Çocuk Gelişimi \ 4-6
Asude Balaban Dağal, Bilge Uzun, E. Özlem Yiğit, Emine Ayyıldız, Erhan Alabay, Ertan Görgü, Esen Sezer, Ferdane Toprakkaya Çimen, Gizem Arıkan, Işıl Tekin, İbrahim Hakkı Acar, Kazım Biber, Kevser Koç, Mefharet Veziroğlu Çelik, Mehmet Boyacı, Mehmet Toran, Meltem Yıldırım, Murat Bülbül, Nihan Şahinkaya, Numan Turan, Nuran Aydemir, Ozana Ural, Pelin Aksüt, Seda Saraç, Sevcan Yağan Güder, Sinan Koçyiğit, Şevval Nur Yağlı, Tuğba Kontaş Azaklı, Zeynep Çiğdem Özcan, Zeynep Kılıç Erken çocukluk dönemi, bireylerin çok farklı değişkenden etkilendiği ve aynı zamanda bu etkilerin yaşam boyu kalıcı olduğu ya da oldukça zor değiştirildiği düşünülen bir dönemdir. Bu değişkenlerin; zamana, ekonomik değişimlere, politik/siyasi gelişmelere, teknolojiye, ölçme yöntemleri ve bilimdeki gelişmelere bağlı olarak farklı zamanlarda daha fazla ön plana çıktığı ve daha fazla araştırma konusu hâline geldiği görülmektedir. Bu kitapta özellikle son yıllarda erken çocukluk döneminde üzerinde durulan bu konuların tartışmalarını bulacaksınız. Alanında birbirinden değerli uzmanın katkı sağladığı, farklı 24 konunun araştırma bulgularıyla desteklenerek, genel çerçevesi ve tartışması yer almaktadır. Kitap, lisans ve lisansüstü öğrencileri için bir başvuru ve gözden geçirme kaynağı olabileceği gibi, erken çocukluk alanına ilgi duyan okurların da okuyabileceği niteliktedir.
Aslı Temiz Çağlar, Ayşe Aydın, Betül Yılmaz Atman, H. Elif Dağlıoğlu, Hatice Dağlı, İlkay Ulutaş, Mehlika Köyceğiz Gözeler, Neslihan Nur Çelik, Safiye Sarıcı Bulut, Saide Özbey, Şeyma Çelen Günümüzde sosyal ilişkiler yerine sosyal medyada onay arayan, benlik algısını dijital ortamların şekillendirdiği gençler hatta çocuklar, mutluluğu dış kaynaklarda aramaktadır. Sokrates'in “İnsanın hayattaki yegâne amacı ruhunu terbiye etmesidir.” sözünün aksine, insanın hayattaki yegâne amacının maddi olanaklara sahip olmak için çalışan ve maddi onay arayan bu nesil, psikolojik açıdan sağlam olmayan, yoğun depresyon yaşayan içsel tatmin duygusundan yoksun, mekanikleşmiş bireyler olarak toplumda yerlerini almaktadırlar. Bu durum, erken çocukluktan itibaren içsel motivasyon kaynaklarının geliştirilmesinin önemini ortaya çıkarmaktadır.
Erken Çocuklukta Motivasyon kitabı, çocukta var olan içsel enerjiyi geliştirmek için farklı üniversitelerdeki akademisyenlerin uzun süren titiz çalışmaları sonucu hazırlanmış alandaki ilk kitap olma özelliğini taşımaktadır. Kitabın hedef kitlesi, üniversitelerin temel eğitim ve eğitim bilimleri bölümlerinde öğretmen yetiştiren bütün anabilim dallarında görev yapan öğretim elemanları başta olmak üzere bu konuya ilgi duyan okuyuculardır. Bu kitabın çocukların içsel enerjilerini keşfetme yolculuğunda, onlara destek olacak kişilere ışık tutacağı ve alanda büyük bir boşluğu dolduracağı düşünülmektedir.
Alev Önder, Asude Balaban Dağal, Büşra Şahan Aktan, Dilan Bayındır, Elif Küçükoğlu, Elif Yılmaz, Esin Dibek, Ezgi Akşin Yavuz, Fahretdin Hasan Adagideli, Fatma Özge Ünsal, Hande Arslan Çiftçi, Hilal İlknur Tunçeli, Işık Kamaraj, Müge Yüksel, Oktay Taymaz Sarı, Pınar Güner, Tosun Yalçınkaya, Zeynel Abidin Mısırlı, Zeynep Kılıç Çocukların en çok ilgi duydukları hatta büyük bir tutkuyla sevdikleri oyun oynama üzerine çok sayıda uzmanın farklı açılardan ele alarak yazdıkları bu kitap; çocuk eğitimcilerinden psikologlara, rehber öğretmenlere, anne-babalardan özel eğitim uzmanlarına kadar konu ile ilgili bir çok kişinin başvurabileceği zengin bir kaynak niteliğindedir. Kapsamı itibariyle çocuk oyununu hemen her yönden inceleyen kitabın, amacı çocukların yaşam kalitelerine ve kendilerini gerçekleştirmelerine katkıda bulunmak olan herkese ve elbette dolaylı olarak da olsa tüm çocuklara yararlı olması dileğiyle…
Hande Arslan Çiftçi, Gülden Uyanık, İbrahim H. Acar Yürütücü işlevler, çocukların günlük yaşamları içerisinde karşılaştıkları problemleri çözmeleri için plan yapmasına, düşüncelerini ve eylemlerini ortamın gerektirdiklerine göre düzenlemesine, dikkatlerini odaklamalarına ve gerektiğinde bakış açılarını değiştirmelerine olanak tanıyan bilişsel süreçlerdir. Bu işlevler vasıtasıyla çocuklar aynı anda birden çok görevi başarıyla gerçekleştirebilirler. Dolayısıyla çocukların sadece okulda değil hayatta da başarılı olmaları için yürütücü işlevlere ihtiyaçları vardır.
Bu kitapta, yürütücü işlevlerin kavramsallaştırılmasına yer verilmiş ve erken çocuklukta gelişimi ve değerlendirilmesi ve yürütücü işlevleri geliştiren yaklaşımlar ilgili araştırmalar doğrultusunda tartışılmıştır. Bunun yanı sıra etkililiği kanıtlanmış “Okul Öncesi Yürütücü İşlevler Programı”na ve ebeveynlerin ve öğretmenlerin uygulayabileceği örnek etkinliklere yer verilerek kitabın uygulamalara da yol göstermesi amaçlanmıştır. Kitapta ortaya konulan etkinlikler hazırlanırken çocukların oyun ortamında çok fazla materyal gerektirmeden uygulanabilmesi göz önünde bulundurulmuştur.
Kitabın öğretmen adaylarına, araştırmacılara, öğretmenlere, ebeveynlere ve elbette dolaylı olarak da olsa çocuklara faydalı olması dileğiyle…
Richard G. Erskine Bu kitapta, klinisyenler için çok değerli bilgiler bulunmaktadır. “Erken Dönem Duygu Karmaşası” açıklanırken yalnız “Borderline'ın” değil bütün bozuklukların, örüntülerin, kişilik stillerinin nasıl oluştuğuna ilişkin aydınlatıcı bilgiler okuyucuya sunulmaktadır.
“Erken Dönem Duygu Karmaşası” yüzünden duygularını düzenleyemeyen pek çok insan var. İnsanlar, çocukken vermiş oldukları kararların etkisi ile gösterdikleri tepkilerin farkında bile değiller. Çocukken verdikleri bugün işlevsiz olan kararlarla yaşamlarını ve ilişkilerini yönetmeye çalışıyorlar. Çocuklukta yaşanan karmaşa, bugünkü yaşamlarında da pek çok soruna neden oluyor.
Klinisyenler, bu kitaptaki “İntegratif Terapi” yaklaşımı ile “Erken Dönem Duygu Karmaşası” ile mücadele eden danışanlara derinlemesine nasıl psikoterapi yapıldığına; danışanların hayatlarında takıntı hâline gelmiş olan çocukluk çatışmalarını, ihmalleri ve travmaları çözmelerine nasıl yardımcı olunduğuna ilişkin vaka örneklerini bulabilirler.
Sizler (bir terapist ya da klinisyen olarak) hangi ekolü uygularsanız uygulayın, bu kitaptan çok yararlanacaksınız.
Susan B. Neuman, David K. Dickinson Yapılan çalışmalar, farklı öğrenme deneyimlerine sahip çocukların başarılarını artırmayı hedefleyen uygulamaların ve politikaların artan önemine işaret etmekte, bu uygulamalar arasında erken okuryazarlık becerileri önemli yer tutmaktadır. Bu konuyu farklı boyutları ile ele alan Erken Okuryazarlık Araştırmaları El Kitabı, erken okuryazarlık becerilerinin kazanımına ilişkin çok yönlü bir bakış açısı ortaya koymaktadır. Bu kitapta, alanın önde gelen araştırmacıları tarafından gerçekleştirilmiş olan temel araştırmalara yer verilmiş; erken okuryazarlığın kavramsallaştırılması, erken okuryazarlık gelişiminin ögeleri, ev ortamı ve toplumun etkileri, okullaşmanın etkileri, okul öncesi dönemde erken okuryazarlık, destekleyici öğretim materyalleri ve sınıf uygulamalarının yanı sıra özel eğitim çabaları araştırma bulguları eşliğinde kapsamlı bir şekilde ele alınmıştır.
Ahmet Yamaç, Asya Çetin, Ayşegül Deniz, Başak Gökcek, Halil Taş, Hatice Özaslan, Hatice Özata, Hilal Atlar, İpek Karlıdağ, Mine Koyuncu Şahin, Nihan Feyman Gök, Nursel Uyar Dalkılıç, Özge Cengiz, Özgül Polat, Sühendan Er, Yıldız Uzuner, Yusuf Özdemir, Zübeyde Zeynep Özen Tuncer, Okuma yazma becerisinin tüm bireyler için heyecan verici bir süreç olduğu söylenebilir. Formal okuma ve yazma öğretimi ilkokul birinci sınıfta başlamakla birlikte, okul öncesi dönemdeki çocukların çevrelerinde gördükleri sembollere, logolara, yazılı metinlere dikkat kesilip, “Burada ne yazıyor?” soruları ile karşılaşabilir, kendi isimlerini yazmayı denediklerini ya da bir hikâye kitabını okuyormuş gibi yaparak okumayı modellediklerini sıklıkla görebiliriz. Bu durum, okul öncesi dönemde ele alınması gereken “erken okuryazarlık (early literacy)” ve “gelişen okuryazarlık (emergent literacy)” kavramlarına dikkat çekmektedir.
Okul öncesi eğitimin temel amaçlarından biri, çocuğu ilkokula hazırlamaktır. Bu amaç doğrultusunda çocukların ilkokula başlamadan önce erken okuryazarlık becerileri edinmeleri, onların ilkokula hazırbulunuşlukları açısından önemli olduğu kadar okula uyum sürecini kolaylaştırmak ve okuma yazma öğrenme sürecine katkı sağlamak açısından da önem taşımaktadır.
