Yabancı Dil Öğretmenliği \ 2-3
Nevzat Kalay


Bilim ve teknolojinin baş döndürücü bir hızla geliştiği günümüzde çevirinin önemi gün geçtikçe daha da artmaktadır. Bu önemi yakalayabilecek yeterlilikte çeviri yapabilmek ise hem iş hem de eğitim hayatımızda gelişimimizin dinamosu olacaktır. Bu doğrultuda iyi çeviri yapabilmek için her şeyden önce iki dilin yapısının ve özellikle de kültürünün çok iyi bilinmesi gerekir. Buradan hareketle çeviriye bir kültür meselesi olarak bakmak sanırım yanlış olmayacaktır.


 


Bu çeviri sözlüğünde sosyal bilimlerde yaygın olarak kullanılan kelime ve özelliklede kelime gruplarına yer verilmiştir. Bu sözlük ile kullanıma sunulan kelime ve kelime grupları dilin yapısını yansıtmanın yanında dilin ait olduğu kültürü de yansıtmakta, kullanıcılara sağlıklı çevirilerin yapılabileceği uygun bir zemin hazırlamaktadır. Uzun yılların birikimi olan bu sözlükten sadece çeviri ile ilgilenenler değil İngilizceyle uğraşan herkes faydalanabilir.

Sema Koçlu Teknolojinin hızla yol kat etmesi küreselleşmeyi beraberinde getirerek dünyadaki gelişmelerden haberdar olabilmeyi ön plana çıkarmıştır. Haber ajansları ve uluslararası medya kuruluşları (çok dilli kanallar) bu noktada önemli rol oynamaktadır. Farklı dillerin konuşulduğu dünyamızda, haber üretiminde haber çevirileri karşımıza çıkmaktadır. Her çeviri türünde olduğu gibi haber çevirilerinde de birtakım etkenler metin içeriklerinin değişmesine sebep olabilmektedir. Bu çalışmada, uluslararası medya organlarında çeviri sürecini ve rolünü anlayabilmek için birkaç aşamadan oluşan bir yol izlenmiştir. Önce medya kavramına tarihsel bir bakış atılmıştır. Ardından önemli birkaç uluslararası medya organı tanıtılmıştır ve bunların ikisiyle mülakat gerçekleştirilmiştir. Bunlara ek olarak sonraki aşamalarda haber analizinde yardımcı olacağı düşünülen medya ve iletişim kuramları ve çeviribilim kuramları tanıtılmış ve karşılaştırılmıştır. Bunlardan elde edilen sorular ise çeviri alanında eğitim almış, almaya devam eden ve çeviri eğitimi verilen üniversitelerde görev alan Y ve Z kuşağı haber tüketicilerine bir anket çalışması ile yöneltilmiştir. Bunların hepsinden elde edilen sonuçlar ise belli bir haberin farklı dillerdeki sunuluşlarının betimsel analizinde kullanılmıştır.
Bu çalışmada nitel ve nicel araştırma yöntemleri içeren bütünsel bir yaklaşım benimsenmiştir. Yarı yapılandırılmış mülakat tekniğinin kullanılması, betimsel bir analizin gerçekleştirilmesi ve anket sonuçlarının analizi için SPSS programından faydalanılması, çalışmanın karma bir yöntemle ele alındığının bir göstergesidir.
Volha Korbut Salman The aim of this study is to provide an all-encompassing examination of historical crime fiction. The book constructs a multi-layered definition of historical crime fiction as a subgenre of crime fiction, traces its far from unidirectional history, frames its theoretical and structural paradigm grounded on the notion of generic flexibility, and analyses the body of diverse and far from univocal literary criticism on the subjects of mimesis, representation, and interpretation of historical truth. At the same time, the study provides a comprehensive analysis of two major types of historical crime fiction by means of an in-depth examination of Agatha Christie's Death Comes as the End (1944), as an embodiment of the first, traditional type of historical crime fiction, in which the incident is set in the ancient past, however the novel itself is written in modernity. The second type of historical crime fiction is exemplified through the analysis of Agatha Christie's Five Little Pigs (1942), as a specimen of trans-historical crime fiction, in which the past crime is narrativized by its former participants in the present. Josephine Tey's The Daughter of Time (1951) serves as an example of trans-historical crime fiction, in which a modern investigator re-opens a criminal case from the distant past, while Ahmet Ümit's To Kill a Sultan (2012) is examined as an embodiment of trans-historical mapping of a well-known historical murder onto an ordinary modern homicide case, as well as an example of historical crime fiction from beyond the boundaries of the anglophone world.
Victoria Bilge Yılmaz In the world swarming with such issues like wars, ecological disasters, and lack of fresh water, famine, child labour and death, gender hierarchies, and serial murderer viruses, maybe the only thing that helps people endure and survive is humour. Humour is an indispensable element of a human life. It is, indeed, some kind of a cure for human beings' survival in a desolate world replete with grand issues that harm people psychologically and spiritually.
Being aware of humour's potential strength to change people's mood, ancient Greek philosophers, literary critics, poets and writers from all ages conceptualised and employed humour in their works. The aim of this study is to provide a brief overview of the concept of humour throughout ages from ancient eras to the modern day. Furthermore, it provides some examples of literary works from English and Russian literature and scrutinises various tools and functions of humour in these works.
A versatile poet of the Restoration period and an heir to Milton's talents, John Dryden (1631-1700) exhibits his confidence in an employment of humour in his works. Dryden draws political portraits through his refined technique and supreme control of verses.
Russian literature cannot be defined without Anton Chekhov (1860-1904), an unfortunate doctor with a great talent to produce short stories and plays. Although Chekhov's plays have become milestones in realist theatre in the West, his most memorable contribution to Russian literature was his prose fiction. Despite the framework of social issues in his short stories, Chekhov appears to entertain readers by his unprecedented ability to convey his sense of humour.
Goaded by the restricted condition of denigrated women in her community and throughout the world, Virginia Woolf (1882-1941) addresses the whole world by aspiring to represent women's voices. Despite the pervading hue of feminism and depression in her works, Woolf sometimes includes a breath of humour in some of her works.
Tülay Dağoğlu The Pre-Raphaelite Brotherhood, banded in 1848 by a group of exuberant young painters and poets, swam against the tides of the standard teachings of the Royal Academy, thereby receiving the epithet of Victorian Avant-Garde. Their paintings' intense focus on nature and painstakingly studied details in vivid colours distinguish them as being notably Pre-Raphaelite. The Bible, Medieval romances, Arthurian stories, Chaucer, and Shakespeare are just a few of the canonical literature that inspired their ideas, and the female figures they portrayed on their canvases. It should be acknowledged, nonetheless, that their affinity to modern poetry was unquestionably the source of their avant-garde energy. Providing a pluralistic narrative through the combination of text and image, the female figures are means to their expression of demythologizing the Victorian identity of woman.
Through an interaction between key textual and visual narratives, Tülay Dağoğlu provides a critical and explorative interpretation of the prevalent theme of woman in art and text, particularly in the nineteenth century. The selection of visual and textual texts is justified by the recognition of conceptual image treatments as well as by the shifting attitudes toward women in Victorian culture: the symbol of female excellence, the woman in shadow, the madwoman, the fallen woman, and the femme fatale.
Ayşe Kızıldağ, Emrah Dolgunsöz, Fatma Kimsesiz, Güliz Turgut Dost, Hüsnü Ceylan, Mehmet Tunaz, Ogultumar Hezretkuliyeva, Samet Taşçı, Selma Deneme Gençoğlu, Ufuk Özen Baykent, Yıldız Turgut This book primarily focuses on the profound significance of reading skills in the context of foreign language instruction. In the chapters ahead, you will embark on a journey of explorations into the remarkable impact of reading in a foreign language regardless of your role as a language learner, an educator, or a researcher. In the pages that follow, you will explore strategies for effective reading, the role of different genres in language acquisition, and how literature can serve as a mirror to our experiences while opening doors to new horizons that reflect the contribution of literary aids designed through computer-mediated tools.
