Turizm İşletmeciliği \ 1-2
Ahmet Vatan, Ali Türker, Arzu Balıkoğlu, Ayşe Arslan, Aytuğ Arslan, Azade Özlem Çalık, Canan Tanrısever, Caner Ünal, Cenk Murat Koçoğlu, Ceyda Sevcan Sargın, Dilara Eylül Koç, Duygu Yetgin Akgün, Ezgi Kırıcı Tekeli, Funda Ön Esen, Gizem Erçolak, Gökhan Köksal, Gözde Oğuzbalaban, Gülsel Çiftci, Hande Akyurt Kurnaz, Hasret Ulusoy Yıldırım, İlker Şahin, Kaplan Uğurlu, Medet Yolal, Nalan Albuz, Nermin Ayaz, Nilgün Demirel, Nuray Tetik Dinç, Özge Güdü Demirbulat, Özlem Güzel, Özlem Köroğlu, Samet Çevik, Savaş Yıldız, Seda Yetimoğlu, Sedat Bornovalı, Selda Özgün, Sonay Kaygalak Çelebi, Talha Babacan, Tolga Fahri Çakmak, Uğur Ceylan, Uysal Yenipınar, Yakup Erdoğan, Yurdanur Yumuk, Zekiye Nur Akyürekli Gerek antik çağ medeniyetlerinin Anadolu'da gelişmesi gerekse Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde havarilerin ve Hz. İsa’ya inananların Anadolu’yu güvenli topraklar olarak görmesi; yeniçağda ise Yahudilerin bulundukları yerlerde karşılaştıkları baskıcı/yok edici yaklaşımlardan kaçarak Anadolu topraklarına sığınmış olmaları ve yine Türklerin kendi dinlerine ait eserleri yapmaları, üzerinde yaşadığımız bu toprakların farklı bölgelerinde kiliselerin, sinagogların ve camilerin inşa edilmesine neden olmuştur. Anadolu toprakları, sadece somut kültürel mirasın izlerini taşımakla kalmamış, efsanelere ve fenomenlere de ev sahipliği yapmıştır. Dahası birçok önemli din lideri, eren, aziz ve havarilerin de yolu bu topraklardan geçmiştir. Bu bağlamda Anadolu coğrafyası özellikle semavi dinler açısından önem kazanmıştır. Bu topraklarda yer alan kutsal mekânlar, hac merkezleri ve önemli şahsiyetlere ait izler, turistleri bu topraklara çekerken Anadolu da inanç turizmi açısından vazgeçilmez bir destinasyon hâline gelmiştir.
Anadolu’nun inanç değerleri belki bir kitaba sığmayacak kadar zengin olmakla birlikte Anadolu topraklarında öne çıkan dini yapıları, dini fenomenler ve efsaneleri, önemli kişilerin izleri ve dini mekânları bir araya getirme düşüncesiyle ortaya çıkan bu kitap, okurlarını ve araştırmacıları adı geçen mekanlara tanıklık etmek ve kişilerin izlerini takip etmek için arayışla ve aşkla yollara düşürecek bir eser olmuştur.
Ayşe Selin Dülger, Azize Hassan, Ece Konaklıoğlu, Erdem Şimşek, Funda Aldoğan Şenol, Hakan Koç, İrfan Yazıcıoğlu, İsa Yayla, M. Naci Bostancı, Müjdat Ertürk, Selma Meydan Uygur, Seval Kurt, Tuğba Şen Küpeli, Tunahan Pekdemir
Mesut Murat Adabalı Sadece fotoğraf paylaşmak için seyahat edenlerden mi yoksa hakkını vererek bu deneyimi yaşayanlardan mısın? Günümüzde bireyler seyahatlerinde bol bol fotoğraf çekip anı biriktirdiğini söylese de aslında deneyimlerini çok da fazla hatırlamamaktadırlar. Bu durumun temel sebeplerinden birisi olan “bireylerin farkındalık düzeyi” hayatımızın her alanında önemli konularda baş rollerde olmaktadır.
Stresi iyi yönetebilmek ve dersler çıkarabilmek, bilinçli farkındalığın en önemli kazanımlarından birisidir. Çünkü bilinçli farkındalığı yüksek bireyler bu gibi durumlarla rahat bir biçimde başa çıkabilmekte, problemin kaynağını net bir şekilde görüp çözebilmektedir.
Bilinçli farkındalık, aslında tüm bireylerde hâlihazırda var olan fakat birçoğunun kendisinde var olduğundan bihaber olduğu birçok parametreyi içermektedir. Bu kitapta, bilinçli farkındalık konusu turist ve turizm açısından incelenmiştir.
Adem Öğüt - Hasan Güleş - Ali Çetinkaya Çalışmada, turizm işletmelerinde yönetim süreci bağlamında stratejik, taktik ve operasyonel düzeyler enformatik bir bakış açısıyla analiz edilmektedir. Bunun yanında turizm işletmeleri kapsamında odaklanılan konaklama ve seyahat işletmelerinde yönetim süreci ve örgütlenme sorunları bilişim teknolojileri çerçevesinden irdelenmeye çalışılmaktadır. Dolayısıyla kitap, turizm sektörünün temelleri sayılan konaklama ve seyahat işletmelerinde yönetim sürecini sistem ve durumsallık yaklaşımları çerçevesinde enformatik bir bakış açısıyla inceleyen tümleşik bir araştırma niteliği taşımaktadır. Akademik çevre, sektör yöneticileri ve öğrenciler açısından yararlı bir başvuru eseri olması düşünülerek hazırlanmıştır.
Adem Ergün, Berker Kocatürk, Cansu Dölek, Çilem Yavşan, Eylem Durmuş, Fahri Yemişçioğlu, Fatma Akkuş Yiğit, Figen Çukur, Fügen Durlu Özkaya, Mehmet Emin Diken, Mücahit Taha Özkaya, Nilgün Nurhan Kara, Onur Özdikicierler, Perihan Kendirci, Pınar Işıldar, Renan Tunalıoğlu, Tayfun Çukur, Tulga Albustanlıoğlu Mısır'dan Antik Yunan'a, Roma İmparatorluğu'ndan Orta Çağ Avrupa'sına kadar uzanan zeytinyağının öyküsü, çağlar ötesinden günümüze kadar ulaşmıştır. Zeytinyağı, sadece bir besin kaynağı değil aynı zamanda kültürel mirasın, sağlık anlayışının ve insanın doğa ile olan ilişkisinin bir yansımasıdır. Birçok kültürde kutsal olarak kabul edilen zeytinyağı, çağlar boyunca dini ritüellerde kendine yer bulmuş, şifa kaynağı olarak bilinmiş ve zamanla yemek kültürüne entegre olarak günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası hâline gelmiştir. Günümüzde, derin tarihsel kökeni ve taşıdığı kültürel değerin yanı sıra yağ asitleri profili, antioksidan içeriği ve besleyici özellikleriyle farklı disiplinlerden pek çok araştırmacının dikkatini çekmiştir. “Bir Medeniyet Ürünü Olarak Zeytin” isimli kitabın devamı niteliğinde olan bu kitaba sosyal bilimcilerin yanı sıra fen ve sağlık bilimleri alanlarından araştırmacılar da katkı sağlamışlardır. Bu çerçevede bu kitap; tarih, mitoloji, arkeoloji, biyoloji, mühendislik, turizm, gastronomi, ekonomi, çevre ve sürdürülebilirlik gibi araştırma alanlarını bir araya getirmiş disiplinlerarası bir çalışmayı kapsamaktadır.
Atila Hazar Bu eserin amacı; mesleki ve genel turizm eğitimi alanlara, turizm bilincini ve mesleki alan derslerine hazırlayıcı temel ve genel bilgileri kazandırmaktır. Bu amaç doğrultusunda eserin hedef kitlesi, turizm eğitimi alan üniversite öğrencileridir. Eser, Genel Turizm, Turizme Giriş, Temel Turizm Terminolojisi gibi aynı içerikli derslerde, ders kitabı olarak kullanılmak üzere hazırlanmıştır.
Eser içeriğinin oluşturulmasında; turizm sektöründeki çağdaş değişimler ve gereklilikler, sektör ihtiyaçları, yenilenen mevzuatlar, yazarın 30 yılı aşkın sektörel ve akademik deneyimleri ile yurt içi ve yurt dışı gözlemleri dikkate alınmıştır. Yerli ve yabancı literatür taraması ile ikinci el verilerden yararlanılmıştır.
Bölümler sonunda, öğrenmeyi pekiştirici, kolaylaştırıcı ve ilgi çekici tartışma konuları ile okuma parçalarına yer verilmiştir. Öğrencilerdeki bilgi ve beceriye yönelik davranış değişikliklerini etkin şekilde ölçmeye yönelik, klasik sınavlardan çok farklı olarak cazibe ve faydalılık özelliklerine sahip değerlendirme soruları eklenmiştir.
Eserin içeriği on üç ana bölümden oluşturulmuştur. Bu bölümler sırasıyla; temel kavramlar, insanları turizme yönelten nedenler, turistik varlıklar, turizmin işlevleri, turizm çeşitleri, turizm işletmeleri, turizm personeli, turizmde reklam tanıtım ve propaganda, animasyon hizmetleri, turizm eğitimi, turizmde ulaştırma, turizm politikası, küresel turizm etiği başlıkları altında hazırlanmıştır.
Özgün niteliklere sahip eser, dersler için çok uygun ve yararlı, öğrenmeyi kolaylaştırıcı, davranış değişikliğini en iyi şekilde sağlayıcı bir nitelik taşımaktadır.
Gülizar Akkuş Benzersiz deneyimler, günümüz dünyasında gittikçe tek tipleşen turizm destinasyonlarının rekabette öne çıkmasını sağlayacak yegâne unsurlardan biridir. Turistin destinasyonda yaşadığı deneyim ne kadar unutulmaz olur ya da ne kadar sık hatırlanırsa o derece vazgeçilmez bir hâl alacaktır. Bu durum sürekli aynı destinasyonda tatil yapma fikrinin sıkıcılığını ortadan kaldıracaktır. Aksi takdirde her destinasyonun turistin bir kez uğradığı ya da uğrayıp geçtiği bir nokta hâline gelmesi kaçınılmazdır. Bu kitapta, hem turist beklentileri hem de destinasyonların ve turizm işletmelerinin etkin yönetimi açısından deneyimlerin önemi ve nasıl tasarlanması gerektiği üzerinde durulmuştur. Ayrıca deneyimlerin yarattığı bu çarpıcı değişimin artık “deneyimsel turizm” olarak adlandırılmayı hak eden yeni bir turizm türünü ortaya çıkardığından akademik bulgular ışığında bahsedilmiştir. Henüz Türkiye'de kullanılmamakla birlikte ilk kez Amerika'da gündeme gelen ve deneyim ekonomisi kavramı ile temelleri atılan deneyimsel turizmin gelecekte uzay turizmi gibi küresel turizmi etkileyecek on kilit konudan biri olduğu kabul edilmektedir. Bu gerekçelerle hazırlanan kitabın, başta turizm olmak üzere sosyal bilimler alanındaki tüm araştırmacılara ve deneyimsel turizm uygulamalarını adapte etmek isteyen sektör temsilcilerine katkı sunması temennisiyle...
