Yetişkin Psikoterapisi \ 2-2
Mehmet Ak, İsmet Kırpınar, Murad Atmaca, Arzu Erkan, Özkan Güler, Şahin Kesici, Neslihan Akkişi Kumsar Bilişsel davranışçı terapi (BDT) alanında çalışanlara yönelik hazırlanan ve yoğun ilgi gören Klinik Uygulamada Bilişsel Davranışçı Terapi-1 kitabının devamı niteliğinde tasarlanan bu eserde, ilkinde yer almayan farklı psikiyatrik bozukluklarda BDT anlatılmıştır. BDT'de kullanılan metaforlar, psikotik bozukluklar, somatizasyon ve somatoform bozukluklar, travma sonrası stres bozukluğu, bağımlılık ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunda BDT yazarlar tarafından kaleme alınmıştır. Ayrıca “Bilişsel Davranışçı Sanat Terapisi” bölümü alanda çalışanlar için ufuk açıcı olacağı düşünüldüğünden eklenmiştir.
Psikoterapi ile ilgilenen, ruh sağlığı alanında çalışan ve BDT öğrenme ve uygulama hevesinde olan sizler için faydalı olmasını diliyoruz.
Mandie Holgate BAŞARINIZLA ARANIZDA NEYİN DURDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ? SİZ! KORKULARINIZLA BAŞA ÇIKMAK İÇİN BAKIŞ AÇINIZI DEĞİŞTİRİN VE BAŞARI ŞANSINIZI ARTTIRIN.
Hata yapma korkusu, toplum içinde konuşma korkusu, kendiniz olma korkusu, ne istediğinizi dile getirme korkusu, HAYIR deme korkusu, değişiklik korkusu ve daha nicesi. Hepimizin, bizi geri çeken korkuları vardır.
Korkunu Yen, size adım adım korkularınızı yenerek istediğiniz sonuçlara ulaşmanızda yardımcı olacak. Kısa, okuması kolay, mesleki terimlerden uzak bölümlerde; hepimizin dehşete düştüğü hayır demek, kibirli değil öz güvenli görünmek, ne istediğinizi dile getirmek, toplum içinde konuşmak gibi konuları aşmanız için yazılmış birçok kanıtlanmış strateji, yetenek ve araç keşfedeceksiniz.
GÜNLÜK DAVRANIŞ, DÜŞÜNCE, İNANÇ VE DEĞERLERİNİZİ DEĞİŞTİREREK HAK ETTİĞİNİZ SAYGIYI KAZANIN.
Tammi D. Kolski ,Arthur E. Jongsma, Jr. Rick A. Myer Kriz Danışması ve Travmatik Olaylarda Tedavi Planlayıcı, ulusal ya da yerel sağlık kurumlarının, sağlık şirketlerinin, bakım merkezlerinin ve sağlık örgütlerinin taleplerini yeterli bir şekilde karşılayacak somut tedavi planlarının hızlı bir şekilde ve kolayca geliştirilmesi için gerekli bütün özellikleri taşımaktadır. Kitap;
Ampirik/görgül olarak desteklenmiş, kanıta dayalı tedavi müdahalelerini içermekte,
Çocuk istismarı ve ihmali, yetişkin ve çocuk intiharı, iş kaybı, felaket, TSSB, cinsel istismar, zorbalığı da kapsayan okulda travma, ani ya da kazara ölüm ve iş yeri şiddeti gibi yaklaşık 27 davranış temelli problem içermekte,
Önceden belirlenmiş 1.000'den fazla tedavi amacı, hedefi ve müdahalesi sıralamakta, ek olarak uygulayıcının kendi tedavi planı seçeneklerini yazabileceği boş alanlar içermekte,
Kullanımı kolay referans formatı ile uygulayıcının tedavi planındaki bileşenleri, ilgili davranışsal problemle eşleştirebilmesini sağlamakta,
Psikolojik yardım hizmeti için ödeme yapan ve akreditasyon/denklik sağlayan kurumların gerekliliklerini karşılayacak örnek bir tedavi planı
Yıldırım B. Doğan Öyküdeki yalancılar, mumlarını ceplerinde taşıyanlardır. Kullanma şansı arayıp dururlar. Bulunca yakmak isterler. Cepte taşınan mum küflenir. Yanmaz. Yanar gibi olsa da anında söner.
Yanmamış ama sönebilen mumlar ancak ve ancak bir öykünün konusu olabilir. Bu tür öykülere şerbetli iki kulağım, konuşanı dinlemenin yorgunluk vermeyeceği bir aklım var. Bu nedenle kimse öykülerine beni tanık kılmak istemez. Gene de belleğime bulaşmasına engel olamadığım öyküler yok değil.
Bu kitap, belleğime bulaşmış sayıca az öykülerden bir kaçını içerir. Seçtiklerim, evliliklerde kendini en sık yineleyen türden öykülerdir. Yaşayan kişilerle yaşanan olaylarla benzerliği rastlantıdır. Dedim ya öyküsü böyle!
Ya yaşamışsınızdır ya da okumuşsunuzdur.

Deniz Güler, Pınar Algedik Demirayak, Duygu Hiçdurmaz, S. Gülfem Çakır Çelebi, Zeynep Ayça Terzioğlu, Volkan Demir, Günseli Orhon, Melike Tekindal, Semanur Öztemiz, Öznur Bayar, Özlem Haskan Avcı, Saadet Zümbül, Mine Aladağ Değerli ruh sağlığı çalışanları,
ruh sağlığı meslek elemanı yetiştiren alan uzmanları
ve bu alanda eğitimine devam eden aday ruh sağlığı çalışanları,
kısacası şimdiki ve gelecekteki meslektaşlarım,
bu kitap SİZİN İÇİN, BİZİM İÇİN tasarlandı.

UNUTMAYIN!
EĞER RUHSAL, ZİHİNSEL VE FİZİKSEL OLARAK YETERİNCE “İYİ” DEĞİLSENİZ
BAŞKALARININ “İYİLİĞİNE” DE
YETERİNCE KATKI SAĞLAYAMAZSINIZ.

Bu kitap iyilik hâlinizle ilgilenmeniz için geliştirilmiş,
kuram ve uygulamayı birleştiren
bir öz bakım rehberi niteliğindedir.
Richard G. Erskine Eric Berne’ün büyük katkıları ile oluşturulan Transaksiyonel Analiz (TA) Kuramı, Berne’den sonra onun kurduğu temeller üzerinde bu alanda çalışan çağdaş yaklaşımlarla gelişmeye devam etmektedir. Bu kitapta, alandaki değerli uzmanların TA konusundaki yeni ufuklara doğru derin yolculuklarında edindikleri deneyimleri ve vaka örnekleri ile çok farklı tarzda terapi yaklaşımlarını bulacaksınız. Sizler bu yeni yaklaşımları, karşılaştığınız farklı tür bozuklukların terapisinde etkili bir şekilde uygulayabileceksiniz.
Bu kitapla, özellikle tedavisi çok zor olan obsesyonun nasıl tedavi edilebildiğini; kişilik bozukluklarının tedavisinde çok farklı tedavi biçimi olan ekip yaklaşımını; danışanla terapinin tıkandığı yerde kuşaklar arası terapinin nasıl işe yaradığını ve bireylerin tedavisinde regresyonun (yaş gerilemesinin) nasıl kullanıldığını; bireyleri raydan çıkaran çocukluk komutlarını ve yeniden karar alma süreci ile danışanların nasıl iyileşebileceğini vb. çok değerli bilgileri öğrenecek, bunların nasıl uygulandığını görecek ve kendi terapötik yaklaşımlarınızı geliştirme ayrıcalığına sahip olacaksınız.
Müge Yukay Yüksel, Ezgi Özkan Kuruçay, Mine Sayın, Çiğdem Demir Çelebi, Bilge Kurt, Enver Ulaş, Hacer Yalçıntaş, Neslihan Yaman, Emine Beyza Özoğlu, Zeynep İnce, Derya Eryiğit, Azize Nilgün Canel, Bilge Nuran Aydoğdu, Işıl Tekin, Simel Parlak, Deniz Çanga “Orta ve İleri Yetişkinlikteki Bireylere Yönelik Grup Programları”, psikolojik danışman, psikolog, sosyolog, sosyal hizmet uzmanı ve tıp alanında çalışan uzmanlar kadar, henüz bu alanlarda öğrenim görmekte olan öğrencilere yönelik olarak da hazırlanmıştır. Yaşlı nüfusun artması, bu popülasyona yönelik hizmetlerin çeşitlenmesi gerekliliğini doğurmuştur. Yaşlı bireyin hayatındaki ekonomik, psikolojik, sosyal ve sağlıkla ilgili değişiklikler ve sorunlar, yaşlıları olduğu kadar onlarla yaşayanları da etkilemektedir. Sonuçta yetişkinlik yıllarından itibaren bireylerin karşılaşması muhtemel olan sorunlara ilişkin farklı yaklaşımlar benimsenerek, çeşitli çalışmaların yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyaçtan yola çıkarak hazırlanmış “Orta ve İleri Yetişkinlikteki Bireylere Yönelik Grup Programları” kitabında, yetişkinlik yıllarından itibaren yaşanabilecek sorunların çözümüne yönelik programlar ve sağaltıcı içerikler planlanmıştır. İncelemekte olduğunuz kitap dört işlevsel kısımdan oluşacak şekilde tasarlanmıştır. Kitabın birinci kısmında “orta ve ileri yetişkinlik dönemindeki sosyal meselelere” değinilmiştir. Bu bölümde, iletişim becerilerinin desteklendiği, bilgi verici danışmanlık hizmetinin yer aldığı, psikoeğitsel, yaşam döngüsünü temel alan grup terapisi bazlı, menopoz ve andropoz dönemine uyumun, ileri yetişkinlikte kariyer planlamasının, emeklilik sonrası sosyal yaşam becerilerinin ve boş zamanları etkin bir şekilde değerlendirmenin sağlanabileceği oturumlar planlanmıştır. İkinci kısımda “ileri yetişkinlikte değişen döngüye uyum” sürecini, değişen rollere uyum, boş yuva sendromu, ikinci evliliğe uyum, büyükanne ve büyükbabalık becerilerini geliştirme başlıkları altında ele alan bilişsel davranışçı, psikoeğitsel, öyküsel terapi ve farkındalık temelli tekniklere dayalı grup oturumları geliştirilmiştir. Üçüncü kısımda “ileri yetişkinlikte özel gruplara psikolojik destek” başlığı altında özel bakıma muhtaç, engellilere ve Alzheimer hastalığına yakalananlara bakmakla yükümlü olan ve yoğun bakımda yetişkin hastası olan kişilere yönelik psikolojik destek grupları planlanarak, bu özel gruplarla yaşayan bireylerin ruh sağlıklarını korumak hedeflenmiştir. Dördüncü kısımda ise “ileri yetişkinlikteki bireylere psikolojik destek” sağlamayı amaçlayan, depresyon, ölüm korkusu ve yas süreciyle başa çıkmaya çalışan bireylere yönelik, bilişsel davranışçı, dışavurumcu, hümanist ve manevi yaklaşımlarla desteklenmiş grup çalışmaları hazırlanmıştır.
