarına nasıl uyarlanabileceği konusunda pratik önerilerde bulunmaktadır.
Dini ve Eğitsel Açıdan Kutadgu Bilig hem akademisyenler hem de genel okuyucular için ilham verici bir kaynak olup Kutadgu Bilig'in dinî ve eğitsel değerlerini anlamak isteyen herkes için bir rehber niteliğindedir.
Aslı Yazıcı, Hacı Bayram Başer, M. Nedim Tan, Mehmet Erdoğan, Mehmet Günenç, Muhammed Muhdi Gündüz, Nail Okuyucu, Ömer Türker, Sedat Yazıcı, Yunus Cengiz Niyet, davranışın meydana gelme sürecinin kilit aşamalarından biri olarak ahlâkın en temel kavramlarından biridir. Gerek dinî gerekse felsefî düşüncede niyet, eyleme değer katan ve onu an¬lamlı kılan unsur olarak değerlendirilir. Bu yönüyle niyet ve ni¬yetin çeşitli durumları, hem dindarlığın hem ahlâklı olmanın an¬lamı konusunda belirleyici öneme sahiptir. Buna rağmen niyet konusunun nazarî boyutları yeterli derinlikte incelemeye konu olmamıştır. Bu çerçevede elinizdeki kitap, niyetin fiilin oluşu¬mundaki rolü hakkında İslam düşünce geleneklerinde ortaya çı¬kan görüş ve teorileri belirlemeyi; fiilin hukukî, dinî ve bilhassa ahlâkî değerinin takdirinde niyetin katkısının ne ve hangi ölçü¬de olduğunu ortaya koymayı ve bir fiilin fâiline verdiği isim ve tanımda niyetin rolünü açıklığa kavuşturmayı amaçlamaktadır.
İslam Ahlâk Düşüncesi Projesi kapsamında 30 Eylül-1 Ekim 2016 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Dinî ve Felsefî Dü¬şüncede Niyet Çalıştayı’nda sunulan çalışmalardan teşekkül eden bu kitap, fıkıh, kelam ve tasavvuf gibi dinî ilimlerin yanı sıra İslam felsefesi ve Batı felsefesinde niyet konusunun nasıl ele alındığını inceleyen toplam dokuz makaleden oluşmaktadır.
Ali Köse İnsan edimlerinin tüm kurguları, tüm icatları, tüm yenilikleri din dışı alandan geliyor. Din bu yeniliklere, olsa olsa şeklen eklemlenebiliyor. Resim, din dışının üretimi; din ancak eline verilen resmi boyayabiliyor. Din eğer bugüne kadar güçlü, dirençli olmayı başardıysa bunu; kültüre nüfuz etme, kültürel semboller, söylemler oluşturma kabiliyetine borçludur. Ama artık dinin elinde bu güç yok gibi. Geleneksel dinî söylem, nüfuz kaybı yaşıyor. Sosyokültürel desteği olmayan, sembollerini diri tutamayan dinlerin varlıklarını devam ettirme kabiliyeti azalıyor. Her nesil bir öncekine göre dinî kültüre bir kat daha yabancılaşıyor; entelektüel, sosyal ve duygusal anlamda biraz daha uzaklaşıyor. 21. yüzyılda dinin geleceğini belirleyecek temel nokta; kültürü ne kadar etkilediğiyle, geleneksel sembolleri ne kadar canlı tutabildiğiyle doğru orantılı olacak. “Gelenek sadece külleri savurmak değil, ateşi canlı tutmaktır”. Ateşi canlı tutmak da öyle görünüyor ki zamanın ruhunu yakalayabilmekle, dinin tarihsel formlarını yenide yaşatabilmenin yollarını bulmakla mümkün. Aksi takdirde din, post tarihsel bir görüntü sergileyen 21. yüzyıla yabancılaşma ve marjinalleşme kaderini yaşamaktan kurtulamayacak.
Ahmet Akçay, Betül Keray Dinçel, Bünyamin Sarikaya, Erhan Akın, Ersoy Topuzkanamış, Fatih Can, Hatice Altunkaya, Mehmet Nuri Kardaş, Mesut Gün, Mustafa Sait Kıymaz, Oğuzhan Sevim, Serpil Özdemir Dil becerileri arasında ilk edinileni dinlemedir. Anne karnında dış dünyanın duyumu ile kullanılmaya başlanan dinleme, dili algılamanın ve iletişim kurmanın temelidir. Günlük yaşamda en sık kullanılan ve diğer dil becerilerinin kazanılmasında büyük rol oynayan dinleme yetisi, bu özellikleriyle diğerlerinden ayrılmaktadır. Ayrıca iyi bir yazar, iyi bir okuyucu ve iyi bir konuşmacı olmanın anahtarı, etkili dinleme becerisine sahip olmaktır.
Eğitim sistemimizin çıktılarından biri, öğrenenlerin aktif bir dinleyici niteliği kazanarak dinlediklerini/ izlediklerini anlayabilen bireyler olmalarıdır. Bu doğrultuda hazırlanan eser, dinleme becerisini tüm boyutlarıyla ele alarak hem kuramsal hem de uygulama bağlamında tanıtmayı hedeflemektedir. Aynı zamanda eser, ihmal edilen bir beceri olmasına karşın, dinlemenin geliştirilebilir olduğuna dair ipuçlarını yakalamanıza ve iyi bir dinleyici olmak için gereken özellikleri kazanmanıza yardımcı olacaktır.