Aydın Ünal, Füsun Esenkal Çözeli, Gizem Özgürel, Gülay Çakır, Mehmet Sedat İpar, Onur Çelen, Sinan Baran Bayar Dünya genelinde modern anlamda turizm sektörü özellikle II. Dünya Savaşı'ndan günümüze kadar küresel ve teknolojik gelişmelerle birlikte hızlı bir gelişim kaydetmiştir. Türkiye'de ise bu gelişmelere 1982 yılında yürürlüğe giren 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu ayrıca ivme kazandırmıştır. 1950'li yıllarda dünya genelinde seyahat eden kişi sayısı 25 milyon civarında iken 2019 yılı sonu itibarıyla bu sayı 1,4 milyar kişiye yükselmiş durumdadır. Son birkaç yıllık süreçte Türkiye'nin özellikle jeopolitik konumundan dolayı yaşadığı sıkıntılar, iç ve dış terör saldırıları ve sınır ülkelerde yaşanan siyasal istikrarsızlıklar gibi nedenlerle 2007 yılında ulaştığı seviyelere kadar gerileyen Türkiye'ye 2019 yılı sonu itibarıyla 53 milyon civarında turist varışı gerçekleşmiştir. Diğer taraftan dünya ölçeğinde 1,7 trilyon dolar seviyesinde gelirin sağlandığı turizm pazarlarında ülkeler ve turizm destinasyonları arasında yoğun bir rekabet yaşanmaktadır. Turizmin sosyokültürel, çevresel, politik, ekonomik ve diğer birçok olumlu etkisinden faydalanmak isteyen ülkeler ve turizm destinasyonları bu rekabet ortamında var olabilmek, mevcut pazar paylarını arttırabilmek, hizmet kalitelerinin seviyelerini yükseltebilmek ve turist memnuniyetini sağlayabilmek için çeşitli planlama, üretim, yönetim ve pazarlama stratejileri ve yaklaşımları benimsemektedirler. Ancak turizm sektörünün kendine özgü yapısı, sürekli değişen turist beklentileri, yeni trendlerin ve destinasyonların pazara çabuk hâkim olması yani pazarın ve destinasyonların dinamikliği ülkelerin ve destinasyonların pazarlama süreçlerini yakından etkilemektedir.
Bu eserde destinasyon kavramı, destinasyon pazarlama karması, destinasyon pazarlamasında turist davranışı, destinasyon pazarlamasında karar verme süreci, destinasyon pazarlamasında turist memnuniyeti ve hizmet kalitesi gibi konular detaylandırılmıştır. Eserin literatüre, akademisyenlere, kıymetli öğrencilere ve diğer tüm okuyucularına katkı ve fayda sağlamasını temenni ederiz.
Afitap Bulut, Akif Gökçe, Alpay Tırıl, Aydın Yılmazer, Barış Turan, Burhanettin Zengi, Ebru Arıcı, Eda Kaya, Eminsafa Dilmaç, Emirhan Yenişehirlioğlu, Emre Çilesiz, Erdem Temeloğlu, Fuat Atasoy, Gülsüm Demir Kaya, Hilal Kul, İkbal Ertuğrul Dikeç, İlknur Özsezgin, İsmail Bilgiçli, Kerim Coşkun, Kübra Topaloğlu Günan, Lütfi Mustafa Şen, Meliha Sena Yıldırgan, Muhammet Caner Kaya, Nercü Durmuş Aydın, Oğuz Çolak, Orhan Batman, Ramazan Güzel, Recep Yıldırgan, Seda Çakmak Kavsara, Selin Yılmaz Balkaner, Sena Uz, Serap İnceöz, Serdar Bülbül, Şeyda Kaya, Tuğçe Boğa, Uğur Zeren, Yasemin Ceylan, Yasin Soylu Dünya genelinde modern anlamda turizm sektörü özellikle II. Dünya Savaşı'ndan günümüze kadar küresel ve teknolojik gelişmelerle birlikte hızlı bir gelişim kaydetmiştir. Türkiye'de ise bu gelişmelere 1982 yılında yürürlüğe giren 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu ayrıca ivme kazandırmıştır. 1950'li yıllarda dünya genelinde seyahat eden kişi sayısı 25 milyon civarında iken 2023 yılı sonu itibarıyla bu sayı iki milyar kişiye yükselmiş durumdadır. Son birkaç yıllık süreçte Türkiye'nin özellikle jeopolitik konumundan dolayı yaşadığı sıkıntılar, iç ve dış terör saldırıları ve sınır ülkelerde yaşanan siyasal istikrarsızlıklar gibi nedenlerle 2007 yılında ulaştığı seviyelere kadar gerileyen Türkiye'ye 2023 yılı sonu itibarıyla altmış milyon civarında turist varışı gerçekleşmiştir. Diğer taraftan dünya ölçeğinde üç trilyon dolar seviyesinde gelirin sağlandığı turizm pazarlarında ülkeler ve turizm destinasyonları arasında yoğun bir rekabet yaşanmaktadır. Turizmin sosyokültürel, çevresel, politik, ekonomik ve diğer birçok olumlu etkisinden faydalanmak isteyen ülkeler ve turizm destinasyonları bu rekabet ortamında var olabilmek, mevcut pazar paylarını arttırabilmek, hizmet kalitelerinin seviyelerini yükseltebilmek ve turist memnuniyetini sağlayabilmek için çeşitli planlama, üretim, yönetim ve pazarlama stratejileri ve yaklaşımları benimsemektedirler. Ancak turizm sektörünün kendine özgü yapısı, sürekli değişen turist beklentileri, yeni trendlerin ve destinasyonların pazara çabuk hâkim olması yani pazarın ve destinasyonların dinamikliği ülkelerin ve destinasyonların pazarlama süreçlerini yakından etkilemektedir.
Bu eserde destinasyon kavramı, destinasyon pazarlama karması, destinasyon pazarlamasında turist davranışı, destinasyon pazarlamasında karar verme süreci, destinasyon pazarlamasında turist memnuniyeti ve hizmet kalitesi gibi konular detaylandırılmıştır. Eserin literatüre, akademisyenlere, kıymetli öğrencilere ve diğer tüm okuyucularına katkı ve fayda sağlamasını temenni ederiz.
Özge Kılıçarslan, Gözdegül Başer, Abdullah Akgün, Yunus Topsakal, Nedim Yüzbaşıoğlu, Murat Çuhadar, Yenal Yağmur, Erhan Babaç, Özgür Sarıbaş, Özkan Erdem, Yener Oğan, Çağla Çavuşoğlu Mckenzie, Pınar Işıldar, Burcu Kıvılcım, Buğcan Güvenol, Simge Kömürcü, Eniser Atabay, Özay Emre Yıldız, Caner Ünal, Mehmet Bahar, Emrullah Cansu, Altan Demirel, Rahman Temizkan, Selçuk Yücesoy Günümüzde her alanda meydana gelen değişim ve gelişmeler, turistlerin istek ve ihtiyaçlarında değişikliğe yol açmıştır. Turizm olgusunun büyük oranda gerçekleştiği destinasyonların da bu değişikliklere ayak uydurmaları bir zorunluluk hâline gelmiştir. Geleneksel turizm ürünlerinin yanı sıra yeni ürün/hizmetlerin geliştirilmesi, destinasyonların başarısı için oldukça önem arz etmektedir. Bu durum, bu kitabın ortaya çıkmasındaki temel motivasyon olmuştur. Kitapta, alanında uzman yazarların kaleme aldığı 19 bölüm bulunmaktadır. Teknolojik unsurlardan gastronomiye, sürdürülebilirlikten turlara kadar geniş bir yelpazede birçok yeni yaklaşımın ele alındığı bu eserin temel amacı; araştırmacılara, karar vericilere, öğrencilere ve bu konuya ilgi duyan kişilere destinasyon yönetimine ilişkin farklı bir perspektif kazandırmaktır. Bu yönüyle turizm literatürüne önemli bir katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Vedat M. İNCE Turizm dünyasında yaygın olarak kullanılan ortak yabancı dillerden birisi de Almancadır. Bu nedenle, ülkemizde turizm sektöründe Almanca bilmek bir ayrıcalık konumundadır. Bu kitap, turizm sektöründe çalışacak kişilerin Almancayı daha verimli kullanabilmesi amacıyla hazırlanmıştır. 12 üniteden oluşan bu kitap, A1 yani “Anfänger” düzeyinden başlamaktadır. Konular, sektörün beklentilerine hitap ettiği gibi İKMEP (İnsan Kaynaklarının Mesleki Eğitim Yoluyla Geliştirilmesi Projesi) içeriklerini de kapsamaktadır.
Muğla Üniversitesi Milas Sıtkı Koçman MYO'daki 10 yıllık ders deneyimlerimize göre şekillendirdiğimiz bu kitabın en önemli özellikleri şunlardır:
1. Ağırlık noktasını konuşma kalıpları, kelime hazinesi ve temel diyaloglar oluşturmaktadır.
2. Görselleri hem sınıf içinde hem sınıf dışındaki faaliyetlerde öğretim elemanına ve öğrencilere yardımcı olacak ve yükünü hafifletecek niteliktedir.
3. Konu anlatımları ve yönergeler Türkçe açıklamalarla birlikte verilmiştir.
4. Kelime hazinesi, Almanca konuşan bir turist karşısında ihtiyacı karşılayacak zenginliktedir.
5. Dil bilgisinin ağır konuları yerine daha temel konulara yer verilmiş, detaya girilmemiştir.
Turizm branşında eğitim veren fakülte, meslek okulu ve meslek yüksekokullarındaki Almanca derslerinde kullanılabilecek olan bu ders kitabıyla amacımız, öğrencilerimize ihtiyaç duyacakları konuşma kalıpları, kelime hazinesi ve dil bilgisi becerilerini kazandırmaktır.
Bir başka amacımız da yabancı dil öğrenmenin bir kabus değil, ehil eğitimciler, istekli öğrenciler ve uygun ders kitabıyla bir eğlence olabildiğini göstermektir.
Abdullah Ülkü, Ahmet Erdem, Ekrem Çelikiz, Günay Erol, Hande Uyar Oğuz, Levent Selman Göktaş, Mahmut Barakazı, Mehmet Cançelik, Mehmet Fatih Kayran, Merve Aycan, Ömer Saraç, Övgü Açıksözlü, Sabahat Ceylin Şanlı Kayran, Seyit Ahmet Solmaz Dijital bir dönüşümün yaşandığı ve içerisinde bulunduğumuz zaman diliminde, turizm işletmeleri ve destinasyonlar yenilikçi bir yönetim anlayışına sahip olamıyorlarsa gelecekte muhtemelen bazı zorluklarla karşılaşacaklardır. Geleneksel pazarlama yöntemlerinin önceki dönemlerde olduğu kadar günümüzde geçerli olmadığı bilinmektedir. Artık her şey değişti. İşletmeler ve destinasyonlar ayakta kalabilmek için dijitalleşmek zorunda. Turistler birçok dijital imkâna sahip. Akıllı telefonlar, tabletler, bulut teknolojileri vb. günümüzde vazgeçilmez bir hâl aldı. Bu dijital imkânlar ve teknolojik cihazlar turistlerin seyahat/tatil öncesi ve sonrası davranışlarını da etkilemekte. Turizm işletmeleri ve destinasyonlar sadece seyahat/tatil öncesi ve sonrasını değil seyahatin/tatilin yapıldığı anları da turistleri kazanmak ve sadık bir müşteri hâline getirmek için dijitalleşme çabalarına dâhil etmek zorunda. Turistleri, işletmede ya da destinasyonda kaldığı süre boyunca izlemek, turistlerin edindiği deneyimleri anlamak ve bunların dijital ortamlarda olumlu bir şekilde aktarılmasını sağlamak giderek önem kazanmıştır.
Dijital Dönüşüm ve Turizm isimli eserimizde, teknolojinin gelişimi ve dijitalleşmenin turizm işletmeleri ve destinasyonlar açısından gerekliliği ele alınmıştır. Dijital dönüşümün turizmde faaliyet gösteren işletme türleri, turist rehberleri ve destinasyonlar üzerindeki etkileri, destinasyonlarda kullanılabilecek dijital imkânlar ve turizmde dijital dönüşüm süreci 12 bölümden oluşan eserimizde anlatılmıştır.
