Eğitim Psikolojisi \ 2-2
Alan M. Slater, Paul C. Quinn Bu kitap, gelişim psikolojisi alanındaki klasik çalışmaları ele alırken yalnızca bu çalışmaların alanı nasıl şekillendirdiğini değil aynı zamanda bu çalışmaların ortaya koyduğu konularla ilgilenerek alanın kendisinin nasıl ilerlediğini göstermeyi de amaçlamaktadır. Buna ek olarak hem bu çalışmalar hem de araştırdıkları fikirler hakkında yeni düşünme biçimlerini ortaya çıkarmak için bu çalışmalara eleştirel bir gözle yaklaşmaktadır. Bu yaklaşım, gelişim psikolojisinin merkezinde yer alan temel çalışmaların titizlikle yeniden ele alınarak nasıl daha ileriye götürülebileceğini ve götürüldüğünü ortaya koymaktadır. Kitapta yer alan bölümler; belirli klasik çalışmalar tarafından ortaya çıkarılmış alanlarda, üst düzey araştırmalar yapan, uluslararası üne sahip akademisyenler tarafından yazılmıştır. Kolay anlaşılır ve ilgi çekici bir üslupla kaleme alınan her bölüm benzer bir anlatım tarzı kullanmaktadır. Sonuç olarak her seviyedeki gelişim psikolojisi derslerini destekleyecek nitelikte bütünlüklü bir eser ortaya çıkmıştır.
Birsen Şahan, Çağla karademir, Fatma Akca Erol, Hanife Akgül, Hasan Sarıcı, Okan Bilgin, Osman Tunç, Sedef Ünsal Seydooğulları, Süleyman Akçıl, Yasemin Yeşilyaprak Doğum Öncesinden Yetişkinliğe Gelişim Psikolojisi 1 kitabı, gelişim psikolojisinin temel kavramları çerçevesinde, döllenme anından beliren yetişkinlik dönemine kadar insan gelişimini açıklamak için hazırlanmıştır.
Bu bağlamda gelişim psikolojisinin temel kavramları ve araştırma yöntemleri temelinde doğum öncesi, çocukluk ve ergenlik dönemlerindeki gelişim süreci; fiziksel ve psikomotor, biliş, dil, toplumsal, ahlak, kişilik ve mizaç gelişimi alanlarında kuramlara dayanılarak ayrıntılı olarak aktarılmıştır.
Doğum öncesinden beliren yetişkinliğe gelişim psikolojisini ayrıntılarıyla aktaran kitabın; akademisyenler, ilgili uzmanlar, öğrenciler ve ebeveynlere katkı sağlaması amaçlanmaktadır.
Abbas Türnüklü, Aysun Doğan, Demet Vural Yüzbaşı, Derya Göğebakan Yıldız, Dilek Yelda Kağnıcı, Ece Önder, F. Cansu Pala, Filiz Künüroğlu, Özlem Karaırmak, Sabahat Çiğdem Bağcı Bu kitabın amacı, çocuk ve ergenlerin göç deneyimlerini aile, akranlar ve okul gibi farklı bağlamlarda ele alarak özellikle kültüre duyarlı ve çokkültürlü eğitimi benimseyen okullardaki olumlu uygulamaları ve müdahaleleri incelemektir. Bu amaçla göçmen çocuk ve ergenlerin kültürleşme ve psiko-sosyal uyum sürecinde karşılaştıkları riskler ve koruyucu faktörler, yaşadıkları travmatik olayların etkileri, kültürleşmenin önemli yapı taşlarından birisi olan dil ve zihin gelişimi süreçleri, kültüre duyarlı okul iklimi ve çokkültürlü eğitim oluşturma konusunda öğretmenlerin ve psikolojik danışmanların rol ve sorumlulukları, okul ortamında gruplararası temasın arkadaşlık ilişkilerine olan etkisi ve göçmen çocukların yaşadıkları akademik, bilişsel, sosyal ve duygusal problemlerin önlenmesi için geliştirilen müdahale programları konuları detaylı olarak ele alınmıştır.
Kitabın ruh sağlığı uzmanlarından eğitimcilere, sosyal hizmet uzmanlarından sivil toplum kuruluşlarında çalışanlara ve akademisyenlerden öğrencilere kadar uzanan geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmesini hedefliyoruz. Göç eden veya göç etmek zorunda kalan tüm çocuklara faydalı olabilmemiz ümidiyle…
Abbas Türnüklü, Aysun Doğan, Derya Göğebakan Yıldız, Dilek Yelda Kağnıcı, Filiz Künüroğlu Bu kitap; kuramsal bir eser olan “Göçmen Çocuk ve Ergenler: Kültürleşme, Uyum ve Eğitim” (Nobel Yayıncılık, 2020) kitabının devamı niteliğinde, okul ve sınıf etkinliklerine odaklanan uygulamaya yönelik bir kitaptır. Kitap, göçmen öğrencilerin eğitim gördüğü okullarda görev yapan öğretmenler ve göçmen çocukların uyumu alanında çalışan akademisyenlerin katkılarıyla oluşturulan etkinliklerin ve ilgili kuramsal altyapının alanda çalışan akademisyen, öğretmen, öğrenci, psikolog, psikolojik danışman, program geliştirme ve sosyal hizmet alanında çalışan tüm uzmanlara ulaştırılması amacıyla kaleme alınmıştır. Bu amaçla ilk olarak göçmen öğrencilerin kültürleşme süreçlerini, psikolojik ve sosyokültürel uyumlarını etkileyen faktörler, göçmen öğrencilerin Türkiye'deki eğitim yaşantıları, göçmen çocukların ve ergenlerin arkadaşlık ilişkileri, okul temelli gruplar arası temas kuramı ele alınmış, ardından toplumsal bütünleşmeyi hedefleyen okul ve sınıf temelli etkinlikler sunulmuştur.

Yıldız Kuzgun, Serdar Erkan, Yadigar Kılıçcı, Ziya Selçuk, Nilüfer Voltan Acar, Hasan Bacanlı, Uğur Öner, Feride Bacanlı, Füsun Akkök, Metin Pişkin Bu kitap, her biri belirli bir rehberlik ve psikolojik danışma alanında uzmanlaşmış olan bir grup yazar tarafından, ilköğretim düzeyinde çalışacak öğretmen adayları için verilen Rehberlik dersine yönelik olarak hazırlanmıştır. Kitapta rehberlik sadece yönelmeye yardım hizmeti olarak değil bir bütün olarak kişiliğin sağlıklı gelişimini gerçekleştirme hizmeti olarak ele alınmış ve bun gerçekleştirmek için öğretmenlere düşen görevler açıklanmış, bu görevleri etkili bir biçimde yerine getirmede yararlanılabilecek etkinlik örneklerine yer verilmiştir. Bu özellikleri ile kitabın halen görev yapmakta olan öğretmenlere de yararlı olabileceğine inanılmaktadır. Buna ek olarak belirtilmesi gereken bir diğer husus da kitabın gelirinin Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği’ne bağışlanmış olması ve ülkemizde rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin gelişimine katkıda bulunacağına olan inançla böyle bir çalışmanın hayat bulduğudur.
Noreen WETTON, Peter CANSELL Benlik saygısı başka bir deyişle özsaygı ya da kendine saygı, kişinin kendisi ile ilgili düşünceleri, çevresindekilerin o kişi ile ilgili düşünceleri, her iki düşüncenin bileşkesi ve bu üç düşüncenin bir araya gelmesiyle oluşmaktadır.
Düşük ve yüksek benlik saygısı, insanlar arası ilişkilerde problem oluşturabilecek durumlara yol açmaktadır. Benlik saygısını ideal bir düzeye getirmek küçük yaşlarda öğrenilecek stratejilerle başarılabilir. Wetton ve Cansell, ilköğretim öğrencilerinin kendilerini iyi hissetmelerine yardımcı olacak teknikleri yıllarca denemiş ve bir araya getirerek bu kitapta toplamışlardır. İlköğretim öğretmenlerinin ve öğretmen adaylarının kaynak bir kitap olarak kullanabilecekleri bu eser, Türk Eğitim Bilimlerinde öncü Nobel Yayınları farkıyla ilköğretim öğrencilerinin kendilerini iyi hissetmeleri için hazırlanmıştır.
