İşletme ve İktisadi Bilimler \ 11-36
Mond A. Barnett, Michael R. Ziegler, Karl E. Byleen Bu kitap; üniversitelerimizin, iktisat, işletme, psikoloji, sosyoloji, antropoloji, biyoloji, eczacılık, tıp, veterinerlik, ziraat, orman, denizcilik, havacılık vb. bölümlerinin birinci sınıflarında verilen matematik derslerinde okutulabilecek en uygun kitaplardan biridir. İçindeki örnekler ve problemler gerçek yaşam problemlerinden seçilmiştir. Sözünü ettiğimiz fakültelerde bu kitabı izleyen bir öğrenci, "Ben bu matematik dersini niye okuyorum?" sorusunu artık sormayacaktır. Öğretim üyesi ve öğrenciler; kitapta hangi dalla ilgili olduğu belirtilerek verilen uygulama problemlerinin içinde, kendi branşına ait gerçek yaşam problemlerini bulabileceklerdir. Kitap iki kısım ve dokuz bölümden oluşmakta; öğrencileri, matematik konularını grafiksel, sayısal ve özellikle de cebirsel olarak araştırmaya teşvik etmektedir. Her bölümün sonunda konunun daha iyi anlaşılmasını sağlayan tekrarlar ve tekrar alıştırmaları bulunmaktadır.
Gazanfer Erbaşlar Bu kitap Tekdüzen Muhasebe Sistemi çerçevesinde Meslek Yüksekokulları müfredatı göz önünde tutularak hazırlandı. Genel muhasebe ile ilgili ön bilgiler kararınca verilmeye çalışıldı. Konunun teorik anlatımından sonra örnekler verilerek konuların uygulaması anlatıldı. Tanım ve kavramların verildiği ilk bölümlerden sonra Tekdüzen hesap planı esas alınarak her bir hesap grubu kitapta bir bölüm olarak ele alınarak işlenmiştir.
N. Ata Atabey, Raif Parlakkaya, Ali Alagöz 9. Baskıda kitabımız tamamen güncellenmiş ve nihai meslektaşlarımız ve öğrencilerimize ulaştırılmıştır.
Karar alma durumundaki kişi ve kuruluşlar için işletmenin varlık ve kaynakları ile faaliyetleri hakkında sayısal bilgileri sağlayan bir bilgi sistemi olarak muhasebe bilgi sistemi karşımıza çıkmaktadır. Muhasebe bilgi sisteminin temelini oluşturan finansal muhasebe, muhasebe öğretiminin de temelini oluşturmaktadır.
Genel Muhasebe kitabında öncelikle muhasebe bilgi sistemi, muhasebe uygulamalarına yön veren kavram, ilke ve standartlar, muhasebe bilgilerinin üretim süreçleri, muhasebe kayıt yöntemleri, defter tutma ve muhasebe süreci üzerinde durulmuş, daha sonra ülkemizde 1994 yılından itibaren zorunlu olarak kullanılmaya başlanan Tekdüzen Muhasebe Sistemi uygulamasına yer verilmiştir.
Tekdüzen Muhasebe Sistemi uygulaması kapsamında, Tekdüzen Hesap Planında yer alan hesaplar, hesap sınıfı, hesap grubu ve hesap bazında açıklanmış, hesapların bölümlenmesi, işleyişi ve envanter uygulaması örneklerle ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışmanın envanter (dönem sonu ) işlemleri bölümünde, muhasebe dışı ve muhasebe içi envanter uygulamalarına yer verilmiş, envanter süreci genel geçici mizanın hazırlanmasından başlayarak, mali tabloların düzenlenmesine kadar örnek uygulamalı olarak açıklanmıştır.
Bu kitap başta iktisadi ve idari bilimler fakülteleri olmak üzere ilgili fakültelerin işletme, iktisat, kamu yönetimi ve diğer bölümleri ile yüksekokullar ve meslek yüksekokullarının ilgili bölüm ve programlarında okutulan muhasebe, genel muhasebe ve finansal muhasebe dersleri ile dönem sonu işlemleri veya envanter-bilanço derslerine ilişkin kaynak ihtiyacının karşılanması amacıyla hazırlanmıştır.
Yüksel KOÇ YALKIN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden 1959 yılında mezun olmuştur. Birleşmiş Milletler Bursu ile ABD Güney California Üniversitesinde lisansüstü çalışmalar, Alexander Von Humboldt Vakfı Bursu ile Münih Üniversitesinde bilimsel araştırmalar yapmış, Fulbright Profesörü olarak 1991-1992 öğretim yılında Cleveland Case Western Reserve Üniversitesinde bulunmuştur. 1971 yılında Profesör olan YALKIN, 2002 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden emekli olmuştur. Prof. YALKIN 2002-2003 öğretim yılında İstanbul Ticaret Üniversitesi Ticari Bilimler Fakültesinde öğretim üyeliği yapmıştır.
Yüksel KOÇ YALKIN, 1960-1967 yılları arasında Maliye Bakanlığı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Reorganizasyon Projesi ile İktisadi Devlet Teşekkülleri Yeniden Düzenleme Komisyonunda Mali İşler Uzmanı, 1980 yılında SBF Basın Yayın Yüksekokulu Müdürü, 1981 yılında Türkiye İş Bankası AŞ Yönetim Kurulu üyesi, 1988 yılında Sermaye Piyasası Kurulunun Muhasebe Standartlarını Saptayan Komisyonu ile 1991 yılında T.C. Maliye ve Gümrük Bakanlığının Muhasebe Standartlarını Saptayan Komisyonun Başkanı, 1994-1996 yılları arasında Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliğinde (TÜRMOB) Yönetim Kurulu üyesi, Mart 1996 - Eylül 1998 tarihleri arasında Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesinin (International Accounting Standarts Committee) Karşılıklar (Provisions) Komisyonu üyesi, 1994-2002 yılları arasında Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK) Başkanı olarak görev yapmıştır.

Sanayi İşletmelerinde Standart Maliyetler, İkinci Baskı, 1974.
Bankalar Açısından Yeniden Değerleme (Ortak Yayın), 1982.
İşletmelerde Mali Analiz Teknikleri, Altıncı Baskı, 1988.
19 Sektöre İlişkin Standart Mali Analiz Oranları (Ortak Yayın), 1988.
Enflasyon Muhasebesi Uygulaması ve Yönetsel Kararlar, 1988.

Kamu iktisadi Teşebbüsleri Esnek Bütçeli Standart Maliyet Sistemi El Kitabı (Ortak Yayın), 1989.
Yönetim Aracı Olarak İşletme Bütçeleri, Üçüncü Baskı, 1989.
Avrupa Topluluğu Dördüncü Yönerge, Yedinci Yönerge, Sekizinci Yönerge (Çeviri, Ortak Yayın), 1989.
Tekdüzen Muhasebe Sistemi ve Türkiye'deki Çalışmalar, 1997.
Bankacılar İçin Genel Muhasebe, Sekizinci Baskı, 2000.
Müfettişlik Sınavlarına Hazırlık Kılavuzu (Ortak Yayın), Üçüncü Baskı, 2000.
Şirketler Muhasebesi - İlkeleri ve Uygulaması, İkinci Baskı, 2002.
Enflasyon Muhasebesi ve Türkiye Uygulaması (Ortak Yayın), 2004.
Genel Muhasebe - İlkeler - Uygulamalar, On Sekizinci Baskı, 2012.
Gülnihal Toramanlı Birinci basımı gerçekleşmiş olan bu kitapta; muhasebeye giriş, genel muhasebe ve dönem sonu muhasebe işlemleri gibi değişik isimlerde üniversitelerde gerek yüksek okul gerekse lisans seviyesinde verilen muhasebe derslerinde öğrencilerin en iyi anlayacakları şekilde konular ele alınmış ve muhasebe kuramı, muhasebenin uygulanması hakkında bilgi vermek amacıyla oluşturulmuştur.
Tek Düzen Hesap Planı, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ve ilgili bütün kanunlar ile son değişiklikler göz önünde bulundurularak hazırlanan kitapta muhasebe eğitimine yeni başlayanların yanı sıra muhasebe bilgilerinden faydalanmak isteyen; gerek muhasebe bürosu gerekse şirketlerin muhasebe departmanlarında çalışanların faydalanabilecekleri şekilde hazırlanmıştır.
İrfan ÇAĞLAR, Sabiha KILIÇ, Savaş MUTLU, Mustafa Emre ÇAĞLAR, Emrah AYDEMİR, Kübra Müge DALDAL Bu kitap, okuyucunun kafasında iletişim ile ilgili bilgi birikimi oluşturmak, onlara iletişim yeteneği kazandırmak ve onlarda empati duygusu oluşturmak amacıyla hazırlanmıştır. Genel iletişim kitabını okuyan kişi; önce iletişimin sosyal evrende bir zorunluluk olduğunun farkına varacak ve kendisinin işletişim ile sosyalleşebileceğini öğrenebilecektir. Sosyalleşmenin temel harcı, iletişim ve karşılıklı etkileşimdir. Etkileşim; insanın kendisinin dışında da en az kendisinin varlığı kadar anlamlı bir dünyanın olduğunun farkına varmasını sağlayacaktır. Bu farkındalık büyük oranda iletişimle oluşturulabilir. Sosyal evrenin anlamlı dünya olarak sürdürülebilirliğinin iletişime ve empatiye bağlı olduğu ifade edilebilir. Bunu kavrayan birey, iletişime daha fazla önem verecek ve ihtiyaç duyduğu bu bilgileri söz konusu bu kitapla kazanabilecektir.
İsmail Çifçi, İsmail Küçükaksoy 1919'daki Eli Heckscher'ın çalışmasına kadar ülkeler arasındaki verimlilik farklılıklarının dış ticaretin belirleyicisi olduğu biliniyordu fakat verimlilik farklarının nedeni üzerinde durulmamıştı. Eli Heckscher 1919'da ve Bertil Ohlin 1933'de yaptığı çalışmalarda, verimlilik farkının gerisinde faktör yoğunlukları olduğunu ileri sürmüşlerdir. Ohlin'in çalışmasından sonra ileri sürdükleri bu görüş, Heckscher-Ohlin teorisi olarak anılmaktadır. Teoriye göre, bir ülke hangi faktöre bol sahipse üretimde o faktörü yoğun gerektiren malları ihraç eder. Jaroslav Vanek'in 1968'deki katkılarından sonra teori, Heckscher-Ohlin-Vanek modeli olarak anılmaya başlanmış ve mal ticareti yerine faktör ticareti kullanılarak sınanmaya başlanmıştır. Heckscher-Ohlin-Vanek modeline göre ülkeler, mal ticareti yaparken dolaylı olarak faktör ticareti de yapmaktadır. Çalışmamız, Türkçe literatürde Heckscher-Ohlin-Vanek modelinin eksiksiz ve genişletilmiş hâlinin ekonometrik olarak sınandığı ilk çalışmadır. Çalışmada, dünya üretiminin %87'sini ve dünya ticaretinin %77'sini oluşturan 43 ülke/bölge için 2014 yılı verileri kullanılmıştır. Kitabımızda, ara mal ticaretinin içerdiği faktör miktarının, ülkeler arasındaki teknoloji ve verimlilik farklılığının modele dâhil edildiği genişletilmiş Heckscher-Ohlin-Vanek modelinin geçerli olduğu kanıtlanmıştır. Anlaşılmaktadır ki, ülkelerin sahip olduğu faktör donatımlarındaki nispi farklılıklar, dış ticaretin bileşenlerinin belirleyicisidir.
