Eğitim Bilimleri ve Öğretmen Yetiştirme \ 1-46
Mesut Uğurlu Hızla küreselleşen dünyadaki bu değişim sürecinde ulus-devletler kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmeyi sürdürmektedir. Ulus-devletlerin bu çıkar mücadeleleri konu başlıklarından biri de “kültür”dür. Her devlet kendi millî kültürünün diğer kültürlere göre daha “üstün” olduğunu ispatlamaya çalışmakta diğer kapsayıcı kültürel yaygınlaşma faaliyetleri yürütmektedir.
Kültürel unsurların korunması ve farklı kültürlere kodlanması amacıyla ortaya konulan bu çabalar, elbette birtakım araçlar ve yöntemler çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Film ve dizilerin yanı sıra küresel iletişimi ve etkileşimi hızla yaygınlaştıran web siteleri de “Kültürel Kodlama Aracı” olarak kullanılmaktadır. Bu araçlardan biri de Amerika'nın en önemli yayın kuruluşlarından biri olan “Amerika'nın Sesi” (Voice of Amerika) adlı kuruluşa ait web sitesidir.
Çalışmamızda “Amerika'nın Sesi” adlı web sitesinde yer alan İngilizce eğitim modülleri vasıtasıyla Amerikan kültürüne ait hangi unsurların ne gibi yöntemler kullanılarak aktarıldığına yönelik tespitler yer almaktadır. Bu tespitlere göre bazı Amerikan kültürü unsurlarının kullanıcılara doğrudan kodlandığı, bazı unsurların ise dolaylı olarak, arka planda ve adeta “sanal reklam” tadında kodlandığı anlaşılmıştır.
Eva Montanari Babasıyla arabaya binmeyi seven ve her zaman “farklı pencerelerden” bakan George, bir gün çocuklar için düzenlenen bir yarış arabası afişi görür ve 1 numaralı arabasıyla yarışa katılır.
Farklılıkların zenginliğe dönüştüğü bu yarış aynı zamanda okurları büyüleyici ve detaylı illüstrasyonların dünyasında keyifli bir yolculuğa da çıkarıyor. Herkes hazırsa yarış başlıyor!
Gopal K. Kanji Gopal K. Kanji'nin istatistiksel testlerle ilgili en çok satan eserinin genişletilmiş ve güncellenmiş bu üçüncü basımı, örnek veri kümeleriyle testlerin nasıl uygulanacağı ve ulaşılan bulguların nasıl yorumlanacağı konusunda bilgiler sunmakta olup; en yaygın kullanılan testleri kapsamaktadır.
Bu kitapta incelenen her bir test; amacı, kısıtları ve yönteme ilişkin ana hatlarıyla ele alınmış ve bir örnek üzerinden sayısal uygulaması yapılmıştır.
100 İstatistiksel Test kitabı, her düzeyde ve tüm disiplinlerde istatistiksel analiz yapanlar için vazgeçilmez bir rehberdir.
Ercan Türk Zaman insana uymaz ancak insan zamana uymaya mecbur kalır. Zaman o ki sosyal medya imkânları ve dijital yayınların artması kitaba olan bağlılığı azaltmış olsa da aksine ihtiyaç olan fikrî arka planı ve entelektüel birikimi sunacak alternatif yayın ve kaynak arzının önemi artmıştır. Bir kitap bin hayattır. Bir kitap ile yakılacak meşalenin bireylerin ve insanlığın yolunu aydınlatacağı muhakkaktır. Zira bilgi kazanımı ile var olan kabiliyetlerin geliştirilmesi sürecinde kitap en önemli araçtır.
Bu kitap; yazarın eğitim hayatı, kişisel ve mesleki yaşantısı dâhilinde dünyayı okuma ve yorumlama vizyonu bağlamında yazılmış, söylenmiş ve farklı tarihlerde değişik yayın organlarında yayımlanmış yazılarının ve çok sayıdaki tematik muhtevanın bir araya getirilmesinden ibaret bir çalışmadır. Bir kişinin sözlerinden müteşekkil bir ilk olma özelliğine sahip ve bir nevi çok sayıda kitabın özeti niteliğindeki bu eser; eğitim ve çalışma hayatının kazanımı olan bilgi, birikim ve tecrübenin özetidir.
Eray Alaca, Tercan Yıldırım Fransız Devrimi sonrasında başlayan ulusçuluk düşüncesi genelde eğitimin özelde ise tarih eğitiminin önem kazanmasına neden olmuştur. Devletler eğitim sistemlerini yeniden düzenlemek zorunda kalmışlardır. Eğitim, seçkinler için bir ayrıcalık olmaktan çıkarılarak halka indirilmiştir. Bu durum 18. yüzyıldan itibaren Batılılaşma çabası gösteren Osmanlı İmparatorluğu'ndaki eğitim sistemini de etkilemiş, 1869 yılında yayınlanan “Maârif-i Umûmiyye Nizamnâmesi” ile eğitim işleri hukuki bir çerçeveye alınarak bir programa kavuşturulmuştur. Modern eğitim alanında birçok yenilik getiren bu nizamname ile ilk kez tarih dersi ilkokulların öğretim programına girmiş, böylece tarih dersi tüm eğitim kurumlarının öğretim programlarında yer almıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde önemli bir işleve sahip olan tarih öğretimi, bir ulus devlet olarak kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin erken döneminde de önemini güçlendirerek devam ettirmiştir. Bu eserde Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminden günümüze kadar tarih öğretim programları ayrıntılı bir şekilde verilirken aynı zamanda bütüncül bir bakış açısıyla tarihsel süreç içerisinde meydana gelen değişim ve dönüşümlere de dikkat çekilmek istenmiştir. Böylece alana yönelik çalışma yapan başta akademisyenlere, öğretmenlere ve öğrencilere geçmişten günümüze Türkiye'de tarih öğretimi programlarını bir arada görme, dönemlerinde etkili olan tarih anlayışlarını anlamlandırma bağlamında katkı sunmak amaçlanmıştır.
Hüseyin Fidan Yöneticilerin, yönettikleri topluma daha iyi hizmet verebilmek için tarihin her devrinde ülkelerinde yaşayan ileri görüşlü, bilgili, deneyimli kişilerden yararlandıkları bir gerçektir. Bu yararlanmayı gerçekleştirmek için de kimi zaman kurallı kimi zaman kuralsız kimi zaman sık kimi zaman seyrek toplantılar yapmışlardır. Meclis geleneği Türk devlet geleneğine de yabancı değildir. Orta Asya Türk Devletlerinde hükümdarın yanında bulunan ve çeşitli ülke sorunlarının görüşülüp önemli kararların alınmasına yardımcı olan Meclisler olmuştur.
Bu çalışmada; Osmanlı Döneminde başlayan parlamento yolculuğuna kısaca değinilmiş, daha sonra Cumhuriyet dönemine ait Cumhurbaşkanları, Meclis Başkanları, Başbakanlar, Partiler, Hükümetler, Koalisyonlar vb. birçok bilgiye yorumsuz olarak yer verilmiştir.
Türk siyasi tarihine meraklı yurttaşlarımız ile siyasal bilgiler alanında eğitim alan gençlerimiz için kaynak kitap niteliğini taşıyan bu çalışmanın tüm okurlarımıza faydalı olacağını ümit ediyorum...
Yılmaz Açık 2. yüzyılda Yunan yazar Lukianos'la birlikte başladığı varsayılan bilimkurgu, Türk edebiyatında ilk defa 19. yüzyılda Jules Verne çevirileriyle görülmeye başlamıştır. Bu dönemde, Ahmet Mithat Efendi'ye ait Fenni Bir Roman yahut Amerikan Doktorları (1888) da ilk telif eser olarak Türk edebiyatında yerini almış olsa da çok uzun bir süre bu türe ilgi gösterilmemiştir. 1970'li yıllara kadar yayımlanan çok az sayıdaki eserle varla yok arasında varlığını sürdüren bilimkurgu, 1970'li yıllardan sonra çıkan fanzin ve bilimkurgu dergilerinin de etkisiyle 1980'lerde daha görünür hâle gelmiştir. 1980 sonrasında da Amerika ve Avrupa'da yayımlanmış romanların Türkçeye çevrilmesi ve sinemadaki bilimkurgu filmlerinin etkisiyle özellikle 2000 sonrasında giderek artan bir şekilde Türk edebiyatında yerini almaya başlamıştır.
Bu kitapta, 1980 sonrasında bilimkurgu türünde yayımlanmış romanlar incelenerek bilimkurgunun Türk edebiyatındaki yeri ve gelişimi ortaya konmaya çalışılmıştır.
Ferah Özer, Nihal Doğan 21. yüzyılda bilim ve teknolojide yaşanan gelişmeler ve küresel problemler, her bireyin; bağlamın ihtiyaçlarıyla uyumlu, nitelikli alan bilgisi ve bilişsel becerilerle donatılmasını gerektirmektedir. Ancak Türkiye'de problem çözme ve yaratıcılık becerileri hakkında yaklaşık 100 yıl öncesinden başlayarak günümüze kadar gerçekleştirilen kuramsal çalışmaları eğitim-öğretim perspektifiyle ortaya koyan bir kaynak bulunmamaktadır. Bu ihtiyaca yönelik olarak 21. yüzyıl becerilerinin, kuramsal temellerini oluşturan kavram, teori, model ve yaklaşımları sınıf içi uygulamalarla birlikte detaylı bir şekilde sunmak amacıyla 21. Yüzyıl Bağlamında Kuramdan Sınıf İçi Uygulamaya Problem Çözme ve Yaratıcılık Becerisi adlı bu eser hazırlanmıştır.
Türkçe alan yazına katkı sağlama amacımızın yanı sıra bu kitapta 21. yüzyıl becerileri, bilim-mühendislik uygulamaları ve tematik öğrenme yaklaşımları bilim tarihi kavramlarıyla birlikte harmanlanarak 21. yüzyıl sınıfları için yeni ve özgün bir perspektif sunulması da hedeflenmiştir. Detaylı tarihsel ve kuramsal içerik tasarımıyla hazırlanan bu kitap, fen bilimleri eğitimi alanında çalışan; öğretmen, öğretmen adayları, lisans/lisansüstü öğrenciler ve akademisyenlerin yararlanabileceği önemli bir kaynaktır.
