Yabancı Dil Öğretmenliği \ 1-3
Mesut Uğurlu Hızla küreselleşen dünyadaki bu değişim sürecinde ulus-devletler kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmeyi sürdürmektedir. Ulus-devletlerin bu çıkar mücadeleleri konu başlıklarından biri de “kültür”dür. Her devlet kendi millî kültürünün diğer kültürlere göre daha “üstün” olduğunu ispatlamaya çalışmakta diğer kapsayıcı kültürel yaygınlaşma faaliyetleri yürütmektedir.
Kültürel unsurların korunması ve farklı kültürlere kodlanması amacıyla ortaya konulan bu çabalar, elbette birtakım araçlar ve yöntemler çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Film ve dizilerin yanı sıra küresel iletişimi ve etkileşimi hızla yaygınlaştıran web siteleri de “Kültürel Kodlama Aracı” olarak kullanılmaktadır. Bu araçlardan biri de Amerika'nın en önemli yayın kuruluşlarından biri olan “Amerika'nın Sesi” (Voice of Amerika) adlı kuruluşa ait web sitesidir.
Çalışmamızda “Amerika'nın Sesi” adlı web sitesinde yer alan İngilizce eğitim modülleri vasıtasıyla Amerikan kültürüne ait hangi unsurların ne gibi yöntemler kullanılarak aktarıldığına yönelik tespitler yer almaktadır. Bu tespitlere göre bazı Amerikan kültürü unsurlarının kullanıcılara doğrudan kodlandığı, bazı unsurların ise dolaylı olarak, arka planda ve adeta “sanal reklam” tadında kodlandığı anlaşılmıştır.
Nevzat KALAY Academic Vocabulary, akademik sözcükler üzerinde yoğunlaşan bilgilendirici, öğretici ve test edici kapsamlı bir kaynaktır.

Kitap, sistematik bir şekilde öğreten ve test eden yüzlerce cümle ve sorulardan oluşan bölümlere ayrılmıştır. Temel bölümler kendi içerisinde aşamalı olarak alt bölümlere ayrılmış ve kolaydan zora doğru sistemli bir yol takip edilmiştir. Cümleler hedef sözcüğün bağlam içerisinde kullanımını öne çıkaracak şekilde oluşturulmuş ve eşdizimsel yapılar (collocations) içinde verilmiştir. Bu şekilde sözcüklerin zihinde kalıcı olması kolaylaştırılmıştır.

Ülkemizde yapılan YDS, YDT gibi dil sınavlarına ve TOEFL, PTE, CAE, IELTS gibi uluslararası nitelikli İngilizce yeterlik sınavlarına hazırlayan bir temel kaynak olmasının yanı sıra sözcük bilgisi eksikliğinden dolayı akademik metinleri takip edemeyen akademisyenler için de bir başucu kitabı niteliğindedir. Kitap ayrıca İngilizce ile uğraşan okurlara ve dil öğretmenlerine de kaynaklık teşkil edecektir. Özellikle ülkemiz okurunun sözcük gereksinimleri ön planda tutularak hazırlanmış olması bakımından da oldukça önem taşımaktadır.
Nevzat Kalay İletişim ve ulaşım teknolojilerinin insanları hem mekânsal hem de kültürel olarak birbirine yaklaştırdığı günümüzde ortak bir iletişim platformu eğiliminde olan İngiliz dilinde iletişim kurabilmek önemli bir bireysel beceri hâline gelmiştir. Bilim ve teknolojiyi yakalayarak ve üreterek refah düzeyine ulaşmaya çalışan ülkemizde bu beceri daha da önemli hâle gelmektedir.
Bir dilden başka bir dile çeviri yapmak zaman zaman zor olabilmektedir. Ancak doğru rehber ve yönlendirme ile bu süreç daha kolay ve anlaşılır hâle gelebilir.
İnsanların düşüncelerini İngilizce olarak yazılı ve sözlü bir şekilde ifade edebilmesini ya da İngilizce olarak yazılanları ve konuşulanları Türkçeye çevirebilmesini kolaylaştırmaya yönelik olarak hazırlanan bu kitap, konuya ilgi duyan herkese faydalı olacaktır.
Ahmet Aycan, Aydan Irgatoğlu, Çile Maden Kalkan, Gürkan Dağbaşı, M. Naci Bostancı, Maiya Myrzabekova, Maria Sunar, Murat Delibaş, Murat Özcan
Ahmet Hamdi Can, Esat Ayyıldız, Harun Özel, İhsan Doğru, Mesut Köksoy, Muhammed Mahmut Olçun, Serkut Mustafa Dabbagh, Turgay Gökgöz, Yakup Göçemen, Zafer Ceylan İnsanlık tarihiyle neredeyse eş zamanlı olarak ortaya çıkan vatan mefhumu, hayatın her alanında kendini hissettirirken bu alanların önemli bir parçası olan edebiyatın da her zaman ilgi odağında yer almıştır. Arap coğrafyası, tarih sayfalarında vatan işgali ve bağımsızlık sorunu yaşayanlar arasında adı en çok anılan topraklardandır. Sömürgecilik, işgal ve ihtilallerin uzun süre boy gösterdiği bu toprakların edebiyatları, hiç şüphesiz vatanla ilgili sorunlara kayıtsız kalmamış, edebiyatçılar mücadelelerini yazın sahasında kalemleriyle vermişlerdir. Bu kitapta; Mısır, Suriye, Lübnan, Libya, Filistin, Cezayir ve Irak gibi ülkelerin edebiyatlarına vatan işgali ve bağımsızlık sorununun ve istiklal uğruna verilmiş olan mücadelelerin nasıl yansıdığını, alanında uzman on araştırmacının kaleminden dokuz ayrı başlık altında farklı isim ve eserler örnekleminde göreceksiniz.
İbrahim Emre Özdoğan 10 temada 10 metne odaklanan bu çalışma; belirli bir dil bilgisi düzeyine sahip ilgililerin, Arapçada metin analizi odaklı bir yaklaşım benimsemeleri amacıyla hazırlanmış; bilinenin farklı temalarda uygulanabilirliği temelli bir yöntem üzere kaleme alınmıştır.
Kitap; farklı öğrenim düzeylerindeki İlahiyat Fakülteleri, Edebiyat Fakültelerinin Arap Dili ve Edebiyatı bölümleri, Eğitim Fakültelerinin Arapça Öğretmenliği bölümleri ve Arapça Mütercim-Tercümanlık bölümleri öğrencilerinin misyonlarının gelişimi sırasında karşılaşacakları yabancı dil sınavlarına hazırlık bilinciyle tasarlanmıştır. İçerikteki 10 tema, özenle seçilmiş metinler üzerinde ele alınmıştır. Bu doğrultuda her temanın metni, harekesiz ve harekeli şekilde verilerek okuyuculara harekeleme alıştırması olanağı sunmuş; renklendirilmiş ve karşılaştırmalı tablo ile Arapça-Türkçe çeviri tekniği üzerinde durulmuş; 4 kategoride (isim, fiil, edat ve bağlaç, kalıp ifade ve eşdizim) sıralanmış kelime tablolarıyla tematik nitelikteki kullanımlara işaret edilmiştir. Ayrıca her tema sonunda 3'ü metinden çıkarılmış, 3'ü ise özgün ve bağımsız olmak üzere farklı tiplerde 6 soruya yer verilmiş; bu yapılırken de birçok yönden ÖSYM'nin yabancı dil sınavlarındaki formatı dikkate alınmıştır.
Doğru harekelemenin Arap dilindeki semantik etkisi, oluşturulan tablolarda kelimelerin iki dildeki karşılıklarının aynı renkte verilmesinin öge dizilimi özelinde çeviri tekniğine desteği, tematik kelime ve söz öbeklerinin karşılaşılan metinlerdeki önemi, analiz edilen metinden çıkarılan soruların sınav politikasını zihinde daha anlamlı kılması ve özgün sorularla sınav bilincinin pekiştirilmesi, öğrenci, öğretici ya da Arap dili ilgilileri için oldukça verimli bir gelişim sağlayacaktır.
Lars Johanson This volume deals with the typology of verbal aspect in the languages of Europe in a wide geographic sense, stretching from the Ural Mountains and the Caucasus to the western periphery. European languages include representatives of the Indo-European language family, several Turkic and Finno-Ugric languages, the Mongolic language Kalmyk, the Semitic language Maltese, the languages of the Caucasia, and Basque without relatives. These European languages show remarkably similar aspect types, which are described in Lars Johanson's insightful typological framework, originally applied for the description of the Turkish verbal system. The volume contains a comprehensive list of Lars Johanson's publications on aspect with special focus on Turkic languages.
Nevzat Kalay Basic Vocabulary is a vocabulary book for elementary to intermediate level learners of English. It is designed for both classroom and self-study use.