Uygulaması zevkli ve pratik olan egzersizlerle desteklenmiş “Orta ve İleri Yetişkinlikteki Bireylere Yönelik Grup Programları” kitabının, yaşlılık dönemindeki bireylere destek olmaya gönüllü olanların rahatlıkla kullanabileceği bir kaynak olacağını umuyoruz.
Ayfer Summermatter, Ayşegül Yetkin Tekin, Elif Bestenigar Mert, Elif Ergüney Okumuş, Fatih Usta, Feyzanur Taştekne, Gizem Çeviker, Hale Nur Kılıç Memur, Neslihan Yaman, Nur Başer Baykal, Tuba Kalay Usta Çok hızlı bir değişim içerisindeyiz; psikoterapiler de dâhil her alanda değişimin etkileri gözleniyor. Bu kitap da size farklı gerçeklikler ve yöntemler sunuyor. İlk bölümde, postmodern felsefenin terapiler üzerindeki etkilerini okuyoruz. Sonrasında, Diyalektik Davranış Terapisi ile terapist danışan ilişkisinin geleneksel yöntemlere kıyasla nasıl değiştiğini gözlemliyoruz. EMDR ile beynimiz, bedenimiz ile travmalar arasındaki bağlantılara eğiliyoruz. Şema Terapi bizi erken dönem çocukluk anılarına götürüyor. Ebeveynle kurulamayan ilişkinin terapist ile nasıl kurulduğunu ve sonrasında kişinin kendine nasıl ebeveynlik yapabileceğini anlatıyor. Kabul etmeyi ve hayata devam edebilmeyi Kabul ve Kararlılık Terapisiyle öğreniyoruz. Mindfullness Temelli Bilişsel Terapi bizi biliş ve davranışın ötesine taşıyor. Gerçeklik Terapisi ile kararlarımızı gözden geçiriyor, gerçekten isteyip istemediklerimize odaklanıyoruz. Çözüm Odaklı Terapi sorunu dışsallaştırıyor: “Sen sorun değilsin, sadece bir sorunun var.” diyor. Logoterapi anlamın anlamını aktarıyor, insanın anlama ne kadar da muhtaç olduğunu gösteriyor. Pozitif Psikoloji ile umutla tanışıyoruz, kendimizi ve hayatımızı sanki daha fazla kabul ediyoruz. Naratif Terapi hikâyemize odaklanıyor: “Senin bir sürü hikâyen var. Hangi seni istersin?”. Ve son olarak Sanat Terapi bize kendimizle bağ kurmanın farklı yollarını gösteriyor.
Keyifle okumanız dileğiyle...
Şennur Günay Aksoy Psikodrama, bireylerin yaşadığı sorunları grup içinde sahneleyerek derin bir farkındalık ve dönüşüm sürecine girmelerini sağlayan güçlü bir terapi yöntemidir. Eğitici ve etkileyici bir psikodrama rehberi olan "Psikiyatri Hemşirelerinde Psikodrama Uygulaması" kitabı Dr. Psikolog Şennur Günay Aksoy tarafından kaleme alınmıştır.
Kitap, psikiyatri hemşireliği ve psikodrama hakkında genel ve tanımlayıcı bilgilerin yanında bir psikiyatri hastanesinde çalışan hemşirelerden oluşan grupla yapılan psikodrama uygulamasının tüm aşamalarını içermektedir. Psikodramanın temel prensiplerini anlamak isteyenler için kapsamlı bir kaynaktır.
Psikodramayı sadece bir terapi tekniği olarak değil aynı zamanda bir kişisel gelişim aracı olarak ele alan Aksoy, okuyucuları, dramatik rol oyunları, grup etkileşimi ve yaratıcı ifade teknikleri aracılığıyla içsel dünyalarına bir keşif yolculuğuna çıkmaya davet ediyor. Aksoy, psikodramanın insanların duygusal zenginleşmesine, kendilerini daha iyi anlamalarına ve ilişkilerini güçlendirmelerine nasıl yardımcı olduğunu açıklayarak bu terapi yöntemini grup katılımcılarının yaşamdan getirdikleri somut örneklerle destekliyor.
Yazar bu kitabı, üniversitelerde verilen Psikodrama derslerinde bir uygulama rehberi olabilmesi için kaleme almıştır. Kitap aynı zamanda, psikodramayı profesyonel olarak uygulamak isteyenlere pratik rehberlik sunuyor. Aksoy, psikodrama oturumlarını planlama, grup dinamikleri yönetme ve duygusal güvenliği sağlama konularında detaylı bilgiler sunarak bu alanda çalışanlara kılavuzluk ediyor.
Aksoy'un akıcı üslubu ve derinlemesine içgörüleri, bu kitabı sadece psikodramaya giriş yapmak isteyenler için değil aynı zamanda bu alanda deneyime sahip olanlar için de değerli bir kaynak hâline getiriyor. Bu kitap, psikodrama meraklılarına, derinlemesine çalışan bu terapi yöntemini anlamanın ve uygulamanın kapılarını aralıyor.
Yıldırım B. Doğan Tıp öğrencisi ve tıpta uzmanlık öğrencisinin eğitimi sırasında zorlandığı ya da zorlanacağını düşündüğü tek klinik dal psikiyatridir. Hasta ile iletişim kurma, hastaya nasıl sorarsa bilgi alabileceği ve hastayı nasıl muayene edeceği soruları onu zorlamaktadır. Mideyi çaydanlığa, kalbi pompaya benzeterek zihninde görsel bir şema oluşturarak beden işleyişini anlayabilmektedir. Psikiyatri alanında benzer bir zihinsel şema oluşturması olanaksızdır. Ona farklı gelebilecek yeni öğrenmelere gerek duymaktadır. Şöyle ki; hasta ile nasıl ilişki kuracağı nasıl konuşacağı ve nasıl muayene edeceği soruları önceden yanıtlansın ister.
Bu kitap, aranan yanıtları kapsayan bir çalışmanın ürünüdür. Kitabın yazarı tıp fakültesi öğretim üyesi, emekli bir ruh hekimidir. Çalıştığı kurumda tıp öğrencilerine ve uzmanlık öğrencilerine yıllarca hasta hekim ilişkisi, öyküleme ve muayene dersini vermiştir. Yayınevimizin hekimlerin hizmetine sunduğu bu kitap, alanında örneği sayıca az olanlardan biridir. Bu nedenle önemli bir boşluğu dolduracağı ümidini taşıyoruz.
Bahar Akoğlu, Beril Zeynep Hacıosman, Cansu Selin Yurtseven, Didem Dilge Kum, Elif Yöyen, Emel Aner Aktan, Esra Akcan, Esra Savaş, Fatma Biçer, Fatma Yalçın, Gözde Gündoğdu Meydaneri, Haydeh Faraji, İpek Okkay, Kader Bahayi, Kahraman Güler, Mahmut Yılmaz, Merve Çalık, Neslim Güvendeğer Doksat, Nurhan Naz, Yasemin Yulaf, Zeynep Gümüş Demir, Zeynep Set Psikiyatrik/psikolojik bozukluklar, toplumda sık görülen ve birey, aile ve topluma ağır yük getiren önemli ruh sağlığı sorunlarıdır ve genellikle bu bozuklukların belirtilerine neyin sebep olduğunu anlamak oldukça zordur. Bu bağlamda bu sorunların tanı ve tedavisi son derece elzemdir. Birbiriyle örtüşen semptomları olan ancak farklı müdahale yöntemleri gerektiren birçok bozukluk vardır. Bu bozukluklar doğru tanılandığında güvenilir ve etkili yöntemlerle tedavi edilebilir.