Kitabın içinde yer alan kuramsal içerik ve ortaokul öğrencilerine yönelik geliştirilen 28 saatlik özgün “Bilim Tarihiyle Zenginleştirilmiş Yaratıcı Problem Çözme Modülü” adlı sınıf içi uygulama modülleri, 21. yüzyıl bağlamı içerisinde problem çözme ve yaratıcılık becerilerinin öğretimi ve öğrenilmesine yönelik fen bilimleri eğitimi alanındaki önemli bir boşluğu dolduracaktır.
Alperen Yandı, Büşra Gociaoğlu, Esra Nur Tiryaki, Faik Kanatlı, Gülşah Mete, Gülşat Bican, Gürol Yokuş, Halil Erdem Çocuk, Haluk Güngör, Mehmet Kurudayıoğlu, Mutlu Uygur, Ozan Korkmaz, Serkan Bayrakçı, Taşkın Soysal, Yunus Emre Çekici Bilgi çağında muasır medeniyetler seviyesinde varlık göstermek ve bilgi üretiminin önemli bir parçası olmak için birtakım yetkinlik ve becerilere sahip bireyler yetiştirmek gerektirmektedir. 21. yüzyıl becerileri olarak adlandırılan bu yetkinlik ve becerilerin genelde bütün yurttaşlara, özelde ise öğrencilere kazandırılacağı alan eğitim öğretim ortamlarıdır. Bu açıdan ana dili öğretiminde söz konusu yetkinlik ve becerilerin öğrencilere kazandırılmasının önemi büyüktür. 21. Yüzyıl Becerileri ve Türkçe Eğitimi adlı bu eser, 21. yüzyılda değişen eğitim anlayışına ana dili dersi açısından katkı yapmayı amaçlamaktadır. Kitapta; 21. yüzyılda bireylere kazandırılması hedeflenen becerilerin neler olduğu hakkında bilgiler verilmiş, bu becerilerin kaynağı, önemi, ölçme ve değerlendirme aşaması gibi konular Türkçe eğitimi açısından ele alınmıştır.
Gamze Sart Geleneksel teorilerin, 21. yüzyıl kariyer yaşantılarındaki değişimlerini yakalama ve bunları yanıtlama hususunda yeterli olmayışı, günümüzdeki gereksinimleri vurgulayan teorilerin düzenlenmesi zorunlu hâle getirmektedir. Bu nedenle kişilerin globalleşen dünyada kariyerini etkili bir şekilde yönetebilmeleri adına esneklik, hayat boyu öğrenme ve kariyerine yön verebileceği niteliklerinin ön plana çıkarılmasına özen gösteren postmodern kariyer kuramlarına duydukları gereksinim çoğalmıştır. Kariyer gelişimi araştırmaları, odağını bireyin ilgi, ihtiyaç ve değerlerini örgütsel taleplerle uyumlu hâle getirmesinden uzaklaştırarak kariyer ve iş adaptasyonu için esas olan kariyer yeterliliklerinin geliştirilmesine vurgu yapmaktadır. Günümüzde başarılı bir kariyer gelişimi, yalnızca mesleki bilgi ve becerilerle sınırlı değildir. Bireylerin farklı alanlarda deneyim kazanmaları ve uyum sağlama yeteneklerini geliştirmeleri, kariyerlerini şekillendirmek ve sürdürmek için kritik öneme sahiptir. İş dünyasındaki değişen koşullara ayak uydurabilen ve sürekli olarak öğrenmeye açık olan bireyler, başarılı bir kariyere daha yakın olacaklardır. Bu kitabın amacı, mesleklerin yeniden yapılandırılmasına neden olan teknolojik gelişmelerin sonucunda kişilerin değişen kariyer hedeflerine, kariyer planlama ve kariyer uyum streslerine yön verebilecek bilgiyi ve öngörüyü sağlayabilmenin yanı sıra kariyer yapılandırmalarına yardımcı olmaktır.
William G. Castellano “Yeni Normal” olarak adlandırılan içinde bulunduğumuz yeni dönem, çalışma hayatını kökten değiştiren yapısal dönüşümlere neden olmuştur. Küreselleşme, teknolojideki hızlı gelişmeler ve değişen işgücü yapısı, geleneksel insan kaynakları uygulamalarını yetersiz kılmaktadır. İş dünyasında başarı ve sürdürebilirlik ancak yeni yöntemleri araştırmak, uygulamak ve işgücü adanmışlığını sağlamak ile mümkün olacaktır. Bu kitapta, 21. yüzyılda sürdürülebilir bir rekabet üstünlüğü yakalamak isteyen ve bunun için sahip oldukları işgücü adanmışlığı ve yetenek yönetimini önemseyen örgütler için birçok uygulamaya yer verilmiştir.
İnsan Kaynakları Yönetimi alanında çalışmalarına devam eden pek çok değerli öğretim üyesisinin katkılarıyla Türkçeye kazandırılan bu eserin, akademisyenler, öğrenciler ve uygulamacılar için önemli bir referans olacağına inanıyoruz.
Binnur Yeşilyaprak “Eğitimde Rehberlik Hizmetleri” kitabı; hangi eğitim kademesinde görev alırsa alsın, öğrencilerin kişisel, eğitsel ve mesleki gelişimine yardımcı olacak öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının sorumlulukları konusunda gerekli bilgi ve becerileri kazandırabilmek amacı ile hazırlanmıştır.
Kitap, öğretmenlik programını izleyenler için temel bir “ders kitabı”, öğretmenlik mesleğini sürdürenler için “uygulama el kitabı”, Psikolojik Danışma ve Rehberlik personeli ve adayları için “yardımcı kitap” olarak planlanmıştır. Buna göre kitapta, öğrencilerin gelişim ve uyumlarına, kendilerini gerçekleştirmelerine nasıl yardımcı olunabileceği somut olarak açıklanmaya çalışılarak, her koşul ve her ortamda gerçekleştirilebilecek hedef davranışlar ve bunlara uygun etkinliklere yer verilmiştir.
Öğrencinin eğitim sürecinde her yönüyle tüm olarak gelişebilmesi için kişisel, eğitsel ve mesleki rehberlik alanlarında verilmesi gereken hizmetler okulöncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretim kademelerinde uygulamaya dönük örneklerle birlikte sunulmuştur.
Spencer G. Niles, JoAnn Harris Bowlsbey Bu kitap, 21. yüzyılın beraberinde getirdiği iş dünyasına ilişkin değişimleri ustalıkla ele alarak, bu değişimlere paralel olarak kariyer gelişimi müdahalelerinin öneminin neden arttığını ve yeni kariyer gelişimi müdahalelerinin neler olması gerektiğini anlaşılır bir dille anlatmaktadır. Bu süreçte kariyer psikolojik danışmanlığının yapılma biçiminin nasıl değiştiğini vurgulayan kitabın, her bölümünde birçok vaka çalışmalarına yer verilmekte ve öğrenci etkinlikleri başlığı altında okuyucuların o bölüm hakkında daha fazla bilgiye sahip olmasını sağlayan sorular bulunmaktadır.
Kültüre ve farklılıklara duyarlı bir dille hazırlanan kitap; diğer kariyer kitaplarındaki gibi başlangıçta kariyer psikolojik danışmanlığı ile ilgili tarihçeden, kuramlardan, değerlendirmelerden söz etmektedir. Bilgisayar teknolojilerinin kariyer psikolojik danışmanlığında giderek daha fazla kullanılmasına dikkat çekilmekte, yeni yüzyılda değişen kariyer psikolojik danışmanlığında kullanılabilecek yeni stratejiler ve teknikler üzerinde durulmaktadır. Bu gelişimlere uyumlu olarak bir kariyer gelişim programı tasarlamanın ve uygulamanın adımlarını, farklı eğitim düzeyleri ve farklı kurumlar açısından örneklerle sunmakta, okuyuculara yapılabileceklere ilişkin anlamlı bakış açısı kazandırmaktadır. İlköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim düzeylerinde uygulanabilecek bir dizi etkinlik de sunan kitapta, farklı özellikleri olan yetişkinlere yönelik yapılabilecek hizmetler de örneklenmektedir. Kariyer danışmanlığında etik konusu üzerinde titizlikle durulmakta, bu konuyu tüm bölümlerin içine alsa da tamamen bu konuya ilişkin bölümün olması açısından farklılık göstermektedir.
Kitapta yer alan ve kültürel olarak Türkiye'ye uymayan örnekler ve uygulamalar bile aslında fikir verici örnekler olarak ele alınabileceğinden; psikolojik danışman eğitimcilerine, psikolojik danışmanlara, öğrencilere, konuya ilgi duyan herkese yardımcı olacak özelliklere sahiptir. Çeviri ekibi olarak bu kitabın çok kullanışlı olacağını ve okuyuculara yeni anlayışlar ve fikirler kazandıracağını düşünmekteyiz.
Ahmet Yatkın, Bahadır Köksalan, Bedrettin Özmen, Devkan Kaleci, Dündar Yener, Erhan Yaylak, Erol Koçoğlu, Ezlam Susam, Fatıma Betül Demir, Fatih Mehmet Ciğerci, Gökhan Coşanay, Hasan Aydemir, Mahmut Bozkurt, Mert Şen, Merve Ünal, Munise Duran, Mustafa Yılmaz, Nazlı Nur Durak Kuru, Ömer Varol Palancıoğlu, Özcan Bayrak, Ramazan Özbek, Ramazan Ziya Yamaç, Servet Atik, Tuğrul Gökmen Şahin, Ufuk Erdoğan, Ülkü Ulukaya Öteleş, Yalçın Karalı, Zekai Ayık Bilim ve teknolojideki hızlı değişim hayatın hemen her alnında yeni beklentiler ve gereksinimleri zorunlu kılmıştır. 20. yüzyılda, bireylerin belli bilgi ve becerilere sahip olmaları yeterli görülürken dijital çağ olarak da adlandırılan 21. yüzyılda, bireylerin bu belli bilgi ve becerilerin ötesine geçip “21. yüzyıl becerileri” olarak adlandırılan becerilere sahip olmaları bir gereklilik olarak görülmektedir. Bu sayede bireyler, yüzyılımızda yaşanan baş döndürücü değişiklikler ve gelişmelere ayak uydurabilecek ve edindikleri yeni becerileri iş, sosyal ve günlük hayatlarına adapte edebileceklerdir.
