Eğitim Bilimleri ve Öğretmen Yetiştirme \ 3-47
Hülya İlhan Ergenliğin Fırtınalı Sularında Yolunuzu Bulun:
Ergenlere Özel Anksiyete Bozukluklarında Navigasyon
Ergenlik, fırtınalı suların ve yeni keşiflerin zamanıdır. Ancak kaygı bu yolculuğu zorlaştırabilmektedir.
Uzman Klinik Psikolog Hülya İlhan, "Ergenlere Özel Anksiyete Bozukluklarında Navigasyon" kitabıyla, gençlerin kaygısını yönetmek için yol gösteren bir navigasyon sunuyor.
Bu kitap, hem ebeveynlere hem de psikoloji öğrencilerine ve kişisel gelişim, çocuk gelişimi alanlarıyla ilgilenenlere rehberlik ediyor ve aşağıdaki işlevleri yerine getiriyor:
• Ergenlik döneminde sık karşılaşılan anksiyete türleri ve belirtilerini açıklar.
• Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT) yöntemlerini kullanarak kaygı yönetimini öğretir.
• Günlük hayatta uygulanabilecek etkili egzersizler ve stratejiler sunar.
• Kaygı ile mücadelelerinde ailelerin nasıl destekleyici olabileceğini açıklar.
• Anksiyete bozuklukları kavramsal çerçevesini ve tedavi yaklaşımlarını ele alır.
• Çocuk, aile ve psikoloji alanlarında çalışanlara pratik bilgi ve beceriler sunar.
Hülya İlhan'ın klinik deneyimi ve bilimsel bakış açısıyla hazırlanan bu rehber, gençlerin kaygıya karşı daha güçlü ve sağlıklı bir şekilde yol almalarına yardımcı olmak için ebeveynlere rehberlik eder. Aynı zamanda psikoloji öğrencilerine ve alanda çalışanlara kapsamlı bir kaynak sunuyor.
Eğer çocuğunuzun kaygısını yönetmekte zorlanıyorsanız, bu kitap sizin için hazırlanmış bir yol haritası niteliğinde.
Hülya İlhan, gençlerin sağlıklı ve mutlu bir geleceğe adım atmalarına yardımcı olmak için bilimsel bilginin ışığında, deneyimini ve uzmanlığını bu kitapta sizlerle paylaşıyor.
Bilginer ONAN Bilimsel araştırmaların alanlar arası bir anlayışa doğru ilerlediği günümüzde, sosyal, bilişsel, psikolojik ve kültürel nitelikleriyle insanı her açıdan ilgilendiren dil olgusu da araştırma yöntemleri bakımından bu değişim sürecine dâhil olmuştur. Dil araştırmalarında izlenecek bu yöntemin, özellikle dil eğitimi alanı için gerekli olan yapı odaklı bilişsel zeminleri tespit etmede etkili olacağı düşünülmektedir.
Disiplinler arası bir çalışma anlayışının ürünü olan bu eser, dil çalışmalarının ve dil öğretiminin, dilin yapısal özelliklerinden hareketle yapılması gerektiği düşüncesiyle kaleme alınmıştır. Kitapta Türkçenin anlam, söz dizimi, şekil ve ses yapıları; okuma ve dinleme sürecindeki işlevleri yönünden analiz edilmiştir. Türkçe dil yapılarının anlama sürecindeki işlevlerine yönelik analizlerde disiplinler arası bir bakış açısı geliştirebilmek amacıyla dilin zihinsel boyutu ve anlama süreciyle ilgili olarak; dil düşünce ilişkisi, dil beyin ilişkisi, anlama, öğrenme, okuma, dinleme ve bellek kavramları üzerinde durulmuştur. Bu kavramlar, Türkçenin yapısal özellikleriyle sentezlenmiştir.
Türkçe dil yapılarının bilişsel işlevleri üzerine yazılmış bu eserin ilköğretim birinci kademede görev yapan sınıf öğretmenlerine, ikinci kademede görev yapan Türkçe öğretmenlerine, eğitim fakültelerinin Türkçe ve sınıf öğretmenliği bölümlerinde öğrenim gören öğretmen adaylarına, dil bilimi ve dil eğitimi alanında araştırma yapan akademisyenlere, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine katkı sağlayacağı düşüncesindeyim.
Duygu Kamacı Gencer Konuşucunun önermedeki olay ya da durum karşısındaki öznel tutumunu ifade eden anlamsal bir fenomen olan kiplik, yüzyıllar boyunca felsefe, mantık ve dilbilimde araştırmacıların dikkatini çekmiş ve kiplik üzerine bugüne değin sayısız çalışmalar yapılmıştır. Mevcut dilbilimi alanyazınında Türkçe kiplik üzerine yapılan çalışmalar çoğunlukla biçimbilimsel bir nitelik göstermiştir. Ancak kipliğin konuşucunun öznel tutumunu yansıtan bir kategori olması, onun biçimbilimden başka çeşitli anlambilimsel ve edimbilimsel arayüzler ile de bütüncül biçimde ele alınması zorunluluğunu doğurmuştur.
Bu kitapta; kipliği bütüncül bir bakış açısı ile ele alan ve alanyazınında sıklıkla başvurulan F. R. Palmer'ın kiplik sınıflandırması, Eski Anadolu Türkçesinin görkemli metinlerinden biri olan ve konuşucu-dinleyici bakımından kiplik sınıflandırmasına katkı sağlayabilecek nitelikteki Dede Korkut Kitabı'na tatbik edilerek söz konusu sınıflandırma için çeşitli alt kategori önerilerinde bulunulmuştur. Dört bölümden oluşan kitabın birinci bölümünde yabancı ve Türkçe alanyazını taraması yapılarak özgün bir kiplik tanımı ortaya konulmuş; kipliğin eylem zamanı, görünüş ve kip (TAM) kategorileri ile etkileşiminden söz edilmiştir. İkinci bölümde, Palmer'ın belirlediği önerme-eylem kipliği ölçütleri eşliğinde Dede Korkut metinleri incelenmiş ve Palmer'ın kiplik sınıflandırması için önerilen yeni kategorilere yer verilmiştir. Dördüncü bölümünde ise Dede Korkut metinlerinden elde edilen bulgulardan hareketle kuram ve dilbilgisel temelli değerlendirmeler yapılarak önerme-eylem kipliği ilişkisi tartışılmıştır.
Lauren Murphy Payne Zaman zaman, tüm çocukların okulda, mahallede, evde ve oyun alanında başkalarıyla geçinmek ve farklılıklara saygı duymak için biraz yardıma ihtiyacı vardır. Hoşgörü ve temel nezaket kurallarının yalın bir dille anlatıldığı «Anlaşabiliriz»; çocukların gelişimini, basit ama çatışma çözümü ve barışı sağlama becerileri yönünden destekler.
Ayrıca kitap, öğretmenlerin, ebeveynlerin ve diğer yetişkinlerin, konuyu küçük çocuklarla daha fazla keşfetmek için kullanabilecekleri etkinlikler ve tartışma sorularını içerir.
Serap Akgün - Arzu Araz Anlaşmazlıklarımızı Çözebiliriz Çatışma Çözümü Eğitim Programı, çocuklarımıza bazı sosyal becerileri kazandırarak, okullarımızda yaşanan şiddeti önleyebilmek amacıyla geliştirilmiştir. Programın hedefi ilköğretim öğrencilerine, yaşadıkları çatışmaları şiddete başvurmadan, yapıcı yollarla çözme becerisini kazandırmaktır. Program, çocukların bilişsel kapasiteleri ve psiko-sosyal gelişimleri göz önünde bulundurularak, uygulayıcının ağzından yapılandırılmıştır. Sınıftaki tüm öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirilen toplam 21 oturumda, çeşitli malzemeler kullanılmaktadır. Kitap, yazılı ya da görsel malzemelerin yer aldığı araç-gereç setini de içermektedir. Programın hedefine ulaşması; cesur, idealist ve yeniliklere açık öğretmenler aracılığıyla gerçekleşecektir.


İÇİNDEKİLER
Bölüm I ÇATIŞMA ÇÖZÜMÜ
Okullarda Şiddet
Saldırganlık
Duygular
Öfke
Empati
Çatışma Nedir?
Bölüm II ANLAŞMAZLIKLARIMIZI ÇÖZEBİLİRİZ EĞİTİM PROGRAMI
1. Oturum : Merhaba
2. Oturum : Duygularımız
3. Oturum : Yüzüm Duygularımın Aynası
4. Oturum : Farklı Durumlar Farklı Duygular
5. Oturum : Empati Kuruyorum
6. Oturum : Hepimiz Öfkelenebiliriz
7. Oturum : Sakin Ol… Gevşe
8. Oturum : Öfkemi Kontrol Ediyorum
9. Oturum : Sevgili Arkadaşım
10. Oturum : Birlikten Kuvvet Doğar
11. Oturum : Bazen Anlaşamayabiliriz
12. Oturum : Çözüm: Yapıcı Davranmak
13. Oturum : İkimiz de Kazanabiliriz
14. Oturum : Dinlemeyi Öğreniyorum
15. Oturum : Kendimi İfade Ediyorum
16. Oturum : Çözüm Yolları Üretiyoruz
17. Oturum : Yaşayarak Öğreniyorum
18. Oturum : Öğrendiklerimi Kullanıyorum
19. Oturum : Sataşma ile Başedebilirim
20. Oturum : Kaza mı Kasti mi?
21. Oturum : Evet, Anlaşmazlıklarımızı Çözebiliriz

Kürşad Polat Ebeveynlik dünyasına hoş geldiniz! Ebeveynlik, hayatınızın en güzel ve en zorlu deneyimlerinden biridir. Size ebeveynlik yolculuğunuzda rehberlik edecek bir kaynak olan bu kitapta; çocuğunuzun fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimini destekleyecek bilgiler, ipuçları ve öneriler yer almaktadır. Sadece teorik bilgilerle değil aynı zamanda bilimsel araştırmalarla da desteklenen bu eser; ebeveynlik becerilerinizi geliştirmenize, çocuğunuzla sağlıklı bir iletişim kurmanıza, çocuğunuzun ihtiyaçlarını karşılayabilmenize ve potansiyelini ortaya çıkarmanıza yardımcı olacaktır. Ebeveynlerin yanı sıra ruh sağlığı çalışanları için de değerli bir rehber olan bu kitap, ebeveynlik konusunda güncel ve doğru bilgilerle donatılmış bir başucu kitabıdır.