Mehmet Sürmeli Bakara suresinin 62. ayeti üzerinden dinleri eşitleme çabası güden bazı çevreler, içinde Hz. Peygamber'in olmadığı bir din ihdas etmek istediler. Bu çevrelerin amacı “Muhammedsiz Müslümanlık”tır. Zira Resulullah'ın sünneti, vahyin açılımı ve pratiğidir. İnsan olmanın ve hayatın genişlik alanlarına dinle anlam vermenin uygulamalarıdır. Şayet Resulullah'a iman, itikat esası olmaktan çıkarılacak olursa Hz. Peygamber'in getirdiği din de mülga olacak ve hayatın anlamlandırılması moderniteye teslim edilecektir. Böylece emir alanından din çekilecek ve emperyalizmin yolu açılacaktır. Hz. Muhammed'in uygulamaları ve getirdiği din hâlâ mazlumların tek umududur. Resulullah'a imanı dışta tutarak kurtuluş iddiasında bulunanlar hem dünya sisteminin köleleri hem de Müslümanlıktan nasibini alamayan kimselerdir. Dinlerarası Diyaloğa Reddiye, adı üstünde bu çabaya köklü bir itirazdır.
Sebile Başok Diş Nietzsche, Antik Grekler hakkında yaptığı araştırmalar sayesinde Grek kültüründe Tanrı Dionysos ve Tanrı Apollon ile temsil edilen değerlerin birbirleriyle nasıl kaynaştırıldıklarını görmüştür. Bunlar arasında kurulan ideal denge ile akıl ve içgüdüler birleştirilerek hem kültür hem de özel bir sanat dalı olan tragedya yaratılmıştır. Ancak Nietzsche'ye göre bu süreç Sokrates'le birlikte akamete uğramış ve çöküş başlamıştır. Nietzsche'nin nazarında, kişiliğinde Dionysosçu açıdan yetersizlik bulunan Sokrates, tam bir Apolloncu olarak aklı ön plana almış ve Dionysosçu olan ile Apolloncu olan arasında kurulan birlikteliği bozmuştur. İnsanlar, her şeyin akılla anlaşılabileceğini ve insanın özünün akıl olduğunu söyleyen Sokrates'in açtığı yolu takip etmiş; içgüdüyü, tutkuyu, bilinç dışını küçümseyerek farkında olmadan gerçeklikten uzaklaşmış ve çeşitli metafiziksel, ahlaki ve felsefi kurgular oluşturmuş, yaşamı olumsuzlamış, yaşam karşıtı olmuştur. Bu kitapta; önce Dionysos ve Apollon'un ne anlama geldiği, hangi nedenlerle Nietzsche'nin Dionysosçu, Sokrates'in de Apolloncu olarak nitelendirildiği, sonrasında ise Sokrates'in akılcılığının benimsenmesiyle ortaya çıkan metafiziksel, ahlaki ve felsefi geleneğin yaşamı nasıl olumsuzladığı Nietzsche'nin perspektifi esas alınarak anlatılmaya çalışılmıştır. Bu çerçevede onun, bilginin insan hayatındaki rolüne, geleneksel ahlaka ve metafiziksel inançlara yönelik eleştirileri ile sanata verdiği önem de ortaya konmuştur.
İdris Ekinci 1963 yılından bu yana ortaya koyduğu şiir ve düşünce dünyasıyla İsmet Özel muhatabını her zaman farklı bir kavrayış ve anlayış iklimine davet eden bir isimdir. Şiirinin açtığı kulvarda sıkı bir düşünce yapısı inşa eden Özel, son dönem Türk fikir hayatına da damgasını vurmuştur. Bazı fikir adamlarının kurmuş olduğu düşünce dünyası sadece semantik yapıyı kavramakla okuruna kendini açmayabilir. Estetik, ahlâk, tavır ve kimlik unsurlarının iç içe geçtiği bir dünyadır İsmet Özel'in kurmuş olduğu dünya. Bu unsurlardan her biri diğerini destekler ve bütünler niteliktedir. Tabiidir ki İsmet Özel'i okurken bu bütünlük gözetilmelidir. Direniş Mümkündür bu dünyanın etrafında bir seyir, bir anlama çabasının mahsulüdür.
Murat Üstübal Şiir, tekil söylemlerin elitleştirici yanını ortaya koyan bir üst-dile değil, bir başka- dil yaratımına tekabül eder. Hatta dilin yalnızca bir karşı çıkış olmadığı, anarşist söylemsel yanının yeniden yapma ve zenginleştirme adına varolduğu söylenirken şiirin karşı-dil olarak tariflenmesine de belli ölçülerde karşı çıkılır. Yani bir diyalektik karşı çıkış, varolan bir göstergenin karşısına verili başka bir göstergeyi çıkarmayı vaat ettiği için varlığın heterojen evrelerini ihmal etme riskini taşır. Her tekil söylem heterojen ve iç içe geçmiş kozmopolit yapıların o an içindeki görüntüsüdür. Dolayısıyla tekil söylemler karşı çıkışları olsa bile onu mutlaklaştıramayacak kadar farklı tipte süreçleri ortaya döken yaratıcı söylemlerdir. Bir anlamda, Foucaultcu heterotopya, Deleuzecü yersizyurtsuzlaşma ile köksap (rhizom) ve Derridacı yapısöküm sadece felsefi aşkınlaştırıcı yapılar olmaktan çıkıp tekil olanın tekilliğinin içeriğini sorgulayan, o tekilliğin ötekiyle ilişkisini ve bağlamını ortaya çıkarmaya soyunan, çoğulluğun da tekilliğin keşfiyle mümkün olduğunu düşünen içkin-aşkın arasındaki varlıksal anlara bir gönderme niteliği taşır. Diyalektiğin ikili yapıları yerine çoğul yapıların çoğul bir düzenek içinde çoğul bir ilişkilenme, gerilim ve bağıntıya girdiği polilektik yeni bir yapı oluşur böylece. Şiirin belirli yapılara hapsedilmesini diriliğinin önündeki en büyük engel olarak gören Murat Üstübal'ın dizge dışı poetika arayışını yansıtan Dirim Kurgu günümüz Türk şiirindeki arayışların önemli bir boyutunu oluşturmaktadır.