Hem okul öncesi eğitim hem de ilkokul eğitimi açısından ortak ve önemli bir payda olduğu düşünülen “erken okuryazarlık eğitimi”nin ele alındığı bu kitapta yer alan konu başlıkları şunlardır:
• Okula Hazırbulunuşluk ve İlkokula Hazırlık
• Okuryazarlığa Bakış ve Erken Okuryazarlık
• Okul Öncesi Dönemde Dil Gelişimi ve Sözel Dil Becerileri
• Çocuklarda Okuma Becerilerinin Gelişimi
• Çocuklarda Yazı Farkındalığı Becerisinin Gelişimi ve İlk Okuma Yazmaya Hazırlık
• Erken Okuryazarlık Becerilerinin Kitaplar ile Desteklenmesi
• Erken Okuryazarlık Eğitiminde Teknoloji Entegrasyonu
• Okul Öncesi Eğitim Sınıflarında Okuryazarlık Çevresinin Oluşturulması
• Erken Okuryazarlık Becerilerinin Değerlendirilmesi
• Erken Çocukluk Eğitiminde Farklı Yaklaşımlar ve Erken Okuryazarlık
• Çift Dilli Çocuklarda Erken Okuryazarlık Gelişimi
• Özel Gereksinimli Çocuklarda Erken Okuryazarlık Gelişimi
• Erken Okuryazarlık Araştırmaları
• “Okuma Yazmaya Hazırlık” Etkinlikleri
Kitabın, başta sevgili çocuklar olmak üzere, araştırmacılara, okul öncesi öğretmenlerine/öğretmen adaylarına, sınıf öğretmenlerine/öğretmen adaylarına, ebeveynlere ve erken okuryazarlık serüvenini merak eden tüm okurlara katkı sunması dileklerimizle…
Semiha Yüksek Usta, Fatma Tezel Şahin Kitap, erken çocukluk dönemi için yaş faktörü sebebiyle mesafeli durulan sosyal bilimler (tarih, coğrafya ve ekonomi) alanının tam da bu yaş grubu için neden uygun olduğunu yalın bir içerik bilgisi ile anlatıyor. Okuyucuya, çocukların ailelerini bir market alışverişinde gözlemlediklerinde aslında ekonomi; navigasyon gibi bir konumlandırma aracını kullanırken veya adres sorarken gözlemlediklerinde coğrafya; ailesinin eski bir fotoğrafında onların da çocuk olduğunu gördüklerinde ise tarih ile karşılaşmış olduğunu ve bunların ne kadar da hayatın içinde olduğunu gösteriyor. Erken çocukluk döneminde etkili tarih, coğrafya ve ekonomi çalışmaları yapabilmek için eğitim ortamlarının düzenlenmesinden eğitim materyallerinin seçimine, uygulanabilir etkinlik örneklerinden aile katılım önerilerine geniş bir yelpazede okul öncesi öğretmenlerine, sınıf öğretmenlerine, sosyal bilgiler öğretmenlerine ve öğretmen adaylarına, ayrıca anne babalara farklı bir kaynak sağlıyor.
Adem SOLAK, Enver SARI, Mahir ÖZKAN, Veysel SÖNMEZ
PDR DERNEĞİ PDR derneğinden konusunda uzman akademisyenlerce hazırlanan kitaptaki makalelerin konuları, birçok yetişkini, çocuklarla ilişkilerinde ne yapacaklarını bilmedikleri sorunlara ilişkin olarak aydınlatacaktır. Söz gelimi; yetişkinler ailede biri ölürse bu çocuklara nasıl iltilmeli, onlara ne demeli ya da çocukların tepkileri ne olur? Bir yerden başka bir yere taşınıldığında çocuklar ne yaşarlar ve onlara bu durum nasıl anlatılır? Hiperaktif çocuklarla nasıl ilişki kurulur? Çocuklarla olumlu iletişim nasıl kurulur ve çocuklara özsaygı nasıl kazandırılır? gibi cevaplanması hiç de kolay olmayan soruların cevapları bu kitapta yer almaktadır. Bu kitap, çok temel, çok yalın bilgileri içermesi sebebiyle; çocukla ilişkisi olan tüm yetişkinler, yetişkin öğrenciler için her zaman kullanabilecekleri bir el kitabıdır.
Susan Quayle “Fare ve Fırtına” ile Susan bunu yine başardı. Refleksolojiyi herkes için erişilebilir kılıyor. Bu kitapta Fare ve arkadaşları geri döndüler ama bu sefer el refleksolojisini tanıtıyorlar. Ebeveynler, çocukları ve refleksoloji uygulayıcılar için oldukça faydalı bir hikâye. Bu kadar çok kişinin ilaçsız, kaygıyı azaltan refleksoloji ile kendilerine yardım etmesi ne kadar harika.”
Jane Sheehan,

“Let's Read Our Feet!,The Foot Reading Coach and Sole Trader:
The Holistic Therapy Business Handbook” Kitabının Yazarı

Büyük bir fırtına yüzünden Fare ve arkadaşları rahatsız olurlar. Hepsi kendilerini evlerinden çok uzakta bulurlar. Korkmuş ve kaybolmuş hissetmelerine rağmen hep birlikte eve dönüş yolunu bulmalıdır.
Fare ve Fırtına, takibi kolay diyagramlar ve talimatlarla birlikte kafiye ile yazılmıştır. Bu kitap ebeveynlerin çocuklarını, özellikle de kaygı yaşadıkları anlarda veya duyusal düzenleme güçlükleri yaşadıklarında ebeveynlere (daha öncesinde refleksoloji bilgileri olmasına gerek olmadan) yardımcı olacaktır.

Susan Quayle, deneyimli bir refleksolog ve tamamlayıcı terapisttir. Uzmanlık alanları annelik, bebekler ve çocuklardır. Exeter/Devon'da yaşamakta ve aynı şehirde kliniği bulunmaktadır.
Ayça Saraç, Aygül Nalbant, Bilge Abukan, Çicek Nilsu Varlıklar Demirkazık, Elmas Akın Altıncı, Emel Genç, Emine İnan, Esin Zengin Taş, Esra Çalık Var, Fatma Bıyık Sarı, Fatma Peker, Gülsüm Çamur, Hatice Demirbaş, Hatice Öztürk, İ. Mahmut Ceyhan, İlkiz Altınoğlu Dikmeer, Merve Deniz Pak Güre, Muhammed Seyid Raşid Bağçivan, Sibel Arslan, Şükran Kolay Çepni, Tuğba Görgülü Ailenin ne olduğu ve nasıl yapılandığı kültürden kültüre farklılık gösterdiği gibi zaman içinde de değişim göstermektedir. Günümüzde artık birçok farklı aile yaşantıları ve özelliklerinden bahsetmeye başladık. Bu ailelerin özelliklerini ve bu özelliklerin onların ebeveynlik süreçlerine olan yansımalarını anlamak bu alanda çalışan uzmanlar için de önem arz etmektedir.
Bu kitapta; evlat edinen aileler, koruyucu aileler, psikopatoloji barındıran aileler, yaşlı aileler (ileri dönemdeki aileler), tek ebeveynli aileler, üvey aileler, geniş aileler, bağımlı birey/lerin bulunduğu aileler, göçmen aileler, mülteci aileler, çift kariyerli aileler, asker / gazi aileler, LGBT aileler, özel gereksinimli çocukların aileleri, yoksul aileler, nadir hastalığı olan ailelere yer verilmiştir. Kitapta on altı farklı aile yaşantısı ve bu ailelerde yaşayan çocukların özellikleri, karşılaşılan sorunlar, bu sorunların aile sistemine ve ebeveynlik süreçlerine yansımaları, bu aileler için uygulanan müdahale yaklaşımları, uzmanlara öneriler ve örnek vaka sunumları yer almaktadır.
Bu kitap; ailelerle çalışan uzmanlar için kaynak bir eser olmakla birlikte psikoloji, psikolojik danışma ve rehberlik, sosyal hizmetler ve çocuk gelişimi lisans derslerinde ve aile danışmanlığı eğitimi alanında da kaynak olarak kullanılabilir.
Abdül Vefa DEMİRKIRAN, Adnan KULAKSIZOĞLU, Aydan AYDIN, Barış KORKMAZ, Bülent MADİ, Gülden UYANIK BALAT, Gülsevim KINALI, Levent YAYCI, Müge YUKAY YÜKSEL, Nevin ERACAR, Oktay TAYMAZ SARI, Tuna ŞAHSUVAROĞLU, Ümran KORKMAZLAR, Yıldız GÜVEN Bu kitap farklı nitelikleri ile özel eğitim gerektiren çocukları tanıtmak ve ailelerine ve özel eğitimcilere yeni farkındalıklar kazandırmak için yazıldı. On dört farklı yazar normal, otistik, down sendromlu, spastik, zihin engelli ve özel öğrenme bozukluğuna sahip bireylerin özelliklerini tanıtmakta ve bunlara yapılacak özel eğitime ilişkin bilgi vermektedir. Davranış değiştirme, kavram ve beceri öğretimi, beden, resim, müzikle ve diğer sanatsal yollarla engelli çocukların eğitimi ve ailelerinin bu çocuklarla nasıl iletişim kurmaları gerektiği de bu kitapta ele alınmaktadır. On bir yıl boyunca kitapçılarda satılmakta olan bu kitap, genişletilerek Nobel Akademik Yayıncılık tarafından okurlarına ulaştırıldı. Kitapta makalesi olan yazarlara, geniş¬letilmiş makalelerin bir araya getirilmesinde yardımları olan Dr. Aydan Aydın’a, kitap kapağını hazırlayan Sevgi Pınar’a, dizgi ve baskıyı yapan diğer yayınevi ilgililerine teşekkürlerimi suna¬rım. Bu kitabın okurlarına yararlı olması yazarlarının ortak dileğidir.
Abdurrahman Mengi, Asuman Tunç, Ayşe Altun, Ayşegül Atalay Mazlum, Canan Kaplan, Celal Aslan, Erhan Görmez, Fatma Nur Narinç, Fethi Demir, Haşan Basri Memduhoğlu, Hatice Coşkun, İkbal Tuba Şahin Sak, Kemal Kaya, Kenan Bulut, Mecit Aslan, Mehmet Fatih Kayan, Mehmet İşler, Mehmet Nuri Kardaş, Mensure Kızıl, Muhammed Mehmet Mazlum, Müjgan Sevin, Nebi Altunova, Nesrin Doğan, Ömer Çiftçi, Rabia Şule Aygür, Raşit Koç, Rıdvan Demirci, Serkan Çiftçi, Sibel Atlı, Sinan Argüz, Süleyman Kasap, Talha Çiçek, Veysel Dağdemir, Yakup Gelir, Yusuf Kızıltaş, Zihni Merey Hiç kuşkusuz, eğitimin geçmişi, insanlık tarihinin başlangıcıyla eş zamanlıdır. Tarihin ilk döneminden itibaren eğitim faaliyetlerine rastlamak mümkündür. En eski uygarlıklarda bile bireyler, muhataplarına bir şeyler öğretmenin çabası içinde olmuşlardır. Bu çerçeveden bakıldığında eğitim olgusunun kendisi yeni bir durum değildir. Her ne kadar eğitim tarihini insanlık tarihi kadar geriye götürsek de “İnsanlar hangi ilkelere göre ve nasıl eğitilmelidir?” sorusunun ortak bir cevabı bulunamamıştır. Bu nedenle bireylerin eğitimi sürecinde farklı bakış açılarıyla (farklı modellerle) karşılaşmak kaçınılmaz olmuştur. Biz de bu çalışmada farklı düşünürlerin farklı bakış açılarını sistematik bir bütünlük içinde ele aldık.