Basic Vocabulary
• Includes words from the New General Service List.
• Systematically presents the most common and important basic words.
• Presents collocations in which the target words are used.
• Offers a variety of activities to build vocabulary.
Burcu Aydın İnsanlar arasındaki iletişimi sağlayan dilin gizemi günümüzde hâlâ çözülebilmiş değildir. Bir dizi sesten nasıl sözcük ve sözcük gruplarını oluştururuz ve onlardan nasıl karmaşık anlamlar elde ederiz? Kelimeleri zihinsel sözlüğümüzde nasıl organize ederiz ve gerekli olduğunda geri çağırırız? Sözcükleri birleştirip nasıl bir üst boyuta geçip tümceler oluştururuz ve bu tümceleri farklı ortamlarda farklı anlamlara gelebilecek şekillerde kullanabiliriz? Beynimizde anlamlandırma süreci nasıl gerçekleşmektedir? Bu kitap bu soruların cevaplarını psikodilbilimsel ve nörodilbilimsel yaklaşımlar ve modeller çerçevesinde anlatırken aynı zamanda dilin kökeni ve beyindeki işleyişi ile ilgili bilgiler de vermektedir.
Ayşe Nur Bozdoğan, Burcu Kayışcı Akkoyun, Cem Kılıçarslan, Cenk Tan, Çelik Ekmekçi, Emine Şentürk, Emrah Atasoy, Hamdi Ali Serdar, N. Berk Çoker, Orkun Kocabıyık, Pelin Kümbet, Sezer Sabriye İkiz, Sümeyra Buran, Veli Uğur, Züleyha Çetiner-Öktem Bilimkurguyu Anlamak; son yıllarda edebiyat, sinema ve popüler kültürde ön plana çıkan bilimkurgu türüne dair Türkçe yayımlanmış akademik içerikli kitapların sınırlı sayıda olmasından yola çıkarak alandaki boşluğu doldurmak ve Türkçeye bilimkurgu eleştirisi bağlamında önemli bir eser kazandırmak amacıyla ortaya çıkarılmıştır. Bilimkurguyu alt türler temelinde ele alan bu kitap, bilimkurgunun kısa tarihçesi ile başlayıp türün ütopya/distopya kavramları ile olan ilişkisinden zaman yolculuğuna, siberpunktan yeni dalga akımına, alternatif tarihten uzay operasına kadar pek çok alt türü ayrıntılı biçimde ve eleştirel bir bakış açısıyla irdelemektedir. Böylece bilimkurguyu sadece sınıflandırmakla kalmayıp bilimkurgunun alt türlerine yakından bakma ve türlerin doğasını daha iyi keşfedebilme imkânı sunmaktadır. Okurları yerli bilimkurgu incelemeleriyle de buluşturan kitap, bilimkurgu hakkında süregelen tabu ve ön yargıları ortadan kaldırma niyetinin yanı sıra türün derinliğini sosyal bilimlerin penceresinden ve metin merkezli eleştiriler ışığında gözler önüne sermektedir.
Salim Razı - Nalan Razı - Gülay Erdem - Nalan Bayraktar Balkır - Mustafa Tekin

Campus Grammar üniversite öğrencileri ve gençlere Avrupa Konseyi Dil Projesi “Common Erupean Framework” (CEF) A1 seviyesinde dil eğitimi vermeyi amaçlayan Campus Life kitabını bütünleyen bir çalışmadır. Konu başlıkları üniversite müfredatıyla uyumlu olan kitaptaki konular,karakterler Socrates programıyla Türkiye’yi ziyarete gelen öğrencilerden oluşmaktadır. Ziyaret ortamı Türk örencilerininkine benzer bir biçimde hazırlanarak İngilizcenin yüksek bir motivasyon ile öğrenilmesini sağlamaktadır. 20 modülden oluşan kitapta Workbook ve Tape Scripts mevcuttur.

