Afet ve Kriz Yönetimi \ 1-1
Ayfer Gedikli, Cihan Yavuz Taş, Fatma Erdoğan, Hamza Ateş, Hande Çalışkan Terzioğlu, Kürşat Esat Alyamaç, Mehmet Emin Arslan, Murat Utkucu, Mustafa Koç, Nihat Yıldız, Obiyathulla Ismath Bacha, Seyfettin Erdoğan, Veysel Eren, Yakup Bulut, Zülkif Dağlı 06 Şubat 2023 günü Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen çifte depremler, sadece depremi yaşayanların değil toplum olarak hepimizin telafisi imkânsız acılar yaşamasına sebep oldu. Depremlerde enkaz altında kalarak hayatını kaybedenler yanında hayatta kalmayı başarabilenler için de durum hiç kolay değildi. 17 Ağustos 1999'da yaşadığımız Marmara Depremi sonrasında şahit olduğumuz ve “asrın felaketi” olarak tanımlanan bu depremlerde 50.000'den fazla canımız gitti. Yüz binlerce insan evsiz, işsiz kaldı. Devletimiz evlerini kaybeden insanlarımıza barınma imkânı sağlamak için seferber oldu. Pandemi sonrasında ekonomik olarak ciddi sorunlarla boğuşan ülkemizde, depremin getirdiği ek maliyetler büyük bütçe açıklarına, iş gücü, üretim ve çıktı kaybına yol açtı. Yapılan yardım ve desteklerle devletimiz halkımıza sıcak elini uzatırken kamu bütçesi üzerindeki yük de ağırlaştı.
19 Ağustos 1999 Depremi'nde enkaz hâline gelen Düzce, deprem ve sonrasında yaşanan olumsuzluklar yanında yapılması gerekli çalışmalar konusunda önemli bir deneyime sahipti. Düzce Üniversitesi olarak Kahramanmaraş Depremi ardından Düzce'nin deprem tecrübesinin paylaşımı yanında deprem bölgesinde yapılabilecek akut ve orta vadeli çalışmalar konusunda politika önerilerinde bulunmak üzere çalıştay yapmaya karar verdik. Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Nedim Sözbir hocamızın öncülüğünde, devlet erkanından üst düzey bürokrat ve temsilcilerin katılımı ile “Kahramanmaraş Depremi: Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı çalıştayımızı gerçekleştirdik. Çalıştaya, yurt içi ve yurt dışından farklı üniversitelerden alanında uzman bilim insanları ve deprem bölgesinde yoğunlukları olmasına rağmen Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren hocamız yanında AFAD yetkilileri de iştirak ettiler.
Bu kitap çalışması, çalıştay katılımcılarının sundukları tebliğler ve çalıştay sonunda gerçekleştirilen soru-cevap faslında elde edilen bulguların bir araya getirilmesiyle kaleme alınmıştır.
Bu eser, depremlerde hayatını kaybeden canlarımıza ithaftır. Bir daha böyle acılar yaşanmaması dileklerimizle…
Fahri Erenel, Ebru Caymaz Afetlerle mücadelede, özellikle de ülkemizde afet denilince akla ilk gelen deprem sonrası arama ve kurtarma çalışmalarında ilk 72 saat “Altın Saatler” olarak adlandırılır. Araştırmalar, ilk 30 dakikada hayatta kalma oranı %93 iken, bu oranın 3. günde %33’e, 5. günde ise %7’ye kadar indiğini göstermektedir. İlk 72 saati çok iyi değerlendirebilmek için afet yönetiminin ilk iki aşaması olan “Risk ve Zarar Azaltma” ile “Hazırlık” aşamasını çok iyi değerlendirmek ve planlamak gerekmektedir.
Kitap, özellikle ilk iki aşamaya yönelik çalışmalara katkı sağlamak maksadıyla afet ve acil durum yönetimi konusunda akademik ve uygulama boyutunda tecrübe sahibi iki yazar tarafından kaleme alınmıştır. İçeriğinde güncel yaklaşımlara yer verilmek suretiyle kitabın; bu alanlarda yöneticilik ve eğiticilik yapanlara, uzmanlara, eğitim alanlara, planlama birimlerinde çalışanlara, kamu ve özel sektör ayrımı gözetilmeksizin farkındalık sağlaması hedeflenmiştir.
