Elektronörofizyoloji \ 1-1
Ayşe Meltem Sevgili, Bengi Ünal, Bora Baskak, Çağrı Temuçin Ünal, Damla Sayar Akaslan, Güray Koç, lkan Tatar, Metehan Çiçek, Nakşidil Torun Yazıhan, Nihal Apaydın, Nurcan Orhan, Nurcihan Kiriş, Pınar Kurt Augereau, Rukiyye Çınar, Seren Düzenli Öztürk, Simge Aykan, Sinan Yetkin, Sirel Karakaş, Zekeriya Yelboğa Davranışlarımızın biyolojik temellerine ilişkin multidisipliner araştırmalar tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de büyük ilgi görmektedir. Fizyolojik psikoloji alanında özgün bir eser olma özelliğine sahip bu kitap, farklı üniversitelerin psikoloji, sinirbilimleri, fizyoloji, anatomi, nöroloji, psikiyatri, dil ve konuşma terapisi bölümlerinde görev yapan alanında uzman akademisyenler tarafından hazırlanmıştır. Kitapta;fizyolojik psikolojiden bilişsel sinirbilime uzanan yol genetik, nöral iletim, sinir sistemi, beyin gelişimi, psikofarmakoloji, görsel ve görsel olmayan duyu sistemleri, motor sistem, dil, bellek, öğrenme, duygular, sosyal biliş, yeme-içme-üreme davranışları ve uyku konuları işlenmiştir. Bu bölümlerde öncelikle konunun tarihsel gelişimi ele alınmış, sonrasında davranışların altında yatan biyolojik mekanizmalar açıklanmış ve güncel çalışmalar aracılığıyla konular zenginleştirilmiştir. Fizyoloji, anatomi ve psikoloji bilim dallarının kesişiminde yer alan konuları içeren Fizyolojik Psikoloji kitabında sadece Batı kökenli araştırmalara değil ülkemizde yapılmış özgün çalışmalara da yer verilmesine özen gösterilmiştir. Kitabın anlatım dilinin akıcı, yalın ve anlaşılır olmasına dikkat edilmiş; konular şema, resim ve grafiklerle desteklenmiş; bölümlerin okuyucunun zevkle okuyup kolaylıkla anlayacağı şekilde hazırlanmasına öncelik verilmiştir. Bu kitabın; psikoloji, psikolojik danışmanlık ve rehberlik, psikiyatri, sinirbilimleri alanlarında çalışan uzman ve öğrenciler için davranışın biyolojik temellerini keşfetmelerine yardımcı olacak bir kaynak niteliğinde olmasını umut ediyoruz.
Emine Yılmaz Simit Bu kitapta; sinir sistemi ile ilgili hiçbir şey bilmeyen birinden tıp, diş hekimliği, eczacılık, hemşirelik öğrencilerine kadar geniş bir yelpazeye hitap edildi.
Karikatürle ve mizahla eğlenceli hâle getirilen kitapta; Merkezi Sinir Sistemi (MSS) ve Periferik Sinir Sistemi (PSS) en sade, en anlaşılır ve en basit şekli ile anlatıldı. Anlaşılmayı kolaylaştırmak için resimler bile en basit şekilde çizildi. Düz yazı şeklinde anlatılan konular, akılda kalıcılığı kolaylaştırmak adına, üşenilmeden bir de madde madde yazıldı.
Geriye ayaklarınızı uzatıp zevkle okumak kalıyor sizlere.
İyi eğlenceler…
Mehmet Dumlu Aydın Kitapta anlatılan otonom ganglionlar beyin kabuğunun altındaki fay hatlarına benzer. Titreşimleri akıl depremlerine yani psikiyatrik bozukluklara yol açabilir. Sebebi ve mekanizması bilinmeyen hastalıkların nedenleri, otonom ganglionların henüz anlaşılamamış çalışma düzensizliklerinde saklı olabilir.

Prof. Dr. Nazan Aydın


Otonom ganglionlar sevk ve idare ettikleri organlardan atom ve moleküller hâlinde gelen bilgileri hammaddelerinden arındırarak anlamlandırır ve derin bilinci oluşturan omurilik, beyin sapı, insula ve beyin kabuğuna sunarlar. Bu nedenle de beynin derin istihbarat ağları adını almışlardır. Otonom ganglionlar beynin kara kutularıdır. Otonom ganglionlar sinyallerini irrasyonel ve karmaşık sayılarla kodlar. Her bir otonom ganglion, derin beynin âdeta bir gladyatörüdür.