Eserin; çocuk eğitiminin gerekleri ile ilgili temel bilgi, beceri, tutum ve değerlerin kazandırılmasında temel bir başvuru kaynağı oluşturması beklenmektedir.
Ayşe Meltem Sevgili, Bengi Ünal, Bora Baskak, Çağrı Temuçin Ünal, Damla Sayar Akaslan, Güray Koç, lkan Tatar, Metehan Çiçek, Nakşidil Torun Yazıhan, Nihal Apaydın, Nurcan Orhan, Nurcihan Kiriş, Pınar Kurt Augereau, Rukiyye Çınar, Seren Düzenli Öztürk, Simge Aykan, Sinan Yetkin, Sirel Karakaş, Zekeriya Yelboğa Davranışlarımızın biyolojik temellerine ilişkin multidisipliner araştırmalar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyük ilgi görmektedir. Fizyolojik psikoloji alanında özgün bir eser olma özelliğine sahip bu kitap, farklı üniversitelerin psikoloji, sinirbilimleri, fizyoloji, anatomi, nöroloji, psikiyatri, dil ve konuşma terapisi bölümlerinde görev yapan alanında uzman akademisyenler tarafından hazırlanmıştır. Kitapta;fizyolojik psikolojiden bilişsel sinirbilime uzanan yol genetik, nöral iletim, sinir sistemi, beyin gelişimi, psikofarmakoloji, görsel ve görsel olmayan duyu sistemleri, motor sistem, dil, bellek, öğrenme, duygular, sosyal biliş, yeme-içme-üreme davranışları ve uyku konuları işlenmiştir. Bu bölümlerde öncelikle konunun tarihsel gelişimi ele alınmış, sonrasında davranışların altında yatan biyolojik mekanizmalar açıklanmış ve güncel çalışmalar aracılığıyla konular zenginleştirilmiştir. Fizyoloji, anatomi ve psikoloji bilim dallarının kesişiminde yer alan konuları içeren Fizyolojik Psikoloji kitabında sadece Batı kökenli araştırmalara değil ülkemizde yapılmış özgün çalışmalara da yer verilmesine özen gösterilmiştir. Kitabın anlatım dilinin akıcı, yalın ve anlaşılır olmasına dikkat edilmiş; konular şema, resim ve grafiklerle desteklenmiş; bölümlerin okuyucunun zevkle okuyup kolaylıkla anlayacağı şekilde hazırlanmasına öncelik verilmiştir. Bu kitabın; psikoloji, psikolojik danışmanlık ve rehberlik, psikiyatri, sinirbilimleri alanlarında çalışan uzman ve öğrenciler için davranışın biyolojik temellerini keşfetmelerine yardımcı olacak bir kaynak niteliğinde olmasını umut ediyoruz.
Handan Asûde Başal Genellikle yetişkinler çocuk oyunlarını; çocukların hoşça vakit geçirmelerine yardımcı olan, eğlenceli, ancak amacı olmayan etkinlikler olarak düşünürler. Oysa oyun, çocukları eğlendirirken aynı zamanda onların fiziksel, duygusal, zihinsel ve sosyal gelişimlerine de yardımcı olmaktadır.
Türkiye'de, geçmişte çocuklar tarafından oynanan ve bugüne gelebilen oyunlar olduğu gibi, unutulmaya başlanan ya da unutulan birçok çocuk oyunu bulunmaktadır. Çocuk oyunları Somut Olmayan Kültürel Mirasımızın bir parçasıdır. Kitabımda yer alan oyunlar, ülkemizin farklı bölgelerinde yaşayan, genellikle orta yaş ve üstü olan kişilerden derlenmiştir. Bu kişileri kaybettiğimiz zaman, onların çocukluklarında oynadıkları bu oyunlar da unutulup, kaybolup gidecektir.
Bu çalışmam 2000-2009 yılları arasında gerçekleştirilmiş olup, kitabımın ilk baskısı 2010 yılında yapılmış ve kısa zamanda tükenmiştir. Uzun süredir ikinci baskının yapılması taleplerine rağmen, diğer çalışmalarımın arasında, kitabımı yeniden gözden geçirip basılması ancak bugüne kalmıştır.
Sanıyorum kitabı eline alan herkes, kaç yaşında ve hangi statüde olurlarsa olsunlar, çocukluklarına gidip güzel duygular hatırlayacak, yaşayacak ve kendilerini "Mor Menekşe" oynayan bir kız çocuğu ya da "Çelik Çomak" oynayan bir erkek çocuğu gibi hissedeceklerdir.
A. Emel Sardohan Yıldırım, Abdulkadir Kocaoğlu, Ahsen Erim, Evrim Durgut-Şakrucu, Ezgi Ada, Hülya Torun Yeterge, Mustafa Ceylan, Mustafa Yaşar, Naime Güneş-Özler, Nisa Gökden Kaya, Özge Ünlü, Özge Ünlü, Özlem Altındağ Kumaş, Ramazan Karataş, Seyhan Soğancı, Sultan Akkaya, Şaziye Seçkin Yılmaz, Zerrin Mercan "Erken Çocukluk ve Müdahale Stratejileri," çocukların hayatının en kritik evresi olan erken çocukluk dönemine odaklanarak, bu dönemdeki müdahalelerin hayat boyu sürecek etkilerini detaylandırıyor. Türkiye'nin birçok şehrinde bulunan uzmanların kaleme aldığı bu kapsamlı eser, erken çocukluk dönemindeki oyunun öneminden, özel gereksinimli çocukların eğitimine, teknolojinin kullanımından müdahale önerilerine kadar geniş bir yelpazede bilgiler sunuyor.
Bu kitap, erken çocukluğun her yönünü ele alırken, çocuk gelişimi, eğitim ve müdahale konularında derinlemesine bir bakış açısı sağlıyor. Ailelere, eğitimcilere ve çocuk gelişimiyle ilgilenen herkese yol gösterici olmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal dönüşümde erken müdahalenin önemini vurguluyor.
"Erken Çocukluk ve Müdahale Stratejileri," çocukların en hassas dönemlerinde nasıl destekleneceği ve gelişimlerinin nasıl en iyi şekilde teşvik edileceği konusunda değerli bir rehber niteliğindedir. Bu kitap, geleceğimizin temelini oluşturan erken çocukluk döneminin önemini herkes için açıkça ortaya koyuyor.
Ellen Galinsky “ÇOCUĞUMUN NASIL BİR İNSAN OLMASINI İSTİYORUM?”
Ebeveynlere sütten kesmeden tuvalet eğitimine, disiplinden beslenmeye kadar her konuda tavsiyelerde bulunan yüzlerce kitap vardır. Ancak bu kadar çok bilgiye rağmen, ebeveynler için çocuklarını nasıl iyi bir şekilde yetiştireceği ve potansiyellerine ulaşmalarını, yaşamdaki zorlukları üstlenmelerini, başkalarıyla iyi iletişim kurmalarını ve öğrenmek için istekli olmalarını sağlamalarına yardımcı olmaları konusunda çok az araştırmalara dayanan tavsiyeler bulunur. Ellen Galinsky'nin kendi çalışmalarıyla ve onlarca yıldan beri çocuk gelişimi ve sinirbilimleri alanlarındaki en seçkin araştırmacılarla yüzlerce kez konuşarak kariyerini adadığı “temel yaşam becerileri” vardır. Güzel olan şu ki, tüm ebeveynlerin bugün ve gelecekte çocuklarında bu becerileri geliştirmek adına yapabilecekleri basit günlük şeyler bulunur. Karşılığında para ödemeniz gerekmez ve başlamak için asla geç değildir.
Gelişen Zihin'de, Ellen Galinsky araştırmasını çocukların en çok ihtiyaç duyduğu yedi kritik alanda gruplamıştır: (1) odaklanma ve öz denetim; (2) bakış açısı alma; (3) iletişim; (4) bağlantılar kurma; (5) eleştirel düşünme; (6) zorlukların üstesinden gelme; (7) öz yönelimli katılımlı öğrenme. Bu becerilerin her biri için Galinsky, ebeveynlere araştırmaların neyi kanıtladığını gösterir ve onların, çocuklarında bu becerileri güçlendirmeleri için bugün başlayabilecekleri çok sayıda somut uygulama sunar. Bunlar çocukların yeni edindikleri beceriler değildir; bu becerilerin geliştirilmesi gerekir. Bunlar, çocuklara hedeflerine odaklanma yeteneği kazandıran, böylece daha kolay öğrenebilecekleri ve öğrendiklerini aktarabilecekleri becerilerdir. Çocukları modern yaşamın baskılarına hazırlayan, şimdi ve yıllarca kullanacakları becerilerdir.
Gelişen Zihin çığır açan, ebeveynlere, çocuklara ihtiyaç duyacakları en önemli araçları kullanmayı öğreten kitaptır. Kitap, T. Berry Brazelton, M.D., David A. Hamburg, M.D., Adele Faber ve Judy Woodruff gibi düşünce liderleri tarafından da beğeni almıştır. Gelişen Zihin'in ebeveynlik literatüründe klasik olması kaçınılmazdır.
İrfan Erdoğan, Çare Sertelin Mercan, Ayşegül Kılıçaslan Çelikkol, Cengiz Poyraz, Tamer Ergin, Hatice Ergin, İlkay Demir, S. Armağan Yıldız, Esra İşmen Gazioğlu Gelişim Psikolojisi; bireyin çeşitli yaşam dönemlerinde gösterdiği özellikleri inceleyen bir bilim dalıdır. Temel bilimsel ilkeler ve yöntemler üzerine kurulu olan gelişim psikolojisi; bireyin, hayatı boyunca yaşadığı fiziksel, bilişsel, duygusal ve psiko-sosyal değişimleri inceler.
Bu eserde; gelişim psikolojisinde kuramlar ve araştırma yöntemleri, gelişimle ilgili temel kavramlar açıklandıktan sonra fiziksel gelişim, bilişsel gelişim, duygusal gelişim, benlik, kimlik ve kişilik, ahlak gelişimi gibi alanlara sıra ile yer verilmiş; ardından gelişime etki eden aile ve okul bir sistem olarak ele alınmış ve ayrıca bireysel gelişimi farklı olan çocukların gelişimsel özellikleri de incelenmiştir. Gelişimin ayrıntılı ve kapsamlı bir şekilde ele alındığı ve anlatıldığı bu kitap, alanda yararlanılacak temel başvuru kaynaklarından birisi olacaktır.