Deniz Tanır Genomik verilerin analizi, biyoenformatik ve genetik araştırmalarda temel bir konu hâline gelmiştir. Ancak genomik veri tabanlarındaki hızlı büyüme, genetik bilimcilerin ve biyoenformatikçilerin verileri etkili bir şekilde tarayıp analiz etmelerini zorlaştırmaktadır.
Bu kitapta; genomik veriler için geliştirilen arama, indeksleme ve kümeleme yöntemleri tartışılmış ve açıklanmıştır. Genomik verilerin kümelenmesi için yeni kümeleme yöntemleri önerilmiştir. Önerilen yöntemlerin sonuçları literatürdeki diğer kümeleme algoritmaları ile karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar önerilen yöntemlerin literatürdeki diğer algoritmalardan daha iyi kümeleme yaptığını göstermiştir. Son olarak bu kitapta arama ve indeksleme teknolojilerinden yararlanarak geliştirilen yazılım programlarından bahsedilmiştir.
Genetik bilimciler, araştırmacılar ve biyoenformatik uzmanları için tasarlanan bu kitap, genomik verilerin karmaşıklığını anlamada ve bu verileri etkili bir şekilde yönetmede önemli bir kaynak olacaktır. Genetik araştırmalardaki veri analizi ve yorumlama süreçlerini derinlemesine inceleyen bu kitap, bu alandaki zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı olurken bilimsel keşiflerin hız kazanmasına da olanak sağlayacaktır.


Bahattin Çetin Günümüz çağdaş eğitim düşüncesinde, mühendislik eğitimi içerisinde, eğitimin gereği olan teknik bilgi ve konuların öğrenilmesinin yanı sıra eğitim dalı ile ilgili ekonomik ve işletmecilik bilgilerinin öğrenilmesi de bir zorunluluk hâline gelmiş bulunmaktadır. Bundan dolayı fakültelerin gıda ve tarım ve doğal kaynaklar bilimleri ile ilgili bölümlerinde ekonomi ile ilgili temel dersler yanında Gıda Sanayi İşletme Ekonomisi dersi de okutulmaktadır.
Bu kitabın amacı, gıda ve tarım/doğal kaynaklar mühendisliği alanında eğitim alanlara veya söz konusu alanlarda çalışan veya işveren durumunda olanlara, mühendislik ekonomisi kararları ve bunların işletme yönetimi ile ilgili konulara uygulanışını mümkün olduğunca örnek olaylarla anlatmaktır.
Hakan Ertürk, Ceyda Kükrer Mutlu, Emre Selçuk Sarı, M. Halil Çonkar, Hamdi Döndüren, Ali Togay, Murat Çizakça Yaratıcı ve yeni fikirlere sahip kişiler tarih boyunca olagelmiştir. Bu fikirler, süregelen iktisadi alışkanlıkların dışında alternatif modeller geliştirilmesine yol açarak yeniliklere kapı aralamıştır.
Günümüzde, özellikle teknoloji alanında birçok yenilik bu tür fikirlerin olgunlaşması sonucunda ortaya çıkmaktadır. Yeni fikirlere sahip birey ve firmaların fon ihtiyacını karşılamak amacıyla söz konusu girişimlere ortak olmayı ifade eden girişim/risk sermayesi bu yönüyle önemli bir finansal enstrümandır. Bir tarafın riski üstlenerek sermayesini, diğer tarafın yaratıcı düşüncesini ortaya koyarak uzun vadede getiri elde etmeyi hedeflemeleri bu ortaklığın önemli bir özelliğidir. Bu açıdan girişim sermayesi, klasik finansman modellerinden farklı alternatif bir modeldir. Girişim sermayesindeki kâr-zarar temelli ortaklık yapısı, İslam İktisadının gerçekleştirmek istediği amaçlara uygun bir niteliğe sahiptir. Bu nedenle başta katılım bankaları olmak üzere kamu ve özel kurumların, üniversitelerin, şirketlerin başvurabileceği önemli bir yatırım aracıdır. Elinizdeki bu kitap; girişim/risk sermayesinin tarihini, mevcut durumunu, hukuki yapısını, iktisadi imkânlarını, vergi ve muhasebe boyutlarını incelemektedir. Bu açıdan gerek teorik gerekse uygulama açısından ihmal edilmiş bu konuda önemli bir boşluğu doldurmayı hedeflemektedir.
Fatma İnce Kitabın hedef kitlesi, hayatında henüz finans konusuna yer açmamış bireyler ve iş hayatına kendi ayakları üzerinde durarak girmek isteyen genç girişimci adaylarıdır. Bu nedenle, öncelikle farkındalık sağlanmasına ardından okuryazarlık seviyesini artıracak becerilerin kazandırılmasına odaklanılmıştır. Hepimiz, günlük hayatımızda ekonomik sistemin birer parçasıyız, ancak sistemdeki kontrol gücümüz bu durumumuzla ilgili farkındalığımızın seviyesi ile sınırlıdır. Dolayısıyla, finansal konularda farkındalığınız ne kadar artarsa hayatınızın kontrolü bir o kadar sizin ellerinizde olacaktır. Hangi alanda olursa olsun okuryazar hâle gelebilmek için öncelikle o kavramı diğerlerinden ayırt edebilmek yani farkında olmak gerekmektedir. Anlaşılır ve sade bir dil ile akıcı bir şekilde ilerleyerek farkındalığınızı geliştirmeniz ve finansal okuryazarlık seviyenizi artırmanız için hazırlanan bu kitabın, hepinize faydalı olması dileğiyle...
Yasin Akkuş Girişimcilerin ve girişimcilerin kurduğu işletmelerin sürdürülebilir kalkınmadaki önemine dünyadaki en yetkin organlar tarafından vurgular yapılmış ve yapılmaya devam edilmektedir. Geleceğin, girişimcilerin ve özellikle inovatif girişimcilerin çağı olacağını öngörmek güç değildir. Bu girişimciler daha çok Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeleri (KOBİ) kurmakta ve yönetmektedir. Girişimcilerden özellikle işletmelerini ilk kurdukları dönemde her şeyi bilmeleri ve her şeyi yapabilmeleri beklenmektedir. Rasyonel bakış açısına aykırı bu yaklaşım nedeniyle girişimcilerin bazen gözünün korktuğu ve kendilerini bazı konularda geri çektiği görülmektedir. Bu kitap sayesinde işletmenin genel konularında ve işletme yönetimi konusunda girişimciye temel düzeyde bilgi verilmesi amaçlanmaktadır. Temel düzeyde de olsa işletmenin genel yapısına ve yönetimine hâkim olan bir girişimci, işletmenin bazı fonksiyonlarını rahatlıkla üstlenebilecek ya da o fonksiyonu gerçekleştirenleri anlayabilecek ve/veya yönlendirebilecektir. Kitap, detaylardan mümkün olduğunca kaçınılarak hazırlanmış ve kitabın girişimcilerin çekinmeyeceği bir sayfa hacminde tutulmasına özen gösterilmiştir.
Aykut Yılmaz, Cemal Cihan Çoşkun, Duygu Kızıldağ, Ece Kuzulu, Hayrettin Zengin, Mustafa Kenan Erkan, Mustafa Yasan, Nevran Karaca, Özgür Topkaya, Özkan Bi̇lgi̇li, Seda Gökdemir Ekici, Seher Arslankaya, Serdar Orhan, Şeyda Otluoğlu Kuyumcu, Tarık Yolcu, Tuncay Yılmaz, Zeliha Tekin, Zeynep Sözcan Yeni bir ürün veya hizmet üretmek, sunmak, bir faaliyeti geliştirmek, herkesten farklı bir fırsat yakalamak, fikir üretmek, geliştirmek gibi amaçları kapsayan “girişimcilik” kavramı, işletmeciliğin pek çok fonksiyonuna hâkim olmayı gerekli kılmaktadır. Bu kitap, maddi ve fikrî yatırımlarını ortaya koyup bir işletme kurmayı amaçlayan girişimcilere karşılaşacakları her türlü zorluk ve engel ile başa çıkmalarını kolaylaştıracak bir kaynak olma amacı taşımaktadır. Girişimciliğin esaslarını içeren çalışma; Girişimciler İçin Küçük İşletmelerin Yönetiminde Strateji, Girişimcilik ve Girişimcilik Fırsatlarını Geliştirme, Girişimciler İçin İş Planı Hazırlama, Yapılabilirlik (Fizibilite) Analizi, Girişimciler İçin İnsan Kaynakları Yönetimi, Girişimcilikte Elektronik Ticaret ve Sosyal Medya, Girişimciler İçin Finansal Yönetim, İş Süreçlerinin Modellenmesi, Girişimci İşverenlerin Temel Sosyal Sigorta Yükümlülükleri, Girişimciler İçin Ticaret Hukuku Bilgisi, Girişimcilikte Etik, İş Mevzuatı Açısından İş Yerleri İçin Temel Mevzuat ve İş Yeri Açma İşlemleri, Ulusal Meslek Standartlarının ve Ulusal Yeterliliklerin Küçük İşletmelerin Entelektüel Sermayesine Katkısı, Girişimciler İçin Rekabet, Müşteri ve Değer Analizi, Girişimcilik Faaliyetleri Kapsamında Kobiler ve Kurumsal Kimlik Oluşturma Süreçleri, Kobi’lerde Pazarlama bölümlerinden oluşmaktadır. Girişimciliğin Esasları kitabı, okuyuculara girişimciliğin tüm yönleri hakkında derinlemesine bilgi sunmaktadır.
Gazanfer Erbaşlar Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte önem kazanan olgulardan biri de girişimciliktir. Bu süreç içerisinde girişimcilik, insanın düşünsel emeğinin ekonomik değere dönüşmesi olarak ifade edilmekte ve üretim faktörleri arasında yer almaktadır. Yeni iş fikirlerinin hayata geçirilmesi ve kurulacak olan yeni işletmeler bir ekonominin büyüyebilmesinin öncelikli koşuludur. Bu nedenle toplumda girişimci kişilerin sayısının arttırılması ve bu kişilerin eğitilmesi ülkelerin öncelikleri arasında olmalıdır.
Girişimcilik, son yıllarda önemli gelişmeler göstermektedir. Ülkemizin genç bir nüfusa sahip olması, yeni iş alanlarının açılmasını ve yeni iş yapma modellerine dayalı girişimcilik faaliyetlerinin gelişmesini yaygınlaştırmaktadır. Özellikle bilgi toplumlarının temel uğraş alanlarından olan “bilişim sektörü” ülkemizin en canlı iş yapma alanını oluşturmaktadır.
Üretim yöntemi her ne olursa olsun üretimin en temel unsurunun insan olması, girişimci insan tipinin önemini artırmaktadır. Günümüzde insan faktörünün fiziksel gücü yerine, fikir gücü (iş fikri geliştirme ve iş planı yapma yeteneği) önem taşımaya başlamıştır. Bu durum, eğitimin nitelikli iş gücü sağlamadaki önemini artırmaktadır. Ülkemizde girişimciliğin geliştirilmesinde eğitimin yanında önemli olan bir diğer faktör ise, seminer ve sertifika programlarıyla girişimciliğin özendirilmesini sağlayacak mekanizmaların geliştirilmesidir.