Ali Turan Bayram Alternatif turizm türlerinin her geçen gün önem kazandığı turizm endüstrisinde gelenekten geleceğe turizm türlerini takip etmek, geçmişi anlamakve geleceği kavramak için önemli bir husustur. Bu kitabın amacı, turizm türleri hakkında okuyuculara temel bilgileri sunmaktır. En çok bilinen turizm türlerinden belki de ilk kez duyulacak turizm türlerine kadar toplamda yüz doksan turizm türünün ele alındığı bu kitap, okuyucuya farklı bir bakış açısı sağlayacaktır. Temel turizm eğitiminden disiplinler arası çalışmalara kadar birçok alana fayda sağlayacağı düşünülen kitap, belirli bir bölgeden ziyade tüm dünyada yer alan turizm türlerini ele almaya çalışarak yeni araştırmalara ve araştırmacılara kaynak olma potansiyeline sahiptir. Kitapta bazı kavramlar, turizm alanında Türkçeleşmeye katkı sunmak adına Türkçe karşılıkları ile verilmiş olup bazı kavramlar dile adapte olması nedeni ile mevcut hâliyle kullanılmıştır.
Ali Bolat, Ali Çetinkaya, Arif Güngör, Atıf Akkil, Beyza Hatırnaz, Emel Faiz, Emrah Öztürk, Erkan Taşkıran, Fırat Atbaş, Fuat Yalman, Gökhan Aydıngün, Hatice Yıldırım, Muammer Mesci, Ömer Yavuz, Pınar Gültekin, Said Kıngır, Seyda Faikoğlu, Taner Kömür, Vedat Kayış, Yasemin Olgaç Akar, Yıldırım Yıldırım, Zeynep Kömür, Zeynep Mesci, Züleyhan Baran Düzce ili tarihi, kültürel ve coğrafi zenginlikleri bakımından önemli bir turizm destinasyonudur. Bulunduğu coğrafi konumu nedeniyle turistik faaliyetler için bir cazibe merkezi olma potansiyeline de sahiptir. Kuzeyinde Karadeniz'e kıyı sahilleri, güneyinde birbirine bağlı yaylaları, doğal gölleri ve mağaraları gibi çok sayıda doğal kaynağa sahip olması doğa turizmi açısından taşıdığı potansiyelin bir göstergesidir. Kadim uygarlıklara ev sahipliği yapmış bir coğrafyada konumlanmış bu ilimiz, sahip olduğu tarihî ve kültürel zenginliklerle birlikte kültürel hayatının renklerini taşıyan soyut varlıklarıyla da ilgi çekmektedir. Gastronomi açısından barındırdığı zenginlikler buna örnek olarak verilebilir. Önemli bir alternatif turizm merkezi potansiyeline sahip olan Düzce; ekoturizm, kültür turizmi, flora turizmi, yayla turizmi vb. gibi birçok alternatif turizm çeşitlerine ev sahipliği yapabilmektedir. Düzce'nin doğal florası, ormanları, gölleri, yaylalarına ek olarak kırsal turizm potansiyelini gelişmesine yönelik tarıma dayalı faaliyetlerin de yapılmasını mümkün kılmaktadır. Doğal yaylalarının, turizme açılarak ekonomik getiri ve turizm çeşitliliği sağlama adına önemli avantaj sağlayabilme potansiyelleri vardır. Bununla birlikte şelaleleri, doğa yürüyüşü (trekking) rotaları, kamp alanları gibi birçok doğal zenginliği ile de şehir turizm için gözde lokasyonlardan biri olma yolunda ilerlemektedir. Bu kitapta, Düzce'de turizmin mevcut durumu, sorunları irdelenmiş ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri sunulmuştur. On iki bölümden oluşan bu eserde her biri kendi alanında uzman akademisyenlerin araştırmalarına yer verilmeye özen gösterilmiştir. Bu kapsamda bölgede bulunan alternatif turizm türleri detaylı bir biçimde incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
Vedat Martin İNCE Günümüzde, dünyada yaygın olarak kullanılan ortak yabancı dillerden birisi de Almancadır. Türkiye’ye her yıl milyonlarca Alman veya yabancı dili Almanca olan turist gelmektedir. Bu nedenle, ülkemizde Almanca bilmek bir ayrıcalık konumundadır; ancak buna rağmen bu ihtiyacın karşılanabileceği eğitim kurumlarında, yerli imkânlar ile üretilmiş eğitim malzemesi yok denecek kadar az ve olanlar da temel iletişim amacıyla kullanılmasını öğretmek açısından çok yetersizdir. İşte bu nedenle “Eisberg” adlı kitap hazırlanmıştır.
1. Kitabın ağırlık noktasını konuşma kalıpları, kelime hazinesi ve temel diyaloglar oluşturmaktadır. Bunların yanında dil bilgisi de ihmal edilmemiştir.
2. Görsel malzemeler hem sınıf içinde hem sınıf dışındaki faaliyetlerde öğretim elemanlarına ve öğrencilere yardımcı olacak ve onların yükünü hafifletecektir.
3. Konu anlatımları ve yönergeler, Türkçe açıklamalarla birlikte verilmiştir.
4. Kelime hazinesi, temel ihtiyacı karşılayacak kelimelerden oluşmaktadır.
5. Dil bilgisinin ağır konuları yerine, daha temel konulara yer verilmiş; detaya girilmemiştir.
Kurban Ünlüönen, Ahmet Tayfun Ekonomi kitabının hazırlık aşamasında; mesleki ve teknik eğitimin karakteristik özellikleri ile meslek yüksekokullarının öğrenci profili göz önüne alınarak planlama yapılmıştır. Bölüm başlıkları; ekonomi ile ilgili düşünceler ve temel kavramlar, bütün toplumların ortak ekonomik problemleri, talep, arz, piyasa ve piyasada fiyat oluşumu, devletin fiyatlara müdahalesi, tüketici dengesi, üretim ve üretici dengesi, firma dengesi, millî gelir, istihdam ve işsizlik, gelir dağılımı, para ve banka, dış ticaret, büyüme ve kalkınma konularını kapsamaktadır. Çalışma, meslek yüksekokulu öğrencilerinin yanı sıra fakültelerde de benzer derslerde kullanılabilecek içeriktedir.
Bradley R. Schiller, Karen Gebhardt “Sonsuz İstekler, Sınırlı Kaynaklar …”
Sınırlı kaynaklar ile en iyiyi elde etme çabası insanlığın varoluşundan itibaren çözülmesi beklenen temel bir soru(n)dur. Bu arayışa verilen tüm yanıtlar iktisadi sorunu oluşturmaktadır.
Bu kitap, iktisadi sorunun merkezinde yer alan “Ne?”, “Nasıl?”, “Kim için?” sorularına cevap arayarak başlamakta, temel mikroekonomi ve makroekonomi konularının günümüz örnekleriyle, okuyucuların teori ve gerçek arasındaki bağlantıyı doğru kavramalarını amaçlamaktadır. Konu anlatımlarının grafikler, görseller ve yan bilgi notları ile zenginleştirilmesi hedeflenmiştir. Her bölüm sonunda Tartışma Soruları ve Problemler başlıkları altında okuyucunun gerek bilgiye gerekse konuya hâkimiyeti sınanmaktadır. Yine her bölüm sonunda Özet ve Hatırlanması Gereken Terimler başlığı altında okuyucuda konunun tekrarı ve kalıcılığı amaçlanmıştır.
Cengiz Demir, Aydın Çevirgen Bu çalışmada, ekoturizmin sürdürülebilir bir yapıda geliştirilmesi gereği vurgulanarak, konular çevrenin ekonomik, ekolojik ve sosyo-kültürel boyutlarını kapsayan bütünsel bir yaklaşım içinde ele alınmıştır. Ekoturizmin prensiplerinin ortaya konulması, planlanması ve yönetiminde rehberlik edecek temel bilgilerin verilmesi, bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Kitapta, koruma alanlarında turizm ve rekreasyon faaliyetlerinin prensipleri ve sürdürülebilirliği, ekoturizmin diğer turizm türleri ile ilişkisi ve çevre etkileşimi gibi konuların yanı sıra ekoturizmin yapısı, pazarı, planlanması ele alınmış; ayrıca ekoturizmle ilgili düzenlemelere yer verilmiştir. Bu kitabın, ekoturizmle ilgilenen araştırmacılara, öğrencilere, akademisyenlere, sektördeki işletme ve yöneticilere faydalı olacağına inanıyoruz.
Merve Baş Küreselleşmenin doğal bir sonucu olarak turizmi herkes için erişilebilir bir düzeye getirme gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada, konuya ilişkin önemli hususlar göz önünde bulundurularak engelli turizmi konusu; erişilebilirlik, ulusal ve uluslararası yasal düzenlemeler, istatistikler, uygulama örnekleri, üçüncü yaş turizmi, sağlık turizmi ve ilgili konular ile birlikte değerlendirilmiştir. Kitabın temel yazılış amacı sadece engelli turizminin bugünkü durumuna ilişkin bilgi vermek değil, aynı zamanda hem yasal düzenlemeler hem de uygulama örnekleri ile konunun gelişiminin nasıl sağlanacağı sorusuna yanıt bulmaya çalışmaktır. Bu amaca uygun olarak, geleceğe yönelik tahminlere ve örnek olay incelemesine de kitap içinde yer verilmiştir. Bu çalışmanın içerdiği ayrıntılı ve önem taşıyan bilgiler nedeniyle sektör çalışanlarına, akademik çalışmalara, kamu kurumlarına, erişilebilirliğe ve ilgili konulara ilişkin proje yöneten birimlere ve kişilere, konuya ilgi duyan ve çalışma yapmak isteyen herkese faydalı olacağı inancındayım.
Alper Kurnaz, Alperen Kök, Erinç Tozlu Özhan, Fatih Ercan, Hande Akyurt Kurnaz, Hasan Köşker, Makbule Civelek, Mehmet Sedat İpar, Melahat Avşar, Savaş Artuğer, Taner Dalgın Dünya genelinde farklı sosyo-ekonomik sınıflardan çok sayıda kişinin katıldığı turizm endüstrisinin gelişimi açısından turistik ürün ve hizmetlerin erişilebilirliği önemli bir husustur. Erişilebilir turizm, sunulan turistik ürün ve hizmetlerden herkesin eşit bir şekilde yararlanabilmesi esasına dayalı bir kavram olarak ortaya çıkmaktadır. Engellilik, yaşlılık, hamilelik, vb. nedenlerle seyahat ve turizm faaliyetlerine katılamayan kişilerin sunulan hizmetlere erişimlerinin sağlanması turizm talebini ve elde edilen geliri artırmada kilit bir faktör olarak değerlendirilebilir. Gelişen teknoloji, günümüzde insan hayatının birçok alanında kişilere çeşitli avantajlar sunmakta, yaşamlarını kolaylaştırmaktadır. Emek yoğun özelliğe sahip turizm endüstrisinde de çağın gerektirdiği şekilde teknolojiye uyum gerçekleşmekte, kişilerin istek ve beklentilerine uygun ürün ve hizmetler üretmede son teknolojilerden faydalanıldığı görülmektedir. Turizmde erişilebilirliğin artırılmasında yararlanılabilecek teknolojilerin araştırılması ve erişilebilir turizmde yardımcı teknolojilerin rolünün ortaya konması bu kitabın odak noktasını oluşturmaktadır. Kitap toplam sekiz bölümden oluşmaktadır. Her bölüm farklı araştırmacılar tarafından ele alınmıştır. Kitabın ilgili akademisyenler, profesyoneller, öğrenciler için önemli bir yol gösterici ve kaynak olması temennisiyle…
İsa Yayla Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri olan turizmin gelişimi ve düzenlenmesi konusunda hukuki düzenlemeler büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamda Cumhuriyet tarihi boyunca temelde turizm faaliyetlerinin sağlıklı bir zeminde ve planlı bir şekilde yürütülmesini amaçlayan farklı seviyelerde pek çok hukuki düzenleme yapılmıştır. Turizm mevzuatını bütüncül bir yaklaşımla ele alan bu kitapta, 1930'lu yıllardan itibaren turizm mevzuatına yönelik T.C. Anayasası, turizm sektörünü doğrudan ve dolaylı olarak şekillendiren kanunlar, Bakanlar Kurulu kararları, Cumhurbaşkanı kararnameleri ve yönetmelikler gibi çeşitli düzenlemelere yer verilmiştir. Bu kapsamda mevzuat türleri ilk yayımlandığı hâllerine ve yapılan değişikliklere göre turizm sektörü özelinde ele alınmıştır. Zamanla gerçekleşen değişiklikler kronolojik olarak verilen mevzuat bileşenlerindeki gelişimin daha net gözlenmesi amacıyla karşılaştırmalı bir yöntemle yorumlanmıştır.