Adem Ceren, Adnan Söylemez, Ahmet Uğur, Ali Ateş, Alpaslan Hamdi Kuzucuoğlu, Arzu Polat, Ayşe Nur Albayrak, Aytaç Duran, Berfin Göksoy Sevinçli, Berrak Çağla Bulduk Aydın, Cahit Aslan, Canan Tercan, Cem Angın, Cengiz İpek, Çağrı Sevinçli, Ebru Caymaz, Emrah Firidin, Emrah Gökkaya, Erkan Özçelik, Ersoy Kutluk, Ezgi Atalay, Fatma Gündüz, Filiz Göktuna Yaylacı, Firdevs Koç, Gamze Koçak Erat, Gamze Sinem Özer, Gökhan Zengin, Gülhan Şen, Gülseren Günaydın, Hakan Celep, Hande Tek Turan, Hasan Yücel, İbrahim Yıldırım, Kıvanç Demirci, Kubilay Düzenli, Merve İzci, Muammer Tün, Muhittin Işık, Murat Dinç, Mustafa Yükseler, Nehir Merdan Tutar, Onur Yerlikaya Şaşmaz, Osman Nuri Sunar, Ömer Demirbilek, Ömer Faruk Özgür, Recep Baydemir, Salih Enes Yıldırım, Salim Kurnaz, Samet Dinçer, Seda H. Bostancı, Sevgi Güney, Sümeyye Özbey, Şakir Şahin, Tekin Avaner, Tuba Nergiz, Tülin Demirci, Veysel Erat, Yakup Özkaya, Yıldız Atmaca, Yusuf Güzel, Zehra Akgüngör
Fatma Neval Genç Doğal ve insan kaynaklı tehlikeler ve afetler insan yaşamının ayrılmaz unsurlarıdır. Hem küresel hem de ulusal ölçekte kriz ve afetler aynı zamanda siyasetin ve yönetimin mücadele etmek zorunda olduğu, önemleri giderek artan temel konulardır. Türkiye'de de özellikle doğal afetlerin neden olduğu sonuçlar ve tüm ülkeleri etkileyen COVID-19salgını, kriz ve afetlerin toplumsal, siyasal, ekonomik yapı içindeki önemini göstermektedir.
Bu kitap; afetler konusunu kamu yönetimi bakış açısından ele almakta kavramsal çerçeveden, küresel ölçekte afetlerle mücadele stratejilerinden hareketle, uygulama boyutunda ağırlıklı olarak Türkiye özelinde afetleri afet yönetim süreçlerini yaşanan afet tecrübeleri çerçevesinde değerlendirmektedir.
Bekir Parlak, Çiğdem Sema Sırma, Doğa Dinemis Aman, Duygu Gökce, Ecem Dağlı, Emre Söylemez, Fatma Nur Şengül, Filiz Tufan Emini, Gizem Gür, Kemal Karayormuk, Mehmet Baki Bilik, Mehmet Duruel, Sabri Güngör, Samet Altunışık, Selin Özdemir, Senem Demirkıran, Sertaç Hopoğlu, Sevde Nur Yenipınar, Sibel Ecemiş Kılıç, Tayfun Salihoğlu, Umut Berker Sevilmiş, Yasemin Yavuz, Zübeyde Betül Pancar Doğal afetlerin sıklığı ve büyüklüğü giderek artmakta, ülkelerin yaşlanan altyapısı, kentsel alanların devamlı büyümesi ve bu büyümenin özellikle doğal yapıya ve değişen iklime uyum sağlamaması nedeniyle afetlerin etkileri daha şiddetli hâle gelmektedir. Bir toplumun gerek sosyoekonomik gerekse afet kaynaklı yaşadığı şoklar ve stres faktörlerinin zaman içerisinde şiddetlenmesi, toplumun ve kentlerin dayanıklılığının statik bir hedef olmaktan çıkıp eyleme yönelik ölçümlerin, amaçların, hedeflerin ve planlamanın sürekli olarak gözden geçirilmesini, toplumun her daim dirençli olması yönünde rotasının değiştirilmesini zorunlu kılmaktadır.
Coğrafi durum, jeolojik ve topografik özellikler, iklim koşulları vb. nedenlere bağlı olarak gerçekleşen afetlerin istisnai büyüklüklerinin yanı sıra gerçekleşmeleri durumunda büyük ölçüde can kaybına, yapılı çevrenin tahribatına maruz kalmanın arkasında ne tür sebeplerin yer aldığının bilimsel açıdan tekrar gözden geçirilmesi; afetler ile baş edebilme kapasitesinin arttırılması, kentlerin gerek doğa gerek insan kaynaklı tehlikelere karşı dirençli biçimde gelişmesi, büyümesi; afetin doğrudan ve dolaylı etkilerinin ekonomik, sosyal ve çevresel zararlarının öngörülerek güvenli yerleşme alanları ile yapılaşmanın oluşturulması; afet önleme ve risk/zarar azaltma ve afet risk yönetimi, afetlerin sosyal-ekonomik-politik boyutları, afet sonrası örgütlenme ve tahliye konularında çalışmaların yaygınlaşması ve bu konuda multidisipliner yaklaşımla yapılan teorik çalışmaların uygulamaya yön verebilecek nitelikte yol haritasının oluşturulması bu kitabın amacını oluşturmaktadır. “Afete Dirençli Kentler ve Afet Yönetimi” kitabı yazarları, afet sorunsalına, multidisipliner yaklaşımın kapısını açan kapsamlı çalışmalar ile literatüre katkıda bulunmayı hedeflemektedir.
