Okul Öncesi Öğretmenliği \ 2-6
Ayşe Sibel Türküm, Ayşen Balkaya Çetin, Bahtiyar Eraslan Çapan, Meral Melekoğlu, Nilüfer Koçtürk, Selen Demirtaş Zorbaz, Serdar Körük, Seval Kızıldağ, Zerrin Bölükbaşı Macit Bireyin doğumu ile başlayan yaşamı, bebeklik, çocukluk ve okul dönemleri ile devam eder. Her bir dönem yeni bir serüven, yeni bir öğrenmedir. Yaşamın en çok şeyin öğrenildiği dönemi olan çocukluk, insan yaşamının en özel dönemlerinden biridir. Bu kitap; anne-babalara, psikolojik danışmanlara, psikologlara, öğretmenlere, konuyla ilgili uzmanlara ve eğitim görenlere, çocuğun doğum öncesi döneminden başlayarak ergenlik sonuna kadar süregelen tüm gelişimine ve karşılaşılan sorunlara yönelik detaylı bir inceleme sunmak üzere yazılmış bir kitaptır.
Tarık Solmuş Bir çizgi ya da animasyon filmin iki özelliği olmalıdır. Bir yandan çocukların zihinsel, duygusal, sosyal, ahlaki, dil ya da vicdan gelişimlerine katkıda bulunurken bir yandan da onlara hiçbir zarar vermemelidir, saldırganlığa ve suç işlemeye yöneltmemelidir, özendirici olmamalıdır.
Kitabın bu genişletilmiş ve güncellenmiş 2. basımında da yine yukarıdaki kriterler dikkate alınarak 478 çizgi film ve 344 animasyon film incelenmiştir. Bu incelemenin sonucunda da tüm bu filmler içerdikleri psikolojik özelliklere göre “Yararlı / Eğitici / Öğretici”, “Zararlı / Sakıncalı” ve “Ne Yararlı Ne de Zararlı” olmak üzere 3 kategoriye ayrılmışlardır. Çocukların gelişimi açısından ne olumlu ne de olumsuz bir etkisi olmayan filmler “Ne Yararlı Ne Zararlı” kategorisinde değerlendirilmiştir. Örneğin, o sabah kendisine bir parça zaman ayırmak isteyen bir annenin 2.5 yaşındaki kızını ya da 7 yaşındaki oğlunu TV karşısına oturtup herhangi bir endişe, şüphe, korku da yaşamadan izlettirebileceği filmlerdir. Kuşkusuz ki ideal olanı; çocuklara hep “Yararlı / Eğitici / Öğretici” çizgi ya da animasyon filmler izlettirip “Zararlı / Sakıncalı” olanlarından da uzak tutmaktır.
Mazlum Çöpür Her toplumda, çocukların ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı yetiştirilmeleri temel amaçtır. Daha anne karnında temeli atılan ruhsal ve fiziksel sağlık karşılıklı olarak birbirini etkilese de, fiziksel sağlığı yerinde olan bir kimse ruhsal olarak sağlıklı değilse yaşamdan haz almamakta ve kendisini mutsuz hissetmektedir. Çocukluk çağında yaşanan olumsuz olaylar sadece çocukluk döneminde ruh sağlığını bozmamakta, bunun etkileri yetişkinlik yaşamında da devam etmektedir. Bu nedenle çocukların sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimleri ile kişilik ve dil gelişimlerinin yaşlarına uygun bir şekilde ilerlemesi, çevreleriyle uyum içinde ve yeteneklerini ortaya koyarak yaşamaları, kendilerini değerli ve sevilen bireyler olarak hissetmeleri sağlıklı nesillerin yetişmesinin de anahtarıdır. Çocukların normal gelişmelerinin nasıl bir seyir izlediğini ve bu seyrin aksamadan nasıl devam ettirileceğini bilmek ruhsal olarak daha sağlıklı çocuklar yetiştirmemizi sağlayacaktır.
Elimizde olmayan sebeplerle çocukların ruh sağlıklarında sorunlar görülebilmektedir. Bu sorunların zamanında tespiti ve tedavisi çocukların ruhsal sağlıklarında kalıcı hasarlar oluşmasını önleyecek veya en aza indirecektir.
Bu kitapta; ruhsal olarak sağlıklı gelişim için çocukların hangi basamaklardan geçtikleri, gelişimlerini etkileyen etkenler ve önemli ve sık görülen bazı ruhsal sorunlar açıklanmaktadır. Özellikle üniversitelerin psikolojik danışmanlık ve rehberlik, çocuk gelişimi ve psikoloji bölümü öğrencileri ile öğretmenler için gerekli pek çok bilgiyi içermektedir. Ayrıca kitabın, konuya ilgi duyan anne babalar için de yararlı olacağı umulmaktadır.
Banu Tortamış Özkaya, Burcu Ebru Aydoğdu, Didem Altay, Gökçe Kurt, Hilal Çerçel, Jale Davarcı, Meral Kızbes Kılıç, Özlem Yılmaz, Pelin Eraktan, Pınar Haksal Atabay, Utku Beyazıt Çocuk Ruh Sağlığı adlı bu kitabımızın bölüm yazarları, dinamik bir uzman psikolog kadrosundan oluşmaktadır. Kitabın içeriğinde sıralanan bozukluklar; tanım, tarihçe, bozukluğun nedenleri, görülme sıklıkları, tedavi ve eğitim planları açısından detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bozuklukların ele alınışında özellikle Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayınlanan DSM-5 kriterleri gözetilmiş ve her bir bölüm özellikle de okul öncesi eğitim ve çocuk gelişimi alanyazını göz önünde bulundurularak zenginleştirilmiştir. Çocuk ve ergen dönemi ruhsal bozukluklarının yanı sıra kitabımıza, genel okuyucu kitlesi tarafından ilgi çekici olduğunu düşündüğümüz “Oyun Terapileri” ve “Bilişsel Davranışçı Terapiler” başlıkları eklenmiştir. Bunun yanında her birimizin deneyimleyebileceği stres verici yaşam olayları karşısında çocuklarımızı duygusal olarak nasıl destekleyebileceğimize dair bir bölüm de siz değerli okuyucularımızın dikkatine sunulmuştur.
Kitabımızın okul öncesi eğitimi ve çocuk gelişimi alanında yıllardır süren büyük bir ihtiyacı karşılayacağını umuyorum. Kitabımızı, yalnızca akademik boyutta değil, güncel olarak da çocuk psikolojisiyle ilgilenen her okurumuzun beğenisine sunuyoruz.
İlerleyen basımlarda, siz değerli okuyucularımızın görüş ve önerilerine bağlı olarak kitabımızın içeriğini zenginleştirmeyi planlamaktayız. Kitabımızın alandaki ihtiyacı karşılayacağını umar, yeni basımlarda görüşmek üzere hepimizin mutlu, sağlıklı ve başarılı çocuklar yetiştirme ve eğitme amacımıza ulaşmamızı dileriz.
Arzu Sarıalioğlu, Aslı Balcı, Aynur Aytekin Özdemir, Birgül Erdoğan, Dilek Gürçayır, Duygu Arıkan, Fatma Kurudirek, Fatma Tezel Şahin, Fatma Yılmaz Kurt, Kamile Akça, Mevra Aydın Çil, Nadiye Özer, Nazan Gürarslan Baş, Nuray Dayapoğlu, Özlem Akarsu, Özlem Şahin Altun, Reva Balcı Akpınar, Semra Köse, Sibel Küçükoğlu, Şenay Aras Doğan, Zeynep Olçun Çocuklar, kendi sağlık sorumluluklarını alıncaya kadar, yetişkinlerin desteğine ve bakımına gereksinim duyarlar. Çocukla yakın ilişki içinde olan ebeveynlerin, öğretmenlerin, çocuk gelişim uzmanlarının ve sağlık çalışanlarının çocuk sağlığı ve ilk yardım konularında yeterli bilgiye sahip olmaları beklenmektedir. Çocuğun yaşamına dokunan tüm yetişkinlerin, çocukların normal gelişim özelliklerini, sağlıktan sapma durumlarını ve çocukların karşılaşabildikleri yardım gerektiren acil durumları bilmesi, gerekli ve doğru müdahaleleri yapabilmesi son derece önemlidir. Söz konusu bilgi gereksinimlerini temel düzeyde karşılayan “Çocuk Sağlığı ve İlk Yardım” kitabı iki bölümden ve 17 üniteden oluşmaktadır. Kitabın “Çocuk Sağlığı” isimli ilk bölümünde yer alan 11 ünitede; çocukluk dönemlerinin özellikleri, beslenme ve beslenme ile ilgili sorunlar, aşı ve bağışıklamaya yönelik bilgiler, çocukluk döneminde sık görülen hastalıklar gibi önemli konulara yer verilmiştir. İlk Yardım isimli ikinci bölüm 12. Ünite ile başlamaktadır. Bu bölümde; çocuklarda temel yaşam desteği ve şok, travmalarda, kanamalarda, çevresel acillerde ve hastalıklara bağlı gelişen acil durumlarda ilk yardım uygulamaları ayrıntılı bir şekilde sunulmuştur.
Medera Halmatov, Sultanberk Halmatov Bu kutuda tam olarak 100 kart bulunmaktadır ve her bir kartta çocuklara sorulacak bir soru vardır. Anne babalar bu soruları çocuklarına sorarak çocukları hakkında daha derin bilgiler edinebileceklerdir. Bu sorular sayesinde çocuklarının duyguları, düşünceleri hakkında şaşırtıcı gerçekler ile karşılaşarak çocuklarını daha yakından tanıma fırsatı bulabileceklerdir. Oyun kartı şeklinde hazırlanan sorular her ortamda kullanılabilir: evde, yolculukta, okulda, doğada...
Ayrıca çocuklarla çalışan uzmanlar da çocuklar ile görüşme sırasında bu sorulardan faydalanabilirler.

