Gelişim Psikolojisi \ 4-5
David L. GALLAHUE, John C. OZMUN, Jackie D. GOODWAY Gün sabahından, insan çocukluğundan belli olur. (John Milton)

Hareket yaşamdır. İşimizde ve oyunumuzda yaptığımız her şey hareketi kapsar. Varlığımız; kalbimizin atışına, akciğerlerimizin nefes alıp vermesine, otomatik ve yarı otomatik hareket süreçlerine ve yaşamımıza dâhil olan diğer istemli hareketlere bağlıdır. Motor kontrolünü ve motor koordinasyonunu nasıl kazandığımızı anlamak, nasıl yaşa-dığımızı anlamanın temelidir. Etkili bir öğretim ve öğrenme süreci için atılacak ilk adım tipik olarak gelişen bireyin gelişimsel sürecini anlamaktan geçer. Bu anlayış, sınıfta, spor salonunda ya da oyun alanında eğitimin çekirdeğini oluşturur.
Gelişimsel yetersizliği olan bireylerin motor gelişim özelliklerinin bilinmesi, uygulanacak müdahale, terapi ve tedavi programlarına sağlam bir temel oluşturur. Motor gelişimi gebelikle başlayan, yaşam boyunca devam eden bir süreç yaklaşımı içinde ele alan bu kitap; spor bilimleri, fizyoterapi, ergoterapi, özel eğitim, erken çocukluk eğitimi ve sınıf öğretmenliği alanlarında çalışan öğretim elemanlarına ve öğrencilere yönelik hazırlanmıştır.
Sue Atkins Çocuklarınızla sürdüğünüz hayatı daha kolay ve cazip kılın
Emekleme çağındaki çocuklardan ergenlere; erkeklerden kızlara bütün çocukları kapsayan Mutlu Çocuklar Yetiştirmek For Dummies, çocuğunuzu daha iyi anlamanıza ve çocuğunuzun ihtiyaç duyduğu ebeveyn olmanıza yardım eder. Yazarı hem ebeveyn koçu, hem anne olduğundan, çocuğunuzla kurduğunuz ilişkinizi güçlendirmenize ve geliştirmenize yarayacak adımları keşfetmenizi sağlar. Böylece çocuğunuzun öz saygısını geliştirmesine, bağımsızlık kazanmasına ve hayatın iniş çıkışlarıyla baş etmesine yardımcı olabilirsiniz.

Kitabı açın ve
• Çocuğunuzun davranışlarını anlamayı
• Her yaştan çocukla etkili iletişim kurmayı
• İşe yarayan disiplin yöntemlerini kullanmayı
• Okulda başarılı olmasına yardım etmeyi
• Kardeş rekabetiyle başa çıkmayı
• Çocuğun özgüvenini inşa etmeyi inceleyin

Disleksi, Dikkat Eksikliği Bozukluğu ve Dikkat
Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu gibi durumların zorluklarıyla baş etmenizi kolaylaştıracak tavsiyeler içerir.
Joan L. Luby “Kapsamlı bir şekilde yazılmış ve düzenlenmiş bu kitap; beyin gelişimi, duyarlı dönemler ve erken dönemde bakım ortamının gelişime etkisi üzerine öğretici bilgilerle, çocukların ruh sağlığı hakkında temel bir kavramsal çerçeve çizmektedir. Ayrıca okul öncesi dönemde etkili olduğu kanıtlanmış müdahaleleri de içermektedir. Bu nedenle, çocuk ruh sağlığı uzmanları ve gelişim üzerine çalışan araştırmacıların mutlaka okuması gereken kitaplardan biridir."
-Charles A. Nelson III, PhD, Pediatri ve Sinirbilim Profesörü, Harvard Tıp Fakültesi;
Richard David Scott Kürsü Başkanı, Boston Çocuk Hastanesi
"Bu güncel kitap; öğrenciler, klinisyenler ve okul öncesi dönemdeki çocukların ruh sağlığıyla ilgilenen herkes için değerli bir kaynaktır. Erken dönem psikopatolojiler ve tedavilerdeki son gelişmeleri bilimsel bir çerçevede sunması ve akıcı bir şekilde okunabilmesi öne çıkan özellikleridir. Prof. Dr. J. L. Luby, erken çocukluk dönemindeki psikiyatrik durumlar ve terapötik müdahaleler hakkındaki bilgilerin yaygınlaştırılmasına önemli bir katkı sağlamaktadır."
-Alicia F. Lieberman, PhD, Irving B. Harris Bebek Ruh Sağlığı Bölümü,
California Üniversitesi, San Francisco
“Olağanüstü bir çalışmanın incelikli bir şekilde gözden geçirilmesinin sonucu olan bu kitabın, bolca atıf alacağından eminim. Bölümlerde bilimsel veriler anlaşılır bir şekilde özetlendiğinden, okuyucular hem bilimsel hem de klinik açıdan yararlı pek çok şey bulacaklardır. Kitabın en etkileyici yanı, erken çocukluk dönemi normal beyin gelişimini ve önemli klinik sorunları gelişimsel nörobilim zemininde ele almasıdır."
-Lauren S. Wakschlag, PhD, Profesör, Fakülte ve Bilimsel Gelişim Sorumlusu Başkan Yardımcısı,
Tıbbi Sosyal Bilimler Bölümü, Northwestern Üniversitesi
Okul öncesi dönemdeki çocuklarda psikiyatrik bozuklukların gelişimini kapsamlı bir şekilde inceleyen bu kitap, önemli bilimsel ve klinik gelişmeleri içerecek şekilde gözden geçirilmiştir. Alanında yetkin araştırmacılar, hızlı beyin gelişiminin yaşandığı bu dönemde davranışsal ve duygusal sorunların nasıl ortaya çıktığını ve etkili bir şekilde nasıl tedavi edilebileceğini incelemektedir. Küçük çocuklarda davranış bozuklukları, dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu, anksiyete bozuklukları, depresif bozukluklar, otizm spektrum bozukluğu, bağlanma bozuklukları ve uyku bozuklukları hakkında güncel bilgiler sunulmaktadır. Bu kitapta, klinik yaklaşımların tanımları da dahil olmak üzere okul öncesi çocuklar ve bakım verenler için ebeveyn-çocuk etkileşim terapisi, bilişsel-davranışçı terapiler, bağlanma temelli terapiler gibi bir dizi müdahale yöntemi gözden geçirilmekte ve ampirik kanıt temelinin güçlü yönleri ve sınırlılıkları tartışılmaktadır.
Ülkemizde erken çocukluk döneminde yapılan araştırmaların giderek artmasına rağmen bebek ruh sağlığı alanında etkin ve kapsamlı kaynaklar oldukça kısıtlıdır. Bu kitap ile, alandaki bu eksikliğin giderilmesine katkı sağlanması amaçlanmıştır. Erken çocukluk dönemi ve gelişimle ilgilenen tüm profesyoneller için bir başucu kitabı olacağını düşünmekteyiz.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü, Bebek Ruh Sağlığı Birimi
Mustafa Şahin - Sırrı Akbaba Çocukluk ve ergenlik döneminde travmatik etki yaratan yaşantılardan biri "zorba" davranışlardır. Okulda ve sanal ortamlarda görülen ve değişik türleri (sözel, fiziksel, duygusal, ırkçı, saklama, davranış bozucu, başkasına ait bir şeyi alma/bozma ve cinsel) olan zorba davranışlar, çocuk ve ergenlerin sosyal, duygusal ve psikolojik gelişimlerini olumsuz yönde etkilemekte, etik ve yasal sorunlara yol açmaktadır.
Zorba davranışların bu olumsuz etkileri çocukluk ve ergenlik dönemiyle sınırlı kalmayıp bireylerin öz-saygı, öz-güven, psikolojik sağlamlık, psikolojik iyi olma gibi önemli kişilik özelliklerini ve ikili insan ilişkilerinde sevgi, saygı, hoşgörü ve güven duygularını olumsuz yönde etkilediği görülmektedir.
Bu eserde, bireysel gelişim ve olumlu ikili insan ilişkilerinin önünde önemli bir engel olan zorba davranışın türleri, nedenleri ve sonuçları ayrıntılı bir şekilde ele alınıp, empatik beceri ile bu davranışların önlenmesine ilişkin bir model sunulmuştur. Bu kitap ile, zorba davranışlar konusunda çalışacak akademisyen ve uygulayıcıların (okul psikolojik danışmanı, çocuk ve ergen psikoloğu, sınıf rehber öğretmeni) yanında; okul yöneticilerinin, branş öğretmenlerinin ve ebeveynlerin zorba davranışın türleri, nedenleri ve sonuçları hakkında farkındalık geliştirmelerine yardımcı olmak amaçlanmıştır.
Aykut Günlü, Ayşe Gök Uslu, Binaz Bozkur, Birsen Şahan, Erdal Hamarta, Faika Şanal Karahan, Firdevs Savi Çakar, İzzet Parmaksız, Rukiye Konuk Er, Selim Gündoğan, Suat Kılıçarslan, Tuncay Oral, Yasemin Yavuzer, Yasin Yılmaz Okullarda sık karşılaşılan problemlerin anlaşılması, müdahale yöntemlerinin geliştirilmesi ve ruh sağlığının iyileştirilmesi konusu önemli bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü ruh sağlığı yerinde olan bireyler, kendileri ve çevreleriyle uyum içerisindedirler. Okul yaşamı içinde karşılaşılan problemlerin tanımlanması ve müdahale süreçlerinin anlaşılması için kullanılabilecek olan bu kitap, on iki bölümden oluşmaktadır. Kitabın birinci bölümünde okullarda ruh sağlığının genel tanımına yer verilmiştir. İkinci bölümde çocuklarda ve ergenlerde ruh sağlığını etkileyen faktörlere; üçüncü bölümde çocuklarda ve ergenlerde sık karşılaşılan akademik problemlere; dördüncü bölümde çocuklarda ve ergenlerde sık karşılaşılan sosyal ve duygusal problemlere; beşinci bölümde çocuklarda ve ergenlerde sık karşılaşılan yeme bozukluklarına; altıncı bölümde çocuklarda ve ergenlerde sık karşılaşılan dijital problemlere; yedinci bölümde çocuklarda ve ergenlerde sık karşılaşılan davranışsal problemlere; sekizinci bölümde özel eğitimde ruh sağlığına; dokuzuncu bölümde okullarda ruh sağlığını korumada yönetici, eğitimci, uzman ve aile rollerine; onuncu bölümde okullarda ruh sağlığı ve konsültasyon uygulamalarına; on birinci bölümde okulda kriz ve krize müdahale sürecine; on ikinci bölümde okul temelli önleme müdahalelerine yer verilmiştir. Bu kitap; okul psikolojik danışmanları, psikoloji öğrencileri, psikolojik danışma ve rehberlik öğrencileri, ruh sağlığı çalışanları ve tüm eğitimciler için kaynak kitap olarak katkı sağlayacaktır.
Fatih Kılıçarslan Aklınıza gelir miydi, IQ'nun bireysel başarıdaki payının % 10'u geçmediği? Yüksek IQ'nun iş ve özel yaşamda mutluluğu ve başarıyı garanti etmediği? Peki, hiç düşünmüş müydünüz, duygusal ve sosyal zekânın, kişisel gelişiminizde ne kadar etkin ve kalıcı olduğunu?
IQ, hedefe yönelik eylemlere yol açmaz. Hâlbuki duygusal ve sosyal becerileri gelişmiş insanlar, gündelik hayatın şifresini yorulmadan çözen kişilerdir; diğerlerine oranla daha mutlu, daha üretken, daha dikkatli ve dengeli olurlar. İlişkileri dengeleyebilme becerileri gelişmiştir. Konsantrasyon kabiliyetleri artar.
Bu kitap beyin, duygular ve davranışlar üzerine bir sürü ilginç bilgiyi bir araya getiriyor. Korku, öfke, üzüntü, mutluluk, hayret, tiksinme ve hor görü ekseninde duyguların, üçüncü şahısları anlamada, bir ürünü satmada, bir reklam metnini yazmada, kendini savunmada, rakiplerini ikna etmede ne kadar etkili olduğunu kanıtlıyor. Mantıktan vazgeçmeyi değil ama duyguların vazgeçilmezliğini somut örneklerle açıklıyor. Testler, duygusal ödevler, alıştırmalarla kendinizi ve çevrenizi ölçmenizi sağlıyor.