Adeviye Çopur, Ayten Dinç, Bahşende Taşdemir, Elçin Balcı, Emrah Gökkaya, Ercan Tuzcuoğlu, Fatma Kılıç Dokan, İsmet Çelebi, Muhammet Bayraktar, Mustafa Yükseler, Mürsel Karabacak, Nurcan Bıçakçı, Ömer Demirbilek, Sedat Per, Selma Kara Dünyanın var oluşundan bu yana sıklığı ve etkilenen insan sayısı artarak devam eden afetler, hayatın kaçınılmaz bir gerçeği hâline gelmiştir. Dünyada etkilenen insan sayısının giderek arttığı göz önünde bulundurulduğunda afetler ile baş etmenin yollarını öğrenmek neredeyse tek seçeneğimiz gibi görünmektedir.
Bireysel veya toplumsal olarak normal yaşamda bile uyulmakta zorluk çekilen etik ilkelere afet ve acil durumlarda da uyum beklenir. Ancak beklenmedik bir anda ortaya çıkan, dışsal denetim mekanizmalarının yetersiz kalabileceği, olağan durumlardan tamamen farklı olan afet zamanlarında yönetim oldukça zorlaşır. Dolayısıyla afetlerin oluşturduğu olumsuz durumlar etik ilkelerin uyulmasını da zorlaştırabilmektedir.
Afet durumunda etik yaklaşımın incelenmesi, sorunların, gerekçelerin ortaya konması, afete ve afetzedeye müdahalenin kolaylaştırılması, afetzedelerin ve müdahale ekiplerinin etik sorunlar yaşamaması ve ikilemde kalmaması açısından önem arz etmektedir.
Bu eserde, afetlerde uyulması gereken etik yaklaşımlar konusunun derinlemesine incelenmesi amaçlanmıştır.
Bu eserin, öncelikle afet yönetimi alanına ilgi duyan her kesimden okuyucuya, kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarında çalışan planlamacı, uygulayıcı ve yöneticilere, bu alanlarda topluma yardımcı olmak için emek veren gönüllülere ve söz konusu alanlara ilgi duyan araştırmacı ve öğrencilere başvuru kaynağı olacağına inanıyor, amacı doğrultusunda verimli olmasını diliyoruz.
Aliye Beyza Bayyar, Aslı Gözde Akış, Azime Korkmaz, Buğçe Kamer Baybaş, Dilek Doruk Kondakcı, Eyyüp Yildiz, Gülay Taşdemir Yiğitoğlu, Gülhan Şen, Hatice Polat, Makbule Berfin Büker, Mehtap Pekesen, Mustafa Karataş, Nurgül Kocakoç, Pınar Sevda Bozkurt, Serap Daşbaş, Sevda Demiröz Yıldırım, Sultan Güçlü, Taner Akarsu Afet, büyük yıkımlara ve ölümlere neden olan olayları tanımlamaktadır. Son yıllarda afetlerin sayısı ve etkisi hızla artmaktadır. Afetlerin en büyük etkisi genellikle yaş, engellilik, gelir veya dil nedeniyle bu tür olaylara hazırlanmak ve afet sonrasında toparlanmakta zorluk çeken insanlar üzerinde görülür. Afetlerin meydana getirdiği hasarlar yaşlının engelliliğine, ölümüne ya da diğer yaşam değişiklerine yol açmaktadır. Afet süreçlerinde yaşlıya yaklaşım özel bir durum oluşturmaktadır. Bu nedenle yaşlı bireylerin afete hazırlığı konusunda afet bilinci oluşturulması afet esnasında izlenmesi gereken doğru uygulamaların gerçekleştirilmesini ve sağkalım oranlarının artmasını sağlayacaktır. Afet sonrası tahliye süreçlerinin güvenli şekilde gerçekleştirilmesi için tatbikatlar büyük önem taşımaktadır. Afet sonrasında ise sosyal yaşamın devamına hızlı adaptasyon yaşlının yaşayabileceği depresyon ve ölüm kaygısının azalmasına yardımcı olacaktır. Bireysel gereksinimlerin karşılanması bu sürece olumlu katkı sağlayacaktır.
Afet gerontolojisi özelinde kaleme aldığımız bu kitabımızda, savunmasız yaşlı grubun özellikleri, bu dönemlerde yaşlı bireylerle iletişimin önemi, yaşlının afete hazırlık eğitimleri, afetlerde engelli yaşlıların durumları, afetlerde özellikle daha fazla maruz kalınan ihmal ve istismar, yaşlının afet sonrası yaşlandığı yerden göçü, yaşlının bu süreçlerdeki hakları, yaşlı dostu afet planlarının önemi, afetlerin ve afet dönemlerinde lojistiğin yaşlılar açısından yönetimi, afet sonrası geçici barınma alanlarının yaşlıya özgü tasarımı, yaşlı dostu yeniden yapılanan şehirler ve yaşlılara sunulan sosyal hizmetler yer almaktadır.
Güncel bilgiler ışığında hazırladığımız bu kitabın, yaşlılık ve yaşlanma ile ilgili tüm alanlara önemli bir kaynak olacağına inanıyoruz.
Kemal GÖRMEZ Bir bilgenin “Tabiatın insanoğlundan intikamı” diye tanımladığı ekolojik sorunlar, bugün insanoğlunun karşılaştığı temel sorunlar arasındadır.