Ali Eryılmaz, E. Nihal Lindberg, Hülya Ercan, Mücahit Kağan, Müge Şen, Neslihan Karaman, Recep Serkan Arık, Zeynep Gültekin Ahçı Gelişim Psikolojisi 1 kitabı; yaşamdan örneklerle, açık ve öyküleştirilmiş etkileyici anlatımıyla çocuk ve ergen gelişimine ışık tutmaktadır. Kitap, çocuk ve ergen gelişimi ile ilgili güncel bilgileri net, tutarlı ve bilimsel bir yaklaşımla okuyucusuna sunmaktadır.
Bu eserde; gelişimle ilgili temel kavramlar ve gelişim kuramları, çocukların gelişim dönemleri çerçevesinde ve güncel bilgiler ışığında titizlikle kaleme alınmıştır. Bedensel, bilişsel, ahlaki, kişilik ve sosyal/duygusal alanlardaki gelişim ve bu alanların birbirleriyle olan etkileşimi özgün ve doyurucu bir tarzla irdelenirken aynı zamanda çocuk gelişimindeki kuramsal, kültürel, bireysel ve toplumsal farklılıklar örnekleriyle ortaya konularak bu çoğulcu bakış açıları da karşılaştırmalı bir şekilde tartışılmıştır.
Her konu, alanında yetkin uzmanlar tarafından, yurt dışında ve yurt içinde yapılmış araştırmaları içerecek şekilde kapsamlı ve kolay anlaşılır bir üslupla yazılmıştır. Bu niteliği ile Gelişim Psikolojisi 1; eğitim, sosyoloji, psikoloji ve felsefe alanında öğrenim gören lisans ve lisansüstü öğrenciler için yararlı bir kaynaktır. Ayrıca, çocuk ve ergen gelişimi ile ilgilenen öğrenciler, araştırmacılar, akademisyenler ve anne-babalar kendi yaşantılarıyla okudukları arasında ilişkiler kurarak çocuk ve ergen gelişimi ile ilgili yararlı bilgileri öğrenme fırsatına bu kitapla sahip olacaklardır.
Gelişim Psikolojisi 1 ve Gelişim Psikolojisi 2 kitaplarının; rehberlik ve psikolojik danışmanlık, okul öncesi eğitimi, çocuk gelişimi, sosyoloji ve felsefe alanında önemli ders kitapları olması nedeniyle kısa bir sürede “Gelişim Psikolojisi 1-2” dersleri kapsamında rehber kitaplar hâline geleceği düşünülmektedir.
Seydi Ahmet Satıcı Kâinatın mucizevi bir varlığı olan insanı anlamaya yönelik kaleme alınan bu kitapta doğum öncesinden başlayıp ölüme kadar insanın gelişimi ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Kitap yazılırken hem üniversite öğrencilerine hem akademisyenlere hem de hayatın baş aktörlerinden olan anne ve babalara hitap etmesine özen gösterilmiştir. Böylece okuyucu kendi gelişiminin yanı sıra hayatı boyunca duygu ve davranışlarını etkileyecek birçok faktör hakkında da ayrıntılı bilgiler edinmiş olacaktır.
Faydalı olması temennisiyle…
Alan M. Slater, Paul C. Quinn Bu kitap, gelişim psikolojisi alanındaki klasik çalışmaları ele alırken yalnızca bu çalışmaların alanı nasıl şekillendirdiğini değil aynı zamanda bu çalışmaların ortaya koyduğu konularla ilgilenerek alanın kendisinin nasıl ilerlediğini göstermeyi de amaçlamaktadır. Buna ek olarak hem bu çalışmalar hem de araştırdıkları fikirler hakkında yeni düşünme biçimlerini ortaya çıkarmak için bu çalışmalara eleştirel bir gözle yaklaşmaktadır. Bu yaklaşım, gelişim psikolojisinin merkezinde yer alan temel çalışmaların titizlikle yeniden ele alınarak nasıl daha ileriye götürülebileceğini ve götürüldüğünü ortaya koymaktadır. Kitapta yer alan bölümler; belirli klasik çalışmalar tarafından ortaya çıkarılmış alanlarda, üst düzey araştırmalar yapan, uluslararası üne sahip akademisyenler tarafından yazılmıştır. Kolay anlaşılır ve ilgi çekici bir üslupla kaleme alınan her bölüm benzer bir anlatım tarzı kullanmaktadır. Sonuç olarak her seviyedeki gelişim psikolojisi derslerini destekleyecek nitelikte bütünlüklü bir eser ortaya çıkmıştır.
Müge Yukay Yüksel, Hülya Ercan, Fuad Bakioğlu, Uğur Gürgân, Gizem Ulubay Gelişim Psikolojisi 2 kitabı; yaşamdan örneklerle, açık ve etkileyici anlatımıyla yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerindeki gelişime ışık tutmaktadır. Kitap, yetişkinlik ve yaşlılık gelişimi ile ilgili güncel bilgileri net, tutarlı ve bilimsel bir yaklaşımla okuyucusuna sunmaktadır.
Bu eserde, yetişkinlik dönemlerine genel bakış ve yetişkinlik kuramları; genç yetişkinlik döneminde gelişim, orta yetişkinlik döneminde gelişim, yaşlılık döneminde gelişim, gelişimsel psikopatolojiler çerçevesinde ve güncel bilgiler ışığında titizlikle kaleme alınmıştır. Fiziksel, bilişsel, ahlaki, kişilik, duygusal ve psikososyal alanlardaki gelişim ve yetişkinlik döneminde yaşanan bilişsel bozukluklar ile bu alanların birbirleriyle olan etkileşimi özgün ve doyurucu bir tarzda irdelenmiştir. Aynı zamanda yetişkinlik ve yaşlılık dönemindeki normal ve anormal gelişim, aktif yaşlanma, yaşlılıkta cinsellik, emeklilik, yaşlı istismarı ve ihmali, yas süreci ve yaşlı teknolojileri gibi önemli birçok konu kitabın kapsamında ele alınmıştır. Kuramsal, kültürel, bireysel ve toplumsal farklılıklar örnekleriyle ortaya konularak geniş bir perspektiften çoğulcu bakış açıları da karşılaştırmalı olarak tartışılmıştır.
Her konu, alanında yetkin uzmanlar tarafından, yurt dışında ve yurt içinde yapılmış araştırmaları içerecek şekilde kapsamlı ve kolay anlaşılır bir üslupla yazılmıştır. Bu niteliği ile Gelişim Psikolojisi 2; eğitim, sosyoloji, psikoloji ve felsefe alanında öğrenim gören lisans ve lisansüstü öğrenciler için yararlı bir kaynaktır. Ayrıca, genç orta ve ileri yetişkinlik dönemlerindeki gelişim ile ilgilenen öğrenciler, araştırmacılar, akademisyenler ve anne-babalar kendi yaşantılarıyla okudukları arasında ilişkiler kurarak yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerindeki gelişim ile ilgili yararlı bilgileri öğrenme fırsatına bu kitapla sahip olacaklardır.
Bu serinin 2. kitabını da uzun bir çalışma sürecinden sonra sizlerle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Gelişim Psikolojisi 1 ve Gelişim Psikolojisi 2 kitaplarının; rehberlik ve psikolojik danışmanlık, okul öncesi eğitimi, çocuk gelişimi, sosyoloji ve felsefe alanında önemli ders kitapları olması nedeniyle de kısa bir sürede “Gelişim Psikolojisi 1-2” dersleri kapsamında rehber kitaplar hâline geleceği düşünülmektedir.
Aybegüm Memişoğlu-Sanlı, Buse Gönül, Ece Sağel-Çetiner, Gamze Er-Vargün, Hatice Işık, Merve Gölcük, Nur Elibol-Pekaslan, Seren Güneş, Şükran Okur-Ataş, Ümran Yüce-Selvi, Yeşim Üzümcüoğlu, Zeynep Ertekin Çocuklar, ailelerinin de parçası olduğu toplumsal hayatın içine doğarlar ve bu hayatın birer parçası olarak büyürler. Her ne kadar toplumsal sistemler yetişkin dünyasına ait ögeler gibi görünse de toplumsal hayat, çocukluktan başlayarak bireylerin hayatlarını büyük oranda etkiler, şekillendirir, düzenler ve bazen kısıtlar. Bu nedenle çocuklar, erken yaşlardan itibaren toplumsal hayatı oluşturan sistemleri, bu sistemlerin kurallarını ve etkilerini anlamaya başlarlar. Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda, bu kitabın genel amacı; çocukların toplumsal hayat içinde var olmalarını, kendilerini toplumsal hayatın birer parçası olarak görmelerini sağlayan ve bu süreci etkileyen faktörleri gelişimsel bakış açısı ile ele almaktır. Kitap, kavramsal olarak üç ana kısımdan oluşmaktadır. İlk kısımda, çocukları toplumsal hayatı anlamaya hazırlayan bilişsel ve sosyal temeller üzerinde durulmuştur. İkinci kısımda; çocukları toplumsal hayat içinde etkileyen sosyal ve sistemsel faktörler ele alınarak olumlu davranışların gelişimi, eşitsizlik ve statü algıları, grup kimliklerinin gelişimi, ahlaki duygular, sivil katılım, meslekler, adli sistemler, trafikte çocuklar gibi kapsamlı ve birbirini tamamlayan toplumsal konulara yer verilmiştir. Son kısımda ise toplumsal hayata dair algıları etkileyen aile ve kültür gibi bağlamlar yer almaktadır. Farklı kurumlardan alanında uzman birçok akademisyeni bir araya getiren bu kitabın, başta psikoloji olmak üzere tüm sosyal bilimler için temel bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Birsen Şahan, Çağla karademir, Fatma Akca Erol, Hanife Akgül, Hasan Sarıcı, Okan Bilgin, Osman Tunç, Sedef Ünsal Seydooğulları, Süleyman Akçıl, Yasemin Yeşilyaprak Doğum Öncesinden Yetişkinliğe Gelişim Psikolojisi 1 kitabı, gelişim psikolojisinin temel kavramları çerçevesinde, döllenme anından beliren yetişkinlik dönemine kadar insan gelişimini açıklamak için hazırlanmıştır.
Bu bağlamda gelişim psikolojisinin temel kavramları ve araştırma yöntemleri temelinde doğum öncesi, çocukluk ve ergenlik dönemlerindeki gelişim süreci; fiziksel ve psikomotor, biliş, dil, toplumsal, ahlak, kişilik ve mizaç gelişimi alanlarında kuramlara dayanılarak ayrıntılı olarak aktarılmıştır.
Doğum öncesinden beliren yetişkinliğe gelişim psikolojisini ayrıntılarıyla aktaran kitabın; akademisyenler, ilgili uzmanlar, öğrenciler ve ebeveynlere katkı sağlaması amaçlanmaktadır.