Kitapta, hem güncel turizm mevzuatı ve değişiklikleri hem de yürürlükten kaldırılmış olan turizme yönelik mevzuat işlenmiştir. Dolayısıyla meri ve mülga olmak üzere 18 kanun, 3 kanun hükmünde kararname, 2 Cumhurbaşkanlığı kararı/kararnamesi ve 93 yönetmelik mevzuat silsilesine göre verilmiştir. Sayıca fazla oluşu nedeniyle yönetmelikler, okuyucuya kolaylık sağlamak amacıyla yayımlandığı dönemdeki turizmden sorumlu bakanlık başlığı altında toplanmıştır.
Mevzuattaki boşluklar ve yeniden düzenlenmesinde ihtiyaç görülen alanlar tespit edilerek kamu otoritelerine çeşitli tavsiyelerde bulunulmuştur. Bu bağlamda çalışma, bürokrasi ve sektör temsilcileri ile akademisyenler ve araştırmacılar başta olmak üzere tüm turizm paydaşlarının yararlanabileceği kapsamlı bir kaynak niteliği taşımaktadır.
Gazanfer Erbaşlar Genel işletme ismiyle yazılan kitap toplam dokuz bölümden oluşmuştur. Birinci bölümde işletme başlığı altında işletmecilik, ekonomi, üretim ögeleri, işletme kavramı, girişimci, işletme amaçları, işlevleri, kuruluş ve büyüme, etik kurallarla ilgili genel kavram ve tanımlara yer verilmiştir. İkinci bölümde yönetim ana başlığında yönetimin, yöneticinin, örgütlenmenin, yöneltmenin, iletişim ve denetim kavramları anlatılmıştır. Bu iki işlevden sonra işletmenin işleyişinin irdelendiği, ana işletme fonksiyonlarından, üçüncü bölümde insan kaynakları yönetimi tüm detayları ile incelenmiştir. Dördüncü bölüm pazarlama ilkelerine ayrılmış ve bu bölümde pazar, pazarlama ile ilgili ana kavram tanımlar işlenmiştir. İşletmelerde ana fonksiyon olma özelliği olan üretim sistemleri yönetimine beşinci bölümde yer verilmiştir. Altıncı bölümde çağdaş işletme işlevlerinden işletme bilgi sistemi anlatılmıştır. Yedinci bölüm yardımcı işletme fonksiyonu olan muhasebeye ayrılmıştır. Sekizinci bölümde, finansal yönetim, dokuzuncu ve son bölümde ise günümüzün işletme modelleri arasında önemli yer tutan çok uluslu işletmeler irdelenmiştir.
Genel İşletme, üniversitelerin lisans ve ön lisans (meslek yüksek okulları) öğrencilerine, ilgili derslerinde bir başvuru ve referans kitabı olarak yazılmıştır. Ancak kitap işletme bilimine ve işletmeciliğe ilgi duyan, bu konuda bilgi sahibi olmak isteyen tüm okuyucularımız ile her eğitim düzeyindeki işletmeci ve işletme yöneticilerine de gereksinim duydukları işletmecilik bilgilerini sunacak şekilde kaleme alınmıştır.
Miraç Yücel Başer, Atınç Olcay Turizm, farklı kültürden bireyleri bir araya getiren fenomen olarak dünya genelinde ön plana çıkmaktadır. Öyle ki ekonomik bir sektör olmanın ötesinde, sosyal etkileşimleri artırmakta ve kültürel alışverişi teşvik etmektedir. Böylesi ekonomik, sosyal ve kültürel etkileri olan bir endüstrinin bütün boyutlarıyla ele alınarak incelenmesi kapsamlı bir şekilde anlaşılması açıdan önem arz etmektedir. Turizm endüstrisinin karmaşıklığını anlama çabasıyla hazırlanan bu eser, güçlü bir teorik temel ve kapsamlı bir literatür taraması sunmaktadır.
Uzun bir çalışma sürecinin sonunda hazırlanan bu eser, birbirinden ayrı ancak birlikte bir bütün olarak turizmi tanımlayan on iki bölümden oluşmaktadır. Her bölüm, literatürde uzun yıllardır kabul gören akademik düşünce ve bilgilere ek olarak güncel konulara değinilerek hazırlanmıştır. Hem akademisyenlerin hem de turizm sektörü profesyonellerinin ilgisini çekecek bu eserin, sektördeki kritik konulara ışık tutmasını temenni etmekteyiz.
Hakan Sezerel,Uğur Akdu Kitle turizmine hizmet eden “deniz, kum ve güneş” temalı tatil anlayışının geçerliliği ve tercih edeni her zaman çok olsa da 'yeni' ve 'farklı' olana da her zaman ihtiyaç duyulmaktadır. Rutinden sıkılan, ‘yeni’yi ve ‘farklı’yı arayan turistlerin bu arayışları, destinasyon yöneticilerini de ürün çeşitlendirmeye, kendilerini rakiplerinden farklı kılmaya mecbur bırakmıştır.
Bazen tesadüf, bazen keşif duygusu bazen de sadece moda olması, yeni bir turistik ürünü cazip hale getirebilmektedir. Kitle turizminin alternatifi bu yönelimlerin özel ilgi, kişisel ihtiyaçlar, beklentiler ve isteklerle doğru orantılı olduğu söylenebilir. Bu durum da aslında 'her insan profiline farklı bir turizm türü' potansiyelini açığa çıkarır. Kabul gören, talep edilen ve çeşitli pazarlama ve satış stratejileriyle desteklenerek insanların tercihlerine sunulan bu özel ilgiler de zamanla bir turizm türü olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu kitap, günümüz turizm faaliyetlerinde ortaya çıkan bu farklı ve yeni yönelimleri on iki farklı yazarın özgün bakış açılarıyla incelemektedir. Akıcı ve anlaşılır bir üslup ve içerikle turizm akademisine, sektöre ve turizme ilgi duyan herkese hitap eden kitap, okuyuculara hem akademik bir bakış açısı kazandıracak hem de güncel turizm eğilimleri hakkında önemli bir bilgi kaynağı olacaktır.
Hande Akyurt Kurnaz, Burhan Kılıç Hüzün Turizmi….
Yanından geçilirken, çoğu zaman dikkati çekmeyen, tarihin gizemli sayfaları arasında kalmış, tozlanmış, gün yüzüne çıkarılmayı bekleyen ve turizmin farklı bir yüzü aslında. İnsanların sadece eğlenme amaçlı değil geçmişi hatırlama, ölümü yâd etme, atalarını ziyaret etme, korku duygularını yaşama gibi seyahat motivasyonlarından doğan özel ilgi turizmi türlerinden biri hüzün turizmi. Dünyada çeşitli örnekleri olduğu kadar Türkiye'de de birçok merkezi bulunmaktadır. Çıkılan bu yolda oluşan kitabın amacı Türkiye'de potansiyel hüzün turizmi destinasyonlarını belirlemek ve tanıtmaktır.
Kitap temel olarak üç bölümden oluşmuştur. İlk iki bölümde hüzün turizminin tanımı ve çeşitleri anlatılmış olup üçüncü bölümde ise Türkiye'de yer alan hüzün turizmi merkezlerine iller açısından yer verilmiştir. Kısa bilgilerle farkındalık yaratılmaya çalışılmış olup yeni merkezler ortaya çıktıkça eklemeler yapılacaktır.
Meraklısına iyi bir rehber olacağı temennisiyle…
Serkan Gün, İsmail Gün Bu kitabımızda, okuyucuya hem genel din hem de turizm bağlamında ve özel olarak İslami açıdan misafirperverlik ve ev sahibi-misafir ilişkisini çevreleyen bazı konulara yer verilmiştir. Vurgulanan ana tema, misafirperverliğin gerçekte ne anlama geldiğine dair yorumlar da dâhil olmak üzere, dinî ve ticari ihtiyaçlar arasındaki bariz ilişkidir. Helalin arkasındaki ticari zorunluluk, misafirleri ağırlamak gibi kutsal bir görevi tam olarak karşılayamayacağı düşünülürse de, bu, resmî helal hizmet uygulamaları için önemli bir sorun teşkil etmemektedir. Bu kitabımız ayrıca İslami turizm ve misafirperverliğin artan önemine ve bölgenin gelişimi, yönetimi ve pazarlanmasıyla ilgili tanımlayıcı konulara kısa bir giriş yapmıştır. Kitabımızın gerek sektör temsilcileri gerekse turizm bölümlerinde okuyan öğrencilerimiz için kaynak oluşturacağı düşüncesindeyiz.
O.C. Ferrell - Geoffrey A. Hirt - Linda Ferrell, McGrawHill Alanın temel kavramlarını verirken girişimcilikten, işletme yönetimine, iş etiğinden, yönetimin doğasına, örgüt kültürü ve yapısına, sosyal ağlardan, pazarlama ve finansal sistemlere kadar birçok konuya değinen bu kapsamlı kitap, 16 bölümden ve 6 ana kısımdan oluşuyor. İlk kısımda, 'değişen dünyada işletme' kapsamında okuyucular temel ekonomik bilgileri, iş etiğinin önemini ve küresel ticareti ilgilendiren üç önemli bölüm bulacaklar. İki bölümden oluşan ikinci kısım, iş kurmak ve büyütmek isteyenlerin yararlanacağı önemli bilgiler içeriyor. Yönetimin temelleri, örgüt teorisi temelleri, üretim ve işlemler yönetimi üçüncü kısımda yer alıyor. İnsan kaynakları ile ilgili iki bölüm ve pazarlama alanını irdeleyen üç bölüm dördüncü ve beşinci kısımların konularını oluşturuyor ve son olarak altıncı kısım; finans, muhasebe ve sermaye piyasaları konularına değinirken okuyuculara güncel bilgiler aktarıyor.
Her bölümün sonunda yer alan kariyer öğütleri ile öğrencileri ayrıca işletme alanında değişik kariyer imkânları ile de tanıştırmayı amaçlayan İŞLETME, özellikle 4. basımında çeşitli yenilikler eklenerek ve güncellemeler yapılarak örnekler ve yeni uygulamalar ile daha da zenginleştirilmiştir.