Dinçay Köksal Campus Life A1 üniversite öğrencileri ve gençlere Avrupa Konseyi Dil Projesi “Common Eropean Framework” (CEF) A1 seviyesinde dil eğitimi vermeyi amaçlamaktadır. Konu başlıkları üniversite müfredatıyla uyumludur. Kitaptaki karakterler Socrates programıyla Türkiye’yi ziyarete gelen öğrencilerden oluşmaktadır. Ziyaret ortamı Türk örencilerininkine benzer bir biçimde hazırlanarak İngilizce’nin yüksek bir motivasyon ile öğrenilmesini sağlamaktadır. 20 modülden oluşan kitapta Workbook ve Tape Scripts mevcuttur.
Levent Uzun Bu kitap, dünya genelinde alandaki öncü eserlerden biri olmakla birlikte Türkiye'deki ilk kitap olma niteliğindedir. Kitap, farkındalık ve tanıtım amaçlı son zamanların en popüler ve merak uyandıran konularından biri olan ChatGPT teknolojisine hızlı bir giriş niteliğinde, anlaşılması kolay bir kaynak sunmaktadır. Bu kaynak, daha derinlemesine ve uzmanlık alan bilgisi içeren takip kaynaklarına öncülük etmek için tasarlanmıştır.
Chatbot'lar ve yapay zekâ, iletişimimizi ve öğrenme şeklimizi dönüştürerek günlük yaşantımızda giderek daha önemli bir rol oynamaktadır. ChatGPT-4, doğal dil işleme ve dil öğrenimi için heyecan verici olanaklar sunan en gelişmiş dil modellerinden biridir. Bu kitap, ChatGPT-4'ün; mimarisi, uygulamaları ve dil öğretimi ve öğrenimindeki potansiyel etkileri konusunda detaylı bir incelemedir
Kitabın birinci kısmı, ChatGPT-4'ün kendisine odaklanır ve dil modellemesi, modelin değerlendirilmesi, etik ve sosyal etkileri ve gelecek yönelimler gibi konuları kapsar. İkinci kısım ise ChatGPT-4'ün; dil öğretimi ve öğrenimi için potansiyelini, teorik arka planını, yayımlanmış çalışmaları ve gelecekteki yönelimleri inceler.
Dil öğretmenleri, dil öğrencileri veya yapay zekâ ve doğal dil işleme konularıyla ilgili araştırmacılar, bu kitaptan ChatGPT-4'ün sunduğu olanaklar hakkında değerli bilgiler edinebilirler. Bu kitabın, daha fazla araştırma ve ChatGPT-4 ve diğer yapay zekâ modelleriyle deneyler yapmak konusunda ilham vermesini umuyoruz. Bu modellerin, dil öğrenme ve kullanım şeklimizi dönüştürme potansiyelleri olduğuna inanıyoruz ve bu heyecan verici alanda öncülük etmekten mutluluk duyuyoruz.
Sizin için değerli bir kaynak olacağını umduğumuz bu kitabı okuduğunuz için teşekkür ederiz.
Müge Gündüz Since the 1980s, CLT, which is based on communicative competence theories, has had an enormous effect on the field of L2 teaching and learning. British language education in the 80s was substantially influenced by the emergence and promotion of the ‘communicative approach’. Educators and applied linguists all shared a commitment to ‘language in use’, and to a view of ‘communicative competence’ as the ultimate objective of FL teaching. This book explores the language teaching and learning cultures in English and Turkish secondary schools in order to compare the communicative orientations of language classrooms in both contexts. Investigating communicative language teaching in language classrooms in England might provide interesting results, especially for educators and professionals in Turkey, who have been concerned with developing students' communicative skills.
Gülsüm Tuğçe Çetin In the depths of literary history lies a saga of maritime conquests, geopolitical manoeuvres, and the timeless interplay between nations and the sea. Critical Geopolitics and Maritime Fiction: Patrick O'Brian's The Golden Ocean and The Unknown Shore embarks on a voyage through the pages of maritime fiction, unravelling the intricate web of political intrigue, cultural exchange, and societal transformation.
As the reader charts a course through the turbulent waters of historical context and literary analysis, they discover how Patrick O'Brian's gripping tales of seafaring adventure transcend mere storytelling, offering profound insights into the dynamics of power, place, and identity. Through meticulous discourse analysis, the study unveils the hidden depths of maritime fiction, revealing how geopolitical representations are forged, contested, and disseminated in the currents of cultural imagination.
In this book, readers are invited to embark on a scholarly odyssey, where the sails of critical inquiry catch the winds of historical insight, guiding them to new shores of understanding. This work not only enriches our appreciation of maritime literature but also offers a compelling perspective through which to view the intricate tapestry of geopolitics woven into the fabric of society.
Büşra Müge Özdil, Emre Debreli In this book, we discuss the concept of critical pedagogy (CP) and its links to general education and ELT education in particular. Our discussion covers CP's role in education together with its theoretical foundations, and we expand our discussion through demonstrating a CP-ELT relationship. We later focus on the teacher roles discussed in the area of language teaching, and further discuss how these are influenced by CP theory. This discussion particularly demonstrates teacher roles such as: teachers as passive technicians, teachers as reflective practitioners, and teachers as transformative intellectuals. We believe that this book provides a valuable source in understanding the language teaching profession which requires a careful analysis of social, cultural and historical realities that have affected the profession, as well as the changing roles of the language teachers.
Gürsel Aytaç Alman dilinde eser veren edebiyatların; Federal Alman, Demokratik Alman, Avusturya ve İsviçre edebiyatlarının önemli temsilcileri ve eserleriyle ele alındığı çalışmada, pluralist edebiyat tarihi metoduyla akımları, yazarları ve eserleri, tarihi, felsefi, sosyolojik, kültürel etmenlerin bileşkesi halinde yorumlanarak tanıtılmaya çalışılmıştır. Üniversitelerimizin Alman dili ve edebiyatı öğrencilerinden başka edebiyat meraklılarına da faydalı olacaktır.
Veli Urhan Kişiliğin tanımının temelinde ilişki kavramının son derece önemli bir yeri vardır. İnsanın; kendisiyle, Tanrı'yla, doğayla, öteki insanlarla ilişkisi onun kişiliğinin oluşmasında ve gelişmesinde temel bir unsur olarak karşımıza çıkar. Bu eserdeki araştırma ve inceleme alanında kendilerine yer verilmiş olan personalist filozofların hepsi, kişilik kavramının karşılığı olarak bilinç (conscience) ve ilişki (relation) kavramlarını kullanırlar. Bilinç, bir insanın bir nesneyle ya da başka bir insanla ilişkisinin sonucudur. Kendilerinin dışındaki nesneler ya da insanlar ile ilişki kurabilen iki varlıktan biri Tanrı diğeri insandır. Bu bakımdan varlıklar içerisinde bilinç sahibi olan iki varlıktan biri Tanrı diğeri insandır. Eğer kişi olmak bilinçler arası ilişki ile ancak mümkün ise, o zaman ancak Tanrı'nın ve insanın kişiliğinden söz edilebilir. Konusu ister insanın kişiliği isterse Tanrı'nın kişiliği olsun personalizm, bilinç ve bilinçlerin karşılıklı ilişkisi üzerine yapılan bir felsefedir. Bu yönüyle personalizm ilk bakışta bir rasyonalizm ya da spritüalizm olarak anılmaya yatkın görünmekle birlikte pek öyle değildir. Fransız personalizminin üç önemli filozofu olan; Renouvier, Mounier ve Nédoncelle'in, insanın ve Tanrı'nın kişiliği hakkındaki düşüncelerinin öncüleri konumunda olan Fransa dışındaki bazı düşünürlerin de burada anılmasının, kişilik kavramının gelişmesinin izlenmesi bakımından yararlı olacağı kanısıyla konuya ilişkin çalışmalar ve araştırmalar yürütülmüştür.
Postmodernizm gibi personalizm de bir modernizm eleştirisidir.
Dinçay Köksal Bu kitap, yabancı diller bölümlerinde okutulan Çeviri derslerinde öğrencilerimize ve öğretmenlerimize tarih boyunca çeviri kuramlarının gelişmesine katkıda bulunan bilgin , düşünür, yazar ve bilim adamlarının çeviri konusundaki görüşlerini aktarmak, çevirinin kuramsal sorunlarını eşdeğerlik kavramı altında tartışarak bu konuda çözümler önermek, çeviri sürecinde yer alan işlemleri ve çeviri ürünü değerlendirmede dikkat edilmesi gereken özellikleri vurgulamak amacı ile yazılmıştır. Kitabın, ülkemizde çeviri alanında çalışan akademisyen, öğrenci ve araştırmacılara kaynak olacağı inancıyla sizlere sunuyoruz.
Rahman Akalın Çevirinin evreli bir süreç içerisinde diğer bilim dalları temelinde ele alınıp incelenmesi ve “çeviri” konusunda uygulamaya ağırlık verilmesi, çeviribilimin özerk bir bilim dalı olarak gelişmesini uzun süre engellemiştir. Bu nedenle çeviribilim araştırmalarının betimleyici, kuramsal ve uygulamalı alanları arasında yön belirleyici, ölçüt oluşturucu ilişkilerin kurulması olanaklı hâle gelememiştir. Çeviribilim araştırmalarının uygulama alanı içerisinde değerlendirilen çeviri eğitimi de bu durumdan etkilenmiştir. Çeviri alanında bilimsel ölçütlere uygun akademik bir eğitim verilmesi, çeviribilimin kuramsal alanıyla çeviribilimin uygulamalı alanına giren çeviri eğitimi arasında karşılıklı ilişkinin kurulmasına bağlıdır. Ancak bu konuda yapılmış yeterli araştırma yoktur. Bu nedenle akademik çeviri eğitiminin bilimsel ölçütlere uygun olarak yeniden değerlendirilmesi ve yapılandırılması gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bu çıkış noktası temelinde bu çalışmada, genel çeviribilim araştırmalarının çeviri eğitimi içindeki konumu, rolü ve işlevi ele alınmıştır. Çeviribilim araştırmalarındaki tartışmalarda bir görüş ayrılığı biçiminde ortaya çıkan çok boyutluluk durumuna karşın bu çalışma, çeviribilim araştırmaları ile çeviri eğitimi arasındaki olası bağlantı biçimlerini nesnel bir tutumla betimlemeye yönelmiştir. Bu temel amaç ışığında birbirini gerekli kılan/kılacak uyumlu bir ilişkinin olanakları gerekçelendirilmeye, akademik çeviri eğitiminin temel ilkeleri “kuram”dan yola çıkılarak saptanmaya çalışılmıştır. Bu yönüyle çalışma, akademik çeviri eğitiminin temel çerçevesi üzerine düşünce yürütme olanağı verecektir.
Emrah Eriş, Esra Uluşahin, İhsan Doğru, Mustafa Dolmacı, Nesrin Şevik, Ümit Gedik, Yeşim (Sönmez) Dinçkan, Yonca Gül Uğurlu Çeviri olgusu, günümüz bilim dünyasında her disiplinin gelişim, iletişim, etkileşim adına çalışmalarında başvurduğu çok boyutlu bir alandır. Bu çok boyutluluk ise beraberinde kuramsal ve kavramsal bağlamda karmaşıklığı getirir. Çeviribilimsel çalışmalarda ele alınan kuramların birbirinden ayrıştığı ya da benzeştiği hususları, sorunsal ve çözümsel bağlamda ortaya konan pratikleri okurun mukayeseli okuma yaparak zihninde netleştirmesi amacıyla geliştirilen bu kitapta; kültürel kuramlardan feminist çeviri, çeviride metinlerarasılık, çevirmen görünürlüğü/görünmezliği, metin türleri, skopos kuramı, çeviride dilbilimsel kuram ve eşdeğerlik gibi çeviribilim çalışmalarında sıklıkla ele alınan temel kuramlardan yedi farklı kuram üzerine yedi farklı çalışma yer almaktadır. Uygulama alanlarıyla da somutlaştırılan bu çalışmalar, çeviribilim ile ilgilenenlere ve çevirmenlere hem kuramsal bağlamda bilgi vermekte hem kuramların uygulanmasına dönük örnekler içermekte hem de çevirmenlere yöntemsel açıdan fikir sunmaktadır.