Örneklerle zenginleştirilmiş bu kitap; klinisyenler, terapistler ve danışanlar için psikiyatrik/psikolojik bozuklukların tanı ve tedavi yöntemlerine yönelik çağdaş çözümler önermektedir. Kitapta, her biri alanında uzman doktor, doçent, psikolog, psikiyatrist ve akademisyenlerin kaleme aldığı 30 bölüme yer verilmiştir. Her bir psikiyatrik/psikolojik bozukluğun epidemiyolojisi, güncel araştırmalar ışığında açıklanmış ve bozuklukların tüm yönlerine ilişkin temel yaklaşımlarla birlikte bilimsel olarak geliştirilmiş tanı ve tedavi yöntemleri detaylı bir şekilde sunulmuştur.
Deniz Şarlak • Günlük yaşamınızda hiç fark etmeden bazı tuzaklara nasıl ve neden düştüğünüz konusunda bilinçlenmek,
• Kendinizi tanımak ve bireysel gelişiminizi hızlandırmak,
• Geçmişin yüklerinden ve duygusal kirlerinden arınmak,
• Kişilik özelliklerinizi geliştirmek (Kişiliğinizdeki kuşkuculuk, çekingenlik, kontrolcülük, duygu denetimsizliği ve bağımlılık),
• Psikolojik kökenli bedensel yakınmalarınızdan kurtulmak,
• Anne baba rollerinizi yeniden gözden geçirmek,
• Eş ve evlilik çatışmalarını çözmek,
• İlişkilerinizi düzenlemek,
• Stresinizle başa çıkmak,
• İnsanları derinden anlamak ve etkin dinleme yeteneği kazanmak istiyorsanız psikodrama yolculuğuna yelken açmalısınız…
William E. Glassman, Marilyn Hadad "Psikolojide Yaklaşımlar" psikoloji alanındaki güncel konuları, anlaşılır bir dille sunmakta ve insan davranışlarını anlamada psikoloji biliminin katkılarını tarihsel bir bakış açısıyla aktarmaktadır.
Kitap, okuyuculara psikolojinin beş temel kavramsal çerçevesini (yaklaşımını) sunmaktadır. Bunlar; biyolojik, davranışsal, bilişsel, psikodinamik ve hümanistİk yaklaşımlardır. Her yaklaşıma ilişkin yöntemler, kuramlar, varsayımlar açıklanmakta, bu sayede okuyucu, insan gelişimi, sosyal ve anormal davranış gibi konularda psikolojiye dair genel bir anlayış geliştirebilmektedir.

Başlıca özellikler:
• Temel düşünür kutuları, tanınmış psikologların çalışmalarına ve alana katkılarına ilişkin özet değerlendirme sunmaktadır.
• Bölümlerin sonunda yer alan hepsini bir araya getirirsek tartışmaları, bir problemin tek bir doğru ve bir yanlış yanıtının olmayabileceğini anlatarak, eleştirel düşünmeyi desteklemektedir.
• Kendiniz deneyin aktiviteleri ve egzersizleri, psikolojinin, insanların nasıl düşündüğü, hissettiği ve davrandığıyla ilgilendiğini göstermektedir.
• Günümüz dünyası kutuları, öğrencilere kuramlarla kendi dünyalarını ilişkilendirme konusunda yardımcı olmaktadır.
• Başlıca araştırma yöntemlerinin bir araya getirildiği bölüm, öğrencilerin kendi araştırmalarını yapmaları için yol göstermektedir.
• Oldukça zengin hazırlanmış pedagoji bölümü, sorular ve tartışma bölümleri, bölüm özetleri, anahtar terimlerin tanımlanması, daha fazla okumak için öneriler, sözlük ve kaynakça bölümleri aracılığıyla öğrenmeye yardımcı olmaktadır.
Samuel T. GLADDING, Pearson Psikolojik danışma; karmaşık bir dünyada bir çare, değişim, önleme, gelişme, keşif ve güçlenmeye adanmış bir meslektir. Geçmişte psikolojik danışma, insanlara akıllı seçimler yapma konusunda rehberlik etmeyi vurgulamıştı. Şimdi rehberlik, bu çok boyutlu mesleğin bir yönüdür. Psikolojik danışma süreci ve bağlamı üzerinde odaklanan bu kitap, psikolojik danışmanların neyi nasıl yaptıklarına ilişkin detaylı bilgiler içermektedir
Samuel Gladding'in bu kitabı dört bölümden oluşmaktadır.
• Birinci Bölüm'de; psikolojik danışmanın kısa tarihçesi ve psikolojik danışma eğilimleri, psikolojik danışmanın kişisel ve mesleki yönleri, psikolojik danışmanın etik ve yasal bakış açıları, çok kültürlü toplumda psikolojik danışma ve çeşitli gruplarla psikolojik danışma konuları yer almaktadır.
• İkinci Bölüm; psikolojik danışma ilişkisini kurma, psikolojik danışma ilişkisi içinde çalışma, psikolojik danışma ilişkisini sonlandırma ve başlıca psikolojik danışma yaklaşımlarını içermektedir.
• Üçüncü Bölüm'de; grupla psikolojik danışma, konsültasyon, değerlendirme ve araştırma, ölçme değerlendirme ve tanı konuları incelenmektedir.
• Dördüncü Bölüm ise, yaşam boyu mesleki psikolojik danışma, evlilik eş ve aile danışması, profesyonel okul psikolojik danışması ve öğrenci yaşam hizmetleri, istismar psikolojik danışması ve engellilerle psikolojik danışma, ruh sağlığı ve toplum psikolojik danışması konularını kapsamaktadır.
Psikolojik Danışma -Kapsamlı Bir Meslek-, “Psikolojik Danışma İlke ve Teknikleri” dersi için kapsamlı bir ders kitabı niteliğindedir. Ayrıca, psikolojik danışmanların ellerinin altında başvurabilecekleri bir kaynak kitaptır.
Erdinç Çağlayan, Ezgi Sumbas, Faruk Caner Yam, Gülçin Gökmen Özdemir, Hüseyin Berken Binay, Ozan Korkmaz, Seyit Karaburçak, Sezen Güleç Teknoloji, giderek insan yaşamının ayrılmaz bir parçası hâline gelmektedir. Öyle ki teknolojideki gelişmeler, bireylere sunulan psikolojik yardım süreçlerinde de önemli bir rol oynamaktadır. Bu gelişmeler sayesinde bireylere sunulan deneyimlerin çeşitliliği, sınırları zorlayarak fiziki olanakların ötesine geçmektedir. Fiziki olanakların ötesinde bir bakış açısı sunmak üzere kitapta; bilişsel yetileri iyileştirme ve geliştirme uygulamaları, psikolojik becerileri geliştirmeye yönelik dijital oyunlar, internet tabanlı psikolojik danışma/psikoterapi uygulamaları, akıllı telefon uygulamaları destekli psikolojik danışma/psikoterapi uygulamaları, sanal gerçeklik destekli psikolojik danışma/psikoterapi uygulamaları, yapay zekâ destekli psikolojik danışma/psikoterapi uygulamaları, psikofizyolojik ölçüm ve değerlendirme araçları ve kariyer psikolojik danışmanlığında kullanılan bilgisayar destekli sistemler olmak üzere psikoloji ve teknolojiyi harmanlayan zengin bir içerik, okuyucuyu beklemektedir. Her bölümde konuya ilişkin uygulama alanları, kullanım şekilleri ve örnek uygulamalar başlıkları sunularak ilgililerin saha uygulamalarına ve olası projelerine rehberlik etmek hedeflenmektedir.
Bu kitap, psikoloji ve teknolojinin birlikte kullanımını örnekleyen ve psikolojik danışma ve psikoterapide teknolojik uygulamaları derleyen, yurt içi alan yazında bir ilk olma özelliği taşımaktadır. Ayrıca kitap, çalışmaları ile teknolojiyi birleştirmek isteyen psikolojik danışmanlar, klinik psikologlar, psikiyatri uzmanları ve psikologlar olmak üzere akademide ve uygulamada yer alan tüm ruh sağlığı uzmanlarına yönelik kılavuz niteliğinde bir kaynaktır.
Öznur Gülen Ertosun 2010 yılından sonra popülerlik kazanmaya başlayan ve duygusal dayanıklılık, umut, iyimserlik, öz etkinlik kapasitelerinin sinerjik bütününü ifade eden (pozitif) psikolojik sermaye, literatürde olduğu gibi iş dünyasında da ilgi çekmeye başlayan bir kavram hâline gelmiştir. Ekonomik, beşeri ve sosyal sermayeden sonra sermaye kavramını bir adım daha öteye taşıyan psikolojik sermaye bireysel ve örgütsel kazanımlarda ampirik olarak ispatlanmış olumlu etkiye sahiptir. Bunu yanısıra zekâ, kişilik gibi bireysel özelliklerden farklı olarak eğitim geliştirme çalışmaları ile daha üst seviyelere taşınması mümkün olması bu kavramı özellikle insan kaynakları alanında önemli bir değişken hâline getirmiştir.
Popüler kişisel gelişim çalışmalarından farklı olarak, Luthans ve çalışma arkadaşlarının tasarladığı ortalama 2 saatlik eğitimlerle bile geliştirilebilir olduğu bilimsel olarak kabul görmüştür. Bu çalışma kapsamında verilen eğitimler, metodolojik açıdan güçlü ve kontrollü deneysel tasarımlarla test edilmiş; bulgular açısından uluslararası çalışmalar ile paralel sonuçlara ulaşılmıştır.
Bu kitabın amacı, size bu akademik yolculuğu anlatmanın yanı sıra ampirik olarak pozitif psikolojik sermayenin etkileşim içinde olduğu önemli değişkenler hakkında da öneriler sunmaktır.