Müge Yukay Yüksel, Ezgi Özkan Kuruçay, Mine Sayın, Çiğdem Demir Çelebi, Bilge Kurt, Enver Ulaş, Hacer Yalçıntaş, Neslihan Yaman, Emine Beyza Özoğlu, Zeynep İnce, Derya Eryiğit, Azize Nilgün Canel, Bilge Nuran Aydoğdu, Işıl Tekin, Simel Parlak, Deniz Çanga “Orta ve İleri Yetişkinlikteki Bireylere Yönelik Grup Programları”, psikolojik danışman, psikolog, sosyolog, sosyal hizmet uzmanı ve tıp alanında çalışan uzmanlar kadar, henüz bu alanlarda öğrenim görmekte olan öğrencilere yönelik olarak da hazırlanmıştır. Yaşlı nüfusun artması, bu popülasyona yönelik hizmetlerin çeşitlenmesi gerekliliğini doğurmuştur. Yaşlı bireyin hayatındaki ekonomik, psikolojik, sosyal ve sağlıkla ilgili değişiklikler ve sorunlar, yaşlıları olduğu kadar onlarla yaşayanları da etkilemektedir. Sonuçta yetişkinlik yıllarından itibaren bireylerin karşılaşması muhtemel olan sorunlara ilişkin farklı yaklaşımlar benimsenerek, çeşitli çalışmaların yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyaçtan yola çıkarak hazırlanmış “Orta ve İleri Yetişkinlikteki Bireylere Yönelik Grup Programları” kitabında, yetişkinlik yıllarından itibaren yaşanabilecek sorunların çözümüne yönelik programlar ve sağaltıcı içerikler planlanmıştır. İncelemekte olduğunuz kitap dört işlevsel kısımdan oluşacak şekilde tasarlanmıştır. Kitabın birinci kısmında “orta ve ileri yetişkinlik dönemindeki sosyal meselelere” değinilmiştir. Bu bölümde, iletişim becerilerinin desteklendiği, bilgi verici danışmanlık hizmetinin yer aldığı, psikoeğitsel, yaşam döngüsünü temel alan grup terapisi bazlı, menopoz ve andropoz dönemine uyumun, ileri yetişkinlikte kariyer planlamasının, emeklilik sonrası sosyal yaşam becerilerinin ve boş zamanları etkin bir şekilde değerlendirmenin sağlanabileceği oturumlar planlanmıştır. İkinci kısımda “ileri yetişkinlikte değişen döngüye uyum” sürecini, değişen rollere uyum, boş yuva sendromu, ikinci evliliğe uyum, büyükanne ve büyükbabalık becerilerini geliştirme başlıkları altında ele alan bilişsel davranışçı, psikoeğitsel, öyküsel terapi ve farkındalık temelli tekniklere dayalı grup oturumları geliştirilmiştir. Üçüncü kısımda “ileri yetişkinlikte özel gruplara psikolojik destek” başlığı altında özel bakıma muhtaç, engellilere ve Alzheimer hastalığına yakalananlara bakmakla yükümlü olan ve yoğun bakımda yetişkin hastası olan kişilere yönelik psikolojik destek grupları planlanarak, bu özel gruplarla yaşayan bireylerin ruh sağlıklarını korumak hedeflenmiştir. Dördüncü kısımda ise “ileri yetişkinlikteki bireylere psikolojik destek” sağlamayı amaçlayan, depresyon, ölüm korkusu ve yas süreciyle başa çıkmaya çalışan bireylere yönelik, bilişsel davranışçı, dışavurumcu, hümanist ve manevi yaklaşımlarla desteklenmiş grup çalışmaları hazırlanmıştır.
Uygulaması zevkli ve pratik olan egzersizlerle desteklenmiş “Orta ve İleri Yetişkinlikteki Bireylere Yönelik Grup Programları” kitabının, yaşlılık dönemindeki bireylere destek olmaya gönüllü olanların rahatlıkla kullanabileceği bir kaynak olacağını umuyoruz.
Julie A. Hadwin, Patricia Howlin, Simon Baron-Cohen Otizm ve otizmle ilişkili bozukluklara sahip çocukların düşünceler, inançlar ve niyetlere dair karşılaştıkları güçlükler oldukça iyi incelenmiştir. “Otizmi Olan Çocuklara Zihin Okumayı Öğretmek Uygulamalı Bir Rehber”, eğitimciler ve ebeveynler için OSB’li bireylerin diğer insanların zihinlerini anlamaya yardımcı olmada oldukça yararlı ve yenilikçi bir kaynak olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yeni çalışma kitabı etkili yaklaşımların, stratejilerin ve uygulamayı kolaylaştıran başlıkların olduğu ve yazarların orijinal çalışmalarına dayanarak yapılmış, OSB’li bireylerin sosyal ve iletişimsel problemlerine yardımcı olacak bir içeriğe sahiptir.
Yazarların orijinal kitabıyla birlikte çalışabileceğiniz bu çalışma kitabı aşağıdaki konuları içermektedir:
1- İnsanların farklı şeyler hakkında bilgi sahibi olabileceklerini ve farklı şekillerde görebileceklerini anlama;
2- Görme ile bilme arasındaki bağlantı;
3- Bir kimse bir şeyi görmediğinde o şey hakkında bilgi sahibi olmayacağının farkında olma;
4- Bilgi ve inancın davranışla (insanların söyledikleriyle ve yaptıklarıyla) doğrudan ilişkili olduğunu anlama.
“Otizmi Olan Çocuklara Zihin Okumayı Öğretmek; Çalışma Kitabı”; profesyoneller, ebeveynler ve OSB’li bireyleri yönlendiren herhangi bir kimse için paha biçilmez bir kaynaktır.
Bu el kitabı, otizmi olan yetişkinlere ve çocuklara zihinsel durumları nasıl öğretebileceğimizle ilgili az bulunur fikirler ve teknikler sunarken, bir yandan da bu durumlara dair ihtiyaçların günlük hayattaki sosyal becerilerle olan bağlantısını da kaybetmeden yapıyor.
Prof. Uta Frith, University of College London, UK
Çalışma kitabı bize “Otizmi Olan Çocuklara Zihin Okumayı Öğretmek Uygulamalı Bir Rehber” adlı kitabın yazarlarının, otizm spektrum bozukluğu yaşayan çocukların sosyal bilişsel ve düşünsel becerilerini geliştirmek üzere bir araya gelerek yaptıkları araştırmalara dayanan protokoller sunmaktadır. İlk kitaptaki programı, bilimsel geçerliliği dikkate alarak, kullanımı kolay ve açık olan, bilgisel durumları anlama prensipleri ve bunu içeren resimleştirilmiş öyküleri aktiviteler, örnekler içeren ve prensiplerin genellemesinin de gerekli olduğu bir içerikte genişletmişlerdir. Çalışma kitabını, ebeveynlere, eğitimcilere ve uzmanlara öneriyoruz ve otizm spektrum bozukluğuna sahip çocuk ve ergenlerde başkalarının zihnini anlamayla ilgili çalışmalarına dair bir temel oluşturmasını diliyoruz.
Garry Landreth Bu kitabın en yeni baskısı, Gary Landreth ile oturup konuşma fırsatına sahip olmak gibi. Garry'nin bilgi ve deneyiminin zengin temellerini yansıtan birçok alan genişletilmiş. Daha önceki baskısını okuduysanız, bu yeni baskıyı da seveceksiniz. Eğer ilk kez okuyacaksanız, bir sandalye çekin ve ilişkinin tadını çıkarın.
Lnda E. Homeyer, Dr, LPCS, RPT-S, Profesor,
Teksas Eyalet Üniversitesi, San Marcos Profesyonel Danışmanlık Programı
Dr. Landreth yine başardı. Bu klasik çalışmasının genişletilmiş versiyonu çocuklarla çalışan her terapist için bir baş ucu kitabıdır. Süreç ve uygulama ile ilgili açıklamalarıyla, çocuklarla danışmanlık sürecinde çocukların büyümesi, gelişmesi ve olumlu yönde değişmesi için bir kılavuz niteliğindedir.
Dee Ray, Dr, LPCS, RPT-S, Kuzey Teksas Üniversitesi,
Çocuk ve aile Kaynak Kliniği Yöneticisi ve Doçent Doktor Danışman
Dr. Landreth'in bu klasik eserinin önceki baskılarını da ele aldığımızda bu üçüncü baskı, kitabı sadece mevcut bir standart olarak değil, aynı zamanda bu alandaki klasik olarak da yerini daha da sağlamlaştıracaktır.
Daniel S. Sweeney, Dr, RPT-S George Fox Üniversitesi'nde Profesör,
Danışman ve Oyun Terapisi Çalışmaları NW Merkezi Yöneticisi

Bu Kitap, Gary Landreth'in oyun yoluyla çocuklarla terapötik ilişkiler kurmaya yönelik kapsamlı lisansüstü ders kitabının en yeni baskısıdır. Çocuğun dünyasını ve bakış açısını anlamanın önemini vurgulayan Çocuk Merkezli Oyun Terapisi modelini detaylı olarak ele alıyor. Ayrıca, terapist ve danışanın tam olarak bağlanmasına izin verirken oyun terapisi sürecini de kolaylaştırmaktadır. Önceki basımları temel alarak dersler vermiş olan profesörler, klasik metin ve yeni materyal arasında mükemmel bir denge ile temel mesajı bozulmadan bulmanın mutluluğunu yaşayacaktır.
Oyun Terapisi: İlişki Sanatı'nda güncellenen kısımlar:
Kısa dönemli oyun terapisi ile ilgili ayrıntılı bölüm
Çocuk merkezli oyun terapsi ile ilgili araştırmaları kapsayan yeni, kapsamlı bir bölüm
Oyun terapisti süpervizyonları, yasal ve etik konular, kültürlerarası ilkeler ile ilgili yeni kısımlar
Fotoğraflar, vaka betimlemeleri, örnek diyaloglar, materyali canlandırma
Çevrim içi eğitmen kaynakları

Daha öncesi baskıları temel alarak çalışmalar yürüten
eğitmenler ve öğretmenlerin yanı sıra ilk kez bu kitabı okuyacak olan
öğrenciler ve uygulayıcılar da eşsiz bir kaynağa sahip olacaklar.
Alan Pritchard - Routledge Çoğu öğretmen, çocukların öğrenmelerinin ilerleme kaydetmesi için fırsatlar sunma konusunda yetenekli olsa da genellikle bu süreçte arka planda yer alan teoriyi tam olarak anlamamaktadır. Öğretmenler, günümüzde öğrenme süreci ve bireysel öğrenme tercihleri hakkında bilinenlerin içyüzünü anlayarak bilginin, kavramların ve becerilerin etkili bir şekilde edinimini sağlayacak durum ve yaşantılar oluşturma konusunda daha donanımlıdırlar.
Öğrenme Yolları günümüzde yaygın bir biçimde kullanılmaktadır ve tamamen güncellenmiştir. Öğrenmenin gerçekleştiği, öğretmenlerin öğretim ve planlamalarında kullanabilecekleri yolların, yöntemlerin iç yüzünün daha iyi anlaşılması sağlanmaya çalışılmaktadır. Aşağıdakiler bu kapsamda değerlendirilmektedir:
öğrenmeye genel bir bakış
davranışçılık ve teorinin temelleri
bilişsel ve yapılandırmacı öğrenme
çoklu zeka kuramı
öğrenme stilleri
öğrenme güçlükleri
nöropsikolojinin etkisi
teorinin uygulamayla ilişkisi
Öğretmen adayları, öğretmenler ve çeşitli nedenlerle öğrenme ile ilişkisi olan tüm ilgililer için yazılmış olan Öğrenme Yolları, daha ileri düzeyde çalışmalar yapmayı amaçlayan ve konuya giriş ihtiyacı hisseden öğrenciler için değerli bir başlangıç görevi görür.

