Bilişsel Gelişim \ 2-4
Vance L. Austin, Daniel T. Sciarra Bu kitap; duygusal ve davranışsal bozukluklara sahip öğrenciler hakkında bilgi sahibi olmak isteyen sınıf öğretmenleri, özel eğitim öğretmenleri ve alanda çalışan uzmanlar için hazırlanmış giriş niteliğinde bir uygulama kitabıdır.
Her bir bozukluğun nedeni, tanımlanması, güncel araştırmalar ışığında verilmeye çalışılmış ve okul ortamındaki pratik uygulamalarla da anlatım zenginleştirilmiştir. Bunlara ek olarak belirli bir bozukluğun tüm yönlerine ilişkin temel yaklaşımla birlikte bilimsel olarak geliştirilmiş müdahale yöntemleri de verilmeye çalışılmıştır.
Bu kitabın alanda yeni çalışmaya başlayan öğretmenler kadar güncel verilerle desteklenen tanı koyma ve müdahale stratejilerine önem vermesi nedeniyle alanda uzun süredir çalışmakta olan öğretmenlere ve uzmanlara da yararlı olacağını düşünmekteyiz.
Sondra Smith Adcock, Catherine Tucker Bu kitap, çocukluk ve ergenlik döneminde karşılaşılan sorunlarla başa çıkmada çocukları ve ergenleri güçlendirmeleri ve ebeveynlerle iş birliği ilkelerine vurgu yaparak uzmanların sürece profesyonel düzeyde müdahale etmeleri için bir rehber olarak hazırlanmıştır. Kitabın birinci kısmında, çocuk ve ergenlerle psikolojik danışmada tarihsel ve bağlamsal eğilimler konusuna yer verilmektedir. Ardından yasal ve etik konuların psikolojik danışma sürecindeki rolüne vurgu yapılmış ve uzmanların hangi yeterlilikler çerçevesinde kendini geliştirmesi gerektiği, uygulamalar sırasında karşılaşabileceği olası sorunlarda ve etik ikilemlerde hangi kurumlardan destek alacağı, nasıl davranacağı ve hangi mevzuatı takip edeceği gibi sorulara cevaplar aranmıştır. Ayrıca nörobiyoloji alanından psikolojik danışmaya ilişkin çıkarımların yapıldığı bu kitap, uzmanlara bebeklikten ergenliğe bağlanmaya, travmaya ve iyileşmeye dair rehber olma niteliği taşımaktadır. Kitabın ikinci kısmında ise, çocuk ve ergenlerle çalışan uzmanlara kuramsal bir çerçeve sunulmuştur. Bu bağlamda; psikodinamik yaklaşımlara, insancıl yaklaşımlara, bilişsel-davranışçı yaklaşımlara, aile ve örgütsel sistem yaklaşımlarına, yapılandırmacı yaklaşımlara yer verilmiştir. Her bir yaklaşım açıklanırken bu yaklaşımların temel kavramlarına, çocuk ve ergenlerle psikolojik danışma sürecinde uyarlama şekillerine ve bu terapötik süreçte kullanılabilecek tekniklere dair açıklamalar getirilmiştir. Kitabın en son kısmında ise bebeklik döneminden beliren yetişkinliğe kadar geçen zaman dilimi yaş aralıklarına bölünerek her bir yaş aralığındaki fiziksel, beyin, kimlik, bilişsel ve psikososyal gelişim özelliklerine ve bu gelişimlerde yaşanan sorunlara odaklanılmıştır. Her bir yaş aralığında karşılaşılan duygusal, davranışsal, sosyal ve uyum sorunlara dair örnekler verilmiş ve bu sorunlara özgü müdahale önerileri getirilmiştir. Kitapta yer alan her bir bölüm; terapötik süreçte dikkat edilmesi gereken noktalar, müdahale önerileri, alıştırmalar, vaka örnekleri ve öneri niteliğinde basılı ve çevrim içi kaynaklar ile zenginleştirilmiştir. Bu kitabın; çocuk ve ergenlerin dünyasını anlamayı, onları güçlendirmeyi ve onlara destek vermeyi hedefleyen ebeveynlere, öğretmenlere ve psikolojik danışmanlara yararlı olması beklenmektedir.
Cansev Karakuş Çocuklara okumayı sevdirmede ve okuma kültürü kazandırmada erken çocukluk yılları kritik yaşlardır. Araştırmalar; bebeklikten itibaren kitap okunan ve kitaplarla olumlu iletişim içinde olan çocukların gelişim alanlarının (bilişsel, dil, sosyal gelişim) desteklendiğini ve ileride akademik başarılarının olumlu etkilendiğini göstermektedir. Çocukla kitap arasında iyi bir iletişim kurulabilmesi için ebeveynlere ve eğitimcilere önemli görevler düşmektedir. İlk olarak, çocukların bebeklikten itibaren kitaplarla fiziki olarak karşılaşmaları, evlerinde ve sosyal çevrelerinde kitapları görmeleri şarttır. İkinci husus, çocukların gelişimlerine, ilgi ve ihtiyaçlarına uygun nitelikli kitaplarla tanışmalarıdır. Bu tanışma, yetişkinlerin küçük yaşlardan itibaren çocuklara kitap okumaları aracılığıyla gerçekleşir. Kitap okuma esnasında yetişkin ile çocuk arasında kurulan bağ ve iletişim, çocuğun kitabı ve okumayı sevmesine katkı sağlar. Kitaplar çocuk için eğlenceli öğrenme araçları olarak kullanılmalıdır. Bunun için çocuklara kitap okurken etkileşimli ve eğlenceli etkinliklerle okuma süreci zenginleştirilmelidir. Kitap okurken kullanılabilecek çocuk merkezli yaklaşımlar ve çocukların ilgisini çekecek eğitim materyalleri ile okuma süreci daha keyifli hâle getirilebilir. Sadece okul öncesi yıllarda değil, okuma-yazmanın öğrenildiği ilkokulun ilk yıllarında da özellikle kitap okumanın çocuklar için ders olarak algılanmasını önleyici, çocuklara okumayı sevdirecek uygulamalar yapılmalıdır.
Bu kitapta; erken çocukluk yıllarında (0-8 yaş) çocuklarla kitapları buluşturmanın önemi, yaş gruplarına göre kitap seçim önerileri, çocuklara kitap okurken kullanılabilecek alternatif yöntem ve teknikler ile etkinlik önerileri, etkinlik planları ve kitap okurken kullanılabilecek materyal örneklerine yer verilmiştir. Bu kitabın, çocuk gelişimi önlisans ve lisans, okul öncesi ve sınıf öğretmenliği lisans öğrencileri ile ebeveynlere yol gösterici bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Alev Önder, Asude Balaban Dağal, Ayşenur Duran, Büşra Şahan Aktan, Cerrahpaşa, Elçin Gölbaşı, Fahretdin Hasan Adagideli, Gülşen İlçi Küsmüş, Hande Arslan Çiftçi, Hilal Yılmaz, Hülya Gülay Ogelman, Müge Yüksel, Neslihan Yaman Yaşam, anne karnından itibaren başlayan bir yolculuktur. Her insan, yaşamı boyunca olumlu ya da olumsuz birçok durumla karşı karşıya kalır. Psikolojik dayanıklılığı üst düzeyde olan insanlar, sorunlar ve stresli durumlar karşısında güçlü, sabırlı, soğukkanlı ve problemi çözmeye odaklı, mücadeleci bir duruş sergileyebilir. Psikolojik dayanıklılık, birçok beceri, davranış ve yeterlik gibi yaşamın ilk yıllarında gelişmeye başlar. Çocukluktaki psikolojik dayanıklılık kavramı, bu kitap bağlamında çok yönlü bir bakış açısı ile ele alınmıştır.
Nancy Davis Hepimizin yaşamı bir öykü…
Doğumumuzdan önce başlayan ve adımız unutulana dek anlatılan bir öykünün kahramanlarıyız hepimiz. Her kahramanın zor zamanları olur. Bazen o zor zamanlardan birinin veya bir şeyin desteğiyle çıkarız. Dinlediğimiz öyküler de o öykülerdeki kahramanlar da bizim yolumuzu açan, görmediğimiz çıkışı gösteren, zor zamanlarımızı kolay eden desteklerdir.
Ruh sağlığı alanında çalışıyorsanız bu kitabı, terapi materyallerinizden biri olarak düşünmenizi ve danışanlarınızdan esirgememenizi diliyoruz.
Her öykünün ihtiyacı olan kalbe; her kalbin de ihtiyacı olan mutlu sona ulaşması dileğiyle…
İyi okumalar!
Heidi Gerard Kaduson, Charles E. Schaefer Çocuğun en iyi bildiği dil aracılığıyla çocukla ilişki kurmak, başka hiçbir yöntemle ulaşılamayacak kapılar açacaktır. Çocuğun oyununa saygıyla yaklaşıldığında; kırık bir oyuncak parçasının, uzun bir suskunluğun, bir anlık bakışın ya da duraklayışın nasıl anlamlı anlatımlara dönüştüğü görülür. Ünlü ressam Miro, eserlerinin çocuk resmine benzediği yönünde eleştiri yapan bir kişiye bunu yapabilmek için yıllarını verdiğini söyler. Çocukla oyun terapi yapmak için de bu alanda çalışacak kişilerin; gelişim dönem özellikleri, çocukluk çağı ruhsal sorunları, sağaltım ilkeleri ve yaklaşımları, etik ilkeler konusunda bilgi ve deneyiminin olması gerekmektedir. Oyun terapi; çocuğun olanak sağlandığında kendini gerçekleştirecek gücünün olduğuna, sezgi zenginliğine, seçim özgürlüğüne saygıyla gelişir. Oyun, iyileştirici gücüyle yaşamın tüm evrelerinde ve koşullarında yol arkadaşımız olmalıdır.
David F. Bjorklund Bu kitap, dünyayı anlamlandırmak üzere gerekli donanımla dünyaya gelen ve aynı zamanda fiziksel ve sosyal çevre tarafından da şekillendirilen çocuğun nasıl düşündüğünü ve düşünmenin gelişimini, çeşitli kuram ve bulgular yoluyla anlatmaktadır. Bebeklikten ergenliğe bilişsel gelişimde zaman içinde meydana gelen tipik gelişimi ve bireysel farklılıkları bir arada ele almaktadır. Bilişsel gelişimle ilgilenen lisans ve lisansüstü öğrencileri için güncel bilişsel gelişim araştırmalarını ve kuramlarını sunmanın yanı sıra öğretmen olmak üzere yetiştirilen öğrencilerin yararlanması için eğitime yönelik çıkarımları olabilecek araştırmalara da yer vermektedir. Ayrıca anne babalar ve öğretmenler de kitapta ele alınan sayısal ve sembolik düşünme, bellek ve zekâ gibi çeşitli bilişsel gelişim alanlarında bilgi edinerek çocuklarla en iyi nasıl ilgilenebilecekleri konusunda içgörü kazanabilir.

Jess Prior, Jo Van Herwegen Çocuklar Üzerinde Uygulamaya Dayalı Araştırma, okurun çocuklar ile yapılan araştırmalarda kullanılan ve alan deneyimlerine dayanan teknikleri anlaması için tasarlanmıştır. Kitap, nicel ve nitel yaklaşımlara eşit olarak odaklanan çok çeşitli araştırma yöntemlerini açıklamakta ve farklı yöntemlerin nasıl birlikte kullanılabileceğini ele almaktadır. Kitap, her yöntemin faydalı ve zorlu yanlarını belirtir ve en doğru uygulama yönteminin üzerine durur. Bir yandan da uzman bir rehberlik ile olası hatalardan nasıl kaçınılabileceğini anlatarak çocukların nasıl geliştiği ile ilgili değerli bilgiler edinilmesini amaçlar.
