Antrenörlük ve Spor Yönetimi \ 3-3
Mümine Soytürk Adolesan dönem, yetişkinlik hayatına adım atmadan önce davranışların şekillendiği önemli bir evredir. Hayati kararlar içerir, aynı zamanda ciddi çelişkilerin yaşandığı, çözümlendiği veya yön değiştirdiği dönemdir. Bu yüzden nasıl ve nerede geçtiği önemlidir. Okullar, gelecek nesilleri şekillendiren kurumlar olarak, çocuk ve gençlerin davranış geliştirmesinde önemli rol oynarlar. Okullarda ders içi uygulamalar ortak bir içerikle standart davranış geliştirmeden sorumludurlar. Ders dışı veya program dışı uygulamalar ise öğrencinin ilgi ve yeteneği doğrultusunda, bulunduğu farklı ortamda kendini keşfetme ve geliştirme imkanı sunmaktadır. Ders dışı etkinlik olarak uygulanan takım sporları sosyal yapılandırma aracılığı ile davranışlarda değişiklik meydana getirebilmektedirler. Bu durum olumlu davranışların takım içinde öğrenilmesine ve pekiştirilmesine olanak sağlarken bazen tersi de gerçekleşebilmektedir. Okullarda bu faaliyetleri yürüten beden eğitimi öğretmenlerine sporcusunu ve öğrencisini iyi tanıma görevi düşmektedir. Ayrıca olumsuz bir davranışı değiştirmede nasıl rehberlik edeceği bilgisine de sahip olmalıdır. Aksi halde bu faaliyetler fiziksel gelişim, kazanma ve kaybetme kavramlarının içinde sıkışıp kalır. Bu kitap adolesanların davranış örüntülerinde takım sporlarının meydana getirdiği farklılıkları ve öğretmenlerin takımlarındaki öğrencilerini tanımalarının önemini vurgulamaktadır.
İrfan Gülmez “Teniste yapılan her vuruş birbirinden farklıdır. Oyuncular yapmış oldukları bir vuruşu bir daha tekrarlamazlar. Topa vuruşta yeni bir tutuş, yeni bir adım alma, yeni bir raket raylaması ve yeni bir topla buluşma bölgesi söz konusudur. Bu nedenle vuruşlar biyomekaniksel prensipler doğrultusunda uygulanmalı ve taktikler ona göre planlanmalıdır. “
Bu kitapta vuruşların gerçekleşmesi esnasındaki ana ve alt fazlar anlatılmaktadır. İlk bölümde; raket tutuş teknikleri, ikinci bölümde; vuruş teknikleri ve kinematik analizleri, üçüncü bölümde; tenis becerilerinin öğretimi, son bölümde ise vuruş teknikleri öğretirken nasıl komut ya da talimat verilmesine ilişkin bilgilere yer verilmiştir.
Antrenörler, her bireyin farklı olduğunu, bu bakımdan her sporcunun da vuruş tekniklerini ve hareket becerilerini farklı yollarla öğreneceğini unutmamalıdır. Bu yüzden bu kitap, antrenörlere tekniklerin analizleri ve öğretiminde bir rehber olacaktır.
Ahmet Şirinkan Özel gereksinimi olan bireyler için rekreasyon etkinlikleri, hareket eğitimi, egzersiz ve spor eğitimi yaşam kalitelerinin artırılması açısından çok önemlidir. Bunların yanı sıra son yıllarda rekreasyon alanlarındaki terapötik rekreasyon etkinlikleri, özel gereksinimli birçok birey ve grubun (yaşlılar, hastalar, zihinsel problemi olan, görme problemi olan, işitme problemi olan, ortopedik problemi olan vb.) yaşam kalitesini, aktif yaşama katılma, sosyal ve iletişim becerilerini artırmaktadır. Bu etkinliklere katkı sağlamak amacıyla kaleme alınan bu kitap sekiz bölümden oluşmaktadır:
• Terapötik rekreasyonla (TR) ilgili tanımlar, amaçlar, meslek olarak TR,
• TR iş alanları, mesleki özellikler ve mesleki organizasyonlar,
• TR hizmet alanları, TR uzmanının özellikleri,
• Tüm özel gereksinimli birey ve grupların özellikleri TR'nin etkileri,
• TR prosedürü, belirleme, planlama, uygulama, ölçme ve değerlendirme,
• TR mesleki tanımlar; çocuk yaşam uzmanı, sanat terapisti, müzik terapisti, diyetisyen, kinesiotherapy, atletik eğitim uzmanı, hemşirelik, uğraşı terapisti, fizik terapisti, psikiyatri, psikoloji, sosyal hizmet uzmanı ve konuşma-dil patoloğu ve odyoloğu ile ilgili bilgiler,
• Fonksiyonel müdahaleler, tedavi olarak rekreasyon, bilişsel rehabilitasyon, fiziksel rehabilitasyon, sosyal ve duygusal rehabilitasyon, ağrı yönetimi ve gevşeme teknikleri, su terapisi vb.