Ömer Torlak İslam iktisadının temel kurum ve meselelerinin ele alındığı kitaplardan oluşan Cep Kitapları dizisinin ilk kitabı olan bu eserde, girişimcilik konusu teorik bir derinlikten ziyade her seviyeden insanın kolaylıkla anlayacağı bir içerikte anlatılmaya çalışılmıştır. Girişimcilik, toplumu oluşturan bireylerden bir kısmının diğerlerine göre farklı motivasyon ve heyecan içinde hareket etmesidir. Bu kitap, bu motivasyon ve heyecanın kaynağını anlama ve buna İslam iktisadının değerleri doğrultusunda rehberlik etme gayretinin bir ürünüdür.
Çalışmada girişimcilik konusu tarihe referanslarla ve günümüzdeki başarılı örnekleri ile ele alınmıştır. Birçok araştırma girişimciliğin; belirsizlik anlamında ayakta kalma, proje geliştirme ve ikna becerisi olmak üzere üç ayırt edici özelliği olduğunu ifade etmiştir. Fakat yine araştırmalar, girişimcilerin tamamının olağanüstü yaratıcı olmadığını, ancak diğerlerine göre çok daha meraklı ve azimli olmalarının yanında belirsizliklerden korkmayan kişiler olduğunu göstermiştir. Bu anlamda, çalışma doğası gereği sürekli hareket ve dönüşüm hâlinde olan girişimciliğe dair okuyucuya kısa ve sade bir bakış açısı kazandırmayı kendine hedef edinmiştir. Bu kitap ayrıca konuya, İslam iktisadının temel kural ve değerleri ile yaklaşması yönünden literatürdeki diğer çalışmalardan ayrılmaktadır.
Murat Tarhan, Hayati Adalar, Mustafa Yılmaz, Ülkü Ayvaz, Figen Bozkuş, Şahin Danişman, Gamze Çelik, Ahmet Gülmez, Abdulkerim Diktaş, Mustafa Tanrıkulu, Amine Tarhan, Enes Yaşar, Furkan Bilaloğlu, Aleyna Şükran Uysal, Merve Sabaz, Sefa Toprak Girişimcilik becerisini bireylere kazandırmayı amaçlayan ülkeler genellikle bu becerinin öğretiminde disiplinlerarası yaklaşımı tercih etmişlerdir. Bu yaklaşım, farklı derslere ait öğretim programlarına dâhil edilen ortak becerilerin öğretimini içermektedir. Bu bağlamda girişimcilik becerisi çeşitli dersler (öğretim programları) ve uygulamalarla kazandırılmaya çalışılmaktadır. Bu kitap, farklı disiplin alanlarına hitap edecek şekilde girişimcilik eğitiminde kullanılabilecek güncel bilgi, beceri ve değerlere yönelik kuramsal çerçevenin yanı sıra akıl ve zekâ oyunları, STEAM, matematiksel modelleme, dijital hikâyeler, proje tabanlı öğrenme, durum çalışmaları gibi yöntem ve yaklaşımlarla girişimcilik eğitimine ait unsurların (bilgi, beceri, tutum ve davranışların) pedagojik olarak kazandırılması için hazırlanmıştır. Diğer taraftan kitap içerisinde yer alan bölümler, teorik bilginin yanında uygulamaya yönelik etkinlikleri içermektedir. Etkinliklerde renk haritası kullanılmıştır. Bu harita, etkinlik içerisinde girişimcilik eğitiminin hangi boyutlarına yer verildiğini göstermektedir. Aynı zamanda renk haritası ile mevcut öğrenme yaklaşımı ve yöntemlerin girişimcilik eğitimi unsurları ile oryantasyonu hedeflenmiş, etkinlikler aracılığıyla da teorik içeriklerin uygulama şeklinde nasıl gerçekleştirilebileceği örneklendirilmiştir. Uygulamalar, görsellerle zenginleştirilmiş ve durum çalışmaları, gerçek hayattan girişimcilere ait öz yaşam öykülerinden hareketle hazırlanarak çocukların seviyesine göre kurgulanarak yazıya aktarılmıştır. Uygulamalarda bilgi, beceri, değerleri içeren hedef çıktılara ve girişimcilik eğitimi ile ilgili unsurların öğretimine yönelik değerlendirme süreçlerine yer verilmiştir.
Mevcut çalışma, farklı disiplin alanlarında çalışan araştırmacıların girişimcilik becerisinin kazandırılmasında özgün yöntem ve yaklaşımları bir araç olarak kullanabileceğini göstermektedir. Bu yönü ile kitap, pedagojik olarak alanyazında önemli bir eksikliği tamamlamakta, eğitim-öğretim sürecinde öğretmenlere ise etkili bir şekilde girişimcilik becerisini kazandırabilmeleri için farklı disiplinleri ve öğrenme araçlarını kullanmak suretiyle materyal zenginliği sunmaktadır.
Yapılan çalışmanın üreten ve geliştiren bir nesil yetiştirilmesine faydalı olması temennisiyle…
Övgü Pınar Günümüzde katma değeri yüksek teknoloji odaklı girişimcilik ekonomik büyümenin itici gücü olarak görülmektedir. Devletlerin ana gündem maddesini girişimciliğin geliştirilmesi, inovasyon ve Ar-Ge faaliyetlerinin arttırılması gibi hususlar oluşturmaktadır. İnovasyon ve girişimcilik faaliyetlerinin arttığı, girişimciyi odağına alan, Ar-Ge faaliyetlerini destekleyen, girişimci ve yatırımcılara cazip bir yatırım ortamı sunan ülkeler, küresel rekabette öne geçmektedir. Girişimcilik odaklı devlet politikaları, finansmana erişimden vergi ve bürokratik süreçlere, fikrî ve sınai mülkiyet haklarından eğitime, altyapıdan Ar-Ge'ye, açık kamu verilerinden istihdam politikalarına, Ar-Ge harcamalarından beşerî yatırım politikalarına, ihracat politikalarından teknoloji transfer süreçlere kadar bir dizi alanda reform gerektirmektedir.
Bu araştırmanın amacı Avrupa Birliği ve Türkiye'de girişimcilik ekosisteminin geliştirilmesine yönelik politikaların geçmişten günümüze gelişimini ortaya koymaktır. Çalışma kapsamında Avrupa Birliği tarafından yayınlanan Avrupa İnovasyon Skoru'na göre ortaya konulan İnovasyon Liderleri grubunda yer alan İsveç, Güçlü Yenilikçiler grubunda yer alan Hollanda, Ilımlı Yenilikçiler grubunda yer alan İtalya ve Yükselen Yenilikçiler grubunda yer alan Hırvatistan, farklı bir ifadeyle her kategorinin herbirinden en üst sırada yer alan ülkeler ele alınarak girişimcilik politikaları bakımından Türkiye ile karşılaştırmalı incelenmesine yöneliktir. Elde edilen bulgulara ek olarak, girişimcilik ekosisteminin önde gelen kurumlarının Türkiye'nin girişimcilik politikalarına yönelik değerlendirmelerini tespit etmek üzere bir anket uygulanmıştır. Bu kapsamda; Türkiye'nin uluslararası düzeyde girişimcilik politikaları açısından mevcut konumuna yönelik bir fotoğraf ortaya konmuş, Türkiye girişimcilik ekosistemindeki farklı gruplarda yer alan temsilcilerin girişimcilik politikalarına yönelik değerlendirmeleri araştırılarak Türkiye'nin girişimcilik odaklı dönüşümüne dair politika önerileri ortaya konmuştur.
Kahraman Çatı Girişimcilik ve inovasyonun gelişmesinde en temel faktörün eğitim olduğu şüphesizdir. Ülkemizde hem ortaöğretim hem de yükseköğrenimde girişimcilik eğitimine verilen önem giderek artmaktadır. Hatta bazı üniversiteler, tüm bölümlerinde girişimcilik dersi vermeyi planlamaktadır. Bazı üniversitelerimizde girişimcilik yüksek lisansı programları açılmaktadır. Dolayısıyla girişimcilik eğitimi için gerekli materyallerin artırılması gerekmektedir.
Girişimcilik ve İnovasyon Yönetimi isimli bu kitapta; bir girişimcinin bilmesi gereken girişimcilik kavramı, girişimcilik kültürü, girişimcilikte etik, iş modellemesi ve inovasyon yönetimi gibi temel konular ayrıntılı olarak anlatılmaktadır. Ayrıca kitapta, girişimcilik çeşitleri ve bir girişimcinin mutlaka bilmesi gereken yönetim, pazarlama ve finans konuları gerektiği şekliyle ele alınmaktadır.
Girişimcilik ve İnovasyon Yönetimi kitabı, yeni iş kuracak kişilere, işini geliştirmek için inovatif bakış açısına ihtiyaç duyan iş insanlarına ve hayatın her safhasında inovatif düşünmek isteyen kişilere büyük fayda sağlayacaktır.
Mehmet Tikici - Ali Aksoy E. F. Schumer, “Küçük Güzeldir” isimli kitabında; “şirketlerde çağdaş teknolojinin zorunlu kıldığı bir büyüme eğiliminin bulunduğunu ancak küçük birimlerin sayısının artmakta olduğunu; üstelik bu küçük birimlerin birçoğunun gayet iyi işler yaptığını ve gerçekten yararlı yeni gelişmelerin birçoğunu topluma kazandıranların bunlar olduğunu” ifade etmektedir.
Bu çalışma, girişimcilikte önemli bir paya sahip olan “güzel küçükleri” işletme fonksiyonları açısından irdelemeyi amaçlamaktadır.
Alkan Alkaya, Başak Nur Arasan, Belkıs Özkara, Erkan Sağlık, Fatma İnce, İbrahim Türkmen, İlknur Mazan, Makbule Hürmet Çetinel, Mehmed Zahid Çögenli, Muhammet Saygın, Sibel Özafşarlıoğlu Sakallı, Şerafettin Erten, Tuba Gülcemal Günümüzün dünyası giderek artan etkileşim, çeşitlilik, parçalanmışlık ve çapraşıklık özellikleriyle anılmaktadır. Son derece belirsiz olan koşullar risk, esneklik, çeviklik, yenilik, yaratıcılık, bilgi ve teknoloji gibi kavram ve olguların iş hayatındaki önemini artırmaktadır. Bu koşullarda bir yandan devasa firmalar hacimsel olarak küçülüp esnekleşerek küresel pazarların önemli aktörleri olurken öte yandan parçalanmış niş pazarlar küçük girişimler için fırsatlar sunmaktadır.
Girişimcilik küreselleşen dünyada ulusal ekonomilerin en önemli gelişme dinamiklerinden birisidir. Atıl kaynakların aktive edilmesi, gereksinmelerin karşılanması, istihdam sağlayarak işsizliğin azaltılması girişimciliğin yaygınlaşmasına bağlıdır. Bu nedenle her ülkede girişimcilik teşvik edilmekte ve desteklenmektedir.
Girişimcilik bilgisinin üretilmesi ve yayılması da teşvik ve destek çabalarının bir parçasıdır. Piyasada pek çok girişimcilik kitabı olmakla birlikte yenilerinin yazılması her zaman yeni ve farklı bakış açılarının yararlı olmasıdır. Bu kitap girişimcilik konularını bütün yönleriyle kapsamlı bir biçimde ele alması bakımından okuyucuya katkı sağlayacaktır.