Gülay Budak, Gönül Budak Faaliyet alanı ve ölçek (büyüklük) farkı gözetmeksizin tüm işletmeler ve kurumlar açısından yönetim olgusu, evrensel bir nitelik taşımaktadır. Yönetim olgusunun önemi, örgütlerin amaçlarına ulaşmalarını sağlayacak konuları kapsamasından gelmektedir. Kuşkusuz, yöneticinin etkinliği, bilimsel bir içeriğe sahip konularda bilimsel bilgi ve tecrübeye sahip olmaya devam ettikçe artmaktadır. Böylece yöneticiler, örgütün kıt kaynaklarını, etkili ve verimli bir biçimde kullanarak örgütü hedeflerine ulaştırmaktadır.
Yöneticilik mesleğinin en zor yanı, “insanı yönetmek”tir. Beklentileri, gereksinmeleri ve yetkinlikleri sürekli olarak değişen insan, giderek daha da karmaşıklaşan bir kaynak olarak yöneticileri farklı yönetim arayışlarına yöneltmektedir.
Yönetim, oldukça hızlı değişen ve gelişen bir bilim alanıdır. Bir yandan yeni kavramlar, teknikler, modeller ve kuramlar yönetim alanına kazandırılırken diğer yandan bir dönem doğruluğu ve geçerliliği savunulan birçok kuram eleştirilere uğrayarak devre dışı kalabilmekte ya da dönüşüme uğrayabilmektedir.
İşletme Yönetimi kitabımız, işletmecilik dalında eğitim gören lisans, yüksek lisans ve doktora programlarındaki öğrencilerin, aynı zamanda, iş dünyasının değişik kademelerinde görev yapan yöneticilerin ve yönetici adaylarının bilgi birikimlerine katkı sağlayacak birçok güncel konuyu kapsamaktadır.
Akyay Uygur, Azize Hassan Bu kitap; başta kariyer kavramı olmak üzere kariyer yönetimi, planlaması, geliştirme ve özgeçmiş yazma konularında ayrıntılı ve kapsamlı bir yayın olma özelliği taşımaktadır. Kariyer, bir örgütte ya da profesyonel hiyerarşide ilerleme anlamına gelmektedir. Bu ilerleme sürekli olarak bilgi, deneyim ve yetenek kazanılması ile gerçekleşmektedir. Bununla birlikte kariyer bireyin ailesini, boş zaman uğraşlarını ve toplumsal etkinliklerini de kapsamaktadır. Kariyer seçiminde sosyal geçmiş, kişilik gelişimi, bireysel beklentiler ve toplumsal etkiler önemlidir. Kariyer basamaklarının gelişiminde kariyer haritaları, kariyer merkezleri, iş zenginleştirme, kariyer danışmanlığı, eğitim ve geliştirme programları yer almaktadır. İş ve özel yaşam açısından çok önemli bir nitelik taşıyan kariyer konusundaki bu eser; kamuoyu, akademisyenler ve öğrencilerin ilgi, araştırma ve çalışmalarına sunulmaktadır.
Ahmet Köroğlu, Ali Türker, Ayşen Acun Köksalanlar, Azade Özlem Çalık, Canan Tanrısever, Caner Ünal, Cevdet Avcıkurt, Funda Ön Esen, Gökhan Köksal, Gözde Oğuzbalaban, Gülbin Aytekin İnce, Hande Akyurt Kurnaz, Hasret Ulusoy Yıldırım, İlker Şahin, Nalan Albuz, Nermin Ayaz, Nuray Tetik Dinç, Özlem Güzel, Özlem Köroğlu, Serkan Türkmen, Sonay Kaygalak Çelebi, Uğur Ceylan, Uysal Yenipınar, Zafer Öter Turist rehberliği mesleği, misafirlerin ilk karşılandığı ve son uğurlandığı ana kadar sürekli onlarla vakit geçirilen, misafir memnuniyetinin ve motivasyonunun ön planda tutulduğu, misafire unutulmaz deneyimler sunmayı amaçlayarak tatil deneyimini oluşturan, farklı kültürler arasında köprüler inşa eden, ülkenin sahip olduğu çok kıymetli zenginliklerin tanıtılmasında değer sağlayan, ülkeye, yöreye, yerel halka, insana, çevreye, doğaya, misafire, sanata, kültüre ve topluma karşı sorumluluğu yüksek bir meslektir. Turist rehberleri sahnedeki turizm aktörleri olarak mesleklerini ilmek ilmek bir sanat gibi işlemekte, mesleklerini aşkla, tutkuyla ve büyük özveriyle yapmaktadırlar.
Bu mesleği aşkla yapan turist rehberlerine ve yapacak turist rehberi adaylarına ithafen yazılan kitabımız; önlisans, lisans ve lisansüstü düzeyde turizm rehberliği eğitimi alan öğrencilere, araştırmacılara, akademisyenlere, ülkemizin tanıtım elçileri olan turist rehberlerine, turist rehberliği meslek kuruluşlarına, turizm sektöründeki uygulayıcılara, alanla ilgili araştırma yürüten diğer kişi, kurum ve kuruluşlara fayda sağlaması, ışık tutması ve yol göstermesi amacıyla Türkiye'nin dört bir tarafında farklı üniversitelerde görev yapan çok değerli yirmi dört yazarın bir araya gelerek oluşumuna katkı sağladığı özverili bir çalışmanın sonucudur.
Nevzat ERASLAN Turizm, dünyamızda her geçen yıl gelişen, büyüyen bir hizmet endüstrisidir. Konaklama işletmelerin, gelir getiren diğer yan departmanlarının işleyebilmesi; oda satışında gösterilen başarıya bağlıdır. Çünkü konuk tesiste kaldığı sürece işletme içerisinde bu mekânlarda harcama yapacaktır. Konaklama işletmelerinde ön büronun en önemli işlevi oda satışı yapmak ve satışları artırmaktır. Bu yüzden ön büro personeli konuk psikolojisini çok iyi analiz etmeli ve hangi odayı kaça satacağını çok iyi bilmelidir. Oda satışı sanıldığı gibi sadece konuğun işletmeye gelip oda talep etmesi ve odayı olduğu gibi kabul ederek odaya yerleşmesi anlamına gelmez.
Günümüzde gelişen teknoloji sayesinde, artan arz talep dengelerine bağlı olarak konaklama işletmelerinde de otomasyona geçme zorunluluğu doğmuştur.
Bu işletmelerinde kendine özgü tanımları, kavramları ve kısaltmaları vardır. Turizm sektöründe, konaklama hizmetleri eğitimini almış personelin, standart bilgi ve becerinin yanı sıra, konaklama sektöründeki konuk tipleri ve davranışları ile konukla birebir ilişkilerde uyulacak ilkeler ve konuk sorunlarına çözüm bulma yeteneğine de sahip olabilmelidir. Sağlıklı ilişkiler kurabilen, dikkat edilmesi gereken kuralları bilen ve uygulayan insan, toplum tarafından sevilen, saygı duyulan birisidir.
Bu kitap turizm eğitimi veren yüksekokullarda okutulan; Ön Büro Hizmetleri, Ön Büroda Oda İşlemleri, Ön Büroda Vardiya İşlemleri, Ön Büroda Konuk Giriş-Çıkış İşlemleri, Ön Büroda Raporlama İşlemleri, Ön Büro Yönetimi, Konukla İletişim, Turizmde Bilgi Teknolojileri, Getiri Yönetimi, Müşteri Yönetimi ve Bütçeleme derslerine kaynaktır.
Dori Finley Dennison, Melvin R. Weber Bu kitap, konaklama sektöründe stratejik insan kaynakları yönetimine yönelik bir iklim oluşturmak ve bir taraftan geleneksel insan kaynakları fonksiyonlarını bu örgütsel iklim içinde incelerken; diğer taraftan da konaklama sektörü yöneticilerinin etkin bir insan kaynakları programı uygulayabilmeleri için ihtiyaç duydukları birikim ve becerileri ortaya koymak amacıyla yayımlanmıştır.
Konaklama İşletmelerinde Stratejik İnsan Kaynakları Yönetimi kitabı üç kısma ayrılmıştır. Kısım 1’de konaklama sektöründe uygulanan stratejik insan kaynakları yönetimi işlenmektedir. Kısım 2’de insan kaynakları yönetiminin geleneksel fonksiyonları konuları yer almaktadır. Kısım 3’te ise insan kaynakları yönetiminde başarılı olabilmek için gereken beceriler işlenmiştir. On iki bölümden oluşan bu kitabın her bölümünde, konaklama yöneticiliği için gereken bilgilerin yanı sıra, bu bilgilerin kullanılabilmesi için gereken becerilerin ve yeteneklerin geliştirilebilmesine yönelik uygulamalar bulunmaktadır.
Kitabın konaklama sektörü uygulamalarına yer vermesi ve beceri kazandırması açılarından önemli bir boşluğu dolduracağı; kitabın akademik öğrenimin yanı sıra, konaklama sektöründe yönetici ve çalışanlar için de faydalı olacağı düşünülmektedir.
Ali Rıza Solmaz, Eda Dineri, Gül Aksoğan, Gül Ekinci, Gülferah Bozkaya, Mehmet Şentürk, Metin Yıldırım, Mustafa Baylan, Mustafa Şit, Müge Manga, Nalan Işık, Onur Akkaya, Rüstem Yanar, Yunus Kılıç, Yusuf Bayraktutan, Zeynep Köse Turizm sektörünün ülkelere gelir sağlaması ve döviz kaynağı olması, ödemeler bilançosu dengesizliklerini gidermesi, ülkelerin ekonomik büyümesine ve bölgesel kalkınmasına destek olması, istihdam yaratması, turist akımlarına uğrayan bölgelerde yatırım olanaklarını arttırması açısından ekonomik önemi yadsınamaz. 1980’lerden sonra küresel serbestleşme (liberalizasyon) politikaları, ülkeler arasında giriş-çıkış engellerinin kaldırılması, vize işlemlerinin kolaylaştırılması, teknolojik gelişim, ulaşım maliyetlerinin ucuzlaması gibi faktörler turizm hareketliliğinin yoğunlaşmasına neden olmuştur. Küresel politik belirsizlikler, insan sağlığını tehdit eden unsurlar ve ekonomik krizlere rağmen bu hareketlilik kesintisiz bir şekilde büyümektedir. Dünya Turizm Örgütü istatistiklerine göre 2017 yılında 1.326 milyar turist ülkelerinin sınırları dışına çıkmıştır. 2030’da uluslararası turist sayısının 1,8 trilyona ulaşacağı tahmin edilmektedir. Uluslararası turizm gelirleri ise 2017’ de 1,340 milyar dolara ulaşmıştır. 2017’de dünya gayri safi milli gelirinin %10’nun ve dünya ihracatının %7’sinin turizm faaliyetleri sonucu elde edildiği belirtilmiştir. Türkiye’de turizm sektörünün gelişimi de küresel turizmin gelişimine yakın gerçekleşmekte ve makroekonomik göstergeleri etkilemektedir. Bu çerçevede çalışmada turizm sektörü, makroekonomik bakış açısıyla daha geniş ve farklı bir perspektiften değerlendirilmiştir. Ekonomik büyüme, bölgesel gelişme, istihdam, yoksulluk ve gelir dağılımı, doğrudan yabancı yatırımlar, bölgesel entegrasyonlar, finansal sistem, para politikası, enflasyon, ödemeler bilançosu, ekonomik krizler gibi makroekonominin temel konularının yanında ülke riski, teknoloji, çevre ve iklim değişikliği gibi son yıllarda sıklıkla tartışılan konular turizmle ilişkilendirilmiştir. Her bölümde teori, uygulama örnekleri ve istatistiki bilgilere yer verilen bu kitap çalışmasının turizm ekonomisine ilgi duyan herkese katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Ferika ÖZER SARI Yazar bu eseri; gün geçtikçe önemi daha da artan marinalar ve marina işletmeciliği alanındaki yazına katkıda bulunması; marina ve yat işletmeciliği, turizm işletmeciliği ve konu ile ilgili diğer bölümlerde okuyan öğrencilerle bu sektörde faaliyet gösteren kişi ve kuruluşlara temel bir kaynak oluşturması amacıyla hazırlamıştır.
