Psikoloji \ 4-19
Azime Merve Beyaz, Ceren Tetik, Cevahir Nur Baydere, Ece Şiren, Esin Alkan, Esmanur Yıldırım, Ezgi Zeynep Dalkürek, Hilal Dura, Mehmet Ali Erkuş, Melisa Akay, Mihriban Şamlıoğlu Erdem, Nehir Şay, Ozan Hiçyılmaz, Sude Öztürk, Şehadet Sena Alaca, Ümit Deniz İlhan, Yeşim Vulkani, Yiğit Kaan Gür Çalışma hayatında insan davranışlarını anlamak ve yönetmek gerek bireylerin gerekse işletmelerin başarısı için kritik bir rol oynar. Bu nedenle çalışma psikolojisinde güncel yaklaşımlar üzerine odaklandığımız kitabımızda; akışta olmak, iş ve yaşam dengesi, yeşil insan kaynakları yönetimi, dijital liderlik, stratejik hizalama, çalışan deneyimi, çalışma ortamı tasarımı, psikolojik iyi oluş, iş talepleri ve iş kaynakları gibi geniş yelpazede önemli konuları detaylı bir şekilde inceledik ve deneyimlerimizi tartıştık. Bu bilgi ve deneyimleri bir kitapta toplamak hem bizim için değerli bir öğrenme süreci hem de gelecekteki öğrenciler ve profesyoneller için bir rehber olma amacı taşıyordu. Dolayısıyla her bir konu sadece teorik bilgilerle sınırlı kalmayıp gerçek hayattan örnekler ve araştırma sonuçlarıyla zenginleştirildi. Böylece okuyucularımızın hem teorik hem de pratik bilgiye sahip olmalarını hedefledik.
Tim STRANGLEMAN - Tracey WARREN - Routledge Çalışma meselesi, sosyal bilimlerin birçok alanının bir kesişme noktasını oluşturmaktadır. İktisattan, işletme yönetimine, kamu yönetiminden siyaset bilimine, insan kaynakları yönetiminden sosyal politikaya ve psikolojiye ve elbette sosyolojiye kadar birçok alan şu ya da bu şekilde, merkezi veya tali bir mesele olarak çalışma temasını içerir. Ancak öte yandan ironik bir biçimde hem sosyal bilimler içinde hem de yaşamın içinde bu denli merkezi bir tema olan çalışma genellikle kendi başına detaylı bir biçimde incelenen ve ilgi toplayan bir alan olamamıştır. Dolayısıyla bu konuyu çalışmak isteyenler için de derli toplu bir okuma metnine erişmek oldukça zordur. Bu zorluk özellikle Türkçe okuyucu için çok daha barizdir.
Çalışma sosyolojisi alanında Türkçede temel okuma metinlerinin sayısı neredeyse yok denecek kadar azdır. Bundan dolayı bu alanın hem öğrencileri hem de öğreticilerinin karşı karşıya bulundukları temel meselelerin başında derli toplu bir okuma metninin eksikliğidir. Bu kitap, bu alandaki eksikliği girmeye yönelik çabanın bir parçası olarak kabul edilebilir. Tim Strangleman ve Tracey Warren'in kitapları hem çok zengin bir referans tabanı sunmakta, hem bu literatürün genellikle ihmal ettiği örneğin ev işleri ve işsizlik gibi bazı konuları içermekte hem de başka bir çalışma sosyolojisi kitabında bulunması çok zor olan çalışmanın temsilleri gibi konuları içermesi ile son derece zengin bir muhteva sunmaktadır. Öte yandan kitap, bütün bölümleri aynı sistematik mantık örüntüsü ile sunarak okuyucuya konuları takip etmede kolaylık sağlamaktadır. Kitap bu özellikleriyle çalışma sosyolojisi okumak isteyen lisans ve lisansüstü düzeyindeki öğrenciler için yeni ufuklar vadediyor.
Aslı Ercan Önbıçak, Ebru Tolay, Evrim Mayatürk Akyol, Irmak Aksoy, Nurettin Gürcan, Olca Sürgevil Dalkılıç, Sinem Baysal, Umut Denizli Çalışma, insanların yaşamlarının merkezinde yer alır. Günümüzün ve hayatımızın önemli bir kısmını çalışarak geçiririz. Birçok kültürde çalışma, psikolojik iyi oluşa güçlü bir şekilde katkıda bulunan bir kimlik ve düzen duygusu sağlar. Emeğimizi, zamanımızı, sahip olduğumuz bilgi birikimini ve yeteneklerimizi, istihdam ilişkisi ile bağlandığımız bir işveren için kullanırız. Bir istihdam ilişkisinde, tarafların karşılıklı hak ve yükümlülüklerini belirleyen en önemli unsur ise sözleşmelerdir. İstihdam ya da iş sözleşmeleri, bireyler ile örgütler arasındaki karşılıklı yükümlülükleri içeren yazılı sözleşmelerdir. Ancak özellikle "sınırlı rasyonellik" olgusu nedeniyle bir iş sözleşmesinin; tarafların birbirlerine yönelik beklentilerinin, taahhütlerinin, yükümlülüklerinin tümünü ayrıntılarıyla ortaya koyması mümkün değildir. Bunun da ötesinde, bazı bilim insanları, en resmî şekilde hazırlanmış ve detaylandırılmış olsa dahi tüm iş sözleşmelerinin aslında "psikolojik" temelli olduklarını savunmaktadır. Çünkü sözleşmeler, tarafların algılamasına ve öznel yorumlarına tabidir. Dolayısıyla, iş sözleşmesinde yer almayan bazı bilgilerin, çeşitli kaynaklara dayandırılan varsayımlar ile doldurulması veya yorumlanması söz konusu olabilir. Psikolojik sözleşme olarak adlandırılan bu olgu, yukarıda sayılan nedenlerle "bireyseldir" ve "algılara" dayanır.
Uzun yıllara dayanan kavramsallaştırma çalışmaları ve araştırmalar, psikolojik sözleşme konusunun giderek daha önemli hâle gelmeye başladığını ortaya koymaktadır. Öncelikle, çalışanlar, sahip oldukları psikolojik sözleşmelerin, örgüt tarafından yerine getirilmediğini ya da ihlal edildiğini algıladıklarında oldukça ciddi olumsuz tutumlar geliştirebilmektedir. Özellikle değişimin kaçınılmaz olduğu günümüz iş dünyasında her değişimin, çalışanın psikolojik sözleşmesini ihlal etme ya da çalışan tarafından bu şekilde algılanma olasılığı bulunmaktadır. Çünkü her sözleşme, taraflara birtakım faydalar sağlamak üzere oluşturulur. Bunu değiştirmeye yönelik her davranış ise bu faydanın tehdit altında olduğu algısını yaratabilir. Sonuç olarak, örgütlerin daha esnek çalışma biçimlerini benimsemeleri, kadrolu yerine sözleşmeli personel çalıştırma eğilimindeki artış, daha çevik organizasyon yapıları, İnsan Kaynakları Yönetimi uygulamalarındaki gelişmeler, Endüstri 4.0'a geçiş ve dijitalleşme, toplumsal ve küresel değişimler, psikolojik sözleşmelerin işverenler ve yöneticiler tarafından daha iyi anlaşılmasını ve yönetilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu bağlamda, özellikle Türkiye'de, gerek akademide gerekse iş yaşamında pek fazla bilinmeyen ve üzerinde çalışılmayan bir konu olan "psikolojik sözleşmeler" hakkında yazdığımız bu kitabın, sözü edilen alanlarda önemli bir boşluğu kapatacağı düşünülmektedir. Genel İşletme, İnsan Kaynakları Yönetimi, Örgütsel Davranış, Endüstri ve Örgüt Psikolojisi, Psikoloji ve Sosyal Psikoloji gibi disiplinlerle ilişkili olan Psikolojik Sözleşme olgusu hakkında fikir sahibi olmak, her sektörden ve kademeden çalışana yarar sağlayacaktır. Kitabımızın konu ile ilgilenen akademisyenlere, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine faydalı olmasını dileriz.
Joseph P. FOLG ER, Marshall Scott POOL E, Randall K. STUTMAN Çatışma konusundaki çalışmaları güncelleyerek ve bugüne kadar yapılanları harmanlayarak sunan bu kitap, ayrıca uygulamaya giriş kitabı olarak da pratik bilgiler vermektedir. Elinizdeki kitabın yalnızca iletişim uzmanları için değil herkesin yararlanacağı bir kaynak olduğu görülmektedir. Belki de kitabın en genel ve temel mesajı; çatışma yaşanmasının kaçınılacak bir şey olmaması, üstelik problemlerin üstünün örtülmesinin sakıncalı olması, çatışmanın da bir çözüme doğru ilerlemek için gerekliliğidir. Yapıcı bir biçimde yönetildiği takdirde belki de çözülemeyecek bir sorun bile olmayacaktır. Bu mesajın bizim kültürümüz bakımından çarpıcı olması söz konusudur ama üzerinde düşünerek değerlendirmekte de yarar vardır. Bizler acaba hiçbir çatışma olmasın diye mi büyütüldük? Hiç çatışmadan yaşayabiliyor muyuz? Bu mümkün mü? Çatışıyorsak neden adını açıkça koyarak, oturup bunu birlikte çözmeye yönelmeyelim?
Linda Steg, Agens E. Van Den Berg, Judith I. M. De Groot Yirmi birinci yüzyılın başında kirlilik, ormanların yok edilmesi ve iklim değişikliği gibi çevresel problemlerin dünya ekosistemlerini giderek daha fazla etkilediği aşikârdır. İnsan davranışının, bu problemlerin ana sorumlularından biri olduğu görüşü artık benimsenmektedir. Çevre psikolojisi bireylerle onların yapılı ve doğal çevreleri arasındaki ilişkiyi inceleyen bir disiplindir.
Çevre psikologları, bir yandan çevrenin insan deneyim, davranış ve sağlığına etkisini, diğer yandan da insanın çevreye etkisini (çevresel davranışı) etkileyen faktörleri incelerken çevreci davranışı artırmanın yollarını da araştırır. Çevre psikolojisinin süregelen ve giderek artan kaygısı ise, bir yandan insanların iyilik-hâlini ve yaşam kalitesini korurken, diğer yandan da çevresel problemleri geriye döndürecek şekilde insan davranışlarını değiştirmenin yollarını bulmaktır.
Kitabımızda bu konularla ilgili teori ve araştırmalar sunulmaktadır. Kitap ayrıca çevre psikolojisi alanının özellikleriyle ilgili tartışmaları ve araştırmalarda kullanılan başlıca metotları, çevresel ve çevreci davranışı etkileyen faktörleri, çevresel sürdürülebilirliği, disiplinler arası çevresel yaklaşımları, çevre politikalarının oluşturulmasını ve halkın çevre politikalarına karşı tutumlarını farklı yaklaşım açılarından irdelemektedir.
Ceren Hıdıroğlu Ongun, Derya Hasta, Duygu Güngör, E. Helin Yaban, Ebru Akün, Gökçe Karayeğen Balent, Gözde Kıral Uçar, M. Burcu Balçıklı, Markus M. Müller, Meral Gezici Yalçın, Özgen Yalçın, Pelin Karakuş Akalın Bu kitap, bilimsel bulgular ve günlük yaşamdan örnekler eşliğinde insan ve doğal çevre ilişkisi ile çevre davranışının altında yatan psikolojik etmenlere ilişkin okurlara kapsamlı bir kaynak sunmaktadır. Kitabın her bir bölümü psikolojinin farklı disiplinlerinde uzmanlaşmış yazarlarca tutarlı, akıcı ve yalın bir dille yazılmıştır.
Kitap, insan ve doğa etkileşimi ile çevre davranışına odaklanan konuları sadece psikolojik bir bakış açısıyla okura aktarmakla kalmamakta, aynı zamanda dünyayı etkisi altına alan iklim krizi ve diğer ekolojik sorunlarla doğrudan ilişkili olan çevre davranışı üzerine çarpıcı bilgiler ortaya koymakta, bazı çözüm önerileri sunmaktadır. Tüm bunlara ek olarak doğanın ve çevresel düzenlemelerin insanın psikolojik ve fiziksel sağlığı üzerindeki etkileri hakkında okurda farkındalık da yaratmaktadır. Bu yönüyle kitap, yalnızca alanda çalışan uzmanların değil aynı zamanda psikolojiye ve çevre konularına ilgi duyan herkesin keyifle okuyabileceği bir kaynaktır.
Can Çalıcı, Cihat Yaşaroğlu, Erkin Sarı, Ferhat Arı, Gülten Ünal, Hilal Peker, Hüccet Vural, M. Fatih Bükün, Mert Aytaç, Musa Bozkurt, Ömer Çamur, Sebur Kapu, Üzeyir Kement İnsan ile doğal ve yapılı çevresi arasındaki karşılıklı ilişkiyi inceleyen “Çevre Psikolojisi” alanında yüz yılı aşkın bir süredir çalışmalar yapılmasına rağmen söz konusu alanın bir disiplin olarak ortaya çıkması yaklaşık 60 yıldır. Çevre ile etkileşimimizde kimi zaman çevre dostu davranışlar sergilerken kimi zaman da maalesef çevreye zarar veren davranışlar sergileyebilmekteyiz. İnsan davranışının bu denli önemli olduğu bir alanda, bireylerin çevreye ilişkin davranışlarını anlamak için yine başvuracağımız en önemli disiplinlerden birisinin Çevre Psikolojisi olduğunu söyleyebiliriz.
İnsan-çevre etkileşiminde, konu alanı uzmanı olmadan da kimi zaman çevreye verdiğimiz zararı görebiliriz. Örneğin, 2019 yılından itibaren ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada da etkisini hissettiren Pandemi döneminin başlarında insanların evlerine kapanması âdeta doğanın yeniden canlanmasına neden oldu. Sokaklarda, caddelerde, daha önce yoğun insan sirkülasyonu olan yerlerde çiçekler açtığını gördük. Ancak kısıtlamanın kalkması ile birlikte doğaya çıktığımızın göstergeleri yeniden görünür olmaya başladı. Yerlere daha önceden atmayı alışkanlık (!) hâline getirdiğimiz nesnelere artık maske ve eldivenleri de kattık. Eskiden “Lütfen çöp atmayınız!” uyarılarının yanına “Lütfen maske atmayınız!” uyarıları da eklenecek gibi görünüyor. Hemen hemen çoğumuzun şahit olduğu ya da bir şekilde basından öğrendiği bu ve benzeri olaylar, insan-doğa ilişkisi hakkında ipucu vermekte ve çevreci davranışların önemini de ortaya koymaktadır.
Çevre Psikolojisine Giriş isimli bu eser; lisansüstü düzeyde araştırmalar yapan araştırmacılar, lisans ve lisansüstü düzeyde çevre ile ilgili dersleri alan öğrenciler ve insan için hayati önemi olan “çevreyi” önemseyen tüm meraklı okuyucular ve araştırmacılar için önemli bir kaynak eser olacaktır. Ayrıca bu eseri bir başlangıç olarak değerlendiriyor ve eserin alana katkı sağlayacak diğer çalışmalara vesile olacağını umut ediyoruz.
Ahmet Alphan Sabancı, Ali Evren Tufan, Alişan Burak Yaşar, Altan Eşsizoğlu, Arzu Erkan, Aslı Soyer, Can Ertuna, Ceren İlikan Rasimoğlu, Elif Kuzeci, Ersin Uygun, Ezgi Kılıc, F. Gizem İskender, Fatih Artvinli, Feyza Itır Karaca, Halil İbrahim Duran, İbrahim Fuat Akgul, Meryem Ozlem Kutuk, Murat Yalcın, Oğuzhan Yeşiltuna, Yudum Soylemez Bu kitapta; psikanalitik psikoterapiler, BDT, destekleyici psikoterapi, EMDR, çocuk ve ergen psikoterapileri, çift ve aile terapileri, grup terapileri ve kriz ve afetlerde psikoterapi uygulamalarının çevrim içi (online) olarak uygulanmalarına ilişkin hem literatür bilgisine hem de uzman görüşlerinden damıtılan rehberliğe erişebileceksiniz.
Ayrıca bütün psikoterapi uygulamalarında konu olan sesin, ışığın ve kadrajın nasıl ayarlanacağı, bağlantı kalitesinin nasıl tesis edileceği veya teknolojik ekipmanların seçimi gibi teknik konularla ilgili de destek alabileceksiniz. Çevrim içi psikoterapi uygulamalarının en netameli konularından olan etik ve yasal düzenlemeler ile ilgili de konunun uzmanlarının hazırladığı bölümlerden yararlanabilirsiniz.
K. Daniel O’LEARY, Richard E. HEYMAN, Arthur E. JONGSMA, Jr., Wıley Çift Psikoterapisi Tedavi Planlayıcısı; deneysel açıdan destekli kanıta dayalı terapi girişimlerini ön planda tutmaktadır.
-Öfke,
-Suçlama,
-Bağımlılık,
-İlişki Problemlerinden Kaynaklanan Depresyon,
-İlişkide Hayal Kırıklığı,
-Aldatma,
-Eş Şiddeti,
-Kıskançlık,
-Aşk / Sevgi Kaybı,
-Değişen Hayat Olayları ve çift İlişkilerinde görülebilecek 35 farklı problemi konu almıştır.