Aysun Öcal, Ceyda Şataf, Emine Türkmen, Gökçe Nur Şafak, Hakan Mehmet Kiriş, Hayriye Sağır, Hikmet Soy, Hilmi Can Turan, Mustafa Zihni Tunca, Nilüfer Negiz, Öğretim Üyesi Niran Cansever, Rukiye Çelik, Seda Tapdık, Songül Sallan Gül Demokratik bir toplum anlayışında, ülke nüfusunun yarısını oluşturan kadınların kamusal yaşamda görünürlüğü önemli bir olgudur. Türkiye'de de kadının konum olarak “eş” ve “anne” olmasının dışında siyaset, yönetim, hukuk, eğitim, iletişim, sağlık vb. kamusal yaşamın her alanında var olmasının kabul edilmesi ve bu yönde çeşitli düzenlemeler ile bu fikrin desteklenmesi, Türk kadınının toplumsal yaşamda önünde yer alan engellerin ortadan kaldırılması adına önemlidir. Eğitim ve kültür alanlarında atılan her adım, doğrudan kadının toplumdaki etkisini arttırdığı gibi kamusal yaşamda görünür olmalarına; siyaset, yönetim, hukuk vb. alanlarda önemli kademelere erişmelerine imkân sağlayacaktır.
Kamusal politikalara rağmen hâlâ kamusal yaşamda kadınların eksik temsilinden ve eksik görünürlüğünden bahsediyor olmamız, sorunun temelinin kamusal yaşamın “erkeğin işi” ya da “erkeğin alanı” olarak gören toplumsal cinsiyetçi anlayışından kaynaklandığına işaret etmektedir. Bu bahisle, toplumda kadınların kamusal alanda yetersiz olan görünürlükleri ve karşı karşıya kaldıkları sorunlar noktasından hareketle kaleme alınan Disiplinler Arası Kadın isimli bu eser, multi disipliner bir bakış ile kadın konusunu; Yönetim, Siyaset, Kent, Ekonomi, Kalkınma, Hukuk, Sağlık, Medya ve Sivil Toplum başlıklarında ele almakta ve ilgili alan kapsamında sorunlar, değerlendirmeler ve öneriler sunmaktadır.
Abdullah Korkmaz, Galip Bayezit İlk insandan günümüze kadar bireyler arasında yaşanan anlaşmazlıkların çözümü için uzlaştırmacı kişilere ve kurumlara ihtiyaç duyulmuştur. Geçmişte geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilen arabuluculuk, günümüzde dünyanın birçok yerinde kamu eliyle yapılan resmî bir uygulama hâline gelmiştir. Ülkemizde birçok kurum, alternatif uyuşmazlık çözümü uygulama ve araştırma merkezleri kurmuşlardır. “Divan” olarak kavramsallaştırdığımız geleneksel yollarla yapılan uzlaştırma meclislerinin her ne kadar günümüzde etkinliği azalmışsa da ülkemizin doğu bölgelerinde varlığını hâlen devam ettirmektedir. Divan kurumu; bireyler veya gruplar arası anlaşmazlıkların çözümü için uzlaştırma; bireyleri, grubu veya toplumun genelini ilgilendiren sorunların çözümü için öneride bulunma ve karar alma; şenlik (sünnet, düğün, nişan, kız isteme, bayram, asker uğurlama vs.) ve yas (taziye, mevlit, kaza, hastalık, doğal afetler vs.) ile ilgili merasimlerin tertip edilmesine öncülük etme gibi işlevleri yerine getirmektedir. Amacımız, fenomenolojinin imkânlarından yararlanarak toplumsal sorunların çözümüne yönelik yeni bir yaklaşım geliştirmektir.
Bu çalışmada üç temel noktaya odaklanılmıştır. Birincisi, geleneksel kurumların toplumsal sorunların çözümündeki rolünü değerlendirmektir. İkincisi, geleneksel adalet sistemlerinin zayıf yönlerini tahlil ederek eksikliklerini giderme olasılığını tartışmaktır. Son olarak çalışma, resmi sistemin yükünü hafifletecek bir çerçeve önerme amacı taşımaktadır.
Araştırmamızın bulguları, ülkemizin doğu illerinde sorunların çözümü için resmî kurumlardan önce gayriresmî yapılara müracaat edildiğini göstermektedir. Bu yapıları tamamen ortadan kaldırmak mümkün olmadığına göre, son tahlilde bu kurumlardan nasıl faydalanılacağına, bunların nasıl geliştirileceğine, resmî kurumlarla iş birliği içerisinde nasıl çalışılacağına yönelik öneriler sunulmuştur. Saha çalışmasının farklı coğrafi alanlarda (Van ve Bingöl) yapılması, divan kurumunun geniş bir perspektifle anlaşılmasına katkıda bulunmuştur.
Cumhur Havan, Gokhan Topcu, Huseyin Fırat Şenol, İbrahim Kuran, İncilay Cangoz, M. Onur Arun, Necdet Yıldız, Yener Şişman Inequalities are pervasive and identifying feature of modern industrial societies; yet they are not always explicitly and easily observable without exploratory and explanatory power of social sciences involving, but not limited to, philosophy, sociology, economics, political science, social policy and ethnography. Moreover, diverse characteristics of inequalities inevitably require us to develop comprehensive and varied perspectives so long as the purpose is to overcome their undesirable consequences. Thus, both understanding and coping with such unjust characteristic of modern industrial societies eventually invoke different branches of social sciences. In this regard, this book aims to broaden our intellectual horizon and raise awareness on various forms of inequalities which have always been a central and burning issue of scholars in social sciences. Different scholars from varied branches of social sciences have come together to achieve such a purpose in this book and keenly attempted to provide comprehensive as well as diverse evaluative perspectives on distinct forms of inequalities. Diverse Perspectives and Issues on Inequality is presented to readers who aspire to gain multi-dimensional and insightful views on varied forms of inequalities that are not swept away without a serious and ongoing public discussion.