Çağımızın eleştirel ve yaratıcı düşünen, iş birliği ve empati yapabilen, öz düzenleme, öz yeterlik, sorumluluk gibi becerilere sahip, bilgi, iletişim ve teknoloji okuryazarı, yenilikçi ve lider bir ruha sahip bireylerini yetiştirmenin yolu 21. yüzyılın gereksinimlerine cevap verecek eğitim sistemlerinden ve bu sistemler içinde en büyük aktörlerden olan öğretmenlerden geçmektedir. Bu çağın öğrencilerini yetiştirebilmeleri ve onlara rehberlik edebilmeleri için öğretmenlerin de öğrenciler için atfedilen becerilere sahip olmaları, kendilerini kişisel, sosyal ve mesleki alanlarda sürekli geliştirmeleri ve yenilemeleri gerekmektedir.
Bu kitap, yüzyılımızın öğretmenlerinin sahip olması gereken becerileri farklı başlıklar altında detaylı olarak ele almayı ve bu sayede de alana katkı getirmeyi amaçlamaktadır.
Robert R. Carkhuff Yardım Etme Sanatı kitabı, Robert R. Carkhuff'un yardım etme modelini başlangıcından son aşamasına kadar basamak basamak ve açıklayıcı olarak somut bir biçimde anlatmaktadır. Yardım etme modelinin açıklamalı ve net olarak anlatıldığı bu kitap, okuyanın aklında model ve uygulaması ile ilgili anlaşılmamış bir nokta bırakmamaktadır. Yardım etme alanında çalışanların da çok iyi bildiği gibi hiçbir kuramın, yardım etmeye ilişkin yaşananların, basamak basamak, ardı ardına uygulamalı ve somut olarak anlatıldığı bir metni bulunmamaktadır. Buna yardım etme sürecinde yardım edenin ve yardım alanın birlikte yaşadıkları ve geçirdikleri değişim de dahildir. Kitabın özellikle vurguladığı, bunun bir süreç olduğu ve yardım alanda olduğu gibi yardım edende de olumlu yönde bir değişim, bir büyüme görüldüğüdür.
Bu durumda yardım eden de yardım alan da büyümekte ve gelişmektedir. Bu büyümenin gerçekleşebilmesi için yapılması gerekenler dört ana bölümde verilmiştir:
I. Bölüm: Giriş
1. Yardım Etme Modellerinin Gelişimi: Burada, insanın koşullarındaki değişim, yardım etmede değişen yaklaşımlar, insan kaynakları gelişimi ve yardım etme modelinin gelişimi anlatılmaktadır.
II. Bölüm: Yardım Etme Süreci
2. Yardım Alanın Katkısı-Bireyin Kendi İçinde (içsel) Süreç Oluşturma İşlemi: Burada, süreç oluşturma işlemine dahil olma, insan yaşantılarını keşfetme, insanın hedeflerini anlama, programlar üzerinde harekete geçme ve bilginin geri dönüşümü anlatılmaktadır.
3. Yardım Edenin Katkısı: İçsel süreç oluşturma işlemi, dahil olmayı kolaylaştırmak için ilgi ve özen gösterme, keşfetmeyi kolaylaştırmak üzere tepki verme, anlamayı kolaylaştırmak için kişiselleştirme, harekete geçmeyi kolaylaştırmak için ilk adımı atma, geribildirimi kolaylaştırma anlatılmaktadır.
III. Bölüm: Yardım Etme Becerileri
4. İlgi ve Özen Göstermek-Yardım Alanı Dahil Etme: Burada ilgi ve özen göstermeye hazırlama, kişisel olarak ilgi ve özen gösterme, gözlemleme, dinleme anlatılmaktadır.
5. Tepki Verme-Keşfetmeyi Kolaylaştırma: Burada, içeriğe tepki verme, duyguya tepki verme, anlama tepki verme anlatılmaktadır.
6. Kişiselleştirmek-Anlamayı Kolaylaştırmak: Burada, değiştirilebilir temel oluşturma, anlamı kişiselleştirme, problemleri kişiselleştirme, insan kaynakları gelişimi (İKG) problemlerini kişiselleştirme, hedefleri kişiselleştirme, İKG hedeflerini kişiselleştirme, karar vermeyi kişiselleştirme anlatılmaktadır.
7. Başlatmak-Harekete Geçmeyi Kolaylaştırmak: Burada, hedefleri tanımlama, programları geliştirme, pekiştireçleri geliştirme, adımları tamamlamaya hazırlanma, kontrol adımlarını planlama anlatılmaktadır.
IV. Bölüm: Özet
8. Yardım Etme Sürecinde Yeniden Dönüşüm: Burada, ilgi ve özen göstermenin yeniden dönüşümü, tepki vermenin yeniden dönüşümü, kişiselleştirmenin yeniden dönüşümü, başlatmanın yeniden dönüşümü verilmektedir.
Yardım etme süreci, yukarıda özetle anlatıldığı şekilde işlenmektedir. Kitapta, bu süreçte yaşanan vaka örnekleri verilmekte ve okuyucu öğrendiklerini vaka örneklerinde somutlaştırmaktadır. Böylece yardım etme modeline ilişkin sürecin öğrenilen kavramları netleşmekte ve âdeta canlanmaktadır.

Çalışma kitabı öğrencilerin ve adayların “Yardım Etme Sanatı” kitabında okudukları yardım etme becerilerini uygulamaya aktarabilmelerine yardımcı olmak üzere düzenlenmiştir.
Bu çalışma kitabı pek çok uzmanlık alanı öğrencisi tarafından kullanılmaktadır; akıl sağlığı terapistleri, rehabilitasyon ve okul danışmanları, öğretmenler, hemşireler, diyetisyenler, sosyal çalışmacılar, yöneticiler, insan kaynakları uzmanları, avukatlar, hakimler ve diğerleri. Başkalarıyla daha etkili iletişim kurmayı isteyenler için çok yararlı ve kullanışlıdır.

Eğitimci kılavuzu, eğitimcinin “Yardım Etme Sanatı” kitabında yer alan becerileri uygulamayı öğrencilere öğretebilmesini sağlamak için düzenlenmiştir. Eğitimciden kastedilen, yardım etme alanını içine alan uzmanlık dallarında eğitim almış ve çalışmakta olan kişilerdir.
Yardım Etme Sanatı'nı öğretebilmeniz için sizin bu yardım etme becerilerinde ustalaşmanız gerekmektedir. Öncelikle ilgi ve özen gösterme, tepki verme, kişiselleştirme ve başlatma becerilerini içselleştirmeniz ve ancak ondan sonra öğrencilerinize model olmanız mümkün olacaktır. Ustalıktan kastedilen budur. Bu kitap, sizin bu ustalığı kazanmanız ve öğrencilerinize iletebilmeniz için uygulamalı bir rehber olacaktır.
Rezvan Ameli En son ne zaman bir üzümü, bir kirazı bir ısırık elmayı çok yavaş çiğnediniz ve gerçekten tadını aldınız ve kokusunu algıladınız? Elbiselerinizin kumaşının cildinizde bıraktığı hissi algılamak için ne sıklıkta zaman ayırıyorsunuz? Hiç yünün, pamuğun ve ipeğin hissettirdiği duygunun bilincine vardınız mı? Hiç tüm dikkatinizi tek bir nefes alıp vermeye odakladınız mı ve bunu başlangıcından sonuna kadar dikkatlice takip ettiniz mi?
Farkındalık, mevcut anı bilinçli bir akıl ve şefkatli, açık ve sevgi dolu bir kalp ile algılamaktır.
Hepimiz her bir anda gövdemizde, aklımızda ve kalbimizde nelerin olup bittiğini bilecek kapasitedeyiz ve algıladığımızı kabul etme ve bununla dost olma kapasitesine sahibiz. Farkındalık bize deneyimlerimize tam olarak katılımcı olmak ve hayatı sansürsüz yaşamak için gerekli olan tüm araçları sunabilir.
Ömer Karahan Bu kitapta, Türk aydını geçinenlerin karanlık yüzleri belgelendi. Halk-aydın yabancılaşması veya zıtlaşmasının ne kadar derin olduğu ortaya konuldu. Bütün dünyada mahkûmların özürlülerin topluma kazandırılmaya ve üretken hâle getirilmeye çalışıldığı bir zamanda, üniversitenin en iyi öğrecilerinin nasıl harcandığı anlatıldı. Kadınların okula kazandırılması gerektiği bir dönemde aydın, ilerici ve çağdaş geçinenlerin kızları üniversiteden nasıl kovaladığı gösterildi. Kadın hakları savunucusu olanlarn nasıl dilini yuttuğu ve en güzel seyirci durumuna geçtiği görüldü.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Türk Ceza Yasası ve Üniversite Öğrenci Disiplin Yönetmeliği’nde olmayan suçlar uyduruldu. Sahte tutanaklarla öğrenci ve öğretim üyeleri hakkında soruşturmalar açıldı. Evrakların sahte olduğu ortaya konduğu hâlde soruşturmalar sürdürüldü. Olmayan suçlara en ağır cezalar verildi. Bir hafta olabilecek ceza, infaz oyunları ile on altı haftaya çıkarıldı. Tıp Fakültesini bitirmesine dört ay kalan öğrenciye dört yıl kaybettirildi. Yırmi üç, yirmi dört yaşına gelmiş öğrencinin velisi olur mu demeden öğrenci anne ve babalarına tebligat yapıldı. Bütün bunları yapan riyakârlar “Bu öğrenciler bizim evladımız, biz onların zarar görmesini ister miyiz?” diyecek kadar yüzsüz çıktılar. Kendi yaptıklarına bakmadan “Öğrenciler dürüst değil!” deme utanmazlığını sergilediler.