Doç. Dr. Medera Halmatov Doç. Dr. Sultanberk Halmatov

D. Melek Er Sabuncuoğlu, Duygu Korkem, Eren Şahin, Fikriye Eda Karaçul, Filiz Aslan, Hale Dere Çiftçi, Manfred Pretis, Yasemin Çırak Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), sağlığın sınıflandırılma sistemine 2001 yılında yeni bir bakış açısı getiren İşlevsellik, Yeti Yitimi ve Sağlığın Uluslararası Sınıflandırma (International Classification of Functioning, Disability and Health – ICF) sistemini yayınlamıştır. ICF, biyopsikososyal temele dayalı bir sistemdir. Sınıflandırmanın temel amaçları;
1. Sağlık çalışanları, araştırmacılar, siyasetçiler gibi toplumda farklı kullanıcılar arasında sağlık ve sağlıkla ilgili iletişimi artırmak için ortak bir dil oluşturulması,
2. Ülkelerin hastalık yanında sağlık durumunu yansıtması ve ülkeler ya da toplumlar arası karşılaştırma fırsatı yaratması,
3. Hastalıklarla ilgili araştırmaların kapsamının genişletilmesi,
4. ICF’nin sigortacılık, sosyal güvenlik, çalışma, eğitim, ekonomi, sosyal politika gibi farklı sektörler tarafından yasaların hazırlanmasında ve çevresel düzenlemelerde kullanılmasıdır.
ICF, bu çerçevede günümüzde Avrupa'da bazı ülkelerde (İsviçre, İtalya, Portekiz, Almanya, Avusturya, Bulgaristan’da farklı düzeylerde yasal düzenlemeler ve ülkelerde farklı alanlarda uygulamalar) özel gereksinimi olan bireylerin değerlendirilmesi ve/veya eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinde, yasal düzenlemeler çerçevesinde uygulanmakta ve kullanılmaktadır. ICF, yapısı ve içeriği gereği bireyi yetersizliklerinin yanında becerileri ile çevresel faktörlerin birey üzerindeki etkisine yönelik olarak da ele almakta ve bireyin sosyal, eğitim vb. yaşama katılımı önceliklemektedir. Bu yaklaşım, profesyonellere yeni bir bakış açısı kazandırırken, hizmet alan birey ve ailesinin kazanımlarını da arttırmaktadır. Bu kitap; transdisipliner yaklaşım çerçevesinde çocuklar ile çalışan çocuk gelişimci, ebe, fizyoterapist, hemşire, hekim, odyolog, dil ve konuşma terapisti, okul öncesi eğitimcisi, özel eğitim öğretmeni, psikolog, psikolojik danışman, sosyal çalışmacı vb. tüm profesyonellere ve ayrıca politika yapıcılar ile yöneticilere sistemi tanıma ve kullanımında yol gösterici olacaktır.
Mehmet Ballıkaya, Neriman Aral, Gül Kadan Neden Dans? Hepimizin bir yerlerde herhangi bir zamanda yapmış olduğumuz bir eylem değil midir? Dans, bizi kendi içimizdeki yolculuğa çıkaran bir liman değil midir?
Çocuk ve Dans kitabı, bu sorulara yanıt vermek için başvurabileceğiniz bir kitap. Kitapla, dansın tarihini, dansın farklı görünümlerini gözler önüne sermeyi amaçlarken merkeze çocukları koyduk. Dans ve müzik, çocuklar için ayrılmaz bir bütünü ifade eder. Hepimiz biliriz ki çocuklar bir müzik parçası duydukları anda, müziğin o muhteşem sesine kapılıp kendi hayal dünyalarına yolculuğa çıkarlar. Bu yolculukta onlara kılavuzluk eden de dans olur genelde. Üstelik dans, çocuğa sadece kılavuzluk etmekle de kalmaz, onun tüm gelişim alanlarına inanılmaz katkılar sunar. Onu rahatlatır, dinlendirir ve kendisini fark etmesini sağlar.
Sadece bu kadar mı? Elbette hayır. Bizim için her zaman ön planda olan özel gereksinimli çocuklarımız için de dans oldukça önemlidir. Onların kendilerini tanımalarında önemli bir yardımcıdır.
Çocuk ve Dans kitabı, sizleri muhteşem bir yolculuğa çıkaracak, belki de bugüne kadar fark etmediğiniz pek çok gerçeği fark etmenizi sağlayacak. Kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar inanılmaz bir geziye hazır mısınız?
Dans ile dolu günlere!
Lulu Lima DÜNYAYI BİRBİRİNDEN TAMAMEN FARKLI GÖZLERLE GÖREN İKİ ÇOCUK VE
BU BULUŞMAYI KUCAKLAYAN BİR DENİZ...
Banu Özkan, Büşra Çelik, Dilan Bayındır, Eda Bayraktaroğlu, Emel Özdemir, Ezgi Akşin Yavuz, Ezgi Baş, Firdevs Burçak, Hande Arslan Çiftçi, Melda Kılıç, Nilgün Cevher Kalburan, Özlem Dönmez, Öznur Arslan Nizam, Simge Yılmaz Uysal, Şeyma Değirmenci, Tringa Shpendi Şirin, Yakup Burak, Zeynep Kılıç Doğa, doğru bir bakış açısı ve uygulamalarla değerlendirildiğinde çocuklar için hem eşsiz bir öğretmen olmakta hem de çok kıymetli bir öğrenme ortamı sunmaktadır. Bireylerin doğum ile birlikte getirdikleri doğa ile bağ kurma eğilimi ve yaşam boyu devam etmesi beklenen doğa sevgisi, herhangi bir yaş sınırı olmaksızın sürekli ve düzenli doğa deneyimleri ile mümkün olabilir. Kurulan bu bağ sayesinde bireyler küçük yaşlardan itibaren doğayı tanıyan, seven ve koruyan yetişkinler olma yolunda ilerleyeceklerdir. Bununla birlikte doğada geçirilen zamanda, doğanın sunduğu birbirinden farklı olanaklar sayesinde, çocukların bütünsel gelişimleri de desteklenecektir.
Çocukların doğayla buluşmasının önemine derinden inanan bir yazar ekibiyle birlikte hazırlanan ve 14 farklı bölümden oluşan “Çocuk ve Doğa” kitabı, doğanın psikolojik ve fiziksel sağlık üzerindeki olumlu etkisini, özel gereksinimli çocuklar için doğanın önemini, çocuk ve doğa ilişkisinin global ölçekte nasıl ele alındığını, çocuğun doğayla buluşmasında yetişkinlerin rolünü, okul öncesi dönemde çocuğun bütünsel gelişiminin desteklenmesi için öğrenme deneyimleri kapsamında uygulanması beklenen etkinlik türlerinin doğal ortamlarda nasıl gerçekleştirilebileceğini, bu etkinliklerin doğal ortamlarda uygulanması halinde çocuğa sağlayacağı faydaları örnekler ve bilimsel araştırmalar temelinde ele alarak okuyucuyla buluşturmaktadır. Okul öncesi dönemdeki çocukların etkili doğa deneyimleri kazanarak doğayla olan bağlarını güçlendirmesinin öneminin ve doğada olmanın çocukların sağlığı üzerindeki sayısız faydasının anlaşılmasını kolaylaştıran bu kitap; lisans ve lisansüstü eğitim seviyelerindeki bireyler için önemli bir kaynak niteliğinde olup, öğretmen adayları, öğretmenler, ebeveynler ve araştırmacılar başta olmak üzere 'doğa ve çocuk' konusuna ilgi duyan herkes için hazırlanmıştır.
Betül Aydın Bebeklik, çocukluk ve ergenlik yılları bilişsel, sosyal ve motor gelişiminin yoğun olduğu dönemlerdir.
Bu kitap, söz konusu dönemleri gelişimsel açıdan ele alarak bireyin bio-psiko-sosyal gelişimindeki temel ve kritik noktaları vurgulamaktadır.
Anne baba ve çocuk etkileşimi, çocuk istismarı, çocuğun sosyal gelişimi ve ahlak gelişimi ayrıntılı olarak incelenmektedir.
Ergenlik ve genel gelişim özelliklerinin yanı sıra ergenlik yıllarında yaşanabilen sorunları temelden etkileyecek hususlar üzerinde durulmuştur. Ergenlikte öfke ve başa çıkma süresi ile depresif duygulanım, depresyon ve intihar olgusu ile ilgili püf noktalarına temas edilmiştir.
Ayrıca, ailelere bu yaşam dönemlerindeki çocukları ile nitelikli iletişim ve birlikteliği yeşertici öneriler sunulmuştur.
Mustafa Ün, Sinem Yegül, Burcu Çoşanay, Ramazan İnci, Mehmet Akit Kay, Oğuz Emre, Rukiye Arslan, Ramazan inci, Oğuz Emre, Ruhigül Turan, Merve Betül Ataş, İlhan Çiçek, Ayşegül Ulutaş, Serpil Pekdoğan, Merve Yıldız, Şahin Göğebakan, Mine Ayanoğlu, Burcu Çoşanay, Ayşegül Ulutaş, Ayşenur Kurçak, Mehmet Akil Kay, Oğuz Emre, Cihangir Kaçmaz, Nurcan Alagöz, Neda Akçalı, Suna Tarkoçin, Oğuz Emre Bu kitap, hastanede görev yapan çocuk gelişimcilere, pediatri hemşirelerine ve bu mesleklerin adaylarına çocuk hasta ile çalışmalarında rehberlik edecek niteliktedir. Kitapta, hastane sürecindeki çocuğa yaklaşım ile ilgili genel bir bakış kazandırmanın yanı sıra hastanede kalış ve yatış sürecinde çocuklarla ve ebeveynleriyle nasıl bir yol izleneceği ile ilgili gerekli bilgi ve uygulamalar yer almaktadır.