Osman Özbahçe
Carl Hempel “Fizik dünyanın olgularını açıklamak doğa biliminin temel amaçlarından birisini oluşturur.” diyen Carl Gustav Hempel (1905-1997) bilimsel açıklamanın doğasıyla ilgili “kapsayıcı yasa” teorisini ve “Kuzgun paradoksu” olarak bilinen doğrulama paradoksunu ilk olarak ileri sürerek bilim metodolojisine ilişkin tümevarım, açıklama ve rasyonalite hakkındaki çalışmalarıyla bilim felsefesinde uzun süreli bir etki yaratmıştır.
“Bilimin bugün istifade ettiği yüksek saygınlık, büyük ölçüde hiç şüphesiz bilimsel uygulamaların çarpıcı başarılarına ve hızla genişleyen kapsama alanına bağlıdır. Deneysel bilimin pek çok dalı, bilimsel sorgulamanın sonuçlarını kullanıma geçiren ve sonrasında sıklıkla kuramsal ya da temel araştırmaları yeni verilerle, yeni meselelerle ve araştırmaya yönelik yeni araç gereçle besleyen ortak teknolojiler için bir temel hazırlamıştır.” diyen Hempel bu yapıtında bilim felsefesinin temel kavramlarından “sınama”, “doğrulanabilirlik”, “basitlik” ve “indirgeme” gibi kavramları incelemektedir.
Pan American Health Organization İnsanlar için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplara yol açan afetler; doğal, teknolojik veya insan yapısı kökenli olaylardır. Çağlar boyunca toplumların en önemli problemlerinden birisi olarak normal yaşamı ve insan faaliyetlerini durdurarak veya kesintiye uğratarak toplulukları etkilemiştir.
Ülkemizin jeolojik, topografik yapısı ve iklim özellikleri doğal afetlerin çok sık yaşanmasına neden olmaktadır. Özellikle, önemli bir deprem kuşağı üzerinde bulunmamız, gelişen bilim ve teknolojiye rağmen birçok tahribat ve zarara yol açmaktadır.
Afetler önemli bir halk sağlığı sorunudur çünkü sadece yiyecek, su, ilaç yokluğuna değil; sıcak, soğuk, kanserojen kimyasal maddelere, ruhsal etkilere maruz kalmaya neden olabildikleri için insan sağlığını olumsuz olarak etkilemektedir.
Bu kitabın afet konusunda çalışanlara yararlı bir kaynak kitap olması dileği ile herkese afetsiz bir yaşam diliyorum.
Murat Sultan Özkan Grotius, Spinoza ve Locke'a göre insan, doğal olarak toplumsal bir varlıktır. Bunlar, sivil-siyasal toplumun olmadığı doğal hâl dönemi tasavvur etmişler ve birtakım hakların devlet kurulmadan önce de var olduğunu savunmuşlardır. Doğal hâlde insanların sahip olmuş oldukları bu hakları devletin müdahale alanının dışında tutarak çağdaş anayasalarda negatif hakların yer almasına öncülük etmişlerdir. Bu filozoflar, doğal hâldeki temel insan hakları hakkında farklı görüşlere sahip olmuş olsalar da onlar aynı amacı gerçekleştirmek için bu haklara başvurmuşlar; devlete karşı bireyin temel haklarını korumaya çalışmışlardır. Böylece doğal hukuku esas alarak temel insan haklarını güvence altına almaya ve devletin yetki alanını da hukuki olarak sınırlandırmaya çabalamışlardır.
Bu filozoflar doğal hukuku, pozitif hukuka bir ölçüt olarak ortaya koymuş ve pozitif hukukun doğal hukuka aykırı olamayacağını belirtmişlerdir. Onlar, doğal hukukun prensiplerini belirleyerek egemenlerin kanun koyarken mutlak bir özgürlüğe sahip olmadıklarını ve doğal hukuk kurallarıyla sınırlı olduklarını ifade etmişlerdir. Filozoflar, egemenlerin doğal hukuku ihlal etmeleri durumunda egemenliğin kurucu gücü olarak gördükleri halkın yönetim biçimini yeniden belirleme veya yöneticiyi değiştirme hakkına sahip olduğunu savunmuşlardır. Onlar, egemenlerin hukuka aykırı hareket etmeleri durumunda halka yönetim gücünü geri alma hakkı tanıyarak halkı hem egemenliğin kaynağı hem de en üst yargı gücü olarak görmüşlerdir.
Yaşar Kalafat Türklük; bir kavime, bir ırka ve bir millete isim olmazdan evvel bir sıfattı. Bu sıfat güzel anlamını karşılıyordu. Bu güzellik hayatın her safhasında ve ilişkilerin tümüne yansımış olup kapsadığı halklar tarafından sindirilmişti. Bu güzellik paylaşıldıkça büyümüş; birlikte yaşayan halkların ortak malı olmuş. Halk kültürü yok edilmek istenilen her toplum, kültürsüzlüğe mahkûm olur. Böylesi bir akıbet emperyal kültür politikalarının emelidir.
Gerard Delanty Elinizdeki bu eser Doğu ve Batı’nın değişen paradigmaları bağlamında Avrupa’nın temel soru ve sorunlarına eğilmektedir. Kitabın içindeki makalelerin sosyologlar, antropologlar, felsefeciler ve tarihçilerden oluşan yazarları; Avrupa’nın Batı ile eş tutulması geleneğinin artık sorgulanması gerektiğini farklı bakış açılarından ele almaktadırlar. Bu kitap, dört tematik bölümden oluşmaktadır ve ilgilendiği temel konular Batı sonrası bir dünya, Avrupa’daki Doğu algıları ve tarihteki karşılaşmalar, Avrupa ve Asya arasında bir dünya ve Batı ve Doğu’da ötekiliktir.