Arzu Özyön Introduction to Comparative Literature: A Guide for Literature Students, written having considered the difficulties and the needs of literature students in this relatively new field in Turkey, focuses on a variety of topics ranging from the History of Comparative Literature in Turkey, Europe and America, and its schools to the fields of study of Comparative Literature including source and influence studies, intertextuality, imagology, and translation studies. In the light of Goethe's idea of Weltliteratur, and adopting a holistic approach in accordance with the all-embracing nature of Comparative Literature itself, this book aims to deal with Comparative Literature studies not only in Europe and America, but also in Turkey. With the hope that it will contribute to the Academic World.
Merve Selçuk, Tarık Uçar Bilindiği üzere nitelikli bir öğretim için nitelikli bir ölçme değerlendirme sistemi şarttır.
“50 Soruda İkinci / Yabancı Dil Öğretiminde Ölçme ve Değerlendirme” adlı bu kitap, dil öğretim sürecinin nitelikli bir biçimde ölçülebilmesi ve değerlendirilebilmesi için bilinmesi ve dikkat edilmesi gerektiği düşünülen temel konuları kapsamaktadır.
Bu temel konular, hacimli dil değerlendirmesi literatürüne ve dil öğretme ve değerlendirme deneyimlerine dayanarak belirlenen elli soru altında yalın bir şekilde açıklanmaya çalışılmıştır.
Literatüre ve siz değerli öğreticilere fayda sağlaması umuduyla…
Adem Soruç, Ahmet Başal, Ahmet Çekiç, Ahmet Selçuk Akdemir, Arif Bakla, Betül Bal Gezegin, Ceyhun Yükselir, Doğan Yüksel, Emrah Ekmekçi, F. Büşra Yıldırım, Fatıma Nur Fişne, Hakan Demiröz, İsmail Çakır, İsmail Yaman, Müfit Şenel, Nilüfer Bekleyen, Oya Tunaboylu, Ömer Özer, Öznur Ekmekçi, Sevim İnal, Şeyda Selen Çimen, Eğitimin her kademesinde yer alan yabancı dil dersleri, etkin bir şekilde işlenemediği ve öğrencilerin beklenen dil yeterliliklerini yeterince gösteremediği iddiası gerek akademik camiada gerekse kamuoyunda yıllardan beri tartışılagelmektedir.
Yabancı dil öğretiminde, etkin ders materyallerinin yanı sıra öğretmenlerin sağlam bir alan bilgisine de sahip olmaları önem arz etmektedir. Bu nedenle, yeterli bilgi ve beceriye sahip öğretmenlerin yetiştirilmesi, öğretmen adaylarının ve öğretmenlerin mesleki açıdan kendilerini geliştirmeleri gerekmektedir.
Bu farkındalıkla yola çıkılan ve özellikle ilköğretim 2, 3 ve 4. sınıflarda yabancı dilin etkin öğretilebilmesi amacıyla hazırlanan bu kitapta, çocuklara yabancı dil öğretimi çok boyutlu olarak ele alınmakta ve öğretim sürecinde aktif olarak yer alacak olan öğretmen adaylarına yardımcı olunması hedeflenmektedir.
Çocuklara yabancı dil öğretimi konusunda alanında uzman yirmi farklı yazar tarafından kaleme alınan on altı bölümlük bu çalışmada; çocukların öğrenme özellikleri, çocuklara yabancı dil öğretirken kullanılacak materyaller ve yöntemler, grup ile öğrenme, sınıf yönetimi ve öğrenci motivasyonu, ölçme ve değerlendirme gibi konuların yanı sıra çocuklara yabancı dil öğretiminde yaş ve seviyelerine uygun farklı becerilerin kazandırılması konularına değinilmiştir. Şarkı, drama, müzik, oyun ve teknoloji kullanımı ile kelime, dinleme, konuşma, sesletim gibi öğrenme alanlarının etkili ve eğlenceli bir şekilde geliştirilmesi konusunda birçok yardımcı bilgi ve etkinliğin bulunması, kitabın alana getirmiş olduğu yeniliklerdendir.
Bu anlamda kitabın, çocuklara yabancı dil öğretimi alanına katkı sunması ve ilköğretimde yabancı dil öğretiminde aktif rol alan veya alacak olan bütün öğretmenlerimize fayda sağlaması beklenmektedir.
Ahmet Başal, Arif Sarıçoban, Ayşegül Takkaç, Burcu Ak Şentürk, Çise Çavuşoğlu, Hasan Bedir, Hatice Ergül, İsmail Hakkı Mirici, Mustafa Sevik, Nuray Alagözlü, Serkan çelik, Yağmur Çerkez, Zekiye Müge Tavil İlkokulda Yabancı Dil Öğretimi kitabı, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki 9 saygın üniversitenin alanında uzman on üç akademiyen tarafından tarafından on iki bölüm hâlinde titizlikle hazırlanmıştır.
İlkokulda Yabancı Dil Öğretimi kitabının amacı; YÖK tarafından içeriği “Türkçe ve İngilizce öğretimin karşılaştırılması, ilkokul düzeyinde İngilizce öğretiminde kullanılan yaklaşım, yöntem, teknik ve uygulamalar, ilkokul yabancı dil dersi 2, 3 ve 4. sınıf öğretim programındaki ilgili konular, kazanımlar ve bunlara uygun etkinlik örnekleri” ifadeleriyle tanımlanan ve Eğitim Fakültelerinin Sınıf Öğretmenliği Lisans Eğitimi programlarında 7. yarıyılda okutulan “İlkokulda Yabancı Dil Öğretimi” dersinin etkili ve başarılı bir biçimde okutulmasına katkı sağlamaktır.
İlkokulda Yabancı Dil Öğretimi kitabı, içerik olarak YÖK tanımına uygun hazırlanmakla birlikte, dil öğrenimi ve edinimi ile ilgili teorileri, çocukların öğrenme özelliklerini ve yabancı dil öğretiminde çağdaş uygulamaları da ele almakta; tüm bu bilgileri Sınıf Öğretmenliği okuyan öğretmen adaylarının ve alanda görev yapmakta olan sınıf öğretmenlerinin en üst düzeyde yararlanabilmesine olanak sağlayacak biçimde, okuyucularına sade bir dille aktarmaktadır.
İlkokulda Yabancı Dil Öğretimi aynı zamanda, yabancı dil öğrenimi sürecinde çocuklarına yardımcı olmaya çalışan ailelere de bir rehber olma özelliğindedir.
Emrah Yağmurlu Martin Heidegger'in "varlığın evi"olarak tanımladığı dil, insan evriminin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Yaklaşık olarak 7000 dilin konuşulduğu günümüz dünyasında, İngilizce en çok konuşulan dil olarak ön plana çıkmaktadır. İngilizce bilmek, hem ekonomik hem de kültürel nedenlerle bir zorunluluk hâlini almıştır. Eğitim sisteminde ilkokuldan üniversiteye kadar zorunlu İngilizce dersinin olduğu ülkemiz, İngilizce bilme oranı açısından dünya sıralamasında gerilerde yer almaktadır. Üstelik toplumda yabancı dil bilmenin önemine dair bir farkındalığın da olduğunu söyleyebiliriz. Bu kitap, kendi başına yabancı dil öğrenmek isteyenlere bu anlamda bir rehber olmak üzere hazırlandı. Kitap, üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde,- dil, kültür ve güç ilişkisi ele alınmış, dilin bir iletişim aracı olmasının yanında diğer önemli fonksiyonlarına değinilmiştir. İkinci bölümde, dil öğrenme metodolojisi üzerine yazarın kendi tecrübeleri ışığında yaptığı tespit ve önerileri bulunmaktadır. Üçüncü bölümde ise farklı alanlarda kariyer sahibi kişilerle dil öğrenme süreçleri üzerine yapılan röportajlar yer almaktadır.