Caner Çetiner, Mehmet Dudar Canlı, Mehtap Aral, Mustafa Dolmacı, Nazan Müge Uysal, Nazan Müge Uysal, Özgür Şen Bartan, Selim Ozan Çekçi, Sinem Sancaktaroğlu Bozkurt, Ulvican Yazar, Yonca Gül Uğurlu, Zekeriya Hamamcı, Zeynep Başer Günümüz çeviri sektörüne çevirmen adaylarının alanına hâkim profesyoneller olarak girebilmeleri için çevirmen edinçleri, çeviri teknolojileri, sözlü çeviri, yazılı çeviri ve çeviride kaliteyi arttırmanın yolları üzerine hem kuramsal hem uygulamalı çalışmaların yanı sıra süreç odaklı çeviriye ruhdilbilimin katkıları, yazın çevirisi, alt yazı çevirisi ve web sitesi yerelleştirmesindeki kültürel unsurların çevirileri için kullanılabilecek çeviri stratejilerini ele alan iki kısım ve on bölümden oluşan Çevirmen Eğitiminde Güncel Yaklaşımlar ve Uygulamalar başlıklı bu kitabın, çeviribilim araştırmacıları, sözlü ve yazılı çevirmenler, çeviri editörleri ve çevirmen adayları için çeviri edimine her düzeyde ışık tutan bir eser olmasını ve çeviribilim üzerine yeni çalışmalara ufuk açmasını umut ediyoruz.