Bu kitap, Avrupalılık kavramının yeni ifade ediliş biçimlerini son dönemin ‘medeniyetler çatışması’ ideolojik kavramlarına meydan okur bir biçimde inceleyerek, analizlerini Avrupa ve Asya’nın hem tarihte hem de çağdaş perspektiflerde birbirlerine nasıl karşılıklı bir şekilde bağlı olduklarına dikkat çeken en son ilmi çalışmalar üzerinden yapmaktadır. Kitapta son gelişmelerin ve değişen jeopolitik bağlamın bir sonucu olarak hem Avrupa hem de Asya’nın birçok ortak noktası olduğuna ve çatışmalardan değil, kozmopolit bağlantılardan bahsetmenin artık daha mümkün olduğuna dikkat çekilmektedir.
Bu kitap sosyoloji, Avrupa siyaseti, tarihi ve kültürel teorisi alanında çalışan öğrenciler ve araştırmacılar için çok değerli bir kaynaktır.
Ahmet Murat Kadıoğlu, Aierken Maiergeya, Çile Maden Kalkan,Esra Büyükbahçeci, Derya Adalar Subaşı,Gonca Unal Qiang, Güneş Şahin, Hasan Tuncer, Nilay Ağırnaslı, Noriji Fujimoto, Nuray Pamuk Öztürk, Reyhan Eraslan, Sema Gökenç Gülez, Seungeun Kim-S. Göksel Türközü, Yingjie Wang, Bilgen Gül - Bilsen Ş. Özdemir, Deniz Dilşad Karail Nazlıcan, Duygu Özakın,İren Dilara Kongaz, Hasan İçen,H. Necmi Öztürk, Seyyal Körpe Kemer, Zoya Şengüder Gündelik yaşam, “yaşamın sıradan bir şekilde akması, her gün tekrarlanan davranışlar, alışkanlıklar ve bizi çevreleyenler” olarak tanımlanır. Bunun yanı sıra gündelik yaşam, içinde bulunulan toplumun kültürü ve kültürel değerleri, sanatı, edebiyatı, mutfağı, inançları, felsefesi, dili gibi birçok konu hakkında bilgi vermektedir. Bu sebeple gündelik yaşama kültür bilim penceresinden bakarak Doğu ve Batı kültürlerini kapsayan bir araştırma hazırlamak, Doğu'da ve Batı'da Gündelik Yaşam adını verdiğimiz çalışmamızın temel amacını oluşturmaktadır.
Doğu ve Batı kültürlerinde gündelik yaşamın izlerini sürecek olan bu araştırma, söz konusu kültürler arasında bir köprü kurarak kültürel benzerlikleri ve farklılıkları açığa çıkarmayı amaçlamaktadır. Bunun yanı sıra çalışmamız, tarihî süreç içerisinde toplumların sahip oldukları kültürel değişimleri göz önüne sererek farklı medeniyetlerdeki gündelik yaşamların tarihî kökenlerini ortaya çıkarmaktadır.
Kitap, gündelik yaşam çalışmalarına ve farklı kültürlere ilgi duyan okuyuculara yönelik olmasının yanı sıra bilimsel bir araştırma olmasından dolayı akademisyenlerin, araştırmacıların, lisans ve lisansüstü düzeyindeki öğrencilerin başvuracağı yardımcı bir kaynak olması bakımından da önem taşımaktadır.
Miraç Çeven Elinizdeki bu kitap lonca tarihini bütüncül bir bakış açısı ile anlayıp kavrama arayışının bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Konu incelenirken lonca kurumlarının ilk ortaya çıkışından modern çağa kadar olan dönemdeki ortak özellikleri ve ortaya çıkış nedenleri ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ticaret tarihi kadar eski olan bu kurumlar aileden devraldıkları vefakâr ruhu, özel ve belirli gayelere dönüştürmüşlerdir.
Sadece ticaret ile alakalı kurumların değil, aynı zamanda diplomatik kurumların, polis teşkilatının, hayır kurumlarının belediyelerin ve hatta eğitim kurumlarının ilk hali olan loncaların tarihinin izinden giderken uzun mesafeli ticaretin zorluklarını aşmaya antik dönem medeniyetlerin dehasına, antik dönemdeki ticaretin yaygınlığına şahit olurken; bir yandan da iklimin ekonomi üzerindeki etkilerini ve Roma'nın yıkılmasına olan etkisine; göçebe toplulukların yerleşik hayata geçerken kendi yönetim sistemlerini ve metotlarını nasıl Batı toplumlarına nakşettiklerine şahit olacaksınız. Ticaret yoluyla sadece mal ve hizmetlerin değil aynı zamanda kültürlerin de taşındığına dair malumat sahibi olacaksınız. Tarihsel bir arka plan olarak Sümer ile Mısır arasındaki uzun mesafeli ticaretten, Orta Asya göçebe kavimlerinden, İpek ve Baharat yolu ticaretinden, inançların yayılma serüvenine ve kültürel geçişkenliğe kadar birçok bilgi bu anlama serüveninde sizi beklemekte...