Kitap, yapılandırılmış, kanıta dayalı terapi planları ile tedavi sürecini açıklar, kolaylaştırır ve hızlandırarak birçok üstünlük sağlar. 1000'in üzerinde terapi amaç ve girişim özellikleri ile kendi terapi seansınızı yapılandırmanızı sağlayacak imkanlar sunmaktadır. Konuların sistematik şekilde sunulması danışmanlık seanslarınızı raporlaştırmanızı kolaylaştıracaktır. Böylelikle danışanlarla daha etkili ve istenen niteliklerde zaman geçirilmiş olacaktır. Ayrıca kendi deneyim ve gözlemlerinizi de ekleme imkanı sunmaktadır.

Bu kitap; “Çift” ile çalışan psikiyatristler, doktorlar, psikologlar, psikolojik danışmanlar ve genel anlamda Aile Terapistleri” ile bu alanda eğitime devam eden öğrencilerin ihtiyaç duyduğu bir kaynaktır.
ARTHUR E. JONGSMA, JR., PHD en çok satan “Uygulama Planlıyacıları '' serisinin editörüdür. 1971 yılından bu yana Jongsma birçok yatılı ya da ayakta tedavi olan hastaya profesyonel bir şekilde ruh sağlığı hizmeti vermiştir. 25 yıldır Michigan'daki Grand Rapids'de serbest hekimlik grubu olan Psikolojik Danışmanlığın kurucusu ve yöneticisidir. 40'ın üzerindeki kitabın yazarlığını veya yardımcı yazarlığını ve dünyadaki ruh sağlığı profesyonellerin eğiticiliğini yapmıştır.

K. DANIEL O'LEARY, PHD State University of New York ve Stony Brook University adlı üniversitelerdeki Psikoloji Ana Bilim Dalı, Klinik Psikoloji Bilim Dalında seçkin bir profesör olarak görev yapmıştır. Mevcut araştırmaları, dünya çapındaki, samimi ilişkilerde yaşanan fiziksel ve psikolojik saldırganlık konularına odaklanmıştır.