Çocukluk döneminde hastanede yatış hem ebeveyn hem de çocuk için zor bir süreçtir. Hastaneye yatış sürecinde çocukların korku ve endişelerini azaltmak için ve karşılaşacakları sorunlarla başa çıkmayı öğrenmeleri için yapılan çalışmalar önemli rol oynamaktadır. Tüm bu süreçlerde çocuk gelişimcilere, pediatri hemşirelerine ve ebeveynlere önemli görevler düşmektedir. Hastanede görev yapan çocuk gelişimciler, pediatri hemşireleri hem çocuk hem de anne babalar için sağlık hizmetlerinde önemli rol oynayan kişilerdir. Bu noktadan hareketle, çocuk gelişimcilerinin ve adaylarının, pediatri hemşirelerinin ve adaylarının hastanede çalışmalarına ışık tutacak şekilde hazırlanan bu eser alanda önemli bir kaynak niteliğindedir.
Cansev Karakuş Çocuklara okumayı sevdirmede ve okuma kültürü kazandırmada erken çocukluk yılları kritik yaşlardır. Araştırmalar; bebeklikten itibaren kitap okunan ve kitaplarla olumlu iletişim içinde olan çocukların gelişim alanlarının (bilişsel, dil, sosyal gelişim) desteklendiğini ve ileride akademik başarılarının olumlu etkilendiğini göstermektedir. Çocukla kitap arasında iyi bir iletişim kurulabilmesi için ebeveynlere ve eğitimcilere önemli görevler düşmektedir. İlk olarak, çocukların bebeklikten itibaren kitaplarla fiziki olarak karşılaşmaları, evlerinde ve sosyal çevrelerinde kitapları görmeleri şarttır. İkinci husus, çocukların gelişimlerine, ilgi ve ihtiyaçlarına uygun nitelikli kitaplarla tanışmalarıdır. Bu tanışma, yetişkinlerin küçük yaşlardan itibaren çocuklara kitap okumaları aracılığıyla gerçekleşir. Kitap okuma esnasında yetişkin ile çocuk arasında kurulan bağ ve iletişim, çocuğun kitabı ve okumayı sevmesine katkı sağlar. Kitaplar çocuk için eğlenceli öğrenme araçları olarak kullanılmalıdır. Bunun için çocuklara kitap okurken etkileşimli ve eğlenceli etkinliklerle okuma süreci zenginleştirilmelidir. Kitap okurken kullanılabilecek çocuk merkezli yaklaşımlar ve çocukların ilgisini çekecek eğitim materyalleri ile okuma süreci daha keyifli hâle getirilebilir. Sadece okul öncesi yıllarda değil, okuma-yazmanın öğrenildiği ilkokulun ilk yıllarında da özellikle kitap okumanın çocuklar için ders olarak algılanmasını önleyici, çocuklara okumayı sevdirecek uygulamalar yapılmalıdır.
Bu kitapta; erken çocukluk yıllarında (0-8 yaş) çocuklarla kitapları buluşturmanın önemi, yaş gruplarına göre kitap seçim önerileri, çocuklara kitap okurken kullanılabilecek alternatif yöntem ve teknikler ile etkinlik önerileri, etkinlik planları ve kitap okurken kullanılabilecek materyal örneklerine yer verilmiştir. Bu kitabın, çocuk gelişimi önlisans ve lisans, okul öncesi ve sınıf öğretmenliği lisans öğrencileri ile ebeveynlere yol gösterici bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Ayşe Çevirme, Berivan Vargün, Fırat Yardimciel, Gönül Gökçay, Hilmi Bahadır Temur, İbrahim Anıl Tuncer, Kadir Okan Bağış, Kutay Üstün, Levent Emmungil, Meliha Şen, Özge Erol Doğan Çocuk; kendine has kişiliği bulunan, içinde bir dünya barındıran bir bireydir. Çocuğun gelişimi ve ilk dönem eğitimi, ileriki yaşantısı için önem teşkil eder. Çocuğun gelişimine uygun olan olumlu yaşantılar yaşaması ve buna uygun kazanımlar edinmesi, onun sağlam karakterli, donanımlı bir birey olmasını sağlar. Bu nedenle çocuğu her yönü ile anlamak, tanımak ve onu keşfedebilmek çok kıymetlidir. Bu düşünce ışığında alanında uzman araştırmacılarımızla oluşturduğumuz "Çocuk ve Ötesi" kitabı, siz değerli okuyuculara bir nebze de olsa çocuğu anlamanıza, çocukla empati kurabilmenize ve her şeyden önemlisi onun dünyasına kapı aralamanıza yardımcı olacaktır. Kitap, disiplinlerarası bir yaklaşımla sekiz farklı bölümden oluşturulmuştur. Her bölüm, ele aldığı kendi disiplin bağlamında alanında uzman araştırmacılar tarafından kaleme alınmıştır. Okurlarına ve alanyazına katkı sağlaması dileğiyle...
Alper Gökçay, Berivan Vargün, Elif Karahan, Esra Kınay Gündoğdu, Fırat Yardimciel, Gönül Gökçay, Kutay Üstün, Meliha Şen, Metin Bulu, Metin Yıldız, Saliha Esra Eryılmaz, Semra Çinemre Yarınlarımızın teminatı olan çocuklarımızın iyi bir kişiliğe sahip olarak yetişmesi nitelikli bir eğitim sürecinin yanı sıra bilinçli ebeveynlerin varlığına da ihtiyaç duyulan elzem bir durumdur. Çocuk, kendine has bir kişilik ve karakteri oluşturma süreci içindeyken bulunduğu ve yaşadığı mikro çevreden makro düzeyde etkilenen bir bireydir. Bu hususta mikro çevrede yer alan paydaşların bilinçli ve yeterli kaynaklara sahip olması ve bu kaynakları yerinde/zamanında kullanması toplumların geleceği için kritik bir rol oynamaktadır. Çocuk ve Ötesi II, her çocuğun özel olduğu fikrinden yola çıkarak sınırları çizilmeyen bir derya gibi olan çocuk ve çocukluk kavramına/olgusuna farklı perspektiflerden bakan, çocuklara yönelik yapılmış akademik çalışmaları ve çocuğa özgü araştırmaları içerisinde barındıran bir kaynaktır. Bu kaynakta; çocuk kavramının arkasında ve ötesinde yer alan her husus incelenmeye, çocuğa çok boyutlu tüm yönleriyle bakılmaya çalışılmıştır. Bu hususta bu kitap, disiplinler arası bir çalışmanın ürünü olup alanında uzman olan hocalar tarafından kaleme alınmış ve sekiz ayrı bölümden oluşmaktadır. Ayrıca serinin ikinci kitabı olan Çocuk ve Ötesi II kitabına eğilmemizdeki amaç, bu alanda çalışan, araştıran ve yetiştiren herkese (çocuğa ilişkin/ilgili herkes) bir nebze de olsa fayda sağlamaktır.
Alev Önder, Asude Balaban Dağal, Ayşenur Duran, Büşra Şahan Aktan, Cerrahpaşa, Elçin Gölbaşı, Fahretdin Hasan Adagideli, Gülşen İlçi Küsmüş, Hande Arslan Çiftçi, Hilal Yılmaz, Hülya Gülay Ogelman, Müge Yüksel, Neslihan Yaman Yaşam, anne karnından itibaren başlayan bir yolculuktur. Her insan, yaşamı boyunca olumlu ya da olumsuz birçok durumla karşı karşıya kalır. Psikolojik dayanıklılığı üst düzeyde olan insanlar, sorunlar ve stresli durumlar karşısında güçlü, sabırlı, soğukkanlı ve problemi çözmeye odaklı, mücadeleci bir duruş sergileyebilir. Psikolojik dayanıklılık, birçok beceri, davranış ve yeterlik gibi yaşamın ilk yıllarında gelişmeye başlar. Çocukluktaki psikolojik dayanıklılık kavramı, bu kitap bağlamında çok yönlü bir bakış açısı ile ele alınmıştır.
Nancy Davis Hepimizin yaşamı bir öykü…
Doğumumuzdan önce başlayan ve adımız unutulana dek anlatılan bir öykünün kahramanlarıyız hepimiz. Her kahramanın zor zamanları olur. Bazen o zor zamanlardan birinin veya bir şeyin desteğiyle çıkarız. Dinlediğimiz öyküler de o öykülerdeki kahramanlar da bizim yolumuzu açan, görmediğimiz çıkışı gösteren, zor zamanlarımızı kolay eden desteklerdir.
Ruh sağlığı alanında çalışıyorsanız bu kitabı, terapi materyallerinizden biri olarak düşünmenizi ve danışanlarınızdan esirgememenizi diliyoruz.
Her öykünün ihtiyacı olan kalbe; her kalbin de ihtiyacı olan mutlu sona ulaşması dileğiyle…
İyi okumalar!
David F. Bjorklund Bu kitap, dünyayı anlamlandırmak üzere gerekli donanımla dünyaya gelen ve aynı zamanda fiziksel ve sosyal çevre tarafından da şekillendirilen çocuğun nasıl düşündüğünü ve düşünmenin gelişimini, çeşitli kuram ve bulgular yoluyla anlatmaktadır. Bebeklikten ergenliğe bilişsel gelişimde zaman içinde meydana gelen tipik gelişimi ve bireysel farklılıkları bir arada ele almaktadır. Bilişsel gelişimle ilgilenen lisans ve lisansüstü öğrencileri için güncel bilişsel gelişim araştırmalarını ve kuramlarını sunmanın yanı sıra öğretmen olmak üzere yetiştirilen öğrencilerin yararlanması için eğitime yönelik çıkarımları olabilecek araştırmalara da yer vermektedir. Ayrıca anne babalar ve öğretmenler de kitapta ele alınan sayısal ve sembolik düşünme, bellek ve zekâ gibi çeşitli bilişsel gelişim alanlarında bilgi edinerek çocuklarla en iyi nasıl ilgilenebilecekleri konusunda içgörü kazanabilir.