Abdulvahit Çakır, Aliye Genç, Ana-Maria Panțu, Başak Uysal, Bülent Okay, Ece Dillioğlu, Fatma Ahsen Turan, Filiz Çölmekçioğlu, Hasan Güneş, Hatice Köroğlu Türközü, İbrahim Kelağa Ahmet, Makbule Sabziyeva, Mariia Talianova Eren, Melahat Pars, Melek Gedik, Mustafa Sarper Alap, Nazan Tutaş, Necdet Yaşar Bayatlı, Neriman Hasan, Nihal Kalkan Yağcı, Nisa Harika Güzel Köşker, Okan Haluk Akbay, Ömer Aksoy, Pamuk Nurdan Gümüştepe, Perihan Yalçın, Seda Köycü, Şengül Demirel, Tolga Dillioğlu, Ülker Şen, Z. Görkem Duran Gültekin Doğu'dan Batıya Masalın Serüveni: Dünya Masalları; Çin'den Hindistan'a, Türkiye'den Norveç'e bu geniş coğrafyadaki masalların muhteşem dünyasına kapı aralamaktadır. Masallar, kültürel bir aktarımdır. Mensubu olduğu kültürün değer yargılarını, estetik ve bedii zevkini masalların içinde bulabiliriz. Kökü mazide olan masallar, aynı zamanda bir gelecek planlayıcısıdır. Masallar, anlatının içinde bir hayat dersi saklar. Dinleyicisine veya okuyucusuna alması gerekli olan nasihati o büyüleyici üslubu içinde verir. Başarı, umut, gayret, engelleri aşma arzusu empoze ettiğinden dolayı âdeta bir kişisel gelişim eğitimidir.
Fatma Ahsen Turan
Cenk Berkant, Csilla Balogh, H. Meltem Gündoğdu, Hande Günözü Ulusoy, İbrahim Çeşmeli “Doğudan Batıya Yükselen Eski Uygarlıklarda Arkeolojik ve Sanatsal Yansımalar İle Etkileşimler” başlıklı kitap, eski çağlarda Asya'dan Avrupa'ya varolan ve tarih boyunca kültürel, bilimsel, siyasi ve ekonomik açılardan etkileşimler içinde bulunan, doğu ile batının zengin kültürel değerlerinin harmanlandığı büyük ve etkili uygarlıklara ait arkeolojik ve sanatsal eserlerin akademisyenler tarafından değerlendirildiği bilimsel beş bölüm yazısından oluşmaktadır. H. Meltem Gündoğdu, insanlık tarihi için son derece hayati olan şehirleşme öncesi yerleşimlerin öncülerinden olan Neolitik Çağ Anadolu'sunda Göbeklitepe ve çevresindeki arkeolojik buluntuları inceleyerek yer seçimini etkileyen etkenleri incelemiştir. İbrahim Çeşmeli, insanoğlunun varoluşu ve sürekliliği üzerinde önemli etkisi olan ve tarih boyunca bereket ve koruyuculuk ile ilişkili görülen Pleiades yıldız kümesini, Yunan-Roma, Mısır, Mezopotamya, İran, Hint, Çin ve Türk gibi eski büyük pagan uygarlıklardaki kozmoloji, din, mitoloji, astroloji ve astronomi ile bağlantılı ikonografik açıdan incelenmiştir. Csilla Balogh, erken Orta Çağ'da Avrupa'nın kültürel ortamına önemli etkileri olan ve doğu-batı kültürlerinin sentezini yapan Asya kökenli Avarların arkeolojik buluntuları çerçevesinde Türk kültürü ile ilişkili olarak değerlendirmiştir. Hande Günözü Ulusoy, doğu ve batı kültürleri arasında köprü kuran Orta Çağ'ın etkili ve güçlü bir uygarlığı olan Bizans İmparatorluğu'nun hakim olduğu Anadolu'da Kapadokya bölgesi kiliseleri duvar resimlerinin yapım tekniklerinin belirlenmesinde kullandığı analiz sonuçlarını değerlendirmiştir. Cenk Berkant, Geç Orta Çağ'da doğu ve batı kültürleri arasında etkin rol oynamış önemli bir Hristiyan askerî tarikatı olan Rodos Şövalyeleri'nin doğu ve batının kesiştiği İzmir Liman Kalesi'ndeki armalarını incelemiştir.
Komisyon Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
Komisyon Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Editörler / Editors
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Hüseyin Gazi TOPDEMİR
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Yayın Kurulu / Editorial Boards
Prof. Dr. Kenan GÜRSOY
Galatasaray Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. İlber ORTAYLI
Galatasaray Üniversitesi
Prof. Dr. F. Jamil RAGEP
McGill University, Canada, Director Institute of Islamic Studies
Canada Research Chair in the History of Science in Islamic Societies
Prof. Dr. Yasin CEYLAN
ODTÜ, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Şafak URAL
İstanbul Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Melek DOSAY GÖKDOĞAN
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Feza GÜNERGUN
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Prof. Dr. Hüseyin Gazi TOPDEMİR
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Hasan Sacit KESEROĞLU
Kastamonu Üniversitesi, Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Hakem Kurulu / Referees Board
Prof. Dr. F. Jamil Ragep
McGill University, Institute of Islamic Studies
Prof. Dr. Kenan Gürsoy
Galatasaray Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. İlber Ortaylı
Galatasaray Üniversitesi
Prof. Dr. Melek Dosay Gökdoğan
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Feza Günergun
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Prof. Dr. Sabri Büyükdüvenci
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Hüseyin Gazi Topdemir
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Remzi Demir
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Yasin Ceylan
ODTÜ, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Atilla Bir
İstanbul Teknik Üniversitesi, Kontrol Mühendisliği Bölümü
Prof. Dr. Mustafa Kaçar
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Prof. Dr. Ahmet Cevizci
Uludağ Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. İsmail Köz
Ankara Üniversitesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü
Prof. Dr. Hasan Sacit Keseroğlu
Kastamonu Üniversitesi, Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü
Prof. Dr. Yavuz Unat
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Kubilay Aysevener
Dokuz Eylül Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Erdal Cengiz
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Doç. Dr. Mehmet Seyfettin Erol
Gazi Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü
Doç. Dr. Ramazan Acun
Hacettepe Üniversitesi, Tarih Bölümü
Doç. Dr. Sevtap Kadıoğlu
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Doç. Dr. Ertuğrul Turan
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Yard. Doç. Dr. Hasan Aydın
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölümü


ISSN: 2146-7064
Yerel Süreli Yayın
Yıl: 1 Sayı: 2 Ekim 2012
Hakemli dergidir altı ayda bir yayınlanır.