RICHARD E. HEYMAN, PHD State University of New York ve Stony Brook University adlı üniversitelerdeki Psikoloji Ana Bilim Dalı, Klinik Psikoloji Bilim Dalında araştırmacı profesör olarak görev yapmıştır. Heyman'ın araştırma programı, aile problemlerinin ortaya çıkması ve devam etmesi üzerine odaklanmıştır.
Jay L. LEBOW Bu kitapta, çift ve aile terapisi ile ilgili farklı bakış açıları sunulmaktadır. Bu kitap, tek model çift ve aile terapisi şeklinde daha tipik bir çerçeve içinde çalışmaktansa, bu alanın bir görünüşünü ortaya çıkarmaya çalışmakta; kısmen alanın durumunu özetlemektedir. En çok uygulanan modeller, bu uygulamaların bilimsel temelleri ve alanda birincil olarak öne çıkan konular incelenmektedir.
Çift ve Aile Terapisi; üç farklı, yalın ve güçlü fikirle ortaya çıkmıştır. İlki; ilişkisel sistemlerin, insanlar üzerinde, değişim için kullanılabilen oldukça önemli etkileri bulunmaktadır. İkincisi; hem bireyin hem de sistemin sürekli ve tekrarlayıcı bir şekilde birbirlerini etkilemeleridir. Üçüncüsü ise çift ve aile ilişkilerinin uygun bir biçimde çalışılabilmesi için yardım gerektiğidir. Bu yalın düşünceler, çiftler ve ailelere yardımcı olmak ve aile ilişkilerini kişisel değişimi mümkün hâle getirmek için önemli bir kaynak olarak kullanmak amacıyla etkili pek çok yolun geliştirilmesini sağlamıştır.
Çift ve aile terapistleri, danışanları için bir tedavi yöntemi seçerken birbirleriyle rekabet içinde olan modellerin hayret verici yelpazesiyle yüzleşirler. Daha yakından bakılacak olursa, bu yaklaşımların en etkilileri ortak elementler paylaşan yaklaşımlardır.
Bu kitap, tek modelli tedavilerin ötesine geçerek bütüncül bir çift ve aile terapisi sunmaktadır. Jay L. Lebow, bu alanın yıllar içerisinde nasıl geliştiğinden bahsederken, terapistlerin kendileri için en uygun olan uygulama metotları geliştirebilecekleri temel bazı prensipleri ifade etmiştir. Lebow'un pragmatik (eğitici) görüşü aile içi işlevselligin ve problemlerin birden çok katmanı (parçası) olduğunu savunmakta ve sistemde neler olup bittiğine göre de her aileye kişisel bir yaklaşım önermektedir. Bu kitapta, çift ve aile terapistleri arasındaki, bazıları terapi alanında ortaya çıkan etik sorular ve değer çatışmaları ile ilgili olan tartışma konularından bahsedilmektedir. Okuyucular bu kitabı bitirdiklerinde, çift ve aile terapisinin hangi durumlarda bir tedavi seçeneği olacağı, terapide çalışmak için bilinmesi gerekenler ve hâlihazırda devam eden tartışmalar ile ilgili net bir anlayışa sahip olacaklardır.
Chiara Simeone DiFrancesco, Eckhard Roediger, Bruce A. Stevens “Çiftlerle Şema Terapi, insanların kendi gelişim süreçlerinde karşılaştıkları bireysel zorlukları, kendi bireysel zorluklarıyla yüzleşmekte olan bir başkasıyla ilişkilerini yönetme biçimleriyle birlikte ele alarak, klinik çift terapisi literatürüne önemli bir katkı sağlamaktadır. DiFrancesco, Roediger ve Stevens, her çift terapistinin yol almak durumunda olduğu bu zorlu ama gündelik arazide rehberlik etmekteler.”
Dr. John Gottman, Evliliği Sürdürmenin Yedi İlkesi kitabının yazarı
“Çiftlerle çalıştığım ve literatürü yakından takip ettiğim 25 yıl içinde, bu kitap şu ana kadar gördüğüm en önemli gelişme. Çiftlerle Şema Terapi, son derece gelişmiş, sistem-yönelimli kuramsal bir model sağlıyor. Şema terapi üzerine temellenen bu yaklaşım, kişilik sorunlarına, daha derindeki bilişsel-duygusal değişime ve etkili duygusal tekniklere odaklanarak, işlevsellikleri ciddi düzeyde bozulmuş olan çiftleri ustaca ele alabilir. Çiftlerle Şema Terapi, şekillerle, öğretici klinik örneklerle ve etkili klinik müdahalelerle dolu sıra dışı bir kitap. Bu yenilikçi çalışmanın, çiftlerle çalışmanıza kuşkusuz etkileri olacaktır.”
Dr. Lawrence P. Riso, Klinik Psikoloji Profesörü
Amerikan Profesyonel Psikoloji Okulu, Argosy Üniversitesi, Washington
“Çiftlerle çalışan şema terapistleri genellikle, duygu odaklı terapi (Johnson), Gottman çift terapisi (Gottman), İmago terapi (Hendrix) ve bilişsel-davranışçı yaklaşımlar gibi çift terapisi yaklaşımlarından gelen kavramlar ve anlayışla bütünleştirilen şema terapi yaklaşımı anlayışını çalışmalarına aktarırlar. Şema terapistlerinin ilgi alanı, eşlerden biri ya da her ikisinin de, önemli bir travma, çocukluk dönemindeki istismar ve tutarsızlıktan kaynaklı olarak uzun süreli psikolojik sorunlar (kişilik bozukluğu, duygudurum bozukluğu –bipolar bozukluk ya da süreğen depresyon–, bağımlılık vb.) yaşadığı daha zor vakalardır. Bu kitabın yazarları yıllardır, çiftler için şema terapi çalışma grubu içinde etkin olarak yer almışlardır ve şimdi de kendilerinin ve birlikte çalıştıkları meslektaşlarının birikim ve görüşlerini paylaşıyorlar. Şema terapideki temel kavramlar ile vaka formulasyonu ve müdahale yaklaşımının nasıl tutarlı bir çerçeve sağladığını ortaya koyuyor; ayrıca mod çatışma analizi, mod çatışma kartı, istekleri ihtiyaçlardan ayrıştırma ve imgeleme ve sandalye çalışması gibi özgül şema terapisi müdahalelerinin nasıl uygulanacağı ile ilgili pratik örneklerin yanı sıra yol gösterici ve uygulamayı kolaylaştırıcı bir dizi ilke sunuyorlar. Klinik örnekler açısından zengin olan bu kitap, okuyucuya şema terapisi yaklaşımının çift terapisine olan belirgin katkısını görme olanağı verecektir.”
Dr. David Edwards, Psikoloji Profesörü,
Rhodes Üniversitesi ve Güney Afrika Şema Terapi Enstitüsü
“Bu kitap, çatışma içinde olan çiftlere ilişkin temel bilgileri öğretmekte ve ilişkilerde yanlış giden durumlara yönelik daha derin, ihtiyaç temelli bir anlayış sağlamakta. Terapistlere, çiftlerle görüşme yapabilmeleri, onları anlamaları, değerlendirmeleri ve yaşadıkları tüm kişiler arası karmaşalara rağmen bir arada kalmaları konusunda onlara yardım edebilmeleri için araçlar sunmakta. Şema odaklı çift terapisi, yeni bir anlayış penceresi aralayarak, yardım etmenin yenilikçi yollarını ortaya koymakta.”
Dr. Gerhard Zarbock, Klinik Psikolog, IVAH (Devlet onaylı BDT Eğitim Merkezi, Hamburg, Almanya) Yöneticisi, Terapistler İçin Bilinçli Farkındalık kitabı ortak yazarı
Adem Sağır, Erdener Gülenç İçinde bulunduğumuz pandemi sürecinde en çok konuşulan konular arasında yer alan laboratuvar çalışmaları, bilim insanının laboratuvardaki “egzotik” dünyasına yeniden odaklanılmasına ve bilim-toplum ilişkisinin yeniden gündeme getirilmesine neden oldu. Tüm dünyada ortaya çıkan ve artan aşı tartışmaları ile laboratuvarın kendisinin bir nesne olarak toplumsal alanda farklı örüntüler açığa çıkarması, öznenin ötesine uzanan bir anlam arayışını da kaçınılmaz kıldı. Aktör ağ teorisi, salgınlar çağında ortaya çıkan toplumsal davranışları ve tutumları açıklamak için kullanışlı durmaktadır. Çünkü artık Ulrich Beck'in risk toplumu yaklaşımı, bugünün dünyasını açıklamak için yeterli değildir. Beck'in, Baudrillard'ın, Foucault'nun ve Bauman'ın mirasının öldüğü bir çağa adım attık. Bugünü açıklamak ve geleceği konumlandırmak için daha fazlasına ihtiyacımız var görünüyor.
Pandeminin başlangıcı, ortası ve sonu varsa her üç evrenin de ortak noktası bilime, doktorlara ve siyasetçilere güvensizliğin aşı tereddütünü besleyen bir damar olmasıdır. Bu ortaklık; çiplerle dünyayı ele geçirmeye çalışan devletlerin varlığına, ilaç şirketlerinin üzerinden zenginlerin daha zengin olacağı bir sürecin yaratıldığına iman eder vaziyette inanan tipolojileri karşımıza çıkardı. Bu noktalar bize, pandeminin sonrasını konuşmak için "aşı tereddütü" kavramının oldukça kullanışlı olduğunu göstermektedir. Çünkü dünyanın düz bir tepsi olduğuna ya da öküzün boynuzları üzerinde durduğuna inanan eski zaman dünya görüşüyle, aşılara yerleştirilmiş çiplerle dünyayı ele geçirmek isteyen güçlerin varlığına inanan şimdiki zamanın dünya görüşü aynı paydada birleşiyor.
Barbaros Yalçın, Mehmet Ak, Mehmet Kavaklı, Şahin Kesici Bağımlılık, her geçen gün büyüyen bir canavar gibi yaşamlarımızı etkilemekte. Bizim ailede olmaz, diyebilen yok. Bağımlılık türleri nelerdir? Sigara, alkol, madde ve internet bağımlılığı nasıl gelişir? Aile içini kontrol etseniz de okul, yurt, mahalle, arkadaşlar, kısaca çevreyi kontrol edebilmek güç. Önlenebilir mi? Evet. Nasıl? Çocuklarımızı nasıl koruyacağız, bize düşen görevler ne? İşte bunlar, birçok ebeveynin cevap aradığı sorular. Peki ebeveynler ne yapacaklar? Ne yapmayacaklar? Anne-babaların işte bu sorularına cevap oluşturabilecek, kriz durumlarında ebeveynlere rehberlik edebilecek bir eser ortaya koymaya çalıştık. Mesleki pratiğinde madde bağımlısı bireylerle çalışan farklı kulvardaki uzmanların madde bağımlılarına yönelik bir projede yollarının kesişmesi ile bu kitap fikri doğdu. Proje sürecince birçok madde bağımlısı ve ailesi ile görüşmeler yapıldı. İnternet bağımlısı bireylere destek sağlandı. Bilişsel davranışçı temelli grup ve bireysel terapi seansları yapıldı. Edinilen tecrübeler, bilimsel yayınların ve eserlerin incelenmesi ile süzgeçten geçirilerek, anlaşılır bir dille, rehberlik gayesi ile kitaplaştırıldı. Elinizde tuttuğunuz bu kitabın temel amacı, anne, baba ya da diğer aile bireylerinin sergilediği tutum ve davranışların çocuk ve gençlerin dünyasında şekillenen kendilik ve dış dünya algısı üzerindeki etkilerini ve bunların bağımlılık potansiyelini nasıl artırdığını ve bu süreçteki somut olayları ortaya koyarak siz anne ve babaların farkındalığını artırmaktır.
Serkan Volkan Sarı İçinde bulunduğumuz yüzyılda, bilginin değişim hızı hiç şüphesiz ki baş döndürücü boyutlara ulaşmış durumda. Bu değişimden en çok etkilenenlerin başında çocuk ve ergenler geliyor. Çocuk ve ergenlerin nasıl yetiştirileceği, yaşama nasıl hazırlanacağı gibi sorular da anne babaların en önemli gündemleri arasında yer alıyor. Bilimsel bir dayanağı olan kuşaklar sınıflamasında alfa ve z kuşağı çocuklarının ve ergenlerinin yetiştirilmesi sürecinde anne ve babaların son yıllarda yoğun bir bilgi bombardımanıyla karşılaştıkları görülmektedir. Gerek görsel gerek yazılı medyada ortaya çıkan ve kaynağı çoğunlukla belirli olmayan bilgilerin ebeveynlerin bu konuda bir karmaşa yaşamaları sonucunu doğurduğu anlaşılmaktadır.
Bu kitabın, alfa ve z kuşağı anne babalarının, içinde yaşadığımız hızlı değişen çağ bağlamında çocuklarını daha iyi tanımalarında ve onlara karşı tutum ve davranışlarını şekillendirmelerinde bir rehber olacağı düşünülmektedir.
Beyza Nur Dükar, Eda İyigün, Elif Meryem Ünsal, Nur Seda Saban Dülger, Seda Esersin, Sema Acar Ünalgan, Şükriye Kayhan Aktürk Doğumundan itibaren diğer insanlarla etkileşim içinde olan bebek, gelişimi boyunca giderek karmaşıklaşan kodlarla bu kişilerle iletişim kurmaktadır. Çocuk, gelişimsel basamakları tırmanarak göz temasından babıldamalara, jestlerden ilk sözcüklere ve basit cümle birleşimlerinden karmaşık cümlelere uzanan beceriler bütününe sahip olur. Nihayetinde okuryazarlık becerileri kazanan çocuk, okuma ve yazma yoluyla da dil gelişiminde yol almaya devam eder. Ancak bazen biyomedikal, bazen çevresel nedenlerle çocuğun gelişim sürecinde bazı farklılıklar olabilmektedir. Dil ve konuşma terapistleri farklı bir dil gelişimi serüveni olan çocuklara ve ailelerine bu serüvenleri boyunca eşlik etmektedirler.
Bu kitap, Türkiye'de hâlen gelişmekte olan dil ve konuşma terapisi alanı öğrencileri ve uzmanları için güncel ve Türkçe kaynak ihtiyacından ortaya çıkmıştır. Ayrıca her biri bu alanda akademik çalışmalarına devam eden uzmanlar tarafından dil ve konuşma terapistlerine yönelik olarak ve çocuğun dil gelişim basamakları göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. Bu anlamda bir başucu kaynağı olma amacı da gütmektedir.
Adem Peker, Banu Yıldız, Erol Uğur, İbrahim Demirci, Mahmut Almbaıdheen, Mehmet Emin Turan, Mustafa Ercengiz, Mustafa Savcı, Özge Metin Aslan, Rıfat Bilgin, Serkan Altuntaş, Taner Algan, Tuğba Seda Çolak Duygusal istismar, ne yazık ki günlük yaşantının bir parçası ve kanıksanan bir gerçeklik olarak insanlığın bilinen tarihinden beri varlığını sürdürüyor. Örneğin, deyimlerde, atasözlerinde, günlük dilde, parkta, televizyonda, sosyal medyada, okulda, evde kısacası aklınıza gelebilecek her alanda, çocuğun duygusal istismarı ile karşılaşabilirsiniz. Karşılaşıldığında ya da maruz kalındığında bile bu durumun bir istismar olduğu ne yazık ki fark edilmiyor. Artık çoğumuz için normal sayılan aslında, normal olmayan, suç sayılabilecek davranışlar ile yaşıyoruz.
Ya mağduruz ya da mağdur ediyoruz. Her hâlükârda sağduyu ile yaklaşıldığında duygusal istismarın yıkıcı sonuçlarının görülmesi oldukça olasıdır. Bir çocuk, bir yetişkin tarafından fiziksel olarak hırpalandığında her birimiz üzülüyoruz. Ancak verilen ruhsal zararlar neden göz ardı ediliyor?
Kısacası biz çocuğa söylenen "Senden bir şey olmaz." ifadesinin oluşturduğu yıkıcı etkilerin toplumsal farkındalığının gelişmesi ya da geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Evet, fiziksel olarak bir zararı olmayabilir ancak çocuğun duygu dünyasında açmış olduğu yaralar çok daha kalıcı izler bırakıyor.
Bu kitap, çocuk istismarının en yaygın türü olan duygusal istismarı tüm yönleriyle ele alıyor.
İnsan ırkının akciğerleri olan çocukların, o “çocuk dünyaları”nın temiz kalması dileğiyle…
Gürdal GÖRHAN İnsan yavrusunun en hızlı gelişim gösterdiği 0-6 yaş arası dönem ile ilgili bilgi sahibi olmak, anne baba olmanın ne kadar özel ve önemli olduğunun daha çok farkına varmamızı sağlayacaktır. Bilmek; heyecanı, mutluğu ve çocukla birlikte edinilen eşsiz deneyimin kalitesini de artıracaktır. Anne baba olmak her gün öğrenmektir.