Aylin Göztaş, Banu Küçüksaraç, Dilek Esen, Duygu Hıdıroğlu, Elif Tunalı Çalışkan, Eylin Aktaş, Hüseyin Gül, Kenan Demirel, Mehmet Akif Çakırer, Mehmet Mecek, Murat Esen, Nihat Aytürk, Özge Kocakula, Sevim Koçer Kariyer planlaması, kişinin kariyer hedeflerini belirlemek için kullandığı stratejiyi ve bu hedeflere ulaşmanın yollarını ifade eder. Bir kariyer planına sahip olmak, yalnızca iş yaşamında değil yaşamın her alanında başarılı olmak isteyen adaylar için kritik bir öneme sahiptir. Kariyer planlaması, adayın elde etmek istediği başarılara ulaşabilmesi için kariyer aşamalarının kapsamlı bir şekilde ele alınması ve yürütülmesi gereken çok aşamalı bir süreçtir. Kariyer planlaması ile aday, gelecekteki profesyonel yaşamı için alternatif yollar ve güzergâhlar üzerinde önceden düşünme şansına sahip olacak böylelikle kariyer yolculuğunu “senaryo temelli” kurgulayabilecektir. Üzerinde düşünülmüş bir kariyer planı hem sosyal yaşamı biçimlendirecek hem de mesleki gelecek için bir yol haritası sunacaktır. Böylelikle mevcut iş imkânları ile gelecekteki potansiyel kariyer olanakları hakkında bilinçli seçimler yapmak mümkün hâle gelebilecektir. Bu kitap, hem kariyer yolculuğunda mevcut olanakları görmek hem de gelecekteki potansiyel kariyer olanaklarını keşfetmek üzere bir rehber arayışında olan adaylara, akademisyenlere ve iş yaşamındaki profesyonellere yönelik konusunda uzman akademisyenlerin katkıları ile hazırlanmıştır. Her bölümde teorik bilgilerin yanı sıra gerçek kişilerin kariyer yolculuklarındaki başarı hikâyeleri, alanının uzmanları tarafından konuyla ilişkili adaylara yönelik verilmiş olan tavsiye niteliğindeki görüşler ve tüm bunların yanı sıra ilgili bölümde derinleşmek isteyen okuyuculara yönelik ek okuma önerileri ile birlikte film önerileri verilmiştir. Tüm okuyucular için faydalı bir rehber olması dileğiyle keyifli okumalar dileriz.
Margo A. Mastropieri - Thomas E. Scruggs, İçinde tüm renkleri ve farklılıkları barındıran doğa, insanoğluna tüm ihtişamı ve cömertliğiyle sınırsız bir çeşitlilik ve zenginlik sunmaktadır. Keşfedilen ve henüz keşfedilmemiş gizemiyle doğadaki bütün unsurlar, birbiriyle uyumlu bir harmoni sunmaktadır bizlere… Tüm güzelliklerin yanında aşılması güç engelleri de barındıran hayat, tüm canlılar için her şeye rağmen yaşamaya değerdir. İşte elinizde bulunan bu eser, insan yaşamını olumsuz etkileyen tüm koşullarla nasıl başa çıkılabileceği konusunda bizlere yol göstermektedir. İnsan fizyolojisinde, kaynağı çok farklı nedenlere dayalı olan ve bireyin yaşamını güçleştiren çok çeşitli engeller mevcuttur. Kalıtımsal, çevresel, kültürel ve gelişimsel vb. nedenlerden dolayı, normal bireylerden farklılık gösteren milyonlarca insanla doğanın bize sunduklarını paylaşmak ve eşit yaşamak zorundayız. Her insana sunulan onurlu yaşam hakkı, çeşitli nedenlerden dolayı farklı özelliklere haiz bireylere de aynen sunulmaktadır. Bu kaynakta, doğanın hizmetinden herkesin eşit şekilde yararlanabilmesine yönelik stratejiler bulunmakta ve farklı engel gruplarındaki bireylerin; normal yaşama daha hızlı ve uygun bir şekilde adapte edilebilmeleri için normal eğitim sınıflarında akranlarıyla birlikte eğitim-öğretim ve öğrenme faaliyetlerinden daha etkili fayda sağlayabilmelerinin yolları gösterilmektedir.
Kaynaştırma Sınıfı kitabında, bütünleştirici eğitim olarak da nitelendirilen kaynaştırma eğitiminin teorik temelleri hakkında bilimsel bilgilere erişebileceğiniz gibi, tüm seviyelerdeki tüm engel gruplarına yönelik öğretim stratejileri ve konu alanlarına uygun öğretme ve öğrenme tekniklerine yönelik pratik ve uygulamaya dönük bilgi ve örneklere de ulaşabileceksiniz. Eserin, tüm farklılıkları ve çeşitlilikleri zenginlik olarak gören, kendini eğitime adamış tüm sınıf, özel eğitim, branş, okul öncesi öğretmen ve öğretmen adaylarına; rehberlik ve psikolojik danışmanlara, uzman, eğitimci, aileler ve gönül elçilerine ışık tutacağı umut edilmektedir.
Yıldız Kuzgun Kendini Değerlendirme Envanteri; ortaöğretimde olan, yükseköğretimde fakülte/bölüm seçme durumunda olan öğrencilerin kişilik özellikleri hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmeleri amacıyla geliştirilmiş bir ölçme aracıdır. Envanterde yirmi üç özellik tanımlanmış olup, bunların her biri için on soru olmak üzere toplam iki yüz otuz soru bulunmaktadır. Soruları yanıtlayan kişi, puanını kendisi hesaplayabilir; bu puanların, ne anlama geldiğini yine kendisi değerlendirebilir.
Ekte verilen CD formu, kişinin yanıtlama ve puanlama işlemlerini bilgisayar ortamında yapabilmesine olanak sağlamaktadır. Soruları gerçekçi bir tutumla yanıtlayanlar, kişilikleri hakkında oldukça nesnel bir fikir edinebilecekleri gibi, daha sonra sorularda sözü edilen durumlardaki davranışlarını daha iyi değerlendirme ve bazı özelliklerini daha da geliştirme isteği duyabileceklerdir.
Anıl Özge Üstünel, Ayca Aksu, Bahar Tanyaş, Betül Kanık, Büşra Alparslan, Cağatay Çoker, Doğa Eroğlu-Şah, Elif Ünal, Emir Üzümceker, Fatih Köseoğlu, G. Deniz Derin, Gonca Soygüt Pekak, Hale Bolak Boratav, Hilal Peker-Dural, Latif Karagöz, Mehmet Karasu, Pelin Karakuş Akalın, Sami Çoksan, Sercan Balım, Sercan Karlıdağ̆, Umut Şah, Yasin Koç Her biri kendi alanında uzman akademisyenler tarafından hazırlanan "Nitel Araştırma Yöntemleri: Psikoloji Uygulama Örnekleriyle" başlıklı bu eserde; yazılı metinler, konuşma içerikleri ve görselliğe dayalı uygulamalarla insan deneyimini temsil etmenin çeşitli biçimleri ele alınmaktadır.
Kitapta; nitel yöntemlerin tarihsel gelişimi ve Türkiye'deki kısa tarihi, nitel araştırmanın temelleri, nitel verinin elde edilme sürecindeki temel nitelikler, nitel araştırmada klasik veri toplama teknikleri, nitel çalışmalar için çevrim içi materyaller ve paket programları, tematik analiz, şablon analizi, yorumlayıcı fenomenolojik analiz, gömülü teori, anlatı analizi, söylemsel psikoloji ve konumlandırma teorisi, eleştirel söylemsel psikoloji, eleştirel söylem analizi, fotoanlatı yöntemi, vaka çalışması ve feminist nitel araştırma konuları kuramsal olarak açıklanmakta ve uygulama örnekleriyle okuyucuya sunulmaktadır.
Nitel yöntemler, psikoloji ve ilişkili alanlardaki bilgi üretim süreçlerinde hem başlı başına bir yöntem olarak hem de araştırma sürecinin bir parçası olarak kullanılmaktadır. Bu açıdan sosyal bilimler alanındaki öğrenciler, araştırmacılar, uygulayıcı/eğitmenler için oldukça güçlü bir potansiyel sunmaktadır.