Kuruluş Tarihi: 01.01.2012
İmtiyaz Sahibi:
Nobel Akademik Yayıncılık Eğitim Danışmanlık Tic. Ltd. Şti. Adına
Nevzat ARGUN
Yayın Editörü:
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Yazı İşleri Müdürü:
Hilal SÜSLÜ ARGUN
Görsel Tasarım ve Mizanpaj:
Mehtap YÜRÜMEZ - Şerikan KARA
Baskı - Cilt: Atalay Matbaacılık Sertifi ka Nu: 15689
© DÖRT ÖGE, Nobel Akademik Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. tarafından
yayınlanmaktadır. DÖRT ÖGE dergisinin isim ve yayın hakkı Nobel
Akademik Yayıncılık Tic. Ltd. Şti.'ye aittir. Dergide yayınlanan yazı,
fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. Kaynak
gösterilerek alıntı yapılabilir. Makalelerdeki görüşlerin sorumluluğu
yazarına aittir. Yazıların yayın hakkı DÖRT ÖGE dergisine
devredilmiş sayılır. Bu devir sanal ortamda yayımlanmayı da kapsar.
Dergiye gönderilen yazılar basılsın ya da basılmasın, iade edilmez.
Sekreterler
Araş. Gör. Ercan SALĞAR
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Uzman Deniz KUNDAKÇI
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Sibel ÖZSAVAŞ
Kastamonu Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Uzmanı
İletişim:
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Kastamonu Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi,
Felsefe Bölümü, Kuzeykent, 36100, Kastamonu
Gsm: 0542 454 12 24
e-posta: dortogedergisi@gmail.com
yunat@kastamonu.edu.tr – hilalargun@nobelyayin.com
Yazışma Adresi:
Abdulkadir Geylani Cad. No: 2-A Yenimahalle Ankara
Tel: 0312 418 20 10 - Faks: 0312 418 30 20
www.nobelyayin.com/dortoge e-posta: dortoge@nobelyayin.com
Abonelik: Nobel Akademik Yayıncılık'ın aşağıda belirtilen
hesaplarına abonelik ücretini yatırdıktan sonra, havale, ad-soyad ve
adres bilgilerinizi faks numaramıza veya dortoge@nobelyayin.com
adresimize yolladığınızda aboneliğiniz gerçekleşecektir.
Yıllık abonelik: 30 TL
Öğrenci abonelik: 20 TL
Kurumsal abonelik: 40 TL
Nobel Akademik Yayıncılık Tic. Ltd. Şti.
İş Bankası Meşrutiyet Ankara Şubesi Hesap No: 4213 0977915
IBAN: TR49 0006 4000 0014 2130 9779 15
Posta Çeki Hesabı: 6358768
. Editörler / Editors
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Hüseyin Gazi TOPDEMİR
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Yayın Kurulu / Editorial Boards
Prof. Dr. Kenan GÜRSOY
Galatasaray Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. İlber ORTAYLI
Galatasaray Üniversitesi
Prof. Dr. F. Jamil RAGEP
McGill University, Canada, Director Institute of Islamic Studies
Canada Research Chair in the History of Science in Islamic Societies
Prof. Dr. Yasin CEYLAN
ODTÜ, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Şafak URAL
İstanbul Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Melek DOSAY GÖKDOĞAN
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Feza GÜNERGUN
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Prof. Dr. Hüseyin Gazi TOPDEMİR
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Hasan Sacit KESEROĞLU
Kastamonu Üniversitesi, Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Hakem Kurulu / Referees Board
Prof. Dr. F. Jamil Ragep
McGill University, Institute of Islamic Studies
Prof. Dr. Kenan Gürsoy
Galatasaray Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. İlber Ortaylı
Galatasaray Üniversitesi
Prof. Dr. Melek Dosay Gökdoğan
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Feza Günergun
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Prof. Dr. Sabri Büyükdüvenci
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Hüseyin Gazi Topdemir
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Remzi Demir
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Yasin Ceylan
ODTÜ, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Atilla Bir
İstanbul Teknik Üniversitesi, Kontrol Mühendisliği Bölümü
Prof. Dr. Mustafa Kaçar
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Prof. Dr. Ahmet Cevizci
Uludağ Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. İsmail Köz
Ankara Üniversitesi, Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü
Prof. Dr. Hasan Sacit Keseroğlu
Kastamonu Üniversitesi, Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü
Prof. Dr. Yavuz Unat
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Kubilay Aysevener
Dokuz Eylül Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Prof. Dr. Erdal Cengiz
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Doç. Dr. Mehmet Seyfettin Erol
Gazi Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü
Doç. Dr. Ramazan Acun
Hacettepe Üniversitesi, Tarih Bölümü
Doç. Dr. Sevtap Kadıoğlu
İstanbul Üniversitesi, Bilim Tarihi Bölümü
Doç. Dr. Ertuğrul Turan
Ankara Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Yard. Doç. Dr. Hasan Aydın
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölümü


ISSN: 2146-7064
Yerel Süreli Yayın
Yıl: 1 Sayı: 2 Ekim 2012
Hakemli dergidir altı ayda bir yayınlanır.
