Acil Yardım ve Afet Yönetimi \ 1-1
Ayfer Gedikli, Cihan Yavuz Taş, Fatma Erdoğan, Hamza Ateş, Hande Çalışkan Terzioğlu, Kürşat Esat Alyamaç, Mehmet Emin Arslan, Murat Utkucu, Mustafa Koç, Nihat Yıldız, Obiyathulla Ismath Bacha, Seyfettin Erdoğan, Veysel Eren, Yakup Bulut, Zülkif Dağlı 06 Şubat 2023 günü Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen çifte depremler, sadece depremi yaşayanların değil toplum olarak hepimizin telafisi imkânsız acılar yaşamasına sebep oldu. Depremlerde enkaz altında kalarak hayatını kaybedenler yanında hayatta kalmayı başarabilenler için de durum hiç kolay değildi. 17 Ağustos 1999'da yaşadığımız Marmara Depremi sonrasında şahit olduğumuz ve “asrın felaketi” olarak tanımlanan bu depremlerde 50.000'den fazla canımız gitti. Yüz binlerce insan evsiz, işsiz kaldı. Devletimiz evlerini kaybeden insanlarımıza barınma imkânı sağlamak için seferber oldu. Pandemi sonrasında ekonomik olarak ciddi sorunlarla boğuşan ülkemizde, depremin getirdiği ek maliyetler büyük bütçe açıklarına, iş gücü, üretim ve çıktı kaybına yol açtı. Yapılan yardım ve desteklerle devletimiz halkımıza sıcak elini uzatırken kamu bütçesi üzerindeki yük de ağırlaştı.
19 Ağustos 1999 Depremi'nde enkaz hâline gelen Düzce, deprem ve sonrasında yaşanan olumsuzluklar yanında yapılması gerekli çalışmalar konusunda önemli bir deneyime sahipti. Düzce Üniversitesi olarak Kahramanmaraş Depremi ardından Düzce'nin deprem tecrübesinin paylaşımı yanında deprem bölgesinde yapılabilecek akut ve orta vadeli çalışmalar konusunda politika önerilerinde bulunmak üzere çalıştay yapmaya karar verdik. Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Nedim Sözbir hocamızın öncülüğünde, devlet erkanından üst düzey bürokrat ve temsilcilerin katılımı ile “Kahramanmaraş Depremi: Sorunlar ve Çözüm Önerileri” başlıklı çalıştayımızı gerçekleştirdik. Çalıştaya, yurt içi ve yurt dışından farklı üniversitelerden alanında uzman bilim insanları ve deprem bölgesinde yoğunlukları olmasına rağmen Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren hocamız yanında AFAD yetkilileri de iştirak ettiler.
Bu kitap çalışması, çalıştay katılımcılarının sundukları tebliğler ve çalıştay sonunda gerçekleştirilen soru-cevap faslında elde edilen bulguların bir araya getirilmesiyle kaleme alınmıştır.
Bu eser, depremlerde hayatını kaybeden canlarımıza ithaftır. Bir daha böyle acılar yaşanmaması dileklerimizle…
Niyazi Bilim Acil durum yönetiminin amacı, hedefi ve aşamaları ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Acil durumlara hazırlık aşaması ve acil durumlar esnasında uygulanması gereken yöntemler sade bir dille sunulmuştur. Acil durum planı hazırlama aşamasına geçmeden önce gerekli olan tüm prosedürler ayrıntılarıyla açıklanmıştır. Daha sonra, acil durum planı hazırlama süreci adım adım anlatılmıştır. Kitapta sunulan 10 adımda acil durum planı hazırlama rehberi sayesinde başarılı ve etkili bir plan kolaylıkla hazırlanabilmektedir. Rehber olması amacıyla örnek bir acil durum planı ile kitap sonlandırılmıştır.
İşyerleri için acil durum planı hazırlamak, acil durum eğitimleri ve tatbikatları yapmak, plan doğrultusunda hareket edilmesini izlemek ve kontrol etmekten sorumlu yöneticiler ve iş güvenliği uzmanları bu kitap sayesinde sürecin tüm aşamalarını rahatlıkla yürütebileceklerdir. Bu kitabın iş güvenliği uzmanlarına ve sivil savunma uzmanlarına, acil ve afet durum yönetimi konusunda çalışan tüm uzmanlara, mühendis, müfettiş ve ilgili kişilere rehberlik edebilecek pratik uygulamaları içeren bir kitaptır. Ayrıca, iş sağlığı ve güvenliği ve afet acil durum yönetimi alanlarında öğrenim gören tüm öğrenciler için de kaynak bir kitap niteliğindedir.

Acil durum planı hazırlamak istiyor fakat cesaret edemiyorsanız,
Başarılı bir acil durum planı hazırlamak istiyorsanız,
Acil durumlarda nasıl davranılması konusunda bilgi sahibi olmak istiyorsanız,
O hâlde bu kitap tam size göre.
Fahri Erenel, Ebru Caymaz Afetlerle mücadelede, özellikle de ülkemizde afet denilince akla ilk gelen deprem sonrası arama ve kurtarma çalışmalarında ilk 72 saat “Altın Saatler” olarak adlandırılır. Araştırmalar, ilk 30 dakikada hayatta kalma oranı %93 iken, bu oranın 3. günde %33’e, 5. günde ise %7’ye kadar indiğini göstermektedir. İlk 72 saati çok iyi değerlendirebilmek için afet yönetiminin ilk iki aşaması olan “Risk ve Zarar Azaltma” ile “Hazırlık” aşamasını çok iyi değerlendirmek ve planlamak gerekmektedir.
Kitap, özellikle ilk iki aşamaya yönelik çalışmalara katkı sağlamak maksadıyla afet ve acil durum yönetimi konusunda akademik ve uygulama boyutunda tecrübe sahibi iki yazar tarafından kaleme alınmıştır. İçeriğinde güncel yaklaşımlara yer verilmek suretiyle kitabın; bu alanlarda yöneticilik ve eğiticilik yapanlara, uzmanlara, eğitim alanlara, planlama birimlerinde çalışanlara, kamu ve özel sektör ayrımı gözetilmeksizin farkındalık sağlaması hedeflenmiştir.
Ayşegül Koç, Betül Özen, Birsel Molu, Cahide Çevik, Derya Dağdelen, Duygu Öztaş, Funda Özpulat, Hacer Gök Uğur, Melike Taşdelen Baş, Münevver Demirci, Nevin Günaydın, Özlem Soyer Er, Şenay Akgün Ülkemizin jeolojik yapısı, topografyası ve değişen iklim koşulları gibi nedenlerle doğal afet tehlikelerine sahip bir ülke olması bakımından edindiğimiz tecrübeler, bu süreçte aktif rol alan hemşirelerin "afet hemşireliği" konusunda eğitilmelerinin son derece önemli olduğunu ortaya koymaktadır.
Bu kitap; afetlere yönelik kavramsal bakış açısı kazandırmanın yanı sıra afete hazırlık, ilk müdahale, sahada ve hastanede afet yönetimi, afet psikolojisi, öncelikli alanlara özgü müdahaleler dâhil olmak üzere afet hemşireliğinin tüm yönlerini örnek vaka, beyin fırtınası ve soru cevap etkinlikleriyle konuyu özümseme fırsatı sunmaktadır.