Jess Prior, Jo Van Herwegen Çocuklar Üzerinde Uygulamaya Dayalı Araştırma, okurun çocuklar ile yapılan araştırmalarda kullanılan ve alan deneyimlerine dayanan teknikleri anlaması için tasarlanmıştır. Kitap, nicel ve nitel yaklaşımlara eşit olarak odaklanan çok çeşitli araştırma yöntemlerini açıklamakta ve farklı yöntemlerin nasıl birlikte kullanılabileceğini ele almaktadır. Kitap, her yöntemin faydalı ve zorlu yanlarını belirtir ve en doğru uygulama yönteminin üzerine durur. Bir yandan da uzman bir rehberlik ile olası hatalardan nasıl kaçınılabileceğini anlatarak çocukların nasıl geliştiği ile ilgili değerli bilgiler edinilmesini amaçlar.
Bu kitap, 15 bölüme ayrılmış 3 kısımdan oluşmaktadır: Her bölüm, belirli bir yöntemi veya yöntemlerin birleşimini inceler ve farklı yaşlar, kültürler, nüfuslar ve ortamlar dâhil olmak üzere çeşitli ayrımları ele alarak hem kuramsal hem de pratik konuları tartışır. Benzersiz bir şekilde, kitapta çocuklarla araştırma için kullanılan iyi bilinen davranışsal yöntemlerin yanı sıra göz izleme ve dijital teknolojiler gibi daha yeni yöntemler yer almaktadır.
Çeşitli disiplinlerden uluslararası düzeyde tanınmış araştırmacıların ve uygulayıcıların katkılarıyla hazırlanan bu kitap, çocuklar ile ilgili araştırma projesi yürüten psikoloji, eğitim ve hemşirelik öğrencileri ve ayrıca çocuk gelişiminde mevcut kuramların arkasındaki araştırmaları anlamak isteyen herkes de dâhil olmak üzere geniş bir kitle için vazgeçilmez bir kaynak olacaktır.