Marjorie J. Kostelnik, Anne K. Soderman, Alice Phipps Whiren, Michelle L. Rupiper Gelişime Uygun Eğitim Programı: Erken Çocukluk Eğitiminde En İyi Uygulamalar kitabı, ilk yayımlandığı tarihten itibaren erken çocukluk eğitim ortamlarındaki gelişime uygun uygulamaların yapısı ve uygulamaları hakkında eğitimcilere yol göstermektedir. Kitabın içeriği, 0-8 yaş arasındaki çocukların gelişimi ve öğrenimi için gerekli olan kültürel/bireysel farklılıklarına dayalı bütünleşik bir yaklaşımla, gelişime uygun programların oluşturulmasını kapsamaktadır. Kitabın içeriğinde; erken çocukluk alanındaki eğitimcilerin çocukların gelişimlerine uygun olarak etkinlikleri nasıl tasarlaması, uygulaması ve değerlendirmesi gerektiği konularında bilgiler yer almaktadır. Ayrıca kitapta, eğitimcilerin, çocukların bireysel farklılıklarını gözeterek eğitim programlarını nasıl uyarlaması gerektiği üzerinde de durulmaktadır.
Bu kitap, 16 bölüm içeriğine sahip 4 kısımdan meydana gelmektedir:
I. Kısım: Erken Çocukluk Eğitiminin Temelleri,
II. Kısım: Öğrenme için Hazırlık,
III. Kısım: Erken Çocukluk Eğitim Müfredatı (Eğitim Programı),
IV. Kısım: Müfredatı Bütünleştirme.
Kitabın çeviri ekibi Türkiye'nin çeşitli üniversitelerinde görev yapmakta olan erken çocukluk eğitim veya gelişim uzmanlarından oluşmaktadır.
Gelişime Uygun Eğitim Programı: Erken Çocukluk Eğitiminde En İyi Uygulamalar kitabının, çocuğun gelişimini göz önünde bulundurarak en iyi ve etkili etkinliklerin nasıl hazırlanması gerektiğine vurgu yapması bakımından erken çocukluk eğitimi alanında önemli bir açığı kapatacak rehber bir kitap olacağını düşünmekteyiz.
Lori A. Roggman, Lisa K. Boyce, Mark S. Innocenti Ebeveynler sıcak, duyarlı, cesaret verici ve iletişime açık olduklarında gelişimsel ebeveynliğin temel unsurları olan çocukların okula hazır bulunuşlukları sosyal yeterlilikleri ve ruh sağlığı için temel oluştururlar. Bu nedenle her erken çocukluk uzmanı, küçük çocuklarının gelişiminde önemli bir role sahip olan bakım verenler için bir gelişimsel ebeveynlik programı oluşturulmasında bu kapsamlı ve pratik rehbere ihtiyaç duyacaktır.
Ev ziyaretçileri ve diğer profesyoneller, bu kitaptan, gelişimsel ebeveynliği kolaylaştırmanın ABC’sini (destekleyici Tutumlar, olumlu Davranışlar ve program İçeriği) öğrenecekler ve aşağıdaki gibi uygulanması kolay stratejiler kazanacaklar:
• Pozitif ebeveyn-çocuk etkileşimini aktif olarak desteklemek,
• Ebeveynlerle işbirliği oluşturmak,
• Bir ailenin güçlü yönleri üzerinde çalışmak,
• Çocuk gelişimini ve ebeveynlik davranışlarını değerlendirmek için ölçümlemeleri ustaca kullanmak,
• Ebeveynlere çocuk gelişimi hakkında açık ve ilişkili bilgi sağlamak,
• Ailelerle çalışırken esnek, duyarlı ve kültürel olarak hassas kalmak.
Başarılı etkileşim örnekleri, diğer uygulayıcıların önerileri ve ipuçlarıyla dolu, araştırma tabanlı ve okuyucu dostu bu kitap; profesyonellere güçlü ebeveyn-çocuk ilişkileri, sağlıklı bir aile ortamı ve okula hazır bulunuşluk konusunda ebeveynlere nasıl destek olunacağının yolunu göstermektedir.
George S. Morrison Bireyin yaşamı gelişimsel olarak ele alındığında erken çocukluk dönemi yadsınamaz bir öneme sahiptir. Çocuğun ilk yılları, gelecekteki gelişiminin temelini oluşturur ve bilişsel ve sosyal gelişim dâhil olmak üzere yaşam boyu öğrenme becerileri için güçlü bir temel sağlar. Birçok araştırma, erken çocukluk eğitiminin bir çocuğun gelecekteki başarısının temel yapı taşı olarak önemini vurgulamaktadır.
Çocukların gelişimini besleyen “aktif bileşenler”; ebeveynleri, bakıcıları, öğretmenleri ve diğer yetişkinlerle olan ilişkiler olarak ifade edilmektedir. İçten ve besleyici etkileşimler, çocukların sosyal yeterliliği ve gelecekteki akademik başarısıyla doğrudan bağlantılıdır. Pozitif bakım, çocuk bakımı ortamlarındaki küçük çocuklar için kalitenin en güçlü öngörücüsüdür. Öğretmenler ve bakım verenlerle güvenli bağlanma ilişkileri olan bebeklerin çocuk bakımı ortamında yetişkinlerle oynama, keşfetme ve etkileşim kurma olasılıkları daha yüksektir. Bu nedenle erken çocukluk hizmetlerinde kalitenin özü, personelin uzmanlık becerilerinde ve küçük çocuklarla olumlu ilişkiler kurma kapasitelerinde somutlaşmıştır.
Rolleri ne olursa olsun, küçük çocuklarla çalışarak zaman geçiren profesyoneller önemlidir. Erken eğitimciler, çocuklara ve ailelerine hizmet etme konusunda birçok beceri sağlar. Okul öncesi öğretmenleri, okullarının ilk yıllarında bir çocuğun başarısını oluşturmada önemli bir rol oynarlar. Öğretmenler, gün boyunca sadece sanat projelerini kolaylaştırmaktan fazlasını yapmaktadırlar. Okul öncesi, çocukların “okul”un gerçekte ne olduğunu anlamaları için temel oluşturur. Öğretmenler, çocukların kavramsal olduğu kadar bilişsel olarak da büyümelerine yardımcı olmak için çeşitli yöntemler kullanırlar. Okul öncesi öğretmenleriyle olumlu bir ilişki, bir çocuğun ilkokula devam ederken başarısında katlanarak bir fark yaratabilir. Büyümenin entelektüel olarak desteklenmesine yardımcı olmanın yanı sıra çocukların fiziksel becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak da aynı derecede önemlidir. Bu kapsamda erken çocukluk eğitiminin gerekliliklerine ve günümüzdeki uygulamalara odaklanmak büyük önem taşımaktadır.
Günümüzde Erken Çocukluk Eğitimi kitabı, tüm bunlara katkı sağlamak amacıyla genel bir bakış sunmaktadır. Genel olarak “Erken Çocukluk Eğitimi ve Mesleki Gelişim”, “Temeller: Tarih ve Teoriler”, “Çocuklar ve Aileler İçin Programlar ve Hizmetler”, “Günümüz Küçük Çocuklarının Öğretimi: Gelişim ve Öğrenmenin Bağlantısı” ve “Özel Gereksinimi Olan Küçük Çocuklarla Tanışma” olmak üzere beş ana bölümden oluşmaktadır. Bu beş ana bölüm, on dört kritik temaya ışık tutmakta ve değişen dünya ile birlikte dijital formatta REVEL adı verilen yeni bir formatta hazırlanmıştır. REVEL sürümü; videolar, etkileşimli şekiller ve alıştırmalar içermektedir.
Alison Feigh Küçük çocukların güvenliği için sorumluluk almak, yetişkinleri ilgilendiren bir konudur. Şimdi bunu sağlamak ve nasıl sağlanacağını tartışmak için bu kitap var.
“Güven İçinde Oynayabilirim”, küçük çocukların güvenlikleri hakkında konuşmasına ve kişisel güvenlik kurallarını uygulamasına yardımcı olur. Çocuklara kontrol kurallarını anlatır ve bu kurallara her zaman uymaları gerektiğini öğretir.
Çocukların olumsuz hisleri olduğunda kendi iç seslerini dinlemeleri konusunda onlara yardımcı olur.
Ayrıca kitap; sürprizlere karşı sır tutmak, kafa karıştırıcı veya zararlı dokunuşu anlamak ve potansiyel olarak tehlikeli durumlarda uygun kişisel güvenlik kararları vermek gibi konulara hassas bir şekilde değinmektedir.
Cem Malakcıoğlu Kişiler arası ilişkilerde sağlıklı bir devamlılık, karşılıklı gelişen güvene dayanır. Güven kazanmanın ve kazandırmanın başlıca yolu, karşı tarafa güven veren, diğer bir deyişle güvengen bir ilişki kurmaktır. Güvengenlik; karşısındakine üstünlük kurmaya kalkışmadan, kendisini ve diğerini zorlayan bir davranış içerisine girmeden, kişinin kendi duyguları, düşünceleri ve davranışları arasındaki bağlantıyı kurması ve bunu doğrudan ifade etmesidir. Güvengenlik, kişiler arası ilişkilerde ve iletişimde önemli bir yeri olan İngilizce “assertiveness” kavramının karşılığıdır. Kavram, Türkçeye ilk olarak “atılganlık” şeklinde çevrilmiştir. Daha sonraları ise “girişkenlik” kavramı ile anılmaya başlanmıştır. Özellikle insana yardım eden meslek elemanı yetiştiren tıp, diş hekimliği, hemşirelik, psikolojik danışma ve rehberlik, öğretmenlik, psikoloji, sosyal hizmetler, beslenme ve diyetetik vb. alanların kariyer gelişim süreçlerinde güvengenlik eğitimine yer verilmesi, o alanda hizmet veren ile hizmet alan arasında daha etkili bir iletişim kurulmasına katkı sağlayacaktır.
Güven Kazanma Kılavuzu, bir ihtiyaçtan doğdu. Sağlık hizmetleri için iletişimde güvengenlik (assertiveness in health communication) son yıllarda gittikçe önem kazanan bir konu hâline geldi. Güvengenlik ile ilgili bir rehber kitaba, bir başucu kaynağına ihtiyaç duyuluyordu. Güvengenliğin temelini oluşturan güven ihtiyacı, güven duygusu, ilişkilerde güven, benlik saygısı ve kendine güven, kitabın içeriğini oluşturan konulardır. Kitapta 20 adet güvengenlik senaryosu da bulunuyor. Güvengenliği gerçek yaşam olayları aracılığıyla anlatmanın en etkili yöntem olduğuna inanıldığından, kitabın son bölümü güvengenlik ile ilgili yaşantıların paylaşıldığı senaryolara ayrılmıştır. Bu senaryoların oluşmasında İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümünden değerli öğrencilerin katkıları vardır. Kitabın bu baskısına diğer güncellemelerin yanı sıra yeni geliştirilen Güvengenlik, Edilgenlik ve Saldırganlık Ölçekleri de eklenmiştir.
Bu kitap, aslında güven duygusunu önemseyen herkese hitap ediyor. Daha güvengen olmak için kendini geliştirmeyi hedefleyen herkes bu kitaptan yararlanabilir. Kendisine ve başkalarına daha fazla güvenmek isteyen, güven kazanmak-kazandırmak ihtiyacı duyanlara kitabın katkı sağlaması ve faydalı olması dileğiyle...