Abdullah Sarman, Abdurrezzak Gültekin, Arzu Koçak Uyaroğlu, Ayla Hendekci, Ayşe Berivan Savcı Bakan, Ayşe Çevirme, Ayşe Eminoğlu, Ayşegül Keskinkılıç, Bahar Kefeli Çol, Behice Erci, Betül Aktaş, Bilsev Demir, Burcu Çakı Döner, Derya Adıbelli, Dilek Çelik Eren, Dilek Kılıç, Ebru Gül, Elif Güzide Emirza, Emine Baş, Emine Ergin, Emine Karacan, Emine Yılmaz, Esin Sapçı, Esra Yıldız, Ercan Yılmaz, Fatma Er, Fatma Keskin Töre, Fatma Melike Erkan, Fatoş Uncu, Figen Çavuşoğlu, Filiz Taş, Funda Kavak Budak, Gülbu Tanrıverdi, Gülçin Nacar, Gülpınar Aslan, Hakime Aslan, Harun Yenigün, Hasret Yalçınöz Baysal, Hatice Pekince, İlknur Aydın Avci, Kadriye Özyazıcı, Mehmet Emin Şanlı, Mehmet Kaplan, Mehmet Korkmaz, Melike Bayrak, Melike Yalçın Gürsoy, Mesiya Aydın, Müjde Kerkez, Neslihan Avar Vayvay, Nihal Altınışık, Nihan Türkoğlu, Nur Özlem Kılınç, Oğuz Emre, Oya Sevcan Orak, Özge Öz Yıldırım, Raikan Büyükavcı, Sebahat Kuşlu, Seda Hazar, Seher Çevik Aktura, Semiha Dertli, Semra Aktürk, Serdar Sarıtaş, Sermin Timur Taşhan, Seyhan Çıtlık Sarıtaş, Sinan Aslan, Sonay Bilgin, Şirin Çelikkanat, Ulviye Günay, Ümmühan Aktürk, Yahya Akalın, Zarife Ekici Gök, Zeynep Güngörmüş Ülkemizdeki nüfusun büyük bir bölümünü oluşturan okul çağı çocukları ve okul çalışanlarının sağlığının değerlendirilmesi, geliştirilmesi ve sağlıklı okul ortamlarının oluşturulması oldukça önemlidir. Bu süreçte aktif rol alan hemşirelerin "okul sağlığı hemşireliği" konusunda eğitilmelerinin son derece önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Bu kitap; okul sağlığına yönelik kavramsal bakış açısı kazandırmanın yanı sıra okul çocuklarının bedensel, ruhsal, bulaşıcı hastalıklar, afet yönetimi, kaza ve yaralanma, okul çevresi vs olmak üzere her yönden okul çocuklarının sağlıklarını koruma ve geliştirmeye yönelik güncel bilgiler sunmaktadır. Eğitim öğretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere kapsamı bakımından alanın ilk örneği niteliğindeki bu kitap, lisans ve lisansüstü öğrencilerin yanı sıra mesleğini ilerletme sorumluluğuna sahip hemşirelere, okul çocuklarının sağlığını koruma ve geliştirmeye yönelik beceriler kazandırma ve eleştirel düşünme becerilerini kullanarak bilinçli kararlar almayı öğretmede güncel ve yol gösterici bir kaynaktır. Okul sağlığı hemşireliğinin tüm alanlarını içeren ve alan uzmanlarının kaleme aldığı bu kitabın hemşirelik eğitiminin yanı sıra ülkemizdeki okul sağlığı bilinci ve farkındalık çalışmalarına katkı sağlamasını umuyoruz.
Sue Dockett - Bob Perry Okula geçiş hem eğitimsel hem de politik alanlarda ele alınan önemli ve tartışmalı bir konudur. Eğitimsel açıdan okula geçiş, daha sonraki akademik ve sosyal başarı ile ilişkilendirilmektedir. Politik açıdan ise çocukların okul için hazır olmaları ve okul ile eğitim sistemlerinin küçük öğrencilerini destekleme becerisi, eğitimde fırsat eşitliğini ve eğitimsel çıktıları destekleme girişimlerinin odak noktasını oluşturmaktadır.
Dockett ve Perry bu süreçte yer alan herkesin algılarına, beklentilerine ve deneyimlerine odaklanarak okula olumlu geçişle ilişkili karmaşık bir dizi konuyu incelemişlerdir.
Okula Geçiş kitabı, Avustralya’da yapılmış
Okula Başlama Araştırma Projesinin
(Starting School Research Project) süregelen bulgularından yararlanmakta ve bu bulguları kapsamlı bir şekilde sunmaktadır. Ayrıca kitap, bu projeden elde edilen bulguları Avustralya, Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa ve Asya’daki diğer araştırmacıların bulguları ile karşılaştırarak aralarındaki farkları ortaya koymaktadır. Sonuç olarak bu kapsamlı ve araştırmaya dayalı
Okula Geçiş kitabının, erken çocukluk eğitimi alanında çalışan araştırmacılar, bu alandaki uygulamacılar ve okul öncesi öğretmenliği öğrencileri için çok değerli olacağı düşünülmektedir.
Aslı Tunca, Ayşe Aypay, Bilge Sulak Akyüz, Dilek Gençtanırım Kurt, Emine Durmuş, Emir Tufan Çaykuş, Fatma Dilek Tel, Mehmet Ertuğrul Uçar, Mustafa Eşkisu, Özlem Çakmak Tolan, Seval Kızıldağ Şahin, Tansu Mutlu Çaykuş, Zekeriya Çam Günümüzde PDR lisans programlarında seçmeli ders olarak yer verilen Okulda Ruh Sağlığı, geçmişte öğretmen okullarında ve öğretmen yetiştiren bütün eğitim kurumlarında zorunlu ders olarak okutulmuştur. Bu da ruh sağlığının korunmasında ve geliştirilmesinde okulun rolünü göstermektedir.
Okulda Ruh Sağlığı kitabının her bölümünün, kendi alanında uzmanlaşmış, o konuyla ilgili araştırmaları ve yayınları olan geniş bir akademik kadro tarafından yazılmış olması takdire değer. Bu konuların Okulda Ruh Sağlığı seçmeli dersinin içeriğiyle örtüşmesi de ayrıca belirtilmesi gereken bir diğer husus. Genel olarak bireyin ruh sağlığını etkileyen faktörler ve özellikle de okul ortamında ruh sağlığını etkileyebilecek durumlar bu kitapta ayrı başlıklar hâlinde “okuyucu dostu” bir yaklaşımla ele alınmıştır. Öğrencilere ve alanda çalışan uzmanlara yararlı olacağını umuyorum.
Kitabın yazarlarından birçoğu ile yollarımızın önce öğrenci-öğretim üyesi olarak daha sonra meslektaşlarım olarak kesişmiş olması benim için bir onur ve ayrı bir mutluluk kaynağı. Her birinin ne kadar titiz ve özverili çalıştıklarına bizzat tanık oldum. Bu yazar ekibinin böyle iyi bir iş çıkarmış olması benim için hiç şaşırtıcı olmadı. Okuyucuların da benzer düşüncelerle kitabı okuyacaklarından eminim.
Prof. Dr. Selahiddin Öğülmüş
Satılmış TEKİNDAL Bu kitabın her baskısına; öğretim elemanı, öğrenci ve öğretmenlerin sınıftaki, atölyedeki vb. uygulamalarına yönelik konular eklenip gerçekçi örnekler verilerek kuram ve uygulama arasındaki ilişkinin belirgin hâle getirilmesine ve böylece okullardaki uygulamaların ölçme ve değerlendirme teorisine dayandırılmasının gerekliliğine vurgu yapılmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda, bu kitabın mevcut baskısında konular yeniden gözden geçirilip geliştirilmiş ve güncellenmiştir.
Bu kitaptaki bütün konularla birlikte şu konuların sınıf içi uygulamalara ışık tutacağı umulmaktadır: Bağlama (şekil, resim, harita, metin vb.) Dayanan Sorular (Ulusal ve uluslararası sınavlarda sıkça kullanılmaktadır.); Performans Ölçme (portfolyo, öz değerlendirme, grup değerlendirme, tutum, ilgi vb. ölçme); Bilişsel ve Duyuşsal Alana Yönelik Soru Oluşturma (bilişsel ve duyuşsal alan davranışlarının ilgili taksonomilere uygun olarak ölçülmesi); Hedefler/Kazanımlar, İçerik ve Sorular (kazanım, içerik ve soru ilişkisini kurarak soru oluşturma, devinişsel davranışların ölçülmesi); Öğretmen Yapımı Sınavların Planlanması; Test Geliştirme ve Madde Analizi; Yaratıcı Düşünme ve Eleştirel Düşünmeyi Ölçme.
Ahmet Şirin, Ali Karababa, Bülent Dilmaç, Çiğdem Demir Çelebi, Durmuş Ümmet, Halil Ekşi, İlkay Demir, K. Gamze Alçekiç Yaman, Marilena Z. Leana Taşcılar, Mustafa Otrar, Müge Yüksel, Nur Demirbaş Çelik, Şeyma Arslan, Tuncay Akıncı, Volkan Avşar, Zehra Eminoğlu Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma kitabı, psikolojik danışman ve öğretmen adayları hedef kitleyi oluşturacak şekilde hazırlanmıştır. Toplumlarda yaşanan psikolojik, sosyal ve ekonomik değişikliklerin, toplumu oluşturan bireyleri de etkisi altına alması kaçınılmazdır. Bu süreç, okullardaki öğrenci davranışlarını da etkileyebilir. Okullarda çalışan psikolojik danışman ve öğretmenlerimizin, öğrencilerde ve yaşadıkları sorunlarda oluşan farklılıkları iyi gözlemleyip bu doğrultuda önlemler alabilecek beceriye sahip olmaları beklenmektedir. Eğitimin ayrılmaz bir parçası olan öğrenci kişilik hizmetleri bağlamında okullarda düzenli bir şekilde planlanabilecek pek çok çalışma bu kitap aracılığıyla mümkün olabilir. Eğitim ortamına uyum ve eğitsel sorunlar ile öğrencileri geleceğe hazırlama rolünü üstlenen okullarımızda mesleki yönlendirme çalışmalarına ilişkin içerik de bu ihtiyacı karşılar niteliktedir.