• Tüm özel gereksinimli bireyler için bireysel, eşli, materyallerle bireysel, materyallerle eşli, kuvvet, sürat, dayanıklılık ve denge ile ilgili örnek egzersizler.
Kitabın; tüm spor eğitimi, egzersiz, özel spor eğitmenleri, rekreasyon bölümü öğrencileri ve eğitimcileri için bir kaynak olması dileğiyle...
İbrahim Akgün Toplumların en değerli varlıkları, devletlerin en önemli kaynakları ve toplumun geleceği bilgili, donanımlı, yenilikçi ve öz güveni yüksek gençlerdir. Ülkemiz 20 milyonun üzerindeki genç nüfus potansiyeli ile Avrupa'nın en genç nüfusuna sahip ülkesidir. Bu minvalde, ülkemizin geleceği olan bu kadar yüksek potansiyelli bir öğrenci kitlesinin doğru bir şekilde yönlendirilmesi ve zihinsel, fiziksel gelişimlerinin spor aracılığı ile sağlanması hususunda politika yapıcılara ve uygulayıcılara önemli görevler düşmektedir.
Bu araştırma ile en az 10 yıl eğitim-spor ekseninde deneyimi bulunan yöneticiler/akademisyenler/öğretmenler ile yüz yüze görüşerek Türk millî eğitiminde spor politikalarını yürüten çatı kuruluşlarının (GSB ve MEB) birbirleri ile olan koordinasyonları, izlenen politikalar ve sahadaki uygulamaları hakkındaki görüşlerine başvurulmuş ayrıca elit spor politikalarından sorumlu Gençlik ve Spor Bakanlığının örgüt olarak kurumsal yönetim ilkelerini uygulama yönünde ve sporu tabana yayma ve gençliği spora teşvik etme noktasında izlemiş olduğu politikalar tespit edilip değerlendirmeye çalışılmıştır.
Araştırma sonucunda güncel, etkileyici ve bir o kadar da düşündürücü sonuçlara ulaşılmıştır. Araştırma ile elde edilen sonuçların geleceğe yönelik Avrupa'nın en yüksek genç nüfus potansiyeline sahip ülkemizin, spor alanında daha nitelikli, donanımlı ve öz güveni yüksek nesiller yetiştirme hususunda karar verici mekanizmalarımıza yol gösterici bir fonksiyona sahip olacağı düşünülmektedir.
Yetkin Utku Kamuk, Kemal Tamer Bu kitapta, fiziksel uygunluk kavramının tarihsel temellerinden başlanarak, konuyla ilgili kavramlar verilmiş ve sonrasında fiziksel hazırbulunuşluk ve önemi ele alınmıştır. Askerî fiziksel hazırbulunuşluğa ilişkin bilgiler ve dünya ordularındaki fiziksel uygunluk değerlendirme yöntemlerinden bahsedilmiştir. Amerikan Deniz Piyadelerinden Avusturya Özel Kuvvetlerine, Fransız Ordusundan İsrail Ordusuna, SWAT timlerinden FBI personeline kadar geniş bir yelpazede, kolluk kuvvetlerinin hangi fiziksel uygunluk şartlarının sağlanmasının istendiği gösterilmiş, göreve yönelik fiziksel hazırbulunuşluk için dünya ordularında kullanılan testlere ve değerlendirme kriterlerine yer verilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri için kullanılabilecek bir fiziksel uygunluk değerlendirme yöntemi önerilmiş, değerlendirmenin en uygun şekilde yapılabilmesi için allometrik düzeltme işleminin uygulandığı tablolar da kitap içerisinde sunulmuştur. Kitabın, ağır görevler kapsamında görev yapan kolluk kuvvetlerinin fiziksel uygunluk düzeylerinin değerlendirilmesi için kullanılabilecek bir eser olması amaçlanmıştır.