Ah dönebilsem keşke
Beş yaşımın baharına.
Babamla top oynayıp
Annemle ip atlasam.
Ablamla kavga edip
Sonra hemen barışsam.
Kırmızı saçlı bebeği
Alın diye ağlasam.
Akşam şekerli sütüm
Yatağımın başucunda.
Annemin o hoş sesi
Masallar diyarında.
Herkes bana koşarken
Dünya da bana dönse.
Ah keşke!
Beş kırktan büyük olsa…
Aylin Demir, Ayşe Duran Yılmaz, Berçem Sinanoğlu, Ezgi Akıncı Demirbaş, Fatma Kızılay, Filiz Özdemir, Gökhan Şengün, Gülseren Erhan, Lütfiye Coşkun, Mehmet Güney, Mehmet Kanak, Seda Sakarya, Seda Şahin, Serpil Pekdoğan, Yavuz Selim Karasu Gelişim, doğum öncesinde başlayıp yaşam boyu devam eden düzenli ve sürekli değişimler olarak açıklanmaktadır. Çok yönlü ve karmaşık bir süreç olan gelişim, organizmanın zaman içindeki değişimini açıklamaktadır. Bu değişimi tanımak, ona uygun doğru bir yaklaşımla çocuğu desteklemek ve çocuğa yönelik geçekçi beklentilere girmek hem öğretmenlerin hem de ebeveynlerin asli görevlerinden biridir. Gelişimin doğasını anlamak, çocuğu merkeze alan ve çocuğa uygun kazanımlarla temellenen eğitim programlarının oluşturulmasına olanak sağlar. Gelişimi temele alan ebeveynlik yaklaşım ve tutumları ise sağlıklı bireylerin yetiştirilmesinde ve sağlıklı aile içi ilişkilerin oluşturulmasında önemli bir unsurdur. Bu kitap sizlere çocukların gelişim sürecinde onlara doğru bir rehber ve kolaylaştırıcı olmanız adına kılavuzluk etmeyi amaç edinmektedir. Bu kapsamda çocuk gelişimi kitabında; gelişime ilişkin temel kavramlar, fiziksel gelişim, motor gelişim, bilişsel gelişim, dil gelişimi, duygusal gelişim, sosyal gelişim, kişilik gelişimi, ahlak gelişimi, cinsel gelişim ve cinsel eğitim başlıklarına yer verilmiştir.
John W. Santrock Gelişim Psikolojisi alanında yazdığı ders kitapları, dünyadaki ve ülkemizdeki en iyi üniversitelerde okutulan John W. Santrock'un Child Development isimli kitabının 14. baskısının çevirisi olan bu kitap; öğrencilerin çocuk gelişiminin farklı yönleri arasındaki bağlantıları vurgulayan, kavramları daha iyi anlamalarına yardımcı olan, gelişimsel bağlantıları gerçek yaşamla ilişkilendiren ders materyaline sistematik ve bütüncül bir yaklaşım sağlamaktadır. Bu özellikleriyle kitap; psikoloji ve eğitim alanlarındaki lisans düzeyindeki öğrenciler için insan gelişiminin doğasını aktaran, hem klasik kuram ve araştırmalar hem de yakın zamandaki güncel araştırma ve tartışmaları içerecek şekilde ele alan önemli bir kaynaktır.
Çocuk Gelişimi kitabının her bölümünde yer alan başlıklar, okuyucular için işlevseldir:
Öğrencilerin çocuk gelişimi hakkında daha etkili bir şekilde öğrenmelerine yardımcı olmak amacıyla, her bir ana bölümün sonunda, öğrencilerden bölümdeki ana konuları gözden geçirmelerini, bu konuları mevcut bilgilerle ilişkilendirmelerini ve yaşam boyunca kendi kişisel yolculuklarıyla öğrendiklerini ilişkilendirmelerini isteyen Gözden Geçir, Bağlantı Kur ve Yansıt başlıkları yer almaktadır. Ayrıca, Araştırmayla Bağlantı, çocuk gelişimi alanındaki araştırmaların nasıl yürütüldüğünü ve disiplin anlayışını nasıl etkilediğini gösteren bir çalışma veya programı tanımlar. Bunun yanı sıra her bölümün kenar boşluklarında birden çok kez görülen Gelişimsel Bağlantı, öğrencileri konunun önceki, güncel veya sonraki bir bölümde tartışıldığı yere yönlendirir. Bu özellik, gelişim boyunca olan ilişkileri ve biyolojik, bilişsel ve sosyoduygusal süreçler arasındaki bağlantıları vurgular. Kitap, öğrencilerin araştırma ve gelişimsel bağlantılar kurmalarına yardımcı olmakla beraber tartışılan kavramlar ve gerçek dünya arasındaki önemli bağlantıları da gösterir. Bu baskıda, gerçek hayattaki bağlantılar, bölüm vinyetinde, Çocuk Yetiştirmeyle Bağlantı, Farklılıklarla Bağlantı ve Mesleklerle Bağlantı'da açıkça yapılmıştır.
“Çocuk Gelişimi” kitabının bu mevcut baskısında, Çocuk Gelişiminin Doğası; Biyolojik Süreçler, Fiziksel Gelişim ve Algısal Gelişim; Biliş ve Dil; Sosyoduygusal Gelişim; Gelişimin Sosyal Bağlamları başlıkları altında yer alan 17 bölümün her biri, çocuk gelişimi alanının önde gelen uzmanlarının detaylı değerlendirmeleri ve önerileri doğrultusunda yenilenmiş ve güncel örneklerle zenginleştirilmiştir.
Kevin Crowley Bu kitap, çocuk gelişim alanında teori ve güncel uygulamalar açısından iyi bir bakış açısı sunmaktadır. Kitap dili anlaşılabilirdir ve pratik örnekler, araştırma bulguları ve pratik, kullanıcı dostu örnekler arasındaki bağlantıyı yansıtmaktadır.
Joan Martlew, Strathclyde Üniversitesi
Bu kitap, çocuk gelişim alanının kapsamlı ve özlü bir anlatımıdır. Erişilebilir ve okunması kolay tüm önemli alanları kapsamaktadır.
Kathryn Nethercott, Eğitim Bilimleri, Bedfordshire Üniversitesi
Çocuk gelişiminin temel yönlerine hoş bir giriş sağlayan iyi yapılandırılmış bir metin.
Sharon Colilles, Carnegie Spor ve Eğitim Fakültesi, Leeds Beckett Üniversitesi

İlk yıllara (0-6) odaklanan bu çok satan kitabın yeni baskısı, çocuk gelişimi alanındaki araştırma, teori ve güncel uygulamalara kapsamlı bir genel bakış sunmaya devam ediyor.
Bu yeni baskı, mevcut politika mevzuatı kapsamında tamamen güncellenmiştir ve şunları içermektedir:
Her bölümde öğrencilerin teori ve pratiği birbirine bağlamasına yardımcı olan yeni “Araştırma Kutuları”,
Çocukların sosyal ve duygusal gelişimine yönelik arttırılmış kapsam,
SAGE dergi makalelerine ücretsiz erişim, açıklamalı ek okumalar, web
bağlantıları ve yararlı çevrim içi materyaller içeren yepyeni bir yardımcı web sitesi.
Bu kitap, çocuk gelişimi modülleri ve erken çocukluk eğitim kursları üzerine çalışanlar için veya çocukların ilk yıllarında nasıl öğrendikleri ve geliştikleri hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen herkes için gereklidir.
Ayşe Alptekin, Ece Kara, Emine İnci, Fatma Zeynep Dönmez, Gözde İnal Kızıltepe, Maide Orçan Kaçan, Nisa Başara Baydilek, Nudar Yurtsever, Özden Kuşçu, Selcen Aydoğan, Sema Öngören 0-18 yaş arasını içine alan çocukluk, olağanüstü gelişmeleri ve kritik dönemleri içinde barındıran, büyüleyici değişimlerin yaşandığı bir zaman dilimidir. Bu zaman dilimi içinde çocuğun gelişimi ve maruz kaldıkları bize hem nasıl bir yetişkin olacağının sinyallerini vermekte hem de sağlıklı bir toplum yapısının devam ettirilmesi açısından önemli olmaktadır. İster anne-baba ya da kardeş/ler, birinci derecede akrabalar isterse çocuğun yaşamına yön veren bir meslek sahibi ya da çocuğun hayatından geçen diğer bireyler olsun aslında toplumun tamamı çocukların yetiştirilmesinden sorumludur. İçinde bulundukları yaşa göre sahip oldukları gelişimsel özellikleri bilmek ise onları bütünsel bir yaklaşım ile desteklemek ve yanlış uygulamalara maruz bırakmadan sağlıklı bireyler olarak yetiştirebilmenin anahtarıdır. Çocukların içinde bulundukları yaşa göre gelişimsel özelliklerini bilmek ve kalıtımla getirdikleri özellikleri ile içinde yaşadıkları çevrenin özelliklerinin de gelişimlerini şekillendirdiğini unutmamak gerekir. Bu noktada, yaşam yolculuklarında her birinin sahip oldukları özelliklerle “biricik” olduğunu göz önüne alarak, kıyaslamadan onlara eşlik etmek oldukça önemlidir.
Çocuk Gelişimi I' de;
• Gelişimle ilgili temel kavramlar
• Fiziksel gelişim
• Motor gelişim
• Bilişsel gelişim
• Dil gelişimi
• Çocuk Gelişimi II' de;
• Kişilik gelişimi
• Sosyal duygusal gelişim
• Ahlak gelişimi
• Cinsel gelişim
başlıklarına ve temel kavramların tanımlarının yapıldığı sözlüklere yer verilmiştir.
Çocuk Gelişimi I-II kitapları; anne-babalara, çocuk gelişimcilere ve adaylarına, öğretmenlere ve öğretmen adaylarına, çocuğu gelişimsel olarak tanımak isteyen tüm bireylere yönelik hazırlanmıştır. Kitapların tüm okuyucularına faydalı olması dileğiyle...

Ayşe Alptekin, Ece Kara, Emine İnci, Fatma Zeynep Dönmez, Gözde İnal Kızıltepe, Maide Orçan Kaçan, Nisa Başara Baydilek, Nudar Yurtsever, Özden Kuşçu, Selcen Aydoğan, Sema Öngören 0-18 yaş arasını içine alan çocukluk, olağanüstü gelişmeleri ve kritik dönemleri içinde barındıran, büyüleyici değişimlerin yaşandığı bir zaman dilimidir. Bu zaman dilimi içinde çocuğun gelişimi ve maruz kaldıkları bize hem nasıl bir yetişkin olacağının sinyallerini vermekte hem de sağlıklı bir toplum yapısının devam ettirilmesi açısından önemli olmaktadır. İster anne-baba ya da kardeş/ler, birinci derecede akrabalar isterse çocuğun yaşamına yön veren bir meslek sahibi ya da çocuğun hayatından geçen diğer bireyler olsun aslında toplumun tamamı çocukların yetiştirilmesinden sorumludur. İçinde bulundukları yaşa göre sahip oldukları gelişimsel özellikleri bilmek ise onları bütünsel bir yaklaşım ile desteklemek ve yanlış uygulamalara maruz bırakmadan sağlıklı bireyler olarak yetiştirebilmenin anahtarıdır. Çocukların içinde bulundukları yaşa göre gelişimsel özelliklerini bilmek ve kalıtımla getirdikleri özellikleri ile içinde yaşadıkları çevrenin özelliklerinin de gelişimlerini şekillendirdiğini unutmamak gerekir. Bu noktada, yaşam yolculuklarında her birinin sahip oldukları özelliklerle “biricik” olduğunu göz önüne alarak, kıyaslamadan onlara eşlik etmek oldukça önemlidir.
Çocuk Gelişimi I' de;
• Gelişimle ilgili temel kavramlar
• Fiziksel gelişim
• Motor gelişim
• Bilişsel gelişim
• Dil gelişimi
• Çocuk Gelişimi II' de;
• Kişilik gelişimi
• Sosyal duygusal gelişim
• Ahlak gelişimi
• Cinsel gelişim
başlıklarına ve temel kavramların tanımlarının yapıldığı sözlüklere yer verilmiştir.
Çocuk Gelişimi I-II kitapları; anne-babalara, çocuk gelişimcilere ve adaylarına, öğretmenlere ve öğretmen adaylarına, çocuğu gelişimsel olarak tanımak isteyen tüm bireylere yönelik hazırlanmıştır. Kitapların tüm okuyucularına faydalı olması dileğiyle...

