Endüstriyel Ürün Tasarımı \ 1-1
Hayri KOZANOĞLU Teknolojik gelişmeler baş döndürücü bir hızla gündelik yaşamımızı değiştiriyor. “Akıllı telefonların” bulunmadığı bir dünyayı düşleyemiyoruz bile. Hemen her gün önümüze “yapay zeka”, “Endüstri 4.0”, “blockchain”, “paylaşım ekonomisi” gibi yeni kavramlar çıkıyor. Bazen bunları anlamakta, anlamlandırmakta zorlanıyoruz. Çoğu zaman da göz açıp kapatana kadar teknoloji ile ilgili bilgilerimizin ve becerilerimizin günün gerisinde kaldığını şaşkınlıkla fark ediyoruz. “Teknolojik Gelişmeler ve Hayatımız” çalışması, teknolojinin gerek işleyişini gerekse de ekonomik ve toplumsal sonuçlarını 50 soruda yanıtlamaya çalışıyor. Böylelikle meraklı okuyucuya insanlığın geldiği teknolojik aşamayı güncel ve canlı örneklerle aktarmayı amaçlıyor.
Oğuzhan Uzun, Mehmet Sarıkahya, İhsan Küreli Bu kitapta, gündelik hayatın monotonluğundan bizleri uzaklaştıracak, farklı tasarım ufukları açacak asimetrik mobilya tasarımlarına yer verilmiştir. Kitapta genel olarak asimetrik tasarımın, özel olarak da asimetrik mobilya tasarımının şifreleri çözülmekte ve bu tarz mobilyaların kullanılabilirlikleri ile tercih edilebilirlikleri yer almaktadır. Kitabın okunması neticesinde okuyucularda farklı tasarım ufukları açması, yapılacak yeni ve farklı tasarımlara katkı sağlaması hedeflenmektedir.
Fatma Nur Başaran Basit Yapılı Dokuma Teknikleri kitabında tek katlı kumaş yapıları; genel özellikleri ve çizim teknikleri ile ele alınmıştır. Özellikle armürlü tezgâh veya basit düzeneklerle tasarlanabilecek tek katlı dokumalar için gerekli olan dokuma örgüsü, tahar ve armür düzenlemeleri hakkında bilgi verilmiş, kullanılan tezgâh ve parçaları tanıtılmış; temel dokuma örgüleri, bu örgülerden yeni örneklerin geliştirilmesinde yararlanılan türetme yöntemleri ve belli başlı türev örgüler çizim aşamaları ile açıklanmıştır. Kitabın son bölümünde ise bu zengin doku çeşitleri tasarım elemanlarından biri olan renk ile birleştiğinde daha engin bir düzeye ulaşmaktadır. Tasarımların temel malzemesi olan ipliklere renk unsurunun eklenmesi, dokuma örgülerinin farklı desen etkileri ile çalışılmasını sağlamaktadır. Tüm örnekler ve çizimler yazar tarafından yapılmıştır, simülasyonları NedGraphics CAD programında hazırlanmıştır.
Jamie Combs - Brenda Hoddinott Çizim Teknikleri For Dummies “size sadece kendinizin resim yapmayı öğretebileceği” felsefesine sıkı sıkıya bağlı kalarak, çizim yapmanın temellerini keşfetmeniz ve daha gelişmiş tekniklere ilerlemeniz için ihtiyaç duyacağınız gereçleri sizlere sunmaktadır. İçinizdeki ressamı serbest bırakmak için asla geç kalmış sayılmazsınız… O yüzden hemen bir kalemle kâğıt alıp bu uygulamalı ve dost canlısı rehberin size kendinizi ifade etme yolunda eşlik etmesine izin verin.
• Çizim tekniklerine dair her şey... Resim yapmaya başlamak için çizim gereçlerinden ilham fikirlerine kadar ihtiyaç duyacağınız her şeyi burada bulabilirsiniz.
• Kaleminizi (ve becerilerinizi) keskinleştirin. Kâğıt parçası üzerinde boyut yaratmayı, ışık ve gölge oluşturmak için tonlama yapmayı, derinlik eklemeyi ve çok daha fazlasını öğrenin.
• Biraz dijitalleşelim. Dijital çizim dünyasını keşfedin; kişisel bilgisayarınızla eskizler ve katmanlar yaratmanıza imkân tanıyan araçlar ile yazılımlar hakkında rehberlik edecek kaynaklara ulaşın.
• Çiziminize canlılık katın. Natürmortlar, doğa manzaraları, insan ve hayvan çizimleri yapmak için resminizin konusu üzerinde çeşitli denemeler yapın.