Gökhan Acar Kitap, Türk spor teşkilatlanmasının tarihsel gelişimini ve modern spor yapılarını detaylı bir şekilde ele alırken Spor Yöneticiliği ana bilim dalı müfredatındaki Türk Spor Teşkilatı dersinin temel konularını kapsamaktadır. Eser, Cumhuriyet dönemi öncesinden başlayarak bilimsel tarihî olguları içeren ve Türk spor teşkilatının geçmişten günümüze kadar olan yapısal çerçevesini açıklamada önemli bir kaynak oluşturan kanunlar, mevzuatlar ve kurumsal yapıların değişimlerini ele almaktadır.
Kitap, farklı akademik disiplinlerde yapılan tarihsel araştırmaların bilimsel sonuçlarına dayanarak kapsayıcı ve bütüncül bir perspektif sunmaktadır. Ayrıca sporu sadece bir aktivite olarak değil, toplumsal hayatta işlevsel bir araç olarak görmekte ve teşkilatlanmanın sporun evrimindeki önemine vurgu yapmaktadır. Bu zengin kaynak ve bilgi birikimi sayesinde kitap, Spor Bilimleri alanıyla ilgilenenler için güçlü bir kaynak niteliğindedir.
Barış Filiz Saygıdeğer Okurlar,
Futbol; oyun alanının genişliği, oyuncu sayısının fazlalığı ve mücadeleyi gerektiren özelliği ile diğer branşlar içerisinde kendine özel bir yer bulmuştur.
Milyonları aşkın izleyicisi bulunan futbolda, ülkeler arası turnuva denildiğinde öne çıkan iki organizasyon bulunmaktadır. Bunlardan ilki Dünya Kupası, diğeri ise Avrupa Futbol Şampiyonası'dır.
Türkiye, tarihinde ilk kez Fransa'yı (2018 Dünya Kupası Şampiyonu) yenmiş ve ayrıca kalesini 8 maçta gole kapatarak EURO 2020 Elemeleri'nde bunu gerçekleştiren tek takım olmayı başarmıştır. İç sahadaki 5 maçında kalesinde gol görmeyen ay yıldızlı ekip, önemli bir istatistiğe imza atmış ve ilk kez Avrupa Futbol Şampiyonası'na grup maçlarının bitimine 1 maç kala katılmayı garantilemiştir.
A Millî Takım; 1996, 2000, 2008 ve 2016'dan sonra EURO 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda 5. kez mücadele edecek.
Bu kitapta; sadece teknik açıdan önemli görülen A Millî Futbol Takımı'nın EURO 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası Eleme Grubu'nda oynadığı maçlardaki pas, asist, şut, gol vb. verilerini değil, farklı bir bakış açısı oluşturmak amaçlanmış olmakla birlikte yurt içi/yurt dışı takımlarda oynayan ve yurt içi/yurt dışı akademilerde yetişmiş oyuncuların tespiti, oyuncular ve yerli/yabancı kulüpler ile ilgili bilgilerin yanı sıra ülke futbolunun gelişim gösterebilmesi adına öneriler de bulabileceksiniz.
Bu kitabın, futbola ve spor bilimlerine faydalı olması düşüncesiyle kitaptaki olası hataların hoş görülmesini diler; içerisinde saygı, bilgi, çözüm olan ve art niyet olmayan olumlu-olumsuz eleştirilere açık olunduğunun bilinmesini isterim.