Kitap, içerik ve anlatım itibariyle lisans ve üstü düzeyde öğrencileri hedef almakla beraber iş hayatından da ilgili kişilerin faydalanabileceği şekilde tasarlanmıştır.
Hasan TAN Psikolojik yardım İlişkileri, danışmaya gelen problemli danışanla danışman arasındaki ilk ilişkilerden itibaren bu yardım ilişkilerinin tamamen bitimine kadar olan sürecin etraflıca açıklanmasını yapan bir eserdir. Kitapta, ilk psikolojik danışma oturumu ve sonraki oturumların biçimleri, ulaşılmaya çalışılan amaçları ve teknikleri üzerinde durulmaktadır. Konuşturma teknikleri ve her tekniğin psikolojik nitelikleri ele alınmıştır. Psikolojik danışma süreci içinde danışanla yüz yüze gelmenin değişik yaklaşım teknikleri açıklanmıştır. Danışanla danışman arasında kurulan bu psikolojik ilişkilerin sonlandırılmasının önemi ve teknikleri incelenmiştir.
Bu eser, esas itibariyle üniversitelerde bu alanda eğitim görenlerin kullanabileceği bir ders kitabı olarak hazırlanmıştır. Aynı zamanda eğitim kurumlarında ya da benzeri alanlarda bu çeşit yardım ilişkilerinde bulunanlar için yardımcı bir kaynak olabilir.
Başak Öksüzler, Ceren Gökdağ, Elçin Yorulmaz, Ezgi Göcek Yorulmaz, Gamze Gültekin, Gülay Dirik, Melikenaz Yalçın, Nesibe Olgun Kaval, Nimet Serap Görgü-Akçay, Özge Erarslan, Pelin Bintaş Zörer, Seda Sapmaz Yurtsever, Seda Tokgünaydın Arıtürk, Sedef Tulum-Akbulut, Servet Kaçar Başaran, Sıla Derin, Umut Çıvgın, Zeynep Erdoğan Yıldırım Psikoterapi, geçmişten bu yana gizemini koruyan dikkat çekici bir alandır. Klinik psikologlar başta olmak üzere psikiyatri, sosyal hizmetler, psikiyatri hemşireliği, psikolojik danışmanlık ve rehberlik gibi birçok meslek dalının ilgi alanına giren bu alan ile ilgili uzun yıllardır pek çok farklı görüş öne sürülmüş ve hararetli tartışmalara yol açmıştır; hatta bu konuda bugüne kadar milyonlarca bilimsel çalışma yürütülmüştür. Büyük ihtimalle psikoterapi alanındaki bu hareketlilik önümüzdeki yıllarda da devam edecektir.
Günümüz dünyasında gelişmeler çok hızlı yaşanmaktadır; bu değişimden psikoterapi alanı da payını almaktadır. Artık sadece divana uzanıp çocukluğunu anlatma algısının ötesinde psikoterapi alanı, artık farklı türdeki tartışmaları ve değişimleri olanca canlılığıyla yaşamakta ve yansıtmaktadır. Bu kitap ile dünyanın farklı bölgelerinde gerçekleşen bu tartışmaları, klinik psikologların gözünden bir çatı altında toplamak hedeflenmiştir. Kitapta psikoterapi alanındaki güncel bilimsel araştırma yöntemleri başta olmak üzere teknolojinin ve internetin psikoterapiye yansımalarına, anormalin ötesine geçerek olumluya odaklanan pozitif klinik psikolojiye, sağlık kuruluşlarında uygulanan psikoterapi müdahalelerine, hangi psikoterapi yaklaşımının hangi durumlarda etkili olduğuna, herhangi bir uzmana gereksinim duymadan uygulanan kendine yardım araçlarına kadar zengin içerikte farklı konulara dair açıklamalar ve son dönem bilimsel araştırmalardan örnekler bulabilirsiniz. Psikoterapi ile ilgili gelişmeleri takip eden, bu alana dair güncel konuları öğrenmeye istekli ve meraklı kişiler için hazırlanan “Psikoterapide Güncel Konular” kitabı, hem mesleki hem de kişisel yaşamınız için başlangıç niteliğinde önemli bir kaynak olacaktır.
Yıldırım B. Doğan Bireysel psikoterapi (söyleşerek iyileşme) süreci, bireyin “kendi” olurken “ben”i ödüllendirmesi “ben”i yaşarken tutum, duygu ve davranış olarak “kendi”ni zenginleştirmesidir. Çok yalın görünen bu amaç-tanımın mesleksel bir başarı olarak yaşama sıçraması, psikoterapistin beceri eğitimi diye adlandırılabilecek çetin süreci kabullenmesi ile başlar. Söz konusu sürecin bu alanda bilinen adı süpervizyondur.
Süpervizyon aynı zamanda deneyimli bir psikoterapistin öğretirken öğrenmeyi ötelememesini gerekli kılan farklı nitelikte özellikli bir sürece karşılık gelir. Dolayısı ile hastası ile psikoterapist arasındaki ve psikoterapist ile onu denetleyen kıdemli meslektaşı arasındaki etkileşim eş zamanlı seyreden ancak nitelik olarak ayrı düşünülmesi gereken süreçlerdir. Ancak kuşku götürmeyen saptama, eğitim alan psikoterapistin tıpkı hastası gibi “ben”i ödüllendirirken “kendi”sini zenginleştirmesidir.
Ayşe Handan Özkan Selim, Betül Gülcan Çakmak, Büşra Ünverdi Demir, Elif Bestenigâr Mert, Esra Altınışık, Ferah Çekici, Khalil Center, Neslihan Arıcı Özcan, Neslihan Yaman, Özgür Tönbül, Özlem Haskan Avcı, Selin Nur Önel, Sevde Kurt Akkoyun, Zeynep Aydın Sünbül, Zeynep Pınar Cohen İnsanoğlu yaşadığı sürece birçok deneyim elde etmektedir. Bu deneyimlerin bazılarını birey kolaylıkla ele alırken bazılarını ele alırken zorlanmaktadır. Bireyi zorlayan yaşam deneyimleri, bireyin biyolojik işletim sistemi olan sinir sisteminin dengesini bozan yaşam olaylarıdır. Bu olaylara travmatik yaşantılar denilmektedir. Travmatik yaşantılar bireyin yaşamını ve anlamını doğrudan etkileyen deneyimlerdir.
Travmatik yaşantıların birçok türü bulunmaktadır. Bu türler kendi aralarında belli özellikler doğrultusunda kategorileştirilmektedir (Süre, maruz kalma şekli, kim tarafından yapıldığı ve olayın içeriği). Bu kategoriler altında yer alan her bir travma türü, bireylerde farklı etkiler oluşturmaktadır. Bu yüzden ruh sağlığı çalışanları her bir travma türüne göre özgü müdahale şekli belirlemektedir.
Yazarlar, bu kitapta siz ruh sağlığı alanında çalışan uzmanlara; farklı türdeki travmatik yaşam olaylarını, bu olayların etkilerini ve olaylara müdahale etme şekillerini ele alan kuramları, teknik ve ilkelerini sunmaktadır.
Asude Malkoç, Aykut Bora, Ayşe Irkörücü Küçük, Çiğdem Yavuz Güler, Dilaram Billur Çelik Örnek, Elif Ulu Ercan, Esef Ercüment Yerlikaya, Ferah Çekici, Gökçen Duymaz, Hande Gündoğan, Meltem Aslan Gördesli, Mustafa Alperen Kurşuncu, Semra Uçar, Şule Baştemur, Zeynep Aydın Sünbül Bu kitap, ruh sağlığı alanında çalışan uzmanlar için bir rehber niteliğindedir. Geleneksel ve çağdaş kuramların yer aldığı on altı bölümden oluşan kitapta her kuram, kapsamlı bir şekilde ele alınmıştır. Bu kuramlar, Psikanalitik Terapi, Adleryan Terapi, Bağlanma Temelli Terapiler, Birey Merkezli Terapi, Bilişsel Terapi, Akılcı-Duygusal-Davranışçı Terapi (ADDT), Gestalt Terapi, Transaksiyonel Analiz (TA), Yapısal Aile Terapisi, Bowen Aile Terapisi, Satir Dönüşümsel Sistemik Terapi, Çözüm Odaklı Terapi, Öyküsel Terapi, Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT), Feminist Terapi ve Dışavurumcu Sanat Terapisi olarak sıralanmıştır. Okuyucuya okuma kolaylığı sağlaması açısından kitapta konular adım adım işlenmiş ve geniş bir perspektiften sunulmuştur. Her bir bölüm, kuramcının hayatı ile başlamış; kuramın temel felsefesi, temel kavramları, terapinin amaçları, terapinin ilkeleri, terapist ve danışanın rolü, terapinin aşamaları ve terapi teknikleri ile devam etmiştir. Terapi tekniklerinin hemen ardından hem ruh sağlığı alanında eğitim gören öğrencilerin hem de alan uzmanlarının yararlanabileceği vaka örnekleri verilmiştir. Keyifle okuyacağınızı umduğumuz kitabımızın alana katkı sunması dileğiyle…
Kemal Ertaş Sertleşme bozukluğu, çoğu erkeğin kâbusu olmaya devam ediyor. Ülkemizde yapılan bir çalışmada, kırk yaş üstü erkeklerin %69.2'sinde değişik derecelerde sertleşme sorunu olduğu ve bunun görülme sıklığının ve derecesinin yaşla birlikte arttığı tespit edilmiştir. Cinselliğin bir tabu olmaktan kurtulamadığı günümüz dünyasında cinsel bilgiye ulaşmak kolay olsa da sağlıklı cinsel bilgiye ulaşmak hiç de kolay değildir. Erkekler, cinsel organlarını tanıma konusunda çoğu zaman yetersiz kalmaktadırlar. Çoğu erkek cinselliği kulaktan dolma bilgilerle ve pornografiden öğrenmektedir. Hâl böyle olunca erkeklerin çoğu, sertleşme sorununun önüne nasıl geçeceğini ve bu sorunun üstesinden nasıl geleceğini bilmemektedir.