Kitabın birinci bölümünde marina işletmeleri tanımlanmaya ve daha yakından tanınmaya, marina işletmelerinin temel yapıları ve bu yapıların işlevleri açıklanmaya çalışılmıştır. İkinci bölümde, marinaların farklı kriterlere göre sınıflandırmalarına yer verilmiş, yurt içi ve yurt dışındaki marinaların genel profili ile değişik ülkelerdeki marina derecelendirme sistemlerine örnekler verilmiştir. Üçüncü bölümde, marina işletmelerinin yönetim ve organizasyon yapısı incelenirken dünyada ve Türkiye'deki durumlarına genel bir bakış yapılmıştır. Dördüncü bölümde ise marinalarda hizmet kalitesi kavramına, bu kavramın neden önemli olduğuna ve bu kavrama şekil veren faktörlere dair açıklamalara yer verilmiştir.
Ekrem Sevim Medikal turizm, merkezinde tıbbi hizmetlerin kullanılması olan, ulaşım, konaklama ve aracılık hizmetleri gibi daha birçok farklı alanı da kapsayan bir turizm çeşidi olarak son dönemde tüm dünyada hızla adından daha çok söz edilen bir konuma gelmiştir. Bu durumun temelinde, ülkelerin sağlık sistemlerinde yaşanan sorunlar ve uyguladıkları politikalar yer almaktadır.
Medikal turizm kavramı, uzun zamandan beri var olmasının yanında, günümüzde başka bir boyuta taşınmıştır. Geçmişte çoğunlukla gelişmekte olan ülke vatandaşlarının, ülkelerinde sunulamayan ya da daha düşük kalitede sunulabilen sağlık hizmetleriyle yetinmek yerine bu hizmetleri daha iyi kalitede alabilecekleri gelişmiş ülkelere seyahat ettikleri görülmekteydi. Bu durum hâlen devam etmekle birlikte, kişilerin ülkelerinde karşılaştıkları sınırlılıklar, uzun bekleme süreleri ve küresel seyahat imkânlarının da artması, medikal turizmi farklı bir boyuta ve daha uygulanabilir bir hâle getirmiştir.
Medikal turizmin fırsatlarla dolu niş bir alan sunması ve sağladığı yüksek katma değer, çok sayıda ülke ve kuruluşu bu konuda strateji geliştirmeye yönlendirmiştir. Türkiye'nin medikal turizmdeki mevcut durumunun incelenip analiz edilmesi, yöneticilere ve karar vericilere strateji geliştirme konusunda önemli bilgiler verecektir. Bu analiz için kullanılabilecek yöntemlerden bir tanesi de SWOT analizidir. Böylelikle mevcut durum analiz edilerek geleceğe yönelik stratejiler planlanabilir. Kitap içerisinde Türkiye'nin mevcut durum analizi yapılmış ve bu durum ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir.
Kitabın tamamında medikal turizm kavramı, sağlık turizmi kavramından ayrıştırılarak kullanılmıştır. İlk bölümde sağlık turizmi kavramı türleri ile ele alınmış, sonraki bölümlerde medikal turizme dair tüm yönler ayrıntılı olarak incelenmiştir. Çünkü sağlık turizmi kavramının günümüzde popüler olmasının da asıl sebebi, ne termal ve SPA-Wellness turizmi ne de ileri yaş ve engelli turizmidir.
Medikal turizme dair kapsamlı bir içerik ile sunulan kitabın; Sağlık Yönetimi, Sağlık Kurumları İşletmeciliği, Turizm Fakülteleri, Sağlık Turizmi İşletmeciliği, Sağlık Turizmi Yönetimi ve seçmeli ders olarak okutulan çok sayıda bölümde eğitim gören öğrenciler başta olmak üzere, akademisyenler ve konuya ilgi duyan sektör çalışanları için faydalı bir kaynak olması amaçlanmıştır.
Hakan Tuna, Zafer Akbaş Sağlık turizmi kapsamında ele alınan medikal turizm, 21. yüzyılda önemini artırmaya devam etmektedir. Türkiye, medikal turizm açısından önemli avantajlara sahip bir ülkedir. Bu kapsamda Türkiye'nin uygulamış olduğu dış politikanın, medikal turizm faaliyetleri üzerinde olumlu etki yaptığı görülmektedir.
Sekiz bölümden oluşan bu kitapta, öncelikle gelişmekte olan bir sektör olarak sağlık turizmi ve türleri hakkında bilgiler verilmiştir. Daha sonra sağlık turizminin bir çeşidi olarak medikal turizm, medikal turizmin ekonomik etkileri, nedenleri, tarihsel gelişimi, medikal turizmde akreditasyonun önemi ve dünyada medikal turizm yapan ülkeler konuları kapsamlı bir şekilde açıklanmıştır. Bir sonraki bölümde Türkiye'de medikal turizmin gelişimi ve potansiyeli, medikal turizmin SWOT analizi ve Türkiye'nin medikal turizm stratejileri hakkında detaylı bilgi verilmiştir. Literatürün son bölümünde ise 21. yüzyılda Türk dış politikası başlığı altında Türk dış politikasının oluşumuna etki eden faktörler ele alındıktan sonra Türk dış politikasına yön veren kavramsal ilkeler konusuna yer verilmiştir. Ardından 2000 yılı sonrası dönemde Türk dış politikası ile Türk dış politikasında yaşanan değişimler ve konuları incelenmiştir. Kitabın altıncı bölümü olan yöntem kısmında; araştırmanın yaklaşımı, araştırma yönteminin seçimi, araştırmada kullanılan veri toplama araçları ve veri toplama teknikleri ifade edilmiştir. Daha sonra elde edilen verilerin nasıl analiz edileceğine ilişkin bilgilere değinilmiştir. Kitabın yedinci bölümünde araştırma verilerinin analizi sonucunda elde edilen bulgulara ilişkin istatistik verilerine yer verilmiştir. Sonuç bölümünde ise araştırmaya özgü sonuçlar ortaya konulmuştur.
Bu kitap, sağlık turizminin bir çeşidi olarak medikal turizm hakkında kapsamlı bir içerik analizini sunmaktadır. Ayrıca yirmi birinci yüzyıldaki Türk dış politikasının durumu hakkında önemli bilgiler vermektedir. Lisans ve yüksek lisans düzeyinde eğitim gören öğrenciler başta olmak üzere, akademisyenlere ve sağlık turizmi alanında araştırmalar yapan herkese faydalı bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Aysel Aliyeva, Burhanettin Zengin, Caner Öniz, Ebru Özlem Güven, Ebru Sönmez Karapınar, Ercan Polat, Esra Özkan Önem, Gizem Özgürel, Gonca Aytaş, Gökhan Gürler, Gülser Yavuz, İbrahim Yemez, İsmail Uzut, Koray Genç, Mehmet Emin Baynazoğlu, Mehmet Halit Akın, Meral Yılmaz, Merve Işkın, Muhammed Yıldız, Murat Eren, Mustafa Çevrimkaya, Sabriye Çelik Uğuz, Seda Süer, Sine Erdoğan Morçin, Şükran Karaca, Tuba Aldemir, Ümit Şengel, Zafer Buzcu, Züleyhan Baran Sağlık turizmini tanımlarken sıklıkla refah, esenlik, zindelik, bütünsellik, tıbbi ve manevi, sağlıklı yaşam, yaşam kalitesinin artırılması, yaşam doyumu ve mutluluk gibi kavramlar kullanılmaktadır. Yaşlanan dünya nüfusu, yaşam tarzlarındaki değişimler, gelişmiş ülkelerin sağlık sistemlerinde yaşanan aksaklıklar gibi unsurlar sınır ötesi sağlık hizmetlerine olan talebi diğer bir ifadeyle sağlık turizmine olan ilgiyi arttırmıştır. Günümüzde sağlık turizminden yararlanmak isteyenler sağlık sorunlarını çözerken yalnızca kendi yaşadıkları bölgedeki sağlık turizmi hizmetlerini değil en iyi sağlık turizmi hizmetlerini sunan seçenekleri değerlendirerek hareket etmektedir. Dolayısıyla sağlık ve tatil amaçlı, şehirler arası ya da ülkeler arası yapılan seyahatlerden doğan tüm etkinlikler sağlık turizmi kapsamında yer almaktadır.
Multidisipliner Yaklaşımla Sağlık Turizmi kitabı, okuyucuya alanın kapsamlı bir sentezini sunmaktadır. Kitap, 29 yazar tarafından 30 bölüm hâlinde önemli olduğu düşünülen noktaların net bir şekilde ifade edilmesi gereksiniminden ortaya çıkmış ve mevcut sağlık turizmi kitaplarında yer alan konuların dışında birçok farklı konuyu içermesi bakımından alana katkı sağlayacak bir eserdir. Bu yönüyle kitabın araştırmacılara, yöneticilere, sağlık turizmi uzmanlarına ve öğrencilere hitap eden temel bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Akın Aksu, Aziz Gökhan Özkoç, Berna Ercan, Burak Pınaroğlu, Cem Tintin, Cemal İnce, Cenk Murat Koçoğlu, Engin Üngüren, Hüseyin Pamukçu, İbrahim Cemal Gençay, Kutay Oktay, Muhammed Yamaç, Mustafa Yılmaz, Oğuz Çolak, Orhan Batman, Ömer Akgün Tekin, Ömer Berke Curoğlu, Ömer Saraç, Sühendan Arıkan, Talat Sakallı, Yaşar Yiğit Kaçmaz, Yenal Yağmur Müslüman-dostu turizme yönelik talebin Türkiye özelinde 1990'ların ikinci yarısından itibaren gözle görünür hâle gelmeye başladığı ve günümüzde de hem araştırmacıların hem turizm yatırımcılarının dikkatini çeken bir seviyeye ulaştığı söylenebilir. Yaklaşık 30 yıllık bu süre zarfında; bireylerin turistik davranışlarında gerçekleşen dönüşüm ve turizm arzına ilişkin olanaklarda meydana gelen ilerleme, Müslüman-dostu turizm talebi ile birlikte arzını da yeniden üretmiştir. Müslüman seyahat pazarının gelişmeye başladığı ilk dönemlerde ağırlıklı olarak inanç motivasyonundan doğan ziyaretler kapsamında gerçekleşen turizm hareketi, zaman içerisinde büyük bir çeşitlilik kazanarak farklı turizm türlerine doğru genişlemeye başlamıştır. Bu dönüşüm sayesinde artık deniz-kum-güneş turizminden termal turizme, yayla turizminden kruvaziyer turizmine dek birçok turizm türünün Müslüman-dostu uygulamalarının örnekleri hayata geçirilmeye başlanmıştır. Bu gelişim sürecinde Türkiye deneyiminin eleştirel bir bakış açısıyla ele alınmaya çalışıldığı bu eserde; konuyla ilgili kavramsal tartışmalardan standartlara, Türkiye'nin olanaklarından turist profiline, literatürdeki gelişim sürecinden pratikte meydana gelen gelişmelere kadar birçok noktaya temas edilmeye gayret edilmiştir. Bu açıdan bu eserde; bir taraftan Türkiye'de Müslüman-dostu turizmin tarihsel gelişim sürecine değinilirken bir taraftan da geleceğe yönelik beklentiler hakkındaki değerlendirmeler, farklı araştırmacı ve uzmanların birikimleri doğrultusunda okuyucuyla paylaşılmıştır.