Eğitim-öğretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere içerdiği yazım tekniği bakımından alanın ilk örneği niteliğindeki bu kitap, lisans ve lisansüstü öğrencilerin yanı sıra mesleğini ilerletme sorumluluğuna sahip hemşirelere, toplumu afete hazırlama ve afet sürecini yönetme becerisi kazandırmada eleştirel düşünme becerilerini kullanarak bilinçli kararlar almayı öğretmede güncel ve yol gösterici bir kaynaktır.
Afet hemşireliğinin tüm alanlarını içeren ve alan uzmanlarının kaleme aldığı bu kitabın hemşirelik eğitiminin yanı sıra ülkemizdeki afet bilinci ve farkındalık çalışmalarına katkı sağlamasını umuyoruz.
Araz Askeroğlu, Arife Silahçılar, Aslı Özbay, Ayşe Çiçek Korkmaz, Ayşe Dost, Ayşe Gül Parlak, Ayten Dinç, Bahar Kuleyin, Bilge Kalanlar, Fatma Ceylan Çiray, Fatma Yılmaz Kurt, Gonca Aktay, Gülnur Akkaya, Hacer Canatan, Hesna Gülşen Akkaya, Melikenaz Yalçın, Mücahide Öner, Nareg Doğan, Özcan Erdoğan, Rabia Bayrambey, Selma Atay, Serap Altuntaş, Tanju Oğul, Yasemin Adıgüzel, Yasemin Karacan, Yasemin Kıyak, Yeliz Akkuş, Zeybek Zeytun Kitabımızın yolculuğu, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Pazarcık merkezli saat 04:17'de 7.8 M ve dokuz saat sonra 13:24'te Elbistan merkezli 7.5 M büyüklüğünde meydana gelen Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından “dördüncü seviye alarm” yardım çağrısının yapıldığı “asrın felaketi” olarak adlandırılan depremlerle başladı. 6 Şubat 2023 depremlerinde Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Malatya, Adana, Osmaniye, Kilis, Gaziantep, Diyarbakır ve Elâzığ olmak üzere 11 ilimizde 14 milyon vatandaşımız direkt etkilenmiş, 50 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetmiş, pek çok hayat enkaz altında, pek çok hayat ise yarım kalmıştır. Dünyadan ve ülkemizden bölgeye giden arama kurtarma ekipleri bölgede zorlu kış şartlarında insanüstü bir çaba ile aylarca sürekli çalışmıştır. Arama kurtarma sonrası en büyük görev ve sorumluluk sağlık çalışanlarının ve hemşirelerin olmuştur. Böyle bir dönemde hemşirelerin bilgi, beceri ve yetkinliğe sahip olmalarının önemi daha da büyük önem kazanmıştır.
Afet hemşireliği ve yönetimi konusunda hemşirelerin bilgi, beceri ve yetkinliğinin artırılmasına katkıda bulunmak amacıyla yazılan bu kitap; Afet ve Afet ile İlgili Kavramlar, Afetlerin Sınıflandırılması, Uluslararası Hemşireler Birliği (ICN) Afet Hemşireliği Yetkinlikleri ve Yeterlilikleri, Afet Yönetimi Yasalarında Afet Hemşireliğinin Yeri, Hastanelerde Afet ve Acil Durum Planı, Sahra Hastaneleri, Afet Triyajı, Afet Durumunda Afetzede ve Kurbanların Kimliklendirilmesi ve Hemşirenin Rolü, Afet Hemşireliği, Eğitim, Araştırma ve Uygulamalarının Aktarımı, Afetlerde Cerrahi Hemşireliği ve Cerrahi Hasta Yönetimi, Crush (Ezilme) Sendromu ve Hemşirelik Bakımı, Afette Onkoloji Hastaları ve Hemşirelik Yaklaşımı, Afetlerde Gebelik ve Doğum, Afetlerde Savunmasız Grup: Yaşlılar, Afetlerde Savunmasız Grup: Engellilere Yaklaşım, Afette Kronik Hastalıklar ve Hemşirelik Yaklaşımı, Afetlerde Hassas Gruplar: Çocuklar, Afetlerde Çocukların Bakımında Hemşirenin Rolü, Afette Bulaşıcı Hastalıklar ve Hemşirenin Rolü, Afet Psikolojisi, Afetlerde Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Hemşireliği Yaklaşımı, Afetlerde Kimyasal Biyolojik Radyasyon Nükleer Tehlikeler (KBRN) ve Hemşirelik, Afet Kültürü ve Gönüllülük, Afet Yönetiminde Ekip Çalışması: AFAD, UMKE, TÜRK KIZILAY'I ve Hemşire İş Birliği Koordinasyonunun Teşvik Edilmesi, Afetlerde İş Sağlığı ve Güvenliği ve Hemşirenin Rolü, Afet ve Etik olmak üzere 26 bölümden oluşmaktadır.
Bilimsel içeriği zengin olan kitabımızın tüm sağlık ve bilim camiasına faydalı olmasını temenni ediyor; bu kitabı, afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ve enkaz altında yarım kalmış tüm hayatlara ithaf ediyoruz.
Şakir Şahin Dünyada küresel iklim değişikliği etkisinin giderek arttığı günümüzde çevre, doğal afetler, risk ve kriz yönetimi, afet ve acil durumlar, iş dünyası ve toplum hayatını yakından ilgilendirmektedir. Yaşanan doğal ve teknolojik afetler çalışma hayatını olumsuz etkilemektedir. Ülkemizde sanayileşme, istihdam ve üretim ekonomisinin sürdürülebilmesi için afet riskleri azaltılmalıdır.
Afet ve Acil Durumlarda İş Sağlığı ve Güvenliği adlı bu kitapta afet ve acil durumların çalışma hayatı üzerindeki etkileri araştırılmış ve iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için yapılması gerekenler tüm yönleriyle ele alınmıştır. Güvenli bir çalışma ortamının tam olarak sağlanması için afet ve acil durumlarda nelerin yapılması gerektiği detaylı bir şekilde anlatılmıştır. İş hayatına ilişkin tüm yasal süreçler ele alınmış, düzenlemelerin afet ve acil durumlarla olan ilişkisi ortaya konulmuştur. Afet ve acil durumlarda risk yönetimi ve kriz yönetimin nasıl gerçekleştirileceği ve hayatta nasıl kalınacağı şekil ve akış şemaları anlatılmıştır. Aynı zamanda verilen bilgiler günlük hayatta da karşılaşılacak afet ve acil durumlarda nelerin yapılması gerektiği konusunda yardımcı olacaktır.
Fatma Neval Genç Doğal ve insan kaynaklı tehlikeler ve afetler insan yaşamının ayrılmaz unsurlarıdır. Hem küresel hem de ulusal ölçekte kriz ve afetler aynı zamanda siyasetin ve yönetimin mücadele etmek zorunda olduğu, önemleri giderek artan temel konulardır. Türkiye'de de özellikle doğal afetlerin neden olduğu sonuçlar ve tüm ülkeleri etkileyen COVID-19salgını, kriz ve afetlerin toplumsal, siyasal, ekonomik yapı içindeki önemini göstermektedir.