Bu kitap, çocuklarla ve bebeklerle çalışmayı isteyen tüm disiplinlerdeki araştırmacılar için kullanışlı ve derinlemesine bir bakış için rehberdir. Alanlarında önde gelenlere, pek çok araştırma yöntemi konusunda tamamıyla bir bakışacısı sağlamakta, aynı zamanda olası sorunları önleyerek uygulamaya yönelik öneriler sunmaktadır. Bu kitap yeni yöntemler kullanan araştırmacılar için “olması gereken”dir.
Dr. Emma Flynn, Professor in the School of Education, Durham University, UK
Robert C. Pianta İnsanın en önemli gelişimsel özelliklerinden biri, etkileşimler yoluyla nitelikli kişilerarası ilişkiler kurması ve bunları sürdürmesidir. Bu bağlamda, günümüzde, erken çocukluk döneminde kurulan ilk ilişkilerin önemi giderek daha fazla vurgulanmaya başlanmış ve sosyal gelişim alanında dikkat çeken temel çalışma konularından birisi haline gelmiştir. Bu kitap, çocuğun yıllar boyunca devam eden gelişim sürecinin şekillenmesine önemli katkılar sağlayan öğretmenlerin, öğrencileriyle kurdukları ilişkileri nasıl geliştirebileceklerine yönelik temel bakış açılarını ve yaklaşımları ele almakta, olgular bağlamında bu yaklaşımları incelemekte ve ilişkilerin zenginleştirilmesi için etkili teknikler sunmaktadır.
Sultanberk Halmatov-Medera Halmatov Son zamanlarda çocuklara yönelik işlenen suçlarda artış olduğu bir gerçektir. Kazaya veya ihmale bağlı çocuk ölümleri hakkında medyada sık sık haberler yer almaktadır. Bu haberler incelendiğinde birçoğunun önlenebilir olduğu görülmektedir. Bugün çocuklar daha önce hiçbir zaman maruz kalmadıkları kadar tehlikelerle karşı karşıya kalmaktadırlar.
Çocuklar, güvenlik bakımından yetişkinlere göre her anlamda daha savunmasız durumdadırlar. Bu nedenle, çocukların güvenliğinin sağlanması için çocuklara bu konuda eğitim verilmesi önemlidir. Çocukların küçük yaşlarda bazı tehlikelere karşı bilinçlendirilmesinin ve olası tehlikelerden uzak durma becerilerinin kazandırılmasının birçok çocuk ölümünün önüne geçmeye yardımcı olacağı düşünülmektedir.
Kitapta velilere ve öğretmenlere yönelik önemli bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca 6-11 yaş çocukların gelişim özelliklerine göre geliştirilmiş ders programları mevcuttur. Programın nihai amacı;
çocuğu olası tehlikeler konusunda bilinçlendirmek,
tehlikeleri önceden tahmin edebilmeyi,
tehlikelerden uzaklaşmayı,
tehlike anında uygun davranışları sergileyebilmeyi öğretmektir.
Sevgi Mestci Hayatın her aşamasında ve kurulan her ilişkide yaşanan duygular ifade edilmediklerinde pek çok ruhsal sıkıntıya neden olurlar. Duyguları ifade etmeyi öğrenmek bir süreçtir ve çocukluktan başlar. Duyguları ifade edebilmek öncelikle duyguları tanıma, isimlendirme, karşıdakinin ne hissettiğini anlama, anladığını ona iletme basamaklarını içerir ki buna “duygu düzenleme” denir. Duygu düzenlenmenin son aşaması hoşa gitmeyen duyguları etkili bir şekilde yönetebilmektir. Örneğin, öfkeyi etkili bir şekilde göstermek, mutsuzlukla baş edip mutlu olabilmek... Çocuklukta başlayan bu süreç önce ebeveynler sayesinde sonra okulda öğretmenlerle geliştirilebilir. Ancak bu beceri evde ve okulda gelişmediğinde, uzmanların çocukların ruh sağlığını korumaları açısından duygu düzenlemeyi öğretme üzerinde çalışmaları gerekmektedir. Ancak hem ebeveynler hem öğretmenler hem de alan uzmanları -psikolog, psikolojik danışman ve çocuk gelişimciler gibi- için başvurulacak kaynaklar eksiktir. Özellikle ülkemizde okul öncesi çocuklarına yönelik kaynaklar çok kısıtlıdır. Bu kitabın bu açığı gidermesi umut edilmektedir. Bu kitap, duygu düzenleme becerisine sahip sağlıklı nesiller yetiştirmek konusunda bir nebze katkı sağlarsa amacımıza ulaşmış olacağız. Keyifli okumalar ve etkinlik uygulamaları diliyoruz.
Esra Gül Koçyiğit Gelişim, insanın beden yapısının, duygusal ve zihinsel özellikler bakımından düzenli bir biçimde değişmesi ve istenen görevleri yapabilecek bir duruma gelmesidir. İnsan gelişiminin biyolojik açıdan amacı, diğer canlılarda olduğu gibi kendi yaşamını ve tür olarak kendi soyunu sürdürmektir. Ruhsal açıdan ise birey, benliğini bulmaya, içinde bulunduğu çevre ve kültüre uyum sağlamaya ve kişiliğini geliştirmeye çalışarak mutlu olmayı hedefler.
Gelişim alanları birbirinden bağımsız düşünülemez. Fiziksel, psikomotor, sosyal ve duygusal gelişim alanlarının her biri bir diğeriyle ilişkilidir ve çevre tarafından desteklenmesi önemlidir. Gelişim alanlarının desteklenmesi çeşitli oyun, etkinlik ve faaliyetler aracılığıyla sağlanabilir.
Bu kitabın amacı da öncelikle teorik düzlemde okuyuculara bireyin gelişimi ve gelişim alanları ile ilgili bilgi vermek ve bahsedilen gelişim alanlarını destekleyecek oyun ve etkinlik örnekleri sunmaktır.
Dilara Sevimay Özer, Kamil Özer Motor gelişim, yaşam boyu devam eden bir süreç olup motor becerilerde azalma ya da yeni bir becerinin kazanılması gibi tüm fiziksel değişimlerle ilgilidir. Çocukların motor gelişimi, hareket becerilerinin ve fiziksel yeteneklerin gelişimini kapsar. Çocuğun bu yetenekleri hakkında bilgi sahibi olması ve bu yeteneklerini hissetmesi, benlik kavramının çok önemli bir parçasıdır. Oyun ve hareket etmenin verdiği sevinç, heyecan ve başarı ile bitirme gibi deneyimler çocuğun kendine güveninin gelişmesine yardım eder.
Faruk Yamaner, Güner Çiçek, Murat Çalbıyık, Rabia Hürrem Özdurak Sıngın, Tuba Denizci Oyun, çocukların gelişim dönemleri boyunca tarihin her evresinde anahtar bir rol üstlenmiştir. Bu anahtarın çocuğun iç dünyasını dış dünyasına açan çok önemli bir değere sahip olduğu birçok bilim insanı tarafından ispatlanmış ve oyunun gelişim üzerine etkisi koşulsuz olarak kabul edilmiştir. Doğru tasarlanmamış oyunlar, çocuğun ilgisini kısa bir süre çekmek ve eğlendirmek dışında ne yazık ki gelişimsel açıdan çocuğa bir fayda sağlamamakta, aksine çocuğun gelişimine engel teşkil etmekte ve genellikle dikkat dağınıklığı, ilgisizlik, motivasyon düşüklüğü, karşı olma durumu dediğimiz istenmeyen sonuçlara yol açmaktadır. 21. yüzyıl becerileri olarak adlandırdığımız yaratıcılık, iş birliği, iletişim, problem çözme ve eleştirel düşünme becerileri her ne kadar doğru tasarlanmış oyun yöntemleri ile sağlansa da oyun; çocukların bu çağda doğuştan kullanmaya yatkın oldukları mobil araçlar, tablet, bilgisayar, giyilebilir teknolojiler ile zenginleştirilerek yeniden tasarlanmalıdır. Bu kitapta; oyunun çocukların psikomotor gelişimine etkisi ve gelişen teknolojiler ile desteklenmesi, fiziksel egzersizin oyunlaştırılmasına değinilmiş, alanda kabul gören bilgilere farklı bir bakış açısı sunulmaya çalışılmıştır.
Zeynep Kızıltepe Öz güvenli çocuk nasıl yetiştirilir? Öz güven nasıl geliştirilir? Çocuklarımıza öz güveni nasıl öğretebiliriz? Çocuğumuz okul hayatında başarısızlıkla karşılaştığında, bunu kendi başına yenebilmesi, öz güveninin zarar görmemesi için biz neler yapabiliriz? Kendine güvenen bir birey yetiştirmede anne ve babaya düşen görevler nelerdir? Kendine güvenen, kendi kendine yeten, lider çocuk yetiştirmenin temel ilkeleri nelerdir? Tüm bu soruların cevabını, değerli bilim insanları kendi uzmanlıkları çerçevesinde kitabımızda tartıştılar; bilgilerini bizimle paylaştılar.
Kitabımızın konuları arasında; öz güvenin ailede ve okulda nasıl ve ne şartlarda geliştiği; çocuklarımıza öz güveni dengeli olarak kazandırmak için neler yapmamız gerektiği ve çocuklar arasında görülen öz güven farklılıklarının sebepleri bulunmaktadır. Buna ek olarak, kitabımızda öz güven konusuna genel bir bakışla birlikte, okul öncesi dönemde öz güven, spor ile öz güven ilişkisi, öz güven ve farkandalığı , öz güven ve eleştirel düşünce, sanat ve matematikte öz güven, öz güven ile iyi oluş arasındaki bağ ve son olarak öz güven fazlası ayrıntılar, örnekler ve ailelere tavsiyelerle birlikte yer almaktadır.
Muhammed Şükrü Aydın İnsanlar arasındaki ilişkilerde dürüst olmak, başkalarına doğruyu söylemek her zaman ahlaki açıdan iyi bir davranış olarak değerlendirilmiştir. Toplumu daha istendik tarafa yönlendirmek isteyen öykülerde, atasözlerinde ve dinî metinlerde yalan söyleme davranışının kötülüğü vurgulanmıştır. Ancak insanlar, küçük yaşlardan itibaren çeşitli nedenlerle yalan söylemeye başlamakta ve yalanın yelpazesi giderek çeşitlenmektedir. Bu durum, insanların yalan söylemeyi ne zaman uygun buldukları sorusunu da beraberinde getirmektedir. İşte bu kitapta da yalan türleri ve yalan söyleme nedenleri, çocukların hangi durumlarda yalanı daha makul karşıladıkları gibi konular gelişim psikolojisi bakış açısıyla ele alınmıştır. Aynı zamanda ebeveynlerin çocuklarına aktarmak istedikleri değerler, çocukların zihinsel durum anlayışları ve değer önceliklerinin yalanın uygun bulunmasıyla arasındaki bağlantılar üzerinde durulmuştur.
Jill Englebright FOX, Robert SCHIRRMACHER, Wadsworth Çocuklarda Sanat ve Yaratıcılığın Gelişimi kitabı, alanında uzman olan üniversite öğretim elemanları tarafından çevrilmiştir. Kitabımız çocuklarda sanat ve yaratıcılık alanında görülen boşluğun doldurulması ve doğru uygulamaları göstermesi açısından titizlikle hazırlanmıştır.
Kitap Yaratıcılık, Sanatçı Olarak Küçük Çocuklar: Gelişimsel Bir Bakış, Sanat ve Estetik, Sanat Deneyimleri Sağlamak, Rol ve Stratejiler olmak üzere beş üniteden ve 16 bölümden oluşmaktadır. Her bölüm eleştirel düşünmeyi teşvik eden, grup tartışmalarını destekleyen, okuyucuyu motive eden fotoğraflarla birlikte, farklı düşünceleri açığa çıkaran sorular içerir. Bölümlerin sonunda yer alan özet, anahtar sözcükler, önerilen etkinlikler ve gözden geçirme çalışmalarıyla okuyucunun öğrendiklerini uygulaması ve sorgulaması hedeflenmiştir.
Kitabın hedef kitlesi sadece öğrenci, öğretmen ya da akademisyenler değil, çocukları ile yaratıcı sanata ilgi duyan tüm yetişkinlerdir. Çocuklarda Sanat ve Yaratıcılığın Gelişimi kitabının ülkemiz çocuklarına, ailelerine ve eğitimcilerine faydalı olması en büyük dileğimizdir.
Roger A. Hart Günümüzde insanların doğa ile ilişkileri dünyanın karşılaştığı en büyük sorundur ve dünyanın her yerinde genç insanlar çevresel eyleme çok büyük ilgi göstermektedir. Birçok ülke hem yurttaşların çevreyi yönetmesindeki rolü üzerinde, hem de çocukların kendilerinin ve toplumlarının geleceklerini şekillendirmeyle ilgili hakları ve sorumlulukları üzerinde köklü bir yeniden değerlendirme yapmaktadır.
Çevre eğitimiyle ilgili dünyadaki en büyük otoritelerden biri tarafından yazılmış olan bu kitap, eğer katılımları ciddi bir biçimde ele alınır ve onların gelişen kapasiteleri ve biricik güçleri dikkate alınarak planlanırsa, çocukların sürdürülebilir kalkınmada çok değerli ve uzun süren bir rol oynayabileceklerini göstermektedir. Doğrudan katılım yoluyla çocuklar gerçek bir demokrasi anlayışı ve kendilerine ait bir yeterlik ve sorumluluk duygusu geliştirebilirler. Fiziksel çevrenin planlanması, tasarımı, izlenmesi ve yönetimi çocukların katılımı açısından ideal bir alandır çünkü çocukların çevreye olan bağlılıkları çok güçlüdür.
Kitap; eğitimciler, planlamacılar ve çevreciler için çocukların katılımıyla ilgili kuram ve uygulamaları ve bunun demokrasi ve sürdürülebilir toplumlar için önemini anlatmaktadır. Çocukların toplumlarını etkileyen konulardaki sorunları tanımladıkları ve aktif biçimde eleştirel ve düşünsel katılımcılar olarak yer aldıkları gerçek katılıma vurgu yapmaktadır. “Çevre” çok geniş biçimde yorumlanmaktadır; örneğin, konut planları yapma ya da oyun parklarını tasarımlama gibi konuları içermektedir. Ayrıntılı örnek olay incelemeleri hem Kuzey'den, hem de Güney'den kent ve kırsaldaki yoksul ve orta sınıf toplumlarından örnekler sunmaktadır. Öğretmenler, grup kolaylaştırıcıları ve toplum liderleri içinse çevre projelerinde genç insanları içermede örgütleme ilkeleri, başarılı modeller, pratik teknikler ile kaynakları sunmaktadır.
Jonathon Sargeant, Deborah Harcourt Çocuklarla yapılan araştırmaların tüm aşamalarında etik prensipler ve ilkeler doğrultusunda hareket edilmelidir. Etik ilkeler araştırma bağlamında aşılması gerek engeller olarak değil, tüm araştırma projesi boyunca sürecin devam eden ve yansıtıcı bir parçası olarak görülmelidir. Bu kitapta, çocuklarla birlikte araştırma yaparken araştırma deseninden ve kullanılan yöntemden bağımsız olarak ortaya çıkabilecek etik konular ayrıntılı bir şekilde örnekler kullanılarak ele alınmıştır. Kitapta ele alınan konular, çocukla araştırma yapan bilim insanlarının etik ilkeler bağlamında yansıtıcı düşünmelerini desteklemeyi amaçlamaktadır.
Bu kitabın iki temel amacı bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, çocukların katılımcı olarak yer aldıkları araştırmalarda takip edilmesi gereken etik prensipleri vurgulamak; ikinci amacı ise çocukların, planlama ve uygulama da dâhil olmak üzere bir araştırmanın tüm boyutlarında farklı kapasitelerde görev almaları durumunda göz önünde bulundurulması gereken etik ilkelere odaklanmaktır. Bu kitabın özelde Türkiye’de gelişmekte olan çocuk hakları çalışmalarına katkı sağlayacağı, genelde ise sosyal bilimlerde ve eğitim bilimlerinde etik araştırma uygulamalarının geliştirilmesini destekleyeceği umulmaktadır.
Ayhan Babaroğlu, Özlem Gözün Kahraman, Gülümser Gültekin Akduman, Ayşenur Gündüz, İsa Özkan, Arzu Özyürek, Serpil Pekdoğan, Esin Sezgin, Ceyhan Turhan Yaşamın her döneminde problemlerin çözümü için erken müdahale en önemli ilkedir. "Çocukluk Döneminde Erken Müdahale" kitabı, çocukluk döneminde karşılaşılma olasılığı yüksek problemler ve bu problemlere yönelik müdahale planı örneklerini içeren bir kaynak olarak yararlanıcılara sunulmaktadır. Erken Müdahale ve Önemi, Erken Müdahale Kuram ve Modelleri, Çocukluk Dönemi Erken Müdahale Programları, Erken Müdahale Kapsamına Giren Çocuklar, Erken Müdahalede Tanılama, Erken Müdahalede izleme ve Değerlendirme ile Erken Müdahalenin Planlanması konularına yer verilen kitap, çocuklarla çalışan bireylere rehber niteliğindedir.
Andreja Peklar Ferdo bir kuştur, dev bir kuş! Yaşadığı çevre için çok büyük ama bunu kendisinden daha küçüklere yardım etmek için kullanır. Bacaları temizler, yükleri taşır, çok çalışır ve susadığında gölden su içer. Bir gün göldeki tüm suyu içince herkes bu sıra dışı siyah kuşun iyiliklerini çabucak unutur ve Ferdo hiç düşünmediği, daha önce hiç olmadığı bir durumda bulur kendini:
FARKLI, DIŞLANMIŞ VE YALNIZ.