Nevzat kalay, Tercan Değerli Bu kitap, YDS’ye İngilizceden girecek adaylara sınav pratiği kazandırmak amacıyla hazırlanmıştır. Kitap, sınav formatına uygun 10 özgün deneme sınavından oluşmaktadır.
YDS’ye hazırlanmada özgün deneme sınavları çözmek sınavdan alınacak sonucu önemli ölçüde etkilemektedir. Ancak deneme sınavları hem bilgi hem de yorum düzeyi yönüyle sınav formatına uygun olmalıdır. Bazı soru türlerinin diğerlerine göre daha kolay ve daha zor olması, istenilen başarının elde edilmesine engel teşkil edecektir. Bu bakımdan sorular hazırlanırken önceki yıllarda YDS’de çıkmış soruların zorluk düzeyine dikkat edilmiş ve sorulardaki bilgi ve yorum seviyesi sınav formatına uygun olacak şekilde tasarlanmıştır.
Kenan Ören İNGİLİZCE YÖKDİL FEN BİLİMLERİ Temel Hazırlık & Test Çözme Teknikleri, bu sınavı Fen Bilimleri alanında İngilizce dilinde alacak adaylar için hazırlanmıştır. Bu eser, soru maddeleri ve içeriği olarak sadece Fen Bilimleri kapsamına giren konu ve kavramları içermektedir. Ayrıca, YÖKDİL sınavlarındaki soru tiplerini örneklerle ve açıklamalı cevap anahtarları ile tek tek ele alarak, içeriğini yine örnek testlerle desteklemektedir.
Bu eserde bulunan test maddeleri tamamıyla ÖSYM tarafından verilen yabancı dil sınavlarındaki test madeleri ile birebir benzer özellikte olup, siz okuyucuların YÖKDİL Fen Bilimleri sınavına hazırlanırken güvenerek yararlanabilecekleri niteliktedir.
Kenan Ören İNGİLİZCE YÖKDİL SOSYAL BİLİMLER Bilimsel Hazırlık ve Test Çözme Teknikleri, bu sınavı Sosyal Bilimler alanında İngilizce dilinde alacak adaylar için hazırlanmıştır. Bu eser, soru maddeleri ve içeriği olarak sadece Sosyal Bilimler kapsamına giren konu ve kavramları içermektedir. Ayrıca, YÖKDİL sınavlarındaki soru tiplerini örneklerle ve açıklamalı cevap anahtarları ile tek tek ele alarak, içeriğini yine örnek testlerle desteklemektedir.
Bu eserde bulunan test maddeleri tamamıyla ÖSYM tarafından verilen yabancı dil sınavlarındaki test madeleri ile birebir benzer özellikte olup, siz okuyucuların YÖKDİL Sosyal Bilimler sınavına hazırlanırken güvenerek yararlanabilecekleri niteliktedir.
İlke Aydoğdu Kitabımız, kabin memuru adayları ve kabin hizmetleri bölümü öğrencilerinin kariyer hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştırmak için titizlikle hazırlanmıştır. A2’den B2’ye kadar gramer konularını işleyen bu kitap, gerçek hayattan alınmış durum soruları, sınav formatındaki okuma parçaları ve anlama soruları ile kapsamlı bir çalışma sunar. İçerdiği testler, dil egzersizleri ve durumlar gelecekte havayolu şirketlerinde karşılaşacağınız sınavlar ve mülakatlara birebir hazırlık yapmanızı sağlar. Ayrıca, mesleki hayatınızda sıkça karşılaşacağınız önemli kelimelerden oluşan açıklamalı kelime listeleri ve başarıya ulaşmanız için kritik ipuçları yer alır. Kitabın sonunda yer alan Test Yourself bölümüyle öğrendiklerinizi pekiştirebilir, düzensiz fiiller listesi ve cevap anahtarı ile eksiklerinizi kapatabilirsiniz.
Bu kitap, havacılık dünyasına adım atarken hem teorik bilginizi arttıracak hem de pratik becerilerinizi geliştirecek en güvenilir rehberiniz olacak.
Hasan Sebuktekin Alanında en kapsamcı çalışma denilebilecek bu eser, Almanca ve Türkçe’deki gerçek ve rivayet zamanları, edebi metinler içinde güncel biçimleriyle, tümden gelim yöntem, bilimsel veri ve kaynaklara, gözlem, bilgi ve deneyimlere dayalı olarak, özellikle bu konudaki zıtlıkları ortaya çıkarmak üzere incelemek ve sistematik bir düzene sokmak amacındadır. Bunun yanında kiplerin üslup ve felsefi boyutları da titizlikle ele alınmıştır.
Müjdat Kayayerli YÖKDİL, YDS, YKS, yurtdışı eğitim, banka ve yeterlilik sınavlarına (Almanca) girecek adaylar ile Almanca Öğretmenliği ve Alman Dili ve Edebiyatı bölümü öğrencileri için hazırlanmış gramer ve çeviri kaynağı olan bu kitapta;
• Türkçe açıklamalı Almanca gramer kuralları,
• Çeviri yapmaya yönelik Almanca cümle çeşitleri,
• Almancadaki fiiller ve zamanların kullanılışı,
• Örneklerle açıklanmış Almanca gramer yapısı,
• Almanca-Türkçe, Türkçe-Almanca cümle alıştırmaları,
• Testler, sınavlar ve alıştırmalarla Türkçe-Almanca karşılaştırmalı cümle yapıları,
• Cümlelerin sıralanışı ile sistematik cümle öğretimi,
• Bağlaçların Türkçe karşılıkları ve yan cümleler,
• Almanca-Türkçe sözlük kullanımı ile dilbilim ve dilbilgisi terimler sözlüğü yer almaktadır.
Ersin Çilek Ülkemizde yaratıcı drama çalışmalarının olumlu etkisi hızla artmakta olup hem kişisel hem de bilimsel anlamda yaratıcı drama çalışmaları kuramsal ve uygulamalı boyutlarda gelişmeye devam etmektedir. Bu kitapta sunulan teorik temelin ve öğretim programının, yabancı dil olarak Arapça öğrenenlerin hayal güçlerinin ve Arapça konuşma becerilerinin gelişmesine katkı sağlaması hedeflenmektedir. Oyunlardan ritim ve dansa, pantomimden doğaçlamaya, bilinç koridorundan hikâye anlatıcılığına kadar ders planı, etkinlik ve uygulama örnekleriyle desteklenerek yaratıcı dramanın Arapça öğretiminde bir yöntem olarak kullanılmasına zemin hazırlayan bu kitap, sözlü iletişim becerileri ve konuşma becerisi dersleri için aydınlatıcı bir materyal olarak sunulmuştur.
Ayşegül Angı, Ebru Ak, Caner Çetiner, Seda Taş İlmek, Burak Özsöz, Nazan Müge Uysal, Burcu Yaman, Sevcan Yılmaz Kutlay Farklı sözlü ve yazılı söylem türleri, barındırdıkları farklı özellikler ve şifrelerle çözümlenmeyi bekleyen birer kara kutu gibidir âdeta. Ancak uygun çözümlemeleri bilimsel bir perspektiften yapabilmek için belirli ilke ve yöntemlerin bizlere yol göstermesi gerekir. Çeşitli söylem türlerini ve farklı kuramsal bakış açılarını bir araya getiren birleştirici yönüyle bu eser, çeviri odaklı söylem / metin çözümlemesi konusunda bilgi sahibi olmak isteyenler için kuram ve uygulamayı bir araya getiren faydalı bir kaynak olma amacını taşımaktadır.
“Kuramdan Uygulamaya Çeviri Odaklı Çözümlemeler” başlıklı bu kitapta, sekiz yazar tarafından kaleme alınmış çeviri odaklı çözümleme örnekleri yer almaktadır. Kitabımız; roman, masal, şiir ve sinema gibi türlerin yanı sıra şirket kuruluş sözleşmeleri, popüler bilim metinleri ve diyalog çevirisi söylemi gibi çeviri odaklı çözümleme açısından daha az irdelenmiş söylem türlerini de kapsamaktadır.