A. Murat Özkan, Abdurrahman Kaya, Derya Yücel, Emine Kale, Enes Uğur Tohum, Eray Aktepe, Erol Tekin, Eyup Akın, F. Zişan Kara, Guzel Sadykova, Haluk Duman, Hasan Tağraf, Havva Özdemir, İbrahim Apak, Muhsin Halis, Orhan Kandemir, Şevki Özgener, Tayfur Ege, Yavuz Demirel, Zeliha Seçkin Girişimcilik, toplumların ekonomik ve sosyal kalkınmasında itici bir güçtür. Aynı zamanda toplumsal ve bireysel refahın da ana kaynağıdır. Bu nedenle girişimciliğe olan ilgi her geçen gün artmaktadır. Girişimcilik, toplumların gelişimini ve değişimini yönlendirmede en önemli faktör olarak yerini korumaktadır. Diğer bir ifadeyle girişimcilik, ekonomik kalkınma için gerekli dinamik bir güç olarak tanımlanmaktadır. Bu sebeple girişimciliğin bütün yönlerinin ele alınarak girişimciliğe yönelik toplumsal farkındalık oluşturma devletlerin temel görevleri arasında yerini almıştır. Özellikle gelişmiş ülkelerin; farklı girişimcilik türlerini desteklediklerini, girişimciliği toplumun tüm kesimlerine yaydıklarını ve girişimcilik seferberliği başlattıklarını görmekteyiz. Bu bağlamda ülkemizde de girişimciliğin yaygınlaştırılmasına ve geliştirilmesine yönelik toplumun tüm kesimlerine çeşitli destek programları sunulmaktadır. Amaç, girişimcilerin iş kurma ve yürütme konularında bilgi ve becerilerini geliştirmek ve girişimcilik faaliyetlerine başlamalarını sağlamaktır. Ülkemizde de KOSGEB bu alanda öncü bir kurum olarak girişimciliğin desteklenmesini ve geliştirilmesini kendisine misyon edinmiştir. KOSGEB, girişimciliği özellikle üç açıdan desteklemektedir. Birincisi, bireylerin iş kurma ve yürütme konularında teşvik edilmesi; ikincisi, girişimcilerin kurduğu yeni işletmelerin arttırılmasının sağlanması ve üçüncüsü ise ülkemizin stratejik öncelikleri doğrultusunda belirlenen sektörlerde girişimcilerin kurduğu yeni işletmelerin devamlılığının sağlanmasıdır. Kitabın içeriği de bu amaç doğrultusunda oluşturulmuştur. Kitapta, girişimcilik sürecinin bireyler tarafından bilinmesi, özümsenmesi ve aksiyona çevrilmesi ön plana çıkmaktadır. Bu bağlamda kitap, girişimcilik kavramını teorik boyuttan pratik boyuta taşıyarak girişimci adaylara uygulamaya dönük bilgiler sunmaktadır.

Çağrı Aksel, Esin Metlilo, Hatice Bilgin, İsmail Karsantık, Meral Topal, Münevver Çetin, Semih Çayak, Fuat Oktay Girişimcilik kavramı; sosyal, kültürel, teknolojik ve pedagojik alanlardaki değişimlere ve gelişimlere öncülük etmektedir. Birbirlerinden etkilenen bu alanlara belirli stratejiler kapsamında yön verilmesi girişimcilik stratejilerinin temel hedeflerinden biridir. Bu değişimin sürdürülebilir kılınması da en az başlatılması kadar cesaret ve inanç gerektiren süreçlerdir. Bireysel ve kurumsal girişimcilik kapsamında ele alınan Girişimcilikte Güncel Paradigmalar kitabının girişimcilik ile ilgilenen araştırmacı ve uygulayıcılara risk, fırsat ve değerler açısından farklı bakış açıları sunacak bir kılavuz niteliği taşıması amaçlanmaktadır.
Kitap, girişimciliği farklı boyutları açısından irdeleyen bölümlerden oluşmaktadır. Tarihsel, kültürel ve kavramsal açıdan ele alınan girişimcilik kavramı; stratejik girişimcilik, sürdürülebilir girişimcilik, e-girişimcilik, sosyal girişimcilik türlerinde ortaya konulmuştur. Ayrıca kurumsal girişimciliğin temellerinden birini teşkil eden aile işletmelerinin de girişimcilikteki rolü üzerinde durulmuştur. Son olarak eğitim bağlamında da ele alınan girişimcilik kavramı yükseköğretim kurumları temelinde açıklanmıştır. Bu doğrultuda Girişimcilikte Güncel Paradigmalar kitabı, içinde bulunduğumuz çağın ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte bir kaynaktır.
Tezer Palacıoğlu There are basically three alternatives in order to sustain the march for developed but saturated and elderly populated economies (EU, USA, Japan etc) or take a strong place on the world stage again for the developing economies which had imperial experience in the history (China, Russia, Turkey, India etc);
i) Introduce high value-added products with new technology that will meet the purchasing demands of existing consumers and provide new benefits to them,
ii) Finding new markets,
iii) Both.
These requirements clearly explain the struggle to "grab a corner" in Africa which is expected to supply the majority of the world population growth until the next century. It is a geography that should be investigated seriously. Those who are late will likely be left out of the game.
However, due to the tough conditions in Africa, the lack of accurate and up-to-date resources for desk researches and the reluctance of researchers to carry out field studies in Africa reveal a great lack of information. It is hard, if not impossible, to find studies examining 54 countries of Africa with the shortest, practical and concrete data.
I hope this study, which is equipped with the information obtained from extensive domestic and foreign sources as well as the experiences gained in the field studies conducted in 8 African countries and the interviews with all segments of representatives from public and private sector, will cover this need. Despite focusing the issues within the scope of Turkey, the broad understanding of the Continent aims to make it useful to anyone who wants to explore Africa, regardless of the nationalities.
Aysel Ökten Taş, Ayşegül Gökalp Kutlu, Buket Özdemir Dal, Derya Demirdizen Çevik, Itır Aladağ Görentaş, Rauf Kesici, Senem Kurt Topuz, Seyran Gürsoy Çuhadar, Sidar Çınar
Levent İncedere Hastanelerde, iş sağlığı ve güvenliği faaliyetlerinin etkin bir şekilde yürütülmesi hem çalışanların sağlığı hem de toplumun sağlığı açısından önemli bir sorumluluktur. Bu çerçevede, işyerlerinde yapılan risk değerlendirmeleri de önem kazanmaktadır.
Hastanelerde yapılan risk değerlendirmelerinde, risklerin derecelendirildiği risk değerlendirme yöntemlerinin kullanılması, elde edilen sonuçların sübjektif olmasına neden olmakta iken bu derecelendirme yolu ile önemsiz kabul edilen riskler, çoğunlukla sağlık çalışanlarının yaşamını dahi tehdit edebilen önemli riskler olabilmektedir.
Bu kitap, Görev Bazlı Risk Analizi adı verilen yeni bir risk analizi yöntemi önermektedir. Görev Bazlı Risk Analizi, çalışanların gözlemleri ve deneyimleri ışığında tespit edilen risklerin, derecelendirilip sıralanmadığı nitel bir risk değerlendirme yöntemidir.
Görev Bazlı Risk Analizi, özel hastaneler üzerinde yapılan bir araştırmaya dayanılarak geliştirilmiştir. Ancak diğer sektörlerde de rahatlıkla kullanılabilir.
Kitap; teorik temelleri, metodolojisi ve uygulaması da dâhil olmak üzere Görev Bazlı Risk Analizi'ne ayrıntılı ve genel bir bakış sunmaya çalışmaktadır. Ayrıca bir hastane ortamında iş sağlığı ve güvenliğini iyileştirmek için Görev Bazlı Risk Analizi’nin nasıl kullanılabileceğini gösteren bir vaka çalışması da içermektedir.
Görev Bazlı Risk Analizi, çalışanlara yönelik riskleri belirlemeye ve azaltmaya yardımcı olabilecek, basit, etkili ve çalışan merkezli bir yaklaşımdır.
Rahim Arslan, Gülay Demir Bu kitapta, örnekleme yöntemleri için temel kavramlardan kısaca bahsedilmiş, olasılıklı ve olasılıksız örnekleme yöntemleri ayrıntılı şekilde ele alınmıştır. Her bir yönteme ilişkin örnek problemler çözülmüştür. Ayrıca G-POWER ve MINITAB programları kullanılarak güç analizi uygulamaları yapılmıştır.
Bernard A. Nijstad İnsanlar, yaşamın her alanında, grup ortamlarında etkileşime girmekte ve performans göstermektedir. Organizasyonlar ve işletmeler, gruplar ve takımlar etrafında giderek daha fazla yapılanmaktadır. Her gün aileler, arkadaşlık grupları, toplumlar ve spor takımı gibi gruplar hâlinde, kararlar almak ve planlar yapmak, problemleri çözmek, fiziksel işler yapmak, yaratıcı fikirler üretmek ve daha fazlası için çalışıyoruz.
Grup Performansı, grupların performansına ilişkin mevcut sosyal psikolojik kuramları ve bulguları özetlemektedir. Bu kitap, grup etkileşimini ve gelişimini çevreleyen temel kuramları incelemektedir ve grupların, üyelerini nasıl etkilediğini araştırmaktadır. Bernard Nijstad, bu konuları, fiziksel işler, düşünce üretimi ve beyin fırtınası, karar verme, problem çözme, muhakeme ve tahminde bulunma gibi grupların gerçekleştirebileceği pek çok farklı görevle ilgili olarak ele almaktadır. Son olarak kitap, takım çalışmasının derin bir tartışması ve grupların etkileşime girdiği ve performans gösterdiği bağlam ile tamamlanmaktadır.
Grup üyeleri, grup görevi, etkileşim süreçleri ve bağlam arasındaki karşılıklı ilişkilere vurgu yaparak bütüncül bir yaklaşım sunan; sosyal psikoloji kuram ve araştırmalarına modern bir bakış açışı getiren bu kitap; lisans, lisansüstü öğrencileri ve sosyal psikoloji, örgütsel davranış ve işletme alanlarında araştırma yapanlar için oldukça yararlı olacaktır.
Bernard Nijstad, bu alanın “genç aslanlarından” biridir ve kitabın kapsamı içinde yer alan birçok konuya çok önemli katkılarda bulunmuştur. Grup Performansı, kavramsal ve deneysel materyali iyi bir şekilde ele almakta ve grup içindeki ve gruplar arasındaki davranış psikolojisine ilişkin son zamanlarda bildiklerimizin neler olduğu konusunda okuyucuda çok iyi bir izlenim bırakmaktadır. Genel olarak, alana mükemmel bir giriş…
R. Scott Tindale, Loyola Üniversitesi, Chicago, ABD
Parlak ve hevesli bir araştırmacı olan Bernard Nijstad, sosyal psikolojinin heyecan verici bir alanında kapsayıcı ve modern bir yaklaşım sunmaktadır. Bu kitap, klasikler arasındaki yerini alacaktır. Son sayfasına kadar kitabı elimden düşüremedim. Kesinlikle tavsiye ederim.