İsa Özkan, Özlem Okyay, Pelin Ülker Atav, Seda Sakarya, Yağmur Başaran, Zeynep Seda Çavuş, Zeynep Topcu Bilir, Zuhal Begde Çocukla çalışacak meslek elemanlarının 0-6 yaş çocuğunun gelişim alanları hakkında yeterli bilgiye sahip olmaları ve alanda iyi yetiştirilmiş olmaları gerekmektedir. Çocuk Gelişimi I-II kitabı öncelikle çocuk gelişimi ön lisans programında okuyan öğrenciler için ders kitabı niteliğinde hazırlanmıştır. Ayrıca çocuk gelişimi lisans ve okul öncesi öğretmenliği bölümlerinde okuyan öğrenciler için de kaynak kitap olarak kullanılabilir. Kitap, çocuk gelişimi dersinin birinci ve ikinci eğitim öğretim döneminde işlenen konuların tümünü kapsadığından Çocuk Gelişimi I-II ismiyle sunulmuştur. Kitapta; çocuğun bilişsel, dil, fiziksel, motor, kişilik, sosyal duygusal, ahlak ve cinsel gelişim alanlarının açıklandığı 8 bölüm bulunmaktadır. Bu bölümlerde, gelişim alanları tüm boyutlarıyla ve gelişim kuramcılarının görüşleriyle ayrıntılı bir biçimde ele alınmıştır.
Asya Çetin, Ayşegül Şükran Öz, Bedriye Tuğba Karaaslan, Çiğdem Kaymaz, Dudu Melek Er, Emine Nilgün Metin, Esra Acar Şengül, Fahriye Figen Turan, Fatma Canan Durgungöz, Fatma Elibol, Fatma Elif Kılınç, Gizem Yağmur Değirmenci, Gökhan Kayılı, Gözde Akoğlu, Gül Kadan, Gülen Baran, Kezban Tepeli, Keziban Büşra Kaynak Ekici, Kızbes Meral Kılıç, Mehmet Sağlam, Merve İmir, Nazan Kaytez, Neriman Aral, Nur Sena Öz, Raziye Yüksel Doğan, Rüveyda Kurnaz, Selen Gündüz, Selvinaz Saçan, Sevinç Zeynep Kavruk, Şehnaz Ceylan, Utku Beyazıt Son yıllarda çocuk gelişimi alanına ilginin artması ve pek çok Çocuk Gelişimi bölümünün açılması, bu bölümlerde öğrenim gören çok sayıda öğrencinin olması dil birliği ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bu ihtiyacı karşılamak için farklı üniversitelerde görev yapan sekiz akademisyenden oluşan editörler grubu büyük bir heyecanla yola çıkmış ve akademisyenlerin, öğrencilerin ve mezunların aynı mesleki dili kullanması adına Çocuk Gelişimi Terimler Sözlüğü’nü oluşturmuştur.
Çocuk gelişimi ile ilgili terimlerin kavramsal karşılıkları, on üç farklı üniversiteden otuz akademisyenin oluşturduğu yazar ekibi tarafından yazılmıştır. Sözlüğün içinde yer alan terimler listesi, çocuk gelişimi alanına özgü terimlerin yanı sıra diğer alanlar tarafından da kullanılan ortak terimlerden oluşmaktadır.
Üç yıllık titiz ve özverili bir çalışmanın ürünü olan Çocuk Gelişimi Terimler Sözlüğü’nün mesleki donanımınıza katkı sağlayacağını umuyoruz.
Öge Çultu Kantaroğlu, Birgül U. Bayoğlu Çocuk Gelişimi Uzmanına En Çok Sorulan Sorular, çocuğunuzu büyütürken sık karşılaştığınız sorunlara çözüm önerisi sunmakla kalmıyor, gelişimini nasıl destekleyeceğiniz konusundaki endişelerinizi de gideriyor. Bu kitap, bizlere bir birey yetiştirmenin sadece beslemek, uyutmak ve korumaktan ibaret olmadığını bir kez daha hatırlatıyor. Üstelik bunu yaparken de konuyu son derece sade ve net bir şekilde sunuyor ve dayanağını bilimden alıyor.
Bu şahane rehberi tüm anneler ve babalar okumalı.
Dr. Elif Pınar Çakır
Çocuk Sağlığı Hastalıkları Uzmanı, Yazar

Biz acemi annelerin çocukları için hiç bitmeyen soruları ve bu sorular ile birlikte gelen kaygıları vardır. Ne yapacağımızı, nasıl davranacağımızı bilemediğimiz veya merak ettiğimiz durumlarda bizi yönlendirebilecek bir kaynağa ihtiyaç duyarız. Herkesin anlayabileceği şekilde sade ve akıcı bir dil kullanılarak yazılmış olan bu başucu niteliğindeki kitapta, eminim ki siz de benim gibi birçok sorunun cevabını bulacaksınız.
Bahar Yanbolulu
Anne