Kitabı açın ve
• Birbirinden farklı türlerde çizimler yapabilmeniz için ihtiyacınız olan gereçler ve teknikleri
• Çizim projeleri ile baş etmek için fikirler ve stratejileri
• İndirilebilir ücretsiz dijital çizim araçlarını
• Şekilleri nasıl dengeleyeceğiniz konusundaki bilgileri
• Hat çizimleri yaratmak için ipuçlarını
• Ortaya üç boyutlu çizimler koymak için yardımcı olacak yönergeleri
• Çiziminizi güzelleştirebilecek dokular ve desenleri
• Resimlerinize perspektif eklemek için gerekli bilgileri öğrenin.
Alaettin SABANCI, Sarp K. SÜMER, Sait M. SAY Bütün üretim sistemlerinde, teknolojik gelişime paralel olarak, iş verimliliğindeki artış ile iş güvenliği dikkate alınarak insanın görev alanı ve fonksiyonlarının detaylı olarak tanımlanması bir zorunluluktur.
Ortam ve alet/makinalarla etkileşim içerisinde üretimin en önemli parçası konumundaki insana ilişkin özelliklerin değerlendirilip üretim sistem gerekleri ile tümleşik ve kusursuz bir tasarım için ergonomi biliminin ilkelerinden yararlanılmaktadır.
Günümüz rekabetçi koşulları altında insan sağlığı ve güvenliğini esas alarak birim kaynaktan en yüksek çıktıyı elde edebilmenin temel yollarının, ergonomi bilimi ilkeleri doğrultusunda değerlendirildiği bu kitap, güncel bilgilerle zenginleştirilmiş içeriği ile alanında ilk olma özelliği taşımaktadır
S. Benan ÇELİKEL Endüstriyel tasarım disiplininin varlık koşullarının irdelenmesini amaçlayan bu çalışmada, disiplinin ne türden ön-kabullerin üzerinde temellendiği ortaya konulmaya çalışılmış ve bu ön-kabuller sorgulanarak, tasarım kavrayışımıza ilişkin yeni bir bakış açısının olanaklılığı 'paradigma kayması'kavramı üzerinden tartışmaya açılmıştır. Endüstriyel tasarım disiplininden özgün bir tarzda bahsedebilmenin yolunun, kendi uzmanlık alanımız dışındaki alanlarla girişeceğimiz düşünsel etkileşimlerden geçtiği yönündeki anlayış, amaçlanan yeni bakış açısının olanaklılığının, genelde bilim felsefesi, özelde ise Bruno Latour düşüncesi dolayanında aranması¬na neden olmuştur. Endüstriyel tasarım disiplinine, bu güne dek yapılan çalışmalarda söz konusu olduğu gibi 'epistemolojik' olarak değil, 'ontolojik' olarak yaklaşan bu çalışmada, endüstriyel tasarım alanına ilişkin modernist olmayan bir bakış açısının olanaklılığı tartışılmıştır.
Kemal Üçüncü, Hulusi Acar Ergonomi bilimi, tarihi süreç içerisinde çeşitli coğrafyalarda farklı adlarla ifade edilse de temel amacı üretim ve yaşam verimliliği olmuştur. Üretim, insan refahı için temel bir gereklilik olarak benimsenmiş, ergonomi de kapsadığı insan, makina ve çevre etmenlerinin koordinasyonu ile üretimde verimliliğin artırılmasına odaklanmıştır. Bu yönüyle bakıldığında ergonominin birçok bilimsel disiplinden yararlandığı ve birçok disipline katkı sağladığı görülecektir.
Bu kitapta, ergonominin temel teorileri ve ilkeleri ile birlikte uygulamalarına ilişkin bilgiler, güncel uluslararası yayınlarla desteklenmiştir. Kitap, ergonomik ilkelerin ve teorilerin yanında uygulamalara yönelik yazımı ile akademik, mühendislik ve işletmecilik alanlarında araştırmacılara ve uygulayıcılara katkı sağlayabilecektir.