Merle J. Crawford, Barbara Weber Etkili erken müdahale, erken müdahale hizmeti veren uzman, ailenin evinden ayrıldığında son bulmaz. Bu nedenle, her erken müdahalecinin; ebeveynlerin ve bakıcıların, küçük çocukların gelişimini desteklemede tutarlı ve aktif bir rol almalarına yardımcı olmaları için onları yönlendirebileceği araştırmaya dayalı stratejilerle dolu bu pratik kaynak kitaba ihtiyacı vardır. Çocukların doğuşundan 3 yaşına kadar altı temel gelişim alanına yönelik 80 beceriyi hedefleyen bu okuyucu dostu rehber; profesyonellere, ailelere ve bakıcılara yardımcı olmaları için onların günlük rutinlerine gömülü öğrenme fırsatlarını kullanacağı düzinelerce hazır fikir verir.
AİLELERİ GÜÇLENDİRMEK İÇİN:
• Market alışverişi, arabaya binme veya kitaplara bakma gibi yaygın rutinler ve etkinlikler sırasında BAHP hedefleri üzerinde çalışın.
• Çocuk gelişimini bilin ve çocukları için uygun beklentiler saptayın.
• Gelişimsel büyümeyi, ortak etkinlikler ve ailenin katılımını artıracak kritik becerileri destekleyin.
• Günlük materyalleri ve rutinleri güçlü yeni öğrenme fırsatlarına dönüştürün.
• Çocuklara gün boyunca yeni beceriler uygulamaları ve onları pekiştirmeleri için birçok fırsat verin.
Erken müdahale uzmanları, çocuğun gelişimini artıran, bağlanmayı güçlendiren ve gelişimsel gecikmeler yaşayan çocuklara aile yaşamına tam olarak katılmalarına yardımcı olacak stratejiler için bu kitaba defalarca dönecektir.

“Çalıştığım yerdeki her çalışana bir kopyasını vermeyi planlıyorum ... Erken müdahale alanını ileriye götürecek yararlı, pratik ve iyi yazılmış bir rehber.”
-Cherly D. Tierney, M.D., M.P.H., Penn State Hershey Children's Hospital

“Bu önemli kaynağın, her erken müdahale terapisti için sayfaları kıvrılmış arkadaş hâline gelmesi muhtemeldir.”
-David W. Hammer, M.A., CCC-SLP, President, Hammer Speech Products and Services, LLC; Manager,
Outpatient Speech and Language Services, Children's Hospital of Pittsburgh of UPMC

“Erken müdahale konusunda muazzam bir deneyime sahip yazarlardan iyi organize edilmiş ve bol bol örneklerle tanımlanmış mükemmel bir kaynak ...”
-Linda King Thomas, M.H.S., OTR/L, C/NDT, Director, Developmental Therapy Associates
Adil Baş, Arzu Yükselen, Ayşıl Seda Akar, Ayten Bozbola, Berna Sicim Sevim, Çağla Öneren Şendil, Demet Karakaya, Dilek Altun, Ece Şirin, Fadime Kaya, Gülay Tol, H. Elif Dağlıoğlu, Hatice Bekir, Hilal GENÇ Çopur, Işıl Kıran, İlkay Ulutaş, İsmihan Artan, Kübra Engin, Seden Erkan, Selen Gündüz, Şenil Ünlü Çetin, Şule Alıcı, Şule Yüksel Güler, Tuğba Aydın, Vedat Bayraktar,Hatice Dağlı İlkokula başlama süreci, çocuğun ve ailesinin hayatında kritik etkileri olan ve çocuğun ilerideki akademik ve mesleki yaşamında başarısına doğrudan katkı sunan önemli bir süreçtir. Araştırmalar, bu sürecin yönetiminde okul öncesi ve sınıf öğretmenlerinin aileler ile uyum içerisinde çalışmalarının çocuğun yararına etkiler oluşturduğuna işaret etmektedir. İlkokula hazır bulunuşluk, çocuğun sadece akademik (bilişsel) yönden değil sosyal ve duygusal gelişim alanlarını da içeren tüm gelişim alanlarında belirli seviyelerde bulunmasını gerektiren çok yönlü ve kompleks bir olgudur. Bu nedenle okul öncesi dönemde çocuğun okula ilk adımından itibaren bu konu üzerine eğilinmesi gerekmektedir.
Bu eser, Türkiye'nin en seçkin kurumlarında çalışmalarını sürdüren alan uzmanı akademisyenler ve toplam eğitim tecrübeleri yüz elli yılı aşan okul öncesi ve sınıf öğretmenlerinden oluşan bir ekibin uzun, yoğun ve özverili çalışmaları sonucunda ortaya çıkmıştır. Kitabın birinci kısmında, ilkokula hazır bulunuşluk ve uyum sürecinde temel konular detaylı olarak ele alınırken ikinci kısmında, Türk eğitim ilkeleri ve sınıf realitelerine uygun pratik uygulamalara, bilimsel dayanakları ile birlikte yer verilmiştir. Eserimiz bu yönüyle okul öncesi ve sınıf öğretmenleri için bir el kitabı olmanın yanı sıra konuyla ilgili en güncel, bilimsel verilere dayanan konu başlıklarıyla, alanda çalışmalarını sürdürmek isteyen genç akademisyenlerimiz için bir referans kitabı görevi görmekte olup alanda bir ilki yaratmayı amaçlamıştır.
Her Yönüyle İlkokula Hazır Bulunuşluk ve Uyum Süreci: Öğretmenin El Kitabı’nın yaratılmasında emeği geçen herkes adına, alanımıza katkısı olması dileğiyle, saygılarımızı sunuyoruz.
Bahar Akoğlu, Ekin Sönmez Güngör, Elif Kurtuluş, Emel Aner Aktan,Kader Bahayi, Mune Aktay, Volkan Demir Anne… Bir çocuğun yaşamına dokunan en önemli varlık. Yaşama gözlerimizi açtığımız ilk andan itibaren anneyle kurulan ilişkinin izlerini hayatın her döneminde görebilmek mümkün. Anne veya birincil bakımı sağlayan kişi ile çocuk arasında kurulan bağ diğer tüm ilişkilerin temelini oluşturmaktadır. Sağlıklı bir anne-çocuk ilişkisinin varlığı, bir çocuğun sahip olabileceği en büyük şanstır. Annenin sesi, kokusu, ilgisi, sevgisi ve çocukla kurduğu temas çocuğun anneye olan bağlanmasını etkiler. Annenin bebekle kurduğu ilişkinin niteliği, kişinin yaşam sürecini etkileyerek yetişkinlikte kurulan ilişkilerde nasıl davranacağını belirler.
Yaşam sürecinde karşılaşılan psikolojik veya duygusal problemlerin çocukluk dönemindeki olumsuz deneyimlerle ilişkili olduğunu söylemek mümkündür. Erken dönemde anne yoksunluğunun varlığı veya bakım sağlayan kişinin çocuğun ihtiyaçlarına duyarsız kalması, bağlanmanın gelişimine zarar vererek farklı psikolojik problemlere zemin hazırlayabilmektedir. Bu yüzden anne ve çocuk arasındaki ilişki, incelenmesi ve değerlendirilmesi gereken en özel ilişkidir. Anne ve çocuk arasındaki bağın sosyal ve duygusal gelişim sürecinde önemli bir etken olduğu düşünülerek bu eserde bağlanmaya dair tüm süreçler değerlendirilmiştir.
Her çocuğun annesi ile kurduğu ilişki benzersizdir ve en özel ilişkidir.
Ali Serdar Yücel, Cemal Gündoğdu Günümüzde teknolojik gelişmeler ve zorlu yaşam şartları çocuklara oyun için zaman bırakmasa da, oyun çocukların yaşamının bir parçasıdır. Kuşaktan kuşağa geleneksel olarak aktarılan çeşitli çocuk oyunları, çocukların vazgeçilmez eğlencelerini teşkil etmektedir. Sosyal değişme sürecinin makro değişimleri beraberinde getirmesi sonucu geleneksel kültür değişim ve yıpranmaya uğramaktadır. Bu kültür içerisinde yer alan geleneksel çocuk oyunlarıda bu süreçten etkilenmektedir. Günümüzde eğlence araçlarının değişmesi, iletişim araçlarının gelişmesi sonucu geleneksel çocuk oyunları nitelik değiştirmiş, hatta eskisi gibi oynanmaz olmuştur.
Ülkemizde oynanan geleneksel oyunlar genellikle taşla ve sopayla oynanan ya da topla oynanan kovalamaca tarzında oyunlardır. Kitabın ilk bölümünde oyunun tanımı, tarihçesi, oyunlarda kullanılan bazı tekerlemelere yer verilmiş, ikinci bölümünde ise ilköğretim ve ortaöğretimde, araçlı ve araçsız olarak oynanabilecek geleneksel oyunlar ele alınmıştır.
John D. Bransford, Ann L. Brown, Rodney R. Cocking, M. Suzanne Donovan, John D. Bransford, James W. Pellegrino Bebekler ne zaman öğrenmeye başlar? Uzmanlar nasıl öğrenir ve yeni başlayanlardan farkı nedir? Öğrencilerin daha etkili öğrenmelerine yardımcı olmak için, öğretmenler ve okullar müfredat, sınıf ortamı ve öğretim teknikleri ile ne yapabilir?

Bu kitap; zihin, beyin ve bu ve diğer sorulara cevap veren öğrenme süreçleri hakkında heyecan verici yeni araştırmalar sunuyor. Birçok bilim dalından gelen yeni bilgiler; bilmenin ne anlama geldiğini anlamak, öğrenme sırasında meydana gelen sinirsel süreçler, kültürün insanların gördükleri ve özümsediği şeylere olan etkisini anlamamızı önemli ölçüde etkiliyor.

İnsanlar Nasıl Öğrenir; bu bulguları ve ulaştığımız sonuçlar üzerindeki etkilerini, bunların nasıl öğretildiğini, çocukların ve yetişkinlerin ne öğrendiklerine nasıl ulaşacağımızı inceler. İnsanlar Nasıl Öğrenir, sınıf aktiviteleri ve öğrenme davranışları arasında gerçek bir bağlantı kurar.