Anneler ve babalar çocuk sahibi olmaya niyet ettikleri anda başlar çocuk gelişimi serüveni. Çocuğunu sağlıkla ve huzurla kucağına almak isteyen annelerin ve babaların aklında sorular belirir: "Çocuğum için çevresel uyaranları nasıl düzenlemeliyim?", "Oyuncak tercihinde nelere dikkat etmeliyim?", "Gelişimsel bir gecikme ile karşı karşıya kalırsam bunu nasıl fark edebilirim?"... Tuvalet alışkanlığı süreci, okul sorunları, yemek ve uyku düzeni, akran zorbalığı, sınav kaygısı derken bu liste uzayıp gider. Çocuk Gelişimi Uzmanına En Çok Sorulan Sorular kitabı, bu anlamda tam bir el kitabı niteliğinde hazırlanmış. Çocuk gelişimi alanına ait teorik bilgiler, anneler ve babalar ile sohbet edilircesine yalın bir dille anlatılmış. Örnekler hayata dair, çözümler uygulanabilir nitelikte. Sadece anneler ve babalar için değil, çocuklarla çalışan tüm meslek elemanları için rehber olacağını düşünüyorum.
Emine Ergün
Çocuk Gelişimi Uzmanı
Fatma Gül CİRHİNLİOĞLU Kitapta, genel olarak çocuğun doğumundan altı yaşının sonuna kadar olan dönemdeki büyüme ve gelişimi ele alınmıştır. Çocuğun fiziksel büyüme ve gelişiminin yanı sıra özellikle dil, motor, bilişsel ve kişilik gelişimi, kişisel, sosyal ve duygusal gelişimi ve cinsel kimlik gelişimi incelenmiştir.
Gelişim süreçleri çocuğu yaş dönemlerine göre sınıflandırarak anlatılmıştır. Çocuklar ilk yıllarında çok hızlı geliştiklerinden, bu dönem aylara bölünerek incelenmiştir. Her bir dönem için çocuğun gelişimini desteklemek amacıyla bazı etkinlik önerileri de sunulmuştur.
Çocuğun sağlıklı kişilik gelişimi, fiziksel ve zihinsel gelişimi kadar önemlidir. Bunun için çocuğun kişilik gelişimi sürecinde uygun aile tutumlarının neler olduğu vurgulanmıştır.
İlk çocukluk döneminde uyku, tuvalet eğitimi ve beslenme gibi temel alışkanlıkları kazandırma konularında karşılaşılan sorunlara çözüm önerileri sunulmuştur. Okul öncesi eğitime başlama, oyun davranışları ve oyuncak seçimi, uyum ve davranış problemleri gibi çoğu anne babanın zorlandığı konularda çeşitli pratik çözümler geliştirilmiştir. Anne baba ölümü, boşanma gibi durumların çocuk üzerindeki etkileri ve ortaya çıkabilecek sorunlar irdelenmiş ve bazı başetme yolları gösterilmiştir. Ayrıca zekâ, zekâ gerilikleri ve nedenleri, zekâ geriliğini önleme ve zekâ testleri hakkında bilgi verilmiştir.
Bebek ve çocukların en üst düzeyde sağlıklı bir şekilde büyüme ve gelişmeleri için nasıl beslenmeleri gerektiği üzerinde de durulmaya çalışılmıştır.
Her anne babanın rahatça anlayabilmesi için sade, basit ve özel terimlerden arınmış bir dil kullanılmıştır. Bunun yanı sıra bilimsel bilgilerin dikkatlice derlenmesine ve sistemli bir şekilde anlatılmasına da özen gösterilmiştir.
Betül Orhan Kılıç, Betül Ulukol, Çisem Yıldız Yıldırım, Dilek Çelik, Döndü Nilay Yıldırım, Fadime Şen, Gamze Münüklü, Gamze Ülker Tümlü, Gülçin Orhan, Hüsnünur Aslantürk, Muharrem Koç, Nigar Şenalp, Nilüfer Koçtürk, Nurten Karacan Özdemir, Öznur Bayar, Serdar Orhan , Sibel Maral, Şenay Mevlitoğlu, Tuğba Ayçiçek Dinçer Bu kitap, insanlığın en büyük utanç kaynağı olan çocuk istismarı ve ihmali sorununun anlaşılmasını sağlamak ve bu soruna çözüm önerileri sunmak için hazırlanmıştır. Kitapta, istismara uğrayan ya da ihmal edilen çocuklar için neler yapılması gerektiği ile ilgili temel ve güncel bilgiler yer almakta olup eğitim fakültesi öğrencileri, öğretmenler ve çocuklarla çalışan diğer uzmanların yanı sıra konu ile ilgili okuyucuların yararlanabileceği temel bir kaynaktır.
Aslıhan Özer, Emine Ülken, Ertuğrul Hatipoğlu, Fadime Üstüner Top, Fatih Aydın, Feridun Kaya, Hatice Odacı, Hüseyin Kağan Zengin, İlknur Yeniçeri, Kenan Bülbül, Nihal Topal, Özge Kınık, Şükrü Özer, Tuğba Türkkan Bu kapsamlı kitap; çocuklara yönelik istismar ve ihmali anlamak, tanımlamak ve bu ciddi sorunla başa çıkmak için temel bir kaynak olarak hazırlanmıştır. Her biri alanında uzman akademisyenler ve profesyoneller tarafından kaleme alınan bölümler, çocuk istismarının tarihinden fiziksel, duygusal, cinsel ve çevrim içi istismar türlerine kadar geniş bir yelpazede konuları ele almaktadır. Kitap, hem Türkiye'de hem de dünyada çocuk istismarının mevcut durumunu ve yasal düzenlemelerini inceleyerek bu alanda farkındalık yaratmayı ve çözüm önerileri sunmayı amaçlamaktadır. Ayrıca istismar mağduru çocuklarla nasıl etkili bir şekilde iletişim kurulacağı, tedavi ve rehabilitasyon süreçleri ile önleme stratejileri gibi pratik bilgiler de sunmaktadır. Çocuk istismarına karşı koruma sağlamaya yönelik mevzuat, tedavi yöntemleri ve profesyonellerin yaşadığı ikincil travma gibi konularla da zenginleştirilen bu eser, hem akademik dünyaya hem de sahada çalışan uzmanlara değerli bir rehber niteliğindedir. Çocuk istismarının önlenmesi ve çocukların korunması için atılması gereken adımları daha iyi anlamak isteyen herkes için vazgeçilmez bir kaynaktır.
Ahmet Hulusi Akkaş, Çağlar Özdemir, Ebru Davulcu, Fikret Yazıcı, Hakan Aydın, Haşim Asil, Hülya Öztekin, Mustafa Öztürk, Mustafa Temel, Sümeyye Derin, Vahit İlhan Çocuk istismarı, multidisipliner yaklaşımla ele alınması ve çocukların yüksek yararının gözetilmesi için titizlikle çalışılması gereken bir konudur. Çocuk istismarı sorununa ilişkin çözüm çabalarına kuşkusuz en önemli katkıyı, bu alanla ilgili bilimsel ve yönetimsel bilgiyi artırma girişimleri sağlayacaktır. Bu girişimlerin multidisipliner bir yaklaşım içermesi, bu konuda son derece sınırlı üretim göz önüne alındığında stratejik bir önem arz etmekte ve çözüm arayışlarını güçlendirecek bir potansiyel taşımaktadır. Belirtilen amaç ve öneme bağlı olarak ProChild Projesi, çocuk istismarı sorununun multidisipliner yaklaşımla ele alındığı editörlü bir kitap üretimini, temel çıktılarından biri olarak belirlemiştir. Bu kitap; çocuk istismarı sorunsalını, tıp, eğitim, hukuk ve iletişim birikimiyle ele almakta, internet gazetelerinde yayımlanan çocuk istismarı haberleri üzerinden temsil sorununa odaklanmakta ve çocuk istismarının dijital bileşenlerini ayrıntılı olarak tartışmaya açmaktadır.
Ayten Kaya Kılıç, Canan Çalağan, Derya Kayma, Dilek Akça Koca, Eda Ermağan Çağlar, Gülçin Orhan, Güneş Gülaydın, Hale Ögel Balaban, Hande Kaynak, Hüsnünur Aslantürk, Kübra Kaplaner, Meşküre Hülya Ünal Karagüven, Müge Akbağ, Özge Erduran Tekin, Şeyma Güldal, Tuğba Türk Kurtça, Yasemin Sanal Özcan Çocuk istismarı konusunun alanyazında önemli bir yere sahip olduğu açıkça görülmektedir. Ancak özellikle son yıllarda yapılan çalışma ve araştırmalar, konuya ilişkin yaklaşımların genel bir bakış açısından çıkmasının ve çocuk istismarı sorununun disiplinlerarası bir bağlamda ele alınmasının gereklilik arz ettiğini göstermektedir. Benzer şekilde, aile ve okul ortamından başlayan saptama ve müdahale sürecinin adli sistemde karara bağlanmasına kadar geçen sürede farklı disiplinlerden farklı uzmanlar tarafından ele alınan çocuk istismarı olgusunda ortak bir anlayışta buluşulması da ayrıca önemli görülmektedir. Çocuk istismarı ve ihmalinin önlenebilmesi ve/veya uygun müdahalelerin sağlanabilmesi, adli sürecin beklendik şekilde yürütülebilmesi için bu durumun sağlanması gerekmektedir. Bu bağlamda, söz konusu kitap çalışması ile bu ihtiyaca cevap verilmesi amaçlanmıştır.
Kitapta, çocuk istismarı konusu psikoloji, sosyoloji, hukuk ve adli bilimler olmak üzere farklı disiplinlerden bakış açıları çerçevesinde ele alınmış; konuya ilişkin güncel bilgiler, etkili bir şekilde faydalanılabilmesi için tanılama, yaklaşım ve uygulama basamakları göz önünde bulundurularak sunulmuştur.
A. Zeynep Kılıç, Aslıhan Aykara, Aslıhan Burcu Öztürk, Ercüment Erbay, Filiz Bilge, Gökhan Topçu, Hakan Acar, Işık Tüzün, Kasım Karataş, Nilüfer Koçtürk, Sedat Yağcıoğlu, Umut Yanardağ, Yasemin Çakırer Özservet Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesinde taraf devletlerin, “görüşlerini oluşturma yeteneğine sahip çocuğun kendini ilgilendiren her konuda görüşlerini serbestçe ifade etme hakkını; bu görüşlere çocuğun yaşı ve olgunluk derecesine uygun olarak, gereken özen gösterilmek suretiyle” tanıyacağı ifade edilmektedir.
Doç. Dr. Ercüment Erbay’ın editörlüğünde gerçekleştirilen bu kitap, çocuk hakları bağlamında önemli bir alt boyut olan “çocuk katılımı” konusunu farklı boyutlarıyla ele almıştır. Sadece çocuk hakları ve çocuk katılımı literatürüne değil, aynı anda çocuk katılımı özelinde derslere, uygulayıcılara ve politikalara etki etme potansiyeline sahiptir.
Çocuk katılımını konu alan kitap, farklı yazarların bölümlerinden oluşmuştur. Kitaba katkı veren yazarlar, çocuk katılımının farklı boyutlarını bütüncül bir yaklaşımla ele almışlardır.
Bu kitap, çocuk hakları ve çocuk katılımı alanında çalışan araştırmacı ve uygulamacılara önemli katkılar sağlayacaktır.
Deniz Altınay Çocuk/bebek bir mucizedir. Onun üzerinde yaptığımız her etki, bu mucizeyi ya köreltir, hastalandırır ya da destekler, güçlendirir ve sağlıklı olarak büyütür. Yüzyılın en önemli grup psikoterapisi modeli olan Psikodrama Grup Psikoterapisi içindeki önemli alt alanlardan birisi olan ve bu kitapta etraflıca ele alınan Çocuk Psikodraması, Türkiye'de ilk kez İstanbul Psikodrama Enstitüsü Başkanı Deniz Altınay tarafından tanıtılmış ve uygulanmaya başlanmıştır ve eş zamanlı olarak eğitimleri düzenlenmiştir. Bugüne kadar çok sayıda uzman eğitim alarak bu konuda çalışmalara başlamıştır. Psikodrama Terapistleri kadar çocuklarla çalışan diğer uzmanlar için de bir başucu kitabı olan bu eser, konu hakkında doğru bilgi sahibi olmak isteyen ve çocuklara yaklaşmak için psikodramatik kuram ve felsefeyi öğrenmek isteyen ebeveynler için de faydalı olacaktır. Bu kitap ile birlikte aynı yazarın Psikodrama El Kitabı’nın da okunması tavsiye edilir.
Ayşe Sibel Türküm, Ayşen Balkaya Çetin, Bahtiyar Eraslan Çapan, Meral Melekoğlu, Nilüfer Koçtürk, Selen Demirtaş Zorbaz, Serdar Körük, Seval Kızıldağ, Zerrin Bölükbaşı Macit Bireyin doğumu ile başlayan yaşamı, bebeklik, çocukluk ve okul dönemleri ile devam eder. Her bir dönem yeni bir serüven, yeni bir öğrenmedir. Yaşamın en çok şeyin öğrenildiği dönemi olan çocukluk, insan yaşamının en özel dönemlerinden biridir. Bu kitap; anne-babalara, psikolojik danışmanlara, psikologlara, öğretmenlere, konuyla ilgili uzmanlara ve eğitim görenlere, çocuğun doğum öncesi döneminden başlayarak ergenlik sonuna kadar süregelen tüm gelişimine ve karşılaşılan sorunlara yönelik detaylı bir inceleme sunmak üzere yazılmış bir kitaptır.
Çağla Nur Demirtaş, Deniz Uğur Cengiz, Ezgi Sumbas, Gökhan Şengün, Kayhan Bozgün, Mehmet Kanak, Mehmet Şahin, Muhammed Selçuk Sinanoğlu, Sanem Can Çolak, Seda Sakarya, Serpil Pekdoğan Çocuk psikolojisi; çocuğun doğum öncesinden itibaren gelişim düzeyinin bilinmesi, çocukların tanınması, davranışlarının anlamlandırılması, bedensel ve ruhsal sağlık süreçlerinin yakından takip edilmesi, olabilecek herhangi bir probleme erkenden müdahale edilmesi, öğrenme süreçleri hakkında bilgi sahibi olunması ve bu sürecin desteklenmesini kapsamaktadır. Çocukların fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı birey olmaları bu süreçlerin özenli ve dikkatli bir şekilde değerlendirilmesiyle mümkündür. Çocukluk döneminde, temel bilgi ve beceriler kazanılmakta; kişiliğin temelleri atılmaktadır. Çocukluk döneminin sağlıklı bir şekilde geçirilmesi, sağlıklı bir yetişkinlik sürecinin zeminini oluşturmaktadır. Sağlıklı bir toplumun inşa edilmesi sağlıklı bireylerin yetiştirilmesine bağlıdır. Bu kapsamda bu kitapta; çocuk psikolojisinin tarihçesi ve çocuk psikolojisine dair temel kavramlar, çocukluk ve ergenlik döneminde görülen uyum ve davranış sorunları, bu sorunların altında yatan nedenler, bu sorunların sınıflandırılması ve tedavi yöntemleri, çocuk ihmal ve istismarı, çocukluk çağı dil ve konuşma bozuklukları, teknoloji ve çocuklar üzerine etkileri, çocuklarla psikolojik danışma, boşanma, ölüm ve çocuk, oyun terapisi ile çocuk ruh sağlığına yaklaşım konuları yer almaktadır.

Özlem Gözün Kahraman Modern çağın ebeveynleri, bilim ve teknolojideki gelişmelere bağlı olarak hızla değişen yaşam koşullarında, çocuklarının sağlıklı psikolojik gelişimi için daha fazla endişe hissetmekte ve çocuklarını doğru şekilde desteklemek için uzman desteğine ihtiyaç duymaktadır. Çocukların günlük yaşamlarında maruz kaldıkları stres faktörleriyle sağlıklı bir şekilde baş edebilmeleri, kendileri ve diğerleriyle olumlu ilişkiler geliştirerek sağlıklı psikolojiye sahip olmaları konusunda ebeveynlerin, öğretmenlerin ve uzmanların önemli sorumlulukları bulunmaktadır. Çocukların ruh sağlığı ve esenliğinde bütüncül bir yaklaşımı temel alarak hazırlanan bu kitabın, çocukla çalışan profesyoneller ve çocuk gelişimi alanında öğrenim gören öğrenciler için önemli bir rehber kitap olması hedeflenmiştir.
Tarık Solmuş Bir çizgi ya da animasyon filmin iki özelliği olmalıdır. Bir yandan çocukların zihinsel, duygusal, sosyal, ahlaki, dil ya da vicdan gelişimlerine katkıda bulunurken bir yandan da onlara hiçbir zarar vermemelidir, saldırganlığa ve suç işlemeye yöneltmemelidir, özendirici olmamalıdır.
Kitabın bu genişletilmiş ve güncellenmiş 2. basımında da yine yukarıdaki kriterler dikkate alınarak 478 çizgi film ve 344 animasyon film incelenmiştir. Bu incelemenin sonucunda da tüm bu filmler içerdikleri psikolojik özelliklere göre “Yararlı / Eğitici / Öğretici”, “Zararlı / Sakıncalı” ve “Ne Yararlı Ne de Zararlı” olmak üzere 3 kategoriye ayrılmışlardır. Çocukların gelişimi açısından ne olumlu ne de olumsuz bir etkisi olmayan filmler “Ne Yararlı Ne Zararlı” kategorisinde değerlendirilmiştir. Örneğin, o sabah kendisine bir parça zaman ayırmak isteyen bir annenin 2.5 yaşındaki kızını ya da 7 yaşındaki oğlunu TV karşısına oturtup herhangi bir endişe, şüphe, korku da yaşamadan izlettirebileceği filmlerdir. Kuşkusuz ki ideal olanı; çocuklara hep “Yararlı / Eğitici / Öğretici” çizgi ya da animasyon filmler izlettirip “Zararlı / Sakıncalı” olanlarından da uzak tutmaktır.
Kathryn Geldard, David Geldard, Rebecca Yin Foo “Bu kitap bir numara... Bu kitabı çok sevdim.”
Sally Riggall, Lincoln Ūniversitesi, Öğretim Görevlisi

“Çocuklarla çalışan her terapist için kesinlikle önerilecek bir kaynak”
Dianne O'Malley, Danışman Psikolog, Young Mind'S NETWORK (Genç Beyinler Ağı)

“Terapi ve danışma alanı için önemli bir kaynak kitap”
Divine Charura, Leeds Beckett Ūniversitesi, Öğretim Görevlisi

Bu kitap, duygusal sorunları olan çocuklarla çalışırken yararlanılacak mükemmel bir rehberdir. Gereksinim duyulan, bilinmesi gereken her şeyi kapsıyor:
Çocuk-terapist ilişkisi,
Etkin çalışma için uygulama çerçeveleri,
Oyun terapisi ve çeşitli oyun materyalleri ve etkinliklerin kullanımı,
Çalışma kâğıtları aracılığıyla öz saygı ve sosyal becerilerin kazandırılması,
Teknoloji: Terapide kullanılabilirlik ve çocuklar üzerindeki etkileri.
Arthur E. Jongsma, Jr., L. Mark Peterson William, P. McInnis Timothy J. Bruce Çocuk Psikoterapisi Tedavi Planlayıcısı; deneysel açıdan destekli kanıta dayalı terapi girişimlerini ön planda tutmaktadır.
Akademik Başarısızlık,
Bağlanma Bozukluğu,
Cinsiyet kimlik Bozukluğu,
Karşıt Olma Bozukluğu,
Uyku Bozukluğu,
Ebeveynlik,
Okula Gitmeyi Redetme,
Sosyal fobi,
Özgül Fobi,
Değişen Hayat Olayları ve çocuklarda görülebilecek 35 farklı problemi konu almıştır.