Kuruluş Tarihi: 01.01.2012
İmtiyaz Sahibi:
Nobel Akademik Yayıncılık Eğitim Danışmanlık Tic. Ltd. Şti. Adına
Nevzat ARGUN
Yayın Editörü:
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Yazı İşleri Müdürü:
Hilal SÜSLÜ ARGUN
Görsel Tasarım ve Mizanpaj:
Mehtap YÜRÜMEZ - Şerikan KARA
Baskı - Cilt: Atalay Matbaacılık Sertifi ka Nu: 15689
© DÖRT ÖGE, Nobel Akademik Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. tarafından
yayınlanmaktadır. DÖRT ÖGE dergisinin isim ve yayın hakkı Nobel
Akademik Yayıncılık Tic. Ltd. Şti.'ye aittir. Dergide yayınlanan yazı,
fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. Kaynak
gösterilerek alıntı yapılabilir. Makalelerdeki görüşlerin sorumluluğu
yazarına aittir. Yazıların yayın hakkı DÖRT ÖGE dergisine
devredilmiş sayılır. Bu devir sanal ortamda yayımlanmayı da kapsar.
Dergiye gönderilen yazılar basılsın ya da basılmasın, iade edilmez.
Sekreterler
Araş. Gör. Ercan SALĞAR
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Uzman Deniz KUNDAKÇI
Kastamonu Üniversitesi, Felsefe Bölümü
Sibel ÖZSAVAŞ
Kastamonu Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Uzmanı
İletişim:
Prof. Dr. Yavuz UNAT
Kastamonu Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi,
Felsefe Bölümü, Kuzeykent, 36100, Kastamonu
Gsm: 0542 454 12 24
e-posta: dortogedergisi@gmail.com
yunat@kastamonu.edu.tr – hilalargun@nobelyayin.com
Yazışma Adresi:
Abdulkadir Geylani Cad. No: 2-A Yenimahalle Ankara
Tel: 0312 418 20 10 - Faks: 0312 418 30 20
www.nobelyayin.com/dortoge e-posta: dortoge@nobelyayin.com
Abonelik: Nobel Akademik Yayıncılık'ın aşağıda belirtilen
hesaplarına abonelik ücretini yatırdıktan sonra, havale, ad-soyad ve
adres bilgilerinizi faks numaramıza veya dortoge@nobelyayin.com
adresimize yolladığınızda aboneliğiniz gerçekleşecektir.
Yıllık abonelik: 30 TL
Öğrenci abonelik: 20 TL
Kurumsal abonelik: 40 TL
Nobel Akademik Yayıncılık Tic. Ltd. Şti.
İş Bankası Meşrutiyet Ankara Şubesi Hesap No: 4213 0977915
IBAN: TR49 0006 4000 0014 2130 9779 15
Posta Çeki Hesabı: 6358768
Komisyon Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
Komisyon Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
Komisyon Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
Komisyon Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. HAKEMLİ YAZILAR
ORD. PROF. DR. AYDIN SAYILI
Yavuz UNAT


AYDIN SAYILI’NIN BİLİM ANLAYIŞI
Ercan SALGAR

BİLİM SOSYOLOJİSİ VE AYDIN SAYILI’DA BİLİM
TARİHİNİN SOSYOLOJİK BOYUTU
Ömer Faik ANLI

ÖKLİT DIŞI GEOMETRİYE GİDEN YOLDA
İSLAM DÜNYASI MATEMATİKÇİLERİ
İrem ASLAN

BİLİM TARİHİNİN TEMEL PROBLEMLERİNDEN
BİRİ OLARAK YÖNTEM VE NEWTON’UN
KONUYA YAKLAŞIMI
Seda ÖZSOY

OSMANLI DEVLETİ’NİN YENİLİKLERE YAKLAŞIMI
ÜZERİNE BİR DENEME: BİRGİVİ VE BİD’AT
Seda ÖZSOY

CUMHURİYET DÖNEMİ’NDE İLAÇ TEKNOLOJİLERİ,
PETROL TEKNOLOJİLERİ VE KİMYEVÎ GÜBRE
TEKNOLOJİLERİ’NE KISA BİR BAKIŞ
İrfan ELMACI

CUMHURİYET DÖNEMİ’NDE TARIM ALET VE
MAKİNELERİ TEKNOLOJİLERİ, DEMİR ÇELİK
ÜRETİM TEKNOLOJİLERİ VE DEMİR YOLU
TEKNOLOJİLERİNE KISA BİR BAKIŞ
Mete CANKAYA



ÇEVİRİLER
BİLİM TARİHİ VE BUGÜNÜN PROBLEMLERİ
Yavuz UNAT

DOĞRULUK VE ONAYLAMA
Ercan SALGAR





KİTAP TANITMALAR
DONALD R. HILL, GÖKYÜZÜ VE BİLİM
TARİHİ, İSLAM BİLİM VE TEKNOLOJİSİ
Deniz KUNDAKÇI

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ VE
MÜHENDİSLİK TARİHİMİZ
Tuba UYMAZ

BRUCE STEPHENSON, MARVIN BOLT, ANNA
FELICITY FRİEDMAN, “THE UNİVERS UNVEİLED,
INSTRUMENTS AND IMAGES THROUGH HİSTORY”
(GÖKYÜZÜ TARİHİ, TARİH BOYUNCA ARAÇLAR VE İMGELER)
Ercan SALGAR
. Felsefe ve bilim tarihi alanında araştırmaların yayımlanacağı ve ilki Nisan ayında, ikincisi Ekim ayında olmak üzere yılda iki sayı çıkacak olan hakemli Dört Öge dergisi yayın hayatına başlamıştır.
Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.
. Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayımlanacak olan dergimizde felsefe ve bilim tarihine ilişkin sorunları inceleyen Türkçe, İngilizce ve diğer dillerde özgün bilimsel yazılara, metin çalışmalarına, çeviri yazılara, okuyucu mektuplarına, haberlere ve kitap tanıtım ve değerlendirmelerine yer verilecektir.
Kaynakça düzenlenmesinde Amerikan Psikoloji Derneğinin (AmericanPsychologicalAssociation/APA stili; http://www.academicexperts.us/dl/APA_Style.pdf) kurallarının esas alındığı dergimize yazılarınızı bekliyoruz.