Ayrıca kitap, içerik ve konuların ele alınış biçimi açısından psikolojik danışman ve rehber öğretmen adayları için de kaynak vasfını taşımaktadır.
Ahmet Togay, Dilek Gençtanırım Kurt, Dünya Baz, Ekrem Sedat Şahin, Emine Feyza Aktaş, İrem Şahin Yoluk, Melike Koçyiğit Özyiğit, Muharrem Koç, Nilüfer Ş. Özabacı, Osman Zorbaz, Özge Can Aran, Özlem Ulaş Kılıç, Selen Demirtaş Zorbaz, Seval Kızıldağ Şahin, Sümeyye Derin, Zerrin Bölükbaşı Macit Okulun eğitim hayatındaki yeri ve önemi hala içinde olduğumuz COVID 19 pandemisi sürecinde çok daha iyi anlaşılmıştır. Okulların fiziki binalardan çok daha fazlası olduğu hem öğretmenler ve öğrenciler hem de ebeveynler tarafından iyice fark edilmiştir. Ayrıca değişen toplum ve günümüz koşulları öğrencilerin duygusal, sosyal, akademik olmak üzere birçok alandaki ihtiyaçlarını farklılaştırmış ve değiştirmiştir. Böylece okullarda rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin de değişen günün ve toplumun koşullarına uygun olabilecek şekilde güncellenmesi ve düzenlenmesi gerekliliği doğmuştur. Bu kitabın okullarda çalışan psikolojik danışmanlar için bir rehber ve öğretmenler için “ortak bir rehberlik anlayışı” kazandırma konusunda etkili olabilecek bir kaynak, aynı zamanda üniversitelerde Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık lisans programlarında ve öğretmenlik programlarında öğrenim gören öğretmen adayları için yararlı bir kılavuz olacağı düşünülmektedir. Kitapta okul psikolojik danışmanlığı ve rehberliği alanının gelişimi, okul psikolojik danışmanlarının yeni rol ve işlevleri ve hizmet alanları, öğrencilerin güncel rehberlik ihtiyaçlarını ele alan konular, okul psikolojik danışmanlığı mesleğinin gelecekteki durumu ele alınmaktadır.
Ayşegül Özsolak, A. Dolunay Sarıca, Ömer Karaman, Selen Demirtaş Zorbaz, Seval Kızıldağ Şahin, Asiye Parlak Rakap, Elif Ulu Ercan, Hatice Epli, Melda M. Erbaş, Meltem Dursun Bilgin, Nergis Canbulat, Semra Uçar, Şule Baştemur, Kemal Özbolat, Mehmet Nurullah Akkurt, Hanife Kahraman, Muhammed Musab Aslan, Umut Haydar Coşkun Bu kitap, okullarda sunulan ruh sağlığı hizmetlerine yönelik rehber niteliğinde destekleyici bir kaynaktır. Pandemi dönemi ve sonrası okullarda ruh sağlığı hizmetlerine duyulan ihtiyaçlar dikkate alındığında sunulan hizmetin kapsamı ve niteliği daha da öne çıkmaktadır. Bu ihtiyaç da göz önünde bulundurularak okullarda ruh sağlığını etkileyen faktörler ve sorumluluklara, okullarda sunulan ruh sağlığı yaklaşımlarına, okullarda çocuk ve ergenlerle psikolojik danışmaya, okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, yükseköğretim dönemlerinde ruh sağlığı hizmetlerine, özel eğitime ihtiyaç duyan ve dezavantajlı bireylerde ruh sağlığı hizmetine, okul ve aile ikliminde riskli durumlara ve kriz durumlarında ruh sağlığı hizmetine, okullarda kültüre duyarlı ruh sağlığı hizmetine, pandemi ve sonrası okullarda ruh sağlığı hizmetine, okullarda sunulan ruh sağlığı hizmeti bağlamında etik ve hukuk konularına yer verilmiştir. Her bir bölümde bölümün doğasına da bağlı olarak öğrenme hedeflerine, yer yer vaka örneklerine, gelişim dönemi bilgilerine, öğrenme sürecini aktif kılabilecek paylaşımlara yer verilmiştir. Okullarda çalışan meslek profesyonellerine, okullarda çalışmayı hedefleyen ruh sağlığı hizmeti sunmaya aday bireylere ve ruh sağlığına ilgi duyan tüm bireylere temel bir başvuru kaynağı oluşturması dileğiyle…
Maggie Kline Travma döngüsünü durdurun, yıkıcı davranışları ele alın ve sınıfınızda nörobilim temelli bir yaklaşımla güvenli ve besleyici bir okul ortamı yaratın.
Amerika Birleşik Devletleri'nde 32 milyondan fazla çocuk, travma semptomlarından muzdariptir. Bazıları, ihmal, istismar, kayıp gibi olumsuz çocukluk çağı deneyimleri (ACE) yaşarken bazıları, tıbbi travma ya da sosyal adaletsizlik gibi durumlarla karşı karşıya kalmaktadır. Toksik travmatik stres, hem beynin hem de bedenin yapısını ve işlevlerini şekillendirmekte ve bu da kaygı, hiperaktivite, agresyon, kapanma, dışa vurma gibi duygu ve davranışlar ile öğrenmeyi engellemekte ve sınıfta kaos ortamı oluşmasına neden olmaktadır.
Aile terapisti, travma uzmanı, okul psikoloğu ve eski bir öğretmen olan Maggie Kline, travma kaynaklı davranışları tanımanızı ve bu davranışları tersine çevirmeniz için bütün beyin ve kalp merkezli araçlar sunarak öğrencilerinizin desteklenmiş ve güvende hissetmelerini sağlıyor. Kendine özgü yol haritası, aşağıda yer alan konuları öğrendikçe tüm okulu saran olumlu sonuçlar elde etmenize yardımcı olacaktır:
• Travmanın bilişsel, duygusal ve davranışsal zorluklara yol açarak çocukların beynini nasıl etkilediği,
• Tepkiselliği yeniden düzenlemek için kanıta dayalı somatik, ilişkisel ve bilinçli farkındalık müdahaleleri,
• Empati, iş birliği ve ait olmayı destekleyecek şekilde K-12 sınıflarının nasıl düzenleneceği,
• Farklı geçmişlere sahip çocukların kendilerini güvende, değerli ve iyi hissetmeleri için sosyal eşitlik uygulamaları,
• Doğal ve insan kaynaklı felaketlerin ardından esnek dayanıklılığı geri kazanmaya yönelik somut adımlar.
PETER SENGE, NELDA CAMBRON, McCABE, TIMOTHY LUCAS, BRAYAN SMITH, JANIS DUTTON, ART KLEINER Öğrenen okulun getirdiği teorik bilgiler ile karşı karşıya kalan eğitimciler, öğrenme disiplinlerini hayata geçirmek için kollarını sıvadıklarında şu sorular ile yüzleşmektedirler:
“İlk etapta ne yapmamız gerekir?
Kendi kadromuz içerisinde sistematik farkındalık veya kişisel ustalık anlayışını nasıl yaratırız?
Öğrenme disiplinleri deneyimi, öğrenciler için denemeye değer mi?
Bu beceri ve uygulamaları, mevcut müfredatımıza ve bize empoze edilen tüm değişikliklere nasıl entegre ederiz?
Ne tür bir öğrenen sınıf ya da okul yaratmak istediğimizi nasıl anlarız?
Dışarıdan gelen baskılara karşı ne yaparız?
Nasıl başlarız?
Nereden başlarız?”
Benzer sorulara cevap bulmak isteyenler için şunları söyleyebiliriz:
Hiçbir kitap bu soruları eksiksiz olarak yanıtlayamaz. Ancak elinizdeki bu kitap, uygulanabilir ve etkin yöntemler sunabilir. Çeşitli devlet okulları, özel okullar, eğitim bölgeleri, yüksekokullar ve üniversitelerdeki eğitimcilerin deneyimlerine ve araştırmalarına dayanan stratejiler bu kitapta bulunmaktadır. Ve size, kendi stratejinizi nasıl geliştireceğinizi gösterebilir. Ebeveynler, öğretmenler, eğitim yöneticileri, uzmanlar, politikacılar ve öğrenciler öğrenen bir okul oluşturmak için birlikte hareket edebilecekleri bir rehber olarak bu kitaptan yararlanabilirler.