20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren insanlığı tehdit eden sorunlardan biri hâline gelen çevre sorunları, kökü çok eskilere uzanmasına rağmen, genelde Sanayi Devrimi’nin sonucunda hissedilir hâle gelmiştir. O zamandan bu yana da sürekli artarak büyük boyutlara ulaşmıştır. Son yıllarda geliştirilen tedbirlere rağmen henüz pek çok insan gelecekten ümitli değildir. Önceleri sadece kirlenme olarak algılanan ve gün geçtikçe toplumsal hayatın bütün alanlarını kapsayan bu sorun üzerinde tartışma ve araştırmalar gittikçe yoğunlaşmaktadır.
Bu kitap, esas olarak öğrencilerin ekoloji ve çevre sorunları ile ilgili kaynak ihtiyacını karşılamak amacıyla yazılmıştır.
Erkan Kurnaz, Ersin Karademir, Esra Çömezoğlu, Fatma Deniz Sayıner, Feyza Beki, Gizem Yıldız, Mustafa İslamoğlu, Salih Altun, Sebahattin Kılınç, Serdar Yener Etkili bir afet yönetimi, birçok disiplinin birlikte çalışması ile gerçekleştirilir. Bu disiplinler arasında mühendislik, coğrafya, psikoloji, sosyoloji, hukuk, tıp ve iletişim gibi alanlar yer almaktadır. Afet yönetimi, afetlerin önceden tahmin edilmesinden hazırlık planlarının oluşturulmasına, kurtarma çalışmalarının yürütülmesinden hasarın tespit edilmesi ve onarım çalışmalarının yapılmasına kadar birçok süreci içermektedir.
Çağla Melisa Kaya, Eda Selimoğlu, Emine Cicioğlu Sütcü, Habib Akyazı, Halil İbrahim Çiçekdağı, Leyla Derin Cengiz, Meryem Esra Varol, Nehir Varol, Nevra Pelin Cesur, Önder Bozkurt, Remzi Aytin, Serpil Gökdemir, Sevgi Güney, Tarık Ziyad Gülcü, Timur Gültekin, Yakup Artik Afet Risk Yönetimi; afetlere neden olabilecek riskleri tanımlamayı, bu riskleri ortadan kaldırmayı veya meydana geldiğinde en az zararla karşılayabilmeyi kapsayan bir süreci ifade etmektedir. Afetlere karşı toplum dirençliliği ancak afetlerin öncesi, sırası ve sonrasında yapılacak çok disiplinli afet risk yönetimi çalışmaları ile mümkün olabilecektir. Bu yaklaşımdan hareketle kaleme alınmış bu kitap, alanında uzman akademisyenlerin değerli ve özverili emekleri ile birbirinden kıymetli on üç makaleden oluşmaktadır. Farklı disiplinlerin afet risk yönetimindeki öneminin irdelendiği aynı zamanda afet türleri hakkında detaylı çalışmaların yer aldığı bu çalışma, literatüre önemli katkı sağlayacak ve afet risk yönetimi konusunda çalışan tüm araştırmacılara bütüncül bir perspektif sunacaktır.
Abdulkadir Tezcan, Bülent Özmen, Çiğdem Tetik Biçer, Çiğdem Tuğaç, Ebru Önal, Eda Selimoğlu, Esma Buluş Kırıkkaya, Feray Şenderin, Hulusi Aydemir, Levent Bütün, Moynul Ahsan, Nehir Varol, Nilgün Okay, Önder Koçyiğit, Serpil Gerdan, Sıdıka Tekeli Yeşil, Şenay Yıldırım, Umut Akıncıoğlu, Yeşim Doğan Afet risk yönetimi; afetlere neden olabilecek riskleri tanımlamayı, bu riskleri, ortadan kaldırmayı veya meydana geldiğinde en az zararla karşılayabilmeyi kapsayan bir süreci ifade etmektedir. Afet dirençliliğini sağlamak, ancak afetlerin öncesi, sırası ve sonrasında yapılacak çok disiplinli afet risk yönetimi çalışmaları ile mümkün olabilecektir. Bu yaklaşımdan hareketle kaleme alınmış bu kitap, alanında uzman akademisyenlerin değerli ve özverili emekleri ile birbirinden kıymetli çalışmalardan oluşmaktadır. Farklı disiplinlerin afet risk yönetimindeki öneminin irdelendiği aynı zamanda afetler hakkında detaylı çalışmaların yer aldığı bu çalışma, literatüre önemli katkı sağlayacak ve afet risk yönetimi konusunda çalışan tüm araştırmacılara bir perspektif sunacaktır.