In this book titled Current Approaches and Practices in Translator and Interpreter Training, theoretical and practical approaches to topics including translator and interpreter competences, translation technologies, ways to increase translation quality as well as contributions of psycholinguistics to process-oriented translation, strategies to be used for translation of cultural items in literary translation, subtitle translation, and website localization, and contributions of Translation Studies to Applied Linguistics are presented in 10 chapters divided into two main parts. We hope that this book will shed light on translation and interpreting competences for those dealing with the act of translation at any level besides paving the way for further research on Translation Studies.
Vedat M. İNCE Turizm dünyasında yaygın olarak kullanılan ortak yabancı dillerden birisi de Almancadır. Bu nedenle, ülkemizde turizm sektöründe Almanca bilmek bir ayrıcalık konumundadır. Bu kitap, turizm sektöründe çalışacak kişilerin Almancayı daha verimli kullanabilmesi amacıyla hazırlanmıştır. 12 üniteden oluşan bu kitap, A1 yani “Anfänger” düzeyinden başlamaktadır. Konular, sektörün beklentilerine hitap ettiği gibi İKMEP (İnsan Kaynaklarının Mesleki Eğitim Yoluyla Geliştirilmesi Projesi) içeriklerini de kapsamaktadır.
Muğla Üniversitesi Milas Sıtkı Koçman MYO'daki 10 yıllık ders deneyimlerimize göre şekillendirdiğimiz bu kitabın en önemli özellikleri şunlardır:
1. Ağırlık noktasını konuşma kalıpları, kelime hazinesi ve temel diyaloglar oluşturmaktadır.
2. Görselleri hem sınıf içinde hem sınıf dışındaki faaliyetlerde öğretim elemanına ve öğrencilere yardımcı olacak ve yükünü hafifletecek niteliktedir.
3. Konu anlatımları ve yönergeler Türkçe açıklamalarla birlikte verilmiştir.
4. Kelime hazinesi, Almanca konuşan bir turist karşısında ihtiyacı karşılayacak zenginliktedir.
5. Dil bilgisinin ağır konuları yerine daha temel konulara yer verilmiş, detaya girilmemiştir.
Turizm branşında eğitim veren fakülte, meslek okulu ve meslek yüksekokullarındaki Almanca derslerinde kullanılabilecek olan bu ders kitabıyla amacımız, öğrencilerimize ihtiyaç duyacakları konuşma kalıpları, kelime hazinesi ve dil bilgisi becerilerini kazandırmaktır.
Bir başka amacımız da yabancı dil öğrenmenin bir kabus değil, ehil eğitimciler, istekli öğrenciler ve uygun ders kitabıyla bir eğlence olabildiğini göstermektir.
Tolga Gündoğdu Es ist höchste Zeit, auch im Bereich der universitären Lehre auf das digitale Zeitalter zu reagieren und konkrete Änderungen ins Leben zu rufen, mit denen das angehende schulische und universitäre Lehrpersonal auf die Herausforderungen des 21. Jahrhunderts kompetenzorientiert vorbereitet werden kann. Am effektivsten ist es, wenn man bereits während der LehrerInnenausbildung an Hochschulen damit beginnt, bestimmte zukunftsorientierte Kompetenzen zu vermitteln.
Denn es ist inzwischen unumstritten, dass die neue Generation der Jugendlichen und Kinder anders liest, schreibt, spricht und lernt. Sie erwarten und bevorzugen eine besondere Art und Weise der Wissensdarbietung, die sich so nah wie möglich ihrer Lebenswelt anpasst. Je größer die Distanz zur nun überwiegend digital gestalteten Lebenswelt der jungen Generation ist, desto schwieriger scheint es, ihr neues Wissen zu unterbereiten.
Vor diesem Hintergrund beschreibt dieses Buch aufbauend auf dem ‚digital storytelling'-Ansatz, die Entwicklung einer methodischen Herangehensweise, mit der eine erfolgreiche und gewinnbringende Vermittlung digitaler und mediendidaktischer Kompetenzen erreicht werden kann. Gemäß dieser Zielsetzung werden praktische Hinweise zur Schulung notwendiger digitaler Kompetenzen des 21. Jahrhunderts präsentiert und situationsorientiert mit konkreten Beispielen bereichert, wobei der ‚digital storytelling'-Ansatz als roter Faden der Methodik fungiert.
Das Werk richtet sich insbesondere an Lehrbeauftragte, DozentInnen und TrainerInnen, die für die Ausbildung und Vorbereitung von FremdsprachenlehrerInnen verantwortlich sind.
Soner Sözler With a sample of 10 authors working in 10 different universities, both in the field of foreign language education and in the field of open and distance learning, this book addresses in a simple way how digital transformation can be realized in the light of open and distance learning in all environments where language education is provided. It is the first in its field by focusing on learners, instructors, administrators and researchers as the target audience. Thus, it brings together two disciplines and is explained in a language that everyone can read.
It covers management, communication, learning, technology and assessment, and provides applications and examples of digital transformation in language education in each macro dimension.
Saman Hashemipour Discrimination is Evil: Essays on Literary Masterpieces is a collection of essays about gender and racial discrimination. A broad range of literary works helps to discuss the evilness of discrimination in every aspect. William Shakespeare, Mark Twain, Henry James, Harper Lee, Elif Shafak, Ahmet Ümit, Muriel Maufroy, and Saideh Ghods are British, American, Turkish, and Persian authors whose works are discussed. Othello, The Merchant of Venice, The Adventures of Huckleberry Finn, The Turn of the Screw, To Kill a Mockingbird, Forty Rules of Love, The Dervish Gate, Rumi's Daughter, and Kimya Khatoon are studied through different perspectives that transcend literary approaches to cite equality of rights among sexes and races.
Adnan Oflaz Yabancı dilin öğrenilmesinde kelime bilgisi kritik öneme sahiptir. Kelime bilgisinin yetersizliği, temel dil becerilerinin ve yabancı dilde iletişim yetisinin gelişimini olumsuz etkilemektedir. Yapılan araştırmalar yabancı dilde duyulan ve okunanların %95'ini anlayabilmek için asgari 3000 kelime bilmek gerektiğini ortaya koymuştur. Gerek yabancı dilde gerekse anadilde öğrenilen her kelime önce pasif daha sonra aktif kelime hazinesine aktarılmaktadır. Kelimelerin kullanım sıklıkları (frekansları) aktif veya pasif hâle geçmelerinde belirleyici olmaktadır. Günlük konuşma dilindeki kelimelerin %90'ı yüksek frekanslı (sık kullanılan) kelimelerden oluşmaktadır. Bu açıdan yabancı dil öğreniminde kelime bilgisinin genişlik ve derinlik boyutlarıyla artırılması ve aktif hâlde tutulması büyük önem taşımaktadır.
Bellek destekleyiciler, kelime hazinesini geliştirmede ve uzun süreli hatırlamada kullanılan etkili yollardan biridir. Dünya hafıza şampiyonları da bu yöntemleri kullanmaktadır. Bu kitapta kelime öğreniminde en etkili yöntemlerden biri olan “Anahtar Kelime Yöntemi”, 184 Almanca örneği ile sunulmaktadır. Her hedef kelime için bir anahtar kelime (ses benzerliği olan kelime) bulunmaktadır. Verilen görseller ve kurgulanmış cümlelerle hem görsel hem de sözel belleğin kodlamaya katılması sağlanmaktadır. Bu uygulamalar ile kişi kendi kendine farklı öğrenme araçları olmaksızın verilen kelimeleri öğrenebilecek ve kendisini test edebilecektir. Ayrıca, uygulama kısmında verilen bağlam örnekleri ve eş anlamlı kelimelerin de (1500 kelime) öğrencilerin kelime hazinelerine olumlu katkı yapacağı düşünülmektedir. Bu kitap sadece verilen 184 kelimenin değil bilinmeyen yeni Almanca kelimelerin nasıl öğrenilebileceği konusunda da yol gösterici konumdadır.
Alize Can Rençberler, Augusto Ponzio, Didem Tuna, Erol Kahraman, Evangelos Kourdis, Javid Aliyev, Lale Özcan, Magdalena Nowotna, Mesut Kuleli, Muhammed Salih Kapcı, Osman Senemoğlu, Sema Dilara Yanya, Susan Petrilli, Sündüz Öztürk Kasar Dilde, edebiyatta, çeviride ve genel olarak sosyal bilimlerde kavramların sınırlarının esnek ve içeriklerin değişken olduğu söylenebilir. Alanlar içi ve alanlar arası kavramsal dalgalanmaların söz konusu olması, kavramlar üzerinden ya da kavramlara yönelik olarak gerçekleştirilen okumaların sürekli güncellenmesini gerektirmektedir. Alanlar arası dolaşımda içerikler paylaşıldıkça zenginleşmekte ve yeniden ele alınıp dönüşmektedir. Beş ülkeden 14 akademisyenin kaleme aldığı bu kitapta yer alan bölümler de farklı içerik bileşimleri üzerinden yeni kavramsal uzlaşılara ve okumalara yol açacak şekilde tasarlanmıştır.
The concepts in language, literature, translation, and in social sciences tend to be supple and flexible content-wise. The conceptual fluctuations within and among disciplines require continual updates of conceptual readings. The content becomes richer when shared among disciplines and is transformed with a redefinition. With this in mind, the chapters of this book, penned by 14 academics from five countries, are designed to pave the way for novel conceptual and consensual readings aligning in a smooth and interrelated combination of different contents.
Les concepts en langue, en littérature, en traduction et, plus généralement, en sciences sociales ont tendance à être souples et flexibles sur le plan du contenu. Les flottements conceptuels au sein des disciplines et entre elles exigent des mises à jour continues des lectures conceptuelles. Le contenu s'enrichit au fur et à mesure qu'il est partagé entre les disciplines et se transforme avec une redéfinition. C'est dans cet esprit que les chapitres de cet ouvrage, rédigés par quatorze universitaires de cinq pays, sont conçus pour ouvrir la voie à de nouvelles lectures conceptuelles et à de nouveaux consensus notionnels.
Yazarlar / Authors / Auteurs:
Sündüz Öztürk Kasar - Magdalena Nowotna - Susan Petrilli & Augusto Ponzio
Evangelos Kourdis - Didem Tuna - Sema Dilara Yanya - Javid Aliyev
Mesut Kuleli - Osman Senemoğlu - Erol Kahraman & Muhammed Salih Kapcı
Lale Özcan - Alize Can Rençberler
Ahmet Murat Kadıoğlu, Aierken Maiergeya, Çile Maden Kalkan,Esra Büyükbahçeci, Derya Adalar Subaşı,Gonca Unal Qiang, Güneş Şahin, Hasan Tuncer, Nilay Ağırnaslı, Noriji Fujimoto, Nuray Pamuk Öztürk, Reyhan Eraslan, Sema Gökenç Gülez, Seungeun Kim-S. Göksel Türközü, Yingjie Wang, Bilgen Gül - Bilsen Ş. Özdemir, Deniz Dilşad Karail Nazlıcan, Duygu Özakın,İren Dilara Kongaz, Hasan İçen,H. Necmi Öztürk, Seyyal Körpe Kemer, Zoya Şengüder Gündelik yaşam, “yaşamın sıradan bir şekilde akması, her gün tekrarlanan davranışlar, alışkanlıklar ve bizi çevreleyenler” olarak tanımlanır. Bunun yanı sıra gündelik yaşam, içinde bulunulan toplumun kültürü ve kültürel değerleri, sanatı, edebiyatı, mutfağı, inançları, felsefesi, dili gibi birçok konu hakkında bilgi vermektedir. Bu sebeple gündelik yaşama kültür bilim penceresinden bakarak Doğu ve Batı kültürlerini kapsayan bir araştırma hazırlamak, Doğu'da ve Batı'da Gündelik Yaşam adını verdiğimiz çalışmamızın temel amacını oluşturmaktadır.
Doğu ve Batı kültürlerinde gündelik yaşamın izlerini sürecek olan bu araştırma, söz konusu kültürler arasında bir köprü kurarak kültürel benzerlikleri ve farklılıkları açığa çıkarmayı amaçlamaktadır. Bunun yanı sıra çalışmamız, tarihî süreç içerisinde toplumların sahip oldukları kültürel değişimleri göz önüne sererek farklı medeniyetlerdeki gündelik yaşamların tarihî kökenlerini ortaya çıkarmaktadır.
Kitap, gündelik yaşam çalışmalarına ve farklı kültürlere ilgi duyan okuyuculara yönelik olmasının yanı sıra bilimsel bir araştırma olmasından dolayı akademisyenlerin, araştırmacıların, lisans ve lisansüstü düzeyindeki öğrencilerin başvuracağı yardımcı bir kaynak olması bakımından da önem taşımaktadır.
Oktay Eser Bu çalışma, dil bilgisel karşılaştırmalarla yapılan çeviri uygulamasının, çevirinin bugün geldiği yeri yansıtmadığı düşüncesiyle, çeviri yeterliğini oluşturmak için ortaya çıkmıştır. Bağlam odaklı yaklaşım, işlev odaklı yaklaşım ve Grammer bölümleri olan kitabın uygulama çatısı oluşturulurken, İntermadiate’den Advanced seviyesine kadar, kelime yerine cümle çevirisi ile yeni bir pratik çeviri tekniği kullanılmıştır.
Aslı Fişekçioğlu, Ayşe Dağ Pestil, Eda Duruk, Emel Aydın Özer, Fatma Tekin, Feyza Tokat, Yasemin Köksal Çakır, Yusuf Avcı, Zeynep Rüveyda Ösün Yabancı dil olarak Türkçenin öğretimine yönelik olarak yazılan kitapların her biri, Türkçemizin bir dünya dili olarak yayılması ve kullanılmasına dönük olarak atılan önemli bir adımdır. Bu kitabımızda söz konusu amaç doğrultusunda çalışan Türkçe eğitimcilerine ve bu alanda eğitim alan öğrencilere katkı sağlaması dileği ile yine alanında deneyimli akademisyenler tarafından yabancı dil olarak Türkçenin öğretiminde farklı edebi metinlerin kullanılması konularının kuram ve uygulama boyutuyla kaleme alındığı çok değerli çalışmaları sizlerle paylaşıyoruz.
Onur Kemal Bazarkaya Edebiyat kuramları, okuduğumuz bir yapıtı farklı bakış açılarından değerlendirmemizi özendiren merceklere benzer. Her bir merceğe göre yapıt, estetik deney yapmaya davet eden bir sanat eseri, beklenmedik dinamikler içeren bir gösterge ağı, sistemin güç dengelerini yansıtan bir olgu, kültüre ışık tutan bir belge ya da toplumun alt kesimlerine, dahası çevre ve hayvanlara ses veren bir araca dönüşür. Ne var ki edebiyat kuramlarının okuma ve yorum süreçleri böylesine belirleyici olmasına karşın bu alanda var olan Türkçe yayınlar, Marksist görüşlerin ağır bastığı kitapların çevirileri, çok eski ve/veya açıklama ve örneklendirmede eksik kalan çalışmalardan oluşmakta, ayrıca bunların hiçbiri var olan kuramsal çeşitliliği yeterince karşılamamaktadır. Okurun ilgisine sunulan bu kitap, sözü edilen bu gereksinimleri gidermeyi amaçlamaktadır. Kitapta; hermenötikten insan-hayvan çalışmalarına, yapısalcılıktan ekoeleştiriye yani en eskisinden en yenisine kadar hemen hemen tüm kuramlar ele alınmaktadır. Aynı zamanda sistem kuramı, edebî alan kuramı, bilişsel yazın ve erkek çalışmaları gibi Türkiye akademi topluluğunda daha hiç bilinmeyen kuramlar da tanıtılmaktadır. Bununla birlikte postyapısalcılık, postkolonyal çalışmalar ve medya araştırmaları gibi başlıklar hakkında Türkiye'de tek tük paylaşılan bilgiler derinleştirilmektedir. Öğreticiliğin çok önemli rolü olan kitabımızda, kilit kavramlar ayrıca açıklanmakta ve her ana bölümün sonunda ayrıntılı bir örnek çözümleme yapılmaktadır. Dolayısıyla bu çalışma (herhangi bir eğitim kurumuna bağlı olmayan edebiyat severlerin yanı sıra) özellikle edebiyat öğrencilerinin ve edebiyat araştırmacılarının yararlanabileceği bir ders ve el kitabı niteliğindedir.
A. Deniz Bozer, A. Pelin Şahin Tekinalp, Aslı Değirmenci Altın, Aytül Özüm, Canan Koca, Emine Seda Çağlayan Mazanoğlu, Gonca Gökalp Alpaslan, Hande Seber, İmren Yelmiş, Merve Sarı, Metin Yüksel, Nazile Kalaycı, Nurten Birlik, Özge Özbek Akıman, Özlem Aydın Öztürk, Pınar Taşdelen Bu kitapta; Türkiye'nin çeşitli üniversitelerinin farklı disiplinlerinden araştırmacılar, yalnızlık konusunda düşünce ve incelemelerini paylaşmaktadırlar. Yalnızlık, kimileri için bir tercih kimileri içinse bir sorun olmuştur ve içinde bulunulan bu günlerde hem toplumsal hem de bireysel açıdan farklı zeminlerde dile getirilen bir durum olmaya devam etmektedir. Bu kitap; edebiyattan felsefeye, tarihten spor bilimlerine yalnızlık izleğinin ifade bulduğu konuları okura sunmaktadır. Yalnızlığın 16 hâliyle ilgili bu yazılar; yalnızlığın ne olduğu, nasıl yaşandığı gibi sorulara cevap arayan incelemelerdir. yalnızlık nedir, nasıl yaşanır sorularına cevap arayan incelemelerdir. Her yazıda yalnızlık tanımı ve yaşantısı konusunda okur, kendine ait veya yaşadığımız dünyaya ait bulgular ve sorular bulacaktır. Son iki yıldır salgın sebebiyle çoğu insan yalnızlığı olabilecek tüm boyutlarıyla yaşadı ve yaşamaktadır. Bu kitap, bu bağlamda okura güncel yaşantısı ile ilgili de pek çok fikir sunmaktadır. Yalnızlığınız sadece bu kitabı okurken gereken ve hissedeceğiniz yalnızlık olsun.
Bülent Karakaya “İnşaat mühendisliği oldukça geniş bir alana yayılan sanat, zanaat ve matematiğin buluştuğu bir meslektir. Böyle bir meslekte hayat boyu süren öğrenmenin, öğrenilen bilgiyi sentezlemenin sonucu problemleri çözmedeki başarı olarak kendini göstermektedir. Bu mesleğe yıllarını veren yazarın uzun yıllara yayılan tecrübe ve birikimlerinin hayat bulduğu bu eserin alanında önemli bir eksikliği gidereceğine inanıyorum. Özellikle genç inşaat mühendislerinin genişleyen iş portföyünde karşılaştıkları yabancı dilde terminolojiye hâkim olmamalarına/olamamalarına ilişkin serzenişleri bu alandaki yeter çalışmanın olmadığının en önemli göstergesiydi.
Geniş bir kitleyle muhatap olan inşaat mühendisinin etkin bir şekilde yabancı dildeki terminolojiyi anlaması ve kullanması için okuyucu dostu olarak hazırlanan bu eserin yazarı Sayın Bülent Karakaya'nın mesleğine olan sevgi ve saygısının bir tezahürü olarak hayat bulduğu söylenebilir. Sayın Karakaya'nın hazırladığı bu eserinden dolayı kendisini tebrik eder büyük bir eksikliği gidereceğine inandığım bu eseri özellikle genç meslektaşlarıma hararetle tavsiye ederim.”
Prof. Dr. Abdulkadir Cüneyt Aydın
Erzurum Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi
İnşaat Mühendisliği Yapı Bölümü Başkanı