Kitaplar da dostlar gibi az fakat iyi seçilmiş olmalıdır. Her kitap bir yolculuktur…
Mert Kerem Zelyurt, Muazzez Şaşmaz Ataçocuğu 2000'li yıllarla birlikte hızla artışa geçen futbol kitaplarının, futbolun daha çok televizyon önünde olan kısmıyla ilgili olması, futbola dair yazınsal alanda kendine pek yer bulamayan konuların geri planda kalmasına neden oldu. Futbolla ilgili yayınların odak noktasını daha çok küreselleşme, şike, şiddet, fair-play, büyük kulüplerin ekonomileri, futbol-borsa ilişkisi, futbol-siyaset ilişkisi vb. konular oluşturdu. Elbette bu konuların kaynağı, daha çok Süper Lig'in öne çıkan popüler kulüpleridir. Bu kulüplerin (özellikle 3 büyükler) Türk toplumunda taraftarlık, kimlik, temsil, ifade, sosyalleşme, rekreasyon, eğlence vb. gündelik hayattaki sosyolojik işlevleri bu kulüpler etrafında gelişen konuları ilgili yazında (spor bilimleri, sosyoloji, iktisat) es geçilemez duruma getirmiştir. İlgili konuların toplumla canlı ilişkisi ve yazıya dökülmesi sporda sosyal düşüncenin gelişmesine katkıda bulunmuştur. Ancak futbolun sorunları bu konularla sınırlı değildir. İkinci, üçüncü liglerde binlerce futbolcu ve antrenörün işsizlik sorunu, altyapıya dayalı organizasyon ve eğitim sorunu, ülkedeki antrenörlük sisteminin futbol düzenindeki işlevi, sendikacılık faaliyetlerinin alt liglerdeki futbolcular açısından önemi, devreye koyulan yasal düzenlemelerin birtakım gelişmelerin önünü açmaktansa futbolun meslek hayatında darlaşmaya neden olması, amatör futbolun gayriresmî mesleki düzeni ve bu liglere yukarıdan futbolcu akışının sonuçları, hakemlerin mesleki koşulları gibi birçok önemli sorun bulunmaktadır. Bu konulara ciddiyetle bakıldığında, futbolun popüler resimlerindeki güllük gülistanlık hava, yerini çözülmeyi bekleyen ciddi sorunlara bırakmaktadır. Bu sorunlar, bu kitapta sıklıkla vurgulandığı gibi, her biri birbiriyle ilişkili ve futbol düzeninin bütünsel işleyişini etkileyen sorunlardır.
Perican Bayar, Ziya Koruç Bilim, bir birikim ve doğal olayların anlaşılmasıyla ilgili girişim olarak ele alınabilir. Bilimsel araştırmalarda amaç, doğal olayları betimleyen, açıklayan ve yordayan kuramlar üretmek olarak adlandırılabilir. Bu amaca, görgül ve nesnel yöntemler kullanılarak ulaşılabilir. Psikososyal olayların anlaşılması ve bu olaylarla ilgili bilginin arttırılması önem taşır. Spor ve Egzersiz Psikolojisindeki ölçütler; somut sonuçlara ulaşmak ya da spor, egzersiz, sosyal veya psikolojik fonksiyonların belirli bir yönü ile ilişkili olan olayları görgül olarak incelemek amacını taşır. Bu çerçevede testlerin kullanılması Spor ve Egzersiz Psikolojisi uygulayıcılarının sporcuya nasıl bir yaklaşımla, ne şekilde bir hazırlık programı uygulanacağının belirlenmesi anlamını taşır. Bu; alandaki bilgi birikimi, test kuramlarının gelişimi gibi bilimsel araştırmaların temel noktaları ile çelişmeyecek şekilde ele alınmalıdır. Onun için de kaliteli ölçme araçlarına gereksinim duyulmaktadır.
Bu kitabın ikinci basımına gidilirken yaşamın tüm alanlarında ölçmesiz olunamayacağı gerçeğinden hareket edilmeye çalışılmıştır. Kitapta, bir yandan ülkemizde Spor ve Egzersiz Psikolojisi alanına özgü olarak oluşturulan testlere diğer yandan çok bilindik bir kısım ölçeklerin Türkçeye uyarlama çalışmalarına yer verilmiştir.
Bu şekli ile kitabın, Spor ve Egzersiz Psikolojisi alanında çalışan tüm akademisyen ve uygulamalı alanlarda hizmet vermeye çalışan arkadaşlarımıza yararlı olacağını umuyoruz.