Prof. Dr. Mehmet Dumlu Aydın
Ayşe Numanoğlu Akbaş, Canan Turan, Ceren Durmuş, Çağrı Muti, Demet Gözaçan Karabulut, Dilan Savaş, Duygu Korkem Yorulmaz, Elif Dilan Atılgan, Esra Cömert, Eylem Tütün Yümin, Fahri Cumhur Elmacı, Fatma Uğur, Hande Kaba, Hilal Buğaçayır, Meral Sertel, Merve Kurt, Saniye Aydoğan Arslan, Seda Ayaz Taş, Sefa Karabulut, Sezen Tezcan, Tülay Tarsuslu Bu kitap, uygulamalı pediatrik fizyoterapi ve rehabilitasyon yaklaşımları için öncü niteliğinde bir çalışmanın ürünüdür. Çocuklarla çalışmak, hayal gücünün bir yansımasıdır. Bu nedenle temel bilgilerimizi zenginleştirmek ve geliştirmek zorundayız.
Bu kitapta, çocuklarla çalışırken farklı sorunlara bakış açısı kazandıracak, bazen nereden başlamamız bazen de nasıl ilerlememiz gerektiği ile ilgili yararlı yaklaşımlara ulaşabileceğimiz bilgiler yer almaktadır.
Kendi alanlarında uzman, yurt içi ve yurt dışı mesleki eğitimlere katılarak kendilerini geliştirmiş, belki birçoğunuzun tanıdığı ve hayranlık duyduğu çok değerli fizyoterapistlerin katkı verdiği ve büyük bir özveri ve emekle hazırlanan bu kitabın yararlı olması dileğiyle...

Emine Taşkıran, Gülçin Benbir Şenel, Hande Alibaş, Özgür Bilgin Topçuoğlu, Pınar Kahraman Koytak Elektronörofizyoloji uygulamaları nöroloji ve nörolojik bilimlerde tanı ve takip açısından önemli bir yer tutmaktadırlar. Pratik uygulamalar olan EEG, EMG, Uyarılmış Potansiyeller, İntraoperatif Elektronörofizyolojik Monitörizasyon ve PSG'yi kapsayan tetkiklerin bir kısmı tamamen teknisyenler tarafından bir kısmı ise teknisyenlerin yardımıyla hekimler tarafından gerçekleştirilir.
Bu eseri, elektronörofizyolojiye başlangıç yapmak isteyenler için temel bir pratik uygulama kitabının eksikliğinden yola çıkarak oluşturduk. Tamamı renkli ve açıklamalı resimlerin, kitabın anlaşılırlığını artırdığını düşünüyoruz.
Pratik Elektronöfizyoloji Uygulama Kitabı'mızı, öncelikle elektronörofizyoloji teknisyenleri ve asistan hekimler olmak üzere elektronörofizyolojiye ilgi duyan tüm okuyucuların beğenisine sunuyoruz.
Dicle Dövencioğlu, Elif Aysimi Duman, Güneş Ünal, İnci Ayhan, Nihan Alp, Nur Soylu Yalçınkaya “Bu kitap; psikoloji tarihinde birkaç yüzyıllık kuramsal ve görgül buluş, çelişki ve hatta gelgitlerin sonucunda ortaya çıkan konuları özgün bir biçimde ele alan çalışmalardan oluşuyor. Kitaptaki makaleler, yaşamımızı büyük ölçüde belirleyen gen/çevre etkileşiminden sosyal ortamda algıya kadar psikolojinin geldiği kavramlaşma düzeyinin ne kadar geniş bir yelpazeye yayıldığını gösteriyor. Bunun yanında kitap, hayvan modellerinden MRG ve EEG'ye kadar uzanan teknikleri ele alıyor ve psikoloji araştırmalarının bu yöntemlerden nasıl ve niçin yararlandığını açıklıyor. Bu kapsam ve özgün içeriğin dışında bu kitabı değerli kılan diğer bir yan ise Türkçe olmasıdır. Maalesef İngilizcenin egemenliği ve bilim dili olarak evrensel özelliği araştırmaların çoğunun bu dilde yayımlanması ve yaygınlaştırılmasını beraberinde getiriyor. Dünyadaki bütün bilimcilerin birbirleriyle anlaşmalarını sağlayabildiği için bir lingua francanın varlığı ve yaygınlığı önemli olsa da Türkçenin bir bilim dili ve iletişim aracı olmasının gerekliliği de aşikâr. Bu nedenle de bu kitabın özellikle genç bilimcilerin fikir ve ürünlerini dilimize kazandırmalarında teşvik edici bir unsur olmasını umuyorum.”
Reşit Canbeyli
Boğaziçi Üniversitesi