Kitap, beş ana bölümde ele alınmıştır;
1. Temel kavramlar
2. İnsan faktörü
3. Çevre faktörleri
4. Tasarım faktörleri
5. Verimlilik artırma teknikleri
Temel kavramlar bölümünde; verimlilik, ergonominin temel kavramları, ergonomik iş ve ergonominin temel ilkeleri, insan faktörü bölümünde; insan anatomisi ve fizyolojisi, insan biyomekaniği, insan antropometrisi, insan enerji tüketimi, yorulma ve dinlenme, insan performansı ve insan davranışları, çevre faktörleri bölümünde fiziksel çevre faktörleri, kimyasal çevre faktörleri, biyolojik çevre faktörleri, radyasyon, teknik çevre faktörleri, örgütsel çevre faktörleri ve sosyal çevre faktörleri, tasarım faktörleri bölümünde; insan – makina sistemleri, ergonomik iş yeri düzenleme ve ergonomik ofis düzenleme, verimlilik artırma teknikleri bölümünde; endüstri mühendisliği teknikleri, davranışsal teknikler ve yönetsel teknikler sunulmuştur.
Zeki Yağız Bayraktaroğlu Bu kitapta; endüstriyel robotların tasarımı, analizi, benzetimi ve kontrolü için kullanılan matematiksel modeller konu edilmektedir. Açık kinematik zincirlerle tanımlanan seri manipülatörlerin modellenmesinde uygulanan analitik yöntemler, mühendislik bakış açısıyla sunulmaktadır. Analitik modelleme yöntemleri; geometri, kinematik, statik ve dinamik başlıkları altında, kolaylıkla programlamaya elverişli, sistematik bir yaklaşımla tanıtılmaktadır. Endüstriyel robotlarda yaygın olarak karşılaşılan seri manipülatör yapıları için ayrıntılı uygulama örnekleri verilmektedir.
Kitap; üniversitelerin Makine, Elektrik-elektronik, Mekatronik, Kontrol ve Bilgisayar gibi mühendislik bölümlerinde, lisans ve lisansüstü programlarda verilen robotik derslerinde izlenebilecek temel bir kaynak olarak hazırlanmıştır. Kitap ayrıca robot tasarımı, analizi ve uygulaması konularında çalışan mühendis ve araştırmacılar için bir başvuru kaynağı olarak değerlendirilebilir.
Hüseyin Benli SolidWorks en yaygın olarak kullanılan üç boyutlu katı modelleme yazılımıdır. SolidWorks temel olarak bir bilgisayar destekli tasarım (3D CAD) olmasının yanında üzerinde barındırdığı test ve modül sistemleri sayesinde pek çok sektörde kullanılan bir programdır. AutoCAD kullanıcılarının çoğu, iki boyuttan üç boyuta geçiş için SolidWorks'ü tercih etmiştir. Bunun sebebi AutoCAD dosyaları ile en uyumlu 3D CAD yazılımının SolidWorks olmasıdır. SolidWorks makina, mobilya, plastik/sac kalıpçılığı, otomasyon, mekatronik, endüstriyel ürün tasarımı gibi birçok alanda kullanılmaktadır. SolidWorks ile katı parça tasarımı, yüzey modelleme, montaj, sac metal tasarımı, katı modelden teknik resim görünüşleri çıkarma, katı model montaj parçalara animasyon yaptırma ve kalıp tasarımı gibi işlemler başarı ile yapılmaktadır. Birçok üniversite, meslek yüksekokulu ve teknik lisede eğitimi verilmektedir. Hazırlanan bu kitapta SolidWorks ile tekli üç boyut ve çoklu (montaj) parçaların çizimi detaylı ve ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Aslı İcil Tuncer, Behiç Alp Aytekin, Can Pekin, Emine Nilüfer Özel, İçten Duygu Çallı, M. Umut Tuncer, Mehmet Özbek, Mustafa Aslan, Pelin Erdal Aytekin, Sefa Pala, Taner Kızılhan Temel tasarım kavramları, görsel iletişim tasarımının temel görsel alfabesini oluşturan
ve tanımlayan kavramlardır. Bu kavramlar sanat, tasarım ve zanaat üretimi eylem dünyalarının yapı taşları olarak da bilinmektedir. Bu kavramların teknik olarak öğrenilmesi ve nasıl uygulanacağının bilgisi bu bilgiyi edinen kişiyi metin temelli alfabeden farklı
bir alfabe bilgisi ile donatmakta ve teknik açıdan görsel dilin okuryazarı yapmaktadır. Dolayısı ile bu kavramlar, tasarımcı tanımı altında problem çözümleri üreten; grafik tasarımcı, mimar, endüstriyel tasarımcı, sanatçı, kullanıcı deneyimi uzmanı gibi etkileşim
ve deneyim ürünleri veren; çeşitli zaman-mekân uzamlarında farklı malzeme bilgileri
ile çalışan meslek insanları açısından bir ilk adım bilgisini taşımaktadır.