Maksimum penis performansı, her erkeğin kolayca elde edebileceği ve bir ömür boyunca partneriyle paylaşabileceği paha biçilmez bir lükstür. İnsanların hayatlarında gerçekten en çok istedikleri şey bir tür mutluluktur. Eğer partneriyle karşılıklı mutluluğa nasıl ulaşacağını öğrenip yapabilirse hayatın gerçekten ne kadar güzel bir deneyim olduğunu görecektir. Maksimum penis performansı, kaygıyı azaltmak ve varlığının kalitesini her açıdan artırmakla ilgilidir. Bu; egzersiz, diyet ve olumlu tutum ile sağlığını korumayı gerektirir. Maksimum performans, takdir edilmeyen bir penise sahip olmak yerine sahip olunan organın değerini bilmek ve onu takdir etmekle ilgilidir. Bunun farkına varıldığında penisin hayatın en büyük hediyelerinden biri olduğu görülecektir.
Mehmet Eskin Bu kitapta, her bireyin günlük yaşamda karşılaşılabileceği sorunların çözümünde kullanabileceği yöntem ve stratejiler aktarılmaktadır. Kitapta önerilen yöntem ve stratejilerin, ancak bireyin sorunlarını çözmeye yönelik motivasyonunu ile uygulamaya daha etkili bir şekilde geçirilebileceği hatırlatılmaktadır.
Koray Akkuş Sosyal fobi veya diğer adıyla sosyal kaygı bozukluğu, en yaygın görülen ruhsal sorunlardan birisidir. Genellikle ergenlik öncesinde başlamakta ve tedavi edilmediğinde, uzun yıllar boyunca bireyin hayatını ciddi şekilde kısıtlamaktadır. Bu kitap, sosyal fobi konusunda yapılan çok sayıda bilimsel araştırmayı ve geliştirilen kuramları temel alarak sosyal kaygı sorunu yaşayan bireylerin kendi başlarına veya bir terapist eşliğinde uygulayabilecekleri bir rehber olmayı amaçlamaktadır. Kitabın ilk bölümünde, sosyal fobinin kökenleri, belirtileri ve tedavi seçenekleri hakkında bilgi verilirken ikinci bölümünde, sosyal kaygının üstesinden gelmede kullanılabilecek çeşitli teknikler ve uygulamalar sunulmuştur. Sade ve anlaşılır bir dil kullanılarak yazılan kitabın, hem sosyal kaygı sorunundan muzdarip olan bireyler için hem de ruh sağlığı çalışanları ve öğrencileri için yararlı bir kaynak olacağını umut ediyoruz.
Allen Elkin Stresin hayatınızda negatif bir etkisi olmasından sıkıldınız mı?
Stres Yönetimi for Dummies, vücudunuz ve zihninize stresle düzgünce baş etmeyi öğretme üzerine size güvenilir, süre sınırlı rehberlik sunar. Sizi kırmızı çizgiye getiren aşk, iş, aile, mali durum veya kanıtlanmış başka bir şey olsa da bu güncellenmiş basım Stres Yönetimi for Dummies hayatınızdaki stres tetikleyicilerini belirlemenize ve onları yok etmenize yardımcı olacak.
• Stresli misiniz? Stresin ne olduğu ve sizi zihinsel, fiziksel ve duygusal olarak nasıl etkileyebileceğiyle ilgili bütün gerçekleri öğrenin.
• Kurtulun! Stresin fiziksel belirtilerine nasıl yaklaşacağınızı, zihninizi dinginleştireceğinizi ve strese yol açabilen günlük meselelerle baş edeceğinizi öğrenin.
• Stresten kurtulmanın sırları! Potansiyel olarak stresli durumlarda olduğunuzda düşünme biçiminizde değişiklikler yapmak gibi hayatınızdaki stres düzeyini azaltmada kullanabileceğiniz teknikleri keşfedin.
• Gerçek dünyada mücadele edin! Esneme hareketleri yapmak, bir hobiyle vakit geçirmek gibi daha az stresli bir hayat yaşamanıza yardım edecek evde ve işte edinebileceğiniz günlük alışkanlıklar edinin.
Kitabı açın ve
• Stresin nereden kaynaklandığını ve bununla nasıl başa çıkacağınızı anlamanıza yardımcı olacak çeşitli bireysel değerlendirmeleri,
• Kas geriliminden kurtulma ve zihninizi dinginleştirme tavsiyelerini,
• Zaman yönetimi, öfke, iş yeri stresi ve daha fazlasıyla baş etmek için tavsiyeleri,
• Doğru beslenmenin, egzersiz yapmanın ve uykunun önemini,
• Düşünmenin sizi nasıl strese soktuğunu,
• On büyük stres kaynağını inceleyin.
Halime Şenay Güzel Sıradan bir günde, sabah yataktan çıkar çıkmaz, sizi bekleyen işlerin arasında kaybolup gittiğiniz olmuştur. İşe gidenler için hazırlanma telaşı, çalışmayanlar için çocuğu okula götürme sorumluluğu, öğrenciyseniz eğer, derse yetişme telaşı şeklinde bu liste uzayıp gider. Hayat akıp giderken yapılması gerekenler, işler, sorumluluklar, ödevler derken günün sonunda yorgun, bazen keyifsiz ve büyük ihtimalle stres düzeyi yükselmiş bir şekilde eve vardığınızda bu kitap sizlere iyi gelecektir. Bunun yanı sıra eğer ruh sağlığı alanında çalışıyorsanız, danışanlarınıza yardımcı olabilmek adına stres ve stres yönetimi konusunda yeterince bilgi sahibi olmanız gerekmektedir. Dolayısıyla stresin psikolojisini farklı açılardan anlatan bu kitap, size rehber olacaktır.
Martha Davis - Elizabeth Robbins Eshelman - Matthew McKay Elinizdeki “Gevşeyin ve Stresten Kurtulun” adlı bu kitap, ilk defa 1980 yılında yayınlandığında bu alanda bir çığır açtı çünkü kocaman bir sorun yumağı hâline gelmeye başlayan bir dünyada bedenimizi ve ruhumuzu sakinleştirmek üzere kullanılabilecek birçok tekniği tane tane ve tüm ayrıntılarıyla anlatan ilk kitaptı. Bugün ise elinizdeki 6.basımı ile bu rehber, birçok ruh sağlığı uzmanı ve onların danışanları tarafından büyük bir saygı görmekte. Bunun en önemli nedenlerinden biri ise koşturmaca içindeki gündelik yaşam tempomuza kolaylıkla dâhil edebileceğimiz birçok farklı strateji ile yaşadığımız stresi azaltmak için pratik bir kaynak olması.
Bu rehberin Türkçe'ye çevrilen en son basımı, en son yapılan bilimsel çalışmalara dayanan oldukça etkili gevşeme yöntemlerinin yanı sıra aşamalı gevşeme, otojenik egzersizler, kendi kendine telkin, görselleştirme, farkındalık ve kabul terapisi gibi güncel birçok farklı tedavi yöntemini de içeriyor.
İlk bölümde kişisel stresinizin tetikleyicilerini, stres belirtilerini ve de stresinizi azaltmak için nasıl bir kişisel planlama yapacağınızı göreceksiniz. Her bir bölüm önce gevşemek ve stresinizi azaltmak için kullanabileceğiniz farklı bir yöntemi tanıtıyor; ardından o yöntemin nasıl çalıştığını anlatıyor. En sonunda da o yöntemi, stres altındayken hemen uygulamanızı kolaylaştıracak bir dizi egzersiz yer alıyor. Nihayetinde bu kitapla, stresi azaltmanıza ve daha huzurlu bir yaşam sürdürmenize yardımcı olabilecek kapsamlı bir kaynağa ve rehbere kavuşmuş olacaksınız.
Velittin Kalınkara Yaşlı dünyamız, demografik olarak da yaşlanmaya başlamıştır. Her ne kadar yaşlanma olgusu çoğunlukla gelişmiş ülkelerin sorunu olarak kabul edilse de artık gelişmiş ülkeler kadar gelişmekte olan ülkelerin de önemle üzerinde durması gereken bir konudur. Yirminci yüzyılın başlarından itibaren sanayileşme etkisi ile sağlık koşullarının iyileşmesi, doğurganlığın azalması ve yaşam kalitesinin yükselmesi sonucu yaşlı sayı ve oranında önemli artışlar olmuştur. Bu artış; aile ve toplum yaşamında hızlı ve önemli değişmelere neden olmuş, toplumsal kurumları, davranış ve değerleri değiştirmiş, yaşlının statüsünü ve fonksiyonlarını etkilemiştir. Bu süreçte aile yapısı ve toplumsal yapı değişirken ailenin ve kurumların hazır oluş durumları aynı yönde değişmemiştir. Yaşam koşullarının iyileşmesi uzun yaşamayı sağlarken uzun yaşamanın getirdiği ekonomik, toplumsal ve sağlıkla ilgili sorunlar genellikle göz ardı edilmiştir.