Ahmet Ali Artun, Ali Kuru, Bilge Kağan Şakacı, Cenay Babaoğlu, Erkan Çakır, Esra Banu Sipahi, Hasan Alpay Karasoy, Hayriye Şengün, İhsan Korhan Başer, Levent Memiş, Mohamadan Abdulkasan, Murat Küçükşen, Murat Yaman, Nesrin Açıkgöz, Oğuzhan Erdoğan, Onur Kulaç, Ozan Yetkin, Özgür Vural, Recep Fedai, Tekin Avaner, Türken Çağlar, Yunus Düger, Zeliha Erol Bu kitabın kaleme alındığı günlerde ülkemizin dört bir yanında meydana gelen doğal felaketler, Türkiye’nin coğrafi açıdan taşımış olduğu afet risklerini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Elazığ merkezli 6,8 büyüklüğündeki depremde ve Van’ın Bahçesaray ilçesinde yaşanan çığ felaketinde toplam 82 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi, kamu politikaları açısından afet ve acil durum yönetiminin yanı sıra afetlere dirençli bir toplum oluşturabilmek için vatandaşlara verilmesi gereken afet eğitimlerinin önemine dair de kamuoyundaki farkındalığı arttırmıştır. Bu amaçla gerçekleştirilmesi elzem olan faaliyetlerden bir tanesi de bu çalışmanın odak noktasını oluşturan, afetlere bütüncül ve interdisipliner bir bakış açısıyla yaklaşılmasıdır. Bu kapsamda, özellikle afet ve acil durum yönetimi ile ilgili çeşitli disiplinlerin ortak yönleri çalışma içerisinde derinlemesine ele alınmıştır.
“Bizler, bilim insanları olarak afetlerde hiçbir vatandaşımızın zarar görmemesi için akademik katkı bağlamında kazanımlarımızı paylaşarak sunmaya çalışmaktayız. Kitabımızı, Elazığ depreminde ve Van’ın Bahçesaray ilçesindeki çığ felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın aziz anılarına armağan ediyoruz. Milletimizin başı sağ olsun.”
Ahmet Küçük, Ayşe Mahinur Tezcan, Ayşegül Balta Özgen, Ayşegül Bostan, Aytaç Duran, Berrak Çağla Bulduk Aydın, Besim Can Zırh, Cahit Aslan, Canan Çetin, Cengiz Ekiz, Ceren Avcil, Çağlar Özbek, Elif Çetin, Emrah Firidin, Erkan Arslan, Fethi Nas, Filiz Göktuna Yaylacı, Gamze Koçak Erat, Hakan Sezgin Erkan, Handan Akyiğit, Hasan Biçim, Hülya Sağlam Yıldız, Hürol Çankaya, Hüseyin Sevinç, İbrahim Berkan Karataş, İpek Agcadağ Çelik, İsmail Öz, Kıvanç Demirci, Kubilay Düzenli, Kübra Yüksel, Levent Memiş, M.Mustafa İyi, Mehdi Pekedis, Mehmet Koca, Merve Burcu, Merve Çetin, Merve İzci, Muhittin Işık, Murat Dinç, Mustafa Tayfun Üstün, Nigâr Değirmenci, Niyazi İpek, Nur Seda Temur, Olgu Karan, Özkan Gökcan, Özlem Ayık, Pelin Kılınç, Pınar Çağlayan, Recep Baydemir, Selim Bozdoğan, Sibel Dinç, Songül Sallan Gül, Sultan Kavili Arap, Tekin Avaner, Tuba Nergiz, Tuna Batuhan, Tülin Demirci, Veysel Erat, Yakup Özkaya, Yasemin Oğuzlar Tekin, Yavuz Acungil, Yıldız Atmaca, Zahide Erdoğan, Zeynep Hiçdurmaz
Yusuf Adıgüzel Temel göç konularına giriş mahiyetindeki bu kitap, kısa sürede 5. basımını yaparak alandaki kaynak eserlerden biri olmuştur. Göç Sosyolojisi kitabı, göçün sosyolojik boyutlarına, ulusal ve uluslararası toplumsal etkilerine eğilmeyi amaçlamaktadır. Kitapta öncelikle göçe ilişkin kavram ve kuramlar açıklanmakta, göç hareketleri yerelden küresele bir izlekle ele alınmaktadır. Türkiye'de iç göç süreçleri, kentleşme, kentlileşme ve hemşerilik boyutlarıyla birlikte değerlendirilmektedir. Türkiye'den yurt dışına yapılan göçler ve yurt dışından Türkiye'ye yönelen düzenli ve düzensiz göçler incelenmektedir. Küresel göçler, göç politikaları, birlikte yaşam modelleri, diasporalar, geri dönüş göçleri, göçmen dayanışma ağları, göç alanında çalışan kamu kurumları ve STK'lar yine bu kitapta yer verilen konular arasındadır.
Göç Sosyolojisi; üniversitelerin sosyoloji, hukuk, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler disiplinleri başta olmak üzere tüm sosyal bilimler alanındaki öğrenci ve akademisyenler için önemli bir başvuru kaynağı olacaktır.