Alan Pritchard; Warwick Üniversitesi, Warwick Eğitim Enstitüsünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
Canan Avcı, Duriye Esra Angın, Ece Kara, Elif Esra Çevik, Fulya Ezmeci, Hatice Nur Gökcan Alhan, Melda Kılıç, Nazan Aktaş, Nazife Koyutürk Koçer, Neslihan Nur Çelik, Safiye Sarıcı Bulut, Semiha Yüksek Usta, Sevda Yılmaz Ünal "Ortak bilinç dışımızın dili, sembollerdir." der Jung. Bir sembolle konuşmak ister bu kitap da sizinle. Sarı rengin anlamını hiç düşündünüz mü? Ya şemsiyenin? Ortak bilinç dışımızda ne anlama gelirler, hele de yan yana neyi anlatırlar?
Su, sembol anlam bakımından duyguları temsil eder. Yağmur ise çok su, yani çok duygu anlamına gelir. Ağlamak gibi tıpkı. Şemsiye de yağmurdan korunmak için vardır. Kitabın kapağındaki şemsiye bize şunu söylüyor: Yoğun ve olumsuz duyguların etkisinden çocuklar korunmalı. Neden sarı peki? Sarının da elbette bir anlamı var. Yeniden doğuşu, büyümeyi, doğayı ve bahara dair her şeyi sembolize ediyor. Aynı zamanda güneşin rengi ve bu sebeple de sıcaklığı ve hayatı… Hayatın içinde, yaşamlarının bu ilk bölümünde çocukların duygularını tanıma, düzenleme ve olumsuz duyguların etkisinden korunmak için sıcak yetişkin ilgisine ihtiyaçları var. Bu yetişkinlerden en önemlisi de öğretmenler.
Öğretmenler mi? Onlar sarı şemsiyeleri ile bir çocuğun hayatına dokunmak için her zaman hazırlar. Bu kitap da çocuklara fayda sunmayı amaçlayarak, öğretmenlerine çocuk psikolojisi konusunda rehber olarak yazıldı. Sarı şemsiye, büyük sarı bir güneşe dönüşsün diye.
Kate Collins-Donnelly “Yine Kate Collins-Donnelly karmaşık bir konuyu basit, eğlenceli ve ilgi çekici bir dille ele almayı ve ifade etmeyi başardı. Çocuk veya Gençler; bu kitap, kendiniz hakkında iyi hissetmenize yardımcı olmak ve Öz Saygı Hırsızını kovmanızda sizi motive etmek için ilginç ve eğlenceli yollar sunmakta! Ebeveynler için yolculuğun çok eğlenceli ve aydınlatıcı olacağını ummaktayım! Uygulayıcılar için de kitap teoriyi enine boyuna iletmekte ve başkalarında değişimi kolaylaştırmak için yararlı ve bilgi yüklü bir çerçeve sağlamaktadır. Şüphesiz, Öz Saygı Hırsızı değişimin dili olacak!”
Psi Alisa Purton, Adli Psikolog, UK
Dikkat! Öz Saygı Hırsızı sinsice ortalığı kolaçan etmekte! Bu hırsız, Öz Saygı Kasandan olumlu öz saygını çalmaya devam eden ve geriye sadece kendin hakkındaki olumsuz duygularını ve düşüncelerini bırakan kurnaz bir karakterdir. Buna karşın güzel haber şu ki iyi bir şekilde onu uzaklaştırabilirsin ve bu çalışma kitabı, sana bunu nasıl yapacağını gösterecek!
Etkinlikler ve gerçek yaşam hikâyeleri ile dolu olan bu eğlenceli ve yaratıcı çalışma kitabı, öz saygını anlamanda, olumlu bir öz saygı geliştirmek için düşünce ve davranış şeklini değiştirmende ve Öz Saygı Hırsızını uzaklaştırmanda sana yardımcı olmak için bilişsel davranışçı ve farkındalık ilkelerini ve tekniklerini kullanmaktadır.
Kitap, kendi başlarına, ebeveynleriyle ya da eğitimcileriyle birlikte çalışmaları için 10 yaşından büyük gençler için uygundur.
Kate Collins-Donnelly; terapist, psikolog, kriminoloji uzmanı ve öfke yönetimi danışmanı olarak İngiltere’de uzun yıllar çalışmıştır. Şimdi bilişsel davranışçı terapi, psikolojik danışma, koçluk ve eğitim hizmetleri sağlayan başarılı, bağımsız bir danışmanlık merkezini yürütmektedir ve Psikolojik ve Kriminolojik Araştırma Bölümünün başkanıdır. Jessica Kingsley Yayınevi tarafından yayımlanan Banish Your Body Image Thief ve Starving The Gremlin Serisi başlığı altında çocuklar ve gençler için çeşitli kitapları bulunmaktadır.
Akif Avcu, Çınar Kaya, Çiğdem Demir Çelebi, Derya Eryiğit, Erdem Sevim, Halil Ekşi, K. Gamze Yaman, Mustafa Otrar, Müge Yüksel, Simel Parlak, Tuğba Türk Kurtça Evde bir özel gereksinimli çocuğun bulunması tüm aile bireylerini etkilediği aşikârdır. Anne babanın çocuklarının gelişimsel süreçlerini desteklemek adına gösterdikleri maddi manevi çaba, zaman zaman oldukça yorucu yaşantılara sebep olabilmektedir. Bu zaman zarfında normal gelişim gösteren kardeşlerin de ihtiyaçları belirmekte ancak bu ihtiyaçlar göz ardı edilebilmektedir. Unutulmamalıdır ki özel gereksinimli bir kardeşe sahip olmak, normal gelişim gösteren çocuğu, kariyer seçiminden karakterine kadar etkileyebilmektedir. Yurt içi ve yurt dışı alan yazın incelendiğinde daha çok anne babalara yönelik destek grupları, psikolojik danışma ve rehberlik faaliyetlerine ağırlık verildiği ancak kardeşlerle ilgili çok da çalışmanın yapılmadığı görülmektedir. Temel amacı bu boşluğu doldurmak olan “Özel Kardeşimle Yaşamak” kitabı, hem özel gereksinimli kardeşi olan ortaokul ve lise öğrencilerinin yaşadıkları sorunlarda onlara destek olmak amacıyla bir psikoeğitim programını içermekte hem de ayrıca rehabilitasyon danışmanlığı kapsamında alanda çalışan/çalışacak psikolojik danışman, psikolog, özel eğitim uzmanları ve sosyal çalışmacılar için kılavuz olmayı hedeflemektedir. Kitapta yer alan beş farklı bölümde hem toplumsal bakış açısı hem de aile bireylerinin yaşadıkları duygular ve baş etme yöntemlerine yönelik ipucu sağlayacak bir içerik hedeflenmiştir. Anne baba kadar normal gelişim gösteren kardeşin de ortak payda da olduğu unutulmadan planlanan bu çalışma aile sistemini daha da güçlendirecektir.
Figen Karaceylan Çakmakcı, B. Meryem Gönenç, Seçil Çiçek Eren “Öğretmenlerim; aklımın yavaş çalıştığını, asosyal olduğumu ve ölene kadar aptal rüyalarımın peşinde sersemce savrulacağımı söylüyorlardı.”
Albert Einstein – Bilim İnsanı
Özgül Öğrenme Güçlüğü (ÖÖG); sıklıkla çocuğun akademik yaşantısının başlamasıyla fark edilen, ancak uzman kişilerce tespit ve müdahale edilmediği takdirde yaşam boyu etkisinin kişiyi yaşamının her alanında mücadele etmeye mecbur bıraktığı, genetik ve çevresel faktörlerin etkili olduğu nörobiyolojik temelli bir bozukluktur. Sıklıkla sadece “okuma” becerisinde yaşanan zorluk gibi tanımlandığı için “DİSLEKSİ” tanımı “Özgül Öğrenme Bozukluğu” yerine daha çok kullanılmaktadır.
Bazen “bozukluk”, bazen “hastalık”, bazen “güçlük”, bazen de “farklılık” olarak tanımlansa da bireyin hem sosyal hem de akademik yaşantısını ciddi oranda etkileyen, zekâdan bağımsız bir durum olmasına rağmen bazı durumlarda “zekâ geriliği” gibi yanlış algılanan bir güçlüktür.
ÖÖG; dil gelişimini ve kullanımını, sözel ve yazılı ifade, okuma yazma ve matematik becerilerini etkileyen bir güçlük olduğu için okul başarısızlığı ve ek olarak okula uyum sorunlarını da beraberinde getirebilmektedir. Okul hayatının çocuğun ruhsal gelişimindeki önemi göz önüne alındığında, doğru tespit ve müdahale edilmediği durumlarda, eşlik eden Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, Kaygı Bozuklukları ve Davranış Bozukluğu sıklıkla atlanan komorbid durumlardır ve çocuğun duygusal travma yaşamasına zemin hazırlar.
Yaklaşık 10 yıllık deneyim ve tecrübenin sonucunda bu kitabın yazılmasına karar verilmiştir. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi ve Çocuk Psikologlarının oluşturduğu bir ekibin pratik uygulamaları paylaşılmıştır. ÖÖG ile ilgili doğru bilinen yanlışların neler olduğunu, erken tespitin ve doğru müdahalenin önemini, ÖÖG olan çocuğun yasal haklarının neler olduğunun anlatıldığı bir başvuru kitabı olarak da kullanılması dileğiyle…
Ersin ALTINTAŞ Mutlu ve başarılı bir yaşamın ön koşulu özgüvendir. Bu nedenle hayatımızın her alanında özgüvene ihtiyaç duyarız. İnsan hayatında bu kadar önemli bir yere sahip olan özgüven duygusunu, geliştirmek ve artırmak artık sizin elinizde…
Özgüven kitabı; “özgüven ve çeşitleri, kavramlar, özgüven problemi, özgüvenin doğası, kendini tanımak ve farkındalık, ayrım farkındalığı, otokontrol, özgüven ve zaman, özgüven ve iletişim, hayır diyebilmek” konularını ele almıştır.

Olumlu pozitif eğitimin önemine vurgu yapan bu kitap, uygulamaya dönük olarak hazırlanmıştır. Kitaptan anne-babalar, öğretmenler ve özellikle psikolojik danışmanlar yararlanabilir.