Kitap, yapılandırılmış, kanıta dayalı terapi planları ile tedavi sürecini açıklar, kolaylaştırır ve hızlandırarak birçok üstünlük sağlar. 1000'in üzerinde terapi amaç ve girişim özellikleri ile kendi terapi seansınızı yapılandırmanızı sağlayacak imkanlar sunmaktadır. Konuların sistematik şekilde sunulması danışmanlık seanslarınızı raporlaştırmanızı kolaylaştıracaktır. Böylelikle danışanlarla daha etkili ve istenen niteliklerde zaman geçirilmiş olacaktır. Yeni listelenen DSM-5/ICD-10 tanı önerileri de eklenmiştir. Ayrıca kendi deneyim ve gözlemlerinizi de ekleme imkanı sunmaktadır.

Bu kitap “Çocuk” ile çalışan psikiyatristler, doktorlar, psikologlar, psikolojik danışmanlar ve pedegoglar ile bu alanlarda eğitime devam eden öğrencilerin ihtiyaç duyduğu bir kaynaktır.
Mazlum Çöpür Her toplumda, çocukların ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı yetiştirilmeleri temel amaçtır. Daha anne karnında temeli atılan ruhsal ve fiziksel sağlık karşılıklı olarak birbirini etkilese de, fiziksel sağlığı yerinde olan bir kimse ruhsal olarak sağlıklı değilse yaşamdan haz almamakta ve kendisini mutsuz hissetmektedir. Çocukluk çağında yaşanan olumsuz olaylar sadece çocukluk döneminde ruh sağlığını bozmamakta, bunun etkileri yetişkinlik yaşamında da devam etmektedir. Bu nedenle çocukların sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimleri ile kişilik ve dil gelişimlerinin yaşlarına uygun bir şekilde ilerlemesi, çevreleriyle uyum içinde ve yeteneklerini ortaya koyarak yaşamaları, kendilerini değerli ve sevilen bireyler olarak hissetmeleri sağlıklı nesillerin yetişmesinin de anahtarıdır. Çocukların normal gelişmelerinin nasıl bir seyir izlediğini ve bu seyrin aksamadan nasıl devam ettirileceğini bilmek ruhsal olarak daha sağlıklı çocuklar yetiştirmemizi sağlayacaktır.
Elimizde olmayan sebeplerle çocukların ruh sağlıklarında sorunlar görülebilmektedir. Bu sorunların zamanında tespiti ve tedavisi çocukların ruhsal sağlıklarında kalıcı hasarlar oluşmasını önleyecek veya en aza indirecektir.
Bu kitapta; ruhsal olarak sağlıklı gelişim için çocukların hangi basamaklardan geçtikleri, gelişimlerini etkileyen etkenler ve önemli ve sık görülen bazı ruhsal sorunlar açıklanmaktadır. Özellikle üniversitelerin psikolojik danışmanlık ve rehberlik, çocuk gelişimi ve psikoloji bölümü öğrencileri ile öğretmenler için gerekli pek çok bilgiyi içermektedir. Ayrıca kitabın, konuya ilgi duyan anne babalar için de yararlı olacağı umulmaktadır.
Banu Tortamış Özkaya, Burcu Ebru Aydoğdu, Didem Altay, Gökçe Kurt, Hilal Çerçel, Jale Davarcı, Meral Kızbes Kılıç, Özlem Yılmaz, Pelin Eraktan, Pınar Haksal Atabay, Utku Beyazıt Çocuk Ruh Sağlığı adlı bu kitabımızın bölüm yazarları, dinamik bir uzman psikolog kadrosundan oluşmaktadır. Kitabın içeriğinde sıralanan bozukluklar; tanım, tarihçe, bozukluğun nedenleri, görülme sıklıkları, tedavi ve eğitim planları açısından detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bozuklukların ele alınışında özellikle Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayınlanan DSM-5 kriterleri gözetilmiş ve her bir bölüm özellikle de okul öncesi eğitim ve çocuk gelişimi alanyazını göz önünde bulundurularak zenginleştirilmiştir. Çocuk ve ergen dönemi ruhsal bozukluklarının yanı sıra kitabımıza, genel okuyucu kitlesi tarafından ilgi çekici olduğunu düşündüğümüz “Oyun Terapileri” ve “Bilişsel Davranışçı Terapiler” başlıkları eklenmiştir. Bunun yanında her birimizin deneyimleyebileceği stres verici yaşam olayları karşısında çocuklarımızı duygusal olarak nasıl destekleyebileceğimize dair bir bölüm de siz değerli okuyucularımızın dikkatine sunulmuştur.
Kitabımızın okul öncesi eğitimi ve çocuk gelişimi alanında yıllardır süren büyük bir ihtiyacı karşılayacağını umuyorum. Kitabımızı, yalnızca akademik boyutta değil, güncel olarak da çocuk psikolojisiyle ilgilenen her okurumuzun beğenisine sunuyoruz.
İlerleyen basımlarda, siz değerli okuyucularımızın görüş ve önerilerine bağlı olarak kitabımızın içeriğini zenginleştirmeyi planlamaktayız. Kitabımızın alandaki ihtiyacı karşılayacağını umar, yeni basımlarda görüşmek üzere hepimizin mutlu, sağlıklı ve başarılı çocuklar yetiştirme ve eğitme amacımıza ulaşmamızı dileriz.
Türkan Yılmaz Irmak, Rukiye Kızıltepe Bu kitapta; psikoloji, sosyal hizmet, sosyoloji ve hukuk gibi pek çok disiplinin kesişim noktasında bulunan çocuk suçluluğu olgusu bütüncül bir bakış açısıyla ele alınmaktadır. Suça sürüklenen çocuklarla ilgili risk ve koruyucu faktörler tanıtılmış ve önleme ve müdahale programlarına yer verilmiştir. Toplam 12 bölümden oluşan kitapta; güncel araştırmalar, kuramlar ve uygulamalar ele alınmaktadır. Titiz ve özverili bir çalışmanın sonucu olarak ortaya çıkan bu kitabın, çocuk suçluluğu konusunda akademi ve uygulama alanında çalışan kişilere ve farklı disiplinlerin lisans ve lisansüstü programlarında okuyan öğrencilere faydalı olacağına inanmaktayız.
Clemens Bartollas, Frank Schmalleger Yaşı yasal limitlerin altındaki bireylerin suçlu davranışları olarak en geniş şekilde tanımlanabilecek “çocuk suçluluğu fenomeni”, ülkemiz açısından oldukça dikkate değer bir noktaya gelmektedir. Suça karışan çocuklardaki artış kadar, hakkında yasal takibata başlanan ve mahkeme süreçlerine geçiş yapan çocukların oranları ise önümüzdeki yıllara bağlı olarak korkutucu boyutlara doğru ilerlemektedir. Bu durum çocuk suçluluğunu çok boyutlu olarak ele almayı gerektirmektedir ve bu sorunu yaklaşım, müdahale ve en önemlisi de önleme açılarından en rasyonel şekilde ele almayı kaçınılmaz kılmaktadır.
Ülkemizin geleceği olan çocukları her türlü suçlu ortamlardan uzak tutmak ve suçluluğa adım atmalarına neden olan faktörleri tespit ederek müdahale etmek başta devlet mekanizması olmak üzere her kesimin temel görevlerinden biridir. Ülkemizdeki çocuk suçluluğuna bakış konusunda belli bir duyarlılığın olduğu söylenebilir; ancak çocuk suçluluğu literatürü ve çalışmaları ne yazık ki istenen boyutlarda değildir. Bu anlamda elinizdeki bu kitabın, özellikle çocuk suçluluğu literatürü açısından önemli bir boşluğu dolduracağı düşünülmektedir. Bu kitabın diğer önemli bir katkısı ise çocuk suçluluğunu pek çok alandan ele alan çalışma ve araştırmalara ek olarak bu fenomeni kriminolojik boyutu ile de değerlendirme fırsatını sağlayacak olmasıdır. Kriminolojik teori ve yaklaşımları kapsamlı bir şekilde ele alan bu kitabın, çocuğun suçlu davranışının daha iyi anlaşılmasında katkılar sunacağı aşikârdır. Bunun yanı sıra sadece çocuk suçluluğunun anlaşılmasını değil aynı zamanda çocuk adalet sürecini, ıslah, rehabilitasyon ve topluma kazandırma gibi çok önemli konuları da ele almaktadır. Ayrıca, suç ve sapma ile ilgili literatürde oldukça eksikliğini gördüğümüz ampirik çalışmalara da teorik bir alt yapı oluşturacaktır. Böylece kendi toplumumuz ve sosyal dinamiklerimizi içeren teorik çalışmalara ihtiyacımız olduğu gerçeğine de bir başlangıç noktası olarak hizmet edeceği düşünülmektedir.
Yayınlandığı ülkede 9. Baskıya ulaşmış olan ve alanında uzman akademisyenler tarafından dilimize çevrilerek “Çocuk Suçluluğu” adı verilen bu kitabın, çocuk suçluluğu alanına hem akademik hem de pratik boyutta katkı sunacağı kanaatindeyiz. Ayrıca bu kitap; hukuk, adli bilimler, sosyal hizmet, psikoloji, sosyoloji, eğitim bilimleri, çocuk gelişimi, psikolojik danışmanlık ve rehberlik gibi alanların lisans ve lisans üstü eğitimlerinde kullanılabilecek ve çocuk suçluluğu ile ilgili çalışan her kesim için bir başucu kitabı olacaktır.
Medera Halmatov, Sultanberk Halmatov Bu kutuda tam olarak 100 kart bulunmaktadır ve her bir kartta çocuklara sorulacak bir soru vardır. Anne babalar bu soruları çocuklarına sorarak çocukları hakkında daha derin bilgiler edinebileceklerdir. Bu sorular sayesinde çocuklarının duyguları, düşünceleri hakkında şaşırtıcı gerçekler ile karşılaşarak çocuklarını daha yakından tanıma fırsatı bulabileceklerdir. Oyun kartı şeklinde hazırlanan sorular her ortamda kullanılabilir: evde, yolculukta, okulda, doğada...
Ayrıca çocuklarla çalışan uzmanlar da çocuklar ile görüşme sırasında bu sorulardan faydalanabilirler.

Doç. Dr. Medera Halmatov Doç. Dr. Sultanberk Halmatov

Medera Halmatov, Sultanberk Halmatov Bu kutuda tam olarak 100 kart bulunmaktadır ve her bir kartta çocuklara sorulacak bir soru vardır. Anne babalar bu soruları çocuklarına sorarak çocukları hakkında daha derin bilgiler edinebileceklerdir. Bu sorular sayesinde çocuklarının duyguları, düşünceleri hakkında şaşırtıcı gerçekler ile karşılaşarak çocuklarını daha yakından tanıma fırsatı bulabileceklerdir. Oyun kartı şeklinde hazırlanan sorular her ortamda kullanılabilir: evde, yolculukta, okulda, doğada...
Ayrıca çocuklarla çalışan uzmanlar da çocuklar ile görüşme sırasında bu sorulardan faydalanabilirler.