İlgili kavram setlerinin daha iyi anlaşılması ve öğrenilebilmesi adına, ulusal ve uluslararası literatürde görsel iletişim tasarımı ve sanat alanları temelli birçok kaynak kitap ve teknik bilgiyi aktaran yaklaşım biçimi bulunmaktadır. Ancak bu temel kavram setlerine farklı mesleki ve teorik disiplinlerden bir arada bir bakış şimdiye kadar ortaya konulmamıştır. Bu eser, işte bu temel argüman üzerinden yola çıkmaktadır: Temel tasarım kavramlarının çeşitli disiplinlerle, uygulama çözümleriyle, akademik teorilerle, kısacası hayat meşguliyeti ile olan ilişkisi merak edilmekte ve bu eser dâhilinde incelemesi yapılmaktadır. Bu yaklaşım biçiminin sağlayacağı disiplinlerarası bakışın tasarım eğitimi gören öğrencilere, profesyonel tasarımcılara, tasarım teorisi ve pratiği üzerine emek harcayan bilim insanlarına ve çok daha yaygın bir hedef kitleye, kavram setleri üzerinde farklı bir bakış açısı ve uygulama becerisi getireceği öngörülmektedir.
Taner Kızılhan, Barış Atiker, Mehmet Özbek, Pelin Erdal Aytekin, Behiç Alp Aytekin, M. Umut Tuncer, Çakır Aker, İçten Duygu Çallı, Yelda Yanat Bağcı Temel tasarım kavramlarının çeşitli disiplinlerle, uygulama çözümleriyle, akademik teorilerle kısacası hayat meşguliyeti ile olan ilişkisini merak ederek "Temel Tasarım Kavramlarını Disiplinlerarası Okumak" başlıklı projeyi hayata geçirmiştik. Bu çerçevede üç kitaplık serinin birinci kitabı olan "Temel Tasarım Kavramlarını Disiplinlerarası Okumak-I" adlı eser, yine Nobel Akademik Yayıncılık tarafından literatüre kazandırılmak üzere 2019 yılı Mart ayında yayınlandı. Seri bu ikinci kitap ile yoluna devam etmekte ve araştırma evrenini genişletmektedir. İkinci kitap, kavram setlerinin disiplinlerarası etkileşimi adına birinci kitabın temel çerçeveyi oluşturduğu yerden hareketle dokuz yeni kavramı ele almakta ve bu kavramları incelerken teorik tartışma yaklaşımını da biraz daha derinleştirmektedir.
Yaklaşım biçimimizin getireceği disiplinlerarası bütünlüğün, temel tasarım eğitimini uygulama bilgisi ile birleştirip eğitim gören öğrenciler, tasarımcılar ve daha yaygın bir hedef kitle için çok farklı bir bakış açısı ve kuvvet getireceği, projenin başından itibaren öngörülen temel motivasyondur. Bu teorik disiplinlerarası bakışın, temel tasarım kavram­larının ne kadar derinlikli bir matematiğe, ilişkiler bütününe ve uygulama temeline sahip olduğunun anlaşılması açısından önemli olduğu düşünülmektedir.
A. Elif Posos Devrani, Ardan Ergüven, Barış Atiker, Ece Vitrinel, Hasip Pektaş, Hatice Öz Pektaş, M. Emir Fidan, Mehmet Özbek, Nazlı Eda Noyan, Pelin Erdal Aytekin, Tuba Uğraş Temel tasarım kavramlarının çeşitli disiplinlerle, uygulama çözümleriyle, akademik teorilerle; kısacası hayat meşguliyeti ile olan ilişkisini merak eden "Temel Tasarım Kavramlarını Disiplinlerarası Okumak" başlıklı projenin üçüncü kitabı elinizdedir. Serinin son eseri, ilk iki kitabın temel çerçeveyi oluşturup ilerlettiği noktadan yaklaşımı devralarak, on yeni havram setini tartışmaya açmaktadır.
Eserde, serinin teorik tartışma zemininin en geniş sınırlarına ulaştığı ve disiplinlerarası bağlantılara dair anlam arayışının derinleştiği bir içerik sunulmaktadır. Bu noktada eserde yer alan kimi bölüm ve içeriklerin, belki de literatürde ilk kez ortaya konulan yaklaşımlar dahilinde incelendiği düşünülmektedir. Bu durum, "düşünce ve bilgi üretimine dair yeni yaklaşımlar" ekseninde her üç hitabın da temel motivasyon kaynağını ve üretim biçimini meydana getirmektedir.