Andreja Peklar, hikâyesini sadece görsellerle anlatan bu resimli kitapla, 2015 yılında Bologna Kitap Fuarı'nda uluslararası bir jüriyi etkilemiş ve Ferdo'yu, Sessiz Kitap Yarışması'nın finalistliğine taşımıştır.
Ayrıca bu hikâye; 12. İllüstrasyon Bienali'nde “Hink Smrekar Ödülü”, 32. Sloven Kitap Fuarı'nda “En İyi Tasarlanmış Kitap Ödülü” ve IBBY Onur Listesinde sıralama gibi pek çok ödüle de lâyık görülmüştür.
Arzu Özyürek, Elif Sultan Özdemir, Emrullah Can Yavuz, Hatice Beşir, Özlem Gözün Kahraman, Uğur Hassamancıoğlu Teknolojinin yaşamın tüm alanlarına giderek daha fazla entegre olmasıyla birlikte modern ailelerin yaşamlarında ekran başında geçirilen zaman yaygınlaşmıştır. Bilgi ve iletişim teknolojilerin hızla yaygınlaştığı dijital çağ ile birlikte çocukluk da hızla değişmeye başlamıştır. Günümüzde her yaştan çocuk, cep telefonları, uygulamalar, dizüstü bilgisayarlar ve tabletler, akıllı oyuncaklar ve ev eşyaları aracılığıyla dijital teknolojilerle çok fazla zaman harcamaktadır. Dijital teknolojilerin her yerde bulunması, çocukların kritik gelişim dönemleri boyunca çeşitli riskleri ve faydaları da beraberinde getirmiştir. Aileler, eğitim ve sağlık hizmeti sunan meslek elemanları, hızla dijitalleşen dünyamızda çocuklar için en doğru, pratik ve eylem odaklı profesyonel önerilere ihtiyaç duymaktadırlar. Bu kitap, 21. yüzyılda çocukluk ve ebeveynlikten neler beklendiği, dijital teknolojinin çocuğun gelişimine etkilerini, fırsatlarını ve risklerini, dijital ortamlarda çocukların korunmasını içeren 6 bölümden oluşmaktadır. Alan yazında yapılmış güncel araştırma sonuçlarını dikkate alarak hazırlanmış olan bu kapsamlı bilimsel kitap ebeveynler, alanda çalışan uzmanlar ve meslek elemanları, eğitim, sağlık ve psikoloji alanlarında öğrenim gören lisansüstü, lisans ve ön lisans öğrencileri için temel bir başvuru kaynağı niteliğindedir.
Zekihan Hazar Bir dünya düşünün; bilinmezliğin içinde süresiz sınırsız kayboluşun yaşandığı bir dünya… Benliğin ve gerçek dünyaya ait ne varsa her şeyin unutulduğu bir kayboluş… Düşüncelerin, duyguların, davranışların esir olduğu, aklın ve mantığın işlemez hâle geldiği bir kayboluş… Bir tutulma… Bir bağımlılık…
Öyle bir dünya ki gündelik hayatta kanun ve kuralların hiçe sayıldığı, insan öldürmenin, gaspçılığın, zorbalığın, hırsızlığın, tacizin, tecavüzün para ve statü kazandırdığı, kısacası bütün olumsuz davranışların ödüllendirildiği bir dünya… Bu dünyalarda kendini bulan ve gerçek dünyada kendini kaybeden çocuklar…
Seslerin, efektlerin ve aksiyonun her türlüsünün baş döndürdüğü bir dünya... Oysaki bütün bunları yaşarken bir koltuğa saatlerce mahkûm olmak, hareketin sadece parmaklarla sınırlı kalması, bu sınırlılığın beraberindeki sınırsız yeme içme ve her geçen gün obezler dünyasına katılan yeni çocuklar…
İnsan bedeninin kutsallığını yitirdiği, inanç ve değerlerin yok sayıldığı, pornografinin özendirildiği ve İslam düşmanlığının körüklendiği bir dünya… Nihayetinde ise bu kutsallara düşman kılınan çocuklar…
Ve başka bir dünya var ki zihnin, bedenin, duyguların gerçek manada karşılığını bulduğu, yaradılışın gereği olan fiziksel hareketlilik ve spor ile zihinsel, bedensel ve psikososyal sağlığın kazanıldığı bir dünya… Bedenin insanlaştırıldığı, ahlak ve erdemin temel yapı taşlarını oluşturduğu, arkadaşlığın, yardımlaşmanın, paylaşmanın, saygının, kısacası iyi insanın inşa edildiği bir dünya… Dijital oyunlarda kaybolan çocukluğun yeniden bulunduğu gerçek bir dünya… Gerçek dünyanın farkına varmanın ve hayata tutunmanın yegâne yolu SPOR.
Günümüz dünyasında çocukları çepeçevre kuşatmış olan dijital oyunların yaratabileceği olumsuz etkiler ve bu etkilerle başa çıkmada fiziksel aktivite ve sporun rolünü bilimsel araştırmalar ışığında ele alarak eğitimciler ve ebeveynlere rehber olabilmesi dileğiyle…
Spor, hayata tutunmanın bir dalıdır…
Figen Karaceylan Çakmakcı “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” (DEHB), bireyin sosyal yaşantısı, akademik hayatı ve aile içi ilişkilerini bozabilen nöropsikiyatrik bir hastalıktır. Tedavi edilmediği ve doğru müdahale edilmediği takdirde çocuğun geleceğini tamamen değiştirebilen bir hastalık olmasına rağmen doğru yaklaşım ve uygun müdahaleler sonucunda yüz güldürücü cevaplar hızlıca ortaya çıkmaya başlar.
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi olarak çalıştığım 20 yıllık meslek hayatımda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğununun tedavisinde sadece ilaç tedavisinin yeterli olmadığını birçok kez deneyimledim. Aile içi tutumların, öğretmenin sınıf içi yapacağı müdahalelerin en az psikofarmakolojik tedavi kadar önemli olduğu gerçeği bende böyle bir kitap yazma motivasyonu oluşturdu.
Bu kitapla birlikte herkes tarafından duyulan, belki de günümüzün moda hastalığı olarak tanımlanan Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu hakkındaki doğru bildiğimiz yanlışlar hakkında bilgilendirme yapmak amaçlanmıştır. Ayrıca, yanlış anlama ve ön yargılara neden olan DEHB ve öğrenme ilişkisi hakkında aile ve öğretmenlerimize doğru bilgiler ve ipuçları vererek hem DEHB olan çocukların anlaşılmasını sağlamak hem de aile ve öğretmenler için etkili davranış yönetimini güçlendirmek hedeflenmiştir.
Geleceğimiz olan çocukların ihtiyaçlarına uygun çözüm önerilerinin sunulduğu bu kitabın okuyan herkes için faydalı bir kaynak olması dileğiyle…
Michael McMahon DİKKAT ET! Beware!
Bazı hayvanlar çok uysal ve yumuşak görünür, ama her an saldırmaya hazırdırlar!
Bu kitapla, dünyadaki bu hayvanların bazılarını öğrenebilir ve ipuçlarını kullanarak kendini tehlikelerden koruyabilirsin!
Tuğba GÜLER BOZKAYA Eğitimde drama; insanın kendini başkalarının yerine koyarak çok yönlü düşünmesini sağlayan, bireyin eğitim ve öğretimde aktif rol almasını, kendini ifade edebilmesini sağlayan, yaratıcı ve araştırıcı olma istek ve duygusunu geliştiren çağdaş bir eğitim yöntemidir. Bu sebeple drama yöntemi din ve ahlak eğitiminin genel amaçlarını gerçekleştirmede rahatlıkla kullanılabilecek bir yöntemdir.
Din ve ahlak öğretiminde drama yönteminin kolay bir şekilde anlaşılmasını sağlamak ve bu yöntemi uygulamada zorlanan eğitimcilere yardımcı olmak amacıyla hazırlanan bu kitap, teorik ağırlıklı bir çalışmadır. Ancak din ve ahlak öğretimi konularını uygulanışı, ders planlarına benzer bir şekilde ele alınarak etkinlikler başlığı altında uygulamalı olarak gösterilmiştir.
Bu çalışma; eğitim fakültelerinin sınıf öğretmenliği, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği bölümlerinde okuyan öğrenciler için ayrıca ilahiyat fakülteleri ve tüm din eğitimi öğretmenlerine, Kur’an kursu öğreticilerine yardımcı olmak üzere hazırlanmıştır.
Gavin Reid “Kitabın bu güncellenmiş ve genişletilmiş baskısı, disleksili çocukları olan ebeveynlere kesinlikle önemli katkılarda bulunacak! Gavin Reid uygulamaya ve araştırmalara dayanan çok temel bilgiler, stratejiler, değerlendirme ve etkili müdahale yöntemleri sunuyor. Ebeveynler, aileler, destek sağlayanlar ve uzmanlar için ellerinden bırakamayacakları bir kaynak.”
Marcia K. Henry, Uluslararası Disleksi Derneği Eski Başkanı