Kitabınızı açın ve şu konularda detaylı bilgi edinin:
- Gelişim dönemleri: Çocuğunuzun yaşına uygun gelişim dönem ve beklentileri, gelişimsel sorunlar veya takılma belirtileri, gelişimi desteklemek için yapılması gerekenler.
- İletişim: Çocuğunuzla etkili bir iletişim kurmanın yolları, iletişimin önemi, iletişim engelleri, iletişim becerilerini geliştirmek için farklı perspektifler.
- Yalan: Çocukların neden yalan söyledikleri, yalan söylemenin gelişimsel rolleri, yalan söylemeyi önlemek veya azaltmak için stratejiler.
- Küfür/argo/hakaret: Çocukların neden küfür, argo veya hakaret içerikli sözcükleri kullandıkları, bu davranışların nedenleri ve sonuçları, bu davranışları değiştirmek için yöntemler.
- Teknoloji/bilgisayar/diğer bağımlılıklar: Çocukların teknoloji, bilgisayar veya diğer bağımlılık yapıcı unsurlara neden ilgi duydukları, bu ilginin asıl sebepleri, bu ilgiyi kontrol altına almak için kurallar ve sınırlar.
- İçe kapanıklık: Çocukların neden içe kapanık oldukları, içe kapanıklığın belirtileri ve riskleri, içe kapanık çocuklara nasıl yaklaşılacağı, içe kapanıklığı aşmak için öneriler.
Aylin Aras, Ayşe Büşra İplikçi, Ayşen Maraş, Belgin Üstün Güllü, Beyza Ünal, Burcu Pınar Bulut, Derya Özbek Şimşek, Didem Türe, Ece Bekaroğlu, Elif Usta, Emine İnan, Gökçen Bulut, Hatice Işık, Huri Gül Bayram Gülaçtı, Muhammed Seyid Raşid Bağçivan, Nur Taluy, Tuğba Yılmaz, Yağmur Ar Karcı, Zulal Törenli Kaya Anne babalık deneyimini anlamlandırabilmek için disiplinler arası bir bakış açısıyla çalışılması gerekmektedir. Annelik ve babalık ile ilgili bilişsel süreçleri, duygu ve davranışları inceleyen psikoloji alanındaki çalışmalar da oldukça önem arz etmektedir. Kitap, bu alandaki farklı konuları güncel araştırmaların ışığında teorik ve pratik bilgilerle incelemektedir. Kitapta; bağlanma, doğum travması, anne duyarlığı, baba katılımının çocuk gelişimindeki etkisi, postpartum dönemde kaygı bozuklukları, babalarda doğum sonrası depresyon, zorlu başlayan annelik deneyimleri, annenin nesnesi olarak çocuk, ebeveynlik mükemmeliyetçiliği, annelikte beden imajı, annelikte suçluluk ve utanç, anne ve çocuk arasında simbiyotik ilişki, psikosomatik aileler, aile bağlamında toplumsal cinsiyet rolü gelişimi, farklılaşan ebeveyn yaklaşımları, nesiller arası annelik deneyimleri ve boşanma sürecinde anne baba olma deneyimleri gibi farklı konular ele alınmaktadır. “Anne Babalığa Psikolojik Bakış” kitabı psikoloji alanında çalışan uzmanlar için önemli bir başvuru kitabıdır. Eser, psikoloji bölümlerinde klinik psikoloji ve gelişim psikolojisi ana bilim dalındaki derslerde; psikolojik danışmanlık ve rehberlik, sosyal hizmet uzmanlığı gibi bölümlerde anne babalık ile ilgili açılan tüm seçmeli derslerde okutulabileceği gibi anne baba olan okuyucuların da ilgiyle takip edebileceği konuları içermektedir.
Oya Mortan Sevi, Güliz Şan Etgür Son yıllarda yapılan çalışmalar, ebeveyn ve çocuğun düşünce yapıları arasındaki ilişkiye ve ebeveynin çocuğun düşünce yapısı üzerindeki etkisine odaklanmanın bilişsel davranışçı terapiler başta olmak üzere tüm kanıt temelli tedavilerin başarısını artırdığını göstermektedir. Bu terapi yöntemlerini içeren ve ev ortamında uygulanabilen etkinlik kitapları Batı'da oldukça yaygınken ülkemizde bu kitapların sayısı oldukça azdır. Covid-19 pandemisi itibarıyla içinden geçtiğimiz bu zor zamanlarda, araştırmacılar tarafından özenli bir çalışmanın sonucu olarak hazırlanmış olan anne-çocuk etkileşimli Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) yönelimli bu etkinlik kitabında yer alan düşünce-duygu-davranış-beden duyumları gibi BDT'nin temel ögelerini öğreten çalışmalar aracılığıyla anneler ve çocuklarının olumsuz bilişleri ve depresif bulgularını azaltmak amaçlanmıştır.
Bu kitabın araştırmacılar tarafından anne-çocuk çiftlerine uygulandığı etkililik çalışmasında bu amaçlarına ulaştığı istatistiksel bulgularla gösterilmiş ve kitaba esas olan araştırma, 2023 yılında Türk Psikologlar Derneği tarafından Prof. Dr. Işık Savaşır Klinik Psikoloji Araştırma Birincilik Ödülü'ne layık görülmüştür.
Dolayısıyla bu kitap, klinisyenler tarafından bireysel ya da grup oturumlarına yardımcı bir müdahale kaynağı olabileceği gibi aileler tarafından da bir el kitabı olarak rahatlıkla kullanılabilir. Ancak tek başına tanıya yönelik bir tedavi aracı değildir, yalnızca belirtileri azaltmaya yardımcı bir kaynak olabilir.
Alanda çalışan herkese yararlı olması dileğimizle...
Ümit Deniz, Ömer Rıfkı Önder Erken çocukluk eğitiminde en temel ve zorunlu olan hizmet, sağlıktır. Birey ve toplum sağlığı ve gelişimini en iyi seviyelere çıkartmak, erken çocukluk yıllarında sunulan sağlık ve eğitim hizmetleri ile gerçekleşebilir.
Birçok çocuğa aynı anda ulaşma şansı olan, erken çocukluk eğitimi ile ilgilenen tüm profesyonel ve diğer ekip üyeleri, çocukların sağlığını koruma ve geliştirme görev ve sorumluluklarının bilincindedirler. Öğretmenlerin bu sorumluluklarının hem insani hem de mesleki nedenleri vardır. Bu nedenlerle bu kitap, öğretmenlerin, erken çocukluk eğitiminde gerekli olan sağlığı koruma ve sürdürme bilgi ve becerilerini kazanmalarına yardımcı olacak baş kaynak niteliğinde hazırlanmıştır.
Kitapta; anne çocuk sağlığının önemi, kadın ve erkek üreme sistemi anatomi ve fizyolojisi, doğum, yenidoğan, bebek ve çocuk bakımı, enfeksiyon hastalıkları, paraziter enfeksiyonlar, bağışıklama, beslenme, büyüme ve gelişme, aile planlaması, cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve ilk yardım konularına anlaşılır bir dille yer verilmiştir.
Gülümser Dolgun Anne Çocuk Sağlığı ve İlk Yardım isimli bu kitapta, anne ve çocuk sağlığına ait önemli olduğunu düşünülen 11 konu bulunmaktadır. Kitap içeriğinde konusu gereği tıbbi/Latince terminolojiye yer verilmiş fakat kolay anlaşılması için hemen yanına Türkçe karşılıkları da yazılmıştır. Kadının sağlıklı olmasının, çocuğun sağlıklı olması, ailenin sağlıklı olması ve sonuçta tüm toplumun sağlıklı olması için çok önemli olduğu bilinmektedir. Ülkemizin nüfusu yaklaşık 83 milyon ve bunun yarısını kadınların ve yaklaşık ¼'ünü 18 yaş altı çocukların oluşturduğu göz önüne alındığında anne ve çocuk sağlığının korunmasının ve geliştirilmesinin sağlıklı bir toplumun geleceği için büyük bir yatırım olduğu görülür. Bu amaçla kitap, sadece öğrencilerin değil tüm genç kızların, anne adaylarının ve annelerin kolay okuyup anlayabilmesi için hazırlanmıştır.
Didem Kaya, Fatma Tok Yıldız, Funda Evcili, İlknur Yıldız, Şenay Aras Doğan Anne ve çocukların mevcut sağlık durumu, bir ülkedeki sağlık hizmetlerinin niteliğini ve ülkelerin gelişmişlik düzeyini belirlemektedir. Bu nedenle anne ve çocuk sağlığının korunmasına ve geliştirilmesine yönelik uygulamalar, ülkelerin öncelikli hedefleri arasında kabul edilmektedir. Bu noktada kadınlar ve çocuklar ile yakın etkileşimde olmayı gerektiren meslek gruplarına; sağlıklı nesillerin yetiştirilmesi, sağlığı etkileyebilecek risklerin belirlenmesi ve mevcut, olası problemlerin çözümü noktasında önemli sorumluluklar düşmektedir. Kanıta dayalı güncel bilgiler çerçevesinde oluşturulan bilimsel yayınlar, profesyonellere mesleki sorumluluklarını yerine getirirken etkili bir rehberlik sağlamaktadır. Anne ve Çocuk Sağlığı' kitabı, alana özgü mesleki deneyime ve teorik bilgiye sahip akademisyenlerin katkıları ile oluşturulmuştur. Bu kitabın; eğitimcilere, sağlık profesyonellerine ve öğrencilere rehberlik edebilecek yararlı bir kaynak olacağına inanıyoruz.