Bu kitap, 15 bölüme ayrılmış 3 kısımdan oluşmaktadır: Her bölüm, belirli bir yöntemi veya yöntemlerin birleşimini inceler ve farklı yaşlar, kültürler, nüfuslar ve ortamlar dâhil olmak üzere çeşitli ayrımları ele alarak hem kuramsal hem de pratik konuları tartışır. Benzersiz bir şekilde, kitapta çocuklarla araştırma için kullanılan iyi bilinen davranışsal yöntemlerin yanı sıra göz izleme ve dijital teknolojiler gibi daha yeni yöntemler yer almaktadır.
Çeşitli disiplinlerden uluslararası düzeyde tanınmış araştırmacıların ve uygulayıcıların katkılarıyla hazırlanan bu kitap, çocuklar ile ilgili araştırma projesi yürüten psikoloji, eğitim ve hemşirelik öğrencileri ve ayrıca çocuk gelişiminde mevcut kuramların arkasındaki araştırmaları anlamak isteyen herkes de dâhil olmak üzere geniş bir kitle için vazgeçilmez bir kaynak olacaktır.

Bu kitap, çocuklarla ve bebeklerle çalışmayı isteyen tüm disiplinlerdeki araştırmacılar için kullanışlı ve derinlemesine bir bakış için rehberdir. Alanlarında önde gelenlere, pek çok araştırma yöntemi konusunda tamamıyla bir bakışacısı sağlamakta, aynı zamanda olası sorunları önleyerek uygulamaya yönelik öneriler sunmaktadır. Bu kitap yeni yöntemler kullanan araştırmacılar için “olması gereken”dir.
Dr. Emma Flynn, Professor in the School of Education, Durham University, UK
Esra Gül Koçyiğit Gelişim, insanın beden yapısının, duygusal ve zihinsel özellikler bakımından düzenli bir biçimde değişmesi ve istenen görevleri yapabilecek bir duruma gelmesidir. İnsan gelişiminin biyolojik açıdan amacı, diğer canlılarda olduğu gibi kendi yaşamını ve tür olarak kendi soyunu sürdürmektir. Ruhsal açıdan ise birey, benliğini bulmaya, içinde bulunduğu çevre ve kültüre uyum sağlamaya ve kişiliğini geliştirmeye çalışarak mutlu olmayı hedefler.
Gelişim alanları birbirinden bağımsız düşünülemez. Fiziksel, psikomotor, sosyal ve duygusal gelişim alanlarının her biri bir diğeriyle ilişkilidir ve çevre tarafından desteklenmesi önemlidir. Gelişim alanlarının desteklenmesi çeşitli oyun, etkinlik ve faaliyetler aracılığıyla sağlanabilir.
Bu kitabın amacı da öncelikle teorik düzlemde okuyuculara bireyin gelişimi ve gelişim alanları ile ilgili bilgi vermek ve bahsedilen gelişim alanlarını destekleyecek oyun ve etkinlik örnekleri sunmaktır.
Arzu Özyürek, Asuman Saltan, Filiz Özdemir, İsa Özkan, Nalan Arabacı, Özlem Gözün Kahraman, Serpil Pekdoğan, Suzan Onur Yaman, Tarık Özmen Çocukluk döneminde kendine özgü bir gelişim alanı olan hareket gelişiminin, diğer tüm gelişim alanlarının olumlu yönde ilerlemesinde ön koşul görevi gören bir gelişim alanı olduğu söylenebilir. Doğal bir süreç olarak hareket hâlinde ve hareket etme ihtiyacında olan çocuk için hareket, bebeklikten itibaren gelişimin odak noktasıdır. Hareket gelişiminin normal seyrinin desteklenmesi veya normal dışı gelişimsel durumların olumsuz etkilerinin azaltılması veya ortadan kaldırılması için yetişkin ve uzman müdahalesi gerekebilir. Bu nedenlerle “Çocuklarda Hareket Gelişimi ve Desteklenmesi” kitabı, çocukla ilgilenen bireylere, çocuk gelişimi alanında öğrenim gören öğrencilere veya çalışanlara, çocuklarının hareket gelişimi konusunda desteğe gereksinim duyan ebeveynlere rehberlik etmesi amacıyla hazırlanmıştır.
Kitap; hareketle ilgili vücut sistemleri, çocukluk döneminde büyüme ve gelişmeye genel bakış, çocuklarda hareket gelişimine giriş, motor kontrol ve motor öğrenme, hareket gelişiminin değerlendirilmesi, bebeklik, okul öncesi ve okul dönemlerinde hareket gelişiminin değerlendirilmesi, bebeklik döneminde hareket becerileri ve desteklenmesi: refleksler ve ilkel hareketler dönemi (0-2 yaş), okul öncesi dönemde hareket becerileri ve desteklenmesi: temel hareketler dönemi (2-7 yaş), okul döneminde hareket becerileri ve desteklenmesi: spor hareketler dönemi (7-11 yaş), özel gereksinimli çocuklarda hareket gelişimi, çocuklarda fiziksel aktivitenin geliştirilmesi konularını kapsayan on bölümden oluşmuştur. Benzer yayınlardan farklı olarak hareket gelişimi konusundaki bilgiler yanında bebeklikten itibaren yaş gruplarına özgü etkinlik örneklerine de yer verilen kitabın tüm okuyuculara faydalı olması dileğiyle…
Zeynep Kızıltepe Öz güvenli çocuk nasıl yetiştirilir? Öz güven nasıl geliştirilir? Çocuklarımıza öz güveni nasıl öğretebiliriz? Çocuğumuz okul hayatında başarısızlıkla karşılaştığında, bunu kendi başına yenebilmesi, öz güveninin zarar görmemesi için biz neler yapabiliriz? Kendine güvenen bir birey yetiştirmede anne ve babaya düşen görevler nelerdir? Kendine güvenen, kendi kendine yeten, lider çocuk yetiştirmenin temel ilkeleri nelerdir? Tüm bu soruların cevabını, değerli bilim insanları kendi uzmanlıkları çerçevesinde kitabımızda tartıştılar; bilgilerini bizimle paylaştılar.
Kitabımızın konuları arasında; öz güvenin ailede ve okulda nasıl ve ne şartlarda geliştiği; çocuklarımıza öz güveni dengeli olarak kazandırmak için neler yapmamız gerektiği ve çocuklar arasında görülen öz güven farklılıklarının sebepleri bulunmaktadır. Buna ek olarak, kitabımızda öz güven konusuna genel bir bakışla birlikte, okul öncesi dönemde öz güven, spor ile öz güven ilişkisi, öz güven ve farkandalığı , öz güven ve eleştirel düşünce, sanat ve matematikte öz güven, öz güven ile iyi oluş arasındaki bağ ve son olarak öz güven fazlası ayrıntılar, örnekler ve ailelere tavsiyelerle birlikte yer almaktadır.
Emel Ültanır Çocuklarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma kitabının önemi, çocukluk döneminde yaşanan örselenmişlikler, sosyal destek eksiklikleri vb. karşısında yardım gereksinimini erken yaşlarda alamayanların, bugün yaşamlarını üretimsiz ve mutsuz olarak sürdürdüklerinin bilinmesinden kaynaklanmaktadır. Bunların yanı sıra, toplumlarda giderek artan pek çok olumsuz yönelimlerin, bir anlamda, bazı gençlerin yaşam tarzı olduğu da bilinmektedir. Bu açıdan bakıldığında, ilkokul danışmasında akılcı nitelikteki önleme çalışmalarının yapılması ve insan potansiyelini etkili şekilde geliştirmeye yönelmenin gereği ortaya çıkmıştır.
Kitap öncelikle 6-11/12 yaş grubu öğrencileriyle ilgilenen ve onlara “kolaylaştırıcı” olan öğretmenlere, ana-babalara ve okul danışmanlarına yönelik olarak hazırlanmıştır. Bu çerçevede üniversitelerin Rehberlik ve Psikolojik Danışma programlarındaki “okul danışmanı” adaylarına ilgili derste kullanılabilecek kaynak kitap olarak hazırlanmıştır. Ayrıca, geliştirilmiş 2. basımda erken dönem öğrencilerinin de ihtiyaçları olabilecek bazı konulara yer verilmiştir.
Bu kitabın “geleceğimizin temeli olan çocuklarımıza” gerekli yardımların, desteklerin verilmesiyle onların etkili, verimli, mutlu birer vatandaş olarak yetişmelerine katkıları olacak olan tüm anne ve babalara, öğretmenlere ve okul danışmanlarına yararlı olacağı düşünülmektedir.
Jill Englebright FOX, Robert SCHIRRMACHER, Wadsworth Çocuklarda Sanat ve Yaratıcılığın Gelişimi kitabı, alanında uzman olan üniversite öğretim elemanları tarafından çevrilmiştir. Kitabımız çocuklarda sanat ve yaratıcılık alanında görülen boşluğun doldurulması ve doğru uygulamaları göstermesi açısından titizlikle hazırlanmıştır.
Kitap Yaratıcılık, Sanatçı Olarak Küçük Çocuklar: Gelişimsel Bir Bakış, Sanat ve Estetik, Sanat Deneyimleri Sağlamak, Rol ve Stratejiler olmak üzere beş üniteden ve 16 bölümden oluşmaktadır. Her bölüm eleştirel düşünmeyi teşvik eden, grup tartışmalarını destekleyen, okuyucuyu motive eden fotoğraflarla birlikte, farklı düşünceleri açığa çıkaran sorular içerir. Bölümlerin sonunda yer alan özet, anahtar sözcükler, önerilen etkinlikler ve gözden geçirme çalışmalarıyla okuyucunun öğrendiklerini uygulaması ve sorgulaması hedeflenmiştir.
Kitabın hedef kitlesi sadece öğrenci, öğretmen ya da akademisyenler değil, çocukları ile yaratıcı sanata ilgi duyan tüm yetişkinlerdir. Çocuklarda Sanat ve Yaratıcılığın Gelişimi kitabının ülkemiz çocuklarına, ailelerine ve eğitimcilerine faydalı olması en büyük dileğimizdir.
Gülten Ünal Yaratıcılık, kendimizle ve hayatımızla olan ilişkimizi ele alan çok yönlü bir kavramdır. Bu kitapta, yaratıcılığın kavramsal olarak nasıl bir konuma sahip olduğundan yaratıcı bireylerin ayırt edici özelliklerine, yaratıcılığın gelişiminden yaratıcı öğrenmeye kadar pek çok konuda bilgi sunulmaktadır. Ayrıca, kitapta yaratıcılığın sosyal yeterlik, bilişsel esneklik, dil, oyun, müzik gibi konularla ilişkisi ele alınmakta ve yaratıcı çocuk ve yaratıcı yetişkin olmaya giden yolda özellikle hangi değişkenlerin (duyarlılık, hayal kurma, tek başınalık, sezgi gibi) yaratıcı kapıyı araladığı incelenmektedir. Hiçbir zaman önemini ve güncelliğini kaybetmeyecek bir konu olan çocuklarda yaratıcılığın teşvik edilmesi ve yaratıcı fikirlerin desteklemesi ise kitabın bir diğer ilgi alanıdır.
Roger A. Hart Günümüzde insanların doğa ile ilişkileri dünyanın karşılaştığı en büyük sorundur ve dünyanın her yerinde genç insanlar çevresel eyleme çok büyük ilgi göstermektedir. Birçok ülke hem yurttaşların çevreyi yönetmesindeki rolü üzerinde, hem de çocukların kendilerinin ve toplumlarının geleceklerini şekillendirmeyle ilgili hakları ve sorumlulukları üzerinde köklü bir yeniden değerlendirme yapmaktadır.
Çevre eğitimiyle ilgili dünyadaki en büyük otoritelerden biri tarafından yazılmış olan bu kitap, eğer katılımları ciddi bir biçimde ele alınır ve onların gelişen kapasiteleri ve biricik güçleri dikkate alınarak planlanırsa, çocukların sürdürülebilir kalkınmada çok değerli ve uzun süren bir rol oynayabileceklerini göstermektedir. Doğrudan katılım yoluyla çocuklar gerçek bir demokrasi anlayışı ve kendilerine ait bir yeterlik ve sorumluluk duygusu geliştirebilirler. Fiziksel çevrenin planlanması, tasarımı, izlenmesi ve yönetimi çocukların katılımı açısından ideal bir alandır çünkü çocukların çevreye olan bağlılıkları çok güçlüdür.