"Dear Mr. Karakaya,
I would like to congratulate you for taking on such an important task. In a world that requires global competition, such a contribution is much needed. Best wishes.”
Professor Dr. Necati Catbas
Civil Engineering Faculty Central Florida University, USA


"Dear Mr. Karakaya,
Thank you very much for sharing your booklet with me. I am impressed by its style and content, and I hope that your booklet will be a very useful resource for young engineers.With my best wishes.”

Associate Professor Oya Mercan
University of Toronto Civil Engineering Department, Canada
Vedat Martin İNCE Günümüzde, dünyada yaygın olarak kullanılan ortak yabancı dillerden birisi de Almancadır. Türkiye’ye her yıl milyonlarca Alman veya yabancı dili Almanca olan turist gelmektedir. Bu nedenle, ülkemizde Almanca bilmek bir ayrıcalık konumundadır; ancak buna rağmen bu ihtiyacın karşılanabileceği eğitim kurumlarında, yerli imkânlar ile üretilmiş eğitim malzemesi yok denecek kadar az ve olanlar da temel iletişim amacıyla kullanılmasını öğretmek açısından çok yetersizdir. İşte bu nedenle “Eisberg” adlı kitap hazırlanmıştır.
1. Kitabın ağırlık noktasını konuşma kalıpları, kelime hazinesi ve temel diyaloglar oluşturmaktadır. Bunların yanında dil bilgisi de ihmal edilmemiştir.
2. Görsel malzemeler hem sınıf içinde hem sınıf dışındaki faaliyetlerde öğretim elemanlarına ve öğrencilere yardımcı olacak ve onların yükünü hafifletecektir.
3. Konu anlatımları ve yönergeler, Türkçe açıklamalarla birlikte verilmiştir.
4. Kelime hazinesi, temel ihtiyacı karşılayacak kelimelerden oluşmaktadır.
5. Dil bilgisinin ağır konuları yerine, daha temel konulara yer verilmiş; detaya girilmemiştir.
Hakan Göçmen Serinin 2. kitabı olan
“SPactivities – Intermediate”, orta seviyedeki öğrencilerin İngilizce konuşma becerilerini geliştirmeye yönelik aktiviteleri içermektedir. Aktivitelerde işlenen konular öğrencilerin teorik olarak öğrendiği dil bilgisel konuları günlük hayatta uygulayabilmeleri amacıyla hazırlanmıştır. Bu yüzden seçilen konuların güncel ve ilgi uyandıran türden olmasına özen gösterilmiştir.
Kitapta yer alan aktivitelerin çoğunda “Sentence Openers” başlığı altında bölümler bulunmaktadır. Bu bölümlerin amacı, öğrencilerin karşılaşabileceği birçok farklı durumda kullanabilecekleri cümleleri ve sorulan sorulara karşı verecekleri olası yanıtları otomatikleştirmek, kısacası dili olabildiğince akıcı konuşmalarını sağlamaktır. Ayrıca konuşma İngilizcesinde çok büyük önemi olan “Phrasal Verbs” konusu aktivitelerde ağırlıklı olarak işlenmiş, açıklamalar ve örneklerle pekiştirilmiştir. Ayrıca kitapta yer alan aktiviteler birkaç küçük değişiklikle farklı yaş gruplarına uyarlanabilmekte, bu da kitabın kullanılışlılığını oldukça artırmaktadır.
Konuşma becerileri üzerine hiçbir kaynağın yazılmadığı ülkemizde tüm seviyeler üzerine hazırlanmış tek kaynak olan “SPactivities” serisinin her kitabı, sınıf içi motivasyonu yükseltmek ve İngilizce derslerini eğlenceli ve dinamik bir atmosfere dönüştürmek isteyen öğretmenlere kesinlikle önerilir.