Bu kitap; afetler konusunu kamu yönetimi bakış açısından ele almakta kavramsal çerçeveden, küresel ölçekte afetlerle mücadele stratejilerinden hareketle, uygulama boyutunda ağırlıklı olarak Türkiye özelinde afetleri afet yönetim süreçlerini yaşanan afet tecrübeleri çerçevesinde değerlendirmektedir.
A. Murat Köseoğlu Afetler dünyada her yıl binlerce insan hayatının sonlanmasına, ciddi şekilde yaralanmalarına ve önemli oranlarda ekonomik hasarlara yol açmaktadır. İnsanoğlu elindeki teknolojik gelişmelere rağmen afetler konusunda hala çaresiz ve zor durumlarda kalabilmektedir. Bu nedenle afetler önemli oranda fiziki ve psikolojik zararlara yol açmaya devam etmektedir. Afetlerin kayıpsız veya en az seviyede kayıpla atlatılması için afete hazırlık, afet yönetimi ve afete müdahale çok büyük önem taşımaktadır. Afetler ister doğal isterse insan kaynaklı olsun, ulusal veya uluslararası yardım faaliyetlerinin hedefi felaketler yüzünden oluşan acıları dindirmek, kayıpları azaltmak ve her felaketzedeye insani değerlere uygun bir yaşam düzeyi sağlamaktır.
Bu kitabın öncelikle afet yönetimi ve insani yardıma ilgi duyan her kesimden okuyucunun, kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarında çalışan planlamacı, uygulayıcı ve yöneticilerin, bu alanlarda topluma yardımcı olmak isteyen gönüllülerin ve söz konusu alanlara ilgi duyan araştırmacı ile öğrencilerin başvuru kaynağı olarak ilgisini çekeceği değerlendirilmektedir. Ayrıca jeolojik yapısı, topografyası ve iklim özellikleri nedeniyle doğal afetlerle, siyasi coğrafyası nedeniyle de uluslararası siyasi krizlerle sık sık karşılaşan ülkemizin afet yönetimi ve insani yardım faaliyetleri gelişimine katkıda bulunacağını düşünülmektedir.
Adeviye Çopur, Ayten Dinç, Bahşende Taşdemir, Elçin Balcı, Emrah Gökkaya, Ercan Tuzcuoğlu, Fatma Kılıç Dokan, İsmet Çelebi, Muhammet Bayraktar, Mustafa Yükseler, Mürsel Karabacak, Nurcan Bıçakçı, Ömer Demirbilek, Sedat Per, Selma Kara Dünyanın var oluşundan bu yana sıklığı ve etkilenen insan sayısı artarak devam eden afetler, hayatın kaçınılmaz bir gerçeği hâline gelmiştir. Dünyada etkilenen insan sayısının giderek arttığı göz önünde bulundurulduğunda afetler ile baş etmenin yollarını öğrenmek neredeyse tek seçeneğimiz gibi görünmektedir.
Bireysel veya toplumsal olarak normal yaşamda bile uyulmakta zorluk çekilen etik ilkelere afet ve acil durumlarda da uyum beklenir. Ancak beklenmedik bir anda ortaya çıkan, dışsal denetim mekanizmalarının yetersiz kalabileceği, olağan durumlardan tamamen farklı olan afet zamanlarında yönetim oldukça zorlaşır. Dolayısıyla afetlerin oluşturduğu olumsuz durumlar etik ilkelerin uyulmasını da zorlaştırabilmektedir.
Afet durumunda etik yaklaşımın incelenmesi, sorunların, gerekçelerin ortaya konması, afete ve afetzedeye müdahalenin kolaylaştırılması, afetzedelerin ve müdahale ekiplerinin etik sorunlar yaşamaması ve ikilemde kalmaması açısından önem arz etmektedir.
Bu eserde, afetlerde uyulması gereken etik yaklaşımlar konusunun derinlemesine incelenmesi amaçlanmıştır.
Bu eserin, öncelikle afet yönetimi alanına ilgi duyan her kesimden okuyucuya, kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarında çalışan planlamacı, uygulayıcı ve yöneticilere, bu alanlarda topluma yardımcı olmak için emek veren gönüllülere ve söz konusu alanlara ilgi duyan araştırmacı ve öğrencilere başvuru kaynağı olacağına inanıyor, amacı doğrultusunda verimli olmasını diliyoruz.
Z. Özlem Parlak Biçer İş sağlığı ve güvenliği, kendi içerisinde dinamikleri farklılaşan ve her alanda olması gereken bir dünyadır. Bu kitap ile iş sağlığı ve güvenliği alanında yıllarını geçirmiş, farklı bilgi ve deneyimlere sahip profesyoneller, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili önemli konuları, kavramsal bilgiyi ve alana yönelik çalışmaları, konu ile ilgili kişi ve kurumlar ile paylaşmayı amaçlamışlardır.
Kitapta; iş sağlığı ve güvenliğine yönelik verilen eğitimler sırasında öğretilmesi gerekli olanlar, yasal mevzuat, mevzuatlardaki değişiklikler ve iş güvenliğinin gerektiği farklı alanlara yönelik spesifik bilgilerin yanı sıra iş güvenliği eğitimi konusunda da bilgiler yer almaktadır. Konular ele alınırken tablolar, grafikler ve görseller eşliğinde ayrıntılı anlatımlar gerçekleştirilmiştir. Bir kişi iş sağlığı ve güvenliği konusunda ne kadar çok şey bilirse bilsin, ne kadar deneyimli olursa olsun her zaman güvenilir kaynağa ihtiyacı vardır. Alanında uzmanlarca hazırlanan bu kitap ile iş güvenliğine temel kaynak olmak hedeflenmiştir.
Bilgi, deneyim ve alana yönelik çalışmalar ile iş sağlığı ve güvenliğinde kaynak olacak kitap, iş güvenliği tarihçesi, uygulama esasları, meslek hastalıkları, makine, tekstil ve yapı sektörüne yönelik konuları, teknolojinin iş güvenliği ile olan faydalı birleşimlerini, iş güvenliğinin farklı düzeylerde eğitimi gibi geniş perspektifli bir anlatıma sahiptir.
Kitap editörü Z. Özlem Parlak Biçer, iş sağlığı ve güvenliği konusunda yer alan ve alacak olanların işlerini gerekli düzeyde yapabilmeleri için kitapta verilen bilgilerin gerekliliğini “Bilgi ve deneyim iş güvenliğinde önemli unsurlardır. Kitap bölümleri, bilgi ve deneyimleri ile alanlarında uzman kişilerce hazırlanmıştır. İş güvenliği eğitimlerinde öğretilen bilgileri destekleyen ve sahada da bu öğretilenlerin bilinçli olarak kullanılması olmaz ise konu üzerinde yapılanlar yerini bulamaz. Bilgilerin sürdürülebilirliğini sağlamak ve tecrübeyi yaygın kılmak önemlidir. Bu kitap, eğitim sürecinde ele alınan konulara katkı sağlamak ve eğitim sonrasında eğitimlerde edinilenleri hatırlatmak, etkin teknoloji kullanımı ile iş güvenliğine yardımcı olmak, özellikli alan çalışmalarına dikkat çekmek ve yasal mevzuattaki düzenlemeleri görünür kılmak üzere ele alınmıştır.” olarak ifade etmektedir.