Kitap; eğitimciler, planlamacılar ve çevreciler için çocukların katılımıyla ilgili kuram ve uygulamaları ve bunun demokrasi ve sürdürülebilir toplumlar için önemini anlatmaktadır. Çocukların toplumlarını etkileyen konulardaki sorunları tanımladıkları ve aktif biçimde eleştirel ve düşünsel katılımcılar olarak yer aldıkları gerçek katılıma vurgu yapmaktadır. “Çevre” çok geniş biçimde yorumlanmaktadır; örneğin, konut planları yapma ya da oyun parklarını tasarımlama gibi konuları içermektedir. Ayrıntılı örnek olay incelemeleri hem Kuzey'den, hem de Güney'den kent ve kırsaldaki yoksul ve orta sınıf toplumlarından örnekler sunmaktadır. Öğretmenler, grup kolaylaştırıcıları ve toplum liderleri içinse çevre projelerinde genç insanları içermede örgütleme ilkeleri, başarılı modeller, pratik teknikler ile kaynakları sunmaktadır.
Ahmet Ege, Aslıhan Aykara, Aslıhan Burcu Öztürk, Ayşe Kızıltaş, Ayşin Çetinkaya Büyükbodur, Ayten Kaya Kılıç, Aziz Şeker, Beyza Yılmaz, Buğra Yıldırım, Çağlanur Gül, Derya Kayma, Ferda Karadağ, Figen Paslı, Fulya Akgül Gök, Gonca Polat, Hale Meriç Karabekir, Hande Albayrak, Hüsnünur Aslantürk, Oktay Tatlıcıoğlu, Özgür Altındağ, Sayra Lotfi, Semra Saruç, Sergender Sezer, Seval Bekiroğlu, Yasemin Akgöl, Zeki Karataş Çocukluk, yaşamın devamı üzerinde görmezden gelinemeyecek bir etkiye sahip olan, önemli bir yaşam dönemidir. Tarihsel süreç içinde çocukluğa atfedilen anlam ve çocuğun değeri değişse de her çocuğun eşit imkân ve şartlara sahip olmadığına ilişkin gerçeklik değişmemiştir. Bu eşitsizliğin kaynağı kimi zaman ihmal, istismar gibi travmatik bir yaşam deneyimi olurken kimi zaman da yoksulluk kimi zaman göç olmuş kimi zaman çocuğun ya da ailesinin sahip olduğu bir hastalık, engellilik, suç davranışı, bağımlılık ya da aile yapısı olmuştur.
Çocuk alanına ilgi duyan, çocuklarla çalışan profesyonellerin, bu alanda eğitim alan öğrencilerin ve araştırmacıların farklı deneyimlere ve yaşam koşullarına sahip çocukları daha iyi tanımaları, anlamaları, ihtiyaçlarının ve sorunlarının farkında olmalarına katkı sağlamak üzere hazırlanmış bu kitapta; bütüncül bir bakış açısı ile bu alandaki tüm temel konular ele alınmıştır.
Kitapta; "İhmal, İstismar ve Çocuk", "Aile ve Çocuk", "Suç ve Çocuk", "Yoksulluk, Göç ve Çocuk", "Kronik Hastalık, Engellilik ve Çocuk", "Bağımlılık ve Çocuk" olmak üzere çocukla ilgili temel alanların ele alındığı atı ana bölüme ek olarak "Makro Boyutta Çocuk" konusuna da değinilmiştir. Çocukla ilgili geçmişten günümüze süregelen temel sorun alanlarını; toplumsal değişimle birlikte farklılaşan boyutlarıyla ele alan kitapta, çocuk alanında güncel bir kaynak oluşturulmaya çalışılmış ve bu sorun alanlarına yönelik olarak müdahale önerilerine yer verilmiştir.
Ayhan Babaroğlu, Özlem Gözün Kahraman, Gülümser Gültekin Akduman, Ayşenur Gündüz, İsa Özkan, Arzu Özyürek, Serpil Pekdoğan, Esin Sezgin, Ceyhan Turhan Yaşamın her döneminde problemlerin çözümü için erken müdahale en önemli ilkedir. "Çocukluk Döneminde Erken Müdahale" kitabı, çocukluk döneminde karşılaşılma olasılığı yüksek problemler ve bu problemlere yönelik müdahale planı örneklerini içeren bir kaynak olarak yararlanıcılara sunulmaktadır. Erken Müdahale ve Önemi, Erken Müdahale Kuram ve Modelleri, Çocukluk Dönemi Erken Müdahale Programları, Erken Müdahale Kapsamına Giren Çocuklar, Erken Müdahalede Tanılama, Erken Müdahalede izleme ve Değerlendirme ile Erken Müdahalenin Planlanması konularına yer verilen kitap, çocuklarla çalışan bireylere rehber niteliğindedir.
Zero to Three Gelişimsel Temelli Tanılama
Orjinal olarak 1994'te yayınlanan SIFIR-ÜÇ Erken Çocukluk ve Bebeklik Dönemindeki Gelişimsel ve Ruhsal Bozuklukların Tanısal Sınıflandırılması (DC:0-3), bebek ve küçük çocukların ruh sağlığı ve gelişimsel bozukluklarının gelişimsel temelli sınıflandırılmasını sağlayan ilk sistemdi (bk. DC:0-3).
1994'te yayınlanmış DC:0-3'ün birçok ampirik datadan ve klinik deneyimden yararlanılması ve kriterlerin genişletilmesi sonucunda 2005 yılında Gözden Geçirilmiş DC:0-3 (DC:0-3R) yayınlanmıştır.
DC:0-5 ise küçük çocuklardaki bozukluklarla ilgili yeni bulguları saptamakta ve DC:0-3R'nin yayınlandığı 2005'ten bu yana sahada çözülmemiş sorunları ele almaktadır. DC:0-5, ruh sağlığı ve diğer profesyonellere yardımcı olmak için düzenlenmiştir. DC:0-5'in amaçları:
• 5 yaş ve altı bebeklerin ve küçük çocukların ruh sağlığı ve gelişimsel zorluklarını tanımak,
• Ruh sağlığı ve gelişimsel bozukluklara katkıda bulunan psikososyal stresörleri ve tanısal sürece dâhil olan bağlamsal faktörleri anlamak,
• Tanı kriterlerini, sınıflandırma, vaka formülasyonu ve müdahale için etkin şekilde kullanmak,
• Bebek ve küçük çocuklardaki ruh sağlığı bozuklukları üzerine yapılan çalışmaları kolaylaştırmaktır.
DC:0-5, başka sınıflama sistemlerinde ele alınmayan durumları tanımlayarak ve etkili müdahale yöntemlerini işaret ederek profesyonellerin erken dönem ruh sağlığı problemlerini önleme, tanılama ve tedavi etme becerilerini geliştirmektedir.
Arzu Özyürek, Elif Sultan Özdemir, Emrullah Can Yavuz, Hatice Beşir, Özlem Gözün Kahraman, Uğur Hassamancıoğlu Teknolojinin yaşamın tüm alanlarına giderek daha fazla entegre olmasıyla birlikte modern ailelerin yaşamlarında ekran başında geçirilen zaman yaygınlaşmıştır. Bilgi ve iletişim teknolojilerin hızla yaygınlaştığı dijital çağ ile birlikte çocukluk da hızla değişmeye başlamıştır. Günümüzde her yaştan çocuk, cep telefonları, uygulamalar, dizüstü bilgisayarlar ve tabletler, akıllı oyuncaklar ve ev eşyaları aracılığıyla dijital teknolojilerle çok fazla zaman harcamaktadır. Dijital teknolojilerin her yerde bulunması, çocukların kritik gelişim dönemleri boyunca çeşitli riskleri ve faydaları da beraberinde getirmiştir. Aileler, eğitim ve sağlık hizmeti sunan meslek elemanları, hızla dijitalleşen dünyamızda çocuklar için en doğru, pratik ve eylem odaklı profesyonel önerilere ihtiyaç duymaktadırlar. Bu kitap, 21. yüzyılda çocukluk ve ebeveynlikten neler beklendiği, dijital teknolojinin çocuğun gelişimine etkilerini, fırsatlarını ve risklerini, dijital ortamlarda çocukların korunmasını içeren 6 bölümden oluşmaktadır. Alan yazında yapılmış güncel araştırma sonuçlarını dikkate alarak hazırlanmış olan bu kapsamlı bilimsel kitap ebeveynler, alanda çalışan uzmanlar ve meslek elemanları, eğitim, sağlık ve psikoloji alanlarında öğrenim gören lisansüstü, lisans ve ön lisans öğrencileri için temel bir başvuru kaynağı niteliğindedir.
Figen Karaceylan Çakmakcı “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” (DEHB), bireyin sosyal yaşantısı, akademik hayatı ve aile içi ilişkilerini bozabilen nöropsikiyatrik bir hastalıktır. Tedavi edilmediği ve doğru müdahale edilmediği takdirde çocuğun geleceğini tamamen değiştirebilen bir hastalık olmasına rağmen doğru yaklaşım ve uygun müdahaleler sonucunda yüz güldürücü cevaplar hızlıca ortaya çıkmaya başlar.
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi olarak çalıştığım 20 yıllık meslek hayatımda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğununun tedavisinde sadece ilaç tedavisinin yeterli olmadığını birçok kez deneyimledim. Aile içi tutumların, öğretmenin sınıf içi yapacağı müdahalelerin en az psikofarmakolojik tedavi kadar önemli olduğu gerçeği bende böyle bir kitap yazma motivasyonu oluşturdu.
Bu kitapla birlikte herkes tarafından duyulan, belki de günümüzün moda hastalığı olarak tanımlanan Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu hakkındaki doğru bildiğimiz yanlışlar hakkında bilgilendirme yapmak amaçlanmıştır. Ayrıca, yanlış anlama ve ön yargılara neden olan DEHB ve öğrenme ilişkisi hakkında aile ve öğretmenlerimize doğru bilgiler ve ipuçları vererek hem DEHB olan çocukların anlaşılmasını sağlamak hem de aile ve öğretmenler için etkili davranış yönetimini güçlendirmek hedeflenmiştir.
Geleceğimiz olan çocukların ihtiyaçlarına uygun çözüm önerilerinin sunulduğu bu kitabın okuyan herkes için faydalı bir kaynak olması dileğiyle…
A. Meltem Üstündağ Budak, Ahmet Gül, Aktan Acar, Alişan Burak Yaşar, Arzu Erkan Yüce, Arzu Hergüner, Aslı Bahar İnan, Aybüke Halime Yaldız, Aylin İlden Koçkar, Ayşe Irkörücü Küçük, Azime Şebnem Soysal Acar, Başak Karateke, Belgin Üstün Güllü, Bilge Uzun, Bilgen Işık Karaşahin, Birgül Ural Bayoğlu, Burcu Akın Sarı, Buse Ekren, Bülent Elbasan, Cemil Özal, Deniz Menderes, Devran Tan, Ebru Arhan, Ece Eryılmaz, Elgiz Henden, Elif Güldemir, Elif Ünver, Elmas Gülcan Atalar, Emel Kalınkılıç, Ercan Demir, Erhan Aksoy, Esra Döğer, Esra Güney, Esra Kısacık, Ezgi Özalp Akın, Ezgi Tuna, Fatih Hilmi Çetin, Fatma Mahperi Uluyol, Ferah Çekici, Figen Paslı, Filiz Sayar, Gamze Şen, Gizem Sarıgül, Gonca Bumin, Gönül Hazneci, Gözde Emik Aksoy, Gülnur Tanyeri Kesgin, Gülşah Sevinç, Güney Erkılıç, H. Tuna Çak Esen, Halime Şenay Güzel, Hande Kaynak, Hasra Avcı, Hatice Kafadar, İdil Alaftar, İdil Alaftar, İlay Aktoprak Şanda, İlbilge Ertoy Karagöl, İlkiz Altınoğlu Dikmeer, İlyas Okur, Kıvılcım Gücüyener, Kızbes Meral Kılıç, Leman Tekin Orgun, Makbule Esen Öksüzoğlu, Meltem Çiğdem Kirazlı, Metehan Irak, Mine Cihanoğlu, Mintaze Kerem Günel, Müşerrefe Nur Keleş, Nakşidil Torun Yazıhan, Nalan Mastar Akduman, Nevin Eracar, Nilay Evirgen, Nilgün Pekçağlıyan, Obelya Eşbah, Özge Kantaş, Özge Şahin, Özlem Sürücü, Pervin Oya Taneri, Pınar Bıçaksız, Rukiye Bozbulut, Sabri Hergüner, Seda Tan, Sencan Sertçelik, Serkan Şahin, Sevgi Kılınç, Seylan İmre, Sibel Düzakın, Yasemin Taş Torun, Zehra Çakır, Zekiye Küpçü, Zeynep Aydın Sünbül, Zeynep Maçkalı, Zeynep Öztürk Dünyayı değiştirmek, onu deneyimleme biçimimizle ilgilidir.