Örgütsel öğrenmenin yöntem ve araçlarını benimseyen ve bunların altında yatan teorileri anlamaya çalışanlar, değişim için daha önceden fark edemedikleri kadar çok kaldıraca sahip olduklarını ve nasıl bir değişim istediklerini daha iyi anlıyorlar. Son derece zor; fakat çok önemli bir görevle karşı karşıyayız. Gitgide karmaşık hale gelen bir dünyada yaşayacak öğrencilere hizmet edecek okullar üzerinde yeniden düşünmek için bu kitap bir başlangıç olabilir.
Yararlı olması dileği ile…
Alan Pritchard - Routledge Çoğu öğretmen, çocukların öğrenmelerinin ilerleme kaydetmesi için fırsatlar sunma konusunda yetenekli olsa da genellikle bu süreçte arka planda yer alan teoriyi tam olarak anlamamaktadır. Öğretmenler, günümüzde öğrenme süreci ve bireysel öğrenme tercihleri hakkında bilinenlerin içyüzünü anlayarak bilginin, kavramların ve becerilerin etkili bir şekilde edinimini sağlayacak durum ve yaşantılar oluşturma konusunda daha donanımlıdırlar.
Öğrenme Yolları günümüzde yaygın bir biçimde kullanılmaktadır ve tamamen güncellenmiştir. Öğrenmenin gerçekleştiği, öğretmenlerin öğretim ve planlamalarında kullanabilecekleri yolların, yöntemlerin iç yüzünün daha iyi anlaşılması sağlanmaya çalışılmaktadır. Aşağıdakiler bu kapsamda değerlendirilmektedir:
öğrenmeye genel bir bakış
davranışçılık ve teorinin temelleri
bilişsel ve yapılandırmacı öğrenme
çoklu zeka kuramı
öğrenme stilleri
öğrenme güçlükleri
nöropsikolojinin etkisi
teorinin uygulamayla ilişkisi
Öğretmen adayları, öğretmenler ve çeşitli nedenlerle öğrenme ile ilişkisi olan tüm ilgililer için yazılmış olan Öğrenme Yolları, daha ileri düzeyde çalışmalar yapmayı amaçlayan ve konuya giriş ihtiyacı hisseden öğrenciler için değerli bir başlangıç görevi görür.

Alan Pritchard; Warwick Üniversitesi, Warwick Eğitim Enstitüsünde öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.
Matthew H. Olson, B. R. Hergenhahn, Pearson Öğrenmenin Kuramları kitabının yazarları Matthew H. Olson ve B. R. Hergenhahn tüm kuramlar hakkında çok fazla kaynak tarayarak, çok değerli seçkiler yaparak bu eseri alandaki öğrenci ve akademisyenlere sunmuşlardır.
Bu kitap, ABD ve diğer ülkelerde öğrenme alanında en değerli kitaplardan biri olarak kabul görmektedir. Eserde, öğrenme psikolojisi ve kuramları hakkında ülkemizde şimdiye kadar çevrilmiş ve yazılmış kitaplardan çok farklı bir bakış sunulmakta ve çok üst düzeyde analizler yapılmaktadır. Her bölümde, öğrenmenin temel kuramları açıklanırken bölümün sonunda kuramın öğrenme alanına getirdiği katkılar ve kuramla ilgili eleştiriler hatta zaman zaman kuramcının kendi kuramına yönelik eleştirileri de sunulmaktadır. Ayrıca, hemen akabinde her kurama farklı katkılar sağlayan diğer kişilerin görüşlerine de yer verilmektedir.
Yalnız eski kuramlara değil, öğrenmeye daha farklı bakışlar getiren yeni yaklaşımlara da bu kitapta yer verilmiştir.
Öğrenmenin Kuramları kitabı, öğrenme alanında büyük bir boşluğu dolduracak ve eğitim fakültelerinin bütün bölümlerinde lisans öğrencileri için; psikoloji bölümlerinde hem lisans, hem yüksek lisans, hem de doktora öğrencilerinin eğitimleri sırasında yararlanabilecekleri en temel kaynaklardan biri olacaktır.
Canan Avcı, Duriye Esra Angın, Ece Kara, Elif Esra Çevik, Fulya Ezmeci, Hatice Nur Gökcan Alhan, Melda Kılıç, Nazan Aktaş, Nazife Koyutürk Koçer, Neslihan Nur Çelik, Safiye Sarıcı Bulut, Semiha Yüksek Usta, Sevda Yılmaz Ünal "Ortak bilinç dışımızın dili, sembollerdir." der Jung. Bir sembolle konuşmak ister bu kitap da sizinle. Sarı rengin anlamını hiç düşündünüz mü? Ya şemsiyenin? Ortak bilinç dışımızda ne anlama gelirler, hele de yan yana neyi anlatırlar?
Su, sembol anlam bakımından duyguları temsil eder. Yağmur ise çok su, yani çok duygu anlamına gelir. Ağlamak gibi tıpkı. Şemsiye de yağmurdan korunmak için vardır. Kitabın kapağındaki şemsiye bize şunu söylüyor: Yoğun ve olumsuz duyguların etkisinden çocuklar korunmalı. Neden sarı peki? Sarının da elbette bir anlamı var. Yeniden doğuşu, büyümeyi, doğayı ve bahara dair her şeyi sembolize ediyor. Aynı zamanda güneşin rengi ve bu sebeple de sıcaklığı ve hayatı… Hayatın içinde, yaşamlarının bu ilk bölümünde çocukların duygularını tanıma, düzenleme ve olumsuz duyguların etkisinden korunmak için sıcak yetişkin ilgisine ihtiyaçları var. Bu yetişkinlerden en önemlisi de öğretmenler.
Öğretmenler mi? Onlar sarı şemsiyeleri ile bir çocuğun hayatına dokunmak için her zaman hazırlar. Bu kitap da çocuklara fayda sunmayı amaçlayarak, öğretmenlerine çocuk psikolojisi konusunda rehber olarak yazıldı. Sarı şemsiye, büyük sarı bir güneşe dönüşsün diye.
C. M. Charles C. M. Charles, Piaget’yi çok iyi anlayan eğitimcilerden biridir. Piaget’nin bilişsel gelişim kuramıyla ilgili temel ilkeleri ve eğitimde anahtar gibi kullanılabilecek kavramları net biçimde açıklanmıştır. Anaokulları ve ilköğretim okullarındaki çocukların bilişsel süreçlerini bireyin çevreyle etkileşimi içinde inceleyen bu kitapçık, öğrencilerin gelişim hızlarını arttırıcı planlar yapma açısından öğretmenlere kılavuzluk edecek nitelikte düzenlenmiştir. Çocuğun, obje ve olayları algılamasının yanında matematiksel düşünmeyi geliştirmesine ışık tutacak özelliktedir. Kitapçığın sonundaki gelişim testleri herkes tarafından uygulanabilecek kadar basittir.
Yalın ve anlaşılabilir bir dille yapılan bu çeviri, okul öncesi ve ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlere olduğu kadar ana-babalara da çocuklarını anlamak ve gelişimlerine destek olmada yardımcı olacaktır.
Sirel Karakaş Karakaş Psikoloji Sözlüğü kitap halinde sunulan, çevrim-içi olarak ücretsiz erişilen (www.psikolojisozlugu.com), akıllı telefonlara uygulama olarak indirilebilen ilk ve tek psikoloji sözlüğüdür.
Karakaş’ın deneysel yaklaşım ve düşünme biçimiyle multidisipliner ve multiteknolojik bilgi ve deneyimini yansıtmanın yanında, bu eser, standart sözlüklerde bulunmayan bazı özelliklere sahiptir. Örneğin, bilgilerin kolayca öğrenilmesi, uzun-süreli belleğe geçmesi ve özümsenmesi için, bu sözlükte, belirli bazı biçimsel özellikler kullanılmakta, anlaşılabilirlik ön planda tutulmaktadır. Kapsamlı biçimde kavranması için, ilişkili terimler, sadece alfabetik sıralamadaki yerlerinde değil, ilişkili genel kavramın altında da verilmektedir. Çok yönlü olarak kavranması için, terimler, komutlar yoluyla birbiriyle ilişkilendirilmektedir.
Psikolojinin 5 alanındaki terimlerle internette hizmete açıldığı 2017 yılından bu yana, Karakaş Sözlüğü’nü, 500,000’in üstünde kişi ziyaret etmiştir. Günümüzde, sözlük, psikolojinin 11 alanına ait 3535 terimi içermekte olup ziyaretçi profili, psikolojik bilimlerin lisans ve lisansüstü öğrencileri, akademisyen ve profesyonellerinin dışında; sözlüğün kapsadığı alanlarla ilişkili diğer bilim alanlarının üyelerinden; genelde de, psikoloji bilimine ilgi duyan herkesten oluşmaktadır.