Ali Yıldırım, Gürkan Gündüz, Haluk Erdem, Hasan Boztoprak, Kemal Eroğluer, Kenan Orçanlı, Levent Özdemir, Mehmet Aslantaş, Mustafa Bekmezci, Mustafa Polat, Necmettin Çelik, Ramazan Aslan, Rıza Bayrak, Ufuk Türen, Ümit Ercan, Volkan Ergül, Yunus Gökmen Dünya tarihinde birçok dönüm noktası olmasına rağmen bazı olayların yerküre üzerinde yaşayan topluluklar ve halklar üzerindeki etkileri diğerlerine göre daha fazla olmuştur. COVID-19 pandemisi, bunlardan biri ve en yenisi olarak sadece insanları öldürmekle ve ülkelerin sağlık sistemlerini felç etmekle kalmamış, tüm dünya toplumlarını etkisi altına alarak hayatı toptan tehdit eden derin bir kriz yaratmıştır. Öngörülemeyen bu derin krize çözüm getirmek maksadıyla tüm dünya toplumları, bireyden ulus-ötesi teşkillere kadar her seviyede mevcut krizin olası etkilerinin ve çözüm için alınacak önlemlerin neler olabileceği konusu üzerine yoğunlaşmıştır. Post-modern dönemde insanlığın karşılaştığı bu en büyük krizde alınacak tedbirler ve krize verilecek cevap, yeni dönemin dünya normlarına da ışık tutacaktır.
Büyük çaplı krizlere verilecek cevapların, tekil bakış açısıyla ele alınması hâlinde, çok boyutlu etkileri olan problemler dizisinin çözümünde yeterli olmayacağı bilinmektedir. Bu nedenle pandemi krizinin başlangıcından itibaren disiplinler arası bir yaklaşımla problemin ne olduğunun tespiti ve nasıl çözülebileceği konusunda bireysel, kurumsal, toplumsal ve küresel arayışlar devam etmektedir. Bu arayışa Türkiye özelinde akademik destek sağlamak üzere daha sürecin başında bir araya gelen alanında uzman akademisyenler tarafından başlatılan COVID-19 pandemisi sonrasında ekonomi, yönetim ve toplumun analizi çalışmasının sonucunca bu kitap ortaya çıkmıştır. COVID-19 pandemisini disiplinlerarası bakış açısıyla ele alan ilk çalışmalardan biri olarak bu eser konuya ilgi duyan kişilerden iş hayatındaki profesyonel çalışanlara, akademik alanda çalışanlardan lisans ve lisansüstü öğrencilere, şirket yöneticilerinden sağlık alanı çalışanlarına kadar toplumda konu ile ilgilenen tüm kişiler için geniş bir bakış açısı sağlamaktadır.
Erkan Kurnaz, Ersin Karademir, Esra Çömezoğlu, Fatma Deniz Sayıner, Feyza Beki, Gizem Yıldız, Mustafa İslamoğlu, Salih Altun, Sebahattin Kılınç, Serdar Yener Etkili bir afet yönetimi, birçok disiplinin birlikte çalışması ile gerçekleştirilir. Bu disiplinler arasında mühendislik, coğrafya, psikoloji, sosyoloji, hukuk, tıp ve iletişim gibi alanlar yer almaktadır. Afet yönetimi, afetlerin önceden tahmin edilmesinden hazırlık planlarının oluşturulmasına, kurtarma çalışmalarının yürütülmesinden hasarın tespit edilmesi ve onarım çalışmalarının yapılmasına kadar birçok süreci içermektedir.
Çağla Melisa Kaya, Eda Selimoğlu, Emine Cicioğlu Sütcü, Habib Akyazı, Halil İbrahim Çiçekdağı, Leyla Derin Cengiz, Meryem Esra Varol, Nehir Varol, Nevra Pelin Cesur, Önder Bozkurt, Remzi Aytin, Serpil Gökdemir, Sevgi Güney, Tarık Ziyad Gülcü, Timur Gültekin, Yakup Artik Afet Risk Yönetimi; afetlere neden olabilecek riskleri tanımlamayı, bu riskleri ortadan kaldırmayı veya meydana geldiğinde en az zararla karşılayabilmeyi kapsayan bir süreci ifade etmektedir. Afetlere karşı toplum dirençliliği ancak afetlerin öncesi, sırası ve sonrasında yapılacak çok disiplinli afet risk yönetimi çalışmaları ile mümkün olabilecektir. Bu yaklaşımdan hareketle kaleme alınmış bu kitap, alanında uzman akademisyenlerin değerli ve özverili emekleri ile birbirinden kıymetli on üç makaleden oluşmaktadır. Farklı disiplinlerin afet risk yönetimindeki öneminin irdelendiği aynı zamanda afet türleri hakkında detaylı çalışmaların yer aldığı bu çalışma, literatüre önemli katkı sağlayacak ve afet risk yönetimi konusunda çalışan tüm araştırmacılara bütüncül bir perspektif sunacaktır.
Abdulkadir Tezcan, Bülent Özmen, Çiğdem Tetik Biçer, Çiğdem Tuğaç, Ebru Önal, Eda Selimoğlu, Esma Buluş Kırıkkaya, Feray Şenderin, Hulusi Aydemir, Levent Bütün, Moynul Ahsan, Nehir Varol, Nilgün Okay, Önder Koçyiğit, Serpil Gerdan, Sıdıka Tekeli Yeşil, Şenay Yıldırım, Umut Akıncıoğlu, Yeşim Doğan Afet risk yönetimi; afetlere neden olabilecek riskleri tanımlamayı, bu riskleri, ortadan kaldırmayı veya meydana geldiğinde en az zararla karşılayabilmeyi kapsayan bir süreci ifade etmektedir. Afet dirençliliğini sağlamak, ancak afetlerin öncesi, sırası ve sonrasında yapılacak çok disiplinli afet risk yönetimi çalışmaları ile mümkün olabilecektir. Bu yaklaşımdan hareketle kaleme alınmış bu kitap, alanında uzman akademisyenlerin değerli ve özverili emekleri ile birbirinden kıymetli çalışmalardan oluşmaktadır. Farklı disiplinlerin afet risk yönetimindeki öneminin irdelendiği aynı zamanda afetler hakkında detaylı çalışmaların yer aldığı bu çalışma, literatüre önemli katkı sağlayacak ve afet risk yönetimi konusunda çalışan tüm araştırmacılara bir perspektif sunacaktır.
Pan American Health Organization İnsanlar için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplara yol açan afetler; doğal, teknolojik veya insan yapısı kökenli olaylardır. Çağlar boyunca toplumların en önemli problemlerinden birisi olarak normal yaşamı ve insan faaliyetlerini durdurarak veya kesintiye uğratarak toplulukları etkilemiştir.