Meraklısına dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu konusunda rehber olmaya aday bu kitap, aslında çok katmanlı bir halk sağlığı sorunuyla tanışmamızı sağlıyor. Şimdiye kadar bu konuda yazılan diğer kitaplardan farklı olmasının nedeni ise konuyu ele alış biçiminde saklı. 23 farklı meslek grubundan 96 bilim insanı, 86 bölüme imza atarak günümüzün en sık görülen nöropsikiyatrik bozukluğunu kucaklamaya çalıştılar. Bu buluşmadaki amaç, çocukluk çağının en sık görülen nörogelişimsel sorununa ilişkin genel bir çerçeve çizebilmek, “farklı” bakışları “olağan”a çevirebilmektir. Bu transdisipliner buluşma hiçbir zaman sorunu reddetmek ve/veya indirgemek değil çok katmanlı bir durumla mücadele ederken, mevcut tüm kaynakları yeterince etkin kullanabilmek için bir yol haritası oluşturabilme çabasıdır.
Kızbes Meral Kılıç, A. Şebnem Soysal Acar Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Olan Çocuklar İçin Etkinlikler: Öz Düzenleme, Sosyal Beceri ve Bilinçli Farkındalık Etkinlikleri kitabı içinde yer alan aktiviteler, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocukların kendi kendilerine veya bir yetişkinle birlikte öğrenebileceği, yaşamında karşılaşacağı durumlarda bir rehber olabilecek bilgi ve becerileri içermektedir. Kitapta, dikkat türleri; kendi davranışlarının farkına varma; duyguları tanıma, anlama ve kontrol edebilme; kendini ifade edebilme; plan yapabilme; karşılaşılan sorunları çözebilme; zamanı etkin kullanabilme; beklemeyi öğrenme; dürtüselliğin neden olduğu olumsuz durumlarla baş edebilme; zorbalıkla baş edebilme; dijital ekranları etkin kullanabilme; uyku ve beslenmenin önemini anlama gibi aktiviteler yer almaktadır.
Funda Acarlar Dil örneği analizi, dilin tüm bileşenlerini kapsayacak şekilde ifade edici dili bir bütün olarak temsil eden bir değerlendirme yoludur. Tanılama, tanımlama ve izleme amaçlarıyla kullanılabilen dil örneği analizi, müdahale hedeflerinin hazırlanmasına da olanak sağlamaktadır. Yedi bölümden oluşan bu kitap, dil örneği analizinin tüm aşamaları hakkında bilgi vermektedir.
Kitabın dil örneği analizinin araştırma ve klinik amaçlı uygulanabilmesi için kullanıcıya rehber olması amaçlanmıştır. Bu amaçla dil gelişiminin değerlendirilmesindeki önemi, dil örneği bağlamları ve dil örneğinden alınan ölçümler hakkında kapsamlı bilgi verilmektedir. Dil gelişimi hakkında ayrıntılı bilgi sağlayan dil örneklerinin analizi ve yorumlanması amacıyla hazırlanmış olan bölümler, çeşitli vaka örneklerini içermektedir. Bu kitap, dil örneği analizini öğrenmek ve bilgilerini geliştirmek isteyen herkes için bir kaynak olma özelliğini taşımaktadır.
Elif Özcan Disleksi Okuma Yazma Kitabı; disleksi tanısı almış çocuklara, özel eğitim öğrencilerine, öğrenme güçlüğü yaşayan çocuklara ve ilkokula giden ancak her hangi bir tanısı olmadığı hâlde okuma yazmada sorun yaşayan tüm çocuklara okuma yazmayı kolay yoldan öğretmeyi amaçlayan bir materyaldir.
MEB müfredatına uygun hece yöntemiyle oluşturulmuştur. Akıllı defter şeklinde olduğundan üzerindeki yönergeler takip edildiğinde okuma yazmayı kolaylıkla öğretmek amaçlanmıştır.
İlkokul müfredatında yer alan yeni ses gruplarına göre hazırlanmış aktivitelerle okuma yazmayı en baştan öğrenmek isteyen çocuklar için tasarlanmıştır. Ses gruplarıyla birlikte harften heceye, heceden cümleye geçiş yapılarak basitten zora öğretim tekniği ele alınmıştır.
Okuduğunu anlama bölümünde, çocukların okuduğu cümlenin ve metnin anlamını da kavraması amaçlanmıştır. Kitapta yer alan çizgiler üzerine yazı yazma tekniğinin de güzel yazı yazmayı desteklemesi öngörülmüştür.
Her çocuk öğrenir; yeter ki doğru yönlendirilsin. Doğru yönlendirilen her bir çocuğun öğrenmeye olan ilgisi daima artacaktır.
Cansev Karakuş Diyaloğa dayalı okuma; ebeveynlerle, öğretmenlerle, farklı yaş gruplarıyla çalışan diğer yetişkinlerin kullanabileceği etkileşimli bir okuma yöntemidir. Yöntem; aynı kitabın çocuklarla beraber birden fazla kez okunarak, karşılıklı iletişime, sorulara, cevaplara ve diyaloglara dayanmaktadır. Hikâyede geçen kelimeler, kahramanlar, tema ve kurgu, ilgili çocuklarla konuşma fırsatı sunar. Aynı kitap birkaç kez okunsa dahi her okuma esnasında çocuklar farklı deneyimler kazanır. Okumanın seviyesi giderek derinleşir ve çocuğun anlamlandırması ve yaratıcılığını kullanmasına yönelik sorular eklenebilir. Bu sayede süreç, çocuklar için hem daha faydalı hem de daha keyifli geçer.
Bu kitap, yazarın 2017 yılında tamamladığı "Okul Öncesi Eğitimde Diyaloğa Dayalı Okuma Yöntemine göre Hazırlanan Türkçe Etkinliklerinin Sözeş Dil Becerilerine Etkisi" isimli tez çalışmasının ürünü olmakla beraber konu yeniden gözden geçirilerek gerekli düzenlemeler ve eklemeler yapılmıştır. Farklı etkinlik örnekleri ile zenginleştirilen kitabın, eğitimcilere ve çocukla beraber kitap okuyacak herkese yol gösterici olması beklenmektedir.
Okuyan herkese faydalı olması dileğiyle…
James M. KAUFFMAN, Timothy J. LANDRUM, Pearson Duygusal ve Davranışsal Bozuklukları olan Çocukların ve Gençlerin Özellikleri'nin onuncu baskısı güvenilir araştırmalara, öğretmen odaklı sunumlara ve Duygusal ve Davranışsal Bozukluklar (DDB) ile ilgili kavramların açıklamalarına yer veren ve uzun zamandır kabul gören kitabın bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Kitap, okuyucunun DDB'lerin tarihçesini, sorunlu davranışların kökenini, bozukluk tiplerini ve değerlemeyle ilgili işlemleri anlamalarına yardımcı olmak amacıyla temel kavramlar çerçevesinde tasarlanmıştır. Olgu Çalışmaları, Kişisel Düşünceler ve Derinlemesine Düşünmek İçin Sorular okuyucuyla ilişki kurmakta ve duygusal ve davranışsal bozukluğu olan öğrencilerin özelliklerini onlara göstermektedir.
Bu Baskıdaki Yenilikler

Kitabın dört kısımdan oluşan bir akış içeren formatı, kitabın içeriğini Başlangıç Noktası (I. Kısım); Olası Nedenler (II. Kısım); Davranış Bozukluklarının Türleri (III. Kısım) ve Değerleme'ye (IV. Kısım) odaklanacak şekilde yeniden düzenlemiştir.
Değerlemeyle ilgili olan ve birleştirilmiş olan bölüm (15. Bölüm), konuya daha basit ve daha yararlı olacak şekilde yaklaşmaktadır.
Sosyal beceri öğretimine yenilenmiş bir vurgu yapan kısım (III. Kısım), belirli bozuklukların değerlemesine ve bu bozukluklara yönelik müdahalelere ilişkin belirli amaçlar sunmaktadır.
Kullanılan 150'nin üzerinde yeni kaynak ile en yeni araştırma bulguları sunulmakta ve tüm kitap boyunca oluşturulan önerilere destek sağlanmaktadır.
Yeni tablolar ve şekiller, mevcut konuları ve eğilimleri ele almakta ve görsellerin ayrıntılarını vererek açıklayıcı bilgiler içermektedir.
Şehnaz Ceylan, Hatice Beşir, Elif Sultan Korkut Yeni doğmuş bir bebeğin yaşamında beslenme kadar önemli olan bazı şeyler vardır. Bunlardan biri, gelişimini destekleyen zengin uyarıcı bir çevredir. Yapılan araştırmalar da yaşamın ilk üç yılında yaşanılan deneyimlerin beyin ve bütün gelişim alanlarında kritik bir önemi olduğunu ifade etmektedir. Bebekler deneyimlerini duyularıyla sağlar; kendisini ve çevresini keşfederler. Bu kitap; bebeklik döneminde gelişim, duyuların gelişimi ve önemi, bebeğin gelişimini desteklerken oyunun rolü, duyu materyalleri, duyuları destekleyici ortam düzenleme konularını ele almakta ve duyu gelişimini destekleyici etkinlik örneklerine yer vermektedir. Kitapta yer alan materyaller ve etkinlik örnekleri, bebeklik döneminde her yaş grubuna ve bebeklerin tüm duyularına yönelik kolaylıkla uygulanabilir niteliktedir. Bu kitabın, ülkemizde çok az çalışılan bebeklik dönemine dair önemli uygulamalara rehberlik etmesi dileğiyle…
A. Güler Küçükturan, Arzu Özyürek, Asya Çetin, Ayşe Meriç, Burcu Kınık, Büşra Şahan Aktan, Çağla Begüm Murat, Dilek Erol Sahillioğlu, Duygu Çetingöz, Duygu Tuğçe Özdemir, Elif Çelebi Öncü, Elif Ünal Bozcan, Elif Yılmaz, Emel Arslan, Esin Sezgin, Esra Ayeş Aslan, Esra Ünlüer, Ezgi Akşin Yavuz, Fatma Özge Ünsal, Gülçin Güven, Gülümser Gültekin Akduman, Hande Arslan Çiftçi, Hilal İlknur Tunçeli, İsa Özkan, Kezban Tepeli, Mehmet Kumru, Melike Nur Kaymak, Metin Kadim, Mine Kır, Miray Özözen Danacı, N. Ferah Yavuz, Nalan Arabacı, Nihan Koran, Nuray Eran Türedi, Özge Pınarcık, Özlem Okyay, P. Tuğba Şeker, Saide Özbey, Seda Sakarya, Selvinaz Saçan, Sema Sönmez, Serpil Pekdoğan, Tansu Perçin, Türker Sezer, Ufuk Kandaz, Yasemin Aydoğan, Zeliha Yazıcı, Zerrin Mercan, Zeynep Apaydın Demirci, Zeynep Banu Gündüz, Zeynep Çetin, Zeynep Kılıç, Zeynep Seda Çavuş, Zeynep Topcu Bilir, Zuhal Begde 0-8 yaşları arasındaki çocukların eğitimini kapsayan erken çocukluk eğitimi, bu dönemdeki çocukların, uygun çevre koşullarında sunulan zengin öğrenme deneyimleri aracılığıyla gelişim özellikleri, bireysel farklılık ve yetenekleri göz önünde bulundurularak sağlıklı büyümelerinin, psikomotor, sosyal-duygusal, dil ve bilişsel alanlardaki gelişimlerinin en üst düzeye ulaştırıldığı hatta büyük ölçüde tamamlandığı sistemli bir süreçtir. Bir diğer ifade ile duyguların, yaratıcılığın, algılama gücü ve akıl yürütme becerilerinin kazanıldığı, kişiliğin toplumsal ve kültürel değerlerle yoğrularak şekillendiği, sağlıklı ve toplumsal bir birey olma yolunda önemli adımların atıldığı bir dönemdir. Bu bağlamda, erken çocukluk döneminde verilen eğitimin kapsam ve niteliği; çocukların olduğu kadar ailelerin ve dolayısıyla ailelerin oluşturduğu toplumun kaderini belirlemede çok önemli bir rol oynar.