Özgüven üzerine düşünen, çalışan ve konuyla ilgilenen herkese faydalı olması dileğiyle…
James M. Foley Ponpon Vızıldayan Düşüncelerini Yavaşlatıyor; DEBH hakkında harika bir çocuk öyküsüdür. Ponpon, ormandaki en hızlı tavşandır ancak vızıldayan düşüncelerini durduramıyordur. Peki minik tavşancık Ponpon düşüncelerini kontrol etmeyi nasıl öğrenecek? Bu kitap çocuğunuzun dürtülerini ve düşüncelerini kontrol etmesine yardımcı olacak. Ayrıca kitap ebeveynlere ve eğiticilere yönelik öneriler barındırıyor.
Saundra K. Ciccarelli, J. Noland White Son yıllarda giderek daha da önemli hâle gelen psikoloji alanı hem bir temel bilim hem de uygulamalı bir bilim olarak; insanın duygu, düşünce ve davranışlarının altında yatan nedenleri bir yandan en gelişmiş sinir-bilimsel görüntüleme teknikleriyle irdelemeye çalışırken bir yandan da toplumsal cinsiyet ve kültürel farklılıklara da yer vererek anlamaya ve açıklamaya çalışmaktadır. Alanın son derece deneyimli iki hocası tarafından yazılan bu kitap; aktif, keyifli ve aynı zamanda sorgulayıcı bir öğrenme ortamı sağlayarak, öğrencilerin temel psikolojik süreçleri ve uygulama becerilerini kazanmalarına ve aynı zamanda çalışma ortamlarında ve toplumda olumlu sonuçlara katkıda bulunacak değerleri sahiplenmeye başlamalarına zemin hazırlamaktadır. Bu doğrultuda alandaki boşluğu doldurmaya aday olan Psikoloji - Bir Keşif Gezintisi; sadece psikoloji öğrencileri için değil, konuya ilgi duyan herkes için vazgeçilmez bir kaynak kitaptır.
Bu kitap; öğrencilerin katkılarını en iyi şekle getirmeye yardım edecek nitelikte önemli bilgiler sunan, kolayca anlaşılan özlü açıklamaların yer aldığı ve psikolojiyi daha kolay öğrenilebilir kılan özellikleriyle psikoloji alanına kazandırılmış önemli bir eserdir. Bu özelliklerinin yanında, etkileşimsel bir öğretim yöntemini benimsemekte ve eleştirel düşünmeyi sağlamaktadır. Bu nedenle hem psikoloji bölümü öğrencilerine hem de farklı bölümlere seçmeli olarak verilen psikolojiye giriş dersleri için uygun bir ders kitabıdır. Ayrıca alandaki son araştırma bulgularını aktararak ve bilgilerin günlük yaşama uygulanması için örnekler vererek öğrencileri öğrenmeye, araştırmaya ve uygulamaya da güdülemektedir.
Siz öğrenmek isteyin, Psikoloji - Bir Keşif Gezintisi size yol göstersin…
Aydın Bayad, Bilal Afşin, Deniz Işıker Bedir, Devrim Kalkan, Ekin Emiral, Ercan Şen, Ezgi Ildırım, Halime Ünver-Aba, Hüseyin Çakal, M. Siyabend Kaya, Meryem Şahin, Selin Tekin, Simge Şişman Bal, Şakir Yılmaz, Yasemin Gülsüm Acar Psikolojinin ilgi alanına giren konular insanlık tarihinin başından beri var olsa da, psikoloji son 150 yıldır bir bilim olarak kabul edilmiştir. Türkiye'de ve dünyada popüler bir bilim olan psikolojinin büyük ilgi görmesi, bu alanla ilgili eserlerin de ilgi görmesini sağlamıştır. Bu kitap, bir yönüyle bir tarih kitabı olsa da aslında klasik bir tarih kitabı olma iddiasında değildir. Daha ziyade psikolojide var olan ekollerin tarihsel bağlamını, bu ekollerin ortaya çıktığı dönemle olan bağlarını ve bu ekolleri var eden bilim insanlarının hayatlarını da dâhil ederek anlatmayı amaçlamaktadır. Bunu yaparken hem ilgili dönemin önemli teorisyenlerine hem de dönemin şartlarına ve ruhuna atıfta bulunmaktadır.
Bu kitapta, psikolojinin felsefi temellerine ve felsefeden ayrılıp bağımsız bir bilim olma yolculuğuna değinilmiş olmakla birlikte aslında bir modern psikoloji tarihi anlatısı vardır. Psikoloji tarihi alanında yazılmış Türkçe eser açığını kapatma iddiasında olan bu kitapta, hem güncel konuları içeren hem de ders kitabı formatında öğrencilerin de ilgisini çeken bir anlatı inşa etmek amaçlanmıştır.
Ahmet Akın, Ümran Akın, Adem Peker, Safiye Yılmaz, Esra Yıldız, İbrahim Demirci, Hakan Sarıçam, Yüksel Eroğlu Güncel psikolojik kavramlar kitabını oluştururken son yıllarda ortaya çıkmış ve daha önceki kaynak kitaplarda yer almamış yeni kavramları keyifli bir anlatımla tanımlamaya çalıştık. Güncel kavramları tanımlarken bu kavramların tarihsel gelişimine, hangi kavramlarla ilişkili olduğuna, daha önceden yapılan araştırmalara değinerek teorik altyapısını inceledik. Ayrıca kitapta yer alan kavramların ölçülebilir olmasına dikkat ettik. Daha önceden yayınladığımız Psikolojide Kullanılan Güncel Ölçme Araçları: 1-2-3 adlı kitabımızı inceleyerek bu kitapta yer alan kavramların ölçme araçlarını bulabilirsiniz. Sonuç olarak yaklaşık beş senelik bir çalışmanın ve azimli bir ekibin ürünü olan bu kitabın, güncel psikolojik kavramların anlaşılmasına yardımcı olacağını, yeni araştırmalar hakkında fikir vereceğini ve yapılacak araştırmaların teorik altyapısının tasarlanmasına katkı sağlayacağını umuyoruz.
Eyüp Çelik, Mehmet Kaya, Neslihan Arıcı, Tuğba Yılmaz Bingöl, Hakan Sarıçam, İbrahim Demirci, Banu Yıldız, Fatih Usta, Işıl Tekin, Halime Güngör, Zeynep Akkuş Güncel psikolojik kavramlar kitabını oluştururken son yıllarda ortaya çıkmış ve daha önceki kaynak kitaplarda yer almamış yeni kavramları keyifli bir anlatımla tanımlamaya çalıştık. Güncel kavramları tanımlarken bu kavramların tarihsel gelişimine, hangi kavramlarla ilişkili olduğuna, daha önceden yapılan araştırmalara değinerek teorik altyapısını inceledik. Ayrıca kitapta yer alan kavramların ölçülebilir olmasına dikkat ettik. Daha önceden yayınladığımız Psikolojide Kullanılan Güncel Ölçme Araçları: 1-2-3 adlı kitabımızı inceleyerek bu kitapta yer alan kavramların ölçme araçlarını bulabilirsiniz. Sonuç olarak yaklaşık beş senelik bir çalışmanın ve azimli bir ekibin ürünü olan bu kitabın, güncel psikolojik kavramların anlaşılmasına yardımcı olacağını, yeni araştırmalar hakkında fikir vereceğini ve yapılacak araştırmaların teorik altyapısının tasarlanmasına katkı sağlayacağını umuyoruz.
Tuğba Yılmaz Bingöl, Emel Gediksiz, Meryem Şahin, Recep Uysal, Erol Uğur, Merve Kaya, Adem Peker, Banu Yıldız, Volkan Tekdemir Güncel psikolojik kavramlar kitabını oluştururken son yıllarda ortaya çıkmış ve daha önceki kaynak kitaplarda yer almamış yeni kavramları keyifli bir anlatımla tanımlamaya çalıştık. Güncel kavramları tanımlarken bu kavramların tarihsel gelişimine, hangi kavramlarla ilişkili olduğuna, daha önceden yapılan araştırmalara değinerek teorik altyapısını inceledik. Ayrıca kitapta yer alan kavramların ölçülebilir olmasına dikkat ettik. Daha önceden yayınladığımız Psikolojide Kullanılan Güncel Ölçme Araçları: 1-2-3 adlı kitabımızı inceleyerek bu kitapta yer alan kavramların ölçme araçlarını bulabilirsiniz. Sonuç olarak yaklaşık beş senelik bir çalışmanın ve azimli bir ekibin ürünü olan bu kitabın, güncel psikolojik kavramların anlaşılmasına yardımcı olacağını, yeni araştırmalar hakkında fikir vereceğini ve yapılacak araştırmaların teorik altyapısının tasarlanmasına katkı sağlayacağını umuyoruz.
Ahmet Alkayış Yapılan sınavlarda başarılı olan adaylar, sınavdan önceki süreçlerde öğrendikleri bilgiyi o esnada çok iyi kullananlardır. Başarılı olamayıp beklentisinin altında bir puan alan adaylarda, var olan bilgiyi sınav anında iyi kullanamayanlardır. Çünkü sınav anındaki aşırı gerginlik ve stres bilginin unutulmasına neden olur. Sınava hazırlanan adaylar arasındaki en temel farklardan biri de sınav anında bilgilerinin ne kadarını kullandıklarıdır. Öyleyse sınav sonucu her ne şekilde olursa olsun zeki veya başarısız bir insan yargısını ortaya çıkarmamalıdır. Sınavda elde edilen başarı, her şeyin başlangıcı; başarısızlık da bir mahvoluş, her şeyin sonu olarak görülmemelidir. Sınava hazırlık sürecinde önemli olan şey adayın kendini değerli görerek sınavdaki başarısızlığını bir yetersizlik gibi değerlendirmemesidir. Bütün bunlarla birlikte sınavlara hazırlanan ve sınava giren adayların kaygıları her geçen gün artmaktadır.
Sınav kaygısı sadece merkezî sınavlarla sınırlı değildir. Bazı kişiler için çoğu şey ya da her sınav ciddi bir kaygı ve korkudur. Örneğin bir yazılı sınav bile kişi için kaygı ve korkuya dönüşmüştür. Kaygı durumu, onun ders çalışıp çalışamamasına bağlı değildir. Sınav için gerekli bütün çalışmalar tamamlamasına rağmen sınavla ilgili olumsuz düşünceler kaygıyı baş edilemeyecek duruma getirmektedir. Bu nedenle başarıyı direkt etkileyen kaygıyla baş edebilmek için bazı stratejilerin bilinmesi ve uygulanması gerekir. Çünkü aşırı kaygı, sınav anında var olan bilginin kullanılmasına engel olur. Böylece aday, sınav anında zihinsel bir kilitlenmeyle karşı karşıya kalarak basit bir soruyu bile defalarca okumak zorunda kalmaktadır. Kısaca belirtmek gerekirse sınav kaygısıyla baş ederek ve kaygı yaratan düşüncelerden kurtularak olumsuz duygular frenlenmelidir. Sınav döneminde günlük çalışmaların engellenmemesi ve sınavda daha iyi bir başarı elde edilmesi için planlı ve programlı çalışılması gerekir. Ancak şunu da gözden kaçırmamak gerekir: Aslında sınav adayda kaygı yaratan bir durum değildir. Aday, sınavı gereğinden fazla gözünde büyüterek başarılı olamama duygusuyla kaygıyı ortaya çıkartmaktadır.
Ahmet Rıfat Kayış, Banu Yıldız, Ezgi Ekin Şahin, Hüseyin Öztürk, İlknur Yeniçeri, İsmail Yelpaze, Kerem Coşkun, Mehmet Sarıçalı, Meryem Demir Güdül, Osman Hatun, Özge Canoğulları, Sinan Okur, Şeydi Ahmet Satıcı, Tuba Aydın Güngör, Yalçın Kanbay, Zeynep Ayça Terzioğlu Bu kitabı okumaya başladığınıza göre psikolojiye karşı ilgi ve merakınız olduğunu düşünebiliriz. Psikoloji, insan olarak “ben”i açıklama gayretinde olması nedeniyle neredeyse herkesin ilgisini bir noktada çekmektedir. Kimi kendisini anlamak ister kimi hayat arkadaşını, patronunu kimi çocuğunu kimi de ebeveynlerini. Yani insanı, en başında da kendimizi anlama çabası, bizleri psikolojiyi öğrenmeye götürür. Anadolu’nun ünlü halk şairi Yunus Emre’nin sıklıkla kullandığımız dizeleri gibi “İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendini bilmezsen ya nice okumaktır”.
Ancak bu kendini bilmek, kendini öğrenmek, kendini keşfe çıkmak çoğu zaman bilimi kendi çıkarları doğrultusunda bir kazanca çevirenlerin elinde oyuncağa da dönüşebilmektedir. Nitekim psikolojiyi doğru anlayamamak, “Sen şimdi benim aklımdan geçenleri okuyor musun?” sorusunun da hedefi hâline gelmenize neden olabilir. “Ben de psikolojiyle ilgileniyorum.”, “Biz de psikolojiden anlarız, kişisel gelişim kitaplarına bayılırım.” gibi cümleler de bu alanda uzmanlaşacak olanların sık sık duyacağı şey­lerden birkaçı olacaktır. Peki, psikoloji gerçekten de her ilgisini çekenin birkaç kitap okuyarak uzmanlaşabileceği bir alan mıdır? Bu soruya içinizden “Hayır.” cevabını verdiğinizi tahmin edebiliyorum. Yine de psikolojiyi fazla popülerleştirip bilimden uzaklaştırmak da yalnızca bilim insanlarının eline bırakıp elitist bir şekle sokmak da aynı derecede tehlikeli olabilir. Çünkü bilim, insanlara ulaştıkça ve yaşamın içinde canlı bir organizma gibi gelişmeye devam ettikçe ancak faydalı olacaktır.