Different discourse types are like black boxes waiting to be deciphered with different features and signs they involve. However, in order to make appropriate analyses from a scientific perspective, we need the guidance of certain principles and methods. This book, with its unifying aspect bringing different theoretical perspectives together, aims to serve as a useful resource that bridges the gap between theory and practice for those wishing to read up on translation-oriented analysis of different discourse / text types.
“Translation-Oriented Analyses from Theory to Practice” covers examples of translation-oriented analyses penned by eight authors. In addition to examining genres such as novel, fairy tale, poetry, and cinema, the book also presents chapters discussing how to explore some of the discourse types that have been less examined in translation-oriented analysis, like association of articles, popular science texts, and dialogue interpreting discourse based on different theoretical principles and methods.
Asuman Aşık, Burcu Beatrice Yavaşer, Çiler Hatipoğlu, Donald F. Staub, Esin Çağlayan, Gonca Yangın Ekşi, Hacer Hande Uysal, Hakan Demiröz, Hossein Farhady, İsmail Çakır, İsmail Kaan Erol, Kağan Büyükkarcı, Oya Tunaboylu, Semin Kazazoğlu, Sevim İnal, Şevki Kömür, Şeyda Selen Çimen Language Assessment Theory with Practice addresses pre-service and in-service language teachers. Comprised of twelve chapters, the book includes core concepts that are prevalent in the realm of language assessment. The chapters include perspectives in assessment, types of tests, reliability, validity, and essentials of testing, and assessment of receptive and productive skills, mastery/competency-based assessment, alternative assessment in foreign language classrooms, assessment of young EFL learners, and new trends in the 21st century. Not to be overlooked is the area of e-assessments in language teaching, that makes up the remaining contents of the book.

A number of prestigious authors with experience of teaching and publishing on language assessment, have jointly contributed to the book's development. It is hoped that language teachers and teacher trainees will equally benefit from the book.

“Assessment of Learning or Assessment for Learning? That is the question?”
Prof. Dr. Birsen TÜTÜNİŞ

"Achievement, the desired ultimate result of any type of learning, can only be realized by the assessment processes and practices that would illuminate how well the input has been perceived, assimilated and internalized in order to be utilized in real platforms.”
Prof. Dr. Özden EKMEKÇİ
Tuğba Günör Lev Nikolayeviç Tolstoy, birçok edebiyatsever için kitleleri arkasında sürüklemeyi başarmış dünyaca ünlü bir yazardır. Ancak Tolstoy son nefesine kadar kendi doğrusunu aramış, sürüklemek yerine kendisi sürüklenmiştir. Ömrü boyunca insanlığa faydalı olma amacı güderek ahlaki açıdan insanın yetkinliği üzerine yoğunlaşmıştır. Gençlik yıllarında Batılı filozoflardan aldığı esini, ilerleyen yıllarında Budizm inancının temsilcisi Buda'dan, İslam inancının temsilcisi Hz. Muhammet'ten esinlendiği adaleti, eşitliği, sevgiyi ve fedakârlığı telkin eden düşüncelerle harmanlamıştır. Düşüncelerini, kendince en büyük savunusu olan kilisenin zincirlerinden koparıp Hristiyanlık inancıyla birleştirerek ahlak temellerine oturtmuştur. Bu yönüyle yazar kimliği kadar güçlü filozof yanını da ortaya koymayı başarır. Tolstoy'un bu düşünceleri tüm eserlerinde olduğu gibi romanlarında da net bir şekilde gözlemlenir. Yazarın tüm romanlarında ahlaki açıdan verdiği mesajlar, kahramanların karakterleri ve maceraları aracılığıyla sunulur. Bu çalışmada da yazarın düşüncelerinin romanlarındaki yansıması ve bu yansımanın düşünce yapısı ve savunularıyla olan paralelliği ile hiyerarşik sıralaması incelenmiştir.
Ahmet Başal, Ahmet Çekiç, Ali Dincer, Arif Bakla, Ceyhun Yükselir, Hakan Demiröz, Hasan Sağlamel, Hatice Kübra Koç, İsmail Çakır, Kağan Kaya, Mustafa Zeki Çıraklı, Savaş Yeşilyurt, Sedat Bay, Servet Çelik, Sibel Korkmazgil, Şakire Erbay Çetinkaya Literature and language are intertwined and indispensable entities of societies. As a source of authentic material, using literature in language teaching has grabbed the interest of scholars in the last decades since integrating it in language teaching has a lot of benefits for foreign language learners. To this end, this book presents a huge amount of invaluable theoretical underpinnings of using literature in language teaching and practical activities that can be exploited in teaching English as a second or foreign language.
Literature in Language Teaching examines the use of short stories, novels, drama and poetry in language classes, the role of extensive reading and literature circles in language learning. It also investigates using literature in teaching English to young learners focusing on digital sources of literature. Furthermore, this book covers the issue of teaching culture through literature. We hope that the book will serve as a valuable resource for those who are interested in literature and language teaching.
Ersin Çetinkaya Dünyayı Marksist-Leninist ideoloji ile birlikte komünist bir düzende yeniden oluşturma süreci olarak Sovyet edebiyatında ortaya çıkan toplumsal gerçekçilik metodu, hem sanatta hem edebiyatta dönemin hükûmetinin siyasi ideolojisini yansıtabilmesi amacıyla oluşturulmuş suni/kanonik bir edebî metottur. Elli yedi yıl boyunca Sovyet edebiyatının temel edebî metodu olan toplumsal gerçekçilik metodu, var olduğu süre içerisinde SSCB'deki sanatla ilgili tüm alanlarda ana yönelim olarak kendisine yer bulur. Rejim her alanda etkin olmak istediği için yönlendirilmiş bir metot olarak ortaya çıkan toplumsal gerçekçilik, Rus edebiyatının yanı sıra diğer dünya edebiyatlarında da değerlendirme görür. Dünyadaki bütün edebiyat eleştirmenleri ve yazarları tarafından toplumsal gerçekçilik metodunun kurucusu olarak kabul edilen M. Gorkiy, metodu eserlerinde yoğun bir şekilde kullanarak dönem Rusya’sının alt tabaka insanlarının hayatlarını küçük insan izleği ve metodun halkçılık ilkesi üzerinden işler. Özellikle Sovyet eleştirmenler tarafından toplumsal gerçekçilik metodunun Türk edebiyatındaki temsilcisi olarak kabul edilen Sabahattin Ali, metodu ülkenin iç dinamiklerine göre şekillendirerek eserlerini oluşturur. Sabahattin Ali, toplumsal gerçekçilik metodunu halkçılık ilkesi üzerinden işleyerek dönem Türkiye'sinin Anadolu'daki küçük insanlarının sorunlarını dile getirmek maksadıyla kullanır. Hem M. Gorkiy hem de Sabahattin Ali, eserlerinin merkezine kendi ülkelerinin aşağı tabaka insanını yerleştirir, onların sesi olmaya çalışır ve düzenin daha iyi bir hâle gelmesi için çözüm önerileri sunarlar. Bu kitapta, yazarların çalışmalarındaki toplumsal gerçekçilik metodunun izlerini gösterebilmek için öykülerine başvurulmuş ve savunulan düşünceler öykülerden alınan örneklerle desteklenmiştir.
Derya Oruç In Memory and Dissonance in Shakespeares Selected Plays Derya Oruç draws on Endel Tulving’s episodic memory and Leon Festinger’s cognitive dissonance theories to apply a new perspective on Shakespeare’s most renowned plays Othello and Hamlet. She argues that several moments of indecisiveness through the process of decision-making are connected to the individual experiences of memory that are either from the past or concerned with future thinking.