Günümüzde, Karakaş Psikoloji Sözlüğü, bilgiye her an ve her yerde, zaman ve mekândan bağımsız olarak ulaşmanın; terimleri öğrenmenin, psikoloji konularını muhakeme etme, sentezleme ve çıkarımlarda bulunmanın adresi haline gelmiş bulunmaktadır.
Yusuf Bayar Bu kitap; uzun zamandır sahip olduğum, öğrencilerimin istatistik korkularını yıkma hayalimin nihai sonucu, tabiri caizse ete kemiğe bürünmüş hâlidir. Yıllardır temel ve ileri düzeyde istatistik dersleri veren ve eğitimler açan birisi olarak öğrencilerimin/ kursiyerlerimin korku ve kaygılarına yakinen şahit oldum. Gördüm ki korku ve kaygıların iki temel kaynağı var: Programdaki onlarca sekmeden hangilerine, hangi sıra ile tıklayacağını bilememek ve güç bela elde edilen tabloları nasıl okuyacağını ve yorumlayacağını kestirememek.
Kitapta, şimdiye kadar gördüğüm en kullanıcı dostu istatistik programını kullanacağız. Jamovi son derece sade ve şık bir ara yüze sahip. Aynı zamanda açık kaynaklı özgür yazılımlardan biri. Bir diğer yandan analiz çıktıları APA formatına uygun olarak sunuluyor. Yani program en temel korkuları bertaraf ederek ise başlıyor. Size artık sadece bulguları anlamlandırmak ve yorumlamak kalıyor.
Bu kitapta, ilk olarak her analizin öncesinde bu analizin temel mantığının ne olduğunu, ne zaman ve hangi amaç doğrultusunda yürütüleceğini ayrıntıları ile bulacaksınız. Hatta her birine ilişkin formülleri de açıklamaları ile birlikte göreceksiniz. Örnek araştırma soruları, hipotezler de konunun anlaşılmasını kolaylaştıracak. Ardından her bir analizin temel varsayımları, bunların nasıl test edileceğine ilişkin bilgiler yer alacak. Nihayetinde ise söz konusu analizin nasıl yürütüleceğini ve nasıl raporlanacağını bulacaksınız.
Büyük bir heyecan ve keyifle hazırladığım bu kitabın, size temel istatistiği ve Jamovi'yi sevdirmesini umut ediyorum.
Lisa M. Vaughn “Bu kitap kültürel psikolojinin günümüzde ne anlama geldiğinin temelini ortaya koymaktadır. İyi kurulmuş psikoloji kuramlarını çok kültürlü bir bakış açısıyla incelemekte ve bu kuramların tarihsel olarak farklı kültürel arka planları nasıl olup da dikkate almadıklarına dair eleştiriler yöneltmektedir. İçinde bulunduğumuz çeşitlilikler dünyasında Vaughan’ın kitabı gibi kitaplar akranlarımızı anlamamıza yardımcı olmak ve hepimizin yararına bir gelecek kurmak için gereklidir”.
Leonard A. Jason, PhD. Psikoloji Profesörü, DePaul Üniversitesi; Toplum Araştırmaları Merkezi Müdürü

Toplumun giderek artan küreselleşmesi; iletişim, işyeri, sağlık bakımı ve eğitimde sosyal, dilsel, dinsel ve diğer kültürel farklılıkların yanlış anlaşılması potansiyelini arttırabilecek kaymalara neden olmaktadır. Psikoloji ve Kültür'ün bu ikinci baskısı, psikolojinin kültürel boyutlarına ve gündelik ortamlarda uygulanmasına güncel bir genel bakış sağlamaktadır.
Vaughn, düşünme ve davranışın sosyokültürel bağlamdan nasıl etkilendiğinin betimlemesini sunmaktadır. Odak noktalar; kültürün temeli, psikoloji ve kültürde araştırma, kimlik insan gelişimi, kültürler arası etkileşimler ve temel psikolojik süreçlerdir. Metin; kültürün toplumsal cinsiyet, din, sosyo-ekonomik durum gibi sosyal boyutlarını içeren daha geniş bir tanımını ele almakta ve kültürler arası ilişkileri, kültürler arası iletişimi ve eğitim, örgütler, ilişkiler ve sağlıkta kültürel yetkinliği geliştirmek üzere pratik modeller göstermektedir. Okuyucu dostu tarzda yazılmış olan metin, kültür içeriğini hayata geçirmek üzere çeşitli kültürlerden sayısız örneklerle geniş bir konu yelpazesini kapsamaktadır.
Kitap, sadece kültürel konularla ilgili psikologların ve ilişkili disiplinlerden akademisyenlerin değil aynı zamanda kültürel alçakgönüllülük, küreselleşme, çoklu kimlikler, sosyal ekolojik süreçler, göç, kültürlenme ve bunlarla ilişkili konulara dair sorular hakkında bilgi arayan daha genel bir okuyucu kitlesinin de ilgisini çekebilecek şekilde psikoloji ve kültürde disiplin aşırı bir içeriğe sahiptir.
Ahmet Akın, Ümran Akın, Banu Yıldız, Fatih Usta, Taner Demir, Nihan Çitemel, Eyüp Çelik, Serhat Arslan, Mehmet Emin Turan, Recep Uysal, İbrahim Demirci, Halime Güngör Güncel psikolojik kavramlar kitabını oluştururken son yıllarda ortaya çıkmış ve daha önceki kaynak kitaplarda yer almamış yeni kavramları keyifli bir anlatımla tanımlamaya çalıştık. Güncel kavramları tanımlarken bu kavramların tarihsel gelişimine, hangi kavramlarla ilişkili olduğuna, daha önceden yapılan araştırmalara değinerek teorik altyapısını inceledik. Ayrıca kitapta yer alan kavramların ölçülebilir olmasına dikkat ettik. Daha önceden yayınladığımız Psikolojide Kullanılan Güncel Ölçme Araçları: 1-2-3 adlı kitabımızı inceleyerek bu kitapta yer alan kavramların ölçme araçlarını bulabilirsiniz. Sonuç olarak yaklaşık beş senelik bir çalışmanın ve azimli bir ekibin ürünü olan bu kitabın, güncel psikolojik kavramların anlaşılmasına yardımcı olacağını, yeni araştırmalar hakkında fikir vereceğini ve yapılacak araştırmaların teorik altyapısının tasarlanmasına katkı sağlayacağını umuyoruz.
Hasan ŞEKER, Başaran GENÇDOĞAN Bu çalışma, başarı, tutum, yetenek, psikopatolojik durumları ölçmede ve araştırma sürecinin planlanmasında kısa bir yol haritası oluşturmaktadır. Doğru kestirimlerde bulunmak hazırlanacak testin sağlamlığına, dayanıklığına bağlı olacaktır Testler, aynı zamanda bilimsel amaçlı akademik araştırmaların da en önemli araçlarındandır.
Özgün bir test geliştirme, test uyarlama, duyuşsal özellikli bir test sorusu yazımında uyulacak ilkeler, temel test geliştirmede kullanılabilecek temel istatistikler ve araştırmayı planlama gibi konulara kitapta yer verilmiştir. Ayrıca çalışmada, giriş niteliğinde olduğunu düşündüğümüz başarı ve tutum ölçmelerine yönelik SPSS programıyla soru ve test analizleri kitapta yer almaktadır.
Çalışma, duyuşsal ve bilişsel özelliklerin ölçümü ile ilgili ilkeleri içermektedir. Bu kitabın hazırlanmasındaki temel amacımız, sosyal bilim araştırmalarında test hazırlayacak, kullanacak araştırmacılara, psikolog ve eğitimcilere az da olsa yardımcı olabilmektir.
Ahmet Rıfat Kayış, Banu Yıldız, Ezgi Ekin Şahin, Hüseyin Öztürk, İlknur Yeniçeri, İsmail Yelpaze, Kerem Coşkun, Mehmet Sarıçalı, Meryem Demir Güdül, Osman Hatun, Özge Canoğulları, Sinan Okur, Şeydi Ahmet Satıcı, Tuba Aydın Güngör, Yalçın Kanbay, Zeynep Ayça Terzioğlu Bu kitabı okumaya başladığınıza göre psikolojiye karşı ilgi ve merakınız olduğunu düşünebiliriz. Psikoloji, insan olarak “ben”i açıklama gayretinde olması nedeniyle neredeyse herkesin ilgisini bir noktada çekmektedir. Kimi kendisini anlamak ister kimi hayat arkadaşını, patronunu kimi çocuğunu kimi de ebeveynlerini. Yani insanı, en başında da kendimizi anlama çabası, bizleri psikolojiyi öğrenmeye götürür. Anadolu’nun ünlü halk şairi Yunus Emre’nin sıklıkla kullandığımız dizeleri gibi “İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendini bilmezsen ya nice okumaktır”.