Psikoloji bilimi, asırlar önce filozofların insanı anlamaya yönelik sordukları sorulara verdikleri cevaplarla şekillenmiş ve ardından fizyolojik çalışmalar temelinde bir bilim olarak doğmuştur. Psikoloji, günümüze kadar hakkında yüzlerce kuram ve milyonlarca kavram yazılarak bugün hâlâ merakımızı canlı tutmaya devam etmektedir. Biz de bu Psikolojiye Giriş adlı bu kitapta, yüzyıllardır insan davranışlarını anlamaya yönelik çabaları literatürdeki yeni çalışmalarla birleştirerek sizin ilginize sunuyoruz.
Bahar Akoğlu Resim, çocuğun iç dünyasını anlamak ve ruhsal yaşamını yorumlayabilmek için en önemli araçlardan biridir. Sanatsal uygulamalar, çocuğun kendini ifade etmesini kolaylaştırırken bastırılan arzuların, çatışmaların da güvenli ve rahatlatıcı bir yoldan dışa vurumunu mümkün kılar. Bu kitap, çocuklarla çalışan uzmanların sanatın psikoterapilerdeki dışa vurumunu anlaması ve ebeveynlerin resim sayesinde çocuklarının iç dünyası hakkında farkındalık kazanması için hazırlanmıştır. Kitapta, çocuğun çizdiği resimlerde renklerin anlamı, beden uzuvlarının yorumlanması, duygusal öğelerin neler olduğu ve klinisyenlerin kullanabilecekleri test örneklerine yer verilmiştir. Çocuk resimlerinin klinik değerlendirmedeki yeri aktarılmış ve yolu psikoterapiden geçmiş onlarca çocuğun ruhsal dünyasına resim örnekleri ile ışık tutulmuştur. Bir çocuğun dünyasına dokunan herkesin bu kitaptan fayda görmesi umulmaktadır. Bu yolculuğa birlikte çıkmaya hazır mısınız?
Semih Tezelli Çocuklar sözel olarak aktaramadıklarını, gelişim düzeylerine ve bireysel özelliklerine uygun biçimde resimleri aracılığı ile aktarabilirler.
Bu resimler, çocukların çevrelerine ve kendilerine özgü nitelikler taşır.
Sadece çizgisel gelişimi değil, duygu ve düşünceleri de anlatır.
Çocukların iç dünyalarını daha açık görmemize yardımcı olur.
Resimlerle Çocuk Psikolojisi, çocuklar tarafından çizilen resimleri inceleyerek çocukları tanıma amacı taşır.
Kitabı okumayı tamamladığınızda çocuk resimlerine farklı bir pencereden bakacak, ne kadar açık bir ifade aracı olduğunu göreceksiniz.
Bir çocuk resminde buluşmak dileğiyle…
Yunus Ayyıldız Yaşlılık dönemi, bireyin fizyolojik, bedensel, zihinsel, sosyal kronolojik ve ekonomik açıdan birçok değişimin yaşandığı dönemdir. Yaşlanma, tüm canlılara özgü ortak yaşam dönemidir. Yaşlılık dönemi, insanın hayatının doğal bir evresidir. Yaşlılık, kayıp ve değişimlerin en yoğun olduğu gelişim dönemidir. Bu dönemde özellikle bakıma muhtaçlığın ortaya çıkması ile yaşlı bireyler yaşlı bakım kurumlarından yararlanmaktadır. Sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmelerle birlikte çekirdek aileye geçiş, kadının çalışması, yaşlıların artık daha fazla kurum altında bakılmasına sebep olmuştur. Yaşlılar, daha çok yalnızlıktan ve aileleri tarafından ihmal edilmelerinden dolayı huzurevi yaşamını seçmeye zorlanmaktadırlar. Yaşlanmaya, eşin ölümüne, azalan gelir, artan sağlık sorunları gibi yaşlılığın getirdiği gelişim görevlerine uyum gibi yaşlı bakım kurumlarına yatışı yapılan bireylerde bu kurumlara uyum sağlama da bir ge-lişim görevidir. Bu uyumu destekleyen uygulamalar (eğitimler) yaşlılarımızın daha kaliteli bir yaşama adım atmaları için gereklidir. Yaşlı bakım kurumuna yatışı yapılan yaşlıların uyum sağlama becerileri, bu becerileri geliştirmek için verilen eğitimin uyum sağlamayı kolaylaştırıp kolaylaştırmadığının incelenmesinin bu kurumlara yerleşen yaşlılarımız için önleyici bir görev üstleneceğini düşünüyoruz. Ayrıca yaşlı bakım kurumlarına uyum sürecini desteklemek için “Uyum Becerileri Psiko Eğitim Programı” (YUBP) öneriyoruz. Son olarak da bu eğitimin uyum becerilerini geliştirmeye katkılarını tartışıyoruz.
Cheri J. Meiners Çocukluk dönemi; öfke duygularını tanımak, onları ifade etmek ve onlarla başa çıkma becerilerini geliştirme yollarını öğrenmek için erken değildir. Bu güven verici ve destekleyici kitapta, çocuklar öfkeli hissetmenin normal olduğunu ama sözlerle ya da davranışlarla birine zarar vermenin doğru olmadığını öğreniyor; kendilerini sakinleştirme, yardım alma, konuşma 've dinleme, özür dileme, sabırlı olma ve başkalarına karşı pozitif olma' yeteneklerini keşfediyor. Kitapta yetişkinler için tartışma soruları, etkinlikler, oyunlar ve öfke kontrolü yeteneklerini güçlendirecek önemli ipuçlarını içeren özel bir bölüm de bulunmaktadır.
Gülriz Akaroğlu Bebeklikten yetiskinlige giden 0-18 yas çocukluk dönemi; çocukların bütünsel gelisimini sekillendirmede ve gelecek için temel olusturmada kritik bir süreçtir. Bebeklikten itibaren yaratıcılıgı temel alan sanat etkinlikleri çocukların fiziksel, bilissel, sosyo-duygusal gelisimini bir bütün olarak destekler ve gelistirir. Müzik, dans, drama, görsel sanatlar, çocuk edebiyatı gibi sanat dalları; sosyal beceri gelistirme, yardımlasma, paylasma, empati kurma, duygu düzenleme, duygu durum kontrolü, özdenetim, kurallara uyma, yönergelere uyma, dikkat, odaklanma gibi pek çok alanda gelisim saglamaktadır. Bu kitap; basta çocuk gelisimi olmak üzere, resim ve müzik gibi farklı disiplin alanlarında çalısan akademisyenlerin arastırmaları sonucu olusmustur. Sanat egitiminde yaratıcılık, görsel kültürün önemi, çocugun çizgisel gelisim basamakları, Sanat egitiminde görsel algı, sanat egitimi baglamında yaratıcılık ve Rudol Steıner-Waldorf yaklasımı, görsel sanatlar egitiminde farklı malzeme kullanımının egitim sürecine katkıları, uygarlık tarihi dersine yönelik materyal gelistirmede gezi gözlem yönteminin etkileri, çocuk ve müzik egitimi, okulöncesi müzik egitiminde etkili ögrenme ve örnek etkinlikler, çocuk edebiyatı, drama egitimi ve özel gereksinimli çocuklarda sanatın egitimdeki yerini anlamak açısından önem tasımaktadır. Ailelere ve egitimcilere katkı saglaması dilegiyle...
Ali Engin Uygur - Hilal Bebek - Resimleyen: Nur Yılmaz Değişim Ajandası bir akıl verme, nasihat etme ya da gaza getirme ajandası değildir. Psikoterapi hiç değildir! Fakat biz bu ajandayı hazırlarken psikoloji biliminin ve psikoterapi kuramlarının temel bilgilerini baz aldık. Özellikle Bilişsel Davranışçı Terapiler, Duygu Odaklı Terapi, Pozitif Psikoloji ve Mindfulness gibi ekollerin ekseninde hareket ederek sizi teorik bilgiye boğmadan akıl yürütme ve duygu düzenleme becerilerinize katkıda bulunmayı ve psikolojik esneklik düzeyinizi arttırmayı amaçladık.
Ortaöğretimden üniversiteye kadar hangi gruptan olursa olsun, sınavla haşır neşir olan öğrencilerin yararlanabileceği Değişim Ajandası’nı yıl boyunca kullanabileceğiniz şekilde dizayn ettik. Temel amacımız sınav ve performans süreçlerinde kaygı duyan öğrencilere rehberlik ve destek sağlamak olsa da bu ajanda içerisinde düşünceleri, davranışları ve duyguları düzenleme becerilerini geliştirmeye yönelik birçok egzersiz var.
Bu ajandayla çalışırken “endişeyi azaltma” kadar “endişeyi faydalı hâle getirme” ve “en dişeye toleransı arttırma” becerilerinizi de geliştirebileceksiniz. Dolayısıyla Değişim A jandası’nda sorunların nedenlerini keşfedebileceğiniz, iç ve dış dünyanızdaki olumsuz duyguları harekete geçiren unsurları fark edeceğini z ve bunların nasıl düzenlenebileceği ile ilgili uygun stratejiler geliştirebileceğiniz bölümler bulacaksınız. Haydi, siz de kendinize güveninizi arttırmak ve gerçek potansiyelinizi açığa çıkarmaya odaklanmak için bizimle gelin!
Selma H. Fraiberg Kitap, 1950’lerin sonunda okuyucu ile buluşmuş ve üzerinden 60 yıl geçmiş olmasına karşın çağını yakalıyor. Kitabın en büyük katkısı düşünme biçiminin şekillenmesinde dilin belirleyiciliği rolünü vurgulaması; kendi çağının ötesine geçip dil öncesi dönemin sır ve sınırlarının belirlenmesinin bir terapist için ne kadar kıymetli olduğuna işaret etmesidir. Kitap, olguların öğreticiliğini hikâyelerin gölgesinden çıkartması; alt metni okuyabilmenin kuramsal bakış açısına sahip olmak ve birkaç kuramı sentezlemek olduğunu vurgulaması açısından bir başyapıttır. Bu açıdan sadece ailelere değil, uzmanlara da farklı bir bakış açısı getirecektir.
Sevim Karaoğlu This book is for those who have often wondered what social-emotional learning and development (SELD) practice can offer in early years. It explores important findings behind the practices and policies in ECE to help professionals and students develop a fuller understanding of the children with whom they work.
This book created from PhD thesis that examines the pre-school teachers' beliefs in Turkey about SELD in children's freely chosen and planned play activities by using video recordings and interviews with the teachers. Beginning with psychological and pedagogical perspectives, this research considers the pedagogical theories, which are underpinned by psychological aspects of play. This multiple case study explored the understandings of four teachers from two different schools in different cities in Turkey. The data was collected twice in one academic year through videotapes and interviews, once at the beginning of term and once at the end of term, to understand how social and emotional development (SED) in the curriculum is implemented in practice. Challenges of understanding, challenges of playful pedagogy and challenges of planning and curriculum, and finally challenges of assessment and teachers' roles were discovered and discussed in the relevant literature.
Kate Swenson Bu, hataların ve zaferlerin -değişen hayallerin ve acı veren umudun- hikâyesidir.
“Bu kitabın ilk bölümlerini okuyup bunun acıklı bir hikâye olduğunu düşünebilirsiniz. Lütfen okumaya devam edin. Öyle olmadığını göreceksiniz.
Ayrıca bunun otizmli bir çocuk hakkında bir hikâye olduğunu da düşünebilirsiniz. Ve evet, Cooper kesinlikle başrolde olsa da bu, aynı zamanda bir anne olarak benim tahmin edilemez bir yolda, yolumu bulmamın hikâyesidir.
Sonunda, tam olarak kim olmam gerektiğini keşfetmemle ilgilidir.
Ve bunların hepsini oğluma borçluyum.” Kate Swenson
Bu hikâye;
• bir evliliğin,
• kardeşliğin,
• otizmli oğluna bu dünyada ses olmaya çalışan bir annenin yorulmadan yeni yollar bulurken değişen savunuculuk perspektifinin hikâyesidir.