Doç. Dr. Medera Halmatov Doç. Dr. Sultanberk Halmatov

Fatih Kılıçarslan Bu eser; çocukların uyum ve davranış sorunlarının, eşler arası iletişim çatışmalarının terapi teknikleri ve yöntemleri ile tedavisini okuyucuya sunmaktadır. “Çocuk ve Aileler”e yönelik terapi hizmetleri sunan; sağlık, eğitim, sosyal hizmet, çocuk gelişimi ve özel eğitim alanında çalışan meslek mensupları ile ebeveynlere tavsiye ederim.
Betül Aydın Bebeklik, çocukluk ve ergenlik yılları bilişsel, sosyal ve motor gelişiminin yoğun olduğu dönemlerdir.
Bu kitap, söz konusu dönemleri gelişimsel açıdan ele alarak bireyin bio-psiko-sosyal gelişimindeki temel ve kritik noktaları vurgulamaktadır.
Anne baba ve çocuk etkileşimi, çocuk istismarı, çocuğun sosyal gelişimi ve ahlak gelişimi ayrıntılı olarak incelenmektedir.
Ergenlik ve genel gelişim özelliklerinin yanı sıra ergenlik yıllarında yaşanabilen sorunları temelden etkileyecek hususlar üzerinde durulmuştur. Ergenlikte öfke ve başa çıkma süresi ile depresif duygulanım, depresyon ve intihar olgusu ile ilgili püf noktalarına temas edilmiştir.
Ayrıca, ailelere bu yaşam dönemlerindeki çocukları ile nitelikli iletişim ve birlikteliği yeşertici öneriler sunulmuştur.
Burcu Ebru Aydoğdu, Cemrenur Karaaslan, Esranur Çelik, Fatma Kandemir, Fatma Zeynep Saylık, Gül Muhtar, Hazal Rümeysa Aslan, İpek Aktepe Yokuş, Lerzan Yılmaz, Murat Genç, Olcay Bozkuş, Özlem Çakmak Tolan, Pınar Acet, Rojin Yazar, Selma Karahan, Sema Fincan, Serdem Benan Tümer Elinizdeki kitap, çocuk ve ergenlerde ruh sağlığını odağına alan, güncel alanyazın ve tanılar üzerinden yapılandırılmış bir kaynaktır. Kitap bölümleri ve bölüm içerikleri oluşturulurken hem alanda çalışan psikolog ve psikolojik danışmanların faydalanabileceği hem de psikoloji bilimine meraklı olan kişilerin, öğretmenlerin ve ebeveynlerin okuyabilecekleri ve yararlanabilecekleri bir eser olmasına dikkat edilmiştir. Bununla birlikte, çocuklarımızın büyüme yolculuğunda çok önemli bir yere sahip öğretmenlerimizin de onları daha iyi tanıma ve anlamaları adına yararlanabilecekleri bir kaynak olması amaçlanmıştır. Kitap bölümlerinde sadece psikolojik bozukluklar değil, aynı zamanda travmatik yaşantılar, yas, kronik hastalık tanısı gibi zorlayıcı yaşam olayları hakkında bilgi veren, psikolojik bozukluklardan bağımsız olarak ebeveynlere çocuk yetiştirme tutumları noktasında yardımcı olabilecek öneri ve bilgilerin olduğu bölümlere de yer verilmiştir. Böylece çocuk ve ergenlerde psikolojik tanıların ötesinde olan boyutların da kapsanması amaçlanmıştır. Her bir bölümü okuyan okuyucularımız, bölüm sonunda herhangi bir bozukluğun nedenleri, görülme sıklığı, risk faktörleri ve tedavi yöntemleri ile ilgili bilgi sahibi olacaklardır. Bununla birlikte okul rehberlik servislerinde çalışan psikolojik danışman ve rehber öğretmenler için de bozukluklar ile ilgili yararlanabilecekleri bilgiler aktarılmıştır.


Abbas Türnüklü, Aliye Nevra Buldur, Asena Türk, Asiye Kumru, Ayça Ülker, Ayfer Dost Gözkan, Aysun Doğan, Berna Akçınar, Burcu Buğan Kısır, Cansu Alsancak Akbulut, Demet Vural Yüzbaşı, Duygu Eslek, Ebru Aktan Acar, Ebru Özbek, Elif Akdağ Göçek, Emel Akay Tunal, Ersoy Erdemir, Ferhunde Öktem, Feyza Çorapçı, Fulya Türk, Gizem Arıkan, Görkem Demirdöğer Güller, İlgi Ertem, İlknur Çoban, İnci Vural, İrem Metin Orta, Karen M. T. Turner, Leyla Özer, Matthew R. Sanders, Meltem Tercan Özyurt, Nazlı Baydar, Nebi Sümer, Neslihan Güney Karaman, Neşe Erol, Nevra Atış Akyol, Nihal Yeniad, Perran Boran, Revan Mustafa, Rukiye Kızıltepe, Selin Kitiş, Serra Müderrisoğlu, Sevda Bekman, Sevgi Tunay Aytekin, Sevil Akaygün, Sezin Benli, Sibel Halfon, Taner Güvenir, Türkan Yılmaz Irmak, Umut Kuruüzüm, Virna Gülzari, Yudum Söylemez, Z. Hande Sart, Zeynep Şimşek Bugüne sıkışıp kaldığımız, geleceğe bakamaz ve hayal bile kuramaz olduğumuz bir çağda, çocukluk ve gençlik dönemindeki önleme bilimi uygulamaları üzerine bir kitap, gelecekle ilgili düşünmek ve geleceğe hazırlanmak için bir çağrı gibi. Ruh sağlığı ve gelişim sorunları için özellikle risk taşıyan çocuklara beceri kazandırmayı öncelerken yetişkinlerin de güçlendirilmesine, okulları ve evleri çocuklara güvenli ortamlar kılmaya yönelik bulgular hepimize yol gösterici. Emek verenlerin kuşaklara ve yıllara yayılan çabalarını okumak ise çocukların gelişimi için toplumsal sorumluluğa ortak ve her birimizin kendi çapında öncü olmamız için yüreklendirici.
Prof. Dr. Yankı Yazgan
Çocuk, Genç ve Yetişkin Psikiyatristi
Öğrencilerin, alanda çalışanların ve bilim insanlarının heyecanla okumak isteyeceği; ailelerin ve çocukların esenliğine adanmış bu mükemmel kitap, Türkiye'de uygulamaları belki çok eskiye dayanan ancak bilimsel incelemede görece yeni olan “önleme” programlarını içerik ve hedef kitle çeşitliliği açısından kusursuz biçimde kapsayan, ehil ellerden çıkmış müthiş bir kaynak! Eşsiz bir arşiv!
Prof. Dr. Melike Sayıl
TED Üniversitesi Psikoloji Bölümü / Gelişim Psikolojisi
Çocuk ve Ergenler için Önleyici Müdahale Programları kitabı, ülkemizde önleme biliminin konu ve yaklaşımlarını derli toplu bir araya getiren önemli bir kaynaktır. Kitap, önleme bilimini ülkemiz biliminin gündemine getirerek psikoloji ve ilgili alanlarda yürütülen bilimsel ve müdahale çalışmalarına güçlü bir zemin oluşturmaktadır. Bu hâliyle de kitap, psikolojik girişim çalışmalarını sadece sağaltım anlayışının dışına taşıyarak psikoloji biliminin gerçek misyonuyla uyumlu hâle getirmektedir.
Prof. Dr. Mehmet Eskin
Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü / Klinik Psikoloji
Değerli bilim insanı Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı hocamıza ithafen hazırlanan bu kitap, Türkiye'den çeşitli kuruluşlardan bilim insanları ve sivil toplum çalışanlarının emeklerini bir araya getiren bir içeriğe sahip. Farklı konularda çocuk ve ergenlerin sağlıklı gelişimine destek sağlayacak, kanıta dayalı ve çözüm odaklı önleyici müdahale çalışmalarına yer veren bu kitap, üstün bilimsel nitelikte yazılmış bir eser olarak çok umut verici. Önleme biliminin ülkemizdeki çocuk ve ergenlere yararlı olmasına her geçen gün daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde, katkısı olan herkese teşekkürler...
Prof. Dr. Figen Çok
Başkent Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü / Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık
Aygül Tunç Aksan, Hakan Öğütlü, Mehmet Ali Yıldız, Meryem Kaşak, Mustafa Eşkisu, Reyhan Eskiyurt, Sinem Acar, Süleyman Çakıroğlu, Uğur Doğan, Umut Aydoğdu, Vahdet Görmez, Yusuf Oktay Atılgan, Zeynep Karataş “Çocuk ve Ergenlerde Bilişsel Davranışçı Terapi Uygulamaları I” isimli bu kitap, çocuk ve ergenlerdeki klinik tanı düzeyindeki sorunlardan klinik olmayan sorunlara kadar yaygın görülen sorunların bilişsel ve davranışçı terapisini ele almaktadır. Kitapta, çocuk ve ergenlerde BDT uygulamalarının esasları, temel ilkeleri ile tekniklerin yanı sıra, çocuk ve ergen BDT'de değerlendirme ve formülasyon, ailenin terapideki rolü ve katılımı ile birlikte çeşitli sorun alanlarına yönelik kuramsal bilgi dışında olgu örneklerini ve uygulamaları içeren zengin bir içerik sizleri beklemektedir.
Bu kitap, çocuk ve ergen ruh sağlığı alanında büyük bir boşluğu dolduran kapsamlı bir uygulama rehberi niteliğindeki kaynaklardan birincisini oluşturmaktadır. Uzmanlar, çocuk ve ergenlerde karşılaştıkları birçok sorunun bilişsel davranışçı terapi uygulamalarına bu kitap kapsamında ulaşabileceklerdir. Kitap, çocuk ve ergenlerle çalışan ruh sağlığı uzmanlarının kütüphanesinde bulunması gereken bir uygulama rehberi işlevine sahiptir.
Bu kitabın yazarları, BDT alanında kuramsal, uygulama ve süpervizyon düzeyinde yüzlerce saati bulan eğitimler almış, alanla ilgili çalışmalar yapan, ulusal ve uluslararası düzeyde sertifiye olan yetkin ve nitelikli uzmanlardan oluşmaktadır.
Bu kitaptan; çocuk ve ergenlerle yakından çalışan, okul psikolojik danışmanları başta olmak üzere çocuk ve ergen psikiyatristleri, klinik psikologlar, psikologlar ve aile psikolojik danışmanları gibi ruh sağlığı alanında çalışan profesyonellerin yararlanmasının dışında akademisyenler için lisans ve yüksek lisans derslerinde kullanabilecekleri temel bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Vance L. Austin, Daniel T. Sciarra Bu kitap; duygusal ve davranışsal bozukluklara sahip öğrenciler hakkında bilgi sahibi olmak isteyen sınıf öğretmenleri, özel eğitim öğretmenleri ve alanda çalışan uzmanlar için hazırlanmış giriş niteliğinde bir uygulama kitabıdır.
Her bir bozukluğun nedeni, tanımlanması, güncel araştırmalar ışığında verilmeye çalışılmış ve okul ortamındaki pratik uygulamalarla da anlatım zenginleştirilmiştir. Bunlara ek olarak belirli bir bozukluğun tüm yönlerine ilişkin temel yaklaşımla birlikte bilimsel olarak geliştirilmiş müdahale yöntemleri de verilmeye çalışılmıştır.
Bu kitabın alanda yeni çalışmaya başlayan öğretmenler kadar güncel verilerle desteklenen tanı koyma ve müdahale stratejilerine önem vermesi nedeniyle alanda uzun süredir çalışmakta olan öğretmenlere ve uzmanlara da yararlı olacağını düşünmekteyiz.