Ülkemizin jeolojik, topografik yapısı ve iklim özellikleri doğal afetlerin çok sık yaşanmasına neden olmaktadır. Özellikle, önemli bir deprem kuşağı üzerinde bulunmamız, gelişen bilim ve teknolojiye rağmen birçok tahribat ve zarara yol açmaktadır.
Afetler önemli bir halk sağlığı sorunudur çünkü sadece yiyecek, su, ilaç yokluğuna değil; sıcak, soğuk, kanserojen kimyasal maddelere, ruhsal etkilere maruz kalmaya neden olabildikleri için insan sağlığını olumsuz olarak etkilemektedir.
Bu kitabın afet konusunda çalışanlara yararlı bir kaynak kitap olması dileği ile herkese afetsiz bir yaşam diliyorum.
Ahmet Ali Artun, Ali Kuru, Bilge Kağan Şakacı, Cenay Babaoğlu, Erkan Çakır, Esra Banu Sipahi, Hasan Alpay Karasoy, Hayriye Şengün, İhsan Korhan Başer, Levent Memiş, Mohamadan Abdulkasan, Murat Küçükşen, Murat Yaman, Nesrin Açıkgöz, Oğuzhan Erdoğan, Onur Kulaç, Ozan Yetkin, Özgür Vural, Recep Fedai, Tekin Avaner, Türken Çağlar, Yunus Düger, Zeliha Erol Bu kitabın kaleme alındığı günlerde ülkemizin dört bir yanında meydana gelen doğal felaketler, Türkiye’nin coğrafi açıdan taşımış olduğu afet risklerini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Elazığ merkezli 6,8 büyüklüğündeki depremde ve Van’ın Bahçesaray ilçesinde yaşanan çığ felaketinde toplam 82 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi, kamu politikaları açısından afet ve acil durum yönetiminin yanı sıra afetlere dirençli bir toplum oluşturabilmek için vatandaşlara verilmesi gereken afet eğitimlerinin önemine dair de kamuoyundaki farkındalığı arttırmıştır. Bu amaçla gerçekleştirilmesi elzem olan faaliyetlerden bir tanesi de bu çalışmanın odak noktasını oluşturan, afetlere bütüncül ve interdisipliner bir bakış açısıyla yaklaşılmasıdır. Bu kapsamda, özellikle afet ve acil durum yönetimi ile ilgili çeşitli disiplinlerin ortak yönleri çalışma içerisinde derinlemesine ele alınmıştır.
“Bizler, bilim insanları olarak afetlerde hiçbir vatandaşımızın zarar görmemesi için akademik katkı bağlamında kazanımlarımızı paylaşarak sunmaya çalışmaktayız. Kitabımızı, Elazığ depreminde ve Van’ın Bahçesaray ilçesindeki çığ felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızın aziz anılarına armağan ediyoruz. Milletimizin başı sağ olsun.”
Ayşegül Öztürk Birge, Fatma Hastaoğlu, Fatma Özkan Tuncay, Mehmet Ali Kurçer, Pelin Çelik, Tülay Kars Fertelli, Türkan Çalışkan, Ufuk Demirel, Zeynep Erdoğan Kronik hastalıklar, uzun süreli tedavi, yakın izlem ve bakım gerektiren, fizyolojik ve psikolojik fonksiyonlarda gerilemeye neden olan, uzun süreli sorunlardır. Sağlık bakım maliyetini artırdığı gibi bireylerin yaşam kalitesi üzerinde de olumsuz etkileri vardır. Sistemlere göre en sık karşılaşılan kronik hastalıkların kapsamlı değerlendirmelerinin yapıldığı bu kitap, özellikle üniversitelerin ara insan gücü yetiştirmesi için açılan ön lisans programları öğrencilerinin hastalık bilgisi ve kronik hastalıklar bilgi düzeylerini artırmaya yönelik hazırlanmış ve alanda ilgi duyan tüm öğrenci ve hocalara rehberlik etmesi amaçlanmıştır.
Cemil Sözen İlk Yardım, ani olarak hastalanan veya kazaya uğrayan kişilere olay yerinde yapılan geçici bir uygulamadır. Amaç hayat kurtarmak, kazazedenin durumunun daha da kötüye gitmesini önlemektir. Zarar vermemek, bilineni ve gerekeni yapmak esastır. Bu kitap, bu amaç doğrultusunda yüksek okullardaki öğrenciler için ders kitabı olarak hazırlandı. İlk Yardım, sağlıkçı olsun veya olmasın herkesin bilmesi gereken önemli bir konudur. Anlaşılmayı kolaylaştırmak için kitapta bol miktarda resim, şekil ve fotoğraf kullanıldı. YÖK’ün İlk Yardım çerçeve öğretim programı (müfredat) esas alındı.
İlk Yardım öğretim programı ve içeriği çok tartışılan bir konudur. Bu kitap, Avrupa Resüsitasyon Birliğinin (ILCOR) 2010 kararları ve Sağlık Bakanlığı 2011 Bilimsel Kurul Kararları esas alınarak hazırlanmıştır.
YÖK’ün müfredatına uygun olarak ilk yardımla ilgili genel bilgiler, kazazedenin olay yerinde değerlendirilmesi, temel yaşam desteği (suni solunum, kalp masajı), travma (yaralanma), kanama-şok, kırık-çıkık-burkulma, çevresel aciller, medikal aciller, triyaj-taşıma vb. konuları içeren 21 bölümden oluşmaktadır.
Aydın Sarıhan, Aytaç Bukıran, Betül Şenel, Bilal İncedağ, Birdal Güllüpınar, Çağdaş Can, Elif Nur İldeş, Emre Bülbül, İbrahim Toker, Mehmet Doğan, Murat Çetin, Serhat İldeş, Serhat Koran, Suphi Bahadırlı, Yusuf Ertuğrul Aslan İnsanoğlu yaşamı boyunca ilkyardım gerektiren bazı müdahalelerle karşı karşıya
kalabilirler. Sağlık ekipleri gelene kadar yapılacak uygulamalar hayat kurtarıcı
olabilir.

Bu durumda yapılacak olan uygulamaları bilmek ve yerine getirebilmek, ilk yardım
eğitimleri sayesinde olabilmektedir. Bu amaca ulaşmada ise nitelikli bilgi kaynakları
önemli bir yere sahiptir.

Hazırlamış olduğumuz “İlk Yardım” kitabı herkesin kitaplığında bulunması gereken
başucu bir eser olmanın yanında güncel bilgileriyle de nitelikli bir kaynak özelliği
taşımaktadır.

Alanında uzman yazarlar tarafından büyük özveriyle hazırlanan ilkyardım kitabı tüm
sağlık alanında eğitim gören öğrencilerimize katkı sağlayacaktır.