Mehmet Eskin Bu kitapta, her bireyin günlük yaşamda karşılaşılabileceği sorunların çözümünde kullanabileceği yöntem ve stratejiler aktarılmaktadır. Kitapta önerilen yöntem ve stratejilerin, ancak bireyin sorunlarını çözmeye yönelik motivasyonunu ile uygulamaya daha etkili bir şekilde geçirilebileceği hatırlatılmaktadır.
Pooky Knightsmith “Bu muhteşem kitap ailelerin çocuklarına verebileceği harika bir kaynak.”
-Vicki Shotbolt, Parent Zone CEO

“Bu kitap, hayat acımasız olduğunda ona tahammül etmekte zorlananlar için mükemmel bir destek programı.”
-Julia Skinner, Emekli Öğretmen

Özellikle 8-12 yaş arasındaki çocukların daha fazla yararlanabileceği bu kitap, ruh sağlığı uzmanlarının da çocuklarla psikolojik danışmada kullanabileceği harika etkinlikler içermektedir.
Psk. Dan. Dr. Nilüfer Koçtürk

Yaratıcı etkinliklerle ve sorunlarla başa çıkma stratejileri ile dolu bu günlük ve boyama kitabı, baş etmesi zor duygu ve düşüncelerle karşı karşıya kaldığımızda size harika bir arkadaş olacaktır.
Bu kitap, günlük yaşamda stres altında olduğunuz, kaygı hissettiğiniz ya da biraz rahatlamaya ihtiyaç duyduğunuz zamanlarda duygularınızı ifade etmenize olanak sağlar.
Boyayarak, günlük tutarak ve çizimler yaparak kişiselleştirebileceğiniz bu kitap, ilham veren şiirler ve pratik tavsiyelerle öfke ve kaygı gibi zor duygularla baş etmenize yardımcı olacak sağlıklı yollar sunar.
Amine Nur Arıkan, Bilgin Kıray Vural, Durmuş Aslan, Elif Naz Altaş, Emel Arslan, Gökçe Hafızoğlu, Hilal Aydın, Kızbes Meral Kılıç, Meltem Emen Parlatan, Merve Temel, Müdriye Yıldız Bıçakcı, Neşe Mercan, Nida Kılınç, Nuran Akça, Özlem Körükçü, Reyhan Doğan, Sühendan Er, Şehnaz Ceylan, Tuba Özgül, Zeynep Apaydın Demirci Bu kitap, sosyal duygusal öğrenmeye yönelik edinilen birçok teorik bilginin, uygulamanın, deneyimin, emeğin ve özverinin bir ürünüdür. Bu kitapta, sosyal duygusal öğrenme becerilerinin neler olduğu ve nasıl kazanıldığı anlatılırken uygulamaya yönelik etkinlik örneklerine de yer verilmeye çalışılmıştır. Bu çerçevede kitapta; sosyal duygusal öğrenmeye giriş, sosyal duygusal öğrenmenin nörolojik temelleri, öz farkındalık, sosyal farkındalık, öz yönetim, ilişki kurma becerileri, sorumlu karar verme, sosyal duygusal öğrenme programları, sosyal duygusal öğrenmenin gelişim alanları ile ilişkisi ve bilinçli farkındalık konuları olmak üzere 10 bölüm bulunmaktadır.
Kitabın; yetişkinlere, eğitimcilere, özellikle çocuk gelişimi ve okul öncesi eğitimi öğrencilerine, öğretmenlerine ve çocukla ilgilenen herkese rehberlik etmesi açısından yararlı ve etkili bir kaynak olduğu düşünülmektedir. Tüm okurlarına katkı sağlaması dileğiyle...
Martha Davis - Elizabeth Robbins Eshelman - Matthew McKay Elinizdeki “Gevşeyin ve Stresten Kurtulun” adlı bu kitap, ilk defa 1980 yılında yayınlandığında bu alanda bir çığır açtı çünkü kocaman bir sorun yumağı hâline gelmeye başlayan bir dünyada bedenimizi ve ruhumuzu sakinleştirmek üzere kullanılabilecek birçok tekniği tane tane ve tüm ayrıntılarıyla anlatan ilk kitaptı. Bugün ise elinizdeki 6.basımı ile bu rehber, birçok ruh sağlığı uzmanı ve onların danışanları tarafından büyük bir saygı görmekte. Bunun en önemli nedenlerinden biri ise koşturmaca içindeki gündelik yaşam tempomuza kolaylıkla dâhil edebileceğimiz birçok farklı strateji ile yaşadığımız stresi azaltmak için pratik bir kaynak olması.
Bu rehberin Türkçe'ye çevrilen en son basımı, en son yapılan bilimsel çalışmalara dayanan oldukça etkili gevşeme yöntemlerinin yanı sıra aşamalı gevşeme, otojenik egzersizler, kendi kendine telkin, görselleştirme, farkındalık ve kabul terapisi gibi güncel birçok farklı tedavi yöntemini de içeriyor.
İlk bölümde kişisel stresinizin tetikleyicilerini, stres belirtilerini ve de stresinizi azaltmak için nasıl bir kişisel planlama yapacağınızı göreceksiniz. Her bir bölüm önce gevşemek ve stresinizi azaltmak için kullanabileceğiniz farklı bir yöntemi tanıtıyor; ardından o yöntemin nasıl çalıştığını anlatıyor. En sonunda da o yöntemi, stres altındayken hemen uygulamanızı kolaylaştıracak bir dizi egzersiz yer alıyor. Nihayetinde bu kitapla, stresi azaltmanıza ve daha huzurlu bir yaşam sürdürmenize yardımcı olabilecek kapsamlı bir kaynağa ve rehbere kavuşmuş olacaksınız.
Velittin Kalınkara Yaşlı dünyamız, demografik olarak da yaşlanmaya başlamıştır. Her ne kadar yaşlanma olgusu çoğunlukla gelişmiş ülkelerin sorunu olarak kabul edilse de artık gelişmiş ülkeler kadar gelişmekte olan ülkelerin de önemle üzerinde durması gereken bir konudur. Yirminci yüzyılın başlarından itibaren sanayileşme etkisi ile sağlık koşullarının iyileşmesi, doğurganlığın azalması ve yaşam kalitesinin yükselmesi sonucu yaşlı sayı ve oranında önemli artışlar olmuştur. Bu artış; aile ve toplum yaşamında hızlı ve önemli değişmelere neden olmuş, toplumsal kurumları, davranış ve değerleri değiştirmiş, yaşlının statüsünü ve fonksiyonlarını etkilemiştir. Bu süreçte aile yapısı ve toplumsal yapı değişirken ailenin ve kurumların hazır oluş durumları aynı yönde değişmemiştir. Yaşam koşullarının iyileşmesi uzun yaşamayı sağlarken uzun yaşamanın getirdiği ekonomik, toplumsal ve sağlıkla ilgili sorunlar genellikle göz ardı edilmiştir.
Bu kitap, bireylerin yaşlılık konusunda temel bilgilerle donanmaları ve sorunların çözümüne yönelik tavır geliştirmelerinde yararlı olacaktır. Özellikle sağlık ve sosyal alanlarda çalışan akademisyenler, alanda öğrenim gören öğrenciler ve konuya ilgi duyanlar için kaynak kitap olma özelliği taşımaktadır.
Mahsum Avcı, Taşkın Yıldırım Dünyada giderek artan savaşlar, anlık ortaya çıkan pandemik hastalıklar ve afetler, ani ve şiddet içeren ölümlere neden olmaktadır. Bir yandan ani ve şiddet içeren kayıplar diğer yandan kaybedilenin tutulmamış yası, insan yaşamını travmatize etmektedir. Bu kaçınılmaz son, beraberinde bireyin, hem kendi ölümlülüğüne karşı olan tepkisiyle hem de sevdiği bir yakınını kaybetmesiyle oluşan ruhsal bir acı getirmektedir. Kayıp yaşayan kişi, bu acının ortadan kalkmasını ve kendisini yeniden hayata adapte etmeyi ister. Ancak kaybedilenin duygusal varlığı bireyin zihninde durmakta, kaybedilenle yeni ve daha gerçekçi bir ilişki geliştirmesini zorunlu kılmaktadır. Bu durum, kaybedilene ilişkin bir yas sürecinin başladığını göstermektedir. Çünkü sevilen birinin kaybedilmesi, sadece o kişinin kaybedilmesi ile sonuçlanmaz, kaybedilenin bireydeki tamamlayıcı uzantısı olan parçanın ve bu parçayla yakından bağlantılı olan ruhsal durumun iyi olma hâli de kaybedilir.
Yas, kayıp sonrası sevilen birinin ölümüne; duygusal, fizyolojik, psikolojik ve sosyal boyutuyla gösterilen tepkidir. Travmatik yas ise kaybın aniden ve beklenmedik bir şekilde yaşanmasıyla (örnek: intihar, kaza, kalp krizi), bireyin kayba sürekli maruz kalmasıyla (örnek: yakının kronik bir hastalık olayı) veya vahşet içeren bir ölüm sonrası verilen tepki olarak tanımlanabilir. Travmatik yasın, bireylerde ölümü yadsıma, ölüme ve ölen kişiye olan öfke, tekrarlayan ruhsal acılar, kaybedilenin özlenmesi, kaybedilenle ilgili rahatsız edici düşünceler ortaya çıkmasına neden olduğu vurgulanmaktadır. Dolayısıyla bu kaynak, travmatik yaslı bireylerin ruhsal süreçlerini bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmek ve yaşanılan travmatik kayıpların sonrasında oluşan tepkiyi dinamik odaklı bir formatta anlamlandırmaya yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır.
Susan S. Hendrick Disiplinlerarası bir alan olan yakın ilişkiler; son yirmi yılda ortaya çıkmış ve ilişkisel kuramla iletişim, insan gelişimi ve aile çalışmaları, sosyoloji, klinik psikoloji, danışma psikolojisi, gelişim psikolojisi ve sosyal psikolojisi gibi alanlardaki araştırmacılar için kapsayıcı bir çerçeve sağlamıştır. Bu disiplinlerarası alan, romantik ortaklar, aile üyeleri ve arkadaşlarla değişik bir dizi yakın ve özel ilişkiyi incelemektedir. Yakın İlişkiler Psikolojisi kitabı, yenilikçi bir biçimde bu yazın üzerine yapılanmak üzere tasarlanmıştır. Bu amaçla, bölümler örnek işlevi gören öyküler çevresinde geliştirilmiş, sonra da örnekleri açıklamak ve daha da zenginleştirmek için kuram ve araştırmalardan yararlanılmıştır. Sırasıyla öyküler, araştırma kuramlarından bazılarını açıklamakta ve özetlemektedir. Böylece, onları okuyucuları için daha canlı hâle getirmektedir. Öyküleri herkes sever!
Marjorie V. Fields, Patricia A. Meritt, Deborah M. Fields Çocukların; mutlu, sorumluluk sahibi ve üretici bireyler olmalarına yardımcı olmak için davranış sorunlarının nedenlerini ele almayı hedefleyen olumlu yaklaşımlar.
Bu kitap, rehberlik ve disiplin kavramlarını, erken çocukluk eğitimi alanında çalışan eğitimcilere mevcut en iyi uygulamaları sunmak amacıyla çocuk gelişimi, gelişime uygun uygulamalar ve yapılandırmacı eğitim çerçevesinde ele almaktadır. Yazarlar, çeşitli yaklaşımları tarafsız bir şekilde sunmak yerine küçük çocuklar için neyin en iyi olduğuna odaklanarak ceza ya da davranış değiştirmede zorlayıcı yaklaşımları kullanan yetişkinlere, çocukların ahlaki gelişimlerine etkili bir şekilde nasıl yardımcı olmaları gerektiğini vurgulamaktadırlar. Kitapta üç ila sekiz yaş arasındaki çocuklar için rehberliğin önemi üzerinde durulmaktadır.
Kitabın bu baskısında; yeni tablo ve şekiller, özenle hazırlanmış belgeler ve ilkelere yönelik açıklamalar ile okul öncesi ve ilkokul seviyesine yönelik daha dengeli örnekler yer almaktadır.
Bircan Kırlangıç Şimşek İnsan, en yetenekli canlı olduğunu sürekli hissetme ihtiyacındadır. Çünkü ancak bir gerçekliğe hayat verdiği, bir düşünce ya da duygu ürünü ortaya koyabildiği yani yaratıcılığını kullandığı zaman varlık bilincine ulaşır. Yaşam boyu kaygılar, yasak ve kurallarla karşılaşıyor, sayısız sınırlayıcı deneyimden geçiyoruz. Bircan Kırlangıç Şimşek, bu kitabında sunulanla yetinmemeyi, soru sormayı, sınırları aşmayı ve başkalarından farklı olma durumunu, gereç ne olursa olsun özgün bir dille, düşünceyle ve en yüksek estetik ölçütlerle ifade edebilmeyi öneriyor. Asıl önemlisi yaratma cesaret ve girişiminin insanı nasıl özgürleştirdiğini anlatıyor. Ona göre yaratıcılık bir cevherdir, insanın içinde durur ve işlenmeden ortaya çıkmaz. Kimse kendi cevherini işleyip parlatmadan da özgür olamaz. Yaratıcılık, yaşama bilinci, içsel özgürlük ve kişisel devrim üzerine yol açıcı bir çalışma.
İnci Aral