Ahmet Şafak Eşmeler, Alperen Kır, Aslı Kavurmacı, Ayşe Nur Çırak, Dilek Topcu Mumlu, Erdem Ayçiçek, Hamza Bahadır Eser, Hatike Koçar Uzan, Hülya Küçük Bayraktar, İlker Şahinoğlu, Mehmet Aslan, Mehmet Recai Uygur, Mustafa Kartal, Neslihan Arslan, Neslişah İskender, Sevim Budak, Seyfettin Caner Kuzucu, Simuzar Sultan Mammadova, Talip Kurşuncu, Teoman İskender, Tuğba Aydın Halisoğlu, Uğur Uzun, Veli Ercan Çetintürk, Yeter Avşar, Zafer Adalı Günümüzde iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden gelişmiş ya da gelişmekte olan bütün ülkeler etkilenmekte ve iklim değişikliği, kentler için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Bu kitapta, birçok ülkenin yaşadığı ve çözüm aradığı iklim değişikliği sorunu, kent ölçeğinden küresel ölçeğe doğru, güncel araştırmalar çerçevesinde kurumsal, çevresel, sosyal ve ekonomik boyutları ile değerlendirilmektedir.
Kitapta iki kısımda ele alınan iklim değişikliği sorunu ilk kısımda; Türkiye bağlamında iklim değişikliği ile ilgili merkezî yönetim ve yerel yönetimler tarafından yapılan faaliyetler ve düzenlemeler, iklim değişikliğinin su yönetimi ve tarım politikalarına etkisi, son olarak çevre kirliliğine etkisi istatistiksel yöntemle incelenmiştir. İkinci kısımda; dünyada ortaya çıkan sorunlara dair teorik çerçevede değerlendirmelerde bulunulmuştur. İklim değişikliğinin kent hakkı, yoksulluk, göç, iklim güvenliği, istihdam, tüketim kültürü, çevre hareketleri ile ilişkisi, kentleşme ve ekolojik ayak izi arasındaki nedensel bağ istatistiksel yöntemle değerlendirilmiştir. İklim değişikliğini çeşitli düzey ve farklı bakış açıları ile ele alan ve toplamda on dokuz bölümden oluşan kitabın akademiye katkı sunmasını dileriz.

Ahmet Ceylan 17. yüzyılın son çeyreğinden itibaren sığınma motivasyonlu göç hareketlerine ev sahipliği yapan Türk devlet geleneği, Cumhuriyet Dönemi’nde de benzeri nüfus hareketleri ile karşı karşıya kalmıştır. Yakın dönemler itibariyle dünyanın en yoğun sığınma motivasyonlu göç hareketlerinden birine ev sahipliği yapan Türkiye'de göç meselesi, ülke siyasetinin temel tartışma konuları arasındadır. Bu kitapta, Türkiye'deki siyasal partilerin göç politikalarının şekillenmesinde hangi faktörlerin, ne şekilde etki sahibi olduğu sorusunun yanıtı aranmış ve 1990 sonrası Türkiye'ye yönelen dört farklı göç hareketi karşısında siyasal partilerin geliştirmiş oldukları politikalar, 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başındaki siyasal ve sosyolojik dönüşümlerin yansımalarıyla bir arada tartışılmıştır. Söz konusu bu dört farklı göç; 1991 yılında Irak'tan yönelen sığınma hareketleri, SSCB sonrası Doğu Karadeniz'de yoğunlaşan düzensiz göçler, düzensiz Ermeni göçleri ve 2011 sonrası Suriye kökenli sığınma hareketlerinden ibarettir.
Adisa Avdiç Küsmüş, Beyza Barçın Bağırıcı, Cem Şafak Çukur, Egemen Ünal, Emrah Akbaş, Gülşen Yılmaz, Hatice Öztürk, İbrahim Demir, Muhammed Nazmul İslam, Muhammet Enes Kala, Ülkü İstiklal Ortakaya İnsani yardım, tarih boyunca olduğu gibi günümüzde de karmaşık olgulardan biridir. Özellikle afetler, çatışmalar/savaşlar, göçler/yerinden edilmeler, yoksulluk ve aşırı iklim olayları nedeniyle yüz milyonlarca insan, insani yardıma muhtaç hâle gelmiştir. Bu durum, bilimsel/akademik insani yardım çalışmaları ihtiyacını ve bu çalışmaların önemini artırmıştır. Küresel insani yardım ihtiyacı, daha çok Türkiye'nin etki/çekim alanındaki coğrafyalarda yoğunlaştığı için insani yardım Türkiye için özel bir öneme sahiptir. Türkiye, stratejik insani yardım hamlesiyle dört bir yandan sıkıştırıldığı küresel arenada kendine alan açmış, insanlığa karşı vicdani sorumluluğunu yerine getirmiş ve yumuşak gücünü artırmıştır. Bu bağlamda, insani yardım olgusunu daha iyi anlamak, küresel insani yardım ihtiyacını minimize etmek ve mevcut insani krizleri etkili ve etkin bir şekilde yönetmek için insani yardım olgusunun disiplinlerarası bir yaklaşımla teorik ve pratik bakımdan incelenmesi gerekmektedir. Alanında uzman akademisyen araştırmacılar tarafından kaleme alınan bu kitap, tam da bu amaca hizmet etmektedir. Kitap, insani yardım olgusunu felsefe, etik, ekonomi, halk sağlığı, kamu diplomasisi, psikoloji, çatışmalar, göç ve lojistik araştırma alanları bakımından teori ve uygulamayı birleştiren bir yaklaşımla ele almaktadır. Kitap, insani yardım alanında mevcut tartışmalara ışık tutup yeni tartışmalar başlatırken lisans ve lisansüstü düzeyde ders kitabı ihtiyacını da karşılama amacındadır.