Andreas Mojzisch, Göttingen Üniversitesi, Psikoloji Enstitüsü, Almanya
Profesör Nijstad, grup performansı konusundaki klasik ve güncel araştırmaları harmanlayarak harika bir iş yapmıştır. Ben, Nijstad'ın alanyazını, organize ve usta bir şekilde aktarma becerisinden özellikle etkilendim. Nijstad'ın bu çalışmaya yönelik hevesi, konuyu ilk defa okuyacak öğrencilerde yeni bir heyecan yaratmaya yardımcı olacaktır.
Robert B. Lount, Jr., Ohio State Üniversitesi, ABD
Hüseyin ERTUĞRUL Bu çalışma, gümrük ve kaçakçılık mevzuatının özet anlatımına sahip olmakla birlikte; özellikle Dış Ticaret Bölümü lisans ve önlisans öğrencilerine ve çalışma alanı gümrük konusu olan uygulayıcılara yönelik hazırlanmıştır. Kitapta yer alan bilgiler, “28.03.2013 Tarih ve 6455 Sayılı Kanun” değişikliklerini içermektedir.
Artür Yetvart Mumcu, Arzum Eser Özgen, Ata Özdemirci, Birsen Özalp, Gül Eser, Güler İslamoğlu, M. Şebnem Ensari, Meral Dülger Taşkın, Nilgün Karataş Gümüştaş, Sinem Ergun, Yaprak Kalafatoğlu Son dönemlerde kendi işini kurarak kendi patronu olmak isteyenlerin sayısı hızla artmaktadır. Bu durum pek çok açıdan heyecan vericidir. Bununla birlikte heyecan ve hevesle düşünmeden bir işe atılmanın olumsuz sonuçları da girişimciye aittir. Bu kitapta, girişimci olmak isteyen kişilere, girişimciliğin farklı yol ve yöntemleri tanıtılmakta, işe girişmeden önce hesap ve plan yapmanın önemi aktarılmaktadır. İster sosyal katkı amacıyla olsun ister daha iyi gelir elde etmek için olsun, tüm yeni girişimlerin bazı ortak yönleri vardır. Girişimcilik ekosistemini tanımak ve bütüncül bakış açısıyla değerlendirme yapabilmek için bu kitap keyifli bir kılavuz olarak tasarlanmıştır.
Bu kitap sayesinde girişimciliğe ilişkin temel kavramları öğrenebilecek, yaratıcılığın girişimcilik üzerindeki katkısını kavrayabileceksiniz. Kurmak istediğiniz işin alandaki adını öğrenecek ve bu alanda bilgi edinmek için başvurmanız gereken kaynakları bu isimle tarayabileceksiniz. Örneğin bir soruna çözüm sunmak isteyen ancak yapmak istediğinin sosyal girişim olduğunu bilmeyen birisi artık sosyal girişimcileri ve alandaki sosyal girişim örneklerini takip edebilecektir. İş kurmak isteyen ve yeterli sermaye sahibi olmadığı için bunu yapamayacağını düşünen kişiler de girişimciliği destekleyen çeşitli birimler hakkında fikir edinebilecektir. Girişimcilik alanında bilinmesi gereken başlıca konuların yanı sıra son zamanlarda oldukça revaçta olan filiz girişimler, iç girişimcilik, melek yatırımcılar, kitlesel fonlama gibi güncel kavramlarla da tanışabileceksiniz. Temelde bu kitap hem girişimcilik alanındaki temel kavramları güncel bir yaklaşımla ele almakta hem de girişimcilik alanındaki güncel konuları detaylı şekilde açıklamaktadır. Tüm hayallerin bilgi ışığında gerçek olması umuduyla…
Ahmet Ferda Çakmak, Banu Açıkgöz, Hatice Uzun, İlkay Turan, İlknur Uncuoğlu Yolcu, İnci Öztürk Erkoçak, Kürşat Taştan, Meryem Aybas, Nalan Sabır Taştan, Nurdan Gürkan, Özlem Bahadır, Pınar Arslan, Sema Yiğit, Sinan Yılmaz, Şaban Esen Günümüzde ortaya atılan yeni liderlik teorileri pozitif örgütsel değişim ve sürdürülebilir performans için temel liderlik yetkinliklerine ve davranışsal gelişmelere oldukça önem vermektedir. Bir liderin etkili olma kapasitesinin nasıl geliştirileceği süreci akademisyenler arasında sürekliliği olan bir tartışma konusudur. Araştırmalar, dinamik, karmaşık ve zorlu ortamlarda liderlerin becerilerini giderek artan bir şekilde sürekli geliştirmeleri gerektiğini öne sürmektedir. Liderlik becerilerinin neler olduğu konusunda yaygın bir fikir birliği vardır ve bu konuda birçok kaynakta benzer özellikler sıralanmaktadır.
Literatürde liderlik becerileri genel olarak “Hard Leadership Skills” ve "Soft Leadership Skills" olarak iki ayrı kategoride değerlendirilmektedir. Hard Leadership Skills'in Türkçe kavramsal karşılığı Teknik Liderlik Becerileri'dir. Bu beceriler genellikle üniversitelerin “işletme” bölümü eğitimlerinde kazanılan ölçülebilir becerilerdir. Ortalama bir işletme mezununun, mezuniyeti ile birlikte bu becerileri kazandığı varsayılmaktadır. Soft Leadership Skills'in Türkçe kavramsal karşılığı ise Sosyal ya da Davranışsal Liderlik Becerileri'dir. Özellikle son yıllarda oldukça ön planda olan bu beceriler gün geçtikçe insan odaklı bir anlayış benimsenmeye başlayan profesyonel hayatta liderlerin olmazsa olmaz becerileri olarak karşımıza çıkmaktadır. Artık eski zamanlarda olduğu gibi sert, otoriter, anlayışsız ve disipline gereğinden fazla önem veren liderlerin günümüz profesyonel çalışma hayatında başarılı olmaları mümkün değildir
Kitapta, liderliği okuyucuya tüm yönleriyle sunabilmek için öncelikle liderlik teorileri, örgüt kültürü ve örgütsel bağlılık konularında kavramsal bilgi verilmekte, daha sonra küresel bir anlayışla liderliğin önemi vurgulanmakta ve sonraki her bölümde bir davranışsal liderlik becerisi ile ilgili kavramsal ve uygulamaya dönük bilgi sağlanmaktadır.
Bilge Turp Gölbaşı, Emine Nihan Cici Karaboğa, Erhan Durur, Fatma Gül Bilginer Özsaatcı, Filiz Çopuroğlu, H. Halil Başer, Hande Ayhan Gökcek, İbrahim Halil Efendioğlu, Mehmet Demirdöğmez, Metin Saygılı, Nihan Tomris Küçün, Sinan Çavuşoğlu, Şehnaz Sakıcı, Tolga Yalçıntekin Küresel düzeyde yaşanan dijitalleşme ivmesi, içinden geçmekte olduğumuz COVID-19 pandemi sürecinin de etkisiyle daha da artmaktadır. Bilişim teknolojilerinde yaşanan değişimler, işletmelerin pazarlama ve bunun yanı sıra diğer tüm işlev ve fonksiyonlarını etkileyerek “dijital işletme” kavramına işaret etmektedir. Güncel Dijital Pazarlama Paradigmaları başlıklı bu kitapta; Endüstri 4.0 odaklı Pazarlama 4.0 ve Yeni Nesil Müşteri, Nesnelerin İnterneti, Pazarlama Karmasına Yeni Ögelerin Eklenmesi (4P+2P+2C+2S), Dijital Pazarlama Karması-4S Modeli, Dijital Pazarlama İletişimi, Dijitalleşen Dünyada Hikâye Anlatıcılığı: Transmedya Hikâyeciliği, Sosyal Medya Pazarlaması, Influencer Pazarlama, Mobil Pazarlama, İçerik Pazarlaması, E-Ticaret Mevcut Durum ve Gelecek Projeksiyonları, Dijital Pazarlamada Örnek Başarı Uygulamaları gibi konular teorik ve güncel bir çerçevede ele alınmaktadır.
Her biri konusunda uzman akademisyenler tarafından kaleme alınan bu kitap, dijital pazarlama ve güncel stratejiler konularında bilgi sahibi olmak isteyen lisans ve lisansüstü öğrencilerine pazarlama profesyonellerine, akademisyenlere referans bir kaynak niteliği taşımaktadır. Alana katkı sağlaması dileğimizle...
Barış Bostancı, Benan Kurt Yılmaz, Buket Kılıç, Cansu Ceviz Doğrar, Cansu Erol, Ebru Tolay, Ela Burcu Uçel, Evrim Mayatürk Akyol, F. Nazlı Sayğan Yağız, Ferhat Ağçay, Füsun Toros, İlkay Güleryüz, K. Övgü Çakmak Otluoğlu, Nazlı Ayşe Ayyıldız Ünnü, Okan Ernur, Olca Sürgevil Dalkılıç, Oytun Boran Sezgin, Sahra Sayğan Tunçay, Yıldız Tenteriz GÜNCEL İK kitabı, insan kaynakları yönetimi alanı ile güncel ve farklı bakış açılarını bütünleştirme çabasının bir sonucudur. Klasik uygulamalardan elde edilen bilgi birikiminin yanında dijital çağa ve Covid-19 pandemisi gibi değişimlere ayak uydurabilmek için yeni yaklaşımları ele alan bu kitap; insan kaynakları yönetimi uygulamalarına pozitif, etik, eşit ve insancıl bir açıdan bakmaktadır. İnsan kaynakları yönetimi alanında kendilerini geliştirmek isteyen öğrenciler, akademisyenler ve uzmanların keyifle okuması dileğiyle...
Bahar Doğan, Banu Ergin, Dengeli Liderlik, Esra Yazıcı, Fatma Şehkar Fayda Kınık, Feride Öksüz Gül, Feride Öksüz Gül,, Gözde Türkmenoğlu, İsmail Karsantık, Münevver Çetin, Özge Hacıfazlıoğlu, Semih Çayak Günümüz koşullarında geleneksel liderlik kuramlarıyla birlikte bireysel ve toplumsal ihtiyaçlara cevap verebilecek çağdaş liderlik kuram ve uygulamalarının önemi her geçen gün artmaktadır. Bu doğrultuda örgütlerin amaçlarına ulaşmalarını sağlayacak etkili liderlerin yetiştirilmesine daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kitapta, belirtilen ihtiyacı karşılamaya yönelik olarak öncelikle geleneksel liderlik kuramları çerçevesinde bir temel oluşturulmakta; ardından dengeli liderlik, öğretmen liderliği, öğretimsel liderlik, hizmetkâr liderlik, toksik liderlik, kendi kendine liderlik ve yükseköğretimde akademik liderlikle ilgili bilgiler ve uygulama önerileri sunulmaktadır. Güncel tartışmalar ışığında kuramları uygulamaya dönüştürme açısından fikir verebilecek olan kitabın; her öğretmenin, yöneticinin ve politika yapıcının faydalanabileceği bir eser olarak alana katkı sağlaması beklenmektedir.