Bu kitap, bireylerin yaşlılık konusunda temel bilgilerle donanmaları ve sorunların çözümüne yönelik tavır geliştirmelerinde yararlı olacaktır. Özellikle sağlık ve sosyal alanlarda çalışan akademisyenler, alanda öğrenim gören öğrenciler ve konuya ilgi duyanlar için kaynak kitap olma özelliği taşımaktadır.
Maria Luca Terapilerde Cinsel Çekim kitabı, terapi alanında çalışan klinisyenlere cinsel çekim, transferans ve karşıt transferans konusunda farklı terapi ekollerinin yaklaşımlarını sunarak ve araştırmalara katılan uzman klinisyenlerin cinsel çekimle ilgili deneyimlerini sunarak yol gösterecektir. Ayrıca bu kitap, terapilerde bir tabu olarak görülen cinsel çekimle ilgili transferans ve karşıt transferansla nasıl çalışılacağı konusunda klinisyenlere rehber olacaktır.
Aylin Demirli Yıldız, Betül Gülcan Çakmak, Büşra Ünverdi, Engin Büyüköksüz, Feyza Coşkun, Figen Kasapoğlu, Gülşen Topal Özgen, Işıl Tekin, Kamile Gamze (Alçekiç) Yaman, Numan Turan, Nur Akbulut Kılıçoğlu, Orhan Yoncalık, Pınar Kütük Yılmaz, Selami Kardaş, Semra Uçar, Şeyma Güldal, Şükrü Can Özüak, Vildan Saruhan Ruh sağlığı alanında çalışanlar ve öğrenciler için önemli bir kaynak niteliğinde olan bu kitap, psikoterapi sürecinde kullanılan temel becerileri ve danışmanlık sürecini ele almakta ve ruh sağlığı çalışanlarının süreci daha verimli bir şekilde yönetmelerine yardımcı olmaktadır. Ayrıca aileler, çiftler, çocuklar, ergenler, orta yaş grubu ve yaşlılarla çalışan ruh sağlığı çalışanları için de yol göstericidir. Kitap, bu gruplardan her biriyle çalışırken hem bu grupların gelişimsel özellikleri ve ortak duygusal süreçleri hakkında bilgi vermekte hem de ruh sağlığı çalışanlarının kullanabileceği özel teknikleri ve stratejileri ele almanın yanı sıra her bölümde ele aldığı vaka örneği ile süreci somutlaştırmayı kolaylaştırmaktadır.
Duygu Tüzün, F. Sevinç Göral Alkan, Gökhan Özcan, Hasan Turan Karatepe, M. Hakan Türkçapar, Mehmet Dinç, Muhammed Furkan Cinisli, Neslihan Arıcı Özcan, Önder Kavakcı, Selin Tutku Tabur, Zeynep Pınar Cohen Herkesin travması ve travmaya verdiği tepkileri farklı olabildiği gibi her terapistin travmayla çalışma biçimi de farklılaşabilir. Her bir psikoterapi yaklaşımı ve ekolü de travmaya farklı bakış açıları ve çözüm yolları sunar. Bu kitap, ilgili ekol veya yaklaşımda hem terapistlik hem de akademik tecrübesi olan yazarların kaleme aldığı bölümlerden oluşmaktadır. Bu sayede her bir ekol veya yaklaşıma dair teorik bir arka planın yanısıra pratikte uygulamasına ve bir vaka örneğine ulaşmak mümkündür. Terapi sürecinde gerek travma mağdurları gerek meslek profesyonelleri açısından bu zorlu tecrübelerle başa çıkmak için başvurulabilecek birçok yol olduğunu bilmenin herkes açısından umut verici ve faydalı olabileceğine inanılmaktadır.
“Travmatik olayları yani yaşamı tehdit eden düzeydeki olayları bizzat yaşamak veya bizzat tanık olmak, hiç istemediğimiz ama bir yandan da maalesef yaşamın kaçınamadığımız ayrılmaz bir parçası. Psikolojik yapımız çoğu kere yaşanan travmatik olayları atlatabilmek için kendi iyileşme gücünü içinde barındırsa da bazen gerek olaylar ve koşullar gerek psikolojik yapımız nedeniyle bu doğal iyileşme süreci gerçekleşmeyebilir. O zaman da başta travma sonrası stres bozukluğu olmak üzere diğer psikolojik sorunlar ortaya çıkabilir.
Bu kitap, insan ızdırabını azaltma yönünde bir çalışma olarak özellikle travma sonrası stres bozukluğuna ilişkin güncel psikolojik yaklaşımları ortaya koymayı amaçlıyor. Bu hâliyle kitabın konuyla ilgili çalışan terapistler, öğrenciler, araştırmacı ve akademisyenlere yararlı olacağını umuyoruz. Kitapta her güncel yaklaşım aktarılırken önce o yaklaşımın travma sonrası stres bozukluğunu nasıl anladığı, kavramlaştırdığı, ardından terapide o yöntemin nasıl kullanıldığı olgu örnekleri ile de desteklenerek açıklanmaya çalışılmıştır. Kitabın bu yönde sağlayacağı katkılar yazarları olarak bizim en büyük mutluluğumuz olacaktır.”
Prof. Dr. M. Hakan Türkçapar
“Travma ve Psikoterapiler kitabı; travmaya farklı psikoterapi ekollerinin bakışlarını toplu olarak görme hatta karşılaştırmalı okuma imkânı vererek okuyucunun travma kavramını daha zengin bir düzlemde anlamasını sağlıyor. Bu anlamda kitap hem travma alanında hangi ekolle çalışma kararını verme aşamasındaki kişilere teorik yol gösteriyor hem de travma alanında çalışan terapistlere pratik katkı sunuyor.”
Prof. Dr. Medaim Yanık
Janina Fisher “Pek çok terapistin ümitsiz olduğuna karar verdiği danışanların nasıl tedavi edileceği hakkındaki bu incelikle yazılmış, duyarlı kitabın travmayla çalışanlar tarafından mutlaka okunması gerek. Sizi yeni yerlere götürecek ve danışanlarınız kendilerini bulamazken bile onlara ulaşıp bulmanızı sağlayacak. Tadını çıkarın!”
Sue Johnson, PhD, profesör, araştırmacı ve Aşkın Aklı: Devrim Yaratan Yeni Aşk İlişkileri Bilimi kitabının yazarı
“Travma ve dissosiyasyon alanında seçkin uzmanlardan biri tarafından yazılan Travmadan Hayatta Kalanların Parçalanmış Benliklerini İyileştirmek, karmaşık travma yaşayanlara ve onları tedavi eden terapistlere umudun ve farkındalığın var olduğunu gösteriyor. Janina Fisher'ın son travma psikoterapilerinden en iyilerini sentezlemedeki olağanüstü becerisi, kronik travmayı sağaltmak için göz alıcı ve eşsiz bir yol haritası çizdi. Kalpten, açık ve titizlikle yazılmış bu erişilebilir ve pratik kitap, alana üstün bir katkıdır.”
Pat Ogden, PhD, Sensorimotor Psikoterapi Enstitüsünün kurucusu
“Benlik deneyiminin parçalanmasında birikimli travmanın rolü, klinik görüşmeler esnasında kişiliğin bütünleşmemiş parçalarını danışanla birlikte tespit etmek için stratejiler, psikoterapi diyaloğunun bütünleştirici gücü, bu müthiş kitabın sayfalarında olduğu kadar ikna edici ve özgün biçimde nadiren ele alınmıştır.”
Giovanni Liotti, MD, APC Psikoterapi Okulu, Roma, İtalya
“Janina Fisher'ın İAS (İçsel Aile Sistemleri) 'parçalarını' sensorimotor ve farkındalık temelli terapiyle eşsiz biçimde bir araya getirmesi psikodinamik çalışmada harikulade bir ilerlemedir. Travmadan Hayatta Kalanların Parçalanmış Benliklerini İyileştirmek, yapısal dissosiyasyon kuramı ve travma tedavisini temel almaktadır. Yine de yüksek işlevselliğe sahip olanların yanında ağır travmatize bireyleri de tedavi eden terapistlerin bilgi dağarcığını genişleten iç görüler sunar. Bu dikkat çekici kitabı klinik ufuklarını genişletmek için eşsiz bir fırsat keşfetmek isteyen tüm psikoterapistlere, özellikle de psikodinamik olanlara öneriyorum.”
Kenneth A. Frank, PhD, Psikoterapi Bütünleştirme Eğitimi Programı, Ulusal Psikoterapi Enstitüsü
Travmadan Hayatta Kalanların Parçalanmış Benliklerini İyileştirmek; travma, dissosiyasyon ve bağlanma hakkında nörobiyolojik bilgili bir anlayış ve pratik bir tedavi yaklaşımını birleştirir, tüm bunları hem danışana hem de terapiste erişilebilir, doğrudan bir dille aktarır. Okurlar “çözüm”ü -utanç, kendinden nefret ve suçluluk sanısının yerini şefkatli kabullenmenin aldığı, kişinin benliğiyle ilişkisindeki bir dönüşümü- vurgulayan bir modelle karşılaşacaktır. Kitabın eşsiz müdahaleleri Sensorimotor Psikoterapi, İçsel Aile Sistemleri Terapisi, farkındalık temelli terapiler ve klinik hipnozun dâhil olduğu birçok en yeni terapötik yaklaşımdan uyarlanmıştır. Travmadan Hayatta Kalanların Parçalanmış Benliklerini İyileştirmek'i bitirirken okurlar travmatik bağlanmaya terapötik yaklaşımlar, teşhis edilmemiş dissosiyatif semptomlar ve bozukluklar, “sağ beyinden sağ beyine” tedavi yöntemlerini birleştirmek ve çok daha fazlasına hâkim olacaklardır. En önemlisi, içsel bir güvenlik hissi yaratmak ve en sahipsiz benlikleriyle bile şefkatli bir bağ kurmak konusunda danışanlarına yardım etmek için araçlar edineceklerdir.