Bütün bunlar belgelenerek bu kitapla tarihe not düşüldü.
Abdulkadir Sağlam, Adem Koç, Aynur Güngör, Burak Tarakçı, Dilara Neccar, Erhan Şahin, Hasine Yılmaz, Hatice Kırçiçek, İbrahim Varol, İzel Aslan, Muhammed Akif Kurtuluş, Muhammed Ali Savaş, Mücahit Köse, Nisa Yenikalaycı, Ömer Erbasan, Seher Akdağ, Selçuk Şahingöz, Yunus Küçüköner, Zennure Yılmaz, Zeynep Alıcı Bilim, günümüzde bireyin ve toplumların bilgi edinmede, problem çözmede kullandığı temel yoldur. Bilgi edinme yollarından biri de akıl yürütmedir. Akıl yürütme günümüzde eğitim-öğretim sistemindeki birçok çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Akıl yürütme becerilerinin geliştirilmesi bireylerin hem günlük hem de akademik yaşamlarında karşılaşabilecekleri problemlerin çözülmesinde önemli katkılar sağlayacaktır. Günlük yaşam örnekleriyle, bilimsel gelişmelerin, sosyobilimsel olgu ve olayların yanı sıra insanlık tarihine ışık tutan olayların akıl yürütme becerileri ile birlikte ele alındığı kaynaklara ihtiyaç vardır. Bu ihtiyaçtan hareketle geçmişten günümüze gün gün bilimin ve bilimsel bilginin değişimini ve gelişimini, akıl yürütme becerileri ile ele almaya çalışan bu kitap, alanında özgün olma niteliği de taşımaktadır. Kitabın giriş bölümünde bilim, bilimsel bilgi ve mantık kavramları açıklanmış ve akıl yürütme ile ilişkilendirilmiştir. Ayrıca, 365 günde bilim neden önemlidir sorusuna cevap verilmeye çalışılmıştır. 1-12. bölümlerde ilgili ay içerisinde gerçekleşmiş olan bilimsel olaylar gün gün akıl yürütme türleri ile ilişkilendirilmiştir. Kitabın son bölümü olan 13. bölümde kitabın içeriğini yansıtan; bilim, bilim insanı, bilimsel buluş, deney, akıl yürütme, gün, ay, yıl gibi kavramlara yönelik özgün bireysel çizimlere yer verilmiştir. 365 Günde Bilim ve Akıl Yürütme kitabının bilimsel çalışmalara katkı sağlaması dileğiyle…
Katja Maaß, Oliver Strasser, Laura Wanckel, Gökhan Kaya, Metin Sardağ, Buket Akkoyunlu, Gültekin Çakmakçı
Deniz Tunçer, Nihan Şahinkaya Eğitim, bütün derslerin birbirleriyle olan etkileşimi iyi kurulduğunda başarıya ulaşacak dinamik bir yapıdır. Bu yapının her bir unsuru yani derslerin her biri hem kendi içerisinde yaşamla iç içe olmalı hem de diğer unsurlarla bağlantılı bir şekilde yaşamın içinde yer almalıdır. Çocuklar için çok soyut bir alan olan matematik, 4 Hikâye 4 Şarkı - Hikâye ve Şarkılarla Ondalık Kesirler adlı bu kitapta müzikle yaşama dâhil olurken müziğin neşeli karakteri bilgi ve kavramların anlaşılmasına katkıda bulunuyor. Deniz Tunçer ve Nihan Şahinkaya'nın ortaya koydukları bu güzel ürünün bütün çocuklara ulaşabilmesi dileğimle...
Prof. Dr. Emel Funda Türkmen


Bilindiği gibi müzik ve matematik arasındaki ilişki çeşitli araştırmalarla ortaya konulmuştur. Pisagor Okulunun programında müziğin aritmetik, geometri ve astronomi ile birlikte matematiğin dört dalından biri olarak yer aldığı bilgisi, araştırmaların temel dayanakları arasında görülebilir. Diğer yandan amaçları ve alana özgü becerileri arasında yer alan müzik aracılığıyla zihinsel becerilerinin gelişimini sağlamak ve müziğin bir bilim dalı olarak da farklı bilimlerle ilişkisini kurabilmek ifadeleri gereği ilköğretim müzik dersleri, kendi özel amaçlarının gerçekleşmesi kadar diğer derslerin amaçlarının gerçekleşmesini de hedeflemektedir. Deniz Tunçer ve Nihan Şahinkaya'nın güzel bir projelerinin ürünü olan 4 Hikâye 4 Şarkı - Hikâye ve Şarkılarla Ondalık Kesirler başlıklı kitapları, müzik eğitimi amaçlarının gerçekleşmesinde değerli bir kaynak oluşturacak nitelikte. Teşekkürlerimle…
Prof. Dr. H. Seval Köse


Müzik yoluyla eğitim/öğretim süreçlerinde kalıcı öğrenmelerin gerçekleştirilmesi, günümüzde çağdaş eğitim yaklaşımları açısından büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle 4 Hikâye 4 Şarkı - Hikâye ve Şarkılarla Ondalık Kesirler adlı eğitim materyalini hazırlayan meslektaşlarım Deniz Tunçer ve Nihan Şahinkaya'yı yürekten kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.
Doç. Dr. Mehmet Ali Özdemir
Şeyma Nur Didin Ala, Duygu Dinçer, Seffat Duman, Enver Ulaş, Mustafa Dervişoğulları, İsmail Karsantik, G. Seyra Çakır, Derya Eryiğit, Halim Güner, Akif Avcu, Münevver Başman, R. Şamil Tatık, A. Faruk Levent Çalışma, 4+4+4 kademelendirilmesinde ortaya çıkan yeni durumu ilgili tarafların (öğrenci, veli, okul yöneticisi, il-ilçe yöneticileri, müfettişler, branş öğretmeni ve sınıf öğretmeni) bakış açısıyla inceleyerek, çeşitli boyutlardan görmek ve değişim literatürüyle mevcut durumu tartışarak, durumun geliştirilmesi ve probleme bilimsel bulgular doğrultusunda çözüm önerileri getirilmesinin değerli bir çaba olacağı inancıyla yapılmıştır.
Ahmet Atabaş, Ahmet Emre Bilgili, Ahmet Türkben, Ali Çiçek, Ali Karagöz, Alpaslan Durmuş, Aşkın Asan, Ayşen Gürcan, Birol Akgün, Buğra Sarı, Cem Korkut, Cihan Kılıç, Ebuzer Demirci, Ercan Demirci, Erdem Özlük, Eyyüp Yılmaz, Hamza Özdemir, Hayati Ünlü, İbrahim Gültekin, İlker Astarcı, Kemal Şamlıoğlu, Kenan Çapık, Mehmet Demiral, Mehmet Mete, Metin Çelik, Muhsin Kar, Murat Çelik, Mustafa Arslan, Muzaffer Şeker, Nedim Kaya, Osman Demirgül, Ömer Avcı, Öner Buçukçu, Selim Argun, Semih Aktekin, Tacettin Talha Günaydın, Yasin Taşpınar, Yunus Emre Gedikli, Yusuf Alpaydın Elinizdeki kitap, 50 soruda eğitimin uluslararasılaşmasını ve bu bağlamda farklı yönleriyle Türkiye’nin eğitimdeki uluslararasılaşma tecrübesini tartışmaktadır.
Dört bölümden oluşan kitap, eğitiminin uluslararasılaşmasını tarihi seyri, gelişimi ve kurumsallaşma süreçleriyle derinlikli olarak incelerken, dijitalleşme ve yeni trendler bağlamında eğitimin geleceğine de ışık tutmaktadır.
Eğitimde uluslararasılaşma, günümüz dünyasının çok boyutlu bir gerçeği olarak yabancı dil eğitiminden öğrenci hareketliliğine, akademisyen değişiminden yurt dışı ile ortak program yürütülmesine, farklı ülkelerde yabancı dilde eğitim programları açılmasından ortak müfredat ve eğitim standartları geliştirilmesine, farklı toplumlar arasında kültürel etkileşime kadar çok geniş yelpazedeki araç, yöntem, politika ve uygulamaları kapsamaktadır.
Kitapta, eğitimin uluslararasılaşmasının Batı ve Doğu’daki tarihsel kökleri irdelenmekte, ayrıca Osmanlı’dan günümüze Türkiye’deki eğitimin uluslararasılaşma sürecine ilişkin örnekler Millî Eğitim Bakanlığı bünyesindeki 1416’lı burslu öğrencilerden YÖK bünyesindeki Erasmus, Mevlâna ve Orhun değişim programlarına, YTB bünyesindeki Türkiye Burslarından Türkiye Maarif Vakfının yurt dışı okullarına kadar farklı kurumlar bağlamında ayrıntılı olarak analiz edilmektedir. Bu süreci, kuruluşunun yüzüncü yılında yeniden küresel bir güç olarak yükselen Türkiye’nin dünya ile entegrasyonunun bir aracı olduğu kadar kendi kültür ve medeniyet değerlerine güveninin bir sonucu olarak da görmek gerekir.
Hülya Gülay Ogelman, Fatma Yenibayrak Sosyal beceriler, hayat boyu devam eden gelişim sürecinin önemli bir parçasıdır. Söz konusu beceriler, çocukların sosyal yaşamının yanı sıra duygusal, zihinsel, dilsel ve hatta fiziksel gelişimlerini de yakından ilgilendirmektedir. Bu nedenle sosyal becerileri geliştirmek, bireysel ve toplumsal açıdan önem taşımaktadır.