Shakespeare’s protagonists Hamlet and Othello’s hesitant nature reveal inconsistencies that contrast with their accepted personas in the plays. While Hamlet’s constant conflict of ‘taking action’ and ‘ceasing to take action’ forms the basis of cognitive dissonance instances that are connected to his episodic memories, Othello’s cognitive dissonance
in connection to the racist ideology that was imposed upon him since childhood, surfaces with his marriage to Desdemona.. a Venetian senator’s daughter.
Emrah Eriş, Esra Uluşahin Aristoteles, Poetika'da “Yabancı sözler bizi şaşırtır; sıradan sözler sadece bildiğimiz şeyleri bize taşır; yeni sözleri ise en iyi metaforlardan elde edebiliriz.” der. Novalis ise “Bütün dönüşler yuvayadır.” tümcesiyle metafor için yuva metaforunu kullanır.
Her sözcüğün anlamsal bağlamda kendi içinde bir sistematiği vardır. Dilin dili şeklinde tanımlanabilecek metafor, insanın yaşadığı dünyanın gerçekliğini, imgelemi harekete geçirerek keşfettiren dil yetisinin tezahürüdür. Hem dil hem de anlam düzlemindeki rolü itibarıyla içinde bulunduğu bağlamda anlamlanan metaforik dil, günlük yaşamı tüm yönüyle etkileyebilen işlevselliğiyle bütün disiplinler ile doğrudan ilişkilendirilebilir. Tüm dillerde var olan metaforların dilsel, anlamsal ve kültürel bağlamda farklılıklar gösterebileceği ve bu farklılıkların çeviride anlam karmaşasına neden olacağı düşüncesinden doğan bu kitapta; metaforik imgelerin en yoğun olduğu dil kalıplarından atasözleri ve deyimlerin içerdiği renk, doğa, hayvan ve çevre ile ilişkili metaforların Türkçe, İngilizce, Fransızca ve İtalyanca olmak üzere dört dilde dillerarası benzerlik ve farklılıkları incelenmiştir. Bir kültürün; tarihî, kültürel, toplumsal bağlamda kokusunun sindiği atasözü ve deyimlerin artalanındaki çıkış hikâyeleri aracılığıyla dilsel göstergelerin altında yatan metaforik anlamlar verilerek, metaforların çevrilebilirliği sorunsalı uygulamalı olarak aktarılmıştır. Türk kültürüne ait atasözü ve deyimlerden yola çıkarak zihinsel bağlamda oluşan anlamsal değerin diğer dillerdeki dilsel ve anlamsal karşılıkları analiz edilmiştir. Dilsel, kültürel, toplumsal bağlamda mukayeseli olarak ele alınan bu kitaptaki metafor analizlerinin, çeviribilim alanına katkı sağlayacağı, pek çok disipline ışık tutacağı düşünülmektedir.
Nuray Okumuş Ceylan Parallel to the changes in the world English language teaching history, the methods used to teach English in Turkey changed. This book is designed to provide a detailed account of major trends in English language teaching in Turkey to indicate the effort spent to provide quality and up-to-date language education. The methods used to teach English are explained in detail with the goals and objectives to be achieved, and the techniques that will be used to teach and practice. They are reflected in the programs and course books defined by the Ministry of National Education. Therefore, the programs and curricula prepared by the Ministry of National Education, and the course books either prepared, or evaluated and identified as the course book to be used in classroom instruction in English courses are listed, and sample units are displayed to better understand the application of the theory of the methods in the design of the units in the course books and its procedure.
Nevzat Kalay Bu kitap, Türk öğrencilerin İngilizce Dil bilgisiyle ilgili karşılaştıkları problemlere pratik, bilgilendirici ve geniş kapsamlı çözümler sunan bir çalışmadır. Bu kitap, KPDS, ÜDS, YDSY ve TOEFL sınavlarına hazırlanan öğrenciler için hazırlanmıştır. Ayrıca bu kitaptan orta ve üst düzey ingilizce bilgisine sahip öğrenciler ve İngilizce öğretmenleri faydalanabilirler.
Betüre Memmedova, Ömer Şekerci It often is a great students' desire to find a book that would serve as a friendly and reliable companion on their way through a field they have just entered and that might seem impenetrable or confusing for the inexperienced. Ömer Sekerci's and Betüre Memmedova's new contribution to literary stylistics lends them such a helping hand; offering a comprehensive account of literary stylistic devices complemented with a great variety of exercises and sample text analyses, the book presents a well-thought-over teaching material which will prove useful both in university seminars and during students´ self-study. It is the numerous set of examples and model analyses, drawing upon a wide range of titles from British as well as American literature and a wide range of authors from Shakespeare to Woolf, that makes the book exceptional, as it is something that is usually hard to find and that students need most. Last but not least, the readers will certainly appreciate the way the book is organised, providing systematic end-of-chapter summaries in charts, and the student-friendly, simple but precise language, which makes the text encouragingly readable for a large student community.
Renáta Tomášková, Ph.D., Department of English and American Studies, Philosophical Faculty, Ostrava University in Ostrava, Czech Republic
Muhammet Çelik Modern dönemde İslami ilimlerin tümünde ortaya çıkan tecdid düşüncesi, nahiv ilminde de kendini göstermiştir. Aslında tecdid düşüncesi, İslam medeniyetinin yapısında hep var olmuş, onun hayatla bağını sağlamada etkin rol oynamıştır. Ancak modern dönemdeki tecdid düşüncesi, daha öncekilerden farklıydı.
Dilin İslami ilimlerdeki merkezî konumunu bilen herkes, nahivdeki bu tecdid çağrılarının ne denli çalkantılı geçtiğini tahmin edebilir. Sadece İslami ilimlerin dili değil aynı zamanda Arapların doğal dili olan Arapçanın gramer ve dilbilimi, bu çok boyutlu yapısıyla ve ayrıca modern Arap ve İslam dünyasının gerçekliği doğrultusunda yeniden yapılandırılmaya çalışıldı.
İlkin sanıldığı gibi nahivdeki tecdid çabaları sadece dil öğretimine yönelik ıslah girişimlerinden ibaret değildi, onun tecdidine yönelenler aynı zamanda teorik ve pratik yönleriyle onu yeniden inşa etmeye çalıştılar. Nahvin tanım ve sınırlarının yeniden belirlenmesinden yönteminin yenilenmesine ve Batı'da ortaya çıkan dilbilim çalışmalarından istifade ederek Arapçada yeni dilbilim çalışmaları başlatmaya kadar bir dizi çabayı içermişti bu süreç. Nahivdeki yenilenme bir yandan dilbilimde eşsiz çalışmalar ortaya koyan klasik nahvin birikimine yaslanmalı, diğer yandan modern dilbilimsel gelişmelerden istifade etmeliydi.
Arap dili çalışmalarının son zamanlarda belli bir merhale katettiği ülkemizde bu kitap, söz konusu süreci, bu sürecin aktörlerini ve ana teorik temelleriyle nahivdeki tecdid düşüncesinin mahiyetini kavramak isteyen herkese hitap ediyor. Dahası, geçmişte İslami ilimler nasıl nahivsiz düşünülemiyor idiyse günümüzde de İslami ilimlerdeki yeni gelişmelerin nahivdeki yeni gelişmelerden bağımsız olarak düşünülmesi imkânsız gözüküyor.
Saman Hashemipour National Notion Lives Out World Literature is a collection of essays on literature. Discussing genres of fiction and must-to-know literary terms with examples help literary fans to understand the core of literature. Discussing the history of novels in Turkish and drama plays in Persian helps the reader to have a conscious view of fiction in Turkey and Iran. Besides, comparative literature in Eastern universities and the value of literary works in world literature are discussed. A comparative method of investigation and psychological stance is applied to evaluate literary and critical works to realize the concept of national literature in the realm of world literature.