Nathalie Ferraris ANNEM MARANGOZ OLURSA / Maman Menuisière
Bir kediniz varsa ve de anneniz marangozsa çok şanslısınız, çünkü eğlenceli bir kulübe yapım yolculuğu sizi bekliyor demektir. Eğer biraz sakar bir marangozsanız belki daha da şanslısınız, çünkü o zaman bu yolculuk tam bir maceraya dönüşecek demektir. Tıpkı bu hikayede olduğu gibi! Çizimleri kadar esprili ve keyifli anlatımıyla dikkat çeken “Annem Marangoz Olursa” sizlerle!
Sülin TAŞCIOĞLU Bu kitap bir ders kitabı niteliğinde olup; Anorganik Kimya Lisansüstü Programı kapsamında Anorganik Kimyada Özel Konular adı altında vermekte olduğum, bir eğitim - öğretim dönemlik Yüksek Lisans dersimde anlattığım konulardan bazılarına ait ders notlarımın düzenlenmesiyle oluşmuştur. Öğrenciye konular ile ilgili temel bilgiler şekil ağırlıklı bir anlatımla ve genel hatlarıyla 10 bölüm halinde verilmektedir. Kimya, Maden ve Malzeme Bilimi öğrencileri için yardımcı bir kaynak olacaktır.
I.Gözenekli maddeler
II.Vermikulit
III.Perlit
IV.Zeolit
V.Asbest
VI.Alunit
VII.Titan ve mineralleri
VIII.Oksoanyonlar
IX.Polioksometalat kompleksleri
X.Metal tozlarının üretimi ve Toz Metalurjisi
Beth M. Schwartz, R. Eric Landrum, Regan A. R. Gurung Yeni bir yere seyahat etmek heyecan verici olabilir ancak herhangi bir yere ilk kez gitmenin her zaman zorlukları vardır. Yeni bir şehir, yeni bir okul veya yeni bir iş olsun, yerin içini ve dışını, kurallarını ve geleneklerini öğrenmek zaman alır. Amerikan Psikoloji Derneği (APA) Stilinde yazmayı öğrenmek de benzer bir süreçtir.
Bu kitap, akademik yolcuğunuzda yanınızda bulunması gereken bir harita olacaktır.
İçerikte, akademinin her düzeyinde kullanılabilir bilgiler yer almaktadır.
Lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde ödevler hazırlarken ya da makale taslaklarınızı oluştururken bu kitap, önemli bir başvuru kaynağı olacaktır.
Gary R. VandenBos APA tarafından hazırlanmış olan Yaşam Boyu Gelişim Psikolojisi Sözlüğü'nün dilimize çevrilmesinin; gelişim psikolojisi alanında çalışan araştırmacılara, öğrencilere ve bu alana ilgi duyan herkese çok önemli bir katkı sağlayacağı inancındayız.
Sözlük; gelişimin biyososyal, bilişsel ve psikososyal alanlarına odaklanarak ve yaşam boyu gelişim anlayışı içerisinde yaklaşık 7.500 kelimeyi ayrıntılı olarak sunmaktadır.
Sözlüğümüzün, camiamıza ve ilgilenen herkese faydalı olmasını dileriz.
Robert A. Barauch Bush, Joseph P. Folger Toplumsal etkileşimin olduğu her yerde, anlaşmazlıkların olması doğal ve kaçınılmazdır. Kişiler, gruplar ve toplumlar arası anlaşmazlıklar; doğru bir biçimde yönetildiğinde gelişimin, ilerlemenin, dönüşümün, barışın ve bütünleşmenin hem enerji kaynağı hem de motoru olabilmektedir. Ancak, anlaşmazlıklar yanlış ve yıkıcı yaklaşımlarla yönetildiğinde ise; yıkımın, şiddetin, zulmün ve acının kaynağına dönüşmektedir.
Anlaşmazlıkları ortadan kaldırmak, farklılığı ortadan kaldırmaktır. Doğa ve insanlık, farklılığı ve çokluğu kabul etmeyi ve anlamayı gerektirir. Farklılığı ortadan kaldırmaya çalışmak yerine; onu anlamaya ve nasıl yöneteceğimizi keşfetmeye başladığımızda, yolumuz anlaşmazlıklarımızı nasıl yöneteceğimizden geçmektedir. Anlaşmazlıkları nasıl yöneteceğimiz üzerine odaklandığımızda, karşımıza en temel yaklaşım ve paradigma olan "dönüşümsel arabuluculuk" çıkmaktadır. Dönüşümsel arabuluculuğun alanyazına en önemli katkısı, anlaşmazlık çözüm sürecinin toplumsal değerlerden ve kültürden bağımsız olmadığı, ideolojimizin ve inanç tarzımızın anlaşmazlıklara ilişkin değerlendirmelerimizi, tutumlarımızı ve anlaşmazlıklarımızı ele alış tarzımızı etkilediği düşüncesidir. Yine, dönüşümsel arabuluculuğun en ayırt edici özelliği, anlaşmazlıkları yönetim sürecinin, kişileri dönüştürebileceğine, geliştirebileceğine ve güçlendirebileceğine yönelik yapıcı ve olumlu duruşudur.
Bush ve P. Folger tarafından geliştirilen "dönüşümsel arabuluculuk modeli" ülkemizde, her sene mahkemelere taşınan yüz binlerce anlaşmazlığı, çekişmeyi ve ayrışmayı yüz yüze müzakere ederek yapıcı ve barışçıl olarak çözme kapasitesini güçlendirmek için bir fırsat ve araç olacaktır. Cezalandırıcı adalet anlayışından, onarıcı adalet anlayışına dönme çabalarına ışık tutacaktır.
Bu eser, içerdiği alternatif paradigma çerçevesinde hukuk sistemimize yeni giren arabuluculuk modelinin doğru ve amacına uygun kullanılması için de referans olacak anlamlı ve önemli bir eserdir. Buna ek olarak, anlaşmazlık çözümü üzerine çalışan hukukçulara, psikologlara, psikolojik danışmanlara, eğitimcilere, psikiyatristlere ve sosyal çalışmacılara hem kuramsal anlamda hem de somut anlaşmazlıkların ve çatışmaların yapıcı ve barışçıl yönetimi konusunda yol gösterecek temel bir başvuru kaynağı olacaktır.
Özlem Alikılıç Kitap, arabuluculuk uygulamalarına, iletişim disiplini çerçevesinden bakılmasını sağlayan, arabuluculuk yapan ve yapacak olanlara bir rehber olmakla birlikte; çatışmaların barışa dönüştürülmesi, arabuluculukta iletişim sürecinin yönetimi ve etkili iletişim çözümleri hususunda bir araç olması için hazırlanmıştır. Etkili iletişim yönetimlerini kullanarak nasıl daha başarılı arabuluculuk süreci yönetilir konusuna vurgu yapan bir çalışmadır. Bununla birlikte bu çalışma, Türkiye’de arabuluculuk sertifika eğitimlerindeki deneyimlerden, uygulamalı vaka çalışmalarından, avukatların ihtiyaçlarından ve mesleki deneyimlerinden yola çıkılarak hazırlanmıştır. Mevcut çalışma, arabulucular için bir iletişim rehberi olmakla birlikte, arabuluculuk ile ilgili tüm hususları içeren bir değerlendirme değildir. Keza bu çalışma, sadece arabulucular için değil, uzlaştırmacılar, avukatlar için de birer iletişim öğretisi geliştirmeyi amaçlamıştır. O yüzden hukuk alanında boşluğu ve önemi hissedilen, sözlü ve sözsüz iletişim alanlarını geliştirmeye yöneliktir.
Yukarıda da değinildiği gibi, bu sürece genel iletişim alanından ve özellikle de kişiler arası iletişim çerçevesinden bakılarak; “rıza üretimi, ikna yönetimi, iş birliğinin sağlanması için gerekli olan etkili iletişim becerileri, sözlü iletişim, sözsüz iletişim, çatışma iletişimi, müzakere yöntemleri, mekik diplomasisi, arabuluculuk sürecinde uygulanacak iletişim yöntemleri, iletişimde güç dengesizliği durumlarında mücadele yöntemleri” gibi ileri iletişim çözümleri aktarılmaya çalışılmıştır. Bu çalışma hukuk uyuşmazlıklarıyla ilgili çözüm süreçlerine doğrudan katkı sağlayacak iletişim çözümlerini barındırmaktadır. Kitap, daha ziyade arabuluculuğa duyulan profesyonel bir ihtiyaca, bu bağlamda giderek kalabalıklaşan yeni bir meslek ve disiplin alanı olan arabuluculuk için gerekli iletişim donanımına ve tamamlayıcılığa duyulan gereksinime yönelik hazırlanmış olup arabuluculuk iletişimi konusunda gerekli olan bilimsel kaynak oluşumuna katkı sağlamayı amaçlamaktadır.