Ancak bu kendini bilmek, kendini öğrenmek, kendini keşfe çıkmak çoğu zaman bilimi kendi çıkarları doğrultusunda bir kazanca çevirenlerin elinde oyuncağa da dönüşebilmektedir. Nitekim psikolojiyi doğru anlayamamak, “Sen şimdi benim aklımdan geçenleri okuyor musun?” sorusunun da hedefi hâline gelmenize neden olabilir. “Ben de psikolojiyle ilgileniyorum.”, “Biz de psikolojiden anlarız, kişisel gelişim kitaplarına bayılırım.” gibi cümleler de bu alanda uzmanlaşacak olanların sık sık duyacağı şey­lerden birkaçı olacaktır. Peki, psikoloji gerçekten de her ilgisini çekenin birkaç kitap okuyarak uzmanlaşabileceği bir alan mıdır? Bu soruya içinizden “Hayır.” cevabını verdiğinizi tahmin edebiliyorum. Yine de psikolojiyi fazla popülerleştirip bilimden uzaklaştırmak da yalnızca bilim insanlarının eline bırakıp elitist bir şekle sokmak da aynı derecede tehlikeli olabilir. Çünkü bilim, insanlara ulaştıkça ve yaşamın içinde canlı bir organizma gibi gelişmeye devam ettikçe ancak faydalı olacaktır.
Psikoloji bilimi, asırlar önce filozofların insanı anlamaya yönelik sordukları sorulara verdikleri cevaplarla şekillenmiş ve ardından fizyolojik çalışmalar temelinde bir bilim olarak doğmuştur. Psikoloji, günümüze kadar hakkında yüzlerce kuram ve milyonlarca kavram yazılarak bugün hâlâ merakımızı canlı tutmaya devam etmektedir. Biz de bu Psikolojiye Giriş adlı bu kitapta, yüzyıllardır insan davranışlarını anlamaya yönelik çabaları literatürdeki yeni çalışmalarla birleştirerek sizin ilginize sunuyoruz.
Sefer Ada, Zeliha Nurdan Baysal Eğitim sisteminin gereği olarak öğretmenler ya genel (okul öncesi ve sınıf öğretmeni) ya da bir branşa yönelik (sosyal bilgiler, fizik, vb.) olarak yetiştirilmekte ve ileride öğretmen olarak çalışmaktadırlar. Öğretmenin başarısı yalnız bilişsel alanda yeterli olmasına bağlı değil hangi eğitim kademesinde olursa olsun asıl başarı ilgili programın ön gördüğü hedefleri gerçekleştirmesine bağlıdır. Bu nedenle öğretmenin eğitim ortamında insan ve maddi kaynakları eşgüdüm içinde kullanması gerekir. Bir başka ifade ile sınıfı amaca uygun bir şekilde yönetmesi gerekir.
Bu kitapta, yönetim konusunda her okul ve sınıf için geçerli ve hazır bir formül verip, öğretmen adaylarına neyi, nasıl yapmaları gerektiği hiç bir yerde amaçlanmamıştır. Fakat çeşitli değişkenleri göz önüne alarak grubun/sınıfın nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda bir anlayış geliştirilmeye çalışılmıştır. Her öğretmenin eğitim ortamında durum ve koşullara göre kendine özgü uygun bir sınıf yönetim anlayışı geliştirmesine zemin oluşturmak istenmiştir.
Eğer iyi bir öğretmen adayı ve gelecekte etkili, verimli bir sınıf yöneticisi olmak istiyorsanız, bu kitap sizin için önemli bir kaynak olacaktır.
Harry K. Wong, Rosemary T. Wong, Sarah F. Jondahl, Oretha F. Ferguson Yıllardır yapılan araştırmalar sonucunda etkili öğretmenlerin üç temel özelliği belirlenmiş ve tanımlanmıştır: sınıf yönetimi, derse hâkim olma ve olumlu beklentiler. İlk özellik olan sınıf yönetimi, bu kitabın temel konusudur. Sınıf yönetimi; öğretmenin, eğitim ve öğretiminin meydana gelebileceği çevreyi elde etmek için kullandığı uygulama ve prosedürleri kapsamaktadır.
Sınıf Yönetimi kitabının amacı; öğrencinin öğrenmesi ve başarması için güvenli ve olumlu bir ortamın oluşturulmasında ihtiyacınız olan uygulama ve becerileri kazandırmaktır.
Kitap dört ana bölümden oluşmaktadır:
GİRİŞ: Sınıf yönetiminin önemi hakkında ön bilgiler sunulmaktadır.
HAZIRLIK: Okulun ilk günü veya herhangi bir günü için nasıl bir hazırlık yapılması gerektiği konusunda açıklamalar sunulmaktadır.
PROSEDÜRLER: İstikrarlı bir öğrenme ortamı yaratmak için kullanılan 50 prosedür detaylı olarak işlenmektedir
PLANLAR: Okulun ilk gününde öğretmenler tarafından uygulanan altı farklı plan ele alınmaktadır.
Kitapta sunulan prosedürler ve planlar; okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim düzeylerindeki okullarda kullanılabilecek ve ülkemiz uygulamalarına ve ihtiyaçlara göre uyarlanabilecek niteliktedir.
Susan M. Brookhart Eğitimciler, öğrencilerin "üst düzey düşünme"lerinin önemli olduğunu biliyor. Peki üst düzey düşünme nasıl bir şeydir? Farklı branşlardaki öğretmenler bunu nasıl belirleyebilir? Yazar, danışman ve geçmişte bir sınıf öğretmeni olan Susan M. Brookhart bu soruları yanıtlıyor ve dahası öğrencilerin, öğretim programlarında vurgulanan bu karmaşık düşünme türünü gösterip göstermediğini belirleyebilmeleri için öğretmenlere basit ve kullanışlı bir rehber sunuyor.
Brookhart, durum belirlemenin genel ilkeleri ve üst düzey düşünmeyi belirlemenin ilkelerine değinerek başlıyor. Ardından, sık kullanılan taksonomilerin basamakları ışığında üst düzey düşünmenin farklı yönlerini tanımlayıp açıklıyor ve aşağıdaki alanlarda durum belirlemenin nasıl yapılabileceğine ilişkin bir rehber sunuyor:
• Analiz, değerlendirme ve yaratma • Problem çözme
• Mantık ve akıl yürütme • Yaratma ve yaratıcı düşünme
• Muhakeme
Kitapta, Ulusal Eğitsel Süreçlerin Belirlenmesi’nden (NAEP) ve sınıf öğretmenlerinin hazırladığı çoktan seçmeli ve açık uçlu maddeler ile performans görevlerinden örnekler verilmiştir. Okuyucular, öğrencilerinin gelişimini izlemede biçimlendirici durum belirlemeyi ve puan vermek için değer biçici durum belirlemeyi nasıl kullanacaklarını öğrenecekler.
Tüm branşlardan ilkokul, ortaokul ve lise öğretmenlerini hedefleyen “Sınıfınızda Üst Düzey Düşünme Becerilerini Nasıl Belirlersiniz?"; artan bir öneme sahip olan öğrencinin okuldaki -ve hayattaki- başarısı ile ilgili temel bir öz geçmiş, sağlam öneriler ve özenli bir anlayış sunmaktadır.
Paul A. Alberto, Anne C. Troutman Bu kitabın çevirisine bir grup meslektaşımla bir yıl önce başladık. Ayrıca bu kitabın farklı bölümlerini çeviren ve gönüllü olan meslektaşlarımla yoğun ve özverili çalışarak içeriğin doğruluğu ve tutarlılığı için çaba harcadık.
Sosyal önemi olan davranışların kazandırılmasında uygulamalı davranış analizi stratejilerinin özellikle özel gereksinimli bireylerin eğitiminde etkili sonuçlar verdiği araştırma sonuçları ile belgelenmiş bir gerçek olması sebebiyle, her bölümde sunulan yöntem, strateji ya da tekniklere ilişkin uygulama örneklerini de olabildiğince anlaşılır biçimde sunmaya çalıştık. Öğretmen yetiştiren fakültelerin bazı bölümlerinde ve bilhassa Özel Eğitim ve Eğitim Bilimleri alanlarında çalışan özel eğitimciler, psikologlar, psikolojik danışman ve rehber öğretmenler, diğer alan uzmanları ve ailelerin sık sık Türkçe'sine ihtiyaç duydukları bu kitabı tercüme ederek alana kazandıran meslektaşlarıma minnettar olduğumu belirtmekten onur duyarım.