Merhaba Sevgili Anne ve babalar, iyi bir çocuk yetiştirmek iyi ve mutlu bir aileden geçmektedir. Bebeklikten yetişkinliğe giden 0-18 yaş çocukluk dönemi; çocukların bütünsel gelişimini şekillendirmede ve gelecek için temel oluşturmada kritik bir süreçtir. Bu süreçte aile ve çocuk arasında yaşanabilecek krizler kronikleşmeden çözülebilir. Elinizdeki bu eser, ailelerin çocuklarıyla yaşayabilecekleri muhtemel krizlerde farkındalıklarını artırmak adına; iletişim, duygu düzenleme, cinsel gelişim, öfkeyle başa çıkma, kardeş kıskançlığı, problemli davranışlar ve bu davranışlarla baş etme süreçlerine ek olarak engelli çocukların sosyal-duygusal gelişimi ile dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna ilişkin bilgileri de kapsamaktadır. Ebeveynler çocuklarını büyütürken onlar için her zaman en iyi ve en doğru olanı isterler ancak bu süreçte gelişimsel krizler kaçınılmazdır. “İyi Aile İyi Çocuk”, ailelere bu krizlerle etkin bir şekilde baş edebilme yollarını göstererek; aile üyelerinin duygularını daha rahat ifade edebilecekleri, birbirlerini daha iyi duyup anlayabilecekleri bir iletişim ortamına nasıl ulaşılacağını öğretiyor
Inger Maier Küçük kuzu Kırpık, annesinden ayrılmaktan korkmaktadır. Gelin Kırpık’ın bu korkuyla nasıl başa çıkacağını birlikte görelim.
Kırpık Annesinden Ayrılmaktan Korktuğunda, ayrılma kaygısı gibi çeşitli korkuları olan çocuklar için destekleyici ve yol gösterici bir kitaptır.
Füsun Aygölü, Melis Seray Özden Klinik psikolojide bebek, çocuk ve ergenlerle yapılan psikoterapötik çalışmalarda ilk görüşme hem vakanın gelişimsel öyküsünün alınması hem de kurulan ilk ilişki bakımından önem taşımaktadır. İlk görüşmelerde, terapötik sürecin ileride nasıl şekilleneceği ve terapinin hangi yaklaşımla devam edeceği saptanabilmektedir.
Bu kitabın yazılmasındaki amaç, klinik alanda çalışan psikologların vaka paylaşımlarıyla teori ve pratiğin bir araya getirilerek alanda çalışan meslektaşlarımıza katkıda bulunmaktır. Kitapta; bebek, çocuk ve ergen danışanlarla üç yıl süren süpervizyon çalışmaları süresince yapılan ilk görüşmelerden esinlenilerek kurgulanmış on beş vaka örneği sunulmuştur.
Kızbes Meral Kılıç, Hasan Tahsin Kılıç, A. Şebnem Soysal Acar Öfke, duygularımızdan sadece birisidir. Olumsuz durumlarla ve özellikle saldırganlıkla ilişkili olan öfke, anormal bir duygu değildir ancak kontrol edilemediğinde “anormal” durumlara neden olur. Son yıllarda ülkemizde, hemen her alanda öfke duygusu ile ilişkili olarak saldırganlık, kavga ve şiddet gibi durumlarda çok ciddi artışlar söz konusudur. Bu artışın birçok nedeni olmakla birlikte, temelde çocukluk döneminden itibaren öfkenin nasıl kontrol edilebileceğinin öğrenilememesi de önemli bir etkendir.
Kontrol Edilebilir Öfke kitabı, çocuklarımızın ileride karşılaşacakları problemleri öfke krizleri yaşamadan çözebilmeleri ve ailelere yardımcı olabilmesi amacıyla yazılmıştır.
6-12 yaş dönemi çocuklarının bilişsel, sosyal, duygusal ve motor gelişim düzeyleri göz önünde bulundurularak bilişsel davranışçı yaklaşım doğrultusunda hazırladığımız kitabımızın yararlı olmasını dileriz.
Asuman Alnıaçık, Aynur Akıncı Aydoğan, Berkin Özyılmaz Kırcali, D. Melek Er Sabuncuoğlu, Demet Gülaldı, Funda Elmacıoğlu, Gülberk Benan Özan, Meryem Bulut, Neslihan Kuloğlu Türker, Sema Acar, Şaziye Senem Başgül, Şebnem Gümüşcü, Tuba Eren Çocuk konusunda yapılan çalışmalar sosyolojik ve teknolojik yenilikler, toplumsal değişiklikler ve olağanüstü yaşam deneyimlerine bağlı olarak değişiklikler göstermekte ve alanlar arasında bilgi akışı yeterince sağlanamayabilmektedir. Bu kitap; konu, çocuk olunca, özveri ile çalışan pek çok bilim alanından küçük bir ekiple ve konu, çocuk olunca, ortak hareket noktası olmayı hedefleyen bir anlayışla hazırlanmıştır.
Konu, çocuk olunca, profesyonellerce birleşilen nokta, olası en yüksek yararı sağlamak için çocuğa bulunduğu çevrede verilecek disiplinler üstü hizmetlerin belirlenmesi, planlanması ve sunulmasıdır. Bu anlayışla, yeni doğan, bebek, erken çocukluk, okul çağı, ilk-orta-son ergenlik dönemlerini içeren 0-18 yaşları arasındaki çocukları kapsayan içerikte her biri kendi bilim alanında deneyimli akademisyenler, çocukluğun tarihsel süreci, dil gelişimi, işitme gelişimi, oyun, bibliyoterapi, bağlanma, beslenme, pozitif disiplin, davranış sorunları, dikkat eksikliği ve baş etme yolları, ölümün doğru şekilde anlatılması konularını olgu paylaşımları ile hazırlamışlardır.
Konu, çocuk olunca, okuyucusu olan profesyonellere, ebeveynlere ve çocuk konusunda eğitim alan ve bilgi edinmek arzusunda olanlara, “çocuk” konusuna farklı bir bakış açısı sunmayı amaçlamaktadır.
Arzu Özyürek, Ayşen Yalın, Derya Atalay, Fatma Güngören, Habibe Tokuşlu, Hatice Keser, Kübra Aldırmaz, Meryem Esra Öztabak, Nagihan Yıldırım, Neslihan Akçay Karapınar, Şenay Şirin, Zeynep Sena Derdiyok Gelişim ve öğrenmeyle ilgili pek çok kaynakta, kuramsal yaklaşımlara ve kuramcıların görüşlerine yer verilmektedir. Bilim insanları, kuramsal çalışmalarını ortaya koymadan önce doğdukları aile ve büyüdükleri ortam, yaşam şartları ve deneyimlerinin etkisiyle bu sürece hazırlanmaktadırlar. Akademik çalışmaların temelinde çocukluk yaşantıları ve deneyimlerinin yer alması nedeniyle bu kitapta kuramcıların çocukluktan itibaren yaşantıları ve sonrasında kuramsal çalışmalarına yer verilmiştir. Gelişim alanı odaklı diğer kaynaklardan farklı olarak bu kitabın çıkış noktası kuramcılar olmuştur. Kitapta, gelişim alanlarıyla ilgili kuramcıların kronolojik bir sırayla ele alınmasının ardından alanda öne çıkan kuramcılar soyadına göre alfabetik olarak sıralanmış, çocukluğu ve aile yaşamı, eğitimi ve çalışmaları, kuramsal yaklaşımları, gelişimsel konulara bakışı, etkilendiği ve etkilediği diğer bilim insanlarıyla ilgili bilgilere yer verilmiştir. Kitap; gelişimle ilgili alan çalışanlarına, öğrenciler ve akademisyenlere, kuramcılarla ilgili bilgileri çalışma notları şeklinde sunmaktadır.
Alev Önder, Arzu Özyürek, Binnur Yıldırım Hacıibrahimoğlu, Ceren Arı Arat, Filiz Erbay, Gülşen İlçi Küsmüş, Gülümser Gültekin Akduman, Hande Güngör, Hatice Erten Sarıkaya, Hülya Gülay Ogelman, Meral Taner Derman, Nazife Koyutürk Koçer, Neslihan Durmuşoğlu Saltalı, Özlem Gözün Kahraman, Seda Saraç, Tuğba Abanoz Küçük Çocuklarda Saldırganlık ve Zorbalık isimli bu kitap kapsamında; saldırganlık ve zorbalığın ilişkili oldukları kavramlar, türleri ve etkileri ele alınmıştır. Ek olarak yaşamın ilk yıllarındaki saldırganlık ve zorbalık kavramları, bireysel ve ailesel değişkenler, arkadaşlık, sosyal-bilişsel unsurlar, öğretmen ve eğitim ortamı, kitle iletişim araçları, engelli çocuklar, okulda ve evde önlenmesi ve değerlendirilmesine yönelik konu başlıklarına yer verilmiştir. Ayrıca son bölümde, akran saldırganlığı konulu iki ölçme aracının geliştirilme süreci yer almaktadır. Küçük Çocuklarda Saldırganlık ve Zorbalık kitabının; araştırmacılara, uzmanlara, öğretmenlere ve öğretmen adaylarına yararlı olmasını ümit ediyoruz.
Angela Losardo, Angela Notari Syverson Erken çocukluk eğitimcileri; kültürel, dilsel veya gelişimsel olarak farklı çocuklarla çalışmaya hazırlanırken alternatif değerlendirmelerin temellerini bilmeye ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle, bu çok satan ders kitabının ikinci basımı, her eğitimcinin profesyonel hazırlığının bir parçası olmalıdır. Erken çocukluk özel eğitiminde üst düzey yetkililer tarafından geliştirilen ve 2001'de ilk basımından bu yana yaygın olarak benimsenen bu eser; demografik, araştırma, teknoloji ve mevzuattaki değişiklikleri yansıtacak şekilde dikkatlice güncellendi. Sekiz yaşına kadar olan çocukların eğitimcileri;
• altı popüler alternatif değerlendirme yöntemini (doğal, odaklanmış, performans, portfolyo, dinamik ve müfredat temelli dil) öğrenecek,
• her yaklaşımın avantajlarını ve sınırlamalarını keşfedecek,
• değerlendirme ve müdahale arasında etkili bağlantı kurabilecek,
• ailelerle işbirliği ve fikir birliği oluşturabilecek,
• farklı ihtiyaçları olan çocukların kısa öyküleriyle uygulamadan değerlendirme yöntemlerini görebilecek,
• kapsayıcı ortamlarda öğretim için başarılı stratejiler keşfedebilecek,
• kapsamlı, çok boyutlu değerlendirme yaklaşımları sağlamak için disiplinler arası bir çerçeve uygulayabilecektir.
Bölüm değerlendirme soruları, olgu çalışmaları, bir sözlük ve örnek içerik gibi geliştirilmiş öğrenci dostu özelliklerle, kolej ve üniversite eğitmenleri bu kitabı alternatif değerlendirmeleri tanımak için ideal bulacaklardır. Güvenilir araştırma ve en iyi uygulamalara dayanan bu ikinci basım, çocuklara hizmet sunan eğitimcilerin tüm küçük çocukların güçlü yönlerinin ve ihtiyaçlarının tam resmini yakalamasına ve onlara uygun, bireyselleştirilmiş eğitim sağlamasına yardımcı olacaktır.
Erhan Akın, Oğuzhan Yıldırım, Aykut Narin Masalların Terapötik Gücü adlı kitap, masalın büyüleyici yönünü ve insan yaşamına sunduğu benzersiz katkıyı farklı bir disiplinden incelemeyi amaçlamaktadır. Masalın binlerce yıl öncesindeki konumu ile modern çağdaki görünümünü bir arada inceleyerek özellikle masalın terapötik süreçteki uygulamalarından söz etmektedir.