Ali Serdar Yücel, Ahmet Atalay, Murat Korkmaz Spor hizmetleri, mahalli ve müşterek nitelik taşıyan hizmetler grubunda değerlendirilebilir. Yerel yönetim birimlerinin temel misyonlarından birisi de bu hizmetsen etkin ve verimli bir şekilde halka ulaştırmaktır. Bu bağlamda bu eser, spor hizmetlerinin mahalli düzeyde yerel yönetim birimleri tarafından sunulmasının yasal dayanakları ile sosyal devlet anlayışının mahalli idareler tarafından spor özelinde işlerlik kazanma sürecini konu edinmektedir Büyükşehir belediyesi, belediyeler, il özel idareleri ve köy yönetimlerinin spora ilişkin görev ve sorumluluklarının yasal çerçevesinin çizildiği bu eser Türkiye'de sporun yerel yönetimler perspektifinden gürü nü mü nü ortaya koymaktadır
Çalık Veli Koçak, Özbay Güven Bireylerin mesleklerine yönelik yeterlik inançları o meslekle ilgili davranış sonuçlarını ve başarılarını olumlu ya da olumsuz biçimde etkileyebilir. Aynı şekilde bireyin yeterlik inancı kendi tutum, davranış ve mesleği yoluyla başkalarının yeterlik inançlarını da olumlu ya da olumsuz etkileyebilir.
Sporcunun sahip olduğu bütün yetenekler onun başarılı olmasında etkili olmaktadır. Bunun yanında sporcunun sahip olduğu yetenekleri biçimlendirerek sporcuya yön veren kişi ise antrenördür. Sporcular, yetenekleri ve çalışkanlıklarının yanında, öğrenmek ve kazanmak için her zaman bir antrenörün yardımına ihtiyaç duyarlar.
Bireyin öğrenmesi ve güdülenmesi üzerindeki büyük etkisinden dolayı “Yeterlik”, öğrenme ve eğitim-öğretimde önemli bir konumdadır. Antrenör yeterliği, sporcuların öğrenmeleriyle ilgilenmesine rağmen sporcunun yarışma başarısını etkilemeye de odaklanmıştır. Ancak antrenör yeterliğinin sporcuların öğrenme ve deneyimleri üzerindeki olası önemli katkısı ve etkisi bilinmesine rağmen büyük ölçüde keşfedilmemiştir.
Birbirinden çok farklı özellikleri olan spor dalları açısından değerlendirilecek olursa antrenörlerin sahip olması gereken yeterliklerin önemi daha da anlaşılır olmaktadır. Antrenörün yeterlik inancı, spor eğitiminin niteliğini, kullanılan yöntemler ise sporcunun öğrenmeye katılımını ve sporcunun öğretilenleri anlayıp uygulayabilmesini etkileyebilir. Bu durum da sporcuların sportif yeterliklerinin gelişim düzeyini ve başarı durumlarını belirleyebilir. Bu nedenle, antrenörlerin spor eğitim sürecinde üst düzeyde yarar sağlayabilmek adına, yüksek seviyede mesleki yeterliğe sahip olmaları gerektiği beklenebilir.
Bir takım sporu olan voleybolda; antrenörlere, mesleki uzmanlık isteyen birbirinden ayrı önemli görevler yüklenmekte ve başarılı olmaları beklenmektedir. Bu bağlamda voleybol antrenörlerinin mesleki yeterlik inançlarının gücü onların başarılarını doğrudan etkileyebilir.
Bu çalışmada; “Yeterlik” kavramı voleybol antrenörleri özelinde araştırılarak, voleybol antrenörlerinin mesleki yeterlik kaynakları belirlenmeye çalışılmıştır.
Eren Uluöz Tüm spor dallarında olduğu gibi voleybol sporunda da yapılan kural değişikliklerinin, tüm katılımcıların oyundan keyif alması, seyir zevkinin ve izlenirliğin artması, oyuncuların kendilerini rahat hissetmeleri ve performanslarının artması gibi olumlu etkiler sağlaması beklenir. Ancak kural değişiklikleri yapılırken istemeden de olsa oyuncuların fiziksel ve psikolojik sağlıklarını tehlikeye atacak ve voleybol sporunun imajına zarar verecek ve oyuncuları etik dışı davranışlara yöneltecek durumların ortaya çıkmaması için daha dikkatli olunması gerektiği düşünülmektedir. Bu kitapta, yapılan söz konusu kural değişikliğinin olumlu ve olumsuz sonuçları tüm yönleriyle ortaya konulmaya çalışılmaktadır.