Ahmet Duran Çelik, Ahmet Evis, Ali Karakuş, Ali Rıza Can, Aylin Salıcı, Azra K. Nazlı, Banu Özdilek, Berna Çatıkkaş, Bilge Çakır, Bircan Kara, Cenk Güner, Çağrı Ünal, Derya Atamtürk, Erdal Dağıstan, Ergin Canpolat, Esra Doğru Hüzmeli, Evrim Tekeli, F. Mine Temiz, Fatma ÖZ, Ferhat Arık, Gülşah Ayvazoğlu, Gülşen Keskin, H. İbrahim Çelebi, Hasan Hallaçeli, Hasibe Utku Çelik Gençoğlu, Hasret Duman, Hatice Pamir, Hilal Öz, İbrahim Arısal, İbrahim Tapkı, İlbey Dölek, İlknur Karakaya, İzzet Duyar, Kazım Mavi, Keriman Aytekin Kanadlı, Mehmet Duruel, Mehmet Pınar, Mehmet Turan, Mehmet Turan, Meryem Altun Ekiz, Mesut Şimşek, Metin Reyhanoğlu, Muhammet Topuz, Muhene Habiboğlu, Mustafa Polat, Müge Çiftyürek, Necat Ağca, Nuran Tapkı, Nurhayat İflazoğlu, Oğuz Parlakay, Oğuzhan Çalışkan, Orhan Oğuz, Ömer Faruk Coşkun, Reşat Geçen, Sabiha Bezgin, Safder Bayazıt, Selva Ezgi Aşkar, Senem Etyemez, Servet Özkan, Sezai Demir, Soner Akın, Songül Demir, Tacettin İnandı, Tuğçe Sarıoğlu, Tülay Öcal, Yücel Dinç, Zeynel Abidin Emir, Zeynep Eraldemir Kuşkusuz, genelde afetler özelde ise depremler, doğa olayı olmanın ötesinde sosyal ve beşerî sonuçlar doğuran olgulardır. Bu açıdan afetler, doğal bir savunmasızlık hâline bağlı olarak ortaya çıkan felaketler olarak tanımlansa da insanın doğa ile münasebetinde sorumluluklarını ihlal ya da ihmal ettiği durumların çarpıcı sonuçlarına işaret etmektedir. Depremi salt bir doğa olayı olarak görmekten uzaklaşabilmek; deprem öncesi ve sonrasında ortaya çıkan toplumsal, tarihsel, kültürel, ekonomik, idari, mimari, çevresel, yapısal, ekolojik olmak üzere yaşanan afetin doğurduğu sonuçları, nedenleri ile birlikte anlamayı ve yorumlamayı gerektirir. Afetleri “doğal” olaylar ve olgular olarak görmekten ziyade sosyal, kültürel, idari, mekânsal ve tarihsel olarak analiz etmek, toplumsal dirençlilik ve iyileşme bakımından son derece önemlidir.
İçinden geçmiş olduğumuz bu büyük felaketin izlerini, nedenlerini ve sonuçlarını bilimsel bir anlayışla ortaya koyan eser, 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen depremler sonrası ortaya çıkan durumu, çok boyutlu ve interdisipliner bir anlayışla ele almaktadır.
Kenan Ören Sanayi İnkılabı ile ortaya çıkan işçi sınıfının iş sağlığı ve güvenliği ilk zamanlar pek fazla önemsenmiyordu. Bu yüzden, ilk zamanlar tehlikeli işlerde çalışan işçilerden birçoğu ya meslek hastalıklarına duçar oluyor ya da iş kazaları sonucunda hayatlarını kaybediyordu. Çalışanların hayatı ve hayat kalitesi söz konusu olduğundan, iş sağlığı ve güvenliği alanında oldukça radikal önlemler alınmaya başlandı. Ancak uygulamalarda; bilhassa denetlemelerde arzu edilen standartlara bir türlü ulaşılamıyordu. Sadece 4857 Sayılı İş Kanunu’nda kısmi olarak yer verilen iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili kriterler olması hedeflenen düzeye ulaşmaya yetmiyordu.
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun ihdas edilmesinden sonra çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusuna daha fazla önem verilmeye başlandı. Bu bağlamda gerek Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve gerekse Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) kriterlerine uygun bir şekilde üç önemli prensip esas alınarak iş sağlığı ve güvenliği konusu daha fazla önemsenmeye başlandı:
• İşçi sağlığının ve çalışma kapasitesinin korunması ve iyileştirilmesi,
• Çalışma ortamının ve iş uygulamalarının güvenli ve sağlığa yönelik olarak iyileştirilmesi,
• İş ve organizasyonun ve çalışma kültürünün sağlık ve güvenliği destekleyecek şekilde geliştirilmesi ve bu yapılırken olumlu bir sosyal ortamın ve problemsiz bir çalışmanın sağlanması ve böylece işletme veriminin arttırılması.
Yukarıda verilen kriterlerin optimal bir şekilde uygulanması ve denetlenmesi için çeşitli kategorilerde iş sağlığı ve güvenliği uzmanları yetiştirilmeye başlandı.
Bu kitap, hem çalışanların sağlığını ve güvenliğini teminat altına almak hem de iş yerinin verimliliğini artırmak için 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na uygun bir şekilde, yukarıda sayılan kriterlerin en doğru şekilde uygulanması ve denetlenmesi metotlarını sade bir şekilde sunmaktadır.
Ebru Senemtaşı Ünal, Fatih Mehmet Ateş, Gülbey Karataş, Hakan Erdoğan, Hakiye Aslan, İmran Aslan, Muhammed Nurullah Acar, Mustafa Yağımlı, Nadir Savaş Öter, Pınar Baykan, Sümeyye Başarlı, Yaver Saka, Zeynep Akşit, Zeynep Özmen İş sağlığı ve güvenliği sadece çalışma hayatında değil hayatın tüm aşamalarında dikkate alınması gereken bir kavramdır. Kazalar sadece iş hayatında değil ayrıca normal yaşam süreçlerinde de meydana gelmektedir. İş sağlığı ve güvenliğinin bir yaşam felsefesi hâline gelmesi ve bu alandaki eğitimlerin erken dönemde başlanması gerektiği aşikârdır. “Bana ve onlara birşey olmaz.” düşüncesinden uzaklaşarak işverenlerin, uzman ve çalışanların kendilerine düşen gerekli sorumlulukları yerine getirmeleri gerekir. Kitap; saha örnekleri, yönetmelik ve mevzuatlar, makaleler, raporlar, kitaplar, bildiriler, internet kaynakları vb. dikkate alınarak hazırlanmıştır. Konular; tablolar, grafikler, şekiller ve görsellerden faydalanılarak daha iyi anlaşılabilmeleri için detaylı anlatılmıştır. Her bir bölümün içeriği iş sağlığı ve güvenliğine kaynak olacak şekilde sektörler ile ilgili yönetmelikler, iş kazası istatistikleri, tehlikeler ve riskler, meslek hastalıkları, risk değerlendirmeleri ve alınması gereken önlemler ve önerilerden oluşmaktadır.
Bu kitap; iş sağlığı ve güvenliği genel bilgileri ve maden sektörü, inşaat ve kazı işleri, kamu sektörü ve belediyeler, elektrik işleri, sağlık sektörü, tekstil sektörü, tarım sektörü, gıda sektörü, üretim sektörü, kimya ve ilaç sektörü, hizmet sektörü ve işveren-alt işveren hukuki ilişkisi bölümlerinden oluşmaktadır. Bu konular, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini destekleyerek sahadaki uygulamaların kavranmasını sağlayacak şekilde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgilenen herkes için yardımcı kaynak olması amacıyla hazırlanmıştır.