Bu denli önemli olan erken çocukluk eğitiminin dünyadaki yeri, önemi ve nitelikleri incelendiğinde pek çok farklı eğitim sistemi ile karşılaşılır. Türkiye’de, farklı ülkelerin erken çocukluk eğitim sistemlerini konu alan pek çok yayın yapılmış ve kitap yazılmış olsa da kaleme alınan yayınlardaki ülke çeşitliliğinin genellikle sınırlı olduğu görülmektedir. Bu sınırlılıktan yola çıkılarak kitabımızda; dünyadaki erken çocukluk eğitimine karşılaştırmalı bir bakış sağlamak amacıyla 54 ülkenin eğitim sistemi, ayrıntılarıyla incelenerek alana katkı sunulması hedeflenmiştir.
Mehibe AKANDERE Farklı yaş gruplarında bulunan kişilerin arkadaşlarıyla iyi zaman geçirmek için başvurdukları tek yol “oyun” dur. İlk Çağlardan günümüze vazgeçilmeyen bir gerçeği Eflatun “Çocuk oyunla büyümelidir.” sözüyle dile getirmektedir. 3. basımını yaptığımız bu eserde oyun kavramı; oyunun gelişimi, anlam ve önemi; oyunun çocuğun fiziki, psiko–motor, dil, duygu, zihin ve sosyal gelişimine olan etkisi ve öğretimde oyunun kullanılması ele alınmıştır. Kitapta çok sayıda oyun örnekleri yer almaktadır. Bunlar anaokulları, ilköğretim okulları, lise ve dengi okullarla üniversitelerde uygulanabilecek oyunlardır.
A. Pınar Vural, Ayhan Öztürk, Belma Doğan Güngen, Cem Gökçen, Fatih Dağdelen, Gülis Kavadar, İdris Kaya, İsmet Melek, Murat Güntel, Pınar Karadeniz, Selenay Yücel, Sevda Dolapçıoğlu Eğitim alanında yaşanan değişimlerin hızlı yükselişi, öğrenme konuları üzerinde farklı disiplin bakış açılarına ihtiyaç duyulmasını ortaya çıkarmıştır. Değişim; anne-baba ve eğitimcilerin bazı konularda çözüm yolu bulmak için zorlanmalarına neden olmuştur. Ayrıca öğretmenler pandemi döneminden sonra öğrenme sorunlarının farklılaştığı üzerine görüş bildirmektedir. Tüm bu ihtiyaçlardan dolayı bu kitapta, farklı disiplinlerden gönüllü birçok uzman, bir araya gelerek eğitim konuları üzerine çözüm önerilerini, görüşlerini ve tecrübelerini sunmuşlardır. Kitap, öğrenme konuları içerisinde en çok ihtiyaç duyulan konuların neler olduğu üzerine öğretmen ve öğrencilerden görüş alınarak oluşturulan başlıkları kapsamaktadır. Kitabın amacı, bu öğrenme konularını birden fazla uzman hekim ve eğitimcinin iş birliği ile değerlendirmektir. Ayrıca eğitim fakülteleri öğretmenlik uygulamaları dersi için fayda sağlayabileceği düşünülmektedir. Anne, baba ve eğitimcilerin iyi nesil yetiştirme gücünü artırmak üzere yazılan bu kitabın “çocuklara” fayda sağlaması dileğiyle...
Betül Aydın Ergenlik yılları bireyin hayata hazırlandığı, kendini tanımaya ve dönemsel zorluklarla başa çıkmaya çalıştığı zaman dilimidir. Ergenin sosyal ilişkilerini düzenleyebilmesi, sorumluluklarına sahip çıkması, duygu durumu problemleriyle baş etmesi ve kariyeri ile ilgili önemli çabalar göstermesi gerekmektedir.
Bu kitap, ergenlerin bu yönlerini geliştirici yaşam becerileriyle ilgili çalışmalar sunmaktadır. Özgüven, güvenli davranış sergileme, yaratılıcığı ortaya koyma, stresle başa çıkabilme, sorumluluk alabilme ve öfke ile baş etme gibi yönlerde ergenlerle çalışmak isteyenlere kılavuzluk edebilecek yarı yapılandırılmış grup çalışmalarını içermektedir.
Ayşe Hicret Güdük, Ceylan Özbek Ayaz, Çiğdem Şahin Çakır, Duriye Esra Angın, Eda Erdaş Kartal, Elif Buldu, Elif Çelebi Öncü, Erdal Bay, Erdinç Öcal, Gonca Uludağ, Güzin Özyılmaz Akamca, Hacer Tekerci, Hasan Er, Hülya Tokuç, İnanç Eti, Mehmet Başaran, Merve Canbeldek, Murat Bartan, N. Bilge Koçak Tümer, Nefise Semra Erkan, Özge Özkan Kılıç, Özlem Yurt, Sara Kefi Küçük bir çocukken neleri merak ettiğinizi hatırlıyor musunuz? Güneş'in geceleri nereye gittiğini, bir örümceğin ağlarını nasıl ördüğünü, kuşların nasıl uçabildiğini, gözlerimizin nasıl görebildiğini, gemilerin batmadan nasıl yüzebildiğini, karın nasıl oluştuğunu, gölgemizin bazen neden çok uzunken bazen de çok kısa olduğunu… Çocuklar tüm bunları ve çok daha fazlasını merak ederler. Meraklarının yarattığı sorulara yanıt aramak için yaşanılan her deneyim ise fene ilişkin deneyimlerdir. Çünkü fen, yaşamın ta kendisidir.
Merak, araştırma ve keşfetme arzusu… Bir çocuğun, içine doğduğu dünyayı, çevresindeki nesneleri, maddeyi, insanı, doğayı ve daha pek çok şeyi öğrenme isteği, onu, fene ilişkin kavram ve konular ile buluşturmaktadır. Öyleyse erken çocukluk döneminde fen eğitimine yer verilmesi gereği önemli bir gerçek olarak karşımızdadır. Bu gerçekten yola çıkılarak alanında uzman akademisyenler tarafından hazırlanan bu kitapta, “erken çocukluk döneminde fen eğitimi”ne ilişkin bilimsel bilgilere, etkinlik örneklerine, öğretmenler ve ebeveynler için önerilere, dünyadaki ve ülkemizdeki uygulamalardan örneklere, yararlanılabilecek çeşitli kaynak önerilerine yer verilmiştir. Kitapta yer alan konu başlıkları şunlardır:
• Erken Çocukluk Döneminde Fen Eğitimi ve Önemi
• Erken Çocukluk Döneminde Bilimin Doğası Anlayışı
• Fenin Matematik, Sanat, Edebiyat, Okuma-Yazma, Tarih, Yaratıcılık, Teknoloji ve Oyunla Etkileşimi
• Erken Çocukluk Döneminde Fen Kavramlarının Kazanımı
• Bilimsel Süreç Becerileri
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde Düşünme Rutinlerinin Kullanımı
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde Yöntem ve Teknikler
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde Proje Temelli Yaklaşım ve Proje Örnekleri
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde Drama
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde STEM Yaklaşımı
• Erken Çocukluk Döneminde Kodlama, Robotik ve Bilgi İşlemsel Düşünme
• Fen Eğitiminde Bilimsel Açıklama Yapmanın Önemi ve Çeşitli Konular
• Erken Çocukluk Eğitiminde Fen Etkinliklerini Planlama, Uygulama ve Değerlendirme Süreçleri
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde Öğretmenin Rolü
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitiminde Ebeveynin Rolü
• Erken Çocukluk Eğitimi Yaklaşımlarında Fen Eğitiminin Yeri
• Erken Çocukluk Dönemi Fen Eğitimi Programları
• Erken Çocukluk Döneminde Çevre Eğitimi
• Erken Çocukluk Döneminde Coğrafya Eğitimi
• Hikâyelerle “Fen”
• Bir Okul Öncesi Öğretmeninin Deneyimleri ile “Fen Etkinlikleri”.
Kitabın, erken çocukluk dönemindeki sevgili çocuklarımız başta olmak üzere, erken çocukluk eğitimi alanında çalışan değerli araştırmacılara, kıymetli öğretmenlere ve öğretmen adaylarına, sevgili ebeveynlere ve konuya ilgi duyan tüm okurlarımıza katkı sağlaması dileğiyle…
Büşra Şahan Aktan, Emine Ahmetoğlu, Ezgi Akşin Yavuz, Fatma Özge Ünsal, Gökçen İlhan Ildız, Hande Arslan Çiftçi, Hilal Çelik, Hilal İlknur Tunçeli, Merve Keser, Münevver Can Yaşar, Özgün Uyanık Aktulun, Şenay Bulut Pedük, Zeliha Yazıcı, Zeynep Kılıç, Zülifye Gül Ercan Erken çocukluk yılları; hızlı büyümenin, gelişmenin olduğu ve her gelişim alanında yaşam boyu sürecek öğrenmelerin gerçekleştiği ilk zamanlardır. Bu nedenle erken çocuklukta gelişimi anlamak, farklı gelişim alanlarında anne karnından itibaren insanın yaşam serüveninin ilk yıllarına yakından bakmayı sağlar. Bu da eğitimcilere, anne babalara ve eğitimci adaylarına çocukların neyi, neden, nasıl yaptıklarını anlamasında; çocuklara nasıl, ne şekilde, hangi yollarla destek olabileceklerine dair fikir geliştirmesinde; çocukları olduğu gibi kabul ederek kendi öğrenme potansiyelini en üst seviyesine çıkarmasında ona yardımcı olmalarının yollarını gösterir. Bu anlayışla bu kitap da erken çocukluk döneminde gelişimi, farklı gelişim alanları özelinde ve her bir gelişim alanının kuramsal alt yapısı ışığında incelemektedir.
Yıllar boyunca gelişimsel ilerlemeyi önemli gelişimsel özelliklere değinerek ifade eden bu kitap, gelişimi etkileyen unsurlara değinerek gelişim alanlarının birbirleri ile olan sıkı ilişkilerini de vurgulamaktadır. Tüm bunların nihayetinde kitap; gelişimin desteklenmesi için neler yapılabileceğine dair gelişim alanlarına özgü, çocukların kendi hızlarıyla öğrenmelerini gözeten ve öğrenme doğalarına müdahale etmeyen bir anlayışla, kendi potansiyellerini gerçekleştirmelerinde yaşam eşlikçisi olabilmenin çeşitli örneklerini paylaşmaktadır.