SPactivities offers:
A simple well-organized format
Varied range of classroom activities for practising oral English

SPactivities includes:
Lots of fun topics focusing on everyday English and the use of a grammatical pattern
Sentence openers by themes which help students express what they are trying to say
More than 100 most common phrasal verbs with clear definitions and examples which are integrated in the activities
A list of 1000 most common verbs

SPactivities is recommended for:
Intermediate english language learners who want to develope conversation skills and improve fluency
English teachers who want to raise general learner motivation and make the English language classroom a fun and dynamic place
Hakan Göçmen Serinin 3. kitabı olan
“SPactivities – Advanced”, ileri seviyedeki öğrencilerin İngilizce konuşma becerilerini geliştirmeye yönelik aktiviteleri içermektedir. Bu kitapta ileri düzeye gelmiş öğrencilerin, dil bilgisel olarak zaten çok fazla eksiği olmadığı varsayılarak, konuların içeriğinde ilk iki kitabın aksine herhangi bir dil bilgisel odak noktası bulunmamaktadır. Bunun yerine aktiviteler tamamen “dilde akıcılığa” yöneliktir. Seçilen konu başlıkları müzik, sinema, internet, spor, eğlence, eğitim vb. üzerinde konuşulabilecek birçok konudan oluşmakta ve konuların herkese hitap etmesi sayesinde öğrencilerin ders içi katılımını oldukça artırmaktadır. Kitapta ayrıca “Idioms and Expressions” başlığı altında İngilizcede günlük hayatta sürekli kullanılan deyimler ve ifadeler açıklamalı ve örnekli olarak ayrı bir bölüm halinde yer almaktadır.
Konuşma becerileri üzerine hiçbir kaynağın yazılmadığı ülkemizde tüm seviyeler üzerine hazırlanmış tek kaynak olan “SPactivities” serisinin her kitabı, sınıf içi motivasyonu yükseltmek ve İngilizce derslerini eğlenceli ve dinamik bir atmosfere dönüştürmek isteyen öğretmenlere kesinlikle önerilir.

SPactivities offers:
A simple well-organized format
A varied range of classroom activities for practising oral English

SPactivities includes:
Lots of engaging and interesting topics which draw students into a variety of diverse subjects ranging from “Movies” to “Hobbies”, including “Social Issues”
A list of everyday idioms and expressions with clear definitions and examples

SPactivities is recommended for:
More advanced english language learners who want to develope conversation skills and improve fluency
English teachers who want to raise general learner motivation and make the English language classroom a fun and dynamic place
Emrah Atasoy “In this book, Emrah Atasoy traces the protagonists of three important but neglected twentieth century dystopias, as they move from innocence (ignorance) regarding the worlds in which they live to an awareness (knowledge) of how they are oppressed. In doing so he reveals the utopian potential of dystopian narratives, demonstrating that while knowledge and understanding are not enough to overcome oppression, they are necessary for hope.”
Lyman Tower Sargent, Professor Emeritus of Political Science, University of Missouri-St. Louis, USA.
“Emrah Atasoy’s study combines a thorough overview of the development of the dystopian genre with an original and impressive close reading of three significant novels. By examining the journey motif and certain binary oppositions that are characteristic of the genre and of its totalitarian societies, Atasoy demonstrates the protagonists’ understanding of the manipulative nature of the system. Such epistemological warfare allows them to move from institutionalized ignorance to ‘experience and the possibility of utopian hope.’”
Raffaella Baccolini, Professor of English Literature and Gender Studies, University of Bologna, Italy.
“Emrah Atasoy’s book makes an important contribution to the field of literary dystopian studies. Drawing on an impressive body of knowledge and research, this work offers a valuable overview of the subject. The chapter on Anthony Burgess is an exemplary piece of work, with a detailed discussion of the theology which underpins The Wanting Seed. Everyone who takes a serious interest in dystopian literature will want to read this book.”
Andrew Biswell, Professor of Modern Literature, Manchester Metropolitan University, UK.

This book focuses on the transition from innocence and ignorance to experience and knowledge in dystopian fiction, revealing that truth and knowledge in Katharine Burdekin's Swastika Night, Anthony Burgess's The Wanting Seed, and P. D. James's The Children of Men are fictional constructs. These critical dystopias show characters' journeys from ignorance to experience as a process of epistemological warfare. The protagonists' initial ignorance is shattered through various symbolic transformations, increasing the utopian undertone within these examples of critical dystopia. The open-ended structure of these texts reinforces the hope of the utopian impulses and of revisionary epistemologies that might lead to more just, meritocratic societies.
Fatma Kimsesiz This book serves as a guide for English teachers who teach at the pre-school and primary school levels, for preservice teachers who will teach English to young learners after graduation, and for bilingual parents who want to review pedagogical sources and practical samples, particularly for following an effective route in teaching English to young learners. The book introduces key concepts through definitions, explanations, and theoretical information with implementable and accessible activities and samples that can broaden the limits of classroom learning. Literally, the book presents general information about theoretical considerations relevant to the nature of language, syllabus design for English lessons and commonly used methods in teaching English to young learners with practical samples. Plus, techniques, principles, and materials needed to develop language skills in foreign language teaching and to improve vocabulary are focused. Exploring how to teach grammar in a comprehensible and remarkable way, classroom management, assessment techniques and the relationship between the language and culture in teaching English to young learners are also addressed. Last but not least, the book aims to encourage language teachers to consider interesting ways to make their classroom more colourful when teaching English as a foreign language to young learners.
Ayşe Dağ Pestil, Ayşe Işık Akdağ, Dinçay Köksal, Mehmet Yıldız, Mübeher Ürün Göker, Nurcihan Yürük, Serhat Kahyaoğlu Farklı Yönleriyle Çeviri, çevirinin dil sınırlarını aşarak kültürler arasında bir köprü kurduğu ve insanlığın ortak mirasını birleştiren önemli bir sanat ve bilim olduğunu vurgular. Bu kitap, çeviri disiplininde zengin ve karmaşık bir dünyaya bir bakış sunar. Sadece kelime aktarımı değil kültürlerarası iletişimin ve anlayışın derin ve incelikli bir yansıması olarak çeviriyi ele alır. Kitap, çeviribilimin farklı boyutlarını dilbilimsel analizlerden edebi çevirilere, teknolojinin çeviriye etkisinden çeviri eleştirisine kadar geniş bir yelpazede inceler. Bu çalışma, çeviribilim alanında uzmanlaşmış birçok araştırmacının katkılarıyla şekillenmiştir ve çeşitli perspektifler sunar.
Çevirinin sadece sözcüklerden ibaret olmadığını, kültürel, tarihsel ve sosyal bağlamlarla yoğrulduğunu gösteren bu kitap, okuyuculara çeşitli kültürel bağlamlarda iletişim kurma fırsatı sunmayı amaçlar. Ayrıca, çeviribilimin sunduğu zenginlikleri gözler önüne serer ve farklı perspektiflerle çeviri olgusunu anlamayı ve değerlendirmeyi teşvik eder.
Bu eser, çeviri dünyasının zenginliğini anlamak ve farklı kültürlere açık bir iletişim ağı oluşturmak isteyen herkes için kapsamlı bir kaynak olabilir.
Cristina Nicolaescu English literature of the eighteenth and nineteeth centuries is abundant in issues concerning women and their life in the Regency and Victorian society. The goal of this book is to look into the main typologies of feminine behaviour as reflected in some major novels such as Pride and Prejudice, Jane Eyre and Vanity Fair. The critical approach reveals the characteristics of feminine role models manifested through marriage, social class and economic status with a psychological and cultural insight. Female characters' struggle to overcome the limitations imposed on their condition had the power to inspire changes for the better in real life in a period of women's strong desire for affirmation and emancipation through writing.
Nevzat Kalay Focus on Phrasal Verbs is a reference and practice book for intermediate and advanced level learners of English who want to improve their knowledge of phrasal verbs in English. The book contains a large number of phrasal verbs essential for examinations such as YDS, YÖKDİL, YDT, TOEFL, and IELTS.
Key features:
• Comprehensive coverage of phrasal verbs
• Turkish translations of sample sentences
• Consolidation in numerous tests
• Ideal for self-study or classroom use
Esra Şölentaş, Hakan Saraç, Kamile Sinem Küçük, Kübra Çağlıyan Şakar, Mehtap Yılmaz, Muhammed Taşkesenligil, Olga Nikolayevna Grigoryeva, Onur Aydın, Pınar Turan Özdemir, Reşat Şakar, Selin Tekeli, Svetlana Stomatova Gelenek, görenek, inanç ve kaideler kültür kavramının önemli ve vazgeçilmez unsurlarındandır. Kültürel bir miras olarak geleneklerin ait olduğu toplum üzerinde büyük bir etkisi vardır. Kadim bir millet olarak Rusların da, kökleri çok eskilere dayanan ve buna da sıkı bir şekilde bağlı oldukları güçlü bir gelenek yapısı bulunmaktadır.
Köklü Türk-Rus ilişkilerinin XXI. yüzyılda daha pozitif bir ivme kazandığı günümüzde, Rus milletini gelenekleriyle daha yakından tanımak amacıyla hazırlanan bu kitapta; Rusların doğum, ölüm, düğün, giyim-kuşam, yeme-içme vb. gibi gelenekleriyle Maslenitsa, Paskalya gibi dinî ve millî bayramlarına dair bilgiler ele alınmakta, ayrıca Rus mitolojisi, Rus aile yapısı, Ruslarda dostluk kavramı, selamlaşma gelenekleri, Rusların batıl inançları gibi gelenekle ilgili birçok kültürel ögeye de yer verilmektedir.
Bu kitap, ülkemizde Rus kültürü alanındaki büyük bir boşluğu doldurarak hem ders kitabı olarak hem de karşılaştırmalı kültürel çalışmalar yapan araştırmacıların yararlanabileceği bir kaynak niteliğindedir.
Tuğba Aslan This book is designed to investigate the underexplored phenomenon of gossip with an emic perspective in a nursing home in Türkiye, where the body of research on gossip so far is limited to quantitative questionnaire data or participant perception-based interview data. The book adopts an ethnomethodological approach, and the analysis draws on Sack's conversation analysis, to shed a light on the topics of gossip at a micro-analytic level. The contextual sequence analysis, draws the attention to the ways in which elderly interact non-institutionally in an institutional context, and how they place themselves as experts in the society by the aid of their active use of language (i.e. gossip), by focusing on topics of gossip, gossip as an element of appraisal, gossip as a connection tool, teacher's fluid identity, use of proverbs, and the existence of religion-morality in gossip talk.
Nevzat Kalay