Mahsum Avcı, Taşkın Yıldırım Dünyada giderek artan savaşlar, anlık ortaya çıkan pandemik hastalıklar ve afetler, ani ve şiddet içeren ölümlere neden olmaktadır. Bir yandan ani ve şiddet içeren kayıplar diğer yandan kaybedilenin tutulmamış yası, insan yaşamını travmatize etmektedir. Bu kaçınılmaz son, beraberinde bireyin, hem kendi ölümlülüğüne karşı olan tepkisiyle hem de sevdiği bir yakınını kaybetmesiyle oluşan ruhsal bir acı getirmektedir. Kayıp yaşayan kişi, bu acının ortadan kalkmasını ve kendisini yeniden hayata adapte etmeyi ister. Ancak kaybedilenin duygusal varlığı bireyin zihninde durmakta, kaybedilenle yeni ve daha gerçekçi bir ilişki geliştirmesini zorunlu kılmaktadır. Bu durum, kaybedilene ilişkin bir yas sürecinin başladığını göstermektedir. Çünkü sevilen birinin kaybedilmesi, sadece o kişinin kaybedilmesi ile sonuçlanmaz, kaybedilenin bireydeki tamamlayıcı uzantısı olan parçanın ve bu parçayla yakından bağlantılı olan ruhsal durumun iyi olma hâli de kaybedilir.
Yas, kayıp sonrası sevilen birinin ölümüne; duygusal, fizyolojik, psikolojik ve sosyal boyutuyla gösterilen tepkidir. Travmatik yas ise kaybın aniden ve beklenmedik bir şekilde yaşanmasıyla (örnek: intihar, kaza, kalp krizi), bireyin kayba sürekli maruz kalmasıyla (örnek: yakının kronik bir hastalık olayı) veya vahşet içeren bir ölüm sonrası verilen tepki olarak tanımlanabilir. Travmatik yasın, bireylerde ölümü yadsıma, ölüme ve ölen kişiye olan öfke, tekrarlayan ruhsal acılar, kaybedilenin özlenmesi, kaybedilenle ilgili rahatsız edici düşünceler ortaya çıkmasına neden olduğu vurgulanmaktadır. Dolayısıyla bu kaynak, travmatik yaslı bireylerin ruhsal süreçlerini bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmek ve yaşanılan travmatik kayıpların sonrasında oluşan tepkiyi dinamik odaklı bir formatta anlamlandırmaya yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır.
David Cox Yaratıcı düşünme, zihninizi açmakla ve her şeyi yeni bir şekilde görmekle ilgilidir. Bu beceriyi edinmek inanılmaz bir şekilde özgürleştirici olabilir. Daha da iyisi, yaratıcı düşünmenin pratik şekillerde nasıl uygulanabileceğini öğrenmektir. Yaratıcı düşünme, hayatınızın her alanında daha büyük bir başarı ve memnuniyet kazanmanızı sağlayacak olan bol miktarda yeni olasılığa açılan bir beceridir. Yaratıcı Düşünme For Dummies kitabında, daha yaratıcı bir şekilde yaşamak ve hayatın tüm zorluklarına yenilikçi çözümler bulmak için öğrenmesi ve kullanması kolay tekniklerin yanı sıra beyninizin fikir üretme vitesini yükseltecek olan güçlü araçları keşfedeceksiniz.
• Kalıpların içinde düşünün! Beyninizin neden bu şekilde çalıştığını; psikolojinin ve sinirbilimin yaratıcı düşünmeyi engelleyen şeyler ve bunların üstesinden nasıl gelinebileceği konusundaki açıklamalarını keşfedin.
• Harekete geçin! Bir işe tamamen odaklanabilmek ve bunu yaparken kendinizi rahat hissedebilmek için Leonardo da Vinci'nin yaratıcı yaşam prensiplerini de içeren basit ve kanıtlanmış teknikleri kullanın.
• Beyin fırtınası yapın! Beyin fırtınası, yanal düşünme alıştırmaları, görselleştirme ve daha fazlası sayesinde en göz korkutucu problemlere bile yenilikçi çözümler bulun.
• Yarın yokmuş gibi tasarlayın! Zihin haritalama, kelime oyunları, karalama, hikâye anlatma ve diğer eğlenceli ve kolay teknikler sayesinde hızlı bir şekilde muhteşem yeni fikirler üretin.
• Yaratıcılığınızı iş hayatınıza taşıyın! İş hayatınızda fark edilmek, daha iyi iş ilişkileri kurmak ve kariyerinizde yükselmek için yaratıcı düşünmeyi nasıl kullanabileceğinizi öğrenin.
• Hayal gücünüzü kullanın! Yaratıcılığı günlük hayatınızın nasıl ayrılmaz bir parçası haline getirebileceğinizi ve nasıl daha fazla mizah, mutluluk ve eğlence içeren bir hayat yaşayabileceğinizi öğrenin.
Kitabı açın ve
• Yaratıcı düşünmenin ne olduğunu ve onun beyinde nasıl gerçekleştiğini
• Kendinizi daha yaratıcı bir şekilde yaşamaya açmanın yollarını
• Hayal gücünüzü nasıl serbest bırakabileceğinizi ve yaratıcılık potansiyelinizin nasıl farkına varabileceğinizi
• Hızlı bir şekilde harika yeni fikirler üretmek için kullanabileceğiniz araçları
• Yaratıcı problem çözme tekniklerini
• Beyninizin tamamını kullanarak düşünme sayesinde zihninizi geliştirmek için kullanabileceğiniz metotları
• Daha hızlı ve daha iyi öğrenmenin ve daha çok şey hatırlamanın püf noktalarını
• İş hayatınızda daha yaratıcı olmak ve yaratıcılığın işinize yaramasını sağlamak için kullanabileceğiniz fikirleri keşfedin.
Eylem ŞİMŞEK, Faruk ŞAHİN, Fulya Cenkseven ÖNDER, Hakan BAYRAMLIK, Hakkı AKTAŞ, Mecbure YARDIM, Onur KÖKSAL, Pelin KANTEN, Sait GÜRBÜZ, Selahattin KANTEN, Selen DOĞAN, Şenay KARAKUŞ Kendimize Olan Bitmez Yolculuğumuzda Mutluluklarımızı Artırma Çabamız:
Yaşam Doyumumuz…
Yaşam doyumu konusu, çalışma hayatının içinde bulunsun ya da bulunmasın, yaşlı, genç, yetişkin tüm bireyler için aslında çok önemli bir konudur. Çünkü bireyler, yaşamın her alanında sürekli ilişki kurmakta ve bir anlamda kendilerine yolculuk yaparken hayatı anlamlandırma çabası içinde bulunmakta; ister günlük hayatta, isterse de iş hayatında mutlu olmaya ve yaşamdan en çok doyumu sağlamaya çabalamaktadır. Kanımca, bireylerin cevabını aradıkları soru, aslında “Mutluluklarımızı nasıl artırabiliz?” sorusudur.
Geçmişten bugüne kadar yapılan çalışmaların birçoğunda bireyleri nelerin mutsuz ettiği çok fazla tartışılmış olsa da onların mutluluğunu nelerin artıracağı konusundaki araştırmalar sınırlı kalmıştır. Bu anlamda bu kitap, “Yaşam doyumunu ve mutluluğu ne sağlar?” sorusuna dikkat çekmektedir. Mutluluğun tek bir bakış açısıyla, kolaylıkla açıklanamayacağı ve “Mutluluk/yaşam doyumu nedir?” sorusuna her bireyin kendine özgü bir açıklaması olabileceği düşünülse de bu kitapla, bu soruya bir nebze olsun ışık tutabilmek hedeflenmiştir. Yaşam doyumu, bireylerin tatmin olmasında birçok durumun etkili olabileceğini ifade eden bir kavram olduğundan, yaşam doyumuna katkı sağlayabilecek farklı alanlardan söz edileceği de açıktır. Bu kitap, yaşam doyumunu; bireyin hayatını anlamlı bulmasını, kendisini değerli görmesini, mutlu olmasını ifade eden bir kavram olarak açıklamakta ve sizlerin bu konudaki çabalarına destek vermeyi amaçlamaktadır.
Kendinize olan yolculuğunuzda zevkle okuyacağınız bir kitap olması temennisiyle…
Richard G. Erskine Pek çoğumuz çocukken ebeveynlerden ve bakımverenlerden gelen komutlara karşı kendimizi korumak için bazı kararlar aldık, daha sonraki yaşantılarla da bu kararlar güçlendi ve bizler hiç farkına varmadan hayatlarımızı yönetmeye başladı. Yıllar sona bile bizler birer yetişkin olarak hayatımızı sürdürürken, aslında çocukken aldığımız o büyük kararlarla yaşamın içinde olduğumuzu fark edemiyoruz.
Geçmişte kalmış bazı yaşantılar, bitirilmemiş işler farkındalığımızın dışında bizi yönetmeye devam eder. Geçmişte kalmış bu yaşantıların etkisinden kendimizi kurtarır ve bitirilmemiş işleri çözümlersek özerk olarak hareket etme şansını yakalayabiliriz. Ulaşılacak çok derin farkındalıklarla içgörümüz gelişir. Yeniden bir karar verirsek, hayatımızı yeniden şekillendirme ve bugünkü koşullara göre düzenleme şansını yakalayabiliriz. İşte o zaman geçmişte yaşananları, bugünkü koşulların analizi ile değerlendirip bugün kullanabileceğimiz deneyimlere dönüştürme şansını yaklarız.