Abdulhamit Kurupınar, Ayşegül Akıncı Coşgun, Ayşenur Aydın, Büşra Ergin, Büşra Ergin, Didem Türkoğlu, Egenur Uludağ, Emine Ela Şimşek, Esra Ergin, Gizem Eker, Hurşide Kübra Özkan Kunduracı, Mehmet Başaran, Melek Merve Yılmaz, Nur Banu Yiğit, Özge Metin Aslan, Özge Pınarcık Sakaryalı, Özlem Altındağ Kumaş, Vedat Bayraktar, Yakup Yıldırım Günümüzün globalleşen dünyasında çocukları ve çocukluğu anlamanın ve anlamlandırmanın zor olduğu bir süreç yaşanmaktadır. Uzun yıllar boyunca yapılan araştırmaların süzgecinden damıtılarak gelen bilgilerin bize yönelik en önemli yansıması, çocuğun ve çocukluğun nasıl anlaşılacağı üzerine olmuştur. Bireyin gelişiminin bütün yönleriyle eşsiz bir süreç olduğu ve bu sürecin içerisinde birçok farklı dengenin dikkate alınarak bireye en uygun yaklaşımın nasıl yapılacağı, bu anlama çabasının çıktılarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Çocuğun bütüncül olarak desteklenmesi, onun varoluş mücadelesinde yolunu aydınlatacak en parlak ışıklardan biri olacaktır. Yaşamın kritik evrelerini içinde barındıran gizemli bir hazine olarak nitelendirilebilecek erken çocukluk yıllarında çocuğun bütüncül olarak desteklenmesi, ona bu hazinenin kapılarını aralayacaktır. Bireyin hayatında bu denli öneme sahip bir dönemi anlamaya ve anlamlandırmaya yardımcı olabilecek bu eser, çocuğun bütün gelişim alanlarında süreç içerisinde nasıl bir serüven izleyebileceğini gözler önüne serecektir. Bu süreçte çocuk desteklenirken onun nasıl değerlendirileceği ve bu esnada dikkat edilmesi gereken hususlar da titizlikle okuyucuya sunulmuştur.
Bu kitabın, çocuğun gelişimine ve desteklenmesine yönelik anlama ve anlamlandırma çabalarına katkı sunması ve daha etkili bir gelişimsel değerlendirmenin nasıl yapılabileceğine rehberlik etmesi en büyük amacımız ve temennimizdir.
Jeffrey Trawick Smith Doğumdan sekiz yaşa kadar olan dönemi kapsayan erken çocukluk dönemi, çocuğun en hızlı geliştiği ve öğrendiği dönemdir. Çocuğun hangi yaşta ne tür gelişim özelliklerini gösterdiğini bilmek, gelişime etki eden faktörlerin neler olduğunu öğrenmek ve tüm bunlara göre çocukları doğru tanımak ve değerlendirmek önemlidir.
Erken Çocukluk Döneminde Gelişim: Çok Kültürlü Bir Bakış Açısı adlı bu kitap, doğumdan sekiz yaşa kadar olan çocukların yaş ve gelişim dönemlerini detaylı, anlaşılır ve açık bir şekilde anlatmaktadır. Her bir gelişim alanı (fiziksel, bilişsel, dil, sosyal/duygusal) hem kuramsal hem de örneklerle açıklanmaktadır. Aynı zamanda kitapta, çocukların gelişimlerinde farklılıkların altı çizilmekte; normal gelişim gösteren çocuklarla birlikte atipik davranış özellikleri gösteren çocukların gelişim özelliklerine de yer verilmektedir. Kitap, çok kültürlü bakış açılarını içermekte ve bu bağlamda farklı kültürlerde yapılan çalışmalara, vaka örneklerine ve araştırma sonuçlarına yer vermekte; gelişim alanlarını kültürel özelliklere ve bilimsel bulgulara göre tartışarak açıklamaktadır. Örneğin, dil gelişimi alanında; temel özelliklerle birlikte iki dilli çocukların dil gelişimi özelliklerine de değinilmektedir. Aynı şekilde normal gelişim gösteren çocukların yanı sıra özel gereksinimli çocukların gelişim özelliklerine de detaylı bir şekilde yer verilmektedir.
Kitabın; aileler, eğitimciler ve alan uzmanları tarafından çok okunan bir rehber kitap olması dileğiyle...
Oralie Mcafee, Deborah J. Leong Sınıf ortamlarında eğitim ve öğretim süreçlerinde gerçekleştirilen değerlendirmeler erken çocukluk dönemi öğrenme ve öğretme sürecinin en önemli unsurudur. Çocukların içinde bulundukları dönemdeki kapasiteleri ve gelişim düzeyleri hakkında bilgi sahibi olmak, gerçekleştirilecek deneyimlerde/etkinliklerde, çocukların güçlü yanlarını ortaya çıkarmaya olanak sağlayacak ve sürekli gelişim ve öğrenmelerini destekleyecek imkânlar sunacaktır.
Bu kitabın amacı; geleneksel değerlendirme yaklaşımlarından farklı olarak, sınıf temelli otantik değerlendirmelerin nasıl gerçekleştirileceğini ve bu tür değerlendirme süreçlerinde elde edilen bilgilerin çocukların öğrenmelerini destekleyici ve teşvik edici müfredat planlamalarında nasıl yorumlanıp, kullanılabileceğini sergilemektir. "Erken Çocukluk Döneminde Gelişim ve Öğrenmenin Değerlendirilmesi ve Desteklenmesi" kitabının beşinci basımında hızlı biçimde gelişmekte olan uygun değerlendirme kavramları, beklenen eğitimsel çıktılar, küçük çocukların gelişim ve öğrenme yolları ve erken çocukluk dönemi öğretmenlerinin değerlendirme çalışmalarındaki görev ve sorumlulukları çerçevesinde gözden geçirilmiş ve güncellenmiştir.
Bu kitapta ölçme ve değerlendirme olguları; çoğunlukla standart test, ölçek ve diğer ölçme araçlarının kullanımı ve bir oturumluk tanılama, seçme ve eleme uygulamalarına dayalı çalışmaların ağırlık verildiği geleneksel değerlendirme yaklaşımlarından farklı olarak ele alınmıştır. Kitap boyunca değerlendirme çalışmaları "gelişime yönelik çalışmalar" olarak ele alınmıştır.
Ali Gürsan Saraç Okul Öncesi Programlarında Plandan Uygulamaya Genel Yaklaşımlar ile hazırladığımız ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE MÜZİK EĞİTİMİ adlı kitabımız; Belirli Gün ve Haftalar çerçevesinde, Ben Kimim?, Atlı Arabaya Binelim, Günde Üç Öğün Yerim, Cumhuriyet Ben Demek, Kırmızıdır Ayımız, Kutlu Olsun Doğum Günün, Canımsın Öğretmenim, Haydi Uçurtma Yapalım, SaklaMbaç ve Körebe, Tutumlu Olmak Gerekli, Beslenme Türküsü, Evim Evim Her Şeyim, Arkadaşım Kitap, Bugün Benim Bayramım, Bisiklete Binerken, Bugün Anneler Günü, Temizlik Görgü Düzenimiz, Şimdi Heykel Olalım, Yaz Tatili Başlıyor, Canımsın Babacığım gibi yirmi bir konuyu yarım günlük eğitim akışıyla sizlere sunmaktadır.
Çocuğun eğitiminde müziğin kullanımını konu alan genel bir bakış açısıyla giriş yapılmış, belirli gün ve haftalara göre de yirmi bir bölüm oluşturulmuştur. Her bir konuda öğrenme merkezleri kapsamında; Matematik Etkinliği, Drama Etkinliği, Okuma Yazmaya Hazırlık Etkinliği, Sanat Etkinliği, Türkçe Etkinliği, Oyun Etkinliği, Müzik Etkinliği, Fen Etkinliği, Hareket Etkinliği ve Alan Gezisi etkinlik çeşitleri örneklerinden yola çıkarak Kazanımlar ve Göstergeleri ile Materyaller, Sözcükler, Kavramlar, Öğrenme Süreci, Aile Katılımı, Uyarlama ve Değerlendirme işlenişleri aşamalarında çalışma yapraklarıyla düzenlenmiştir. 36-48, 48-60 ve 60-72 aylık çocukların; bilişsel, dil, motor, sosyal ve duyuşsal gelişim kazanımlarına göre konular belirlenerek şarkılar günün anlamına göre bestelenmiştir.
Kitabımızın dağarcık bölümünde, yirmi şarkımızın bulunduğu CD’ye yabancı dilde ve dilimizde söylenmesi için beş şarkı playback olarak ilave edilmiştir. Kitabımız ayrıca erken çocukluk dönemi müzik eğitimi kapsamında en son öğretim programına göre eğitim fakülteleri müzik öğretmenliği programlarına, okul öncesi öğretmenliği programlarına, meslek yüksek okulları çocuk gelişimi programları ve kız meslek liseleri müzik derslerine göre hazırlanmıştır.
“Erken Çocukluk Dönemi Müzik Eğitimi” adlı çalışmamızın okul öncesi ile ilgili tüm birimlerde öğretmenlerimize yararlı ve faydalı olabilmesi umudumla sevgili meslektaşlarımız ve öğrencilerimize, meslek yaşamlarında her zaman kullanabilecekleri konserlere ve gösterilere dönüştürebilecekleri bir kaynak olarak armağan ediyorum.
Geleceğin umut çiçekleri çocuklarımıza sevgilerle…
Dr. Ali Gürsan Saraç
S. Sunay Yıldırım Doğru, Neslihan Durmuşoğlu Saltalı Erken çocuklukta özel eğitim kitabı-nın önemini vurgulamak ve bu alanda çalışan kişilere ve engelli çocuk sahibi olan ailelere ışık tutmak açısından önemli bir kaynak olduğu düşünülmektedir.
Erken çocukluk eğitimin başlıca kat-kısı engelli bireyin gelişim hızına uygun programlar aracılığıyla olumlu davranışlar kazandırmasıdır. Bu durum genelde bağımlı yaşamdan gittikçe bağımsız yaşama doğru bir geçiştir. Hiç kuşkusuz bu yol uzun ve zorlu bir süreçtir. Büyük sabır ve işbirliği gerektirir. Özellikle aile ve eğitim kurumu arasında oluşan olumlu işbirliği sayesinde daha kısa sürede olumlu sonuçlar alınabilmektedir. Özürlü çocukların temel becerileri kazanmasında, sosyal kabul görmede erken çocukluk eğitimin önemi büyüktür. Ancak yasal düzenlemelere rağmen Türkiye’de erken çocukluk eğitim henüz yeterince yaygın değildir. 6 yaştan küçük engelli bebekler ve çocuklar için alınması gereken önlemler yetersizdir.
Bu kitap Eğitim Fakültelerinin Özel Eğitim ve Okulöncesinin Eğitimi Bölümlerinde, Orta Öğretim Meslek Lise-lerinin Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümlerinde, Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlere, engelli çocukların ailelerine ve konuya ilgi duyan kişilere bir kaynak kitap niteliğindedir.
Aslıhan Aykara, Aybüke Yurteri Tiryaki, Aysel Çoban, Banu Altunay, Begümhan Yüksel, Betül Kübra Doğan Karataş, Eda Beydili Gürbüz, Elanur Türkoğlu, Elif Nursel Özmert, Emine Ayyıldız, Engin Fırat, F. Sabahat Işıktekiner, Firdevs Çağlayan Güler, Gamze Bilir-Seyhan, Gamze Erükcü Akbaş, Gülümser Gültekin Akduman, Hatice Uysal Bayrak, Hidayet Dikici, Kasım Karataş, Mehmet Başcıllar, Melike Tekindal, Merve Demir, Merve Deniz Pak Güre, Merve Gangal, Merve Şepitci Sarıbaş, N. Semra Erkan, Nahide Atabey Doğrucan, Nida Altıparmak, Nilay Kaptan, Özge Özel, Özlem Ersoy, Sebahat Aydos, Serkan Demir, Sibel Güneysu, Şengül Pala, Şeyda Demir, Şeyda Yıldırım, Şifa Kevser Çakmak, Tahir Emre Gencer, Yekta Koşan, Zeynep Kurtulmuş Bu kitapla, erken çocukluk dönemindeki çocukların karşılaşabileceği riskleri çok boyutlu düşünüp farklı pencerelerden bakarak irdelemek ve bu risklerle karşılaşan çocukların eğitimine dair yapılabilecekleri ortaya koymak amaçlanmıştır. Bu bağlamda, özel gereksinimi, bakımını sağlayan kişilerin yetersizliği, elverişsiz çevre şartları, zorlu ekonomik koşullar ve/veya içinde yaşadığı ülkenin durumu nedeniyle çocuklarımızın ne gibi risklerle karşılaşabilecekleri ve eğitimlerini nasıl daha sağlıklı yürütebilecekleri konularına odaklanılmıştır.