Burak Urucu, Maan Al Mubarak, Nergiz Öznur Vardar, Saman Hashemipour, Yasin Acar This book juxtaposes eight chapters by four authors about literary masterpieces by Orhan Pamuk and George Orwell. The common themes in the Pamukian and Orwellian context, such as hegemony, tensions between two discourses, false reality, degeneration of society, east-west conflict, imagined cities, nationalism, and the new historicist perspective on dystopia are fellow ground for the signified, well-analyzed, Eastern and Western authors. Furthermore, through instantiations, the Pamukian and Orwellian academic discourses in the medium of coordinating conjunctions of the past, present, and future of humanity are illustrated.
Komisyon İngilizce Öğretmenliği adaylarına yönelik hazırlanan bu sette; Konu Anlatımı ve Soru Bankası bulunmaktadır. Konu Anlatımı kitabımızda, detaylı açıklamalarla verilen bilgiler örnek sorularla desteklenmiştir. Soru Bankası kitabımızda ise Konu Anlatımı kitabında anlatılan konuların çözümlü ve cevaplı testlerle pekiştirilmesi sağlanmıştır.
Gülrû Bayraktar Edebiyat tarihi boyunca kaleme alınmış eserleri bütün incelikleriyle anlama isteği, edebiyatseverlerin ortak emelidir. Anlamanın yolu, eldeki eserin ilk örneğini (arketipini) bilmekten, tanımaktan geçer. Edebiyat tarihi içerisinde zamanda ne kadar geriye gidebilirsek günümüz eserlerinin ilk örnekleriyle karşılaşmamız o kadar mümkündür. Çoğu zaman dünya klasiği olarak kabul görmüş olan edebî eserlerin, bu ilk örneklerin mükemmel birer sanatsal harmanı olduğunu görebiliriz. Eğer Alman Edebiyatının klasiklerini yani Goethe, Schiller, Hesse, Brecht veya Schneider gibi isimlerin eserlerini, doğru çözümlemek veya idrak etmek istiyorsak beslendikleri öz kaynağa yolculuk etmeliyiz. Beslendikleri öz kaynak çoğunlukla Alman Orta Çağ Edebiyatının ilk yazılı örneklerine dayanmaktadır. Arzumuz o ki bu kitapla Alman Orta Çağ Edebiyatının bazı öncüleri, ortaya koydukları edebî eserlerle tanınsın ve çözümlenebilsin.
Ali Şükrü Özbay, Zehra Gürsoy, Senem Doğan, Merve Aslankılıç The main audience for this book is expected to be language teaching professionals and EFL learners at different levels, although educators at all levels may find it useful. Over the last three decades, phraseology and the supremacy of multi-word combinations in various forms and labels have enjoyed a crucial role in understanding how the English language functions in terms of lexicality. The necessity of studying multi-word combinations has been advocated, and the inclusion of computational methods has been favoured by many leading linguistic specialists. Thus, this book is intended to introduce the lexical features of the English language to language teaching professionals and EFL learners worldwide through contextual examples. After a short introduction, the scope of the book is further extended to include English verbs with their most frequent complements. Each chapter offers literature connections related to phraseology, formulaic sequence, and lexical approach. Finally, a comprehensive list of multi-word combinations was added in the form of tables to support language teaching professionals and EFL learners inside and outside the classroom in their attempts to increase phraseological awareness.
Muhammed Fatih Gökmen Foreign (English) language teacher education has heretofore produced a plethora of theories, methods, procedures, and techniques, most of which are virtually based on a specific philosophical paradigm. In this vein, this book outlines and expatiates the cutting-edge pedagogy named as post-method pedagogy on the grounds of post-modern educational philosophy, the critiques imposed on the ‘method’ concept and the conventional teaching methods, complexity of the ELT profession, and the subjective role of ELT professionals - specifically language teachers. By virtue of the author’s three discretional rationales, the post-modern educational philosophy, theoretical postulations in post-method pedagogy, and the conducted pertinent research, the author orchestrated his own personal and professional ELT small-scale theory under the framework of four continuous teacher development, three post-method parameters, and the personal and professional qualities that ELT professionals might adopt.
Fatih Tekin Bu kitap, İngilizce kelime hazinesini geliştirmek için hazırlanmış bir çalışmadır.
Cansu Turan, Emre Debreli Current trends in ELT reflect a growth in practice-based professional development (PD). In this book, we provide an overview of PD activities for ELT professionals in particular and cover how the shift in the approaches to teachers' PD has taken place- to wit, the trend from top-down to bottom-up models of PD. We discuss the pros and cons of these two PD forms by demonstrating research evidence. This is followed by several examples of professional learning activities that are embedded in the actual teaching practice. Our discussion later centres extensively around the relationship between teaching and research engagement. We provide a detailed description of what teacher research is, explain how it can be conducted, what forms it can take, and in what ways it can benefit the learners and teachers when the necessary conditions are created within the institutions. We believe that this book serves as a valuable source for anyone who wants to advance in the teaching profession, whether they are practising teachers or studying in undergraduate or graduate teaching programs.
Rıdvan Tunçel Human language is so miraculous that every day when we sail in our thinking ocean, we explore the charming beauties of it in thousands of islands. We are well competent enough in organizing meaningful utterances, or reading and understanding any written material. Texts on language and foreign/second language learning and teaching have been adequate in instructional market, however, sources combining the theoretical knowledge into practical ones are very few. The emphasis on the teaching of the “pragmatic competence” is very much covered in curricula, syllabi and the course-books in language learning and teaching world. Nevertheless, limited descriptive background knowledge on pragmatic competence hampers the communicative development L2 learners, workers of teaching foreign languages and ELT students. This book provides insight in gathering the linguistic and pragmatic knowledge, thereby, supports language teaching and learning.
In our constantly changing and shrinking world, language studies have been gaining gravity. The central idea of this book is to present what has been going on in the linguistic, pragmatic and language learning quarters and close the gap between the findings of the research in pragmatics and the actual foreign language teaching. The book may take the interest of all language teachers, graduate students of ELT, teacher educators, and material developers.

Selin Küçükali This study focuses on contemporary issues to examine the subjective perceptions of the contemporary individuals regarding the American Dream through postmodern and post-postmodern lenses in American writer David Foster Wallace’s books. The selected novels provide divergent portrayals of the American nation, culture, and individuals. They present the paradoxical experience of postmodernism as their starting point and focus on the Americans’ emotional responsiveness to how it feels to live in modern times in America while still trying to pursue their national dream as well. The specific reasons and symptoms burdening the self in the contemporary world are analyzed according to the accounts of postmodern approaches of the period. To re-humanize the subject, the self is reconsidered in combination with viewpoints of the recent movement post-postmodernism. The influences of the new era and the American Dream are traced to gain a better insight and manage a deeper investigation. This research takes a closer look at the ideology behind the American Dream and the way it is reflected in contemporary times. The scope of the study covers David Foster Wallace’s three novels and situates his stance as an author in postmodern and post-postmodern literature. The nation and its citizens are analyzed from the perspective of Wallace through his three influential novels, and his essays will also provide insight to the study.