Ahmet Hizal, Cem Ayden, Erkan Yüksel, İbrahim Görücü, Mümtaz Korkutan, Nihat Akbıyık, Selim Gündüz, Yusuf Aydın, Zekeriya Sezgin Her ülkenin gelişimi için endüstrileşme şart ancak endüstrileşirken çevre ve çalışan sağlığı ve güvenliği de göz ardı edilmemelidir. İş sağlığı ve güvenliği sadece yasalarla ve değişik kanuni uygulamalar ile sağlanamaz, bu konuda toplumsal mutabakat şarttır ve bu bağlamda yapılacak çalışmalardan ilki toplumda iş sağlığı ve güvenliği kültürünü geliştirmektir. Bu bağlamda bu kitabın kurgulanmasındaki temel amaç; kamuoyunu İSG konusunda bilinçlendirmek, İSG kültürünün artırılmasına katkı sunmak ve İSG ile ilgili çalışmalara kaynak teşkil edebilecek bir bilimsel eser ortaya koymaktır.
İş Sağlığı ve Güvenliğine Genel Bakış isimli eser gerek ön lisans gerek lisans gerekse yüksek lisans seviyesindeki öğrencileri için İSG uzmanlık adayları ve A-B-C İSG uzmanları için başvuru kaynağı niteliğinde bir kitaptır, ayrıca bu konuda kendisini geliştirmek isteyen herkese faydalı olabilecek bir çalışma içeriğini kapsamaktadır.
Servin Yeşil Günal Bilimin bu kadar hızlı gelişmesi ve hızlı bilgi akışı, tıbbi terimlerin doğru ve yerinde kullanılmasının ne kadar gerekli olduğunu göstermektedir. Bu kitapla, terimlerin daha kolay kavranabilmesi, akılda daha kalıcı olabilmesi ve daha etkili öğrenilmesi hedeflenmiştir. Özellikle kendi kendine çalışmak isteyen tıp, hemşirelik ve sağlık meslek yüksek okul öğrencileri için bir başucu kitabıdır.
Bu kitapta; tıbbi kelime oluşturma teknikleri, vücut yapısı, hastalıklarla ilgili genel terimler, tanı yolları, kullanılan ilaçlar, her bir vücut sisteminin tanımı, anatomik ve fizyolojik terimleri, o sistemle ilgili kök, son ve ön eklerle yapılmış örnek terimleri, ilgili uzmanlık dalları, o sistemin hastalıkları, tanı ve tedavi ile ilgili terimlerine yer verilmiştir. Terimlerin daha iyi analiz edilebilmesi için cümle sonunda birçok terimin, varsa, kök ya da eki parçalanmış olarak verilmiş, hemen yanında gerçek anlamlarıyla ya da ilk kullanım biçimiyle birlikte not edilmiştir. Ayrıca her sistemin sonunda, konunun daha iyi algılanabilmesi için o konu ile ilgili kendinizi sınayabileceğiniz “konu çalışmaları” adı altında küçük sınavlara ve ardından soruların yanıtlarına yer verilmiştir.
Amina Saliha Yavuz, Ebru Caymaz, Ece Baban, Fahri Erenel, Gökhan İbrahim Öğünç, Güngör Şahin, Güray Alpar, M. Kani Hacıpaşaoğlu, Mehmet Cem Oğultürk, Mesut Hakkı Caşın, Özlem Salı, Salim Kurnaz, Sina Kısacık, Tarık Ak Eylül 2019 ayı içerisinde Suudi Arabistan'ın ARAMCO petrol tesislerine yapılan saldırılar, 11 Eylül sonrası kritik altyapı ve tesis güvenliğinin, yeni asimetrik saldırılar karşısında ne ölçüde yetersiz olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bu saldırının güvenlik bağlamında devletleri ciddi arayışlara sevk ettiği, devlet dışı aktörlere ise cesaret verdiği ve motivasyon sağladığı değerlendirilmektedir.
Dünya petrol tüketim talebinin %10'unu karşılayan Suudi Arabistan'da %50'ye varan üretim düşüşüne yol açan saldırı, 2018 yılında yaptığı 67.8 milyar dolarlık askerî harcama ile bu konuda dünyada 3. sırada olan Suudi Arabistan'ın ileri teknoloji ürünü sistemleri ile önlenememiştir.
Her güvenlik yapılanması, zaman içinde kendi kurguladığı güvenlik planlama anlayışının kısır döngüsüne girmekte, standartların dışına çıkamamaktadır. Teknoloji bir yere kadar güvenlik açığını kapatabilir. Unutulmamalıdır ki esas güvenliği sağlayacak olan “aklın akılla savaşı”dır.
Adeviye Çopur, Arda Borlu, Cumali Karatutlu, Elçin Balcı, Emrah Gökkaya, Galip Usta, Gamze Yüksel, Gülcan Demir Özdenk, İnci Bahar Çınar, İsmet Çelebi, Nursel Üstündağ Öcal, Ömer Demirbilek, Selma Durmuş Sarıkahya, Sema Çifçi, Şemsinnur Göçer, Tuncay Polat, Vasfiye Bayram Değer, Yavuzalp Solak Olağan Dışı Durumlar (ODD), hazırlık yapılmadığı takdirde günlük yaşamda olağan olmayan sonuçlar yaratarak can ve mal kayıplarına neden olmaktadır. Bu sebeple ODD'lere karşı hazırlıklı olmak hem öncesi hem de sonrası için hayati önem taşımaktadır. Gelişen ve dinamik olan ODD'lere multidisipliner yaklaşımla çözümler üretmek zorunludur. Bu sebeple Halk Sağlığı Uzmanlığı bakış açısı ile ODD'ler öncesinde, sırasında ve sonrasında sistematik yaklaşım önem arz etmektedir. Türkiye'de güncelliğini koruyan önde gelen ODD'ler, coğrafi konumumuza bağlı meydana gelen sel, deprem ve ülkemizde bulunan savaş mağduru göçmen ve mültecilerdir. Bunlara ek olarak heyelan, ulaşım kazaları ve yangın gibi birçok doğa ve insan kaynaklı ODD yaşanmaktadır. Ayrıca ODD'lerde başarılı bir müdahale için yeterli bilgi birikimine de mutlak ihtiyaç vardır. Yeterli olmayan teorik bilgi düzeyimiz zaten karmaşık olan afet bölgesinde işleri zorlaştırmakta, hatta tüm işleyişi kaosa sürüklemektedir.