Ülkemizdeki 23 farklı üniversitenin farklı bölümlerinden (Okul Öncesi Eğitim, Çocuk Gelişimi, Sosyal Hizmet, Özel Eğitim ve Tıp) bir araya gelen akademisyenler, alanda çalışan erken çocukluk eğitimcileri, sosyal hizmet uzmanları ve çocuk gelişim uzmanları tarafından kaleme alınan bu kitapta; alan yazına, araştırmalara, doğrudan alan deneyimlerine ve film/kitap önerilerine yer verilmiştir.
Ellen McGinnis, Research Press Sosyal beceriler; bir bireyin olumlu tepkileri meydana çıkarıp, olumsuz tepkilerden kaçınmasına yardımcı olacak şekilde diğerleriyle etkileşimini mümkün kılan, sosyal açıdan kabul gören davranışlar olarak tanımlanabilir. Engelli öğrenciler sıklıkla yetersiz sosyal beceriye sahip olarak tanımlanırlar ve normal gelişen yaşıtlarına nazaran genellikle daha az kabul görürler. Yapılan çalışmalar; sosyal yeterlilik ve akademik başarı arasında önemli bir ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Çocukluk döneminde, akran gruplarında gözlenen sosyal uyumun, yetişkinlikte gösterilen uyumun, hatta yetişkinlikteki ruh sağlığının ve duygusal problemlerin yordayıcısı olduğu ifade edilmektedir. Engelli öğrencilerin yapılan öğretimler sonucunda kazandıkları sosyal beceriler, sadece çevresindeki kişilerle olan ilişkilerini değil, okula uyum becerilerini ve akranları tarafından kabul edilmesini de olumlu yönde etkileyecektir. Aynı zamanda öğrencilikten yetişkinliğe geçerken, işe girmesini, toplumun bir üyesi olmasını kolaylaştıracak ve hayatlarının ileriki dönemlerindeki zorlukların da üstesinden gelmesine yardım edecektir.
Eğitimcilerin ve ailelerin sosyal beceri programının ögelerinde uyarlamalara giderek çocuklara kazandırmaları mümkün olacaktır. Erken Çocukluk Döneminde Sosyal Beceri Öğretim Programı, iki bölümden oluşmaktadır. Birinci Bölüm'de sosyal beceri ile ilgili temel bilgiler; İkinci Bölüm'de ise uygulama ve değerlendirme ölçeklerinden oluşmaktadır. Kitap, erken çocuklukta özel gereksinimli çocuklar için uygulamaya yönelik önemli bir yardımcı kaynaktır.
Şeyda İnce Sezer Bu kitap, okul öncesi dönemi çocuklarının (0-6 yaş) sosyal duygusal gelişimlerini, sosyal duygusal gelişimle ilgili kavramları (sosyal beceri, sosyal yeterlilik, duygusal gelişim, öz düzenleme, duygu düzenleme, duygusal yeterlilik, duygusal beceri, sosyal duygusal öğrenme, duygusal zekâ, sosyal duygusal problem çözme becerileri, çocuklarda davranış problemleri vb.), yaşlara göre çocukların sosyal duygusal gelişim özelliklerini, sosyal duygusal gelişimle ilgili erken müdahale programlarını, sosyal duygusal gelişimin dayandığı kuramları (Bilişsel Davranışçı Kuram, Davranışçı Yaklaşım, Bilişsel Yaklaşım, Sosyal Öğrenme Kuramı, Psikososyal Gelişim Kuramı, Psikoanalitik Gelişim Kuramı), İkinci Adım Erken Müdahale programını, yurt içi ve yurt dışı sosyal duygusal gelişim hakkındaki araştırmaları konu almaktadır. Kitap; eğitimciler, ebeveynler ve üniversite öğrencilerine yönelik derinlemesine bilgi verme amaçlı yazılmıştır.
Defne Yabaş, Tuğba Abanoz Erken çocukluk dönemi, çocukların doğal olarak meraklı ve öğrenmeye istekli oldukları kritik bir zaman dilimidir. Bu noktada STEM (Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) eğitimi, çocukların bu meraklarını beslemek ve onları hayal güçlerini kullanarak bilimsel düşünmeye teşvik etmek için önemli bir fırsattır.
Erken Çocuklukta STEM Eğitimi ve Örnek Ders Planları kitabı, temel olarak öğretmenler ve öğretmen adayları için tasarlanmıştır. Kitap, erken çocukluk döneminde STEM konularını çocuklara tanıtarak onları bu önemli alanlara ilgi duymaya ve alanlara özgü bilişsel süreç yöntemlerini kullanmaya teşvik etmek için kuram ve uygulama birlikteliği içerisinde eğitimcilerin kullanımına sunulmuş bir kılavuz niteliğindedir. Detaylı örnek ders planları ve etkili öğretim stratejileri içermesi sayesinde öğretmenler, çocukları STEM dünyasına adım atmaları için desteklerken onların öğrenme deneyimini ilgi çekici hâle getirebilirler.
Özellikle öğretmenlerin STEM eğitimi konusunda daha fazla güven kazanmalarına ve sınıflarını daha etkili bir şekilde yönlendirmelerine yardımcı olacak bu kitap; öğretmenlerin STEM eğitimi konusundaki becerilerini geliştirmeleri için bir rehber ve sınıflarındaki çocukların potansiyelini en üst düzeye çıkarmak isteyen her öğretmenin kitaplığında bulunması gereken bir kaynaktır.
Okuyuculara faydalı olması dileğiyle...
Şermin Metin Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan, duygu ve düşüncelerin iletilmesini mümkün kılan, uzlaşmaya dayalı olarak oluşturulmuş sesli veya görsel işaretler sistemidir. Günümüzde, çağın yeni bir dili olarak nitelendirilen kodlama, bireylerin makinelerle iletişim kurabilmelerini ve makinelerin dilini anlamalarını sağlayan bir dil olarak öne çıkmaktadır. Dijital toplumda yaşayan bireylerin, insan dilinin yanı sıra makinelerin dilini de öğrenmeleri gerekmektedir.
Çocukluk dönemi, yaşam için temel becerilerin kazanıldığı kritik yıllardır. Bu dönemde, çocukların yeni bir dil olarak kabul edilen kodlamaya yönelik temel becerileri kazanmaları büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda, erken çocukluk döneminde kodlamanın içerdiği beceriler, nasıl destekleneceği ve değerlendirileceği konusunda belirgin sınırlar çizilmeye başlanmıştır.
Bu kitap, erken çocukluk döneminde kodlamanın tanımını yapmakta, içerdiği becerileri ayrıntılı bir şekilde ele almakta ve öğretim yaklaşımları ile değerlendirme yöntemlerine dair güncel bilgiler sunmaktadır. Aynı zamanda, öğretmen ve öğretmen adaylarının kodlamayı eğitim öğretim süreçlerine başarıyla entegre etmelerine yardımcı olmak amacıyla uygulanmış örnek etkinlikleri de içermektedir.
Ayşe Dilşad Atalar, Bertram C. Bruce, Bilgi Başak Gökçen Özgün, Burcu Sarı, Ceylan Özbek Ayaz, Dilara Özer, Duygu Acar Sevim, Duygu Ebabil Çakıroğlu, Ebru Aktan Acar, Ebru Mutlu Özdamar, Elif Turan, Emel Kınık Kılıç, Emine Ayten Aksoy, Emine Ferda Bedel, Fatma Yalçın, Feyza Tantekin Erden, F. Sevil Yalçın, Gülçin Karadeniz, H. Billur Çakırer, H. Eylem Korkmaz, Hilal Çetin, Lale Sipal, Lawrence J. Schweinhart, Maggie Pınar, Menekşe Boz, Mine Sönmez Kartal, Nilgün E. Niord, Özge Metin Aslan, Özge Özkan Kılıç, Özlem Çelebioğlu, Sandra Chistolini, Serap Mutlusoy, Şafak Topkaya, Tarhan Onur Bu kitapta; dünyanın birçok farklı bölgesinde, içinde bulunduğu dönemin siyasi, ekonomik ve sosyal ortamından hareketle şekillenen, kimisi çok özel kimisi ise daha yaygın farklı ortamların ve kültürlerin ürünleri olan birbirinden ilginç erken çocukluk eğitimi model ve yaklaşımlarını sizlerle buluşturmak üzere yola çıktık. Bu model ve yaklaşımların ortak yönleri, evrensel vizyonları, günümüz erken çocukluk eğitimi uygulamalarına farklı bir bakış açısı getirerek ışık tutacaktır.
Kitabın konusu olan bu model ve yaklaşımlar, özgünlükleri nedeniyle seçilerek her bir bölüm farklı alan uzmanları tarafından derinlemesine irdelendi. Bu büyük düşünceler ve fikirler geçmişte nerelerde ve nasıl yaşama geçirildi? Günümüzde ne şekilde ve nasıl bir değişim/dönüşümle uygulanmakta? Gelecekteki erken çocukluk eğitimi uygulamalarına nasıl bir ayna tutacak? Ve bizler koskocaman bir mozaik olan dünyamızın birçok farklı bölgesinde uygulanan bu sistemlerden esinlenerek ülkemizde kendi kültürümüzün tüm boyutlarını kapsayan, aynı zamanda eğitim sistemimiz ve değerlerimizle örtüşen farklı model ve yaklaşımlar geliştirebilecek miyiz? Yanıtımız evet ise nasıl? Ne şekilde?
Kitabımızın erken çocukluk eğitimi alanına gönül veren ve çocuğa dokunan tüm eğitimcilere, akademisyenlere, öğretmen adaylarına, anne babalara, topluma ve her şeyden önemlisi geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımıza ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK'ün çizdiği yolda umut veren portreler sunacağına olan inancımızla, hepinizi serüvenimize katılmaya davet ediyoruz.
Hayalime ortak olan ve bu serüvende el ele tutuşup bana eşlik eden tüm yol arkadaşlarım adına… Ebru Aktan Acar
Beverly Otto Dil gelişiminin diğer gelişim alanları ile bütünleşen yönleri, özellikle erken çocukluk döneminde bu alanın kapsamlı olarak ele alınmasını gerektirmektedir. Bu bağlamda, yaşamın farklı dönemlerinde dil gelişimine özgü özelliklerin yanı sıra destekleyici yaklaşım ve uygulamaların çok boyutlu olarak ele alındığı bu kitapta; dil gelişimi, bebeklik döneminden erken okuryazarlık ve ilkokul yıllarına uzanan geniş bir zaman diliminde ve gelişimsel farklılıkları ve kültürel çeşitlilikleri içine alan kapsayıcı bir yaklaşımla ele alınmıştır. Ayrıca kitapta yer alan pek çok konunun Türkçenin yapısı bağlamında daha ayrıntılı bir şekilde ele alınabilmesi ve daha genişletilmiş bilgiye gereksinim duyan okuyucunun bu gereksiniminin karşılanması amacıyla, hemen her bölümde, konuyla ilgili okuma önerileri ve/veya açıklamalar ve örnekler dipnotlar şeklinde sunulmuştur. Kitabın ilk üç bölümü, dilin temel özelliklerine ve kuramsal temellerine odaklanmakla birlikte ilerleyen bölümlerde her bir gelişim dönemine özgü dil gelişimini destekleyici yaklaşımlar ve yöntemler ele alınmaktadır.
Hem kuramsal hem uygulamaya dönük bu yönüyle kitabın; alanda çalışan birçok uzmana gerek eğitsel gerek klinik ortamlarda katkı sağlamasını, çocuklara ve ailelerine destekleyici bir kaynak olmasını ümit ediyoruz.