Sonnur Aktay Bu eser, Rus dilbiliminde söylem kuramı konusunda detaylı bir araştırmanın bulunmamasından kaynaklanan boşluğu doldurma amacı taşımaktadır. Bu çalışmanın bir diğer önemli amacı da söylem kavramını dilbilimsel açıdan ele alarak V. I. Karasik, A. A. Kibrik, V. V. Krasnıh, YE. I. Şeygal, I. R. Galperin başta olmak üzere Rusya'daki söylem disiplininin önde gelen temsilcilerinin yaptıkları çalışmaları ve geliştirdikleri kuramları Türk literatürüne kazandırmaktır. Bu bağlamda, çalışmada öncelikle dilbilimsel bakış açısıyla söylem kavramı ele alınmış ve Rus dilbiliminde yapılan çeşitli tanımlamalar detaylı bir şekilde incelenmiştir. Çalışmada aynı zamanda söylemin tümce düzeylerinin özellikleri ve dilin üst düzey bir birim olmasını sağlayan unsurlara değinilmiştir. Kurumsal, politik, akademik, pedagojik, edebî söylem türlerinin özellikleri aktarılmıştır. Çalışmanın uygulama kısmında Sovyetler Birliği Dönemi'nde faaliyet gösteren iki etkin yayın organı olan Pravda ve Bednota gazetelerinden haber metinleri derlenerek van Dijk'in eleştirel söylem çözümlemesi modeline göre bu metinler incelenmiştir. Van Dijk'in eleştirel söylem çözümlemesi modeli, haber metinlerindeki ideolojik unsurları ortaya çıkarmayı amaçlayan bir analiz biçimidir. Bednota ve Pravda gazetelerinden seçilen haber metinleri, bu modelle ele alınarak Sovyet Dönemi'nin ideolojik yapısıyla ilişkilendirilmiştir. Söylem, söylemdilbilim, söylem analizi, eleştirel söylem çözümlemesi, metin, metindilbilim alanları başta olmak üzere söylem disiplini ile ilgilenen farklı alanlardan araştırmacıların yararlanabileceği bu çalışmanın ülkemiz için faydalı bir kaynak olmasını umut ediyorum.
Adnan YAŞAR İşte Kitabınız; Rus Dili Grameri, Cümle Yapısı, Konuşma Kılavuzu ve Rusça Sözlük kitaplarından oluşan bir seridir. Rus Dili Grameri kitabı, Rusçanın tüm konularını kapsayacak şekilde detaylı olarak hazırlanmıştır. Bu kitap, Rusça öğrenmek isteyen her seviyedeki öğrenciye ve öğretim elemanına faydalı olabilecek niteliktedir. Bu kitabın en büyük özelliği, herhangi bir Rusça sözlüğe ihtiyaç duymaksızın kolay çalışma imkânı sağlamasıdır. Bu yönüyle de eser, kendi kendine Rusça öğrenenler için çok yararlı ve öğretici bir kaynak olacaktır. Esasen kitabın içinde Rusçayı kolay öğrenmeyi sağlayacak şekilde harften heceye, heceden kelimeye ve sonuçta cümleye doğru giden bir yapı izlenmiştir. Özellikle okunması ve incelenmesi kolay cümle yapıları seçilerek Rusça düşünce sistemi tanıtılmaya çalışılmıştır.
Ayla Kaşoğlu, Emine Karabacak, Esra Şölentaş, Gamze Öksüz, Gülhanım Bihter Yetkin, Meliha Oskay Gökalp, Mesude Sağıroğlu, Nurgül Özdemir, Onur Aydın, Selin Tekeli, Sevgi Ilıca Çocuk olmak pek çoğumuz için masumiyetle, mutlu geçmişle, kaygısız günlerle ve saf bir dünyayla bağdaştırılır. Oysa kimilerinin çocukluk dönemi; hatırlanmak istenmeyen acılarla, ıztıraplarla, trajedilerle dolu olabilir. Gerçek hayatın kurgusal bir yansıması olan edebiyat, toplumsal ve kültürel değişimlere sımsıkı bağlı olarak çocuk dünyasını yüzyıllardan beri farklı yönleriyle ele alan disiplinlerden biridir. Rus edebiyatında çeşitli dönemlerden çocuk kahramanlar ya da kahramanların çocukluk çağından örneklerin sergilendiği Rus Edebiyatında Çocuk Olmak adlı bu kitap, yüzyıllara göre edebiyatta çocuk algısının ne şekilde evrildiğini keşfetmeye yönelik ipuçları sunmaktadır.
Ceylan Özdemir, Eda H. Tan Metreş, Emine Karabacak Kündem, Esra Elmacıoğlu, Gamze Öksüz, Gülhanım Bihter Yetkin, İmge Alpay, Mehmet Özberk, Nuray Dönmez, Nurgül Özdemir, Orçun Alpay, Sevgi Ilıca, Yasemin Gürsoy Çoğu sosyal bilimci tarafından mikro toplum olarak kabul edilen aile, kendi içinde bir bütün ve bütün içinde bir parça olarak sosyal yapının en küçük birimidir. Bireyin tüm ihtiyaçlarını giderdiği, ahlaki ve kültürel değerler kazanıp kişiliğini oluşturduğu ilk eğitim kurumudur ve bu kurumda aile bütünlüğünü bir arada tutmada en etkili güç şüphesiz kadındır. Kadın; evi yuvaya dönüştüren, aile bireylerinin sorunlarına çözüm arayan, derleyip toplayan, besleyen ve çocukların yalnızca fiziksel gereksinimlerini giderip büyütmekle kalmayıp aynı zamanda kendi annesinden/ailesinden öğrenmiş olduğu kültürel değerleri ve davranış kodlarını çocuklarına, yeni nesle aktaran kişidir.
Rus düşünce yapısını ve manevi değerleri en iyi şekilde yansıtan aforizmalarda da kadının aile ve annelikle özdeşleştirilmesi, kutsanması ve yüceltilmesi göze çarpar. İyi bir anne iyilik öğretir; toprağın insanları beslediği gibi anne çocuklarını besler; anne çalışkan ise çocukları tembel olmaz; babasız yarı öksüz, annesiz ise tamamen öksüz olunması gibi özlü sözler kadın-anne statüsünün Rus toplumundaki konumunu gösteren örneklerdir. Bu bağlamda kitabımızda Rusya'daki aile yapısı ve bu yapıda ailenin, kadının süreç içerisinde geçirdiği değişim, farklılık ve farkındalıklar yazar ve eserleri aracılığıyla ele alınmaktadır.
Ayla Kaşoğlu, Ceylan Özdemir, Emine Karabacak Kündem, Funda Temur, Gülhanım Bihter Yetkin, İmge Alpay, Jale Kartal, Meliha Oskay Gökalp, Merve Ay Karakuş, Mesude Sağıroğlu, Nurgül Özdemir, Onur Şahin, Orçun Alpay, Sevgi Ilıca Cinsiyetin kültürel maskesi de diyebileceğimiz toplumsal cinsiyet kavramından hareketle XX. yüzyılın 60’lı yıllarından itibaren yaygınlık kazanmaya başlayan alana olan ilginin artma nedeni, pek çok toplumun ataerkil özelliklerinin hâlâ baskın olmaya devam ediyor olmasıdır. Bu bağlamda dünyanın farklı yerlerinde olduğu gibi Rusya’da da toplumsal cinsiyet eşitliği stratejisinin uygulanmasının önündeki en önemli engellerden biri, kuşkusuz toplumda var olagelen toplumsal cinsiyet klişeleridir. Nitekim kitabımızdaki örnekler arasında yer alan eşitlik adı altındaki SSCB’de bile bu kez Sovyet ataerkilliğinin kendini göstermesine ve kadının eşi yerine devlete tabi kılınmasına tanık oluruz.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve eşitsizliğe eşlik edenin ve üretenin farklı sosyal, ekonomik ve siyasi koşullar ve hatta tarihsel özellikler olmayıp aslında toplumların zihinlerinde yaratılmak istenen ve yaratılan düzende kadını geri planda tutmanın bir parça da “işe geldiği gibi davranmak” olduğunu söylemek mümkündür. Bu noktada dünyamızı daha insancıl ve yaşanılır kılacak toplumsal cinsiyet eşitliği ilkelerinin uygulanıp uygulanmaması bireylere/
toplumlara bağlıdır, denilebilir. Günümüzde ise daha yaşanabilir bir dünya için toplumların yeni bir tür toplumsal cinsiyet sistemi inşa etme vakitlerinin çoktan geldiği somut gerçeğiyle karşı karşıyayız. Belki de artık bizlere düşen, konunun önemini daha sık ve daha yüksek sesle dillendirebilmektir.