Bu kitap, bizlere hayatımızı etkileyen çocukluk kararlarına ve yaşam kurgularımıza bakma şansını sunuyor. 13 farklı yazarın farklı teorik sunumları ve 13 farklı vaka ile yaşam senaryonuzun nasıl oluştuğuna ilişkin izleri bu kitapta bulabilirsiniz.
Yaşamınızın derinliklerini keşfetme serüvenini yaşayabilmenizi ve mutlu ve güzel bir hayat sürdürmenizi dilerim.
Salih Yaşar Özden İnsanın, doğum gibi kaçınılmaz olarak yaşlanacağı ancak yaşlılık hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı da bilinen bir gerçektir. Her canlı gibi insanoğlu da bu dönemi yaşayacaktır. Bu dönemi iyi yaşayabilmek için de yeterli bilgiye ihtiyaç vardır. Dünyamızın saçları gittikçe ağarmaktadır. Dolayısıyla ileri yaşlara ulaşanların sayısı da gittikçe artmaktadır. İşte bu kitapta yaşlılığın tarifi, sağlıklı ve iyi yaşlanmanın nasıl olabileceği, yaşlı insanların çalışma hayatları, cinsel hayatları, aile fertleri ve torunları ile sağlıklı ilişkilerin nasıl kurulacağı gibi konularda bilgiler bulacaksınız. Bununla birlikte yaşlılıkta rastlanılan bunama, Alzheimer gibi rahatsızlıklar konusunda yeni bilgilere sahip olacaksınız. Ayrıca yaşlıların mal mülk alıp satma, suç işleme gibi konularda hukuk ile ilişkileri hakkında bilgi edineceksiniz.
Burçin Çolak, Deha Onar, Erguvan Tuğba Özel Kızıl, Gülbahar Baştuğ, Koray Yarız, Sevinç Kırıcı, Zehra Uçar Hasanlı Bu kitapta yaşlılık psikolojisi alanındaki kavramlar güncel araştırma, kuramlar ve uygulamalar kapsamında ele alınmaktadır. Bu kitap, üzerinde durulması gereken temel konuları kapsayan dokuz bölümden oluşmaktadır. Ülkemizde henüz çok yeni bir alan olan yaşlılık psikolojisi (geropsikoloji) alanında yazılmış özgün kitap sayısı oldukça azdır. Klinik deneyimi olan akademisyenler tarafından titizlikle hazırlanmış bu kitabın tıp, psikoloji, psikolojik danışmanlık ve rehberlik, hemşirelik, yaşlılık bakım programı ve diğer sağlık alanlarında eğitim gören öğrencilere, çalışanlara ve alana ilgi duyan herkese kaynak kitap olarak yararlı olmasını temenni ediyoruz.
Bahar Akoğlu, Deniz Sevimli, Elif Kurtuluş, Emel Aner Aktan, Gülnihal Sayılgan, Hazal Ayas, İdil Arasan Doğan, Mahmut Yılmaz, Merve Çebi, Orhan Kapucı, Pınar Algedik Demirayak, Refiye Ender, Remziye Keskin, Seher Sav, Selin Eryürek, Volkan Demir, Zeynep Gümüş Demir Yaşamın diğer evreleri gibi doğal, kaçınılmaz ve tüm insanlar için geçerli olan yaşlılık dönemi, üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Dünya genelinde giderek artan yaşlı nüfus ruh sağlığı hizmetlerine olan talebi de artırmaktadır. Toplumu oluşturan bireylerin sevgi, saygı ve hoşgörü içinde bulunarak yaşlıların bu dönemlerinde hayattan kopmamalarını sağlamaları ancak yaşlı dostu toplumların yaratılmasıyla mümkün olacaktır. Yaşlı bireyler; yaşadıkları ruhsal, zihinsel ve fiziksel sağlık sorunları nedeniyle sıklıkla psikologlara yönelmektedir. Yaşlanmaya uyum sağlamak ve beraberinde getirdiği sorunlarla baş edebilmek için alanında uzmanlaşmış nitelikli ruh sağlığı çalışanlarına ihtiyaç vardır. Yaşlılık Psikolojisini Anlamak kitabı, yaşlılarla çalışan ruh sağlığı profesyonellerine ve çalışacak olan öğrencilere bir rehber niteliğinde hazırlanmıştır. Bütüncül bir yaklaşımla ele alınan yaşlılık dönemi ve terapötik müdahalelere geniş yer verilmiş olması, alanda önemli bir ihtiyacı karşılayacaktır.
Aslı Kılavuz, F. Sıla Ayan, Fatma Özge Kayhan Koçak, Melis Öztürk, Özlem Kuman Tunçel, Selahattin Fehmi Akçiçek Yaşlı nüfusun dünyada ve ülkemizdeki hızlı artışı nedeniyle depresyonla ilişkili birçok faktörün yönetilmesi ve koruyucu imkânların sağlanabilmesi artışı nedeniyle oldukça önemlidir. Yaşlılık döneminde sık rastlanan ve çoğu zaman başka hastalıklarla karıştırılan ileri yaş depresyonu, düşünülenin aksine normal yaşlanmanın bir parçası değildir. İleri yaş depresyonu; komorbiditeler, yaşam kalitesinde azalma, sosyal ve fiziksel fonksiyon bozukluğu, sağlık kaynaklarının aşırı kullanımı ve artan mortalite (intihar dahil) ile ilişkili ciddi bir sağlık sorunudur. Depresyonun müdahale sürecinde yaşlı bireyin, birden fazla disiplinin iş birliği ile değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu kitapta; Gerontoloji, Geriatri, Psikoloji ve Psikiyatri bilimlerinin ileri yaş depresyonunu saptama ve değerlendirme yöntemlerine, önleyici ve terapötik yaklaşımlarına yer verilmektedir.
Selda Karadeniz Özbek, Melek Demir Evlilik var olduğundan beri boşanma olgusu vardır fakat hiçbir evlilik boşanma amaçlı kurulmamaktadır. Evlenen çiftler, mutluluklarının sonsuza kadar süreceğini düşünür. Zamanla beklenen yararı ve mutluluğu sağlayamayan evlilikler, çatırdama ve daha ileriye giderek kırılma noktasına gelir. Kimi evlilikler bu çatlaklarla ve kırıklarla ilerlemeye devam edebilir, kimi evlilikler ise bitme noktasına gelir ve sonlandırılır. Evliğin bittiği noktada yeni bir süreç başlar ve bu süreç boşanma olarak nitelendirilir. Boşanma, uyum sağlanması gereken zorlu yaşam süreçlerinden biridir. Boşanma kararı almak, boşanma sürecini yaşamak ve sonrasında boşanmanın yarattığı durumlarla ve duygularla baş etmeye çalışmak her birey için zorlayıcıdır. Bireylerin bu süreçte desteklenmesi gerekir. Bu destek; aile, arkadaş gibi doğal destek ağlarından olabilir fakat bireyler bu süreçte ihtiyaç duydukları desteği doğal destek ağlarından tam olarak karşılamayabilirler. Bireyler için uzman desteği almak oldukça etkili olmaktadır. Bu destek türlerinden biri, grupla yürütülen destek gruplarıdır. Grup yaşantısı; öğretici, evrenselleştirici, destekleyici bir ortam sunmaktadır.
Bu kitapta; psiko-eğitim niteliğinde 11 oturumluk bir destek programı hazırlanmış, her oturumda ayrıntılı bilgilere yer verilmiştir. Boşanma Sonrası Destek Programı, boşanma sonrası süreçte ortaya çıkan problemlere ve ihtiyaçlara odaklanılarak kültüre duyarlı bir nitelikte geliştirilmiştir. Türkiye'de deneysel olarak sınanmış ilk psiko-eğitim programı olması ve bundan sonra yapılacak çalışmalara yol gösterici bir nitelik taşıması bakımından önemlidir. Evlilik ve aile danışmanlığı, boşanma danışmanlığı, psikolojik danışmanlık alanlarına katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Binnur Yeşilyaprak Zamanında karşılanmamış ihtiyaçlar gün gelir, zamansız ortaya çıkar.. Sizi sarsar, savurur, hayatınızı sorgulatır ve kendi gerçeğinizle yüzleştirir!. İşte bu kitap böyle ‘zamansız’ bir deneyimin; kimliğin kendi kendini sınırlayan biyografik yükünden bağımsız, insan olmanın doğasına odaklanıp hissedilen duyguları anlama ve anlamlandırma sürecinin günlük tutanakları..
Zamansız gelen bir aşk deneyimini yaşarken yazar; kalbinin sesine kulak veriyor ama akıl yürütmekten de kendini alıkoymuyor. Çünkü gençlik döneminde yaşansa çok farklı anlamlar yüklenebilecek bir deneyimi olgun bir yaşta gerçekleştirmek; zihnin bildiği tüm bilgi birikimi ile birlikte kalbin ne dediğini anlamada bir yol haritası gösteriyor… Böylece yaşananlar bu yol haritası eşliğinde ‘insan’ı anlama yolculuğunda yeni keşiflere ulaşmayı sağlıyor…
Yazarın gerçek deneyimine tanık olurken okurun da kendi yaşan/ma/mışlıklarına göz atma ve yüreğinin sesine kulak verme cesareti bulabilmesi umuduyla…