Ülkemizde üniversitelerde yıllardır 'Uygulamalı Davranış Analizi' dersleri okutulmasına rağmen bu konuda bir kitabın eksikliği yaşanıyordu. “Applied Behavior Analysis for Teachers (Eğitimciler İçin Uygulamalı Davranış Analizi)” adlı bu kitabın Türkçe'ye çevirisi yapılarak ülkemize kazandırılmasına öncülük eden Nobel Akademik Yayıncılığın sahibi ve meslektaşımız Sayın Nevzat Argun'a ve emeği geçenlere teşekkürlerimi sunarım.
İyi öğretmen yetiştirme çabalarımız, öğrencilerimizin iyi örnekleri öğrenmesi ve uygulaması için bu kitabın içeriğinin onlara tam olarak aktarılması gerekliliğine olan inancımızla, bu kitabın sadece alanda çalışan ya da çalışacak olanların değil, ilgi ve ihtiyaç duyan herkesin ve hatta 'Çocuğumun davranışlarını nasıl geliştirebilirim ve problem davranışlarıyla nasıl baş edebilirim?' sorusunu soran aileler, uzmanlar ve yöneticilere yararlı olacağına gönülden inanıyorum. Bu kitap bir öğrencinin değiştirilmesi hedeflenen davranışının belirlenmesine, tanımlanmasına, bu davranışların kayıt edilmesine, uygulamanın nasıl olacağına karar verilmesine, ne kadar süre uygulanacağına, uygulama süresince verilerin nasıl toplanacağına, toplanan verilerin nasıl analiz edileceğine, verilerin grafiklendirilmesi ve sunulmasına yönelik engin bilgiler içermektedir.
Metnin kolay okunabilir ve anlaşılabilir hâle getirilmesi için harcanan çabalara rağmen, bazı hatalar çıkabilecektir. Okuyucularımızın katkılarıyla, bu hataların diğer baskıda hemen düzeltileceğini ve bilginin onlara en doğru biçimde ulaşmasını sağlamaktan mutlu olacağımızı belirtmek isterim.
Öğretmenler, aileler, uzmanlar, yöneticiler ve öğretim elemanlarının bu kitaptan yararlanarak davranış değiştirme sürecini daha profesyonelce yürüteceklerine olan inancım yüksektir. Ben ve meslektaşlarım kitabın çevirisine yönelik gelecek her türlü eleştiriyi içtenlikle kabul ederek bir sonraki baskıda hemen düzeltilmesini sağlayacağımızı bir kez daha belirtir, bireylerin olumlu davranışlar kazanmasında kitabın temel kitap olduğunu vurgulayarak siz değerli okuyucularımıza sunmaktan kendim ve meslektaşlarım adına onur duyarım.
Faruk LEVENT Bu kitap, üstün yetenekli çocukların özelliklerini ve bu çocukların eğitimini farklı açılardan ortaya koyarak bu alana ilişkin toplumsal farkındalığın oluşmasına katkı sağlamak için yazılmıştır.
Kitabın temel hedef kitlesini; üstün yetenekli çocuğa sahip olan anne-babalar, öğretmenler, üniversite öğrencileri, akademisyenler ve politikacılar oluşturmaktadır.
Kitapta, ilgili literatürde yer alan bilgiler; üstün yetenekli çocukların, öğretmenlerin, anne ve babaların ifadeleriyle desteklenmektedir.
Kitabın içinde cevabını bulabileceğiniz sorulardan bazıları şunlardır:
• Üstün yetenekli çocuklar hangi özelliklere sahiptir?
• Üstün yetenekli çocuklar nasıl fark edilir?
• Türkiye'de üstün yeteneklilerin sayısı kaçtır?
• Üstün yetenekli çocukların ihtiyaçları nelerdir?
• Üstün yeteneklilerin eğitiminde hangi modeller kullanılmaktadır?
• Üstün yetenekli çocukların yaşadıkları problemler nelerdir?
• Bu çocuklar nasıl mutlu olabilirler?
• Öğretmenler bu çocukların eğitiminde neler yapabilir?
• Aileler olarak neler yapabiliriz?
• Bu çocuklara yönelik hangi politikalar geliştirilmelidir?
Marjorie V. Fields, Patricia A. Meritt, Deborah M. Fields Çocukların; mutlu, sorumluluk sahibi ve üretici bireyler olmalarına yardımcı olmak için davranış sorunlarının nedenlerini ele almayı hedefleyen olumlu yaklaşımlar.
Bu kitap, rehberlik ve disiplin kavramlarını, erken çocukluk eğitimi alanında çalışan eğitimcilere mevcut en iyi uygulamaları sunmak amacıyla çocuk gelişimi, gelişime uygun uygulamalar ve yapılandırmacı eğitim çerçevesinde ele almaktadır. Yazarlar, çeşitli yaklaşımları tarafsız bir şekilde sunmak yerine küçük çocuklar için neyin en iyi olduğuna odaklanarak ceza ya da davranış değiştirmede zorlayıcı yaklaşımları kullanan yetişkinlere, çocukların ahlaki gelişimlerine etkili bir şekilde nasıl yardımcı olmaları gerektiğini vurgulamaktadırlar. Kitapta üç ila sekiz yaş arasındaki çocuklar için rehberliğin önemi üzerinde durulmaktadır.
Kitabın bu baskısında; yeni tablo ve şekiller, özenle hazırlanmış belgeler ve ilkelere yönelik açıklamalar ile okul öncesi ve ilkokul seviyesine yönelik daha dengeli örnekler yer almaktadır.
A. Şebnem Soysal Acar, Aysun Ünal, Derya Durusu Emek Savaş, Derya Evgin, Duygu Hünerli, Elifcan Cesur, Esra Kısacık, Ezgi Ildırım, Gözde Emik Aksoy, Gülşah Sevinç, Hilal Aydın, İpek Ergönül Hürman, Kızbes Meral Kılıç, Mehmet Sağlam, Mustafa Çetin, Nakşidil Torun, Nazan Kaytez, Ramazan İnci, Seren Düzenli Öztürk, Yelda Kublay, Yeşim Yurdakul, Zeliha Yazıcı Günümüz “modern” yaşamında üstesinden gelmek için yoğun çaba sarf ettiğimiz çok sayıda sorunla karşı karşıya kalmaktayız. Dakiklik, etkin ve doğru karar verme, işlevsellik ve haz ilkesi sarmalındaki modern insanın kuşkusuz en büyük yardımcısı, kurgusal yapısıyla beyin ve onun iz düşümü zihindir. Beynin söz konusu süreçleri yönetebilmesinde etkin olansa bazı davranışlarımızın otomatik veya çok da düşünmeden gerçekleştirilmesi, bazılarının ise çok daha ayrıntılı ve kapsamlı düşünmeye ihtiyacının olmasıdır. Bu işleyişten sorumlu pek çok zihinsel yapı vardır. Bu kitabın odak noktası ise bu yapılardan birisi olan yönetici işlevlerdir.
Yaşadığımız ortama daha iyi uyum sağlamamızda etkili olan yönetici işlevler; zihnimizi hızlı bir şekilde değiştirmemizi, uygunsuz düşünce ve davranışlarımızı engellememizi, mevcut ve/veya ileride yapacağımız eylemlere ilişkin plan oluşturmamızı, uygulamamızı ve plan tamamlanana kadar sebat etmemizi ve sosyal ilişkilerimizin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini sağlar. Beynimizin frontal lob işleyişiyle yakından ilişkili olan yönetici işlevler, bir amacı incelemek ve ona ulaşmak için gerekli olan üst düzey bilişsel yetenekleri kapsayan bilişsel süreçler kümesidir.
Kitabımız; alanında uzman, çok sayıda bilimsel çalışması olan bilim insanları tarafından kaleme alınmıştır. On yedi bölümden oluşan kitapta; yönetici işlevler ve bileşenleri, çalışma belleği, bilişsel esneklik, ketleyici kontrol, problem çözme, zaman yönetimi, planlama/organizasyon, sosyal beceriler, zihin kuramı ve yönetici işlevler, öz düzenleme ve yönetici işlevler, duygu düzenleme, erken çocukluk eğitiminde yönetici işlevler, yönetici işlevler ve akademik beceriler, nörolojik ve psikiyatrik bozukluklarda yönetici işlevler ile yönetici işlevler ve suç konuları üzerinde durulmuştur.
Yönetici işlevler ile ilgilenen okurlara ışık olacağını umduğumuz kitabımızın yönetici işlevlerle ilk defa karşılaşan okur için tadımlık bir başlangıç, bilgi sahibi olanlar için son yazının gözden geçirildiği ve yeni sorulara gebe bir okuma olacağına inanıyoruz.