Esin Ergin Germe egzersizleri; gerek esnekliği geliştirmek ya da korumakgerekse antrenman ve müsabakalar öncesinde ısınma rutinlerinde sıklıkla kullanılmaktadır. Germe egzersizlerinin statik, dinamik, balistik ve PNF (Proprioreceptive Neuromuscular Facilitation) gibi farklı uygulamaları bulunmaktadır. Farklı uygulama ve teknikleriyle germe egzersizlerinin etki mekanizmaları farklılıklar gösterebilmektedir. Voleybol gibi kuvvetin de önemli olduğu branşlarda germe egzersiz türlerinin kuvvete olan etkileri hakkında bilgi sahibi olmak antrenman ve müsabaka performansına da katkıda bulunacaktır. Buna bağlı olarak esneklik gelişimi ve ısınma rutini için doğru germe egzersizlerini uygulamak önemlidir. Bu kitapta germe egzersizleri genel bir bakış açısıyla anlatılmıştır. Kitap; voleybolun temel özellikleri ve voleybol ile ilişkili olarak germe egzersiz örnekleriyle zenginleştirilmiş, voleybolda optimal performans için uygulanabilecek ısınma önerileri ile de desteklenmiştir.
İ. Ethem Hindistan, Emel Çetin Özdoğan, Süleyman Akay Voleybol, takımı oluşturan her sporcunun bireysel yeteneklerine ihtiyaç duyulan bir spor olmanın dışında, üstün performansa ulaşmak için belirli standartlara ulaşmış oyuncular grubunun, tek güç hâlinde oynayabilmesini gerektiren bir spordur.
Bu kitap, voleybol oynatmaya çalışan altyapı antrenörlerinin; voleybolda yeni yeteneklerin seçimine, bilgi birikimlerine, antrenmanlarda ihtiyaç duyulan çalışma dirillerinin sayısının artırılmasına; voleybol oynamaya çalışan sporcuların ise teknikleri amaca uygun şekilde yapabilmelerine ve sporsal gelişmelerine katkı sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.
M. Onur Ak Her yaş kuşağı, yaşadığı dönem içerisinde dünyada meydana gelen değişmelerin sonuçlarını olumlu ve olumsuz şekilde görmüştür. Bu değişimlerin bireylerde yarattığı sonuçlar her yaş kuşağını farklı şekilde etkilemiştir. Farklı zamanlarda doğan ve yaşanılan devrin farklılıkları ile yetişen kuşak üyeleri, hayatı ele alış biçimlerinden aile hayatlarına, eğitim döneminden iş hayatına, tüketim alışkanlıklarından teknolojiyi kullanmalarına varıncaya kadar çok çeşitli konularda farklı özelliklere sahiptirler. Farklı yaş kuşaklarına ait bireylerin serbest zamanlarında icra ettikleri etkinlikler de bu kapsamda farklılık göstermektedir.
Günümüzde giderek karmaşık bir hâl alan hayat maratonunda, özellikle çalışan insanlar için serbest zaman faaliyetlerine katılmak bir anlamda zorunluluk olarak görülmektedir. Bu zorunluluk, hem çalışan kişi hem de iş yeri yönetimi adına olumlu sonuçlar doğurmaktadır. Rekreatif faaliyetlerle kendine güveni artan kişinin, işindeki verim artışı sağlanacak ve bu verim artışının iş yerine faydalı sonuçları olacaktır.
Bu çalışma, X ve Y yaş kuşakları arasında tercih edilen rekreasyon faaliyetlerini incelemek, kuşaklar arasındaki karakteristik farklılıkların serbest zaman etkinliklerinin seçimine yansımalarını ortaya koymak adına yapılmıştır.