“Yaşadıkları süreçte tükenmiş bir ebeveyn ya da çıkış yolu bulamayan bir uzman da olsanız, bu kitap disleksili ile ilgili bilmeniz gereken her şeyi içinde barındırıyor. Disleksili çocuklarına, potansiyellerini gerçekleştirebilmeleri için nasıl destek sağlayabileceklerine yönelik ebeveynlere iç görü sağlayabilecek temel bir kaynak.”
Angela Fawcett, Emeritus Profesör, Swansea Üniversitesi, Birleşik Krallık

“Disleksinin üzerindeki sır perdesi aralandı! Gavin Reid son derece gerçek problemlere, ebeveynler ve alan uzmanlarının ellerini daha da güçlendiren son derece gerçekçi çözüm önerilerinde bulunuyor. Çocuklarla ilgili herkese şiddetle tavsiye edilir.”
Stephen Rees, Japari Okulu Müdürü, Johannesburg

“Bu kitabın en önemli niteliklerinden biri, disleksi ile mücadelelerine tanık oldukları çocuklarına destek vermeye çalışan ebeveynlerin elini güçlendirmesi. Bu kitap disleksili çocuklar ve aileleriyle birlikte çalışan ebeveynler, öğretmenler ve diğer alan uzmanları için bir kazan-kazan örneği.”
Iva Strnadova, Kıdemli Okutman, Özel Eğitim Bölümü, New South Wales Üniversitesi, Avustralya

“Ebeveynler ve uzmanlar için önerilen bu kitap, disleksili çocukların ve gençlerin desteklenmesinde uygulamadan süzülen bir bilgelik, destek ve kaynak sağlayan temel bir araç; Gavin Reid karmaşık bir konuyu daha yalın hâle getiren bir kaynak sunuyor.”
Deirdre Machlntyre, Yönetici, Avrupa Çocuk Eğitim ve Psikoloji Enstitüsü

“Gavin Reid'in sağduyusuyla yalın bir biçimde yazılan, güncellenen ve genişletilen bu kılavuz disleksili çocukların ebeveynlerine bilmeleri gereken her şeyi sağlamaktadır. Sadece ebeveynler ve aileler için değil aynı zamanda eğitimciler, bakım verenler ve uzmanlar için de temel bir araçtır.”
Marilyn Day, Hong Kong Disleksi Derneği, Hong Kong

“Gavin Reid'in disleksiye ilişkin sorunları müthiş bir beceri ve tutkuyla ele aldığı bu kitabı, ebeveynler, eğitimciler ve uzmanlar için ellerinden düşüremeyecekleri bir kitaba dönüşüyor. Tebrikler Gavin!”
Patrizia Piccinini, Öğretmen ve Özgül Öğrenme Güçlüğü Uzmanı VI Circolo Didattico, Lucca, Italya
Cansev Karakuş Diyaloğa dayalı okuma; ebeveynlerle, öğretmenlerle, farklı yaş gruplarıyla çalışan diğer yetişkinlerin kullanabileceği etkileşimli bir okuma yöntemidir. Yöntem; aynı kitabın çocuklarla beraber birden fazla kez okunarak, karşılıklı iletişime, sorulara, cevaplara ve diyaloglara dayanmaktadır. Hikâyede geçen kelimeler, kahramanlar, tema ve kurgu, ilgili çocuklarla konuşma fırsatı sunar. Aynı kitap birkaç kez okunsa dahi her okuma esnasında çocuklar farklı deneyimler kazanır. Okumanın seviyesi giderek derinleşir ve çocuğun anlamlandırması ve yaratıcılığını kullanmasına yönelik sorular eklenebilir. Bu sayede süreç, çocuklar için hem daha faydalı hem de daha keyifli geçer.
Bu kitap, yazarın 2017 yılında tamamladığı "Okul Öncesi Eğitimde Diyaloğa Dayalı Okuma Yöntemine göre Hazırlanan Türkçe Etkinliklerinin Sözeş Dil Becerilerine Etkisi" isimli tez çalışmasının ürünü olmakla beraber konu yeniden gözden geçirilerek gerekli düzenlemeler ve eklemeler yapılmıştır. Farklı etkinlik örnekleri ile zenginleştirilen kitabın, eğitimcilere ve çocukla beraber kitap okuyacak herkese yol gösterici olması beklenmektedir.
Okuyan herkese faydalı olması dileğiyle…
Fatoş Somsa, Tülay Gündoğan, Öykü Varlı • Eğitimde farklılaşmak isteyen eğitmenler, branş öğretmenleri,
• Online yaratıcı drama etkinliğine başlamak isteyen drama liderleri,
• Yaratıcı drama eğitimi alan öğrenciler,
• Organizasyonlarını eğlenceli hâle getirmek isteyen etkinlik yöneticileri,
• Ailesiyle, arkadaşlarıyla keyifli vakit geçirmek isteyen oyunseverler…

BU KİTAP SİZİN İÇİN
Oyun kurucuların elinden, denenmiş, uygulamalı bir kılavuz sunmak;
öğrenmeyi eğlenceli ve kalıcı kılmak adına çorbada tuzumuz olsun istedik ve
bu kitabı sizler için hazırladık.
Ahu Baytok DRAMALI BİR MASAL’A BAŞLAMADAN ÖNCE YETİŞKİNLERE YOL HARİTASI

DRAMALI BİR MASAL; bugüne dek yazılmış, okuyucusu ve dinleyicisi olan masalların ötesinde bir kitap. Bu kitabı farklı kılan ise çocuğunuzun zihnen ve bedenen aktif olması; sizin de ona rehberlik etmenizdir. Yani bu masalı okuyan her okuyucu, hayal gücünü kullanarak kendi masalına yön verecektir.

DRAMALI BİR MASAL ile çocuklarınızla evinizde veya sınıfınızda drama etkinliği yapabileceksiniz. Drama tekniklerinin kullanıldığı bu masal kitabının başrol oyuncusunun “çocuğunuz” olduğunu unutmamalısınız.

DRAMALI BİR MASAL’a başlamadan önce ilk önemli adım, siz yetişkinlerin ön çalışma yaparak masalı içselleştirmenizdir. Böylece çocuğunuza yönergeleri verirken masala olan hâkimiyetiniz, onun kahramanla daha kolay özdeşim kurmasını ve masala yön vermesini kolaylaştıracaktır.

DRAMALI BİR MASAL’a başlarken diğer bir önemli adım ise çocuğunuza yönergeleri verirken açık, anlaşılır ve basit bir dil kullanmanızdır. Gerektiği takdirde yönergeleri daha ayrıntılı bir şekilde açıklayabilir ve ipuçları verebilirsiniz ama asla doğrudan fikir verilmemelidir. Amacımız, onların kendilerine özgü fikirler üreterek bu masalı tamamlamasıdır.

En önemlisi de uygulama sırasında çocukların öne sürdüğü basit gibi görünen öneri ve fikirler bile değerlendirilip onlara olumlu geri bildirim verilmesidir. Fikirleri çılgın ve saçma da olsa bu, onların düşünceleridir ve onların her düşüncesi bizim için çok ama çok değerlidir. İsterseniz yönergelerin içeriğini daha da genişletebilirsiniz. Kendinizden bir şeyler katmanız masalı daha eğlenceli hâle getirebilir.

Çocuklarımızın dünyadaki en iyi “OYUN UZMANLARI” olduğunu lütfen unutmayalım.
Lawrence F. Lowery Bu kitap, yaşam döngüsü ve besin zinciri hakkındadır. Kitabın yüksek sesle okunması önerilir. Duru’nun Bahçesindeki Ağaç kitabı yetişmekte olan bir ağacın ve büyümekte olan bir kızın hikâyesini anlatır. Ağaç, bir tohumdan dev çınara dönüşürken, yaprakları kuşların besin kaynağı olan tırtıllar için yiyecek olur. Duru birbirleriyle etkileşimde olan canlıların yaşamına bir zamana kadar şahit olur. Düşündürücü sonuyla bu acı tatlı hikaye genç okuyuculara doğal dünyada hayat döngüsü hakkında bilgi verir.
Duru’nun Bahçesindeki Ağaç, Nedenini Merak Ediyorum serisinin bir parçasıdır. 3-8 yaş grubundaki çocukların meraklarını gidermek ve onları, hevesli birer okuyucu olmaları için teşvik eder. Bu kitaplar seslerin, hayvanların, bitkilerin, canlılar bilimi ve doğa olaylarının mucizevi yanlarını araştırır. Her bir ciltte, Ebeveyn/Öğretmen el kitabıyla birlikte düzenlenmiş etkinlikler bulunur. Nedenini Merak Ediyorum serisi ödüllü bir fen eğitimcisi tarafından yazılmış ve NSTA baskının bir bölümü olan NSTA Kids tarafından yayımlanmıştır.
Şehnaz Ceylan, Hatice Beşir, Elif Sultan Korkut Yeni doğmuş bir bebeğin yaşamında beslenme kadar önemli olan bazı şeyler vardır. Bunlardan biri, gelişimini destekleyen zengin uyarıcı bir çevredir. Yapılan araştırmalar da yaşamın ilk üç yılında yaşanılan deneyimlerin beyin ve bütün gelişim alanlarında kritik bir önemi olduğunu ifade etmektedir. Bebekler deneyimlerini duyularıyla sağlar; kendisini ve çevresini keşfederler. Bu kitap; bebeklik döneminde gelişim, duyuların gelişimi ve önemi, bebeğin gelişimini desteklerken oyunun rolü, duyu materyalleri, duyuları destekleyici ortam düzenleme konularını ele almakta ve duyu gelişimini destekleyici etkinlik örneklerine yer vermektedir. Kitapta yer alan materyaller ve etkinlik örnekleri, bebeklik döneminde her yaş grubuna ve bebeklerin tüm duyularına yönelik kolaylıkla uygulanabilir niteliktedir. Bu kitabın, ülkemizde çok az çalışılan bebeklik dönemine dair önemli uygulamalara rehberlik etmesi dileğiyle…
Tehmine Haddâdî Babasıyla dünyanın en ilginç yolculuğuna çıkan bir çocuk; bazen bir arabayla,
bazen bir bisikletle, bazen bir gondolla, bazen de develerle yolculuk yaparak
kendilerini dünyanın en uç noktasında bulurlar. Sıra dışı bu yolculukta zaman
zaman hayal kırıklığına uğrarlar ama “Gezginler asla umudunu kaybetmez!”
diyerek hayallerine, dünyanın en uzak yerine ulaşırlar.