Paul R. Murphy, Jr., A. Michael Knemeyer 1980'lere kadar sadece taşımacılık olarak algılanan lojistik kavramı, 1990'lardan sonra hızla günümüzdeki anlamını kazanmaya başlamıştır. Hatta 2000'lerin başından itibaren çok daha geniş bir açıdan yaklaşılıp tedarik zinciri yönetimi bütüncül olarak ele alınmaya başlamıştır. Böylece lojistik ve tedarik zinciri yönetimi kavramı, daha karmaşık ve geniş kapsamlı bir şekilde pratikte ve literatürde yerini bulmuştur. Tedarik zincirleri, ürünlerin ve malların sadece bir aşamasındaki lojistik faaliyetlerle sınırlı kalmayıp herhangi bir ürünün üretilebilmesi için gerekli ham maddelerin çıktıkları noktalardan ya da malların bitmiş ürün hâline getirilebilmeleri için gerekli yarı mamul ürünlerin üretilme ve tedarik edilme aşamalarından, bu ürünlerin ve malların üretilip nihai tüketiciler tarafından kullanım noktalarına kadar ulaştırılması, sürecin en başındaki planlamadan tüketicilerin bu ürünleri tüketmek üzere satın almalarına kadar olan süreçleri, hatta bunlara ek olarak kullanıldıktan sonraki geri dönüşüm süreçlerini de bir bütün olarak kapsamaktadır. Bu işlemler sırasında ülke sınırı gözetmeksizin tedarik zinciri boyunca ileriye ve geriye ürün, hizmet, finans ve bilgi akışı sağlanmaktadır. Dolayısıyla artık sadece “lojistik” ifadesi bile kullanılsa aslında “tedarik zinciri yönetimi” bütüncül olarak anlaşılmaktadır.
Bu kitapta lojistik yönetimi açısından temel fonksiyonlar detaylı olarak incelenmiş, lojistik konusuyla ilgili olarak kapsamlı ancak fazla detaya inmeden, olması gerektiği kadar bilgi verilmiştir. Pearson, Prentice Hall Yayınevinin 2015 yılında 11. basımını gerçekleştirdiği, Paul R. Murphy, Jr. ve A. Michael Knemeyer tarafından yazılmış Contemporary Logistics -Güncel Lojistik kitabı, İzmir'de Gediz Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Funda Yercan ve Yrd. Doç. Dr. Şerife Demiroğlu'nun çeviri editörlüğü ile Gediz Üniversitesi ve ülkemizdeki çeşitli üniversitelerden öğretim üyeleri ve elemanlarının katkısıyla örnek bir takım çalışması olarak dilimize kazandırılmıştır.
Üniversitelerde gerek Türkçe eğitim verilen lojistik yönetimi, uluslararası lojistik yönetimi, lojistik ve taşımacılık, lojistik ve uluslararası ticaret gibi lojistikle ilgili bölümlerde bu kitabın ders kitabı olarak okutulması gerekse İngilizce eğitim verilip de derslere destek olması açısından sözü edilen bölümlerde destek kaynak olarak kullanılması mümkündür. Ayrıca, üniversitelerde eğitim dilinin Türkçe olduğu meslek yüksekokullarında lojistik, uluslararası ticaret, dış ticaret ve işletme gibi programlarda okuyan öğrencilerin bu kitaptan faydalanması da söz konusudur. Güncel Lojistik kitabında temel konular bulunduğundan Anadolu meslek liselerinde lojistik ile ilgili alanlarda okuyan ortaöğretim öğrencilerinin de anlayabileceği nitelikte bir kitaptır.
Metehan Ortakarpuz Küresel gelişmelerin dinamizmi, dış ticaret faaliyetleri, dövizli işlemler, gümrük uygulamaları, vergi yükümlülükleri ve bunlara ilişkin muhasebe işlemlerinde sürekli yenilenen ve koşullara göre modernize edilen mevzuat düzenlemelerini gerektirmektedir. Bu durum, ilgili süreçleri yönetenler için ulusal ve uluslararası gelişmeleri yakından takip etmeyi zorunlu kılmaktadır.
Bahsedilen gereklilikler çerçevesinde, hem pratikte faaliyette bulunanlar için, hem de teoride akademik camiaya güncel bir kaynak sunma amacıyla oluşturulmuş bu bilimsel kitap, uluslararası ticaret ve dövizli faaliyetler özelinde, yeni gelişmeleri ve bu alandaki muhasebe işlemlerini konu almaktadır.
Kitapta, dış ticaret, kambiyo, gümrük işlemleri, vergi ve KDV düzenlemeleri, güncel bilgilere ve mevzuata göre ele alınmış, konular bölümler halinde incelenmiştir. Her bölümde ilgili konunun muhasebe işlemlerine yönelik mevzuatı ve uygulama örneklerine yer verilmiştir.
Gönül İpek Alkan Küresel ekonomiye entegrasyonu sağlayan dış ticaret, ekonomideki üretim süreçlerini hem üretim hem de tüketim açısından etkiler. Bu bağlamda dış ticaret ekonomik kalkınmanın önemli dinamiklerinden biridir. Günümüzde bilgi ekonomisinin de gelişmesiyle hızlı bir ivme kazanan dış ticaret kurumsal işletmelerin yanı sıra bireysel tüketiciler tarafından kolaylıkla yapılabilmektedir.
Bu kitap; dış ticaret yapan uygulamacılara, eğitim alan öğrencilere ve eğitimcilere, dış ticaret işlemleri ve dış ticarette muhasebe uygulamaları konusunda güncel bilgi vermek amacıyla hazırlanmıştır. Çalışmada, güncel mevzuata uygun örneklerle ve hesaplamalarla, dış ticarette muhasebe süreci detaylı olarak anlatılmıştır.
Güncel Uygulamalarla Dış Ticaret Muhasebesi kitabı sekiz bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, dış ticaretin ekonomiye etkilerine ve temel kavramlara yer verilmiştir. İkinci bölümde, dış ticaretin önemli aktörlerinden serbest bölgeler ayrıntılı olarak incelenerek serbest bölgeler ile ilgili güncel uygulamalar anlatılmıştır. Üçüncü bölümde dış ticarette kullanılan belgeler güncel mevzuata uygun olarak muhasebe kayıt örnekleriyle verilmiştir. Dördüncü bölüm, dış ticaretin uluslararası arenada işleyişini düzenleyen INCOTERMS’lere ayrılmış, dış ticarette teslim şekilleri güncel muhasebe kayıt örnekleriyle ayrıntılı olarak incelenmiştir. Beşinci bölüm, dış ticarette ödeme yöntemleri ve örnek uygulamalarla muhasebe kayıtlarından oluşmaktadır. Altıncı bölüm; ihracat, ihracat süreçleri, ihracatta gümrük işlemleri, ihraç kayıtlı satış, konsinye ihracat, bedelsiz ihracat ve hizmet ihracatı ilgili muhasebe kayıt örneklerini içermektedir. Bu bölümde ayrıca ihracat giderlerinin ürün bazında hesaplanmasına yönelik uygulamalara yer verilmiştir. Yedinci bölüm, uygulamada kullanılan ithalat işlemleri ve muhasebe kayıtlarına ayrılmıştır. Son bölümde, dış ticaret ile ilgili özel uygulamalar ve Gümrük Mevzuatına uygun olarak dahilde işleme rejimi, hariçte işleme, telafi edici vergi uygulamaları, transit ticaret, mahrece iade, antrepo rejimi, gümrük kontrolüaltında işleme konuları mevzuata uygun muhasebe kayıt örnekleriyle anlatılmıştır.
Abdullah Türk, Ayşegül Düzgün, Beyza Erer, Burcu Alan, Deniz Yıldız, Ebru Ertürk, Emine Nihan Cici Karaboğa, Esra Kızıloğlu, F. Burcu Demir, Fatma Korkmaz, İlknur Çevik Tekin, Mehmet Akif Çini, Menekşe Şahin, Meral Erdirençelebi, Murat Ayar, Özge Gül, Pınar Erdoğan, Polathan Küsbeci, Yavuz Kağan Yasım, Zümrüt Hatice Şekkeli Dijital ve teknolojik gelişmelerin hızla artmasıyla birlikte karmaşıklaşan küresel rekabet ortamında insan kaynakları yönetimi (İKY), her daim kendini yenilemek zorundadır. Endüstri 4.0, büyük veri, nesnelerin interneti, robotik süreç otomasyonu, yapay zekâ, 4G ve 5G gibi uygulamaların beraberinde getirdiği güncel ve teknolojik gelişmeler sayesinde yeni yetenekler kazanan çalışanların performans değerleme ve ücret belirlemesinde, eğitim ve kariyer planlamalarında bazı değişiklikler yapılmaktadır. Tüm üretim ilişkilerini ve tüketici davranışlarını kökten değiştiren dijital teknolojinin, değişen işgücü piyasalarına uygun yetkinlik ve yeteneğe sahip insan kaynaklarına ihtiyacı vardır. Küreselleşme, hızla gelişen teknoloji ve dinamik piyasalar tarafından yönlendirilen örgütler, maddi sermaye yerine çoklu çalışma becerisine sahip çalışanlara ve entelektüel sermayeye daha fazla değer vermekte ve örgütsel-çevresel değişimlere uyum gösteren çalışanlar ile çalışmak istemektedirler. Eski paradigma ve teknolojiler yerine insan merkezli inovasyona ve dijital dönüşüm tabanlı insan kaynağına sahip örgütlerin rekabet avantajı sağlayacağı açıktır. Bu kitap, güncel ve teknolojik gelişmeler ışığında değişen insan kaynakları yönetimine yeni bir boyut kazandırmayı amaçlamaktadır. Blokzincir, Dijital İşgücü, Dijital Liderlik, Eğitim ve Geliştirme, İK 4.0, İş Becerikliliği, İş Rotasyonu, İş-Yaşam Dengesi, İşveren Markası, İzlenim Yönetimi, Kariyer Yönetimi, Kuşakların Yönetimi, Öz-Yeterlilik, Personel Güçlendirme, Pozitif Psikolojik Sermaye, Robotik Süreç Otomasyonu, Sosyal Sorumluluk, Şeffaf Ödüllendirme, Zaman Yönetimi bölümlerinden oluşan kitabın hem çalışma hayatına hem de akademi dünyasına faydalı olması beklenmektedir.
Mete Han Gür Uzmanlık konularının çeşitlenmesiyle hayatımıza giren uzmanlar, giderek artmakta. Bununla birlikte uzmanların yanıldıkları konusunda araştırmalar ortaya konmakta. Bu araştırmacılardan biri şöyle der: “Uzmanların neden bazen yanılmadıkları daha büyük bir merak konusu.” Yanılsalar da yanılmasalar da uzmanlara ihtiyacımız var. Hem de çok...
Peki ama uzman yanılgıları konusunda ne yapabiliriz? Bu soru bizi “uzmanları kullanma becerisi”ni geliştirmeye zorlamakta.
Uzmanları kullanma becerisi, onlarla birlikte çalışma becerisidir. Bir ekip çalışmasıdır bu. Ekibin üyeleri uzmanlardır, lideri de siz. Uzmanlardan gelen bilgileri koordine etmek, değerlendirmek ve kararlar vermek sizin işinizdir. Bu ekip çalışması neleri kapsar? Ne tür beceriler gerektirir? Nasıl uygulanır? Bu kitapta bu soruların yanıtlarını bulacaksınız.