Bilim ve teknolojinin baş döndürücü bir hızla geliştiği günümüzde çevirinin önemi gün geçtikçe daha da artmaktadır. Bu önemi yakalayabilecek yeterlilikte çeviri yapabilmek ise hem iş hem de eğitim hayatımızda gelişimimizin dinamosu olacaktır. Bu doğrultuda iyi çeviri yapabilmek için her şeyden önce iki dilin yapısının ve özellikle de kültürünün çok iyi bilinmesi gerekir. Buradan hareketle çeviriye bir kültür meselesi olarak bakmak sanırım yanlış olmayacaktır.


 


Bu çeviri sözlüğünde sosyal bilimlerde yaygın olarak kullanılan kelime ve özelliklede kelime gruplarına yer verilmiştir. Bu sözlük ile kullanıma sunulan kelime ve kelime grupları dilin yapısını yansıtmanın yanında dilin ait olduğu kültürü de yansıtmakta, kullanıcılara sağlıklı çevirilerin yapılabileceği uygun bir zemin hazırlamaktadır. Uzun yılların birikimi olan bu sözlükten sadece çeviri ile ilgilenenler değil İngilizceyle uğraşan herkes faydalanabilir.

Sema Koçlu Teknolojinin hızla yol kat etmesi küreselleşmeyi beraberinde getirerek dünyadaki gelişmelerden haberdar olabilmeyi ön plana çıkarmıştır. Haber ajansları ve uluslararası medya kuruluşları (çok dilli kanallar) bu noktada önemli rol oynamaktadır. Farklı dillerin konuşulduğu dünyamızda, haber üretiminde haber çevirileri karşımıza çıkmaktadır. Her çeviri türünde olduğu gibi haber çevirilerinde de birtakım etkenler metin içeriklerinin değişmesine sebep olabilmektedir. Bu çalışmada, uluslararası medya organlarında çeviri sürecini ve rolünü anlayabilmek için birkaç aşamadan oluşan bir yol izlenmiştir. Önce medya kavramına tarihsel bir bakış atılmıştır. Ardından önemli birkaç uluslararası medya organı tanıtılmıştır ve bunların ikisiyle mülakat gerçekleştirilmiştir. Bunlara ek olarak sonraki aşamalarda haber analizinde yardımcı olacağı düşünülen medya ve iletişim kuramları ve çeviribilim kuramları tanıtılmış ve karşılaştırılmıştır. Bunlardan elde edilen sorular ise çeviri alanında eğitim almış, almaya devam eden ve çeviri eğitimi verilen üniversitelerde görev alan Y ve Z kuşağı haber tüketicilerine bir anket çalışması ile yöneltilmiştir. Bunların hepsinden elde edilen sonuçlar ise belli bir haberin farklı dillerdeki sunuluşlarının betimsel analizinde kullanılmıştır.
Bu çalışmada nitel ve nicel araştırma yöntemleri içeren bütünsel bir yaklaşım benimsenmiştir. Yarı yapılandırılmış mülakat tekniğinin kullanılması, betimsel bir analizin gerçekleştirilmesi ve anket sonuçlarının analizi için SPSS programından faydalanılması, çalışmanın karma bir yöntemle ele alındığının bir göstergesidir.
Victoria Bilge Yılmaz In the world swarming with such issues like wars, ecological disasters, and lack of fresh water, famine, child labour and death, gender hierarchies, and serial murderer viruses, maybe the only thing that helps people endure and survive is humour. Humour is an indispensable element of a human life. It is, indeed, some kind of a cure for human beings' survival in a desolate world replete with grand issues that harm people psychologically and spiritually.
Being aware of humour's potential strength to change people's mood, ancient Greek philosophers, literary critics, poets and writers from all ages conceptualised and employed humour in their works. The aim of this study is to provide a brief overview of the concept of humour throughout ages from ancient eras to the modern day. Furthermore, it provides some examples of literary works from English and Russian literature and scrutinises various tools and functions of humour in these works.
A versatile poet of the Restoration period and an heir to Milton's talents, John Dryden (1631-1700) exhibits his confidence in an employment of humour in his works. Dryden draws political portraits through his refined technique and supreme control of verses.
Russian literature cannot be defined without Anton Chekhov (1860-1904), an unfortunate doctor with a great talent to produce short stories and plays. Although Chekhov's plays have become milestones in realist theatre in the West, his most memorable contribution to Russian literature was his prose fiction. Despite the framework of social issues in his short stories, Chekhov appears to entertain readers by his unprecedented ability to convey his sense of humour.
Goaded by the restricted condition of denigrated women in her community and throughout the world, Virginia Woolf (1882-1941) addresses the whole world by aspiring to represent women's voices. Despite the pervading hue of feminism and depression in her works, Woolf sometimes includes a breath of humour in some of her works.
Tülay Dağoğlu The Pre-Raphaelite Brotherhood, banded in 1848 by a group of exuberant young painters and poets, swam against the tides of the standard teachings of the Royal Academy, thereby receiving the epithet of Victorian Avant-Garde. Their paintings' intense focus on nature and painstakingly studied details in vivid colours distinguish them as being notably Pre-Raphaelite. The Bible, Medieval romances, Arthurian stories, Chaucer, and Shakespeare are just a few of the canonical literature that inspired their ideas, and the female figures they portrayed on their canvases. It should be acknowledged, nonetheless, that their affinity to modern poetry was unquestionably the source of their avant-garde energy. Providing a pluralistic narrative through the combination of text and image, the female figures are means to their expression of demythologizing the Victorian identity of woman.
Through an interaction between key textual and visual narratives, Tülay Dağoğlu provides a critical and explorative interpretation of the prevalent theme of woman in art and text, particularly in the nineteenth century. The selection of visual and textual texts is justified by the recognition of conceptual image treatments as well as by the shifting attitudes toward women in Victorian culture: the symbol of female excellence, the woman in shadow, the madwoman, the fallen woman, and the femme fatale.
Ayşe Kızıldağ, Emrah Dolgunsöz, Fatma Kimsesiz, Güliz Turgut Dost, Hüsnü Ceylan, Mehmet Tunaz, Ogultumar Hezretkuliyeva, Samet Taşçı, Selma Deneme Gençoğlu, Ufuk Özen Baykent, Yıldız Turgut This book primarily focuses on the profound significance of reading skills in the context of foreign language instruction. In the chapters ahead, you will embark on a journey of explorations into the remarkable impact of reading in a foreign language regardless of your role as a language learner, an educator, or a researcher. In the pages that follow, you will explore strategies for effective reading, the role of different genres in language acquisition, and how literature can serve as a mirror to our experiences while opening doors to new horizons that reflect the contribution of literary aids designed through computer-mediated tools.
Arzu Özyön Introduction to Comparative Literature: A Guide for Literature Students, written having considered the difficulties and the needs of literature students in this relatively new field in Turkey, focuses on a variety of topics ranging from the History of Comparative Literature in Turkey, Europe and America, and its schools to the fields of study of Comparative Literature including source and influence studies, intertextuality, imagology, and translation studies. In the light of Goethe's idea of Weltliteratur, and adopting a holistic approach in accordance with the all-embracing nature of Comparative Literature itself, this book aims to deal with Comparative Literature studies not only in Europe and America, but also in Turkey. With the hope that it will contribute to the Academic World.