Ahmet Duran Çelik, Ahmet Evis, Ali Karakuş, Ali Rıza Can, Aylin Salıcı, Azra K. Nazlı, Banu Özdilek, Berna Çatıkkaş, Bilge Çakır, Bircan Kara, Cenk Güner, Çağrı Ünal, Derya Atamtürk, Erdal Dağıstan, Ergin Canpolat, Esra Doğru Hüzmeli, Evrim Tekeli, F. Mine Temiz, Fatma ÖZ, Ferhat Arık, Gülşah Ayvazoğlu, Gülşen Keskin, H. İbrahim Çelebi, Hasan Hallaçeli, Hasibe Utku Çelik Gençoğlu, Hasret Duman, Hatice Pamir, Hilal Öz, İbrahim Arısal, İbrahim Tapkı, İlbey Dölek, İlknur Karakaya, İzzet Duyar, Kazım Mavi, Keriman Aytekin Kanadlı, Mehmet Duruel, Mehmet Pınar, Mehmet Turan, Mehmet Turan, Meryem Altun Ekiz, Mesut Şimşek, Metin Reyhanoğlu, Muhammet Topuz, Muhene Habiboğlu, Mustafa Polat, Müge Çiftyürek, Necat Ağca, Nuran Tapkı, Nurhayat İflazoğlu, Oğuz Parlakay, Oğuzhan Çalışkan, Orhan Oğuz, Ömer Faruk Coşkun, Reşat Geçen, Sabiha Bezgin, Safder Bayazıt, Selva Ezgi Aşkar, Senem Etyemez, Servet Özkan, Sezai Demir, Soner Akın, Songül Demir, Tacettin İnandı, Tuğçe Sarıoğlu, Tülay Öcal, Yücel Dinç, Zeynel Abidin Emir, Zeynep Eraldemir Kuşkusuz, genelde afetler özelde ise depremler, doğa olayı olmanın ötesinde sosyal ve beşerî sonuçlar doğuran olgulardır. Bu açıdan afetler, doğal bir savunmasızlık hâline bağlı olarak ortaya çıkan felaketler olarak tanımlansa da insanın doğa ile münasebetinde sorumluluklarını ihlal ya da ihmal ettiği durumların çarpıcı sonuçlarına işaret etmektedir. Depremi salt bir doğa olayı olarak görmekten uzaklaşabilmek; deprem öncesi ve sonrasında ortaya çıkan toplumsal, tarihsel, kültürel, ekonomik, idari, mimari, çevresel, yapısal, ekolojik olmak üzere yaşanan afetin doğurduğu sonuçları, nedenleri ile birlikte anlamayı ve yorumlamayı gerektirir. Afetleri “doğal” olaylar ve olgular olarak görmekten ziyade sosyal, kültürel, idari, mekânsal ve tarihsel olarak analiz etmek, toplumsal dirençlilik ve iyileşme bakımından son derece önemlidir.
İçinden geçmiş olduğumuz bu büyük felaketin izlerini, nedenlerini ve sonuçlarını bilimsel bir anlayışla ortaya koyan eser, 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen depremler sonrası ortaya çıkan durumu, çok boyutlu ve interdisipliner bir anlayışla ele almaktadır.
Fatma Neval Genç Bu kitap, Covid-19 üzerinde ağırlıklı olarak durmakla beraber kriz yönetimi, salgın ve pandemilerde kriz yönetimini kamu yönetimi ve siyaset bilimi bakış açısından, kriz yönetiminin krizin öncesi, kriz anı ve sonrası süreci içeren döngüsel çerçevesi içinde ele almaktadır. Bu kapsamda çalışmada ilk olarak kriz, yeni tip krizler, kriz yönetimi, başarı koşulları üzerinde durulmakta; ardından salgın hastalıklarda risk ve kriz yönetimi, pandemi yönetiminde temel yaklaşımlar ve başarı kriterleri ele alınmaktadır. Üçüncü olarak Covid-19 salgınının kronolojik olarak gelişme seyri; krizle mücadelede küresel ve bölgesel örgütlerin rolleri, stratejileri ve faaliyetleri incelenmektedir. Çalışmanın dördüncü bölümünde, Covid-19'la mücadelede farklı coğrafyalardan, farklı strateji ve başarı durumları ile öne çıkan ülkeler ele alınmaktadır. Beşinci bölümde, Türkiye'de Covid-19 öncesi döneme kadar salgın hastalıklarla mücadelede yasal ve kurumsal yapılanma tarihsel olarak incelenmekte, ardından krize müdahale süreci, salgının başlangıcından itibaren uygulamaya konulan kurumsal, yasal düzenlemeler ve uygulamalar ile ele alınmaktadır. Çalışmada son olarak kriz sonrası dönemi planlama, krizden öğrenme bakış açısıyla krizin ilk 18 ayı ile sınırlı olmakla beraber Covid-19'la mücadele süreci değerlendirilmektedir. Bu amaçla öncelikle küresel aktörler, ülkeler ve Türkiye'de izlenen strateji ve politikalardan elde edilen dersler, tespitler, kriz yönetiminde, pandemilerde başarı kriterleri ve Covid-19'da ortaya çıkan durum açısından değerlendirmektedir.