Ahmet Ali Top , Ahmet Gülsoy, Ahmet Kayalı, Ali Aygün, Ali Çelik, Atakan Savrun, Atilla Topçu, Aykut Öztürk, Beril Gürlek, Ceyda Uzun Şahin, Demet Turan Bayraktar, Elnare Cevad, Emel Ağca, Engin İlhan, Ensar Durmuş, Ensar Topaloğlu, Eylem Işıl Baydoğan, Ezgi Atalay, Fatma Gündüz, Galip Usta, Gökhan Akgül, Gökhan Ersunan, Gürkan Altuntaş, Hakan Duman, Hayriye Bektaş Aksoy, İlknur Esen Yıldız, İshak Özkay, İskender Aksoy, İsmail Ataş, İsmail Erkan Aydın, Kerim Tülüce, Latif Duran, Mecit Çokluk, Mehmet Altuntaş, Mehmet Ekiz, Mehmet Seyfettin Sarıbaş, Mehtap Metin Karaaslan, Melih İmamoğlu, Melike Bingöl, Meltem Puşuroğlu, Mesut Tomakin, Metin Yadigaroğlu, Mikail Uyan, Mustafa Çiçek, Mustafa Duran, Mümin Murat Yazıcı, Nurşen Kulakaç, Özcan Yavaşi, Selda Günaydın, Serkan Bilgin, Sevda Demiröz Yıldırım, Sevim Şahin, Sinan Paslı, Şeyda Tuba Savun, Tuğba Çınarlı, Uğur Avcı, Vildan Özer, Yasemin Özyer, Yasin Yıldız, Zeynep Temiz PARAMEDİK Acil Bakım İlkeleri ve Uygulamalar, acil sağlık hizmetleri alanında çalışan paramedikler, acil tıp teknisyenleri, acil hemşireleri ve bu bölümlerde öğrenim gören öğrenciler için hazırlandı. Her biri alanında uzman bölüm yazarları tarafından acil bakım sağlanan hastaların klinik sonuçlarının iyileştirilmesine yönelik bilgiler paylaşıldı. Kitap 10 kısım 56 bölümden oluşmaktadır.
1. Hazırlık
2. Triaj ve Olay Yerinin Değerlendirilmesi
3. Hastanın Değerlendirilmesi
4. Havayolu
5. Elektrokardiyografi
6. Resüsitasyon
7. Travma Acilleri
8. Medikal Aciller
9. Farmakoloji
10.Mesleki Uygulamalar
Konular acil hasta bakımı müfredatına uygun şekilde hazırlandı. Uygulayıcılar için başucu kitabı, öğrenciler için ders kitabı olacak şekilde tasarlandı.
Ayşegül Bayramoğlu, Ayşegül Savci, Ayşegül Unutkan, Bahar Çelik, Burcu Yüksel, Büşra Arık, Çiğdem Ökten, Deniz Akkaya, Derya Şayır, Didem Çevik, Dilek Doruk Kondakcı, Emel Cihan, Emel Elem, Emel Sezici, Emine Güdek Seferoğlu, Esra Karabulut, Figen Vural, Güller Şahin, Halime Uğur, Havva Gezgin Yazıcı, İmran Boylu Gülek, Kevser Karacabay, Lütfiye Akkurt, Melike Ertem, Mustafa Karataş, Nalan Bostan Akmeşe, Nigar Çelik, Sercan Mansuroğlu, Sevinç Tüysüz, Sultan Güçlü, Veli Şahnalı İletişim, her türlü insan ilişkisinin kalbinde yer alan, yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır. Her birey onur ve saygı ile muamele görmeyi hak etmektedir. Bu gerçekten hareketle ortaya çıkan terapötik iletişim, sağlık hizmetlerinin sunum/kalitesini yükseltmede ve hasta/danışan memnuniyetini artırmada kullanılabilecek kişisel alan, mahremiyet, gizlilik ve güven ortamının sağlandığı, bilginin şefkatle buluştuğu, etkili ve empatik bir iletişim yöntemidir. Sağlık profesyonellerinin hasta/danışanlarını değerlendirirken hasta/danışan ve yakınları ile nasıl iletişim kurmaları gerektiğini bilmeleri; iletişim kurdukları bireylerin de kendilerine ait değerleri ve duyguları olan birer insan olduğunun farkına varabilmeleri açısından çok önemlidir. Bu kitap, sağlık profesyonellerinin ve geleceğin sağlık çalışanları olan öğrencilerin hasta/danışanlarına bütüncül bakış açısı ile yaklaşarak terapötik iletişim becerilerini geliştirmeleri için rehber olacaktır.
Serap Palaz 2012 tarihinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile getirilen İSG profesyonelleri çalıştırma zorunluluğu bu mesleğe olan talebi artırmış ve son yıllarda bu alanda istihdam açığını karşılamak ve İSG uzmanı yetiştirmek üzere üniversitelerin meslek yüksekokulları ve lisansüstü programlarında iş sağlığı ve güvenliği programları açılmıştır. Her ne kadar İş Sağlığı ve Güvenliği kanununda, iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip Bakanlık ve ilgili kuruluşlarında çalışma hayatını denetleyen müfettişler ile mühendislik veya mimarlık eğitimi veren fakültelerin mezunları ile teknik elemanların iş güvenliği uzmanı olabileceği ifade edilse de piyasada bu vasıflara sahip yeterli sayıda eleman bulunmaması uygulamada sıkıntılar yaratmıştır. 2015 tarihinde yapılan yeni bir düzenleme ile Yükseköğretim Kanununun 5'inci maddesinin 1. fıkrasında yasal düzenlemeye gidilerek, 20/6/2012 tarihli ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununa göre iş güvenliği uzmanı olabilecek mezunları yetiştiren fakültelerin ders programlarına "İş Sağlığı ve Güvenliği" zorunlu ders olarak eklenmiştir.
Son zamanlarda İş Sağlığı ve Güvenliği dersi, sadece İSG profesyonelleri yetiştiren önlisans, lisans ve lisansüstü programlarda değil özellikle üniversitelerin Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümleri başta olmak üzere İktisadi ve İdari Bilimler, Uygulamalı Bilimler, Turizm ve Sağlık Bilimleri Fakültelerinde de yoğun ilgi görmektedir. Son dönemlerde özellikle İSG uzmanlık sınavına yönelik, iş sağlığı ve güvenliğini hukuki ve teknik yönden ele alan çok değerli eserler olmasına rağmen, özellikle sosyal bilimlerde İSG derslerinde okutulmak üzere öğrencilerin takip edebileceği kapsamlı ve sistematik bir kitabın olmaması, bu çalışmanın hazırlanmasını gündeme getirmiştir. Bu çalışmada, iş sağlığı ve güvenliği konuları daha çok sosyal yönden ele alınarak sistematik bir şekilde tüm boyutları ile etraflıca anlatılmaya çalışılmıştır.
İş Sağlığı ve Güvenliğinin Kavramsal Çerçevesi
İş Sağlığı ve Güvenliğinin Tarihsel Gelişimi
İş Sağlığı ve Güvenliğinin Uluslararası Kaynakları
İş Sağlığı ve Güvenliği Teorileri
İş Sağlığı ve Güvenliği İstatistikleri
İş Sağlığı ve Güvenliğinin Tarafları ve Sorumlulukları
İş Kazaları ve Meslek Hastalıklarının Hukuki Sonuçları
İş Sağlığı ve Güvenliği Kültürü
Bir İş Sağlığı ve Güvenliği Sorunu Olan Psikolojik Taciz ve Yıldırma
Karoshi ve Karojisatsu