Yaratıcılık ve özgürlük birbirlerinin vazgeçilmez bileşenleri. Yaratıcılık özgürlüğün, özgürlük de yaratıcılığın ön koşulu. Ancak “fark yarattığınızda”, eski sorulara yeni yanıtlar bulduğunuzda farklılaşır, özgürleşir, bireyselleşirsiniz. Sürüden ayrılmayı, gerektiğinde ayrı düşmeyi göze aldığınızda özerkleşebilirsiniz. Özgürleştikçe de yaratıcılığınız gelişir gün be gün. Çünkü duygularınızı, düşüncelerinizi ve davranışlarınızı özgür kıldığınızda, kendinizi doğal akışa bırakıverdiğinizde ortaya çıkan gizil gücünüzdür yaratıcılığınız. Zincirlerin, sınırların, kuralların baskısını üzerinden kaldırdığınızda filizlenir. Merakla, sorgulayıcı çocuk gözlerle bakarken dünyaya, gelişir, büyür. Daha önce sorulmamış soruları sorduğunuzda, söylenmemişleri söylediğinizde meyveye durur. Sevgili Bircan meyveye duracağınız zamanlar için yazmış kitabını. Ürün vermek isteyenler için dölleyici bir esinti sunuyor size fısıldadıklarıyla...
Prof. Dr. Süheyla Ünal
Asuman Bolkan İçimizdeki gizil gücü harekete geçirerek gerçeği algılamada daha etkili olma, kendimizi, başkalarını ve doğayı olduğu gibi kabul edebilme, kendiliğindenlik, sadelik ve doğallıkla (Maslow, 1970) yaşam becerileri sürecindeki kendini gerçekleştirme yolculuğuna çıktığımız bu kitapa;
Grup etkileşiminin oluşmasına katkı sağlayan ve kendini, duygularını tanıma ile bireyde farkındalık kazandıran psikodrama ısınma oyunları, grupla psikolojik danışma etkinlikleri ve alıştırmaları uygulanmıştır. Ayrıca bununla birlikte imajinasyon gevşeme egzersizleri meditasyon, rol oynama, davranışsal model alma, kendini geliştirme alıştırmaları, ayna, boş sandalye, kendi kendini pekiştirme ve bunun gibi çeşitli teknikler de kullanılmıştır.
Kişinin özellikle kendini tanıma ve yaşam becerilerini geliştirebilmesi ile kendini gerçekleştirebilme düzeyini artıcı nitelikte içeriklere yer verilmiştir. Bu aşamada boşanmış kadınların kendilerine ve çevrelerine karşı olumlu tutum sağlayacak etkili iletişim, uzlaşma ve problem çözme becerileri konuları dikkate alınmıştır. Ayrıca günümüzün en temel sorunlarından birisi olan stres ve yaşamla baş etmek, girişkenlik becerisinin geliştirilmesi ile sağlıklı kararlar alabilmek, yaratıcı, üretken davranışlar geliştirebilmeye katkı sunmak amaçlanmıştır. Duyguların yaşamımızdaki önemi, yaratıcı irade ile kimlik kazanmak, hak ve özgürlüklerle birlikte öz saygı ve öz güven çalışılmıştır. Ardından 'şimdi ve burada' farkındalığının arttırılması ile her bireyin bağımsız ve güçlü bir iradeye sahip olarak geleceğini yeniden planlayarak bireyselliğini kazanma olanağı verilerek yolculuk tamamlanmıştır.
John W. Santrock Bir bireyi yönlendiren nedir? Gelecek vadeden özellikleri olması, şiddet içerikli hareketlerde bulunması ya da yoksunluk ya da travmayı zengin edebî bir ürüne dönüştürmesi mi? Eğer insanların niçin oldukları durumda bulunduklarını merak ediyorsanız, bu kitapta keşfedeceğimiz asıl soruyu kendinize sormuş olmalısınız. Bu kitap; insan gelişiminin, kendinizin ve insan türünün herhangi bir üyesinin gelişiminin yolculuğuna açılan bir penceredir.
Her birimiz; kısmen herkesle benzer şekilde, kısmen bazılarına benzer şekilde ve kısmen de hiç kimseye benzemeyecek şekilde gelişiriz. Genellikle bireylerin eşsiz ve benzersiz oluşuna dikkat ederiz, fakat hepimiz bazı ortak yörüngelerde yol alırız. Her birimiz, yaklaşık olarak bir yılda yürür; küçük bir çocukken hayali oyunlar oynar ve gençken çok daha bağımsız oluruz. Her birimiz, eğer yeteri kadar uzun yaşarsak, işitme problemi yaşarız, aile üyelerinin ve arkadaşlarımızın ölümünü görürüz. Bu, bizim gelişimimizin genel seyri; bebek, anne rahmine düştüğünde başlayan ve tüm insan yaşamı boyunca devam eden değişme örüntüsüdür.
Yaşam boyu gelişimi incelemek sizlere nasıl bir yarar sağlayabilir? Bundan nasıl yararlanabilirsiniz? Belki de siz bir ebeveyn ya da öğretmensiniz ya da olacaksınız. Eğer öyleyse, çocuklar için olan sorumluluğunuz sizin günlük yaşamınızın bir parçasıdır ya da parçası olacaktır. Onlar hakkında ne kadar çok şey öğrenirseniz, onlarla o kadar iyi ilgilenirsiniz. Bu kitabı okuyarak bebek, çocuk, ergen veya bir genç erişkin olarak kendi geçmişiniz hakkında farkındalık kazanabilirsiniz. Yaşam boyu gelişim alanının ilginç olduğu ve kim olduğumuz, nasıl bu şekilde geliştiğimiz ve gelecekte nerede olacağımız hakkında bilgiler edinebilirsiniz.
Gelişim incelenirken yaşam boyu gelişim, döllenmeden başlayarak yaşamın sona erdiği (en azından bizim bildiğimiz hayatın) zamana kadar ele alınmaktadır.
Siz kendinizi bir bebek, bir çocuk ve bir ergen olarak göreceksiniz ve bu bilgiler, o yılların bugünkü gibi bir birey olmanızı nasıl etkilediğini düşünmenizi sağlayacak. Ayrıca kendinizi genç yetişkin, orta-yaşlı yetişkin ve yaşlı bir yetişkin olarak da göreceksiniz ve bugünkü deneyimlerinizin sizin yetişkinliğinizin geri kalanını nasıl etkileyeceği hakkında düşünmeye güdülenmiş olacaksınız.