Gelişmiş toplumlarda iş gücünün neredeyse yarısı, profesyonellerden yani uzmanlardan oluşur. Profesyonel olmayan iş gücü de bir ölçüde kendi konularında uzmanlıklar geliştirmiştir. Bu nedenle danışanlar da büyük olasılıkla hayatlarını kazandıkları alanlarda birer uzmandır.
Bu kitap, uzmanlara danışanlar kadar uzmanların da yararlanabileceği pek çok mesaj içeriyor. Uzmanların; neden yanıldıklarının farkına varmaları, karar verme becerilerini geliştirmek gibi kişisel gelişim alanlarına yönelmeleri, danışanlarıyla olan ilişkilerinde etik değerlere önem vermeleri bu mesajlardan bazılarıdır. Uzmanları incelerken bir danışan olarak masanın bir tarafında olduğumuz kadar bir uzman olarak da masanın diğer tarafındayız. Bu kitap, masanın her iki tarafındakiler için de yararlı bir rehberdir.
Mehmet Altınöz Mesleki ve teknik eğitimin karakteristik özellikleri ile meslek yüksekokullarının öğrenci profiline göre planlanmış ve hazırlanmış olan kitapta sekreterliğin tanımı, çeşitleri, tarihsel gelişimi, günümüz iş ortamında yeri ve önemi, genel olarak sekreterin nitelikleri, sekreterlikte davranışsal uyum, yönetim, zaman yönetimi ve sekreterlik hizmetleri gibi bu meslek ile ilgili daha pek çok konuya yer verilmiştir. Çalışma bu içerik ve kapsamıyla hem sekreterlere hem de ileride bu mesleği seçeceklere faydalı olacaktır.
Arzu Özsözgün Çalışkan, Ayşenur Tarakcıoğlu Altınay, Beyhan Marşap, Bilge Leyli Demirel, Can Öztürk, Esra Atabay, Gül Yeşilçelebi, Gülnur Sultankhanova, H. Pınar Kaya, Mehmet Özbirecikli, Serap Sebahat Yanık, Seval Kardeş Selimoğlu, Süleyman Uyar, Şaban Uzay, Yıldız Ayanoğlu Güvence hizmetleri, bilgi kullanıcıları açısından bilginin kalitesini arttıran bağımsız profesyonel hizmetlerdir. Güvence hizmetlerinde sunulan bilginin bağımsız, dürüst ve tarafsız bir profesyonel kişi tarafından sunulması çok önemlidir. Bağımsızlık kavramının böyle büyük bir öneme sahip olmasının nedeni güvence hizmeti sonrasında sunulan bilginin daha değerli bir hâle gelmesini sağlamasındandır.
Güvence hizmetleri, bağımsız denetçiler (SMMM ve YMM ünvanlı) veya diğer çeşitli meslek uzmanları tarafından piyasada sunulan hizmetlerdir. Yıllardır bağımsız denetçiler, işletmelerin finansal olan veya olmayan bilgilerine ilişkin pek çok güvence hizmeti sunmaktadırlar. Güvence hizmetleri de bağımsız denetimde olduğu gibi uluslararası belli standartlara uyularak sunulması gereken hizmetlerdir. Bu standartlar, işin sunulmasındaki rehber olup kaliteli bir güvence hizmeti çalışmasının temelini oluşturur. Kitabımızda, güvence hizmetlerinin denetimine ilişkin standartlar temel alınarak her bir güvence hizmeti denetiminin süreci; planlama, kanıt toplanma ve raporlanma şeklinde örneklendirilerek açıklanmaktadır.
Ülkemizde güvence hizmetlerine yön veren yasal düzenlemeler incelendiğinde, kurumsal olarak düzenleyici (KGK, SPK, BDDK, EPDK gibi) otoritelere dayanan bir yapılanmanın varlığı görülmektedir. Söz konusu yapıda 3568 sayılı Kanun bir çerçeve kanun olup gerek düzenleyici kurumlar gerekse yeni yasal düzenlemeler (konkordato gibi) sonrası güvence hizmetlerine ilişkin düzenlemeler açısından temel kaynaktır.
Kitabımızda; güvence hizmetleri denetimine ilişkin standartların her bölümde uygulama örnekleriyle desteklenerek ayrı ayrı ele alınması nedeniyle konu daha iyi anlaşır ve uygulanabilir hâle getirilmiştir. Güvence hizmetleri kavramının ülkemizdeki yasal düzenlemeler ve Güvence Hizmetleri Standartları çerçevesinde, güvence hizmetleri sürecinin aşamalarının izlenerek ele alındığı kitabımız; muhasebe meslek mensuplarının/adaylarının ve muhasebe mesleğinde ilerlemek isteyen üniversite öğrencilerinin faydalanabilecekleri ve kolay anlayabilecekleri içeriğe sahiptir.
Cem Çetin Kuruluşlar, paydaşlarına bilgi vermek amacıyla raporlama yaparlar. Zaman içinde ekonomi ve iş dünyasındaki gelişmelerle birlikte, finansal raporların paydaşların bilgi ihtiyacını karşılamada yetersiz kalması üzerine kurumsal raporlama anlayışında dönüşüm yaşanmış; finansal ve finansal olmayan bilgilerin bütüncül bir şekilde raporlanması gündeme gelmiştir. Böylelikle kurumsal raporlama, temelinde entegre düşünce olan entegre raporlamaya doğru bir dönüşüm geçirmiştir. Bu bağlamda yeni raporlama modellerine yönelik güvence sağlamanın önemi ortaya çıkmıştır. Bu çalışmada öncelikle raporlama anlayışında yaşanan değişim ele alınmakta, ardından da yeni raporlama modellerinin hâlihazırda ulaştığı en son tür olan entegre raporlamaya yönelik bağımsız güvence üzerinde durulmaktadır. Araştırma bölümündeyse Türkiye'deki güvence olgusu; entegre rapor hazırlayanlar, danışmanlık hizmeti sunanlar ve güvence verenler olmak üzere sürecin üç aktörünün bakış açısıyla irdelenmektedir. Sürecin üç aktör grubunun yaklaşımını nitel araştırmanın fenomenoloji deseniyle ele alması, çalışmayı orijinal kılmaktadır. Çalışma, entegre raporlamaya yönelik güvenceye ilişkin standartların düzenleyici otoriteler tarafından belirlenmesi gerektiği, bağımsız güvence verecek ekibin farklı mesleki donanımlardaki üyelerden oluşmasının uygun olacağı, müzakere sürecinin yeniden ele alınarak güvenceye tabi kriterlerin “güvence veren” tarafından belirlenmesinin sağlanması gerektiği, makul güvenceye geçilebilmesi için kuruluşların bilgi üretim ve iletişim kalitesinin geliştirilmesinin önemli bir gereklilik olduğu, bağımsız güvence sağlayanların ve danışmanların kuruluşların iç denetçileriyle etkili bir iletişim kurmalarının önemli olduğu sonuçlarını ortaya koymuştur.
Mark Douglas “Mark’ın yakın arkadaşım olduğunu hesaba katsam bile yine de kendimi dünyanın her yerindeki traderların gelişimine ve başarısına bu kadar önemli katkılarda bulunan bir kitap hakkında inceleme yazısı yazdığım için ayrıcalıklı hissediyorum. Güvenli Trade Sanatı diğer ‘trade’ kitaplarıyla birlikte rafa konulmamalıdır. Pek çok trader gibi, onun yerinin bir danışman olarak masanızda olduğunu göreceksiniz. Ve bu sadece trade yapmaya değil günlük hayatınıza daha olumlu ve anlayışlı bir şekilde yaklaşmanıza da yardımcı olacaktır. Mentorluk yaptığım yatırımcılara sürekli olarak günde en az üç sayfa bu kitabı okumalarını tavsiye ediyorum. Bir kişinin düşüncesini, trade hataları yapmalarına neden olabilecek türden korkular olmadan trade yapmasına izin verecek şekilde dönüştürme etkisine sahip olduğunu gördüm”.
Larry Pesavento, Başkan / TradingTutor.com

“Hiç bir arkadaşınızdan ilk bakışta oldukça mütavazı görünen bir hediye alıp ardından derinlemesine incelediğinizde onun ne kadar değerli olduğunu fark ettiniz mi? Güvenli Trade Sanatı kitabı da böyle bir hediye. Her birinizin kendinize bu kitaptan hediye etmenizi şiddetle tavsiye ederim”.
Welles Wilder, Başkan / Trend Research

“Ticaretin psikolojik kısmı, başarılı bir tüccar olmanın açık ara en önemli yönüdür. Mark Douglas, bu bölümün en önde gelen öğretmenidir”.
John Hill, Başkan / Futures Truth

“Güvenli Trade Sanatı her ciddi yatırımcının okuması gereken bir kitaptır. Okuyucuya sürekli olarak başarılı bir trader gibi düşünmek ve gerçekleştirmek için gerekenlere dair pratik örnekler vererek profesyonel traderın zihninin gelişimine kapsamlı bilgiler sunar”.
Paula T. Webb, Başkan / Yazar, An independent Prosperity

“Mark Douglas, yazılarını olağandışı bir netlikle sunma konusunda eşsiz bir yeteneğe sahiptir ve fikirleri ticarete, ilişkilere vb. kolayca aktarılabilir. Belli bir süre içinde piyasalar bize sınırsız sayıda fırsat sunar. Bu trade fırsatları size sunulduğunda doğru ruh hâlinde olmak çok önemlidir. Bu kitap, Piyasa Sihirbazları gibi kitaplarda anlatılan başarılı traderlar hakkındaki hikâyelerden çok farklı. Bu kitap; kendiniz, sorunlarınız, düşünceleriniz ve sürekli başarılı bir trader olmak için kendinizi doğru zihin çerçevesine nasıl yerleştireceğiniz hakkında bir kitaptır. Kitabı satın alın ve kişiliğinizin bir parçası olana kadar yanınızda taşıyın”.
Joe Cowell, Başkan / Parthenon Futures Management, LLC

“Her traderin hayali piyasayı yenerek maksimum getiriye ulaşmaktadır. Zihinsel analiz sizi tek düşman olan kendinize karşı korurken süper egonuzu disiplin altına alarak piyasayı yenmenin anahtarı olacaktır. Teknik analize zihinsel ve davranışsal boyutu ekleyen kitap, en güçlü traderların her zaman başvuracakları bir kaynak olarak yerini almaktadır”.
Tuğberk Çitilci, Dr, Öğr. Üyesi / Araştırma Direktörü, İnvest Az
Oğuz Bayat, Volkan Sevindik Teknolojinin günümüzde sahip olunabilecek en önemli evrensel güç olduğu herkes tarafından kabul edilmiştir. Gelecek nesilleri yine değişen/dönüşen teknolojinin şekillendireceği konusunda tüm insanlar aynı fikirdedir. Ülkemizde ise, yerli ve milli teknolojinin en önemli gündem konusu olduğu yılları yaşamaktayız.
“4G, 4.5G, 5G haberleşme teknolojileri ve ötesi nedir?” diye kime sorarsanız sorun, genel cümleler kurarak veya değişik pazarlama terimleri ile tarif etmeye çalışacaktır. İşte bu kitapta; konunun aslında çok daha teknik, önemli ve devrimsel nitelikte bir teknoloji olduğunu, 4.5G haberleşme network mimarisinin detaylarını anlatarak, okurlarımızla paylaştık. Kitabımızda; dünya standartlarına bakılarak teknolojinin geliştirildiğini ve bilim adamlarının kavramsal, simülasyon tabanlı çalışmaları/patentleri ile ortaya koyduğu gelişmeleri, firmalardan oluşan konsorsiyumlar ile haberleşme standartlarına nasıl dönüştürdüğüne değindik.