“Dünya Benim”; tüm çocuklar arasında bir köprü olacak, hayal gücünün sınır
tanımazlığı sayesinde tüm sınırların ötesine geçilebileceğini anlatan,
umut dolu ve sürpriz sonlu bir hikâye.
A. Güler Küçükturan, Arzu Özyürek, Asya Çetin, Ayşe Meriç, Burcu Kınık, Büşra Şahan Aktan, Çağla Begüm Murat, Dilek Erol Sahillioğlu, Duygu Çetingöz, Duygu Tuğçe Özdemir, Elif Çelebi Öncü, Elif Ünal Bozcan, Elif Yılmaz, Emel Arslan, Esin Sezgin, Esra Ayeş Aslan, Esra Ünlüer, Ezgi Akşin Yavuz, Fatma Özge Ünsal, Gülçin Güven, Gülümser Gültekin Akduman, Hande Arslan Çiftçi, Hilal İlknur Tunçeli, İsa Özkan, Kezban Tepeli, Mehmet Kumru, Melike Nur Kaymak, Metin Kadim, Mine Kır, Miray Özözen Danacı, N. Ferah Yavuz, Nalan Arabacı, Nihan Koran, Nuray Eran Türedi, Özge Pınarcık, Özlem Okyay, P. Tuğba Şeker, Saide Özbey, Seda Sakarya, Selvinaz Saçan, Sema Sönmez, Serpil Pekdoğan, Tansu Perçin, Türker Sezer, Ufuk Kandaz, Yasemin Aydoğan, Zeliha Yazıcı, Zerrin Mercan, Zeynep Apaydın Demirci, Zeynep Banu Gündüz, Zeynep Çetin, Zeynep Kılıç, Zeynep Seda Çavuş, Zeynep Topcu Bilir, Zuhal Begde 0-8 yaşları arasındaki çocukların eğitimini kapsayan erken çocukluk eğitimi, bu dönemdeki çocukların, uygun çevre koşullarında sunulan zengin öğrenme deneyimleri aracılığıyla gelişim özellikleri, bireysel farklılık ve yetenekleri göz önünde bulundurularak sağlıklı büyümelerinin, psikomotor, sosyal-duygusal, dil ve bilişsel alanlardaki gelişimlerinin en üst düzeye ulaştırıldığı hatta büyük ölçüde tamamlandığı sistemli bir süreçtir. Bir diğer ifade ile duyguların, yaratıcılığın, algılama gücü ve akıl yürütme becerilerinin kazanıldığı, kişiliğin toplumsal ve kültürel değerlerle yoğrularak şekillendiği, sağlıklı ve toplumsal bir birey olma yolunda önemli adımların atıldığı bir dönemdir. Bu bağlamda, erken çocukluk döneminde verilen eğitimin kapsam ve niteliği; çocukların olduğu kadar ailelerin ve dolayısıyla ailelerin oluşturduğu toplumun kaderini belirlemede çok önemli bir rol oynar.
Bu denli önemli olan erken çocukluk eğitiminin dünyadaki yeri, önemi ve nitelikleri incelendiğinde pek çok farklı eğitim sistemi ile karşılaşılır. Türkiye’de, farklı ülkelerin erken çocukluk eğitim sistemlerini konu alan pek çok yayın yapılmış ve kitap yazılmış olsa da kaleme alınan yayınlardaki ülke çeşitliliğinin genellikle sınırlı olduğu görülmektedir. Bu sınırlılıktan yola çıkılarak kitabımızda; dünyadaki erken çocukluk eğitimine karşılaştırmalı bir bakış sağlamak amacıyla 54 ülkenin eğitim sistemi, ayrıntılarıyla incelenerek alana katkı sunulması hedeflenmiştir.
Lawrence F. Lowery Kitapların sayfaları arasında bir dünya turuna çıkın! Dünyamızın Yaşam Alanları, çocukları, yağış ya da yağışsızlık tarafından şekillenen altı farklı bölgeye götürür. Okuyucular yolculuğa tropikal yağmur ormanlarında başlarken, yolculuk boyunca; savanlar, bozkırlarla devam eder ve en sonunda çöllerle yolculukları sona erer. Dikkatli okuyucular, kitap genelinde bölgelerin neden benzer veya farklı özelliklere sahip olduğunu kıyaslayabilecekler. Bunun yanı sıra okuyucular Dünya'daki en nemli ve en kurak bölgelerle ilgili ilginç gerçekleri öğrenecekler ve yağış miktarının bitkiler, hayvanlar ve insanlar üzerindeki inanılmaz etkilerini keşfedecekler.
Dünyamızın Yaşam Alanları, Nedenini Merak Ediyorum serisinin bir parçasıdır. 5-11 yaş grubundaki çocukların meraklarını gidermek ve onları, hevesli birer okuyucu olmaları için teşvik eder. Bu kitaplar; yerbiliminin, yeryüzü şekillerinin, hava durumunun, çevrenin ve diğer bilim doğa olaylarının mucizevi yanlarını araştırır. Her bir ciltte, Ebeveyn/Öğretmen el kitabıyla birlikte düzenlenmiş etkinlikler bulunur. Nedenini Merak Ediyorum serisi ödüllü bir fen eğitimcisi tarafından yazılmış ve NSTA baskının bir bölümü olan NSTA Kids tarafından yayımlanmıştır.
Ellen Flanagan Burns “Sesim komik mi geliyor? Ya sunumumda hata yaparsam herkes bana güler mi? Yüzme seçmelerinde başarısız olursam ne olur? Çok utanacağım!”
Thomas her zaman biraz utangaçtır, ancak son zamanlarda gerginliği yapmak istediği şeylerin önüne geçmeye başlar. Bunun üzerine artık biriyle konuşma zamanının gelmiş olabileceğini fark eder. Thomas, ebeveynlerinin ve bir terapistin yardımıyla sosyal kaygının beynini nasıl etkilediğinin yanı sıra bununla başa çıkmak ve mücadele etmek için bazı günlük araçlar ve stratejiler öğrenir.
Doktora Elizabeth McCallum'un, sosyal kaygı ve onunla başa çıkmak için kullanabileceğiniz bilişsel-davranışçı stratejiler hakkında daha fazla bilgi içeren “Okurlar İçin Notlar”ını da kitabın sonunda bulabilirsiniz.
Catherine C. McCall Elinizdeki kitap, hem kişisel yaşantı dünyanızda hem de kamusal paylaşımlar gerçekleştirdiğiniz hayat akışınızda önemli bir değişimin başlangıcını oluşturabilir. Eleştirel ve yaratıcı düşünme, kavramlar ve problemler aracılığıyla sorgulayıcı bir düşünüm gerçekleştirme, tartışmacı diyalog yoluyla bireyin kendisini ifade etme ve başkalarını anlama süreçlerinde olgunlaşma aracılığıyla etkin ve etkili bir yurttaş olunabileceğini bizlere anlatan bu kitap, esasen çocuklarla felsefe yapma yöntemlerinden biri olan Felsefi Sorgulama Topluluğu (FST) yöntemini ayrıntılarıyla ele almaktadır.
Felsefi Sorgulama yöntemine göre çocuklar aslında çok küçük yaşlardan itibaren felsefi akıl yürütme yapısını kullanabilmekte, felsefi bulmacalar hakkında kendi görüşlerini gerekçelendirebilmekte ve yaşıtlarıyla felsefi bir diyalog süresince farklı görüşleri tartışabilmektedirler. Bu açıdan değerlendirildiğinde küçük yaşlardan itibaren çocukları felsefi diyalogla tanıştırmak, onların eleştirel ve sorgulayıcı nitelikte yargıda bulunma potansiyellerini geliştirmeleri ve bu sürecin bir sonucu olarak da demokratik bir politik hayatın özneleri olma yolunda köklü şekilde dönüşüme uğramaları anlamına gelmektedir.
Mehibe AKANDERE Farklı yaş gruplarında bulunan kişilerin arkadaşlarıyla iyi zaman geçirmek için başvurdukları tek yol “oyun” dur. İlk Çağlardan günümüze vazgeçilmeyen bir gerçeği Eflatun “Çocuk oyunla büyümelidir.” sözüyle dile getirmektedir. 3. basımını yaptığımız bu eserde oyun kavramı; oyunun gelişimi, anlam ve önemi; oyunun çocuğun fiziki, psiko–motor, dil, duygu, zihin ve sosyal gelişimine olan etkisi ve öğretimde oyunun kullanılması ele alınmıştır. Kitapta çok sayıda oyun örnekleri yer almaktadır. Bunlar anaokulları, ilköğretim okulları, lise ve dengi okullarla üniversitelerde uygulanabilecek oyunlardır.