5-6 Yaş Çocukları İçin Sosyal Beceri Etkinlikleri isimli kitabın bu genişletilmiş 2. basımında yer alan 57 etkinlik, okul öncesi dönem çocuklarının yaparak, yaşayarak ve aktif katılımla sosyal becerilerini geliştirip yeni becerileri öğrenmelerini desteklemek amacıyla hazırlanmıştır.
Hülya Koz, Çiğdem Bektaş 6. Sınıf Türkçe Konu Anlatımlı Test Kitabı

* Özet Konu Anlatımları
* Anlatımları Destekleyen Eğlenceli Etkinlikler
* Kazanımlarla Uyumlu Bilginizi Değerlendiren Testler
* Sonuca Ulaştıran Deneme Testleri
Zerrin Bölükbaşı Macit Psikolojik danışma ve rehbelik (PDR) alanının “yaşam boyu” kavramını kullandığı göz önüne alındığında, sunduğu hizmetlerin çocuklara bakım ve eğitim sağlayan yetişkinleri de kapsayacak şekilde programlandırılması gerekmektedir. Okul öncesi dönemden itibaren bu hizmetlerin programlı bir şekilde sunulmaya başlanmasıyla daha sonraki eğitim basamaklarında verilecek PDR hizmetlerinin de temeli oluşturulmuş olacaktır. Artık çocukların üç yaşından itibaren giderek yükselen oranlarda okula başlamaları, bu yaş dönemi çocukların çevreleri ile birlikte PDR hizmetleri kapsamına alınması için öncelikle bir Gelişimsel Sınıf içi Rehberlik programı oluşturmayı da kaçınılmaz kılmaktadır.
Sınıf içi grup rehberliği etkinliklerinin uygulanması esnasında özel danışan danışman ilişkisi geliştirilmeye çalışılmaz. Öğrencilerin belirli bilgi beceri ve tutumları kazanmaları amaçlanır. Öğretmenler ile işbirliği hâlinde gerçekleştirilir. Yalnızca öğretmenlerin yalnızca okul danışmanının gerçekleştirdiği etkinlikler olduğu gibi her ikisinin birlikte gerçekleştirdiği etkinlikler de bulunabilir. Kitapta bulunan, 27 haftayı kapsayan 108 adet etkinlik, aile katılımı çalışmalarının yararlılığı doğrultusunda aileleri de işin içine dâhil ederek hazırlanmış ve uygulanabilir hâle getirilmiştir.
Okula atılan ilk adım olan okul öncesinden itibaren gelişimsel bir sınıf içi rehberlik müfredatı hazırlamak ve uygulamak, koruyucu/önleyici yönü ile daha fazla gruba ulaşarak görünür kılmayı sağlayacaktır. Bu kitapta yer alan etkinliklerin tümü PDR'nin üç gelişim alanı olan kişisel-sosyal, eğitsel ve mesleki rehberlik kapsamında program tasarlama ilkeleri doğrultusunda hazırlanmış olup okul öncesi ve PDR alanlarındaki akademisyen ve uygulayıcıların görüşleri ile düzenlenmiştir. Etkinliklerin hemen hemen hepsi yazar tarafından ana sınıfı PDR çalışmaları doğrultusunda çocuklara bizzat uygulanarak değerlendirmesi yapılmış ve son hâli verilmiştir.
Hülya Koz, Handan Soy, Çiğdem Bektaş 7. Sınıf Türkçe Konu Anlatımlı Test Kitabı

* Özet Konu Anlatımları
* Anlatımları Destekleyen Eğlenceli Etkinlikler
* Kazanımlarla Uyumlu Bilginizi Değerlendiren Testler
* Sonuca Ulaştıran Deneme Testleri
Hadiye Bostancı Bu kitapta, Donald SUPER’ın Çocuklukta Kariyer Gelişim Modeli’ni temel alan ve son yıllarda İngilizce alanyazında tartışılmaya başlanmış olan Kariyer Farkındalığı Kavramı tanıtılmıştır. Gelecekteki yıllarda, ülkemizde bu konuya yönelik ilginin artacağı düşünülmektedir.
Kitapta, okul psikolojik danışmanlarının 7. ve 8. sınıf öğrencilerine uygulayabilecekleri bir grup rehberliği programı da bulunmaktadır. Program kariyer farkındalığı geliştirme amacıyla geliştirilmiş ve deneysel olarak sınanmıştır. Türkçe alanyazında ise çoğunlukla öğrencilerin karakteristik özellikleriyle, mesleki seçeneklerin eşleştirilmesine yönelik kariyer rehberliği programları bulunmaktadır.
Hülya Koz Öğrencilerimizin ortaokulu bitirip liseye geçeceği bu dönemde, Türkçe dersinin önemi ve diğer derslere etkisi kaçınılmazdır. Yapılan sınavlar, öğrencilerin edindikleri bilgileri çok daha iyi ve hızlı bir şekilde kavrayıp transfer edebilmelerini gerektirmektedir. Hızlı okuma ve kavrama becerisi bir bilgisayar işlemcisinin hızı gibidir. Geliştirilmesi ile zihnimizin işlem yapma hızı ve kapasitesi artar.
Başarıya ulaşmak için üç kural vardır: Dersi çok iyi dinlemek, planlama yapıp zaman yönetimi yapabilmek ve tekrar çalışmaları ile konuları pekiştirip eksiklerini giderebilmek. İşte tam da burada öğrencinin işini kolaylaştıracak kaynak çok önemlidir.
Bu amaca hizmet etme düşüncesiyle yazılmış olan bu deneme testleri, sizin bilgileri tekrar etmenizi, eksiklerinizi bulup pekiştirmenizi ve daha da önemlisi bir üst basamağa geçip bilgiyi hızlı transfer etmenizi sağlayacaktır.
Bir öğrencinin verimli bir çalışma için neler yapması ve hangi teknikleri kullanması gerektiğini en iyi öğretmenler bilir. İşte bu kitap, bir öğretmen tarafından öğrencilere bu yolda rehberlik etmesi için tasarlanmıştır.
Başarı yolunda emin adımlarla ilerlemeniz dileğiyle…
Guilhem Lesaffre Benedicte Boudassou Philippe Asseray Küçük canlılar, bitkiler, bahçe, kuşlar, bostan… Gezegenimiz hakkında daha fazla şey öğrenmek için yapabileceğin 80 etkinliği keşfet!
İşte, bu kitapta yer alan etkinliklerden birkaç örnek:
• Yemlik yapıyorum
• Uğur böceği yetiştiriyorum
• Kompost yapıyorum
• Yer fıstığı ekiyorum
• Kuşlara su veriyorum
• Avokado yetiştiriyorum
• Bir kirpi yuvası yapıyorum
• Fide torbasındaki çiçek ve sebzeleri ekiyorum
Nevzat KALAY Academic Vocabulary, akademik sözcükler üzerinde yoğunlaşan bilgilendirici, öğretici ve test edici kapsamlı bir kaynaktır.

Kitap, sistematik bir şekilde öğreten ve test eden yüzlerce cümle ve sorulardan oluşan bölümlere ayrılmıştır. Temel bölümler kendi içerisinde aşamalı olarak alt bölümlere ayrılmış ve kolaydan zora doğru sistemli bir yol takip edilmiştir. Cümleler hedef sözcüğün bağlam içerisinde kullanımını öne çıkaracak şekilde oluşturulmuş ve eşdizimsel yapılar (collocations) içinde verilmiştir. Bu şekilde sözcüklerin zihinde kalıcı olması kolaylaştırılmıştır.

Ülkemizde yapılan YDS, YDT gibi dil sınavlarına ve TOEFL, PTE, CAE, IELTS gibi uluslararası nitelikli İngilizce yeterlik sınavlarına hazırlayan bir temel kaynak olmasının yanı sıra sözcük bilgisi eksikliğinden dolayı akademik metinleri takip edemeyen akademisyenler için de bir başucu kitabı niteliğindedir. Kitap ayrıca İngilizce ile uğraşan okurlara ve dil öğretmenlerine de kaynaklık teşkil edecektir. Özellikle ülkemiz okurunun sözcük gereksinimleri ön planda tutularak hazırlanmış olması bakımından da oldukça önem taşımaktadır.
Mehmet Fırat Kökleri antik medeniyetlere dayansa da bilimde açıklık anlayışı ve Açık Bilim hareketi, geçtiğimiz yüz yıldan başlayarak güçlenmiş ve daha da görünür olmuştur. Açık Bilim, bilimi yapay örgütlenmelerden ve tekellerden kurtarma, bilimi özgürleştirme hareketidir. Bilimin özgürleşmesi ve topluma yayılması ise insan medeniyetini yeni bir döneme taşımaya adaydır.
Bilim hikmettir, hikmet ise herkese açıktır.
Zamanı gelmiş bir paradigma olarak Açık Bilim, yaşadığımız küresel pandemiden sonra artık bir tercih değil, gereklilik hâline gelmiştir. Açık toplum fikri başta olmak üzere açık kaynak ve açık erişim gibi dijital dünyanın yenilikçi ve kolektif iş birliği odaklı girişimleri Açık Bilimin fikirden uygulamaya geçişini güçlü bir biçimde desteklemektedir.
Yeni dünyada bilim teknolojiyle, teknoloji de yaşantılarımızla bütünleşmiştir. Bilim ve teknolojinin gerçek yaşam deneyimlerine bu denli yerleşmesi de Açık Bilimi mümkün ve gerekli kılmaktadır. Bu gerçekleşirken ancak Açık Bilim anlayışıyla bilimin araç-dışı işlevlerini hayatta tutabilir ve belki hiçbir dönemde olmadığı kadar güçlendirebiliriz.
Bu kitapta Açık Bilim paradigması, bilimin tarihsel süreçteki dönüşümü ve günümüz dijital dünyasında ulaştığı düzey bağlamında bütüncül bir bakış açısıyla ele alınmıştır. Açıklık felsefesine uygun olarak kitabın kapsamı, içeriği ve örnekleri bilim alanlarıyla sınırlandırılmamış, herkesin kolayca okuyup anlayabileceği açık bir dille sunulmuştur.