Sue Bredekamp Erken Çocukluk Eğitiminde Etkili Uygulamalar kitabı yayınlandığı andan itibaren büyük yankı uyandırmıştır. Türkçeye çevirisini gerçekleştirdiğimiz bu kitap sayesinde özellikle kariyerlerinin başında olan öğretmenler, yeni bilgileriyle okul öncesi eğitiminin evrensel değerlerini anlayabilecekler ve okul öncesi öğretmeni olmanın zevkine varabileceklerdir. Bu kitabının yazarı okul öncesi eğitimi uzmanı Dr. Sue Bredekamp, çocukların, potansiyellerine ulaşabilmeleri için nitelikli ve eğitimli öğretmenlere ihtiyaçları olduğunu belirtmektedir. Okul öncesi öğretmenlerinin hazırlık ve uygulamada başucu rehberi olarak kullandığı bu kitap, Türkçeye çevrilmesiyle ülkemizdeki okul öncesi öğretmenlerinin de başucu kaynağı olmaya adaydır.
Erken Çocukluk Eğitiminde Etkili Uygulamalar kitabı 0-8 yaş grubu çocuklar için hazırlanacak erken çocukluk eğitim programlarına temel teşkil edecektir. Ayrıca Gelişimsel Olarak Uygun Uygulamalar yaklaşımını temel alan geniş bir yelpaze de sunacaktır.
Bu kitap, 4 kısımdan ve 16 bölümden meydana gelmektedir.
• I. Kısım'da, Okul Öncesi Eğitimin Temelleri;
• II. Kısım'da, Gelişimsel Olarak Uygun Uygulamaların Boyutları;
• III. Kısım'da, Öğretmenin Karmaşık Rolü ve
• IV. Kısım'da ise, Amaçlı Öğretim ve Etkili Müfredat konuları ele alınmıştır.
Kitabın çevirisini gerçekleştiren ekip Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri'nde farklı üniversitelerde görev yapmakta olan okul öncesi eğitimi alan uzmanlarından oluşmaktadır. Çeviri ekibi oluşturulurken okul öncesi eğitimi alanına hakim ve İngilizce çeviri becerisi ileri düzeyde olan akademisyenlerle çalışma tercih edilmiştir. Böylece okuyucunun konuları daha rahat kavrayabilmesi ve anlayabilmesi amacıyla birebir çeviri yerine anlamsal çeviri yapılarak okuyucunun beğenisine sunulmuştur.
Erken Çocukluk Eğitiminde Etkili Uygulamalar kitabı okul öncesi eğitimi alanında önemli bir açığı kapatacak olması nedeniyle kısa bir sürede eğitimcilerin rehber kitabı hâline geleceğini düşünmekteyiz.
Berna Sicim Sevim, Burcu Çabuk, Eda Çizioğlu, Emine Hande Aydos, Emine Yılmaz Bolat, Esma Dumanlı Kadızade, Firdevs Burçak, Oğuzcan Çığ, Ömer Dilek, Simge Yılmaz Uysal, Sümeyra Büşra Eroğlu, Şenil Ünlü, Şule Alıcı, Tuna Coşkun Tuncay “…Bu kitap, çocukların erken yaşta doğaya maruz kalmalarının, aklın yanı sıra kalbin ve ruhun eğitimi için de nasıl verimli bir toprak sağladığını gösterir.”
Dr. Louise Chawla

“…Orman Okulu uygulamalarına ve kültürel yapısına (ethos) ilişkin ortak bir anlayışın gelişmesi, öğretmenlere güven verirken ebeveynlere ise, Orman Okulu'nda çocuklarının oyun yoluyla öğrenmekten keyif alacaklarını anlamaları konusunda yardımcı olacaktır.”
Dr. Frances Harris

“…Bu kitap, Orman Okulu'nun temelini oluşturan teorilere ve felsefeye ve bu yaklaşımın bütünsel çocuk gelişimine ne şekilde katkıda bulunabileceğine odaklanarak okuyucuların uygulama ve teori ile ilgili bilgilerini arttıracak önemli konuları kapsar.”
Dr. Liz O'Brien

“...Birleşik Krallık'taki Orman Okulu, orada olduğumuz için şanslı olan bizler tarafından kolektif ön bilgi ve deneyimler ve geldiğimiz kültürel bağlamların temel alınması ve tartışılması ile geliştiği varsayılan bir modeldir ve bugün uygulayıcılar tarafından şekillendirilmeye ve geliştirilmeye devam etmektedir.”
Dr. Sara Knight

“...Bu kitap, bireylerin doğada öğrenmeleri ve dünya genelinde Orman Okulu olarak bilinen yaklaşım ile ilgili teorik ve uygulama bilgilerini arttırmayı amaçlayan bir el kitabıdır. Çocuklarla birlikte doğada öğrenme, doğa ile öğrenme ve doğa aracılığıyla öğrenme ile ilgilenen tüm eğitimcilerin, araştırmacıların, ebeveynlerin ve insanların bu el kitabında değerli bir şeyler bulacağını düşünüyorum.”
Dr. Mark Leather

“...Çocuklar bizim geleceğimiz olacaklar; onlar politikalar geliştirenler, ebeveynler, yaşadığımız dünyayı etkileyecek kararları alan kişiler olacaklardır. Bu kitabın yazarları, çocuklarımızın büyüyüp gelişebilecekleri ve olabilecekleri en iyi insanlara dönüşebilecekleri bir fırsata sahip olmalarına izin verme sorumluluğunu üstlenmiştir.”
Sarah Blackwell
Alev Üstündağ, Arzu İpek Yükselen, Ayça Ülker, Aziz Küçükkelepçe, Beris Artan Özoran, Burcu Burçak Erdal, Burcu Çabuk, Deniz Atal, Devkan Kaleci, Ebru Kuşcu, Emine Hande Aydos, Erhan Güneş, Melek Merve Yılmaz, Nilüfer Pınar Kılıç, Ozan Filiz, Raziye Sancar, Raziye Sancar, Seçil Yücelyiğit, Şule Alıcı, Zeynep Arıca, Bilgiye erişimin görece en kolay olduğu bu çağda, teknolojinin başlı başına bir amaç değil bir araç olduğunu anlamak için erken çocukluk döneminden itibaren medya okuryazarlığı becerilerinin geliştirilmesi önemlidir. “Erken Çocukluk Eğitiminde Uygulamalarla Medya Okuryazarlığı”; kuramsal bilgiyi uygulamayla birleştirmek ve kitapta tartışılan kavramların gerçek dünyadaki eğitim ortamlarında etkili bir şekilde uygulanabilmesini sağlamak için hazırlanmış olup öğretmenleri ve öğretmen adaylarını eleştirel düşünmeye ve medyayı, sorumlu bir şekilde tüketmeye teşvik edecek araçlarla donatan çok yönlü bir kaynaktır.
Uygulamaya da odaklanan bu kitap, sınıflarda uygulanabilecek çok çeşitli araçlar ve ortamlara ilişkin bilgiler vermektedir. Bu uygulamalı araçlar, öğretmenlerin öğrencilerine, onları, medya içeriğine ilişkin eleştirel düşünmeye teşvik eden dinamik bir öğrenme ortamı yaratmalarına olanak tanımaktadır. Ayrıca bu kitap, öğretmenlere, öğretim programlarına, medya okuryazarlığını, öğrenme çıktılarıyla uyumlu ve etkin bir şekilde nasıl entegre edebilecekleri konusunda yol gösterirken okuyuculara da kendi öğretim bağlamları için ve yenilik yapma konusunda ilham verecektir.
“Erken Çocukluk Eğitiminde Uygulamalarla Medya Okuryazarlığı”; öğretmenler, öğretmen adayları ve çocukları, günümüzün dijital çağında karmaşık bilgi ve medya dünyasında eleştirel bir şekilde gezinmek için ihtiyaç duydukları becerilerle güçlendirme konusunda, herkes için güncel ve çok yönlü bir kılavuzdur. Yarının bilgili, anlayışlı ve sosyal açıdan sorumlu vatandaşlarının temelini atarak medya okuryazarlığı eğitimine yeni bir standart getirmeyi önceleyen bu kitabın ortaya çıkmasında katkısı bulunan herkes adına, alanyazına yeni bir soluk getirmek dileğiyle saygılarımızı sunuyoruz.
Laura Baylot Casey Stacy L. Carter Uygulamalı davranış analizi (UDA), öğrenme ilkelerini ve süreçlerini kullanarak sosyal önemi olan problemleri çözmeye odaklanan, birden çok yöntemi içine alan bir çalışma alanıdır. Özel eğitim, genel eğitim, klinik psikoloji ve psikolojik danışma ve rehberlik alanlarında kullanılan UDA yöntemlerinin, çocuklara ve yetişkinlere çeşitli becerilerin öğretimi ve uygun olmayan davranışların önlenmesinde ve ortadan kaldırılmasında etkili olduğu birçok araştırma ile kanıtlanmıştır. Erken Çocuklukta Uygulamalı Davranış Analizi kitabı; öğretmenlere, öğretmen adaylarına, küçük çocuklarla çalışan farklı profesyonellere ve hatta ebeveynlere, UDA ve yöntemlerinin erken çocukluk alanında kullanılmasının gerekliliğini göstermekte, diğer taraftan UDA yöntemlerini, ilgili alan yazınını referans göstererek kolay anlaşılır bir şekilde farklı örneklerle açıklamaktadır.
Ayşe Bilge Selçuk, Burcu Gündüz Maşalacı, Cansu Serttaş Franzini, Dilan Bayındır, Dilek Acer Çakar, Ebru Aktan Acar, Ebru Ersay, Eda Yazgın, Fatma Yalçın, Feyza Tantekin Erden, Mine Göl Güven, Nalan Babür, Selçuk Şirin, Selda Aras, Selin Kitiş, Şükran Evirgen, Tülin Güler Yıldız, Yavuz Samur, Zeynep B. Erdiller Yatmaz Bu kitapta, erken çocukluk eğitimi ile ilgili kapsamlı, güncel ve bilimsel bilgileri sizlerle buluşturmak ve günümüz erken çocukluk eğitimi uygulamalarına çağdaş bir bakış açısı kazandırmak üzere yola çıktık. Kitabımızın konusu olan erken çocukluk eğitimi, tüm yönleriyle farklı üniversitelerden ve STK’lardan alanlarında yetkin ve başarılı öğretim elemanları ve eğitimcilerin değerli katkılarıyla güncel literatür ve akademik bilgiler ışığında harmanlanarak yayına hazırlandı. Yazarlar, kitabımızda; erken çocukluk eğitiminin önemi, felsefi temelleri, tarihsel bir akışla dünyada ve Türkiye’de erken çocukluk eğitimi, erken çocukluk politikaları, kurum çeşitleri, yönetmelikler, personel, öğretmen niteliği ve öğretmen yetiştirme, erken çocukluk eğitimi programları, öğrenme ortamları, aile katılımı ve okul - aile - toplum iş birliği, dokümantasyon ve değerlendirme, erken çocukluk döneminde gelişim, mizaç, ebeveynlik ve psikolojik gelişim, erken çocukluk döneminde özel eğitim, ilkokula hazırbulunuşluk, 20. yüzyıla yön veren erken çocukluk eğitimi müfredat modelleri ve erken çocukluk döneminde teknoloji konularını ele aldılar.
Erken Çocukluk Eğitimine Giriş kitabımızın öncelikle öğretmen adaylarımız olmak üzere erken çocukluk eğitimi alanına gönül veren ve çocuğa dokunan tüm eğitimcilere, çocuk gelişimi uzmanlarına, psikolojik danışman ve rehber öğretmenlere, özel eğitim öğretmenlerine, anne babalara kısacası toplumun tüm kesimlerine ama her şeyden önemlisi geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımıza katkı sağlaması; ulu önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün çizdiği yolda bilime, fikir özgürlüğüne ve uzlaşıya dayanan değerleri yaşatmaya odaklanan, genç nesillerin kendi ülkesinde değer yaratabileceği ve fikir zenginliği sunabileceği bir iklim oluşturarak eğitimin sadece bugün değil “her gün” en mühim gündemimiz olması dileğimizle…