Gülşah Şahin Dünyanın yaşı ilerledikçe sporcu ve antrenmanlı yaşlı sayısı da giderek artmaktadır. Sağlık için egzersiz yapan yaşlı bireylerin yanı sıra yarışmacı yaşlılar da spor bilimlerinin bir parçası olmaya başlamıştır. Bu sporcuların amacı, sportif performansın geliştirilmesi ile müsabaka ve yarışmalardaki temsillerini iyileştirmektir. Ancak yine de antrenmanlı yaşlıların kondisyonundaki düşüşler kaçınılmazdır. Yaşlı sporcularda, antrenman yükü ve uyaran devam etmesine rağmen yaşlanma ile meydana gelen fonksiyon ve kapasitelerdeki azalmaya bağlı olarak antrenman şiddetindeki azalma sportif performansta bazı değişikliklere ve düşüşlere neden olabilmektedir. Bu kitabın amacı, antrenmanın yaşlı bireylerin sportif performansını oluşturan fizyolojik kapasitelerdeki değişim, antrenmanlara uyum ve örnek antrenman programları ile ilgili ayrıntılı bilgi sunmaktır.
Ahmet Uslu, Ali Kaya, Anıl Siyahtaş, Ataman Tükenmez, Cemal Güler, Çağla Sevindik, Funda Bilgi, Hamdi Özdemir, Mehmet Ali Horozoğlu, Merve Üsküplü, Muhammed Hüseyin Ocak, Nağihan Başak Sönmez, Pero Duygu Dumangöz, Ümmü Arda, Yusuf Ziya Üzüm Yeni Normal ve Spor kitabı, Doç. Dr. Selçuk Bora Çavuşoğlu editörlüğünde, Spor Yönetim Bilimleri alanında doktora yapan genç bilim insanları tarafından hazırlanmıştır. Kitap iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, Covid-19 süreci ve bunun spor endüstrisine olan yansımaları incelenirken ikinci bölümde spor ve inovasyon, futbolda şiddet ve ırkçılık konusu detaylandırılmaktadır.
Aliye Menevşe, Aslı Bekiroğlu, Ceren Ağaoğlu Topçu, Hatice Süruri, İbrahim Akgün, Murat Menevşe Yönetim Endüstrisi ve Spor kitabı, spor endüstrisinin yönetim alanındaki önemli görülen konuları stratejik bir bakış açısıyla ele almaktadır. Kitap, toplam kalite yönetimi ile başlayarak spor organizasyonlarında liderlik dinamiklerini, girişimcilik fırsatlarını, kriz ve strateji yönetiminin önemini, proje yönetimi süreçlerini ve tesis yönetimi stratejilerini detaylı bir şekilde incelemektedir.
Yazarlar, teorik çerçeveleri güncel örneklerle destekleyerek spor endüstrisinin yönetim alanında karşılaşılan zorlukları ve başarı faktörlerini anlatmaktadırlar. Spor endüstrisi, sadece spor etkinlikleriyle sınırlı kalmayıp aynı zamanda büyük ekonomik ve toplumsal etkilere sahiptir. Bu kitap, spor organizasyonlarının stratejik yönetim uygulamalarını nasıl optimize edebileceğimizi, liderlik ve girişimcilikle nasıl entegre edebileceğimizi ve kriz anlarında nasıl yönetim stratejileri geliştirebileceğimizi açıklamaktadır.
Yönetim Endüstrisi ve Spor, spor yönetimi alanında çalışan araştırmacılar, öğrenciler ve sektör profesyonelleri için kaynak niteliğinde olup spor endüstrisinin karmaşıklıklarını anlama ve geleceğe dair stratejik bakış açısı kazanma konusunda rehber olma özelliği taşımaktadır.


Gökhan Tuna Bu kitap, spor bilimlerinin hareket ve antrenman alanındaki özelliklerin belirlenmesinde yüzücülerin genetik ve antropometrik eğilimlerini etkin bir araştırma içerisinde ele almaktadır. Ayrıca eserde alandaki temel bilgiler ve hangi tür genlerin yüzme sporunda etkin olduğu aktarılmaktadır.
Spor performansında etkili olan genetik parametrelerin bilinmesi, sporcunun belirlenmesinde ve ileride başarı sağlamasında yol gösterici olmaktadır. İşte bağlamda kitapta, antropometrik ve genetik ölçümlerin nasıl uygulanacağının bilinmesi ve bunların nasıl yapılacağı ile ilgili bilgiler aktarılmıştır. Ayrıca alanda öğrenim gören ve bu alana ilgi duyan hem sporcular hem de çalıştırıcılar bunları nasıl ve ne şekilde uygulayacakları ve atletik performans için DNA genotiplerinin neler olduğu ele alınmaktadır.