Cemile Aktuğ, Ersin Diker, Ertuğrul Hatipoğlu, Ezgi Atalay, Fatih Işık, Gülin Yazıcı Çelebi, Halil İbrahim Zeybek, Hikmet Akyol, Huri İlyasoğlu, İbrahim Yücel, İlter Kutlu Hatipoğlu, Kaan Gez, Kenan Bülbül, Merve Karaer, Murat Semerci, Müge Yılmaz, Nilgün Ulutaşdemir, Nurçin Küçük Kent, Nurşen Kulakaç, Onur Doğan, Öznur Çınar, Pınar Kurt, Selim Eraslan, Sevil Cengiz, Sunay Güngör, Süleyman Şüküroğlu, Tuba Eda Arpa Zemzemoğlu, Tuğba Türkkan Afetler, tarih boyunca insanlığı etkileyen ve önemli sorunlara yol açan olaylardır. "Multidisipliner Açıdan Afetler" kitabı, bu karmaşık fenomeni ele alarak afetlerin çeşitli yönlerini disiplinler arası bir perspektifle incelemektedir. Kitap; coğrafya, sosyal hizmet, sağlık yönetimi, psikoloji, sosyoloji ve ekonomi gibi farklı disiplinlerden gelen uzmanların katkılarıyla zenginleşmiştir.
Bu kitap, afetlerin sonuçlarının yalnızca fiziksel yıkımlarla sınırlı olmadığını, aynı zamanda psikososyal, çevresel ve ekonomik sonuçları da içeren geniş bir yelpazede etkide bulunduğunu ortaya koymaktadır. Kitap, afetlere hazırlıklı olmanın ve bu durumlarla başa çıkmanın multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini vurgulayarak okuyuculara geniş bir bakış açısı sağlamaktadır. Ayrıca afet sürecinin etkin şekilde yönetimi açısından çok disiplinli bir yaklaşımın önemine dikkat çekmektedir. "Multidisipliner Açıdan Afetler" hem akademisyenlere hem de afet yönetimi profesyonellerine, bu karmaşık sorunu daha iyi anlamak ve yönetebilmek üzere kullanışlı bir kaynak sunmaktadır.
“Multidisipliner Açıdan Afetler", afet yönetimi uzmanları, araştırmacılar ve ilgili alanlarda çalışan profesyoneller için değerli bir kaynak olup aynı zamanda genel okuyuculara da afetlerin karmaşıklığını anlama ve önleme konularında bilgi sağlamaktadır. Kitap, okuyuculara bu küresel sorunla başa çıkma konusunda bilinçli ve etkili bir şekilde hareket etme yetisi kazandırmayı hedeflemektedir.
Alper Bulut, Hüseyin Kurt, İlknur Cesur, Muhammed Ali Yetgin, Muzaffer Yeşilyurt, Nazife Vildan Güloğlu, Nur Belkayalı, Nurettin Şahin, Şenel Sarsıkoğlu, Turgut Dönmez, Yavuz Güloğlu Tabii afetler, meydana geldiği toplumda ve coğrafyada derin izler bırakmakta, büyük can ve mal kayıplarına neden olmaktadır. Tabii afetlerin tamamen engellenmesi mümkün olmamakla birlikte afet sonrası meydana gelebilecek zararın asgari düzeye indirgenmesi, can ve mal kayıplarının önlenmesi için bu konuda uygulanacak plan ve politikaların belirlenmesi, birçok bilim sahasının birlikte çalışmasını gerekli kılmaktadır.
İnsanın yaratılışından itibaren birçok medeniyete ev sahipliği yapan ülkemizde sel, deprem gibi doğal afetler sıklıkla yaşanmaktadır. Çoğunlukla ne zaman ve nerede meydana geleceği belirsiz olan afetler, içinde yaşadığımız yüzyılda daha da sık meydana gelmekte, insanlarda kaygı ve korkunun oluşmasına neden olmaktadır.
Tabii afetlerin oluşmasını engellemeye yönelik ağaçlandırma çalışmalarının yapılması, afet olmadan önce güvenli toplanma alanlarının belirlenerek afet sonrası insanların behemahal bu alanlara güvenli bir şekilde nakli, afetler sonrası can ve mal güvenliğinin kolluk makamlarınca sağlanması, afet sonrası kriz yönetiminin ideal bir şekilde idare edilmesi, afetlerde yaralanan kimselerin bir an önce kurtarılarak kendilerine tıbbi müdahalenin yapılması, bireysel ve kurumsal iletişimin sağlanması, afetlerde meydana gelen zararın oluşumunda kusuru bulunan kimselerin sorumluluklarının belirlenerek cezalandırılması, afetlerin etkisiyle insanlarda oluşan acı ve üzüntünün teskinine yönelik dinî ve psikolojik yardımlar, tabii afet kaynaklı zararların azaltılmasına katkı sağlayacaktır.