Cansu Ayan, Esin Yılmaz Koğar, Esra Kınay Çiçek, Hakan Koğar, Neslihan Tuğçe Özyeter, Selda Örs Özdil Bu kitap ile aracılık ve düzenleyicilik analizlerinin kavramsal, istatistiksel ve metodolojik yönlerini kapsamlı bir şekilde açıklamak; araştırmacıların aracılık, düzenleyicilik ve her iki değişken türünün de modelde yer aldığı koşullu süreç analizlerini gerçekleştirebilmesini sağlamak ve araştırmacılara analiz çıktılarını yorumlamalarına yardımcı olacak bilgi ve becerileri kazandırmak amaçlanmaktadır. Kitap sekiz bölümden oluşmaktadır. Her bölümde bir özet ve sonuç bölümü yer almaktadır. Bu kitap boyunca sağlıktan eğitime, sosyolojiden psikolojiye çeşitli alanlardaki araştırma örneklerine de yer verilmiştir. Ayrıca kavramlar ve analizler, bunların altında yatan matematiğe çok fazla girilmeden en sade ve anlaşılır şekilde açıklanmaya çalışılmıştır. Analiz sonucunda elde edilen bulguların nasıl raporlanacağına ilişkin örneklere de yer verilmiştir. Her bölümdeki uygulama örneklerinin veri setlerine, altta yer alan QR kodu okutularak ulaşılabilir ve bu veri setleri üzerinden bölümlerde anlatılan adımlar takip edilerek çıktı dosyaları oluşturulabilir. İstatistikte en iyi ve kalıcı öğrenme uygulayarak öğrenmedir. Araştırmacılar, tüm bölümleri sırasıyla okuyabilecekleri gibi doğrudan araştırma sorularına uygun olan analizin teorik temellerini ve uygulamasını içeren bölümü de okuyabilirler.
Sema Ateş “Ama Deniz aramaya ve aradığını bulmaya kararlıydı.
Ne de olsa aradığı şey mutlaka bir yerlerde olmalıydı.”
Ahmet Hamdi Can, Esat Ayyıldız, Harun Özel, İhsan Doğru, Mesut Köksoy, Muhammed Mahmut Olçun, Serkut Mustafa Dabbagh, Turgay Gökgöz, Yakup Göçemen, Zafer Ceylan İnsanlık tarihiyle neredeyse eş zamanlı olarak ortaya çıkan vatan mefhumu, hayatın her alanında kendini hissettirirken bu alanların önemli bir parçası olan edebiyatın da her zaman ilgi odağında yer almıştır. Arap coğrafyası, tarih sayfalarında vatan işgali ve bağımsızlık sorunu yaşayanlar arasında adı en çok anılan topraklardandır. Sömürgecilik, işgal ve ihtilallerin uzun süre boy gösterdiği bu toprakların edebiyatları, hiç şüphesiz vatanla ilgili sorunlara kayıtsız kalmamış, edebiyatçılar mücadelelerini yazın sahasında kalemleriyle vermişlerdir. Bu kitapta; Mısır, Suriye, Lübnan, Libya, Filistin, Cezayir ve Irak gibi ülkelerin edebiyatlarına vatan işgali ve bağımsızlık sorununun ve istiklal uğruna verilmiş olan mücadelelerin nasıl yansıdığını, alanında uzman on araştırmacının kaleminden dokuz ayrı başlık altında farklı isim ve eserler örnekleminde göreceksiniz.
İbrahim Emre Özdoğan 10 temada 10 metne odaklanan bu çalışma; belirli bir dil bilgisi düzeyine sahip ilgililerin, Arapçada metin analizi odaklı bir yaklaşım benimsemeleri amacıyla hazırlanmış; bilinenin farklı temalarda uygulanabilirliği temelli bir yöntem üzere kaleme alınmıştır.
Kitap; farklı öğrenim düzeylerindeki İlahiyat Fakülteleri, Edebiyat Fakültelerinin Arap Dili ve Edebiyatı bölümleri, Eğitim Fakültelerinin Arapça Öğretmenliği bölümleri ve Arapça Mütercim-Tercümanlık bölümleri öğrencilerinin misyonlarının gelişimi sırasında karşılaşacakları yabancı dil sınavlarına hazırlık bilinciyle tasarlanmıştır. İçerikteki 10 tema, özenle seçilmiş metinler üzerinde ele alınmıştır. Bu doğrultuda her temanın metni, harekesiz ve harekeli şekilde verilerek okuyuculara harekeleme alıştırması olanağı sunmuş; renklendirilmiş ve karşılaştırmalı tablo ile Arapça-Türkçe çeviri tekniği üzerinde durulmuş; 4 kategoride (isim, fiil, edat ve bağlaç, kalıp ifade ve eşdizim) sıralanmış kelime tablolarıyla tematik nitelikteki kullanımlara işaret edilmiştir. Ayrıca her tema sonunda 3'ü metinden çıkarılmış, 3'ü ise özgün ve bağımsız olmak üzere farklı tiplerde 6 soruya yer verilmiş; bu yapılırken de birçok yönden ÖSYM'nin yabancı dil sınavlarındaki formatı dikkate alınmıştır.
Doğru harekelemenin Arap dilindeki semantik etkisi, oluşturulan tablolarda kelimelerin iki dildeki karşılıklarının aynı renkte verilmesinin öge dizilimi özelinde çeviri tekniğine desteği, tematik kelime ve söz öbeklerinin karşılaşılan metinlerdeki önemi, analiz edilen metinden çıkarılan soruların sınav politikasını zihinde daha anlamlı kılması ve özgün sorularla sınav bilincinin pekiştirilmesi, öğrenci, öğretici ya da Arap dili ilgilileri için oldukça verimli bir gelişim sağlayacaktır.
Wayne C. Booth - Gregory G. Colomb - Joseph M. Williams “…yanlış fikirler hatta tehlikeli olanlar yayılıyor çünkü çok fazla insan; çok fazla fikri, çok az kanıtla kabul ediyor.”
Nitelik göreceli bir kavram olmasına rağmen nitelikli bilimsel araştırmayı, kısaca yaşamın herhangi bir bölümünde toplum yararına kullanılacak öneme sahip bir bilgiyi üretmek şeklinde tanımlayabiliriz. Nitelikli toplumların, sayıca az olsalar bile, büyük kalabalıklardan çok daha büyük işler başardıklarını tarihten biliyoruz. Bu, aynı zamanda çokluğu yani niceliği, niteliğin önüne yerleştiren toplumların da her zaman geri kalmaya mahkûm olduğu anlamına gelmektedir.
Nitelikli araştırmanın temel felsefesinin anlatıldığı bu kitapta, başkalarının araştırmalarını nasıl değerlendireceğimiz, kendi araştırmamızı nasıl nitelikli hâle getireceğimiz ve kaliteli bir raporu/makaleyi nasıl hazırlayacağımız konularında bize yol gösterilmektedir. Bazen akademik unvanlara sahip kişilerin bile ulusal televizyon kanallarında oldukça rahat bir şekilde son derece zayıf iddialarda bulunabildiğini gördüğümüzde sağlam bir argümanın sahip olması gereken beş bileşen konusunda bu kitapta verilen tavsiyenin ne kadar gerekli olduğu fark edilmektedir:
“…okurlarınız adına kendi kendinize sormanız gereken sorular:
1. İddiam nedir?
2. Hangi nedenler iddiamı desteklemektedir?
3. Hangi kanıtlar nedenlerimi desteklemektedir?
4. Alternatifleri/yan etkileri/itirazları kabul ediyor muyum ve nasıl cevaplıyorum?
5. Nedenlerimin iddiamla ilgisini hangi prensip oluşturmaktadır?”
John W. Creswell, J. David Creswell Araştırma metodolojisi alanında en çok satan kitap özelliğine sahip Araştırma Tasarımı isimli bu çeviri kitap; nitel, nicel ve karma yöntem araştırma yaklaşımlarının karşılaştırılmasına öncülük etmektedir. John W. Creswell ve J. David Creswell her üç yaklaşımın felsefi varsayımlarını, araştırma sürecinin temel unsurlarını, literatürün gözden geçirilmesini, araştırmalarda teori kullanımı ile bilimsel bir araştırmada yazma ve etiğin önemini ele almışlardır. Beşinci basımından çevrilen kitap, araştırma sorusu ve seçilen metodoloji ile ilgili epistemolojik ve ontolojik konumlandırma; nitel araştırmada vaka çalışması, görsel ve çevrim içi yöntemler; nitel ve nicel veri analiz yazılımı; nicel yöntemlerde örneklem büyüklüğünü belirlemek için güç analizi; karma yöntem araştırmaları için en son gelişmeleri içine alacak bir kapsama sahiptir. Bu bakımdan yalnızca bir ders kitabı değil aynı zamanda araştırmaya ilgi duyan herkesin merakla okuyabileceği eşsiz bir kaynaktır.
Aliye Atay, Alper Sinan, Anıl Eralp, Belgin Akın, Bilal Barış Alkan, Büşra Altınel, Deniz Görgülü, Esme Özdaşlı, Fırat Kıyas Birel, Gül Kadan, M. Petek Dinçman, Mehmet Ali Hamedoğlu, Mehmet Sabir Çevik, Mehtap Akçil Ok, Metin Karaca, Nihan Potas, Nilay Neyişci, Rıdvan Küçükali, Rukiye Dağalp, Sait Akbaşlı, Selim Kanat, Şahika Gökmen, Şefika Şule Erçetin, Şuay Nilhan Açıkalın Bilimsel araştırma; yoğun bir çaba ve sonsuz bir emek tutkulu bir merak ve hiç bitmeyen bir arayışla öğrenme, diğer araştırmacılar ve alanlarla etkili bir biçimde iş birliği yapabilme ve tüm bunları müthiş bir heyecana dönüştürebilme sürecidir.
İşte bu kitap, size böylesi bir süreçte de zengin içeriği ve yetkin yazarlarıyla yol arkadaşlığı yapmak üzere hazırlanmıştır.