Yaklaşım biçiminin getireceği disiplinlerarası bütünlüğün, temel tasarım eğitimini uygulama bilgisi ile birleştirip eğitim gören öğrenciler, tasarımcılar ve daha yaygın bir hedef kitle için çok Farklı bir bakış açısı ve kuvvet getireceği, projenin başından itibaren beklenen en önemli katkılardan biri olarak gündemdedir. Bu teorik disiplinlerarası bakışın, temel tasarım kavramlarının ne kadar derinlikli bir matematiğe, ilişkiler bütününe ve uygulama temeline sahip olduğunun anlaşılması açısından önemli olduğu düşünülerek, serinin son eseri beğenilerinize sunulmaktadır...
Begüm Aylin Önder Bugüne kadar onlar hakkında milyonlarca haber, makale ve kitap yazıldı. Kimilerine göre mesafeli kimilerine göre ise teknolojinin esiriydiler.
Sahi kim bu bireyler?
Sınırların buharlaştığı, bilginin ise giderek özgürleştiği ve kontrolsüzce dolaşabildiği bağlantılı bir dünyada büyüyen bir kuşaktan bahsediyoruz; Z kuşağı! Namı diğer Dijital Yerliler! Elinizde tuttuğunuz bu akademik çalışma, teknolojiyi hayatın doğal seleksiyonu içinde doğal bir ihtiyaç olarak gören ve bilinenin aksine dünyayı değiştirebilecek güçleri olduğuna inanan ve bu konuda birbirinden farklı kaynaklara sahip, görsel birer öğrenici olarak karşımıza çıkan; fırsat eşitliği, adalet gibi konulara hassasiyet gösteren; ekosisteme duyarlı, aktivist ve görüşlerini sonuna kadar savunan, dünyanın en kalabalık nüfusunu oluşturan bu kuşağa yakın bir perspektiften bakıyor. Kuşağın sosyal sorunlara bakış açısını reklam tasarımları üzerinden bilişsel ve duygusal ilgilenimleri bağlamında ele alan çalışmada aynı zamanda uzman görüşlerine de yer veriliyor. Teknolojik yıkımların ardından değişen ve gün be gün yeniden yapılanan dünyada kendinden önceki kuşaklarla keskin çizgilerle ayrılan Z kuşağı konusu araştırma kapsamında tüm detayları ile ele alınıyor. Yapılan derinlemesine mülakat ve saha çalışmaları sonucunda eşitlik temasına bağlı grafik ürünler üreten bu çalışmanın iletişim, grafik ve reklam dünyasına yeni bir bakış açısı kazandıracak bulgular ile bezendiği düşünülüyor.
Sefa Ersan Kaya Şu an baktığınız bu kitap, yazının sanat eseri oluşunu Gutenberg'den çok öncesi ve sonrasına kadar tüm önemli karakterleriyle ele alıyor.
“Zanaattan Sanata Tipografi” kitabı, el yazması kitaplardan hareketli matbaaya geçiş sürecini; Gutenberg'in Blackletter'inden Roma'ya, İtalik'ten Eski Stil'e, Modern Serif'lerden Mısır'a ve Sans Serif yazı tiplerine kadar olan evrimi ayrıntılarıyla açıklıyor.
Harf basımından dijital font kütüphanelerine ve dijital tipografinin hayatımıza girmesine kadar olan dönemde neler yaşandı? Neden her karakter herkes için aynı anlama gelmiyor? Yazı karakterlerini gerçekten tanıyor muyuz yoksa sadece aşina mıyız? İmlecimizin ucundaki yazı karakterlerinin neler yaşadığı ve nasıl bir ortamda hayat bulduğu, gerçek hikâyeleriyle bu kitapta anlatılıyor.
Herhangi birinden bir yazı karakteri söylemesi istendiğinde verilen en yaygın cevap Helvetica olacaktır. Şüphesiz dünyanın en ünlü, en karizmatik, en minimal ve en cesur fontu?.. Bu özellikler, bizim yorumumuz mu? Yoksa İsviçre tasarımının bir özelliği mi? Neden birbirine ayırt edilemeyecek kadar benzer olan Helvetica ve Univers var? Harflerin arasındaki boşluk neden bu kadar önemli? Metin biçimlendirmeleri sorunu çözmüyor mu?
Herhangi bir font ile "Seni seviyorum." diyebiliriz; bu anlaşılır olur. Peki neden bu kadar çok fonta ihtiyaç duyuldu? Tüm bunları anlamak ve öğrenmek için tipografinin demir seslerinden ve ahşap tozlarından, beyaz parlak ekranlarımıza nasıl geldiğini ve bunun gibi birçok sorunun cevabını bu kitapta bulabilirsiniz.