Zeki Akıncı Bu kitap, turizm ve otel işletmeciliği bölümü öğrencileri için İnsan Kaynaklarının Mesleki Eğitim Yoluyla Geliştirilmesi Projesi (İKMEP) çerçevesinde hazırlanmış bir ders kitabıdır. Çok kapsamlı ve karmaşık bir yapıya sahip olan otel işletmeciliğini tek bir kitapta anlatmak mümkün değildir. Turizm ve otel işletmeciliği alanında uzun süre orta ve üst kademe yöneticiliği yapmış bir akademisyen olarak, turizm sektörünün en önemli alt sistemi olan konaklama ve otel işletmeciliği alanında profesyonel olarak çalışan, ancak otelciliğin temel bilimsel yönleri konusunda eksiklik hissedenler için de yararlı olacağı kanısındayım.
Kitabımız sekiz bölümden oluşmaktadır:

Birinci Bölüm: Konaklama ve otel işletmesi hakkında temel bilgiler
İkinci Bölüm: Otel işletmelerinin sınıflandırılması
Üçüncü Bölüm: Otel işletmelerinde kuruluş yeri ve seçimi
Dördüncü Bölüm: Otel işletmelerinde fiyatlandırma ve yöntemleri
Beşinci Bölüm: Otel işletmelerinde odaların sınıflandırılması
Altıncı Bölüm: Otel işletmelerinde organizasyon ve çeşitleri
Yedinci Bölüm: Otel işletmelerinde temel bölümler
Sekizinci Bölüm: Otel işletmelerinin finansmanı
Akyay Uygur, Ayşe Sarıtaş Dış kaynaklardan yararlanma, en önemli çağdaş yönetim yaklaşımlarından biridir. İşletmeler, kendilerine rekabet avantajı sağlamak için öz yetenekleri dışındaki tüm iş ve faaliyetleri uzmanlıkları doğrultusunda başka işletmelere yaptırmaktadırlar. Böylece gerek en iyi bildikleri işlere yönelebilmekte gerek yapı olarak küçülerek yalın hâle gelmekte gerekse esnek ve hızlı karar alabilmektedirler. Özellikle yatırım maliyetlerinin ve sabit sermaye masraflarının azaltılmasıyla işletmeler riski dağıtarak krizlere daha dayanıklı hâle gelmekte, kârlılığın ve kalitenin artırılmasını sağlamaktadırlar. Bu bağlamda kitabımız otel işletmelerinde dış kaynaklardan yararlanma yaklaşımını ayrıntılı ve kapsamlı olarak yapılan alan araştırmasıyla da destekleyecek biçimde açıklamaktadır.
Otel İşletmelerinde Dış Kaynaklardan Yararlanma kitabı, iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, dış kaynaklardan yararlanma yaklaşımı kavramsal olarak anlatılmaktadır. İkinci bölümde ise alan araştırması ile ilgili yöntemler, hipotezler ve bulgular ortaya konulmaktadır. Bu doğrultuda Antalya ili Manavgat ilçesinde bulunan 104 adet 5 yıldızlı otel işletmesi araştırma örneklemini oluşturmaktadır. Özellikle dış kaynak kullanılan alanlar olarak yönetim faaliyetleri, oda yönetimi, yiyecek-içecek, insan kaynakları, muhasebe işlemleri, pazarlama ve destek faaliyetleri ele alınmaktadır.
Kitabın; akademisyenlere, araştırmacılara, bilim insanlarına, öğrencilere ve ilgili tüm kamuoyuna faydalı, katkı sağlayan ve öğretici bir yayın olması temenni edilmektedir.


Gökhan Emir Otel İşletmelerinde Kat Hizmetleri kitabı, meslek yüksekokulları bünyesinde yer alan Turizm ve Otel İşletmeciliği programlarındaki öğrenci ve akademisyenlere bu konuda pratik kaynaklık etmek amacıyla hazırlanmıştır. Bu ihtiyacı karşılayacağı düşünülen çalışmada; temizlik, kat hizmetleri bölümü, konuk odaları, genel alanlar, çamaşırhane ve konut alanlarının temizliği başlıklı konular altı bölüm altında derinlemesine incelenmiş ve okuyucunun anlayabileceği sade bir dille kaleme alınmıştır.
Nuran Akşit Aşık Geleceği büyük ölçüde çevreye bağlı olan otel işletmelerinde üretim ve tüketimin sürdürülebilirliği, ekonomik faydayı çevresel bozulmadan ayırma çabalarının güçlendirilmesine bağlıdır. Bu bağlamda israfı önlemeyi ve sınırlı kaynakları korumayı hedefleyen sıfır atık yaklaşımı, otel işletmelerinin çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması açısından önemli bir fırsattır.
Atıkların yeni bir malzeme hâline geldiği, sürdürülebilir doğal sistemleri benimsemeye yönelik sosyal bir taahhüt olan sıfır atık yönetim sistemi, otel işletmelerinin yeni odak noktası hâline gelmelidir. Sıfır atık uygulamaları; otel işletmelerinin ham madde, malzeme, atık taşıma ve bertaraf maliyetlerinin düşürülmesine ve gelirlerin artırılmasına katkı sağlayacaktır.
Doğal kaynakların korunması ve ekonomik sürdürülebilirlik için otel işletmelerinde sıfır atık yönetim sisteminin uygulanması hayati önem taşımaktadır. Buradan hareketle hazırlanan kitapta; atık türleri, atık yönetimi, sıfır atık yaklaşımı ele alınmakta, sıfır atık yönetim sisteminin kurulması, atık önleme ve azaltma önerilerine odaklanılmaktadır.
Günümüze Uygun Başarılı Bir Restoran Açmanın Temel Rehberi
Restoran açmak önemli bir meydan okumadır. Aynı zamanda farklı yönlerden yaratıcılık ve belirli bir deneyim gerektirir. Bir menüyü oluşturmak ya da geliştirmek, yeni yemekler icat etmek, restoran ortamının dekorasyonu, servis düzenin doğru kurgulanıp yönetilmesi ve bunlara ekleyeceğimiz birçok faktörü bir araya getirerek müşterilerin beğenisini kazanacak bir mekân yaratmak ciddi bir kahramanlıktır. Diğer yandan salt bunu başarmak da yetmez. Sürdürülebilir ve rekabet edebilir olmak da bir o kadar önemlidir.
Kitapta; restoran kurulumunun başlangıcından itibaren tartışmacı bir üslupla, restoran dünyasının farklı yaklaşımlarını, işletme yönetimini, personel ve ekip oluşumunu, mali ve finansal yapı ve kontrolünü, mevzuat ve hukuki yapısını, pazarlama ve tanıtım modellerini, menü oluşturma, sanitasyon ve nihayetinde konsept oluşturmayı yalın bir biçimde ele almak amaçlanmıştır.
Kitabın çevirisi yapılan bu yedinci basımı, aşağıdaki yaklaşımları içermektedir:
• Başarılı restoran işletmecilerinden alınan iyi uygulama önerilerinden yararlanarak sürekli canlanan, dinamik bir sektör olan restoran endüstrisinin gerçekçi portrelerini çizen vaka çalışmalarını ortaya çıkarmak,
• Geleneksel olmayan yeni açılır pencereler, yiyecek kamyonları gibi farklı yaklaşımları tanıtmak,
• Farklı mönü talepleri olan müşterileri yakalamak, özel diyet ürünlerden, gıda alerjilerine kadar ve bunlara karşı alınabilecek gıda güvenliği önlemlerini anlatmak ve personeli eğitmek,
• Restoranın ve restoran işletmeciliğinin sürdürülebilir olmasını sağlamak,
• Restoran işletme planı, restoran yönetimi, işletme ve restoran operasyonları üzerine ilişkin ilave vurgular yapmak.
Ayrıca her bir bölüm; önceki basımlara göre revize edilmiş, yeniden düzenlenmiş, endüstriden örnekler, yeni tablo ve mönü örnekleri ve görseller bakımından zenginleştirilmiştir.
Restoran ister küçük bir kasabada isterse büyük şehirde olsun, ister franchise ister bağımsız olsun, ister küçük ve basit isterse büyük ve kompleks olsun, bu kitapta, bu restoran tiplerinin her biri için farklı uygulamalar bulacaksınız. Bu kitapta; okuyucu olarak restoran yatırımı yaparak kazanmayı, kârı dengelemeyi, müşterilerle doğru ilişki kurarak gelişmeyi temel kurallar üzerinden öğreneceksiniz.
Akın Erdemir, Arzu Türkmen, Asena Tuğba Evren Subaşı, Bayram Demir, Canberk Şen, Ebru Aydın, Elif İşlek, Erhan Dağ, Fatih Seyran, Fatma Bolaç, Feza Şen, Gülnur İlgün, Gülnur Mert, Hakan Oğuz Arı, İlhan Sağ, İshak Suat Övey, Keziban Avcı, Mahmut Kan, Mehmet Gözlü, Nurperihan Tosun, Ümit Erdem, Yaşar Demir, Yonca Özatkan Katma değeri oldukça yüksek olan sağlık turizmi uygulamalarının ülkelerin ekonomilerinde istihdam artırıcı ve gelir getirici inovatif yönleri dikkat çekmektedir. Günümüzde sağlık turizminin sıklıkla kavramsal çerçevesine ve tanımlamalarına yönelik yayınlar birbirini takip etmektedir. Oysa sağlık turizminin daha profesyonel, sistemli ve bilinçli bir şekilde planlanarak uygulanması gerekmektedir. Bu bağlamda artık teorinin ötesinde sağlık turizmi hizmetlerini destekleyecek kaynak kitaplara ihtiyaç duyulmaktadır. Kapsamlı bir şekilde hazırlanan “Sağlık Turizmi Uygulamaları” kitabımızın temel motivasyon kaynağı da sektörün ve akademinin ihtiyacı olan işte bu olağan talebin bir sonucudur.
Bu eser; sağlık turizmi pazarlamasından sağlık turizmi hukukuna, sağlık turizminde medikal uygulamalardan sağlık turizminde diasporaya, sağlık turizminde insan kaynaklarından sağlık turizminde kalite ve akreditasyona varana kadar sağlık turizmi uygulamalarını kapsayan birbirinden değerli 16 konuyu incelemekte, sahadaki profesyoneller ve değerli akademisyen yazarlar aracılığıyla oldukça yararlı ve güncel bilgiler sunmaktadır. Dileriz her biri birbirinden değerli bu konular, ülkemizde ve dünyada sağlık turizmi alanında çalışan ve çalışmak isteyen profesyonellere ilham kaynağı olur. Ülkemizde ve dünyada sağlık turizminin gelişmesi çalışmalarına ve uygulamalarına katkı sunar.
Gazi Ünlü, Hasan Toktaş, Kevser Özcan, Mehmet Çontu, Selma Altındiş İletişimin ve sosyal medya kullanımının arttığı, ulaşımın çok kolaylaştığı küreselleşmiş bir dünyada, sağlık hizmetleri uluslararası ölçekte sunulan ve pazarlanan bir konu hâline gelmiştir. Bu ve benzeri diyalektiklerle konunun çerçevesini daha net görünür kılmak üzere oluşturulmak istenen bu eserde kitap bölümleri; sağlık turizmi tanımı ve açılımları ile başlamakta, sağlık turizminin gelişim nedenleri ve önemi, tarihsel gelişimi kronolojik olarak sıralanmaktadır. Dünyadaki ve Türkiye'deki sağlık turizmi uygulamalarından örnekler sunularak sağlık turizminin ekonomik boyutuna vurgu yapılmaktadır. Kitabın ilerleyen bölümlerinde ise sağlık turizm işletmelerinde temel işlevleri ile sağlık turizm işletmeciliği konuları ele alınmaktadır. Ardından sağlık turizm işletmeleri çeşitlerinden bahsedilmekte, sağlık turizminde medikal hizmet sunan işletmeler olarak “hastaneler” ve tıp turizmi detaylandırılmakta, sağlık turizminde tamamlayıcı ve bütünleştirici sağlık hizmeti veren işletmelerin yanı sıra sağlık turizminde sağlık tesisleri dışında tamamlayıcı alanlarda hizmet veren işletmeler yani “aracı kuruluşlar” irdelenmektedir.