Cemil Alkan, Seda Demir, Demet Şahin Kalyon, Dilara Çaycı Karaköse Emel Tüzel, Esma Emmioğlu Sarıkaya, Gülay Bedir, Muhammet Fatih Alkan, Neslihan Çıkrıkçı, Özge Maviş Sevim, Özkan Çıkrıkçı, Sevgi Bektaş Bedir, Yasemin Özdem Yılmaz, Yunus Emre Karakaya Üretkenlik, her alanda olduğu gibi akademik alanda da olmazsa olmaz gereklilikler arasında yer almaktadır. Bilimsel alanda kendisini geliştirmek ve alana katkı sağlamak isteyen bireylerin, alanlarıyla ilgili yeterliklerinin yanı sıra akademik anlamda üretken olabilmeleri için farklı bilgi, tutum ve becerilere de sahip olmaları gerekmektedir. Bu kitap kapsamında, lisansüstü eğitim alan ve akademik camiada çalışan araştırmacıların üretkenliklerinin artırılmasında gerekli olacak bilgi ve becerilere ilişkin ipuçlarından bahsedilmektedir. Kitapta; literatürde araştırma üretkenliğini etkileyen etmenler arasında sıklıkla yer bulan akademik yazma becerilerini geliştirme ve yayın süreci, nitel ve nicel araştırma yöntemleri, araştırma sürecinde yılmazlık ve stres yönetimi, zaman yönetimi, iş birliği ve akademik ağ kurma, yabancı dil becerilerini geliştirme, finansal kaynaklara erişim, öğrenme stilleri ve stratejileri, düşünme becerilerini geliştirme, iletişim ve sunum becerilerini geliştirme ve etik konularıyla ilgili bilgilerin verilmesinin yanı sıra bu konularda başarıyı artırmak adına yapılabileceklerle ilgili ipuçları ve önerilere yer verilmektedir. Kitabın, lisansüstü eğitim alan tezsiz/tezli yüksek lisans ve doktora öğrencileri ve farklı alanlarda araştırmacı olarak çalışan akademisyenler için faydalı bir el kitabı olacağı düşünülmektedir.
Rauf Arıkan Araştırma soru sormakla başlar. Bilgiye erişmek ve bilginin doğru kullanımı araştırmacının temel uğraşlarından biridir. Araştırma yapma ve sonuçlarını doğru yorumlamanın önemi günümüzde daha da artmıştır. Sekiz milyona yakın öğrencisi bulunan üniversitelerimizin başlıca görevi, araştırma yapmak ve bilimsel yöntemi yaygınlaştırmaktır. Deney, gözlem, anket ve kütüphane çalışması, bilimsel araştırma yöntemlerinin en yaygın olanlarıdır. Üniversitelerin yanında bankalar, siyasi partiler, firmalar, elçilikler, yerli ve yabancı kuruluşlarla pazarlama uzmanları her alanda araştırma faaliyetinde bulunmaktadır.
Fen ve teknoloji alanında yapılan araştırmalar kadar, insanlar, toplumlar ve örgütlerle ilgili araştırmalar da yaygınlaşmaktadır. Günümüzün öne çıkan konularından araştırma geliştirme faaliyetleri ve inovasyon olgusunun temelinde de araştırmacılık kapasitesi yer almaktadır. Sayıları 200'ü aşan Üniversitelerimizde her yıl 75 bin kadar master ve doktora tezi tamamlanmaktadır.
Bilgi çağında yaşıyoruz. Bilginin üretimi, yayılması ve kullanımı hız ve yaygınlık kazandığı için çağımıza bilgi çağı diyoruz. Diğer yandan, bilgi çağının bir sonucu da bilgi kirliliğinin ortaya çıkmış olmasıdır. Bilgi bombardımanı altında doğru ile yanlış bilgiyi, iyi niyetli ile sömürme niyetli bilgiyi birbirinden ayırt etmek zorlaşmıştır. Bu zorlukların çaresi bilimsel araştırmacılık eğitimini yaygınlaştırmaktır.
Elinizdeki bu kitap, öğrenen ve inceleme yapan tüm öğrencilere, gerçek ve güvenilir bilgi peşinde olan araştırmacılara, özellikle de akademik tez hazırlayan adaylara yöneliktir. Araştırma yöntemlerini tanıtan, veri kaynaklarını, veri toplamayı, anket yapmayı, örnekleme tekniklerini açıklayan; veri analizinin tablolar, grafikler ve istatistiksel araçlarla nasıl yapıldığını uygulamalı olarak gösteren; bir araştırma raporunun nasıl yazılması gerektiğini ve buna ilişkin bilimsel ve etik kuralların neler olduğunu anlatan bir eserdir.
Ayşen BAKİOĞLU, Özlem KURNAZ İyi bir araştırmanın özellikleri:
İyi tanımlanmış bir araştırma sorusu; konuya ilişkin mevcut bilginin aktarılması; çeşitli bakış açılarının göz önünde bulundurulması; veri analizleriyle tekrarlanır olması; alternatif yorumların tartışılması; ulaşılan yargı ve sonuçların irdelenmesi; orijinal kaynaklar, yeterli referans, alternatif yaklaşım ve eleştiri içermesi.
Araştırmada kaliteye ilişkin 5'li derecelendirme ölçeğine göre kalite düzeyleri:
5. Orijinallik, önem ve güçlülük bakımından dünya çapında önde gelen kalite örneği;
4. Orijinallik, önem ve güçlülük bakımından uluslararası düzeyde mükemmellik sergileyen, ancak en yüksek mükemmellik standartlarını yakalayamamış kalite örneği;
3. Orijinallik, önem ve güçlülük bakımından uluslararası düzeyde tanınan kalite örneği;
2. Orijinallik, önem ve güçlülük bakımından ulusal düzeyde tanınan kalite örneği;
1. Değerlendirme dışı: Ulusal düzeyde tanınan standardın altında yer alan kalite örneği ya da değerlendirme amacına uygun araştırma tanımına uymayan çalışmalar.
Türkiye'de araştırma ve proje yapmanın önündeki temel sorunlar:
Mali yardım sağlanamaması, kütüphane imkânlarının kısıtlı olması, öğretim elemanlarının ders yükü fazlalığı, kurumlar arası iletişim yetersizliği, araştırma merkezi eksikliği, zaman kısıtlılığı, yurt dışı çalışma imkânsızlığı, araştırma görevlisi sayısı azlığı, öğrenci sayısı fazlalığı, idari kadronun yetersiz olması, İnternet altyapısının yetersizliği, öğretim üyesinin yetersizliği, yabancı dil hazırlık sınıflarının olmayışı, bürokratik engeller, dil sorunu, araştırmalarda psikolojik teşvikin olmaması, fakülte yönetiminin kaliteye odaklanmaması, iş birliği yetersizliği, hakemli uluslararası dergilere ulaşım sorunu. Türkiye'de, araştırmada orijinallik konusu, akademisyenlere göre dördüncü sırada önemli görülmektedir. Evrensel literatüre yukarıda beşinci, dördüncü, üçüncü sıradaki kalite düzeylerinde büyük ölçekte katkı yapılamamasının ana nedenlerinden en önemlisi; akademisyenlerin araştırmada orijinalliği dördüncü sırada önemli olarak değerlendirmesi olduğu düşünülebilir. Toplumda her düzeyde ve özellikle üniversitelerde araştırmada kalitenin gözetilmesi kültürü; akademisyen ve birim yöneticileri eli ile oluşturulmalıdır.
Niyazi Karasar Araştırmaların izlenen süreçlerle değerlendirilebileceğine inanan ve bu nedenle geleneksel bilimsel yöntem algısına raporlaştırma basamağı ekleyen Yazar’ın yaklaşık elli yıllık bir AR-GE titizliği ile hazırladığı bu kitap, araştırma raporları ile ilgili temel kavram, ilke ve tekniklerin uygulamalı bir modelidir.
Kitap, yirminci basım ile birlikte, yazarın geliştirdiği “Bilimsel İrade Algı Çerçevesi” ışığında yeniden yazıldı. Bu ikinci yazımda (“2. edition”), birinci yazımdaki temel yapı korunmakla birlikte, yeni bir bölüm eklendi ve uygulamayı kolaylaştırıcı önlemlere yer verildi.
Yeni yazımda, kitaba eklenen “Araştırma ve Yayın Etiği” bölümünde, evrenselden ulusala ve kurumlara kadar farklı düzeylerde önemsenen etik kurallardan örnekler verildi; intihal (benzeşim) denetimleri işlev ve süreçleri açıklandı.
Bilgisayar teknolojisi ile gelen teknik kolaylıklar büyük ölçüde modele yansıtıldı. Bu bağlamda somut kılavuz ve şablonlar hazırlandı. Bölüm ve altbölüm başlık tanımlamaları, içindekiler sayfası, kaynak gösterme ve kaynakça oluşturma gibi konularda önemli yenilikler ve kolaylıklar örneklendirildi. Kaynak göstermelerde, Microsoft Word’a monte edilebilen özgün bir Karasar formatı geliştirilip kullanıma sunuldu. Kitaptaki örneklere ek olarak, önerilen uygulamaların kurgulandığı ve erişimin/indirimin ücretsiz olduğu internet site adresleri verildi.
Bilimsel yöntemin önceki basamakları, 2016 yılında, Bilimsel İrade Algı Çerçevesi ile 2. yazımı ve 30. basımı (2017’de 32. basımı) yapılan “BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMİ: Kavramlar İlkeler Teknikler” kitabında verildi. Böylece, birbirini tamamlayan bu iki kitap arasındaki uyum da korunmuş oldu.
Paddy C. Favazza, Michaelene M. Ostrosky, Chryso Mouzourou “Bu kitap öğretmenlerin tüm çocukları kucaklayarak onların farklılıklarını anlamaları, kabul etmeleri ve arkadaşlığı teşvik etmelerini sağlayan denenmiş ve bilimsel araştırmalara dayalı stratejiler sunuyor.”
Karen E. Diamond, Ph.D., Emekli Profesör, Purdue Üniveristesi
“Anaokulu ve ilkokul öğretmenlerinin, her bir çocuğun sınıfa anlamlı bir şekilde dâhil edilmesinin desteklenmesine yardımcı olacak çok sayıda kaynak ve pratik stratejiler [içermektedir.]."