Bilgi, canlı ve devingendir. Size uğradığında ya onu onurlandırıp paylaşırsınız ya da sizden sessizce çekilmesini beklersiniz.
Süheyla Kaya Onur Süheyla Kaya Onur'un bu çalışması, dünyada ve Türkiye'de açık hava müzelerinin kurulması, gelişmesi ve yaptıkları eğitim programları ile ilgilidir. Açık hava müzesi kavramı, 19. yüzyılda İskandinavya ülkelerinde ortaya çıkmış ve hızla yayılmıştır. İlk açık hava müzeleri İsveç'te (1891), Norveç'te (1894), Danimarka'da (1897) kurulmuştur; bunlar daha çok etnografik açık hava müzeleridir. Türkiye ise arkeolojik açık hava müzeleri açısından zengindir. Her tür müzede olduğu gibi açık hava müzelerinde de eğitim yapmak önemlidir. Türkiye son yıllarda bu alanda önemli adımlar atmıştır.
Müze eğitimi uzmanı Süheyle Kaya Onur'un bu kitabı; arkeoloji, antropoloji, müze bilimi, müze eğitimi öğrencilerine, müze sevenlere ve ana babalara yararlı bir kaynaktır.
Mustafa Çetin Doğa ve orman pedagojisinin geliştirilmesinde orman okulu liderlerine rehber olması amacıyla hazırlanan bu kitap; çocukların çevre hakkını ve sürdürülebilir ödevleri (SKA) gözeterek çocukların beş duyusunu harekete geçiren Orman Anaokulu çalışmaları için ormanda uygulamaya yönelik adımlar içermektedir.
Okul bahçesinden ormana giden yolda önemli adımlar sunan kitap; eğitimini almayanlar için orman anaokulu modelinin kavranmasında ve detaylara inmeden orman okulu modeli kuram ve kavramlarının genel çerçevesinin çizilmesinde bir kaynak niteliğindedir.
Uzun yıllar ormanın faydaları ve etkileri üzerinde çalışan, orman okulu eğitimlerini tamamlayarak Yeşil Orman Okulunda uygulamalar yapan yazar, kitapta özellikle çocukların çevre hakkı ve okul ekosisteminin önemli bir parçası olan okul bahçelerinin orman okulu eğitimlerinde kullanılmasına yönelik pratikler sunmayı amaçlamaktadır.
Alper Aslan, Aras Bozkurt, Arif Cem Topuz, Arif Daş, Ayşin Gaye Üstün, Cemal Tatlı, Dilara Arzugül Aksoy, Ebubekir Kaba, Eda Saka Şimşek, Ekrem Bahçekapılı, Engin Kurşun, Erkan Tekinarslan, Gürkan Yıldırım, Hasan Karal, İsa Bingöl, Melike Arslan, Meva Bayrak Karsli, Muhammed Güler, Murat Çoban, Nuh Yavuzalp, Nurettin Şimşek, Ömer Arpacık, Selçuk Karaman, Sinem Çilligöl Karabey, Yalın Kılıç Türel Kuramlar, bir olguyu betimlemek, yönetmek ve değerlendirmek için kullanılabilecek anlayış geliştirme çabası olarak ifade edilebilir. Bu yönüyle kuramlar aslında oldukça pratiktirler. Kuramlar birer harita gibi bizlere bilinen yerler hakkında bilgiler verirken bilinmeyen yerleri de görmemizi sağlarlar. Kuramlar başta araştırmaların yürütülmesi olmak üzere Açık ve Uzaktan Öğrenme (AUÖ) uygulamalarının tasarlanması, organizasyonel yapılarının şekillenmesi, ortak bir dil birliğinin sağlanması, bütüncül bir bakış açısının oluşturulması ve alanın akademik kimliğinin oluşmasında önemli rollere sahiptirler.
AuÖ alanında uygulama ve araştırma deneyimi olan yazarlar tarafından hazırlanan ve 13 bölümden oluşan bu kitabın her bölümünde uzaktan eğitimle ilgili bir kuram ele alınmıştır. Bölümlerde kuramın bileşenleri, özellikleri ve gelişim süreci detaylı bir şekilde anlatılmış ve sistematik alanyazın tarama bulguları eşliğinde bu kuramların nasıl kullanıldığı örnekler eşliğinde ortaya konulmuştur. Kitap, AUÖ ile ilgili kuramları bir araya getirmenin ötesinde kuramların uygulamalarına yer vermesiyle özgün bir kitap olarak nitelendirilebilir. Kitabın diğer bir özelliği ise ilk bölümünde bütünü ve analitik bir şekilde bileşenleri tanımlayan, bunlar arasındaki ilişkileri açıklayan Bütüncül Analitik Katman (BAK) isimli yeni bir kavramsal çerçeve önerilmiş olmasıdır.
Bu kitabın; açık ve uzaktan öğrenme ortamlarını tasarlayan, ders veren, araştıran, politika geliştiren uygulayıcılar ile tıp eğitiminden, dil eğitimine kadar kendi alanlarında uzaktan eğitim faaliyeti gerçekleştiren araştırmacılar için yol gösterici olması temennisiyle…
Erkan Oktay, Aslınur Oktay Modoğlu, Emel Hatice Oktay Kitle iletişim araçlarındaki gelişmelerin bir sonucu olarak yüz yüze eğitime alternatif olarak açık öğretim programları giderek yaygınlaşmaktadır. Açık ve Uzaktan Öğretim Fakülteleri, yükseköğretimde açık öğretim hizmetlerinin yürütüldüğü birimlerdir. İnternet ve televizyondan çevrim içi ve çevrim dışı ders anlatım faaliyetlerinin yanı sıra konu anlatım videoları, ders kitapları, konu anlatımlı test kitapları vs. gibi birçok eğitim materyali hazırlatılmakta ve öğrencilerin istifadesine sunulmaktadır. Öğrencilerin fakülte ile ilgili haberleri alıp paylaşabilecekleri internet siteleri ve forumlar mevcuttur. Fakültede çağrı hizmetleri birimi, öğrenci işleri birimi, sınav hizmetleri birimi, grafik ve animasyon hazırlama birimi, bilgi işlem hizmetleri birimi gibi birçok birim mevcuttur. Bütün bu birimlerin ürettiği hizmetlerden memnuniyet, öğrencilerin AÖF hizmetlerinden memnuniyetini belirlemektedir.
Bu çalışmada; AÖF öğrencilerinin AÖF hizmetlerinden genel memnuniyeti ölçülmüş, çeşitli sosyoekonomik göstergelerin ve AÖF alt hizmetlerinden memnuniyetin AÖF hizmetlerinden memnuniyet üzerindeki etkileri incelenmiştir. Memnuniyeti etkileyen hizmetlerin iyileştirilmesi, genel memnuniyeti artırmak için yapılacak çalışmalara ışık tutacaktır. Sunulan eğitim hizmetlerinden memnuniyetin artması, daha yüksek akademik başarı elde edilmesini sağlayacaktır.
Recep Aslaner Öğretmen olmak hayaliyle üniversitelerin matematik bölümüne gelen öğrenciler en az dört yıl bu bölümlerde okuyor. Meslek hayatlarında işlerine yarayacak yeterli geometri dersleri almadıkları için yetersiz bir geometri bilgisiyle göreve başlıyorlar. Bunun sonucu olarak sınıfta birçok sıkıntılar çekiyorlar. Öğrencilerine yeterince yararlı olamadığını düşünerek ümitsizliğe düşüyor ve ilk yıllarda mesleğinden soğuyorlar. Matematiğin görünen yüzü olarak tabir edilen geometri derslerinde diğer derslerden farklı olarak söylediklerimizi somutlaştırarak anlatma zorunluluğu vardır.
Bu kitap, öğretimin her basamağında yer alan ÖKLİD GEOMETRİSİ konularının kısaca DGY olarak isimlendirilen dinamik geometri yazılımları ile söylediklerimizi somutlaştırmak için çizilen şekilleri bilgisayar ortamında nasıl çizileceğini ele alan bir çalışmadır. Konfüçyüs'ün “Duyarsam bilirim, görürsem hatırlarım, yaparsam anlarım.” anlayışıyla öğretimde daha anlamlı ve kalıcı bir öğretim sağlanması adına yapılan bir çalışmadır.
Kitapta dinamik yazılımlarla en basit üçgen çiziminden ortik üçgen ve Napolyon üçgenlerine, çemberden özel çemberlere ve Soddy çemberlerine, koniklerden Cassini eğrileri ve inversiyon eğrilerine kadar her seviyede uygulamalara yer verilmiştir. Bu yönüyle kitap; ilköğretimden lisansüstüne kadar her düzeye ve mühendislik, matematik ve fen bilimleri gibi her alana hitap edecek şekilde hazırlanmıştır.
Kitabın kullanan herkese yararlı olması dileğiyle…
İsmail Yavuz Öztürk, Kemalettin Deniz Grafik simge, bir görsel kodlama sistemidir. Grafik simgelere olan ihtiyaç artmakta ve buna bağlı olarak bu görsellerin kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır. Sözlük, bu görsel kodlama sisteminin ortak kullanım sorununa vurgu yapmayı, çeşitli standartlarda yayımlanan grafik simgeler ile bunların ilettiği mesajları sizlere sunmayı ve böylece simgelerin doğru anlaşılabilmesine rehberlik etmeyi amaçlamaktadır.
Bölgesinde çekim gücü yüksek olan ve Avrupa Birliği üyeliği yolundaki Türkiye'ye, dünyanın hemen hemen bütün noktasından her yıl milyonlarca insanın geldiği, bir o kadar vatandaşın da yurt dışına çıktığı göz önüne alındığında, grafik simgelerin standart ve yönetmeliklere uygun olarak halka açık (kamusal) alanlar ile ürün etiket ve ambalajlarında kullanımının önemi ortaya çıkmaktadır. Grafik simgelerin ilettiği mesajların doğru anlaşılması sayesinde hem ürün ve kamusal alanların daha etkin, güvenli kullanılabilmesi hem de grafik simgelerin ortak kullanımı için faaliyet gösteren kurum ve kuruluşların halka ulaşması sağlanmış olacaktır.