Eserin, politika yapıcılara, yatırımcılara, bu konuda sistematik bilgi sahibi olmak isteyen akademisyenlere ve öğrencilere önemli kaynak olmasını, tüm okuyucularına, toplum sağlığı ve refahına, birey ve ülke ekonomisine katkı sağlamak üzere inşa edilen yapıda bir tuğla olmasını dilerim.
Cemal Yılmaz Dünya genelinde Refah Devleti anlayışının 1980'li yıllardan başlayarak yerini neoliberal politikalara bırakmasıyla küresel ölçekte pek çok alanda değişim ve dönüşüm yaşanmıştır. Sağlıktan ekonomiye, eğitime, hukuka, iş ve toplum yaşamına pek çok alanda yeni kavramlar yeni yöntemler ve yeni ürünler geliştirilmiştir. Günümüzde sahip olduğu içeriğiyle Sağlık Turizmi ve Sağlık Serbest Bölgesi (SASEB) kavram ve olgularının temelinde bu gelişmeler yatmaktadır.
Bununla birlikte tıp, sağlık ve sağlık hizmetleri yeni olgular olmayıp geçmişi antik medeniyetler ve çağlara kadar uzanmaktadır. Tıbbın ilk kurucu babaları olan Antik Mısırlı, Mezopotamyalı, Çinli, Hintli ve İranlı rahip hekimlerin maharetli elleri ve deneysel tecrübelerinden yararlanmak için pek çok insan mekân değiştirmekte, sınır ötesi seyahatler yapmaktaydılar. Bu durum geçiş (orta) medeniyetleri olarak tanımlanabilecek Grek, Yunan, Roma, İslam medeniyetleri döneminde de devam etmiştir.
Dolayısıyla kökleri binlerce yıla uzanan sağlık turizminin insanlık tarihi kadar eski olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.
Fakat Sağlık Serbest Bölgeleri (SASEB), kavram ve uygulama olarak bu kadar eski değildir. Bir doktora çalışmasına dayanan bu kitap, sağlık serbest bölgelerini; tarihsel arka planı, kavramsal çerçevesi ve dünya genelindeki uygulamaları yönüyle ele almaktadır. Ayrıca kitapta, 2010 yılında dönemin Sağlık Bakanı tarafından gündeme getirilen fakat henüz uygulama imkânı bulamayan SASEB'e Türkiye'de ihtiyaç olup olmadığına yönelik yapılan bir araştırma yer almaktadır. Sağlık sektöründen 518 kişiyle yapılan bu alan çalışmasında katılımcıların %59'u Türk SASEB'ine ihtiyaç olduğunu belirtmiştir.
Türkiye'de alanında yapılan ilk akademik çalışma olan bu kitabın, alan yazında bir boşluğu gidermesi ve sosyoekonomik fayda sağlaması beklenmektedir.
Reşat Arıca Turizm sektörü doğayla iç içe ve yüksek etkileşimli faaliyetlerin gerçekleştiği bir yapıya sahiptir. Yapısı itibarıyla sektörel ölçekte gerçekleşen girişimlerde doğanın kullanımında sıfır tüketim etkisi düşünülemez. Her tür turizm, türleri tüketimi barındırmakta ve turizm faaliyetlerinin girdiği yerler masumiyetini yitirmektedir. Turizmin doğal çevrede meydana getirdiği tahribatın önlenmesi mümkün olmamakla birlikte, turizm formlarının planlı biçimde organize edilmesiyle tüketimin birikimsel bir şekilde artış göstermesini engellemek olasıdır. Bu noktada sistematik ve çevresel etkileri minimize edilmiş, sürdürülebilir ürün üretim ve yönetim sürecine sektörel arz paydaşlarının ve talep ögelerinin bütüncül katılımı önemlidir. Turizm sektöründeki temel arz bileşenlerinden olan seyahat acentaları iç yönetim, tedarik zinciri yönetimi, turistik bölgeyle ilişkiler, müşterilerle ilişkiler, ürün üretim ve yönetimi boyutlarında sürdürülebilirliğe katkı sunmaktadır. Seyahat acentalarının çabaları sektörel iş çevresi tarafından desteklendiği düzeyde başarıya ulaşmaktadır. Bu bağlamda devlet, çalışanlar, müşteriler, paydaş işletmeler, turistik bölge yöneticileri ve yöre halkı, ulusal ve uluslararası birlikler, sivil toplum kuruluşları, uzmanlar, üniversiteler ve medyanın içinde bulunduğu paydaşların sürece aktif katılımı ve desteği önem arz etmektedir. Bütüncül ve aktif katılım; korumacı, istikrarlı, birikimsel ve inovatif gelişimi olanaklı kılan bir yapının elde edilmesine katkı sunmaktadır. Bu sayede turistik kaynakların devamlılığı ve sektörel sürdürülebilirliğin sağlanması mümkün olurken aynı zamanda ülkelerin rekabet gücüne erişimi olanaklı hâle gelmektedir. Bu noktadan hareketle hazırlanan eserde, seyahat acentalarında sürdürülebilirlik süreci ve alanları değerlendirilmekte, seyahat acentalarında doğa temelli ürün üretim ve yönetim sürecinin sistemleştirilmesine, sistemleştirme sürecinde yer alacak bileşenlere ilişkin bir çerçeve çizilmektedir.
Alper Kurnaz, Ayşe Atar, Ayşe Selin Dülger, Betül Korkmaz Orhan, Büşra Yeşilyurt, Canan Tanrısever, Füsun İstanbullu Dinçer, Gözde Özdemir, Gül Erkol Bayram, Hande Akyurt Kurnaz, Hüseyin Pamukçu, İsmail Çalık, Mete Sezgin, Muharrem Tuna, Oğuz Çam, S. Gül Güneş, Seda Özdemir Akgül, Şükran Buse Karaset, Tendü Hilal Göktuğ Dünya, iklim değişikliğinden okyanusların kirliliğine ve ormanların yok edilmesine
kadar uzanan bir krizin içerisinde; bunu düzeltmek ise hepimizin elinde. Ekolojik
ayak izinizi footprint.wwf.org.uk linkinden hesaplayarak ilk adımınızı atabilirsiniz.
(WWF - World Wildlife Fund - Doğal Hayatı Koruma Vakfı)
Kenan Şebin 21. yüzyıl, karşılıklı beklentiler nedeni ile spor ve turizmin “çıkar evliliği” yaptığı dönem olarak tanımlanabilir. İnsanların spor yapmak ve/veya sportif etkinlikleri izlemek amacıyla turizm olayına katılmalarından doğan olaylar ve ilişkiler bütününe spor turizmi denmektedir. Günümüzde insanlar spor yapmak için de seyahat yapmaya başlamışlardır. Spor turizminin av, yat, golf, rafting gibi çok sayıda türü ortaya çıkmıştır. Spor turizmi, küresel turizmden daha hızlı bir büyüme göstermektedir.
Spor turizminin ekonomik katkıları yanında; ülkedeki sportif aktivitelerin sayısını artırması, ülke kültürünün tanıtılması, sporda profesyonellik olgusunun gelişmesi, kitle sporunun gelişmesi gibi olumlu etkileri de söz konusudur. Spor turizmi; el sanatları, şehirleşme, ulaşım, ekonomi, alt yapı, istihdam, kültür, eğitim ve buna benzer birçok alanda da olumlu etkiler yaratmaktadır.
Her türlü spor turizmine uygun olanaklara sahip olan ülkemizin spor turizm bağlamında payını artırmasına yönelik çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu çalışma “spor turizmi” ile ilgili olarak yapılmıştır.
Çalışmanın içeriği, yazarın alandaki bilgi ve deneyimleri ile zenginleştirilmiştir. Çalışmada, spor ve sporun alt boyutları, sosyolojik, psikolojik, fiziksel ve ekonomik yönleri ele alınmıştır. Ulusal ve uluslararası spor organizasyonlar hakkında içerikler de yer almıştır. Çalışmada spor ve turizm ilişkisi ve spor turizmin etkileri de detaylı olarak açıklanmıştır.
Bu çalışmanın, spor turizmi ile ilgili çalışmalar yapmak isteyen araştırmacılara, sporla ilgili eğitim kurumlarına ve özellikle de spor ve turizm konusunda politika geliştiren kişilere çok büyük katkılar sağlayabileceği düşünülmektedir.
Alper ULAŞLI, Bilgehan POLATOĞLU, Orhan MERTOĞLU, H. TOKTAŞ, Hülya ŞİŞLİ, İbrahim TEKEOĞLU, Mahmut ALPAYCI, Mehmet ÇONTU, Mehmet Han ERGÜVEN, Mehmet ÖZDEMİR, Fatma ESENKAYA TAŞBENT, Mustafa ALTINDİŞ, Özlem MİMAN, Ramazan AKDEMİR, Şuayip ÖZDEMİR, Teoman ERDEM, Tezcan KAYA, Toros ÖZBEK, Umut BERBEROĞLU, Ümit DUNDAR, Volkan SUBAŞI Türkiye, önemli bir jeotermal kuşak üzerinde bulunmakta olup zengin doğal kaynaklara ve kaplıcalara sahiptir. Ülkemizde 300’e yakın jeotermal saha ve 1000'in üzerinde doğal çıkışlı değişik sıcaklık ve debide kaynak bulunmaktadır. Bu anlamda ülkemiz dünyada dördüncüdür ve değişik şifalı jeotermal sular ve kaplıcalar bakımından da Avrupa’nın önde gelen ülkesidir. Bu zenginlik, bilinçli ellerde insanlığa sağlık ve zindelik dağıtmakla kalmayıp ülke ekonomisine de çok ciddi katkılar sağlayan bacasız fabrikalar olacaktır. Nitekim, sağlık turizmi kapsamında termal turizmin ülkemizde tedavi ve rehabilitasyon amacıyla kullanımı hızla yaygınlaşmaktadır. Ayrıca termal turizm, alternatif turizm çeşitliliğinin de en önemli temsilcisidir. Yakın gelecek için termal turizmde 100 bin yatak hedeflenmekte ve 600 bini tedavi amaçlı olmak üzere toplam 1,5 milyon yurt dışından turist gelmesi öngörülmektedir. Termal turizm sayesinde; bölgeler arası gelişime, istihdama, 12 ay süren turizm katma değeri ve kârlılığı ile ülke ekonomisine önemli katkılar sağlanabilecektir. Termal kompleksler ve kaplıca ortamı, alt-üst yapı, çevre uygunluğu ve düzeni, tedavi yöntemleri, personel, ekipman, teknoloji, işletme, tanıtım, pazarlama ve diğer turizm aktivite formları ile istihdam açısından büyük olanaklar sunmaktadır. Elinizdeki bu kitap süreci gören ve termal turizm içinde kalite, bilinçli kullanım ve hijyenin de artırılmasını amaçlayan, konuya ömrünü adamış, alanında uzman bir grup öğretim üyesi tarafından okuyucusuna en güncel bilgileri sunma hedefi ile kaleme alınmıştır. Kitabın sağlık açısından insanlığa, ekonomi açısından ülkemize katkı sağlaması yazarlarının tek beklentisidir.