Laurie A. Dinnebeil, Ph.D., Toledo Üniveristesi; Journal of Early Intervention editörü
“Çeşitli erken çocukluk ortamlarını sosyal kabul ve eğitimsel başarı için daha adil ve etkili alanlara dönüştürmeye hazır bir şaheser.”
Donald Wertlieb, Ph.D., Erken Çocukluk Gelişimi ve Engellilik Hakları Ortaklığı (PECDDR), Emekli Profesör, Eliot-Pearson Çocuk Çalışmaları ve İnsan Gelişimi Bölümü, Tufts Üniversitesi


Çocuklar arasında zorbalığı önlemek, küçük çocukların çeşitliliği anlamasına ve kabul etmesine yardımcı olmakla başlar; ne kadar erken o kadar iyi. Okul ekibinizin kullanıma hazır bu kaynağa ihtiyacı olmasının nedeni budur, tutum gelişiminin kritik ilk yıllarında sosyal kabulü teşvik etmenin basit, eğlenceli ve etkili bir yolu.
Anaokulu, birinci ve ikinci sınıflar için mükemmel olan bu kitap, normal okul gününe uygun, uyarlanabilir, pratik stratejilerden oluşan bir araç olan, alanda test edilmiş, araştırmaya dayalı Arkadaş Edinme Programı’nı sunmaktadır. Öğrencilerin, üç farklı yöntemle birbirlerinin farklılıklarına saygı duymalarına ve onları kabullenmelerine yardımcı olacaksınız: 1) farklılık temalı hikâyeler okumak ve kısa sınıf tartışmaları yapmak, 2) farklı geçmişlere sahip çocukları oynamaya ve etkileşime girmeye teşvik eden küçük öğrenme grupları oluşturmak ve 3) evde tartışmaya devam edebilmeleri için okuduğunuz hikâye kitaplarını ailelerle paylaşmak.
BU PROGRAMI AŞAĞIDAKİLERİ YAPMAK İÇİN KULLANIN:
Mevcut sınıf etkinliklerinizi -çember zamanı, sınıf tartışması, işbirlikli oyun– sosyal kabul ile ilgili önemli derslerle zenginleştirin.
Öğrencilerin okuryazarlık becerilerini, onlar farklılıkları kabul etmeyi ve takdir etmeyi öğrenirke, güçlendirin.
Farklı yeteneklere, geçmişlere ve aile yapılarına sahip çocuklar arasındaki arkadaşlığı destekleyin.
Farklı dünyamızı yansıtan kitapları, oyuncakları ve diğer materyalleri seçin.
Farklı öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamak için evrensel öğrenme tasarımı (EÖT) uygulayın.
Kabul etme ile ilgili küçük öğretilebilir anlar için “anlık tepki verin”.
Ailelerin çocuklarıyla birlikte kullanabilecekleri stratejilerle ev-okul bağlantısını artırın.
Öğretmenler ve okuldaki ekipler için yansıtıcı faaliyetler yoluyla kabulün nasıl geliştirildiğinin anlaşılmasını güçlendirin.

DEC / NAEYC tarafından önerilen uygulamalar ve İngilizce Dil Sanatları Ortak Temel Devlet Standartları ile uyumlu olan bu kanıtlanmış program, konuksever, kapsayıcı ve kültürel olarak duyarlı bir sınıf oluştururken öğrencilerin sosyal ve akademik becerilerini artıracaktır.
İlkay Uyar El sanatları, her ülkede kişilerin ellerini kullanarak;
örf, âdet, gelenek ve göreneklerini, zevklerini ve ilgilerini katarak yaptıkları etkinlikleri kapsar ve genelde o kültürü ifade eder. Bu bağlamda, atık malzemeleri değerlendirme modası da son yıllarda birçok kişinin ilgisini çekmeyi başarmıştır.

Kitapta, işe yaramadığı düşünülen ve çöpe atılan malzemeleri değerlendirerek kızım Dilara'yla birlikte yaptığımız
etkinliklere yer verilmiştir.
Etkinlikleri yaparken eğlenebilmeniz ve sanata
farklı bir açıdan bakabilmeniz dileğiyle...
Burak Erdeniz Yeni anlamlar öğrenmemiz söz konusu olduğunda çağrışımlar çeşitlilik gösterir. Zihinsel temsillerin çağrıştırdığı ödül ve cezaların çeşitliliği göz önüne alındığında, bu çağrışımlardan yararlanarak geleceği öngörme becerisi bizlere evrimsel olarak avantaj sağlar. Bu kitapta, beynin çağrışımları öğrenmeden sorumlu bölgeleri ve bu bölgelerin beyindeki ödül merkezleriyle olan karmaşık etkileşimleri anlatılmıştır. Bu etkileşimlere beynin, duygulardan ve bilişten sorumlu pek çok bölgesi de dâhildir. Ayrıca insanlar, maymunlar ve fareler üzerinde yapılan çalışmalardan elde edilen bilgilerin yanı sıra, koşullamadan sorumlu öğrenme mekanizmaları ve bu işlemleri gerçekleştiren farklı beyin bölgeleri tarafından yürütülen işlemlere dair tartışmalara yer verilmektedir. Bu kitap her ne kadar bir nörobilim kitabı gibi gözükse de felsefe, bilişsel bilimler, nörobiyoloji ve psikanalizi içeren disiplinlerarası bir araştırmanın okuyucu dostu bir sentezini içerir.
Salih Zeki - Remzi Demir - Yavuz Unat Türk bilim tarihi ve bilim felsefesi araştırmalarının kurucusu olan Salih Zeki, 1913 yılımda yayımlamaya başladığı Asar-ı Bakiye adlı bu yapıtında Ortaçağ İslam Dünyası’nda yapılan matematik ve astronomi çalışmalarını bütün boyutlarıyla sergilemiş ve batılı oryantalistlerin bilerek veya bilmeyerek tarihi hakikatleri çarpıtmalarını engellemeye çalışmıştır. Salih Zeki Bey Asar-ı Bakiye adlı mükemmel yapıtını dört cilt olarak tasarlamış ve Birinci cildinde Trigonometri tarihini, İkinci cildinde hesap ve cebir tarihini, Üçüncü cildinde Astronomi Tarihini ve Dördüncü cildinde de geometri tarihini konu edinmiştir. Aradan geçen doksan yıldan sonra Asar-ı Bakiye’nin günümüz Türkçesine dönüştürülerek yeniden basılmıştır.
Salih Zeki - Remzi Demir - Yavuz Unat

Türk bilim tarihi ve bilim felsefesi araştırmalarının kurucusu olan Salih Zeki, 1913 yılımda yayımlamaya başladığı Asar-ı Bakiye adlı bu yapıtında Ortaçağ İslam Dünyası’nda yapılan matematik ve astronomi çalışmalarını bütün boyutlarıyla sergilemiş ve batılı oryantalistlerin bilerek veya bilmeyerek tarihi hakikatleri çarpıtmalarını engellemeye çalışmıştır. Salih Zeki Bey Asar-ı Bakiye adlı mükemmel yapıtını dört cilt olarak tasarlamış ve Birinci cildinde Trigonometri tarihini, İkinci cildinde hesap ve cebir tarihini, Üçüncü cildinde Astronomi Tarihini ve Dördüncü cildinde de geometri tarihini konu edinmiştir. Aradan geçen doksan yıldan sonra Asar-ı Bakiye’nin günümüz Türkçe’sine dönüştürülerek yeniden basılmıştır.

Remzi Demir, Safiye Yılmaz Erten Büyük bilim tarihçimiz ve felsefecimiz Salih Zeki, Resimli Gazete'de yayımladığı Âsâr-ı Eslâf (Seleflerin Eserleri) adlı dizi-makalesinde matematik tarihimiz açısından çok kıymetli matematik eserlerini tanıtmış ve bilim tarihi yazıcılığımızın temellerini atmıştı.
Bu çalışma ile ilk defa günümüz Türkçesine aktarılan bu makaleler, alanda yeni araştırmalara ve yorumlara yol açacak ve Salih Zeki'nin klasik metinlere dayalı çalışma yönteminin genç bilginler arasında tanınmasına katkıda bulunacaktır.
Yıldırım B. Doğan Babaanne; merak eden, merak ettiğini kovalayan, öğrenen, öğrendiklerini bildikleri ile sınayan sonra bilgi dağarına yerleştiren birisi. Açık ve seçik, keskin, nezaketi eksik etmeyen biri. Torunu ise ruh hekimi bir psikoterapist. Babaanne 1965 yılında böbrek hastalığından ölmüş. Sene 2020'ler... Babaanne ve torun buluşuyorlar. Nerede? Torunun hiç boş kalmayan ve boş kalmayacak görünen zihninde. Öte zamandan bu zamana konuk olarak torununun zihnine yerleşen Fahriye Tomris, torununun mesleği ile yakından çok ilgili. Sanal kavuşmaları beraberinde hareketli bir söyleşmeyi getiriyor. Soran-yanıtlayan rollerinin hızla değiştiği bu söyleşmede neler konuşmuyorlar ki: Çökkünlük (depresyon) saplantılı-zorlantılı hâl (obsesif-kompulsif zorluk) bağımlılık, cinsellik, iletişim süreci… Kısaca çağcıl psikiyatrinin belli başlı konuları. Konuşmaları Türkçenin yetkinliğinin bir başka kanıtı değerinde. Tıbbi terimlerin uzak tutulması şeklindeki asal benimseme hem babaannenin hem de torunun özen gösterdikleri bir tutum.