Ahmet Erdem, Aslı Kartol, Bahadır Turan, Eda Ay, Hakan Kırbaş, Hakan Öğütlü, Hanife Kocakaya, Hatice Harmancı, Kasım Karaca, Nuray Savaş, Nurgül Karakurt, Önder Karadeniz, Seher Akdeniz, Selim Gündoğan, Sümeyye Ulaş, Şefika Erdem, Yavuz Koşan, Zehra Topal, Zeynep Karaman Özlü Bireyin doğum öncesinden ölümüne kadar geçen yaşam serüveni içerisinde göstermiş olduğu gelişim süreçleri ve bu gelişim süreçlerinde karşılaşılan olası olumsuzluklara bağlı olarak ortaya çıkan davranış ve uyum problemleri bu eserde neden-sonuç perspektifi ve önleme-müdahale yaklaşımları bağlamında ele alınmıştır. Bu anlamda "psikopatoloji" olarak tanımlanan normal dışı davranışın biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörler başta olmak üzere ana belirleyicileri, bu eserde disiplinler arası bir yaklaşımla ele alınmıştır.
Elinizdeki eser ile yaşamı; bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve yaşlılık olmak üzere tüm evreleri, bu evrelerin her birinde geçirilen ortak yaşam süreçleri ve olası travmatik durumlar bağlamında ele alarak psikolojik problemlerin ve rahatsızlıkların doğası anlaşılır bir dille ifade edilmeye çalışılmıştır. Bu bağlamda hemen her bölümde kaçınılmaz bir şekilde Psikiyatrik Rahatsızlıkların Tanılaması El Kitabı olarak adlandırılan DSM-5 tanı ölçütlerini tartışmaya yer vermeyecek bir şekilde okuyucunun dikkatine sunarak ilgili problemin doğası, epidemiyolojisi, yaşam süreçleri üzerindeki etkileri ve olası müdahale-tedavi seçenekleri geniş bir perspektiften açıklanmıştır.
Bu yönüyle kitap; özellikle ruh sağlığı uzmanları, Psikoloji, Psikiyatri, Psikolojik Danışmanlık vb. bilim alanındaki uzmanlar ile ilgili lisans ve lisansüstü öğrenciler başta olmak üzere insan davranışına ve uyum sorunlarının doğasına ilgi duyan herkesin istifade edebileceği bir eser niteliği taşımaktadır.
Robert S. Feldman Yaşam boyu gelişim alanına hoş geldiniz! Bu alan, sizinle, ailenizle, sizden önceki insanlarla ve sonrasında sizin ayak izlerinizi takip edebilecek insanlarla ilgilidir. Bu, sizin genetik mirasınız ve içinde büyüdüğünüz dünyayla ilgilidir.
Bu kitap, insan gelişimi alanına geniş bir genel bakış sağlar. Döllenmeden ölüme kadar insan yaşamının tüm alanını kapsar. Bölümler, temel kuramları ve araştırma bulgularını içererek ve aynı zamanda laboratuvar dışındaki mevcut uygulamalara değinerek alana geniş ve kapsamlı bir giriş sağlar. Kitap; doğum öncesi dönem, bebeklik, okul öncesi, orta çocukluk, ergenlik, erken ve orta yetişkinlik ve geç yetişkinliği kapsayan yaşamı kronolojik olarak kapsar. Bu dönemler içerisinde fiziksel, bilişsel, sosyal ve kişilik gelişimine odaklanır.
Her bölüm, geleneksel yaşam boyu gelişim kitaplarından farklı bir biçimde her bir kronolojik dönem içindeki fiziksel, bilişsel, sosyal ve kişilik alanlarını kapsamlı bir biçimde açıklar. Bölümler, bölümün kapsadığı yaş dönemini temsil eden bir kişi hakkında ilgi çekici bir hikâye ile başlar ve bölüm, o kişiye yeniden odaklanarak ve gelişim alanlarını birbirine bağlayarak sona erer.
Kitap ayrıca insan gelişiminin geniş içeriğine odaklanarak kuram, araştırma ve uygulamaları ortaya koyar. Buna ek olarak alanın detaylı bir tarihsel kaydını sunmaya çalışmak yerine “burada ve şimdi”ye odaklanır. Ancak alanı şu anda bulunduğu hâliyle ve geliştiği yönleri tanımlamaya yönelik bir görüşle uygun olan yerlerde geçmişten yararlanır. Benzer biçimde, klasik çalışmalar değerlendirilirken vurgu, daha çok güncel araştırmaların bulgularına ve sonuçlarına yapılmaktadır.
Kitap, kullanıcı dostu olacak şekilde tasarlanmıştır. Böyle kitaplar, doğrudan ve konuşma diliyle yazıldığında yazar ve öğrenci arasındaki diyaloğu mümkün olduğunca arttırır. Metinler, her düzeyde ilgi ve motivasyondan öğrenciler tarafından kendi başına anlaşılır ve öğrenilebilir. Bu amaçla materyale hâkim olmayı ve eleştirel düşünmeyi teşvik eden çeşitli pedagojik özellikler içerir. Kitapta bu özellikler her bölümde şu alt başlıklarda verilmiştir: bölüm girişleri, modüle giriş hikâyesi, öğrenme hedefleri, araştırmadan uygulamaya, kültürel boyutlar, yaşamınızdaki gelişim, gözden geçir, test et ve uygula.
Alana ve okuyuculara katkı sağlaması temennisi ile…
Abdulkadir Haktanır, Betül Gökçen Doğan Laçin, Çağla Karademir, F. Zehra Ünlü Kaynakçı, Gökçen Aydın, Hasan Sarıcı, Naciye Güven, Okan Bilgin, Sedef Ünsal Seydooğulları, Süleyman Akçıl, Zeynep Akkuş Çutuk Çok boyutlu bir süreç olan insan gelişimi, alan uzmanları tarafından dönemler hâlinde ele alınarak incelenir. Her dönem içinde birey; fiziksel, sosyal, bilişsel ve duygusal yönden bir bütün olarak gelişim gösterir. Bu kitapta, doğum öncesinden yaşlılığa kadar olan insan gelişimi her dönemin kendine özgü uyum sorunları çerçevesinde ele alınmıştır. Bu kapsamda ilk olarak uyum-uyumsuzluk kavramlarına değinilmiş, sonrasında ise insan gelişiminin tüm dönemleri ayrı ayrı incelenmiştir. Dönemler incelenirken öncelikle farklı alanlarda bireyin gösterdiği gelişim süreçlerinden kısaca bahsedilmiş, ardından bireyin o dönem içinde yaşayabileceği uyum sorunları ele alınmıştır. Son olarak her döneme özgü yaşanabilecek uyum sorunlarına yönelik çözüm önerileri getirilmeye çalışılmıştır.
Alana katkı sağlaması dileğiyle...
Bilge Sulak Akyüz, Birsen Şahan, Çiğdem Demir Çelebi, Elif Ulu Ercan, Emine Feyza Aktaş, Erdal Baştemur, Gökçe Sancak Aydın, Haktan Demircioğlu, Hatice Epli, Hülya Tercan, Mustafa Alperen Kurşuncu, Nur Demirbaş Çelik, Osman Zorbaz, Ömer Karaman, Selen Demirtaş Zorbaz, Semra Uçar, Şule Baştemur, Zerrin Bölükbaşı Macit Birey; sürekli gelişen, çevresini etkileyen, çevreden etkilenen ve değişen bir varlıktır. Bireyin bu gelişim ve değişim süreci de beraberinde uyum sorunlarını getirebilmektedir. Bireyin kendisiyle, başkalarıyla, toplumla yaşadığı olası uyumsuzlukları anlamak, uyumu arttırmaya yönelik çalışmalar yapmak için uyumun ve uyumsuzluğun ne olduğu, hangi tür uyum sorunlarının bulunduğu, uyum sorunlarını etkileyen faktörlerin neler olduğu ve uyum problemlerini önleme ve müdahale etmede neler yapılabileceğinin bilinmesi gerekmektedir. Bu sebeple, doğumdan ölüme kadar bireyin tüm gelişim dönemlerini ve yaşayabileceği olası uyum problemlerini tüm boyutlarıyla ele alan bu kitap, alanda çalışan uzmanlar ve öğrenciler için bir kaynak niteliğindedir.
Richard G. Erskine Pek çoğumuz çocukken ebeveynlerden ve bakımverenlerden gelen komutlara karşı kendimizi korumak için bazı kararlar aldık, daha sonraki yaşantılarla da bu kararlar güçlendi ve bizler hiç farkına varmadan hayatlarımızı yönetmeye başladı. Yıllar sona bile bizler birer yetişkin olarak hayatımızı sürdürürken, aslında çocukken aldığımız o büyük kararlarla yaşamın içinde olduğumuzu fark edemiyoruz.
Geçmişte kalmış bazı yaşantılar, bitirilmemiş işler farkındalığımızın dışında bizi yönetmeye devam eder. Geçmişte kalmış bu yaşantıların etkisinden kendimizi kurtarır ve bitirilmemiş işleri çözümlersek özerk olarak hareket etme şansını yakalayabiliriz. Ulaşılacak çok derin farkındalıklarla içgörümüz gelişir. Yeniden bir karar verirsek, hayatımızı yeniden şekillendirme ve bugünkü koşullara göre düzenleme şansını yakalayabiliriz. İşte o zaman geçmişte yaşananları, bugünkü koşulların analizi ile değerlendirip bugün kullanabileceğimiz deneyimlere dönüştürme şansını yaklarız.
Bu kitap, bizlere hayatımızı etkileyen çocukluk kararlarına ve yaşam kurgularımıza bakma şansını sunuyor. 13 farklı yazarın farklı teorik sunumları ve 13 farklı vaka ile yaşam senaryonuzun nasıl oluştuğuna ilişkin izleri bu kitapta bulabilirsiniz.
Yaşamınızın derinliklerini keşfetme serüvenini yaşayabilmenizi ve mutlu ve güzel bir hayat sürdürmenizi dilerim.
Binnaz Kıran, Fatoş Bulut Ateş, Ferah Çekici, Filiz Yurtal, İnanç Eti, İsmail Sanberk, Leyla Ercan, M. Sencer Bulut Özsezer, Metehan Çelik, Oğuzhan Kırdök, Zeynep Aydın Sünbül, Zülal Erkan İnsan, dünyaya geldiği andan itibaren yaşamının sonuna kadar, sürekli değişir ve gelişir. Bu değişim ve gelişimin bir kısmı kişiye özgüdür, bir kısmı da diğer İnsanlarla ortak olan biyolojik ve psikolojik mirastan kaynaklanır. Bu kitapta gelişim konuları; doğum öncesi ve doğum, bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik, yaşlılık ve ölüm gibi İnsanın geçtiği ortak gelişim aşamalarına fiziksel, bilişsel, sosyal ve duygusal açıdan genel bir bakış açısı sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Böylece yaşam dönemlerinin incelenmesine temel oluşturacak başlangıç kitabı olarak düşünülebilir. Ayrıca eğitimcilerin öğrencilerini, ebeveynlerin çocuklarını ve insanın kendini yetiştirmesine ve anlamasına yardımcı olacak nitelikte hazırlanmış olup, her bölüm bir gelişim dönemini ele alacak şekilde hazırlandığı için, dönemleri bir bütünlük içerisinde okuma ve değerlendirme kolaylığı da sağlamaktadır. Kitabın bölümlerini okurken bireyler, diğer insanlarla birçok benzer yaşantıları geçirdiğini fark edecek, ayrıca gelecekte karşılaşması muhtemel olan yaşam olaylarını da öğrenecektir.
Joan T. Erber Dünya genelindeki pek çok ülkede yaşlı nüfusa sunulan sağlık hizmetleri iyileştikçe, bizler giderek büyümekte olan bu grupla ilgili birçok konudaki anlayışımızı derinleştirmek ve genişletmek zorundayız. Bu anahtar kitap, ilgili disiplinlerden pek çok öğrenci için çok çeşitli konuları kapsayan, ulaşılabilir bir temel ders kitabı niteliğindedir.
Yaşlı bireylerin demografik özelliklerinin sunulmasıyla başlayan kitap, yetişkin gelişimi ve yaşlanma çalışmalarıyla ilgili kuramsal yaklaşımların ardından sağlık, duyum, algı, bellek, zekâ, sosyal etkileşimler, istihdam ve emeklilik ve akıl sağlığı gibi temel konularda detaylı bilgi vermektedir. Daha önceki baskılarda olduğu gibi her bölüm, ileri yetişkinlerle ilgili gerçek hayattan örnekler sunan bağlamla ilişkili ve güncellenmiş örnekli anlatımlarla başlamaktadır. Anahtar noktalar ve konular sınıf içi tartışmalara temel olması açısından öne çıkarılırken, özel kutucuklar, araştırma uygulamaları ve şimdilerdeki yaklaşımlarımızla ilgili bilgiler vermektedir.
Bu kitap, insanın yaşlanma sürecinin içyüzünün anlaşılmasını ve kuramsal olarak yorumlanmasını sağlamaktadır.