Amerika ve Türkiye'de önde gelen teknoloji şirketlerinde teknoloji, standart ve patent geliştirme süreçlerinde çalışmış, araştırma geliştirme süreçleri sonucunda geliştirilen yazılımları hem ABD'de hem de ülkemizde sahaya entegre edebilme tecrübesi edinmiş kişiler olarak, yeni nesil haberleşme teknolojisi mimarisini anlaşılabilir bir dil ile ifade etmeye çalıştık. Tüm haberleşme standart dokümanlarının İngilizce olması ve fazlası ile teknik terimler içermesi sebebi ile, ülkemizde daha kolay anlaşılması/paylaşılması için Türkçe dilinde ve standartlara atıf yaparak, en temel kavramlar ile açıklayıp, ülkemiz bilgi kazanımlarını arttırmayı hedefliyoruz.
Munise Tuba Aktaş Haiku; yaşamın içinden, andan süzülen duygu, düşünce ve algıların şaşırtıcı ve şiirsel biçimde dışa vurumudur. Japon edebiyatının geleneksel lirik, kısa şiir biçimi olan haikular az sözle özü anlatan iktisadi şiirler olarak ifade edilebilir. Bu kitap, haiku ile iktisat bağını kuran akademik ve edebî çalışmaların incelenmesinin ardından iktisadi şiirin ekonomi öğretiminde kullanımına dair bir deneyim paylaşımıdır. Son yıllarda sanatın her dalının iktisat derslerine nüfuzu, yeni bir yaklaşım olarak dikkat çekicidir. Geleneksel ekonomi öğretimine destek olabileceği düşünülen yaratıcı uygulamaların derin ve kalıcı öğrenmeye katkı sunduğu alan yazında karşılık bulmaktadır.
Ekonomiye farklı bir perspektiften bakmak, bu eseri
diğer standart, alışılagelmiş ekonomi kitaplarından ayırmakta ve öğrencilerle yapılan uygulamayı, onların değerlendirmelerini içermektedir. Bu eserin kaleme alınmasındaki amaç, insanla temas eden bir ekonomi anlayışı içinde insanın bireysel ve toplumsal yaşam deneyimlerini, gözlemlerini, duygularını sanatla buluşturarak görünür kılmaktır.
Sadık Karaoğlan Bu kitap, üç ana bileşenden oluşmaktadır. Birinci bileşen, ilk halka arzlarda hisse senetlerinin anormal getirilerini ve bunun belirleyicilerini ortaya koyan teorik ve ampirik katkıları özetlemektedir. İkinci bileşen, halka arz edilen hisse senetlerinin kısa ve uzun dönem fiyat performanslarının ölçülmesine yönelik yöntemleri tanıtmakta ve uygulamaktadır. Üçüncü bileşen ise, halka arz edilen hisse senetlerinin, yine kısa ve uzun dönemli anormal ve kümülatif anormal getiri performanslarının belirleyicilerini tespit etmeye yönelik ampirik analizleri içermektedir.
Bu kitabın taşıdığı güncel ampirik ruh nedeniyle, pay piyasalarıyla ilgili çalışma yapan akademisyenler ve tez hazırlayan lisansüstü öğrencileri tarafından ilgi göreceği düşüncesindeyim. Neden? Çünkü, bu kitapta halka arz konusu pek çok alternatif yatırım araçları göz önüne alınarak incelenmiş ve halka arzlarda fiyatlama davranışları ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Bu bakımdan, konuyla ilgili halka arz planlaması yapan firmalar ve uluslararası yatırımcılar açısından da piyasa iklimine ışık tutması dolayısıyla bu kitabın yararlı olacağı değerlendirilmektedir.
Nuri TORTOP, M. Akif ÖZER Halkla ilişkiler, günümüz dünyasında kamu yönetimlerinin ve özel sektör işletmelerinin en önemli yönetim fonksiyonlarından biri haline geldi. Küresel dünyada yönetime katılmanın, hedef kitleye ulaşmanın ve algıda fark yaratmanın yolu halkla ilişkilerden geçmektedir. İletişim teknolojisinde yaşanan devrim niteliğindeki gelişmeler örgütlerin hem yapısını hem de yönetim usullerini değiştirmiş halkla ilişkileri yönetim aygıtının vazgeçilmez bir unsuru haline getirmiştir. Üniversite dünyamızın duayen isimlerinden Nuri Tortop'un öğrencileri ve halkla ilişkiler görevini üstlenmiş çalışanlar için yol gösterici bir kaynak olarak hazırladığı bu çalışma, dünyada ve Türkiye'de Halkla İlişkiler uygulamalarını anlatıyor.
Yıldız Dilek Ertürk Halkla İlişkiler Alanına Örgütsel Davranış Yansımaları kitabında; örgüt psikolojisi alanındaki kuramsal yazın bilgileri nedensel ilişkiler eşliğinde tartışılırken ortak konular halkla ilişkiler ve insan kaynakları çerçevesinde, örgütsel davranış boyutuyla çözümlenmeye çalışılmıştır. Günümüzde disiplinler arası bir yerde duran halkla ilişkiler alanında farklı bakış açılarının her gün yeniden güçlenen mücadelesine tanık oluyoruz. Bu çalışma ile halkla ilişkiler boyutlu okumalarından iç halkla ilişkiler zemininde indirgenen örgütsel iletişim, insan kaynakları ve çalışan psikolojisi terminolojisi, örgütsel davranış boyutuyla açımlanarak var olan ortak yazın bir arada sunulmaktadır. Kitap, Bölümler ve Makaleler genel başlığı altında iki kısımdan oluşmaktadır. Bölümler kısmında, Örgütsel Davranış Açısından Halkla İlişkiler ve İnsan Kaynakları Yönetimi İlişkisine Örgüt Psikolojisi Yelpazesinden Bir Bakış; Etkin Örgütsel İletişim İçin Örgütsel Davranışın Analizi; Örgüt Teorilerinin Halkla İlişkiler Alanında Yansımaları: Paradigmalar, Oyun Teorisi, Sistem Teorisi ve Halkla İlişkiler; Örgüt Kültürü, Halkla İlişkiler ve Liderlik; Halkla İlişkiler Rolleri ve Yansımaları; Örgütsel İletişimde Halkla İlişkiler Nerede? Stratejiden Uygulamaya İç İletişimde Yenilikler başlıkları irdelenmiştir. Makaleler kısmında da on bir makale altında yine örgüt, kültür, motivasyon ve çalışan bağıntısı yeni yüz yılın getirdikleriyle işlenmiştir.


Çalışma, öğrenci odaklı çalışmalarda, akademik incelemelerde, işletmelerin işleyişine yönelik uygulamalı ve teorik alanlarda, bireysel ve grup olarak iş yaşamında hız almak isteyenler için halkla ilişkilerden insan kaynaklarına örgütsel davranış odaklı bir kaynak olarak okuyucuya sunulmuştur.
E. Pelin BAYTEKİN Pazarlama neredeyse insanlık tarihinin başlangıcından bu yana söz konusu olan bir kavramdır. Zaman içerisinde küreselleşme, beraberinde oluşan rekabet olgusu, bilgi iletişim teknolojilerinde ve tüketicilerde meydana gelen değişimler pazarlamanın da bir evrim içerisine girmesini beraberinde getirmiştir. Son yıllarda ilişkisel pazarlama, veri tabanlı pazarlama, niş pazarlama, nöropazarlama, pazarlama amaçlı ağızdan ağıza iletişim, amaca yönelik pazarlama, sosyal pazarlama, doğrudan pazarlama, deneyimsel pazarlama ve etkinlik pazarlaması sıkça ele alınan pazarlama yaklaşımları olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kökeni çok eskilere dayanan bir kavram olan halkla ilişkiler ise planlı, karşılıklı etkileşime dayalı, ilişki yönetimini temel alan, uzun soluklu çabalar bütünü olarak tanımlanmaktadır. Yaklaşık 500'e yakın tanımı olan halkla ilişkiler ile pazarlama arasında nasıl bir ilişki olduğu uzun yıllardan beri tartışılmaktadır. Literatür incelendiğinde, iki disiplin arasındaki bağ ile ilgili farklı yaklaşımlar olduğu görülmektedir. Fakat özellikle bütünleşik pazarlama iletişimi ile birlikte, pazarlama ve halkla ilişkilerin eşit işlevlere sahip yapılar olduğunu kabul eden yaklaşımların varlığı dikkatleri çekmeye başlamakta; bu bakış açısına sahip olanlar, günümüz rekabetçi ortamında iki disiplinin ayrı bir biçimde hareket etmesinin, ayrı plan ve programlara sahip olmasının mümkün olmadığını dile getirmekte ve bütünleşik bakış açısını tercih etmektedirler.
Bu çerçevede çalışma içerisinde, güncel pazarlama yaklaşımları irdelenmeye çalışılmış, halkla ilişkilerin pazarlama ve güncel pazarlama yaklaşımlarıyla ilişkisi ele alınmıştır.
Fraser P. Seitel, Fraser Seitel'ın kaleme aldığı bu kitap, halkla ilişkiler çalışmalarını kuram ve uygulama iş birliği içinde profesyonel bilgi birikimi ile ele almaktadır. Sosyal medya, etik ve kurumsal iletişim alanına giren bütün çalışmalarla ilgili detaylı birçok bilgiyi bulabileceğiniz bir kitap olan Halkla İlişkiler Uygulaması'nda samimi, neşeli ve gerçekçi bir üslupla anlatılan olaylar; sizleri halkla ilişkilerin heyecanlı dünyasına sürükleyecek.
Sorun yönetimi, kriz iletişimi, sponsorluk, sosyal sorumluluk, itibar ve imaj yönetimi, yeni teknolojiler ve etik vb. ile ilgili konular nedenleri, sonuçları ve etkileriyle farklı halkla ilişkiler yöntem ve araçları bağlamında tartışılarak içselleştirilmeye çalışılmaktadır.
Akademik alana, öğrencilerimize, kurumlarının kapasitesini iyileştirmeye ve yükseltmeye çalışanlara, bu kurumların kamu kuruluşlarıyla dürüst ve etkin bir biçimde muhatap olan liderlerine yönelik yararlı ve gerekli bir rehberdir.
Ahmet Yatkın, Ümmühan Nazan Yatkın Bu kitapta, halkla ilişkiler ve genel olarak iletişim kavramları ve uygulama alanları üzerinde durulmuştur.
Yönetici ve orta kademe yöneticilere, halkla ilişkiler faaliyetlerinde ve iletişimlerinde yararlı olacak konular kitapta ifade edilmeye çalışılmıştır. Halkla ilişkilerin gelişimi ve günümüzdeki önemi, bir yönetim işlevi olarak iletişim, iletişim engelleri, bu engellerin giderilmesi, örgütsel iletişim ve iletişimde kalite başlıkları altında konular detaylı ele alınmıştır.
Kitabın konuyla ilgili eğitim gören öğrencilere ve alanda çalışanlara yardımcı olacağına inanılmaktadır.