Grafik simgelerin, ortak bir kodlama sistemi hâline geldiği günlere erişilmesi ve Sözlüğün başta Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımız olmak üzere insanlığa faydalı olması dileğiyle...
Nihat Aytürk Ailede, okulda ve toplumda; iş ortamında ve meslek hayatında uygulanan saygı, görgü, nezaket ve adabımuaşeret kuralları ortaokullarda okutulan Görgü Kuralları ve Nezaket dersi ile liselerde okutulan Adabımuaşeret dersi öğretim programlarına ve aynı zamanda Müslüman Türk toplumunun ulusal, sosyal ve kültürel yapısına ve çağdaş uygarlık normlarına uygun biçimde öğretmenlere ve öğrencilere yardımcı ders kitabı olarak hazırlanmıştır.
Marc J. Ackerman Adli Psikolojik Değerlendirmenin Temelleri adlı bu kitap, nöropsikolojik değerlendirme araçları da dâhil olmak üzere, adli psikolojik değerlendirmelerde psikologlar tarafından en sık kullanılan değerlendirme araçlarını güvenle uygulamak, puanlamak ve yorumlamak için ihtiyaç duyduğunuz tüm bilgi ve becerileri hızlı ve kolay anlaşılacak bir şekilde edinmenizi sağlayacak bir kaynaktır. Ayrıca, bu kaynak adli süreçlerde boşanma, çocukların velayeti, kişisel yaralanma, suça sürüklenen çocuklar, cinsel istismar, madde kötüye kullanımı ve risk değerlendirmesi konuları yanı sıra, rıza olmadan hastaneye yatış, cezai ehliyeti değerlendirme alanları üzerine bilgilerin yer aldığı bir rehber niteliğindedir.
Amerikan Psikologlar Derneği tarafından yayınlanan en yeni etik ilkeler ve standartlar da dâhil olmak üzere yeniden güncellenmiş şekli ile Türkçeye çevrilmiş olan bu kitap, hem adli süreçlerde görev alan psikologlar tarafından hem de psikoloji öğrencileri başvurulabilecek her zaman başvurulabilecek eşsiz bir Türkçe kaynaktır.
Nevzat Kalay İletişim ve ulaşım teknolojilerinin insanları hem mekânsal hem de kültürel olarak birbirine yaklaştırdığı günümüzde ortak bir iletişim platformu eğiliminde olan İngiliz dilinde iletişim kurabilmek önemli bir bireysel beceri hâline gelmiştir. Bilim ve teknolojiyi yakalayarak ve üreterek refah düzeyine ulaşmaya çalışan ülkemizde bu beceri daha da önemli hâle gelmektedir.
Bir dilden başka bir dile çeviri yapmak zaman zaman zor olabilmektedir. Ancak doğru rehber ve yönlendirme ile bu süreç daha kolay ve anlaşılır hâle gelebilir.
İnsanların düşüncelerini İngilizce olarak yazılı ve sözlü bir şekilde ifade edebilmesini ya da İngilizce olarak yazılanları ve konuşulanları Türkçeye çevirebilmesini kolaylaştırmaya yönelik olarak hazırlanan bu kitap, konuya ilgi duyan herkese faydalı olacaktır.
Meryem Vural Batık, Necla Afyonkale Talay Bu kitapta, yetişkinlik döneminde olan bireylerde affetmeyi geliştirmeye yönelik hazırlanmış ve etkililiği tespit edilmiş olan psiko-eğitim programı bulunmaktadır. Psikolojik danışma sürecinde ruh sağlığı profesyonellerinin affetme üzerinde çalışabilmesi için affetmenin anlamını, önemini, affetmeyi etkileyen etmenleri ve affetme süreçlerini bilmesi gerekir. Bu kitapta yer alan psiko-eğitim programının, psikolojik danışma sürecinde affetme üzerinde nasıl çalışılabileceği konusunda ruh sağlığı profesyonellerine yol göstereceğini düşünüyoruz. İlk oturumda affetme ve sonuçları, ikinci oturumda öfkeyle yüzleşme, üçüncü oturumda olumsuz iç konuşmalar, dördüncü oturumda affetmeye karar verme, beşinci oturumda düşünce, duygu ve davranışlar, altıncı oturumda otomatik düşünceler, yedinci oturumda merhamet geliştirme ve acıyı kabul etme, sekizinci oturumda acının ve hayatın anlamını keşfetme, dokuzuncu oturumda uzlaşma, son oturumda ise affetmenin özgürlüğünü keşfetme konuları ele alınmıştır. Bu kitabın, ruh sağlığı profesyonellerinin hem kişisel gelişimlerine hem de mesleki gelişimlerine katkıda bulunacağını ümit ediyoruz.
Ayşe Kızıldağ, Ayşegül Şakır Selimhocaoğlu, Fatma Gültekin, Ferhat Kadir Pala, Mehmet Hayri Sarı, Neval Akça Berk, Onur Emre Kocaöz, Refik Turan, Sedef Canbazoğlu Bilici, Sezgin Demir, Sibel Küçük, Sinan Olkun, Süleyman Yılmaz, Yaprak Kalemoğlu Varol, Zeynep Yadigaroğlu Türkiye'de çocuk yetiştiren anne babaların işi hem kolay, hem de zor. Kolay çünkü yüzyıllardan gelen bir geleneğin hâlâ hüküm sürdüğü bir iklimde yaşıyoruz. Anne-babalar kadar dede ve nineler de hâlâ fotoğrafın bir tarafında. Zor çünkü tarım toplumundan sanayi sonrası topluma tek kuşakta geçmenin yarattığı kafa karışıklıkları en çok çocuk yetiştirmede kendisini belli ediyor. Gelenekten süzülüp geleni bilim süzgecinden geçirip yeni bir yol bulmamız gerekiyor. Elinizdeki “Ağaç Yaşken Eğilir” kitabı, işte bu hayati çaba için kaleme alınmış makalelerden oluşuyor. Bilim insanlarının gündelik dille, anne babalar ve eğitimciler için yazdığı bu makalelerin çoğalması ümidiyle.

07.11.2018
Prof. Dr. Selçuk R. Şirin
New York Üniversitesi
June E. Downing, Amy Hanreddy, Kathryn D. Peckham-Hardin Eğitimciler ve terapistler ağır ve çoklu yetersizliği olan öğrenciler için etkili iletişimi nasıl destekleyebilirler? Günümüzün en iyi araştırmaları ve stratejileri bu güvenilir ders kitabının ve öğretim rehberinin üçüncü basımında yer almaktadır. Günümüzün ve geleceğin eğitim uzmanları, iletişim becerilerini değerlendirmekten akranları ve yetişkinleri müdahaleye katmaya kadar, tüm yaşlardaki öğrenciler için iletişimi desteklemenin bütün süreçlerine yönelik en güncel bilgileri ve kullanışlı yönlendirmeleri elde edecektir. Önemli bir ders kitabı ve profesyonel bir kaynak olarak bu kapsamlı kitap eğitimcilere, paraprofesyonellere, dil ve konuşma terapistlerine ve okuldaki diğer görevlilere her öğrencinin iletişim kurma hakkını desteklemede yardımcı olacaktır.
KAPSANAN KONULAR: İletişim değerlendirmesi, müdahale stratejileri, becerileri öğretmek için doğal fırsatları belirleme, alternatif ve destekli iletişim sistemleri (ADİS), iş birlikçi öğretim, problem davranış, işlevsel iletişim öğretimi, okuma yazma öğretimi, yorumda bulunmadan dikkati çekmeye kadar basit talep etmenin ötesinde birçok farklı becerinin öğretimi.
Mustafa Şengün Günümüz küresel dünyasının bilim ve teknoloji alanlarında yaşanan hızlı gelişmeler, internet ve kitle iletişim araçlarının yaygın hâle gelmesi beraberinde ahlaki değerleri ve bireylerin sahip olduğu ahlaki nitelikleri de değiştirmektedir. Ayrıca, bilimsel ve teknolojik ilerlemelerin beraberinde getirdiği nükleer silah, ekolojik bozulma, genetik kopyalama, internet suçları, küresel savaş tehdidi gibi riskler, toplumların barış, huzur ve güvenliğini tehdit etmektedir. Ahlak ise, toplumdaki bireylerin barış, güven, huzur ve mutluluk içinde yaşamalarına yardımcı olmaktadır. Bu durum, ahlak konusunda araştırmalar yapmayı önemli ve bu alanda yapılan araştırmaların sürekliliğini gerekli kılmaktadır. Dolayısıyla elinizdeki bu kitapta, ahlaki olgunluk konusu teorik ve uygulamalı olarak incelenmiştir. “Ahlaki Olgunluk” adlı eser, içeriğinde yer alan etik, ahlak eğitimi ve değerler eğitimi konuları itibariyle ortaöğretim ve üniversite öğrencilerine, araştırmacılara, akademisyenlere, öğretmenlere ve ahlak eğitimi ile ilgilenen herkese hitap etmektedir.
2017 yılında, yurt dışında Lap Lambert Academic Publishing tarafından “Ahlaki Olgunluk” ismiyle yayınlanan bu kitap, ders kitabı formatında düzenlenerek elinizdeki hâliyle yurt içinde Nobel Akademik Yayıncılık tarafından yayınlanmıştır.