Bu söyleşmede yeriniz hazır. Söyleşmeye tanık olurken kimi zaman Fahriye Tomris'in, kimi zaman torunun sandalyesini paylaşacaksınız. Ancak çoğu zaman kendi sandalyenizde kalmayı yeğ tutacaksınız. Hadi! Başlıyor!...
Lars Johanson This volume deals with the typology of verbal aspect in the languages of Europe in a wide geographic sense, stretching from the Ural Mountains and the Caucasus to the western periphery. European languages include representatives of the Indo-European language family, several Turkic and Finno-Ugric languages, the Mongolic language Kalmyk, the Semitic language Maltese, the languages of the Caucasia, and Basque without relatives. These European languages show remarkably similar aspect types, which are described in Lars Johanson's insightful typological framework, originally applied for the description of the Turkish verbal system. The volume contains a comprehensive list of Lars Johanson's publications on aspect with special focus on Turkic languages.
E. Nihal Ercan Geniş bir kitleye hitap etmek üzere kaleme aldığım bu kitabım, yıllardır Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümünde verdiğim lisans seviyesindeki Astronomi ve Astrofizik derslerimi alan öğrencilerim başta olmak üzere, ilerleyen bölümlerde görüleceği gibi daha üst sınıflardaki öğrencilere ve özellikle gözlemsel astrofizik alanında araştırma yapmak isteyen kitleye göre hazırlanmıştır. Ancak bu arada şunu da ifade etmek isterim ki; bu kitapta bahsi geçen konulara hiçbir şekilde aşina olmayan ama öğrenmek isteyen herkes, ilk bölümlerin ve ilerleyen bölümlerin de çoğunun, eminim son derece anlaşılacak bir dille kaleme alınmış olduğunu fark edecektir. Kitabın sonlarına doğru bilgiler toparlanıp da kısmen fikir sahibi olunduğunda ise işin profesyonel arenaya doğru hafif bir kayma gösterdiğinin de ayırdına varacaklardır. Kısacası, kitabın hedef kitlesi kanımca herkestir. Zevk alarak okuyacağınızı ümit ediyorum.
Eric Chaisson, Steve McMillan Astronomi, keşifleri ve araştırmalarıyla altın çağını yaşıyor. Yeni teknolojilerden ve kuramsal kavrayışlardan güç aldıkça evreni araştırmak daha önce hiç olmadığı kadar heyecan verici bir hâle geldi. Bu kitapta, günümüz astronomisinde bilinen gerçekler, gelişen fikirler ve öncü keşifler özenle seçilerek sunuluyor. Samanyolu'nda yıldızların oluşumu, evrenin en erken döneminden başlayarak gökadaların evrilmesi, uzayın derinliklerinde Güneş'e çok benzer yıldızların etrafında dolanan yeni gezegenler, tüm gizemli özellikleriyle kara delikler, evrenin hemen her yerinde saklı ve anlaşılması zor karanlık madde gibi başlıca konular uzak kozmik dünyaların gerektirdiği özenle anlatılıyor.
Astronomi: Bir Bakışta Evren kitabının hem sunumu görkemli hem de anlatımı öğrenmeyi teşvik edici ve kolay anlaşılabilir niteliktedir. Her konunun içeriği iki sayfayı geçmeyecek şekilde düzenlendiğinden ortaya çıkan kitap fazla kalın değildir. Bu modüler yaklaşım resimleri ve yazıları, görsel olarak çekici, kısa ama öz ve bilimsel olarak hatasız, âdeta bir dergi düzeniyle birleştirmektedir. Ortaya çıkan eser 21. yüzyıl astronomisinin özünü güzelce ve kolaylıkla öğretilebilir bir şekilde aktarabiliyor. Bilimin nasıl yapıldığı, evrenin nasıl işlediği ve astronomların bildiklerini nasıl öğrendikleri özenle açıklanıyor. Hem bilimsel araştırmanın temelindeki ilkelere hem de keşif sürecine dikkat çekiliyor.
Ön kapaktaki baloncukların her biri, sol altta hâlâ evrende yaşamın olduğunu bildiğimiz tek yer olan büyüleyici Dünya'dan başlayarak harika astronomi sahneleri içermektedir. Orta baloncuklarda, sırasıyla, şiddetli Güneş püskürtülerini ve Kartal Bulutsusu'ndaki yıldız oluşum bölgelerinin renkli yıldızlararası bulutları gösteriyor. Bunlardan ötede, milyonlarca ışıkyılı uzakta, milyarlarca yıldızdan meydana gelmiş Anten adlı bir çift gökadanın parçalanışı sergileniyor. Ön kapağın en tepesindeki baloncukta ise gerçekten uzak ve adları henüz konmamış gökadalar çok uzaktan ve çok geçmişten ışıldıyor.
Stephen P. Maran Gece gökyüzünü keşfedin.
Bir kırmızı dev ile bir beyaz cüce arasındaki farkı biliyor musunuz? Bu kolay anlaşılır rehber ile asteroidlerden karadeliklere kadar evrende büyük bir tura çıkacak, gece gökyüzüne nasıl bakacağınızı öğrenecek ve evrendeki muhteşem olayların gizemini yakalayacaksınız. Eğer ne aradığınızı bilirseniz gezegenleri, bulutsuları, yıldızları ve yıldız kümelerini, Samanyolu'nu, uzak galaksileri; bazen de bir kuyrukluyıldız, aurora veya patlayan bir yıldızı görebilirsiniz.
• Astronomi dünyasının kapılarını aralayın. Astronominin yalnızca profesyonellere değil, amatörlere de hitap eden bir etkinlik olduğunun farkına varın.
• Gökyüzünün gizemini keşfedin. Dürbünleri ve en gelişmişinden en basit düzeyde olanına kadar teleskopları kullanarak gökyüzünü nasıl gözleyeceğinizi öğrenin.
• Gezegenler, Yer, Güneş ve Ay… Gezegenler, Yer, Güneş ve Ay hakkında bildiklerinizden çok daha fazlasını keşfedin.
• Asteroidler, meteorlar, meteoroidler, galaksiler, karadelikler ve kuazarların çekimine kapılın. Evrenin sırlarını öğrenmeye ve Büyük Patlama'yı yeniden yaşamaya hazır olun.
Kitabı açın ve
• Gökyüzü gözlem etkinlikleri,
• Gökyüzünü gözlemek için gereken araçlar,
• Göktaşı yağmurları, asteroidler ve kuyrukluyıldızlar,
• Plüton ve gezegenler,
• Güneş, Ay ve tutulmalar,
• Yer dışı akıllı yaşam araştırmaları,
• Karadelikler ve Büyük Patlama hakkında bilgiler edinin.
Tülay UĞUZMAN Her kesimden insanın az ya da çok bildiği, yeri geldikçe tekrarladığı, bazen savunduğu tezi desteklemek bazen de konuşmayı ya da tartışmayı bitirmek için bir son söz olarak kullandığı atasözleri ve deyimler; başka dil ve kültürlerde olduğu gibi Türk dilinde ve kültüründe de geniş yer tutmaktadır. Ait oldukları toplumun değerlerini, normlarını, o toplumu oluşturan insanların düşünce yapısını, dünyayı algılayışını, yaşam biçimini ve sosyal ilişkilerini yansıtan bu sözlü kültür ürünlerinden, toplumun yeni yetişen kuşaklarının sosyalleştirilmesinde de yararlanılır.
Türk atasözleri ve deyimleri; atalarımızın hayatın çeşitli kesitlerini nasıl algılayıp yorumladıklarını, bu alanlardaki yüzlerce yıllık yaşam deneyimlerinin sonuçlarını ne şekilde özetlediklerini, oluşturdukları bu özetler üzerine inşa ettikleri öğütlerini genç kuşaklarına hangi sözlerle aktardıklarını, son derece güzel anlatımlarla gözler önüne sermektedir.
Bu bilgi ve görüşlerden hareketle planlanan ve Türk atasözleri ile deyimlerine yansıyan Türk halk düşüncesini ortaya koymayı amaçlayan elinizdeki bu kitap; 1970'li yıllardan bu yana, sosyal bilimlerin, sosyoloji, sosyal antropoloji, halkbilim ve iletişim gibi çeşitli alanlarında araştırmalar yapan bir akademisyenin merakı ve bakış açısıyla kaleme alınmış, araştırmaya başlanmasından tamamlanıp yayımlanmasına kadar yirmi yılı aşkın bir zamana ihtiyaç duyulmuş olan bir çalışmadır.
Kitap bütününde; “Kadın-Erkek”, “Evlilik-Ayrılık”, “Zenginlik-Yoksulluk”, “Güzellik-Çirkinlik”, “İyilik-Kötülük”, “Dostluk-Düşmanlık”, “Gençlik-Yaşlılık”, “Sağlık-Hastalık”, “Hayat-Ölüm” konularına ilişkin olarak halk ağzında dolaşan atasözleri ve deyimler, bu konu kümeleri çevresinde sınıflandırılarak ilgili alanlardaki halk düşüncesi, karşıtı ya da bütünleyicisi ile birlikte anlaşılmaya, açıklanmaya ve yorumlanmaya çalışılmaktadır.
Kitabın zevkle okunması, okuyucusu tarafından kendi kültürümüze uygun bir kişisel gelişim kaynağı olarak değerlendirilmesi ve yararlanılması; yazarı için çok büyük bir mutluluk kaynağı olacaktır.