İmge Kına XIX. yüzyılın ikinci yarısından sonra karşılaştırmalı edebiyatın bir alt dalı olarak ortaya çıkan imgebilim, yapılan çalışmalarla bilimsel metodolojisini tamamlayarak bağımsız bir disipline dönüşmüştür. Temsil bilimi, ötekiye/yabancıya atfedilen tüm değerleri anlamlandırma olarak tanımlayabileceğimiz imgebilimin kavramsal temelini oluşturan imge çalışmaları; tarihsel, siyasal ya da kültürel nedenlerle yabancı bireyin, grubun, halkın ve ülkenin ne şekilde ve hangi amaçla ifade edildiğini gösterir. İmgebilimin en etkin olduğu alanlardan edebiyat ise ötekiyi biçimlendiren etkilerin edebiyat malzemeleri ekseninde incelenmesini sağlar.
Bu noktada bu çalışma; Rus edebiyatında Türklere dair algıların yansımalarıyla ortaya çıkan Türk imgelerini inceleme ve bu imgelerin Rus edebiyat eserlerine nasıl yansıdığını neden sonuç ilişkisine dayandırarak ortaya koyma amacı taşırken ülkemizde başlangıcından günümüze Rus edebiyatında Türk imgesi araştırmalarının tarihsel ve siyasal olaylar ekseninde kapsamlı ve bir bütün şeklinde yapılması açısından önem arz eder.
Zeynep Bağlan Özer, Tatyana Serhunina, Ekaterina Timofeeva, Sonnur Aktay, Gülbanu Akcan Bu çalışmada; Rusça öğrenen bireylerin okuma, konuşma becerilerinin yanı sıra sözcük dağarcıklarını geliştirme ve öğrenilen dil bilgisi konularını pekiştirmelerine yönelik metinler ve alıştırmalar bulunmaktadır. Kitapta seçilen metinler; temel, orta ve ileri düzey olmak üzere üç ana başlık altında sınıflandırılarak Rusça hazırlanmıştır. Metinlerin seçiminde kültürel konular ön plana çıkartılmıştır. Rusların tarihini, coğrafyasını, sanatını ve edebiyatını konu alan metinlerle öğrencinin öğrendiği bu dile ait kültürel ögeleri tanıyabilmesi amaçlanmıştır. Ayrıca metinde geçen birtakım sözcük, kalıp ifade, deyim ya da atasözlerinin Türkçe karşılıkları, kutucuklar eklenerek verilmiştir.
Çalışmada, her metnin sonunda konuyla ilintili soru-cevap kısmı ve gramer bilgisini ölçmeye yönelik alıştırmalar bölümü bulunmaktadır. Günlük hayatta kullanılan ifadelerin yer aldığı metinlerle birlikte Rus dilini, tarihini, sanatını ve edebiyatını öğretecek metinler ile A. Puşkin, M. Lermontov, L. Tolstoy, M. Bulgakov, A. Blok gibi Rus edebiyatının önemli yazarlarının kaleme aldığı eserlerden bölümler, metinlerin içeriğini oluşturmaktadır. Ayrıca çalışmada, Türk edebiyatından şiirlerin Rusçaya çevirisi sunularak öğrencilerin şiir çevirisi yapma konusunda deneyim kazanması amaçlanmıştır.
Bu kitap; Rus dili ve edebiyatı, Rusça mütercim tercümanlık bölümlerindeki sözlü anlatım, üslupbilim, okuma, konuşma, metin analizi gibi birçok dersin içeriğine uygun olarak hazırlanmıştır. Rus dili ve edebiyatı bölümleri başta olmak üzere Rusçayla ilgilenen bireylerin istifade edebileceği bu çalışmanın, ülkemiz için faydalı bir kaynak olmasını umut ediyoruz.
Sevda Polat Farklı dil gruplarında olan dillerin dilsel olgularının karşılaştırmalı analizi, dil bilgisel yapılarını daha iyi anlamak ve bu yapıların özelliklerini belirlemek için fırsat vermektedir. Aynı zamanda bu tür araştırmalar, dil bilimini yeni bilgilerle zenginleştirmektedir.
Anlamlı sözler sınıfında yer alan fiil, Rusça dil bilgisi konuları arasında en önemli yere sahiptir. Fiilin en önemli ve kapsamlı kategorilerinden biri ise "görünüş"tür.
Bu kitapta, Rusça dil bilgisinde yer alan görünüş kategorisi içerisindeki iki görünüşlü fiiller ele alınmıştır. İki görünüşlü fiil sisteminin Rus dili gramerindeki yeri, dil bilgisi özellikleri tanımlanarak kökene göre sınıflandırılması, kullanım alanına göre gruplandırılması gösterilmiştir ve iki görünüşlü fiillerin yer aldığı cümlelerin Türkçeye çevirisi, zamanı, hangi unsurlara ve dil bilgisi kurallarına dikkat edilmesi gerektiğine dair açıklamalara yer verilmiştir.
Bu kitap, iki görünüşlü fiillerin doğru kullanımına özellikle tercüme zamanı gerek Rusçadan Türkçeye gerekse Türkçeden Rusçaya yapılan çevirilerde, bu fiillerin yer aldığı cümlelerde doğru görünüşe dikkat etmeleri için öğrencilere hem teori de hem de uygulamalı olarak faydalı olacaktır. Kitabın sonunda İki Görünüşlü Fiiller Sözlüğü verilmiştir. Bu fiillerin birçoğuna Rusça – Türkçe sözlüklerde yer verilmemektedir. Bu kitap, aynı zamanda öğrencilerin, araştırmacıların ve tercümanların gerek dil bilim gerekse filoloji alanında Rusçada araştırma yaptıkları zaman karşılarına çıkacak olan bu fiillerin Türkçe karşılığına daha rahat ulaşabilecekleri bir kaynaktır.
Gökben Güçlü, Javid Aliyev, Olgahan Bakşi Yalçın, Sultan Komut Bakınç, Şenay Tanrıvermiş This book brings together a selection of six chapters that reflect silence and silencing in texts from American literature and culture. While silence can also be perceived as power, particularly silence as a form of oppression is of interest in a majority of the contributions. Considering the different forms of silence presented in each chapter, our book aims to contribute to the existing academic discourses of silence and silencing connected to a variety of conflicts in the fields of feminist and queer studies.
Ahmet Erkan Alp, Ali Şükrü Özbay, Aydan Irgatoğlu, Ayşe Kızıldağ, Ayşenur Hoşoğlu, Buse Uzuner, Ceylan Yangın Ersanlı, Derya Ilgın Yaşar, Elif Bozyiğit, Fatma Şeyma Koç, Feyza Nur Ekizer, Funda Ölmez-Çağlar, Gonca Ekşi, Gülin Dağdeviren Kırmızı, Hanım Türkyılmaz, Harun Karaş, Hasan Bedir, Hilal Peker, Kaveh Jalilzadeh, Kerem Can Alpay, Maryam Rastgari, Mehrdad Amiri, Meltem Kaygusuz, Muhammed Ak, Nurdan Kavaklı Ulutaş, Özkan Kırmızı, Semra Karaali, Sezen Arslan, Tuğba Nur Özen, Zekiye Biçer Situated Nature of EFL Teacher Psychology: Insights from Türkiye is intended for EFL teacher educators, teachers, as well as those who are keen on reading teacher psychology. The book may also be relevant for post-graduate students who want to raise their awareness as to the psychological aspects of L2 teachers in Türkiye. Moreover, it is believed that the book will shed light on the practices of lecturers, curriculum designers, or administrators. Our book includes an edited collection of conceptual/theoretical chapters and empirical research papers that explore the recent trends and perspectives with regard to L2 language psychology. As is known, teacher psychology plays a significant role in how teachers perform their teaching, to what extent they dedicate their efforts for the betterment of their students, and, overall, whether or not teachers are satisfied with their profession. Our country offers some unique contexts for teachers, which exert a powerful influence on L2 teachers' psychological situations. Hence, it is believed that getting an understanding of the psychological outlook will provide us with invaluable insights as to the process of language teaching. The book primarily welcomes empirical research from interested scholars or researchers.