İbrahim Demirci Ahmet Hâşim’in Nesirleri
İBRAHİM DEMİRCİ

Türk Şiirinin büyük şairlerinden Ahmet Hâşim hakkında en kapsamlı kitaplardan birini sunuyoruz: Ahmet Hâşim'in Nesirleri. O Belde'nin, Merdiven'in, Karanfil'in, Piyale'nin, Bülbül'ün, Bahçe'nin, Süvari'nin güçlü, ince ve yabanıl şairi Ahmet Hâşim, nesirleriyle de dilimizi ve edebiyatımızı zenginleştirmiştir. Çeşitli gazete ve dergilerde yayımladığı ve ancak üçte birini kitaplaştırdığı fıkra, söyleşi ve gezi yazılarının hemen hepsine “deneme” derinliği ve lezzeti katmış olan Ahmet Hâşim, kişiliğini ve mizacını edebi akımların ve siyasi ideolojilerin oyuncağı olmaktan sakınmış; dünyaya özgür, meraklı, zaman zaman çocuksu ve muzip gözlerle bakabilmiş; bütün insanlığın kültür birikiminden olabildiğince yararlanmış; estetiği gözeten bir yaklaşımla derinlikli metinler üretmiştir. İbrahim Demirci bir kuyumcu titizliğiyle bu çalışmada onun kitaplaşan ve kitaplaşmamış bütün nesirlerini ele almış; hem içerik, hem biçim bakımından değerlendirmiştir. Hâşim'in nesirleri bağlamında temel kaynak niteliğindeki bu çalışma, böylesi çalışmaları çoktan haketmiş Hâşim'e bir övgü değil, bir ödevdir.
“Fakat doğru düşünmüş olmak için neden filân veya falan gibi düşünmek elzem olmalı?” “Beni anlamanız için bir ruhunuz olmalıydı ve o ruh, hemşehrimiz Loti'nin ruhu gibi şifâ bulmayacak tarzda zehirlenmiş olmalıydı.” “Cami ve insan, cübbe ve sarık, mangal ve nargile şark denilen şey değildir; şark bunları görüp duymakta ve görürken benimsemektedir. / Edebiyat, hayatın havasında ve sinirlerin ağlarındadır. Ressamlarımız atölyelerinin terebentin kokan havasından çıkmağa râzı oldukları gün bunu bileceklerdir.” “Bütün mabetler içinde güneşten ilk ziya alan camidir. Bakır oklu minareler, güneşi en evvel görmek için havalarda yükselir.” “Hiçbir çehre hayâlde göründüğü kadar hakikatte güzel değildir.” “İstanbul'da hayatında ancak bir iki defa, o da haberi olmaksızın, kolunu siyasî bir mevzuun elektrik tellerine çarpmış bir şaire mukabil, Ankara'da bal çanağına düşen arılar gibi kanatlarını artık kullanmaktan âciz, ayaklarıyla tıpış tıpış yürüyen nice şair var.” “Hiçbir san'atkâr eserini yaratmadan evvel, ondan başkalarına bahsetmek istemez. Zira sırrı fâş olmuş bir eser, doğmadan ölmeğe mahkûmdur.” “Her devirde başka türlü tarif edilen sanatın son tariflerinden biri de şudur: 'Hakiki hayatın bizden esirgediği tahassüsatı telâfi etmek vasıtası.'” “Almanya pembe ve büyük bir elmadır. Fakat içi kurtludur.” “Seviliyor muyum, sevilmiyor muyum, diye mütemâdiyen endişe içinde olan bir millet beğenilmekten ümidini kesmiş olan bir millettir.”
Tiphaine Voutyrakis Ahşapla keyifli vakit geçirmek için 24 eğlenceli etkinliği keşfedin!
Bir pan flüt yapın, ahşap oyunları hayal edin, bir düşkapanı oluşturun ya da bir uçurtma yapın...
Tüm bunları yaparken ahşap hakkındaki ilginç bilgileri de kaçırmayın!
Mehmet Zeki AYDIN Sevgili Öğretmenler;
Değer Sandığı Okulda Değerler Eğitimi Materyalleri adını verdiğimiz seri çalışmamız, öğrencilerinize değerleri zevkle ve ilgiyle öğretebileceğiniz çeşitli uygulamalara sahiptir.
Bu set, eğitimcilerimize ilgi ve yeteneklerine göre etkinlik seçme imkânı sağlamaktadır. Ayrıca sette, eğitimcilerimizin, öğrencilerine fotokobi vererek uygulayabileceği birçok etkinlik yer almaktadır. Bu etkinlikleri; Drama, Yaşayarak Öğrenme, Klüp Etkinlikleri, Öykü, Kavram Açıklaması, Beyin Fırtınası, Röportaj Yapma, Gezi Gözlem, Materyal Üretme, Meslekler ve Değerler, Yaratıcı Yazma Etkinlikleri, Metafor, İstasyon, Jigsaw, Bilmece Bulmaca, Fıkra, Film Tavsiye / Yorumlama, Eğitsel Oyun, Örnek Olay, Şarkı, Şiir, Poster / Afiş, Proje Hazırlama, Resim Yorumlama, Karagöz ve Hacivat, Geleneklerimizde Değerlerimiz, Tekerleme, Mânilerde Atasözü ve Deyimlerde Değerler, Kitap Tavsiyeleri, Mevlana'dan, Nükte ve Örnek Kişilik olarak sıralayabiliriz.
Bu seri çalışma ile farkında olduğumuz ya da farkına varmadan uyguladığımız değer kalıplarını öğrencilerinize, size sunduğumuz materyal ve yöntemlerle öğrettiğinizde, onların farkındalıklarını arttıracak problem çözebilen, alternatif öneriler sunabilen, erdemli bireyler hâline gelmelerine yardımcı olacaksınız.
Çalışmamızda, öğrencilerin değer bilincini test etmelerine yardımcı olacak Ölçme Değerlendirme testleri yer almakta ayrıca eğitimde önemli bir payı olan ailelerin, eğitimin içine çekilmesini böylece öğrencilerin öğrendiği bilgileri evde de uygulayabilmesini amaçlayan Veli Mektubu ve Aile Katılımı bölümleri de bulunmaktadır.
Asiye Dursun, Betül Ulukol, Elif Çimşir, Emine Tunç, F. Zehra Ünlü Kaynakçı, Gökhan Kabacaoğlu, Merve Çıkılı Uytun , Muharrem Koç, Nilüfer Koçtürk, Nurten Karacan Özdemir, Osman Zorbaz, Özlem Haskan Avcı, Öznur Bayar, Serdar Körük, Seval Kızıldağ Şahin, Tolga Zencir Aile içi şiddet, sadece mağdurlarını ilgilendiren bireysel bir sorun değil toplumsal bir sorundur. Oluşumunda toplumsal faktörlerin yer aldığı aile içi şiddetin; topluma hem psikolojik etkisi hem de toplumun kaynaklarını tüketerek ekonomik etkisi olmaktadır. Bu bağlamda Aile İçi Şiddet adlı bu eser; şiddeti “aile içinde çözülmesi gereken bir sorun” olarak değil “toplumsal düzeyde ele alınması ve önlenmesi gereken bir sorun” olarak görmekte ve kitap boyunca bu bakış açısının kazandırılmasını ve sorunun çözümünde ve soruna müdahale edilmesinde neler yapılabileceğinin aktarılmasını hedeflemektedir. Kitapta; “Merak Edilen Soru”, “Kendini Değerlendirme Sorusu”, “Araştırma Kutucuğu”, “Tartışma Kutucuğu” gibi oluşturulan farklı tasarımla da okuyucunun sadece bilgi edinmemesi, aynı zamanda soruna farklı bir bakış açısıyla bakabilmesi, kendi yaşamıyla bağ kurarak öz değerlendirme yapabilmesi, içgörü kazanabilmesi ve bilimsel bilgiler ve ilkeler doğrultusunda kendisinde tutum değişikliğinin oluşması amaçlanmaktadır. Böylece eser, başta Eğitim Fakültesi öğrencileri olmak üzere tüm okuyucular için okuması zevkli, düşündürücü ve farkındalık yaratıcı bir hâl aldığı gibi aile içi şiddete dair teorik ve uygulamaya dönük bilgilerle bütüncül bir bakış açısı da sunmaktadır.
Zeynep Turhan Aile içi şiddetin son bulması için pek çok kurumun bir arada ve koordineli bir şekilde çalışması gerektiği literatürde sürekli vurgulanan bir noktadır. Buna rağmen uygulamalardaki yetersizlikler ve başarısızlıklar karşımıza çıkmaktadır. Bu kitap, muhtemel yetersizlikleri ve zorlukları göz önünde bulundurarak aile içi şiddet fail müdahale programlarını uygulamaya koymanın aile bireyleri ve toplum için faydalı olacağını hatta hayati bir önem taşıdığını vurgulamaktadır. Bunun ötesinde bu eser kapsamında sunulan Sağlıklı ve Saygılı Davranış Geliştirme Programı ile aile içi şiddet failleri için müdahale çalışmalarının başlatılması önerilmektedir. Böylece aile içi şiddetin temel sorunu olan şiddete başvurmuş kişilere sorumluluk verilmiş olacaktır. Özellikle bu kişilerin müdahale programına katılması zorunlu tutularak davranış değişimine davet edilmesiyle kendi içlerinde ruhsal olarak iyileşmeleri ve yakın ilişkilerinde sağlıklı ve saygılı davranışlar geliştirmeleri hedeflenmektedir.
Melis Seray Özden Yıldırım Aile, toplumun çekirdeğini oluşturan en küçük birim olmakla beraber hem bireysel hem de toplumsal etkileriyle kişilerin hayatında büyük öneme sahiptir. Değişen yaşam koşullarıyla beraber aile dinamiklerinde de değişimler olmaktadır. Bu değişimler aile bireylerini çok yönlü olarak etkilemekte; dolayısıyla aile içerisinde oluşan sorunlar artmaktadır. Bu kitapta da evlilik, çocuk sahibi olma, aile içi iletişim, çatışmalar ve boşanma, kardeş kıskançlığı, ebeveyn tutumları, aile içi şiddet, emeklilik ve diğer pek çok güncel konu, örnek olaylar eşliğinde ele alınmıştır. Herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği ve kendine bir şeyler katabileceği bir kaynaktır.