Salih Yılmaz, Yaşar Baytal, Sayim Türkman Kuşkusuz Atatürk ve Cumhuriyet tarihi ve inkılap tarihi ile ilgili çok sayıda yayın mevcuttur. Ancak Cumhuriyet tarihini kronolojik bir sıra ve detaylı anlatım tarzıyla ele alan yayın sayısı oldukça azdır. Bu kitap ile belgelere dayalı biçimde Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi ve sosyokültürel tarihini bütün yönüyle inceleme imkânına sahip olabilirsiniz. Eserde; Türkiye'de demokrasinin doğuşu, gelişimi ve Türk demokrasisinde meydana gelen aksamalarla ilgili bilgilere kolayca ulaşabileceğiniz gibi Türk modernleşme ve Batılılaşma tarihini de bulmanız mümkündür. Ayrıca Türkiye'nin sosyal ve kültürel tarihini özellikle eğitim tarihini bu eserden öğrenebilirsiniz. Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki eğitim politikalarına dair bilgiler ve diğer toplumsal olayların tarihî bilgisi detaylı olarak anlatılmıştır. Kısaca, bu eser toplumun tüm kesimlerine hitap eden akademik düzeyde ancak yalın bir dille yazılmış başucu kitabıdır.
Kitabın içeriği hazırlanırken sadece üniversitelerdeki T.C. inkılap tarihi ve tarih bölümlerinin programları değil; aynı zamanda hukuk fakültesi, iktisadi ve idari bilimler fakültesi (uluslararası ilişkiler, kamu yönetimi gibi bölümler) ders prog­ramları ve MEB ile YÖK'ün T.C. inkılap tarihi dersleri konusunda yaptığı en son program düzenlemeleri de dikkate alınmıştır. Buna bağlı olarak kitap; üniversitelerde başta Atatürk ilkeleri ve inkılap tarihi dersi olmak üzere Türk demokrasi tarihi, Batılılaşma tarihi, Türkiye tarihi, Tür­kiye Cumhuriyeti tarihi gibi derslerde de yardımcı ders kitabı olarak kullanılabilir.
Bu kitap, Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı, MEB ve YÖK'ün yaptığı sınav programları doğrultusunda (KPSS, ALES, DGS, Polis MYO, Askerî Okullar, MEB Müdür ve Müdür Yardımcılığı, İhtisas Sınavları, Yurtdışı Görevlendirme) en son güncellenmesi yapılmış iyi bir bilgi kaynağıdır.
Sevim Akyüz, Sefa Çelik Bu kitabın amacı, okurlarına atom ve moleküllerin yapısı ve özellikleri hakkında bilgi vermektir. Kitap uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümünde anlatılan Atom ve Molekül Fiziği ders notlarından düzenlenerek oluşturulmuştur. Canlı veya cansız tüm varlıklar atom ve moleküllerden oluştuğu için onların özellikleri, içerdikleri atom ve moleküllerin özelliklerine bağlıdır. Atom ve moleküllerin yapısı ise kuantum kuramı ile incelenebilir. Bu kitapta, kuantum fiziğinin temel ilkeleri yalın bir dille açıklanarak kuantum kuramının atom ve moleküllerdeki uygulamaları anlatılmıştır. Kitap, üniversitelerin Fizik bölümlerinde anlatılan Modern Fizik ve Atom ve Molekül Fiziği derslerinde hem ders sorumlularının hem de öğrencilerin yararlanacağı bir kitap olacaktır.

Muhammed Kamil Öden
Ayşen Bakioğlu - Özge Hacıfazlıoğlu Yükseköğretimde uluslararasılaşma sürecinin etkilerinin yoğun olarak hissedildiği, öğrencilerin ve öğretim elemanlarının kültürler arası paylaşımın önemli birer aracı oldukları bir dönem yaşanmaktadır. Bu sürecin doğal bir sonucu olarak araştırma, öğretim, öğrenci destek hizmetleri ve uluslararasılaşma başta olmak üzere yükseköğretimi ilgilendiren tüm boyutlarda kalite göstergelerinin uygulanması önem kazanmıştır.
Yükseköğretimde Kalite, tarihsel süreç içinde ele alınarak, Kalite ve Uluslararasılaşma başlığı altında Bolonya Süreci, Avrupa Yükseköğretim Alanı, Erasmus ve Erasmus Plus hakkında bilgiler verilmiştir. AB Yükseköğretim Kalite Göstergeleri, Kalite Denetim Mekanizmaları, Dış Denetimde AB Standartları gibi özgün bölümler içeren bu kitap aynı zamanda Türkiye’de yükseköğretim kurumlarında kalite çalışmaları konusunda güncel durumu yükseköğretimde yeni eğilimler bağlamında değerlendirmiştir.
Yükseköğretimde kalite yolculuğunu Avrupa Birliği bağlamında ele alan bu çalışmanın yükseköğretim kurumlarında görev yapan akademik yöneticilere ve öğretim elemanlarına uygulama odaklı bakış açıları sunması beklenmektedir.
Seán Lang Kıtanın kökenlerinden günümüze, Avrupa’nın zengin tarihine bir bakış
İster deneyimli bir tarih meraklısı ister yolun başında bir çaylak olun, Avrupa Tarihi For Dummies tutku, güç ve entrikayla dolu bir kıtanın tarihi için mükemmel bir rehberdir. Bildiğimiz Avrupa’yı meydana getirmiş olan felaketler, zaferler, güç mücadeleleri ve siyasetin içinde, Roma dönemi kalıntılarından ve Rönesans’tan dünya savaşlarına ve Eurovision’a uzanan büyüleyici bir seyahat yapın. Geçmişi tekrar canlandırmak için gerçeklerle ve hikayelerle dolu olan bu kitap Avrupa ve onun 21. yüzyıldaki dönüşümü hakkında güncellenmiş bilgiler sunuyor. Avrupa Tarihi For Dummies gerçeklerle eğlenceyi bir araya getirip geçmişi yeniden canlandırıyor.

• Başlangıçta. Kıtanın kökenlerine bir bakış, ilk Avrupalılar ve Taş Devri’nde Avrupa.
• Kadim tarih. Yunan şehir devletlerini keşfedin ve Roma İmparatorluğu’nun çalkantılı günleri hakkında bilgi sahibi olun.
• Tünelin sonundaki ışık. Karanlık Çağlardan Kutsal Roma İmparatorluğu’nun, papaların ve Haçlıların Orta Çağ Avrupa’sına bir gezinti yapın.
• Yeni fikirler ve yeni dünyalar. Osmanlı İmparatorluğu, Reformasyon, Rönesans ve Yeni Dünya.
• En tepeye yükseliş. Avrupa’nın Sanayi Devrimi’ne öncülük edişini, kontrolünü ve hakimiyetini dünyaya yaymasını izleyin.
• Paramparça. Devrimler ve dünya savaşları kıtayı lime lime ediyor.

Kitabı açın ve
• Taş Devri’nden
• Bilgi Çağı’na uzanan kapsamı
• Kontrolden çıkmış Yunan ve Romalıları
• Kaleler, şövalyeler ve Kara Ölüm’ü
• Reformasyon ve neden olduğu kargaşayı
• Tabii ki, Napolyon’u
• Fransız Devrimi ve milliyetçiliğin yükselişini
• Avrupa ve imparatorlukları
• İki dünya savaşı ve Rusya’da devrim çağını inceleyin.
Mustafa Kılınç Bu eser, Avrupa ülkelerinden İsveç, Yunanistan, Hollanda, İtalya, Portekiz, Finlandiya, İngiltere, İrlanda, İskoçya ve Fransa ile Türkiye eğitim sistemlerinin; anaokulu, ilkokul, ortaokul, ortaöğretim, yükseköğrenim, öğretmen yetiştirme, yaygın eğitim ve mesleki ve teknik eğitimle ilgili okulların, eğitim süreçlerindeki konumlarını ifade etmek amacıyla oluşturulmuştur. Eğitim sistemleri ifade edilen ülkelerin, eğitim sorunları ve bu sorunlara çözüm önerisi şeklinde bir değerlendirme sunulmamış ve ismi geçen ülkelerin eğitim sistemleri birbirleriyle karşılaştırılmamıştır. Bu eser, eğitim tarihi araştırmasıdır. Bu bağlamda ülkemiz eğitim tarihini ve Avrupa ülkelerinin eğitim tarihlerini bilmenin; dünü bilmek, bugünü anlamak felsefesi bağlamında faydalı olacağı umulmaktadır.
Andreja Peklar Ay dostunsa geceleri hiç sıkılmazsın. Onunla saklambaç oynayabilir veya yıldızları sayabilirsin. Sandalla uzun ve gizemli bir yolculuğa çıkabilirsin!
Ve o, sen uykuya daldığında bütün gece seni izler. Ay bazen fare kuyruğu kadar ince olsa da dostluğu asla bitmez.
Başta birçok ödül alan “Dev Kuş Ferdo” olmak üzere pek çok resimli çocuk kitabının yazarı olan Andreja Peklar, bu kez bize ay ile küçük bir kız arasındaki sıra dışı dostluğun öyküsünü anlatıyor. Şiirsel metin ve büyülü çizimlerle bize doğanın küçük mucizelerini eğlenceli bir şekilde hatırlatıyor.
Rino Alaimo AYI SEVEN ÇOCUK - The Boy Who Loved The Moon

Gerçek bir sevgiyi kazanmak için nelere cesaret edebilirsin?
Şerife Büyükköse, Özlem Çakır Bu kitap, bilgisayar alanında kullanılabilecek matematiğin; mantık, ispat yöntemleri, küme, işlem gibi temel konuları yanı sıra indirgeme bağıntıları, matrisler, graflar, ağaçlar ve algoritmalar gibi konularını da ele almaktadır.
Kitap, öğrencilere bazı matematiksel gerçekleri öğreterek bunları nasıl uygulayacakları ile ilgili bilgiler vermektedir. Ayrıca her bir bölüm sonunda verilen konu sonu çoktan seçmeli sorular ile "Neler öğrendik?" sorusunun cevabı aranacaktır.
Kitabın; Bilgisayar Mühendisliği ve Matematik bölümlerinde okutulan Ayrık Matematik dersi yanı sıra Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi bölümünün Bilişim ve Matematik dersini alan öğrencilere yardımcı olacağını ümit ediyoruz.