Bu kitap, barındırdığı farklı masallar aracılığıyla çocuk, ergen ve yetişkinlik dönemindeki bireylerle çalışan ruh sağlığı profesyonellerine bir rehber görevi görebilir. Bunun yanında öğrencilerinin ve çocuklarının dilsel, ruhsal, duygusal, sosyal ve zekâ gelişimine fayda sağlamak isteyen eğitimcilerin ve ebeveynlerin masalı etkin şekilde kullanmasına destek sunabilir.
Masal ve psikoloji gibi çok sayıda ortak özelliğe sahip olan farklı iki disiplinin bir arada incelendiği ilk kaynaklardan biri olan kitabın hem masal ve edebiyat hem de psikoloji ve dil eğitimi alanına önemli katkılar sunacağı öngörülmektedir.
Masallar, yalnızca çocukları uyutmak için değil aynı zamanda yetişkinleri uyandırmak görevini de görür. Tolstoy'un da söylediği gibi “Bir insanı bedenen ameliyat etmek için uyutmak, ruhen ameliyat etmek için ise uyandırmak gerekir”.
Yaşamın zorluklarına karşı uyanık kalabilmek dileği ile…
Hülya Gür Bu kitap; ilkokul, ortaokul öğretmen ve öğrencilerine, sınıf öğretmenliği ve ilköğretim matematik öğretmenliği bölümündeki öğretmen adaylarına, çocukları ile kaliteli zaman geçirmek isteyen ailelere büyük bir kaynak olacaktır.
Bu kitap eğitim fakültelerinde seçmeli dersler için, ilkokul ve ortaokuldaki seçmeli dersler için bir kaynak niteliğindedir.
Sonuç olarak bu kitabın, matematik ve sınıf öğretmeni adaylarına, geometri öğrenenler, matematik ve geometri ilişkisini görmek isteyenlere yararlı olması dileklerimle.
Chris Calland, Nicky Hutchinson Eğer bütün çocuklar uzun boylu veya düz saçlı olsaydı ve tüm köpekler fino köpeği gibi görünseydi dünya daha mutlu bir yer olur muydu?
Bu keyifli neşe veren hikayede, Mine ve onun eğlenceli arkadaşı Maksi kendi bedenlerini sevmeyi öğreniyorlar.
Emmi Smid’in keyifli çizimleri ile hayat bulan Mine ve Maksi Her Şey Yolunda, ebeveynlerin olumlu beden imajları hakkında onlara nasıl yardımcı olacağı konusunda da rehber niteliğinde.
David L. GALLAHUE, John C. OZMUN, Jackie D. GOODWAY Gün sabahından, insan çocukluğundan belli olur. (John Milton)

Hareket yaşamdır. İşimizde ve oyunumuzda yaptığımız her şey hareketi kapsar. Varlığımız; kalbimizin atışına, akciğerlerimizin nefes alıp vermesine, otomatik ve yarı otomatik hareket süreçlerine ve yaşamımıza dâhil olan diğer istemli hareketlere bağlıdır. Motor kontrolünü ve motor koordinasyonunu nasıl kazandığımızı anlamak, nasıl yaşa-dığımızı anlamanın temelidir. Etkili bir öğretim ve öğrenme süreci için atılacak ilk adım tipik olarak gelişen bireyin gelişimsel sürecini anlamaktan geçer. Bu anlayış, sınıfta, spor salonunda ya da oyun alanında eğitimin çekirdeğini oluşturur.
Gelişimsel yetersizliği olan bireylerin motor gelişim özelliklerinin bilinmesi, uygulanacak müdahale, terapi ve tedavi programlarına sağlam bir temel oluşturur. Motor gelişimi gebelikle başlayan, yaşam boyunca devam eden bir süreç yaklaşımı içinde ele alan bu kitap; spor bilimleri, fizyoterapi, ergoterapi, özel eğitim, erken çocukluk eğitimi ve sınıf öğretmenliği alanlarında çalışan öğretim elemanlarına ve öğrencilere yönelik hazırlanmıştır.
Fatma Özge Ünsal, Gülden Uyanık, Naomi L. Baum Erken çocukluk döneminde temelleri atılan başa çıkma becerileri çocukların ilerleyen yaşam deneyimlerine eşlik edecek önemli temel becerilerdendir.
Bu kitapta çocukların psikolojik dayanıklılıklarını geliştirmeye yönelik becerileri desteklemek için eğitim etkinliklerinin yer aldığı ve etkililiği araştırma ile kanıtlanmış bir program önerisini yer almaktadır. Program içinde yer alan çalışmalar okul öncesi öğretmenleri için sınıf ortamında pratik ve uygulanabilir aşamalı etkinliklerden oluşan bir rehber niteliği taşımaktadır. Program hem çocuklara zorluklarla baş etme becerileri kazandırmakta hem de öğrenme ortamlarını daha pozitif hale getirmeye yardımcı olmaktadır. Ayrıca ekolojik bir iyileşme ve güçlenmeyi merkeze koymasından dolayı öğretmenler ve aileler için bilgilendirme mektuplarını da içermektedir. Geleceğe daha umutla bakan çocuklar yetiştirmeyi hedefleyen bu programın bir diğer amacı da psikolojik dayanıklılık geliştirme araçlarına ilişkin bir model sunmaktadır. Özellikle yaşadığımız bu zor günlerde ihtiyaç duyanların yardımına koşması ve hep birlikte güçlenmemize yardımcı olması umuduyla…
Esra Işık, Haktan Demircioğlu Okul Öncesi Dönem Bilinçli Farkındalık Aile Eğitim Programı kitabı, okul öncesi dönem davranış problemi olan çocukların ailelerine yönelik geliştirilen bir aile eğitim programıdır. Kitabın ilk bölümünde aile eğitim programlarının tarihçesi, aile eğitim programlarına duyulan ihtiyaç, Türkiye'de ve diğer ülkelerde yaygın olarak kullanılan aile eğitim programları ele alınırken, ilerleyen bölümlerde “Okul Öncesi Dönem Çocuklarının Ebeveynlerine Yönelik Geliştirilen Bilinçli Farkındalık Aile Eğitim Programı"nın geliştirilme sürecine ilişkin tüm detaylara yer verilmiştir. Kitapta, geliştirilen programın içeriğini oluşturan kuramsal bilgilerin yanı sıra programda kullanılan etkinlik şablonları, aile bilgi formları ve eğitim oturumları slaytları da yer almıştır.
Keyifli olduğu kadar zahmetli ve bir o kadar da yorucu bir süreç olan ebeveynlikte, ebeveynlerin çocuk yetiştirme sürecinde karşılaştıkları güçlüklerden biri olan "problem davranışlar"ı zamanında tespit ederek kalıcı hâle gelmeden üstesinden gelebilmelerine yardımcı olarak süreci en iyi şekilde yönetebilmelerine katkı sağlayacağını düşündüğümüz kitabın, çocuk odaklı çalışan profesyonellerin aile eğitimi uygulamalarına rehberlik etmesini ve katkı sunmasını diliyoruz.
Bilinçli aile, mutlu çocuk; mutlu çocuk, mutlu birey; mutlu birey, mutlu toplumdur.
Joan L. Luby “Kapsamlı bir şekilde yazılmış ve düzenlenmiş bu kitap; beyin gelişimi, duyarlı dönemler ve erken dönemde bakım ortamının gelişime etkisi üzerine öğretici bilgilerle, çocukların ruh sağlığı hakkında temel bir kavramsal çerçeve çizmektedir. Ayrıca okul öncesi dönemde etkili olduğu kanıtlanmış müdahaleleri de içermektedir. Bu nedenle, çocuk ruh sağlığı uzmanları ve gelişim üzerine çalışan araştırmacıların mutlaka okuması gereken kitaplardan biridir."
-Charles A. Nelson III, PhD, Pediatri ve Sinirbilim Profesörü, Harvard Tıp Fakültesi;
Richard David Scott Kürsü Başkanı, Boston Çocuk Hastanesi
"Bu güncel kitap; öğrenciler, klinisyenler ve okul öncesi dönemdeki çocukların ruh sağlığıyla ilgilenen herkes için değerli bir kaynaktır. Erken dönem psikopatolojiler ve tedavilerdeki son gelişmeleri bilimsel bir çerçevede sunması ve akıcı bir şekilde okunabilmesi öne çıkan özellikleridir. Prof. Dr. J. L. Luby, erken çocukluk dönemindeki psikiyatrik durumlar ve terapötik müdahaleler hakkındaki bilgilerin yaygınlaştırılmasına önemli bir katkı sağlamaktadır."
-Alicia F. Lieberman, PhD, Irving B. Harris Bebek Ruh Sağlığı Bölümü,
California Üniversitesi, San Francisco
“Olağanüstü bir çalışmanın incelikli bir şekilde gözden geçirilmesinin sonucu olan bu kitabın, bolca atıf alacağından eminim. Bölümlerde bilimsel veriler anlaşılır bir şekilde özetlendiğinden, okuyucular hem bilimsel hem de klinik açıdan yararlı pek çok şey bulacaklardır. Kitabın en etkileyici yanı, erken çocukluk dönemi normal beyin gelişimini ve önemli klinik sorunları gelişimsel nörobilim zemininde ele almasıdır."
-Lauren S. Wakschlag, PhD, Profesör, Fakülte ve Bilimsel Gelişim Sorumlusu Başkan Yardımcısı,
Tıbbi Sosyal Bilimler Bölümü, Northwestern Üniversitesi
Okul öncesi dönemdeki çocuklarda psikiyatrik bozuklukların gelişimini kapsamlı bir şekilde inceleyen bu kitap, önemli bilimsel ve klinik gelişmeleri içerecek şekilde gözden geçirilmiştir. Alanında yetkin araştırmacılar, hızlı beyin gelişiminin yaşandığı bu dönemde davranışsal ve duygusal sorunların nasıl ortaya çıktığını ve etkili bir şekilde nasıl tedavi edilebileceğini incelemektedir. Küçük çocuklarda davranış bozuklukları, dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu, anksiyete bozuklukları, depresif bozukluklar, otizm spektrum bozukluğu, bağlanma bozuklukları ve uyku bozuklukları hakkında güncel bilgiler sunulmaktadır. Bu kitapta, klinik yaklaşımların tanımları da dahil olmak üzere okul öncesi çocuklar ve bakım verenler için ebeveyn-çocuk etkileşim terapisi, bilişsel-davranışçı terapiler, bağlanma temelli terapiler gibi bir dizi müdahale yöntemi gözden geçirilmekte ve ampirik kanıt temelinin güçlü yönleri ve sınırlılıkları tartışılmaktadır.
Ülkemizde erken çocukluk döneminde yapılan araştırmaların giderek artmasına rağmen bebek ruh sağlığı alanında etkin ve kapsamlı kaynaklar oldukça kısıtlıdır. Bu kitap ile, alandaki bu eksikliğin giderilmesine katkı sağlanması amaçlanmıştır. Erken çocukluk dönemi ve gelişimle ilgilenen tüm profesyoneller için bir başucu kitabı olacağını düşünmekteyiz.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü, Bebek Ruh Sağlığı Birimi